Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/337 E. 2021/758 K. 02.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/337 Esas – 2021/758
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/337 Esas
KARAR NO : 2021/758

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/07/2020
KARAR TARİHİ : 02/11/2021
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 26/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 20/08/2019 tarihli …parsel sayılı taşınmazda inşaatı devam eden otelin elektrik ve diğer işlerinin yapılması konusunda anlaşma sağlandığını, 09/01/2020 tarihli hakediş tutanağı ile kesin hakedişin yapıldığını, 425.101,00 TL davacının alacağı olduğunun kabul edildiğini, ödeme yapılmaması üzerine Antalya … Noterliği’nin 27/02/2020 tarih … yevmiye nolu ihtarnamesinin gönderildiğini ve … Dairesi’nin … esas sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, davalının haksız itirazı üzerine takibin durduğunu iddia ederek icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının sözleşme gereği bir kısım malları tedarik etmediğini, bunların müvekkili tarafından fatura karşılığı alındığını ve otele montajının yapıldığını, sunulan hakediş tutanağının kesin hakediş olmadığını, davacının başvurusu olmadığından geçici kabul yapılmadığını, davacının süresi içinde sözleşme gereği işi bitirmediğini, ayrıca davacının eksik ve ayıplı işler için 2 yıllık garanti verdiğini, ancak bunun için ayrıca bir teminat vermediğini savunarak davanın reddini istemiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Tarafların bildirdikleri deliller toplanmış, sözleşme ve ekleri, hakediş tutanağı, davalının sunduğu faturalar, … Dairesi’nin … esas sayılı dosyası dosya arasına alınmıştır.
Davalı temsilcisine hakediş tutanağındaki imzanın kendisine ait olup olmadığı, sunulan hakedişin kesin hakediş niteliğinde olup olmadığı ve belgede davacının hesabından düşüleceği belirtilen asgari işçilik oranı düşülerek alacağın davacının iddia ettiği miktarda olup olmadığı konusunda beyanda bulunmak üzere duruşma gün ve saatini bildirir, geçerli bir özrü olmaksızın gelmediği, gelip de sorulara cevap vermediği takdirde isticvap konusu vakıaları ikrar etmiş sayılacağı ihtaratlı tebligat yapılmış, davalı vekilince tutanak altındaki imzanın müvekkiline ait olduğu, kesin hakediş niteliğinde olmadığı, fiyatlar üzerinde mutabık kalmak için düzenlendiği beyan edilmiş, ancak davalı temsilcisi tebliğe rağmen duruşmaya katılmamıştır.
Taraf defterleri ile dosya kapsamında rapor düzenlenmesi için dosya SMMM ve nitelikli hesap bilirkişisine tevdii edilmiş, bilirkişi heyeti 28/07/2021 tarihli raporda, davacının defter ve kayıtlarının usulüne uygun düzenlendiği ve kendisi lehine delil teşkil ettiği, davalının defter ve kalıtlarının bir kısmını ibraz ettiği, düzenlenen faturalar yönünden taraf defterlerinin birbirini doğruladığı, davacı defterlerine göre davacının 255.754,17 TL alacaklı olduğu, davalı defterlerine göre 13.404,18 TL sigorta ödemesi ile 148.022,18 TL davalı tarafından alınan malzeme faturası yönünden farklılık bulunduğunu, bu miktarların davacı alacağından düşülmesi gerektiğinin tespiti halinde davalı defterlerine göre davacının 108.711,91 TL alacaklı olduğunu bildirmiştir. Rapora defter ve kayıtlardaki değerlendirmeler kapsamından itibar edilmiş, davalı kayıtlarında belirlenen sigorta ve malzeme faturalarının alacaktan düşülmesi gerektiğine ilişkin değerlendirmeye aşağıda açıklanacağı üzere itibar edilmemiştir.
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesinde, taraflar arasında eser sözleşmesi düzenlendiği, davacı tarafından düzenlenen faturaların davalı defterlerine kaydedildiği, dolayısıyla faturaya konu işlerin yapıldığı konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Davalı süresinde cevap dilekçesi sunmayarak davayı inkar etmiş, süresinden sonra verdiği cevap dilekçesinde malzemelerin bir kısmının davalı tarafından alındığını, bu miktarın davacı alacağından düşülmesi gerektiğini, davacının işi süresinde bitirmediğini savunmuştur.
Yukarıda açıklandığı üzere faturaya konu işlerin yapıldığı konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davalı davayı inkar etmiş, ancak sonrasında savunmayı genişleterek sözleşmenin aksine malzemelerin bir kısmını davalının aldığını, sonrasında malzemelerin davacının işçilerince çalındığını, bu nedenle davalı tarafça malzeme alındığını savunmuştur. Sözleşmenin aksine işe ait malzemelerin davalı tarafından alındığına ilişkin savunma, davanın inkarı kapsamında değerlendirilemez. Davacının savunmanın genişletilmesine de muvafakati bulunmamaktadır. Bu nedenle davalının sunmuş olduğu faturalardaki malzeme bedeline ilişkin araştırma yapılmamış, davacının alacağından düşülmesinin mümkün olmadığı değerlendirilmiştir. Yine bilirkişi raporunda sigorta ödemelerinin davacı alacağından düşülmesi gerektiği belirlenmiş ise de, sigorta bedelinden davacının sorumlu olduğuna ilişkin sözleşmede hüküm bulunmadığı, iş sahibinin davalı olduğu gözetildiğinde rapora bu yönden itibar edilmemiştir. Taraf defterleri faturalar ve ödemeler yönünden birbirini doğrulamaktadır. Taraflarca imzası inkar edilmeyen hakediş tutanağında belirlenen bedel de faturalar nedeni ile davacının alacaklı olduğu miktarı kapsamaktadır. Davalı her ne kadar bunun kesin hakediş olduğunu kabul etmemiş ise de, sözleşme gereği her hakedişten sonra fatura düzenleneceği belirlenmiş olmasına karşın fatura tarihleri gözetildiğinde faturalara ilişkin düzenlenmiş ara hakedişlerin sunulmadığı, tek bir hakediş sunulduğu, garantiye ilişkin kesintinin hakedişte belirlenmesi, davalının isticvaba cevap vermemesi de gözetildiğinde bunun kesin hakediş olduğu değerlendirilmiştir. Bu hali ile davalının süresinden sonra işin eksik yapıldığına ilişkin savunması da savunmanın genişletilmesi yasağı kapsamında kalsa da itibar edilmemiştir.
Açıklanan gerekçelerle, davalının takibe itirazının yerinde olmadığı kanaati ile davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, alacak eser sözleşmesinden kaynaklandığından likit olmadığı değerlendirilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
DAVANIN KABULÜ İLE,
… dairesinin … E. Sayılı dosyasında davanın itirazının iptali takibin aynen devamına,
Alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine,
Alınması gereken 17.425,95 TL harçtan peşin alınan 3.080,98 TL’nin mahsubu ile bakiye 14.344,97 TL harcın ve 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan ve takdir olunan 26.307,07 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan ve UYAP sisteminde kayıtlı toplam 1.576,50 TL yargılama gideri ile davacı tarafça peşin olarak yatırılan 3.080,98 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar kesinleştiğinde icra dosyasının iadesine,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.02/11/2021