Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/401 E. 2021/43 K. 26.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/401 Esas
KARAR NO : 2021/43

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :

DAVALI :

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/09/2020
KARAR TARİHİ : 26/01/2021
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 27/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında hizmet alım sözleşmesinin imzalandığını, davacının bu sözleşmeden doğan faturaya dayalı alacağının tahsili amacıyla başlattığı Ankara … İcra Müdürlüğü’nün 2020/4491 esas sayılı icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini iddia ederek itirazının iptali ile takibin devamına karar verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının sözleşmeye aykırı davranması nedeni ile faturanın geçerli olmadığını, kendilerine yapılan tebliğ olmadığından itiraz da etmediklerini, davacının kötü niyetli olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; hizmet alım sözleşmesine dayanan faturaya dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takiben vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 3/k. maddesine göre; “Tüketici: ticari ve mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek ve tüzel kişiyi” ifade eder. Tüketici işlemi ise Kanunun m. 3/l. bendinde tanımlanmıştır. Buna göre; “Tüketici işlemi: Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari ve mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık, vb. sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi” kapsar. Tüketici işleminden kaynaklanan uyuşmazlığın veya sözleşmenin TTK’nun 4 ve 5. madde hükümleri kapsamında kalan kanunda özel olarak düzenlenen ve ticari dava sayılan bir sözleşmeden kaynaklanmasının herhangi bir önemi yoktur. Aynı Kanunun 83/2. maddesinde; taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer konularda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği, aynı Kanunun 73/1. maddesinde ise; tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda Tüketici Mahkemelerinin görevli olduğu, düzenlemesi yer almaktadır.
01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren TTK’nun 4. maddesinde ticari davalar belirtilmiş olup buna göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için; kanuni düzenleme ile görevin Ticaret Mahkemesine verilmesi veya TTK’nun 4. maddesinde sayılan unsurları taşıması (TTK’da yer alması veya TTK’nun 4/1 b, c, d, e, f fıkralarındaki davalardan olması) ya da her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan dava olması gerekmektedir.
TTK’nun 5. maddesinde ticari davalara ticaret mahkemelerinde bakılacağı, ticaret mahkemeleri ile diğer mahkemeler ve Asliye Hukuk Mahkemesi arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu, göreve ilişkin usul hükümlerinin uygulanacağı düzenlenmiştir. Görev hususu kamu düzenindendir ve yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmesi gerekmektedir.
Davalının tacir olmadığı (Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2015/3436 E. 2016/696 K.), bu hali ile mahkememizin görevli olup olmadığı hususunun tarafların arasındaki işin niteliğine göre belirlenmesinin gerekeceği, davanın yukarıda belirtilen ticari davalardan da olmadığı ve davalının davacıdan hizmet alarak bu hali ile tüketici sıfatını taşıdığı ve buna göre görevli mahkemenin belirlenmesi gerektiği anlaşıldığından (Ankara BAM … Hukuk Dairesi 2020/819 E.- 2020/732 K.) davanın usulden reddi ile dosyanın Ankara Nöbetçi Tüketici Mahkemesi’ne gönderilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davanın görev dava şartı yönünden usulden reddi ile Mahkememizin GÖREVSİZ OLDUĞUNUN TESPİTİNE,
Kararın kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde talep halinde dosyanın görevli ve yetkili ANKARA NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİ’NE gönderilmesine, aksi halde HMK’nun 20/1 maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
2- Yargılama giderleri ve harç konusunun görevli ve yetkili Mahkemece karara bağlanmasına,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.26/01/2021

Katip … Hakim …
¸[e-imza] ¸[e-imza]