Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/437 E. 2021/773 K. 09.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/437 Esas – 2021/773
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/437 Esas
KARAR NO : 2021/773

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/02/2020
KARAR TARİHİ : 09/11/2021
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 08/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı … Gazetecilik A.Ş.’nin 668 sayılı KHK gereği kapatılarak davacı Hazine’ye devredildiğini, davalı ile dava dışı şirket arasında ticari ilişki bulunduğunu, davalının borcunu ödememesi nedeni ile davalı aleyhine … Dairesi’nin … esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının haksız itirazı üzerine takibin durduğunu iddia ederek davalının icra takibine vaki itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; arabuluculuk dava şartının yerine getirilmediğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, taraflar arasında akdi ilişki bulunmadığını, müvekkilinin defter kayıtlarında dava dışı şirkete ait bir kayıt bulunmadığını, davacının alacağın varlığını ispat etmesi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Ankara …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin …. karar sayılı ilamı ile davanın görev dava şartı nedeni ile reddine karar verildiği, bunun üzerine dosyanın Mahkememize gönderildiği ve Mahkememiz esasına kaydedildiği anlaşılmıştır.
HMK’nun 114. maddesinde dava şartları sayılmış, aynı maddenin 2. fıkrasında ise diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümlerin saklı olduğu belirtilmiştir.
01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 7155 S.Y’nın 20. maddesi ile değişik 6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesinin 1. fıkrasında; “Bu kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” hükmü öngörülmüştür.
Dava şartının yerine getirilmemesi halinde ise; HMK’nun 115/2. maddesinde “Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder” hükmü öngörülmüş,
Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 2.fıkrasında da; “Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” hükmü öngörülmüştür.
Davanın görev dava şartı yokluğu nedeni ile Asliye Hukuk Mahkemesinden geldiği, davacının davadan önce dava şartı olan arabuluculuğa başvurması ve arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorunda olduğu (Ankara BAM 23. HD 2020/1757 esas 2020/1466 karar sayılı ilamı), istisnai hallerde ise en geç dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesinden önce bu eksikliğin tamamlanabileceği (Ankara BAM 22 HD 2020/1258 esas 2020/1408 karar sayılı ilamı), ancak bu zorunluluğa uyulmadan davanın ikame edildiği, davacı tarafından sunulan arabuluculuk tutanağının içeriğinden eldeki davanın açılmasından sonra başvurulduğu, bu dava şartının sonradan tamamlanması mümkün olmadığı anlaşıldığından HMK’nun 114/2 delaletiyle TTK’nun 5/A, Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-2 ve HMK’nun115/2. maddeleri gereğince arabuluculuğa yönelik dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
DAVANIN ARABULUCULUK DAVA ŞARTI YOKLUĞUNDAN REDDİNE,
Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Uyarınca hesaplanan ve takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendini vekil ile temsil ettiren davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Artan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.09/11/2021