Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/320 E. 2022/577 K. 30.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/320 Esas – 2022/577
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/320
KARAR NO : 2022/577

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 20/07/2020
KARAR TARİHİ : 30/06/2022
K. YAZIM TARİHİ : 19/07/2022

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Müvekkili bankanın Anadolu Bulvarı Ticari Şubesi ile asıl kredi borçlusu … … Termal Otel Tur. Tic. A.Ş. ile 4 adet Kredi Çerçeve Sözleşmesinin imzalandığı, bu sözleşmelerden 07.09.2012, 22.04.2103 tarihli 3 adet sözleşmede davalı …’ün müteselsil kefalet imzasının mevcut olduğu, kredi geri ödemesinde yaşanan sorunlar nedeniyle kredi hesaplarının kat edildiği ve sorumlulara Noter kanalıyla hesap kat ihtarnamesi keşide edildiği, verilen makul süre içinde borçlarının ödemeyerek temerrüde düşen müteselsil kefiller aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçlu tarafından ödeme emrine ve takibe konu borca edildiği ve arabuluculuk görüşmelerinde de anlaşma sağlanamadığı, davalının itirazının haksız ve yersiz olduğu, ödeme emrindeki borç tutarının mevcut, likit ve haklı bir tutar olduğu, rehinle temin edilmiş bir alacağın tahsili için alacaklının öncelikle rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapabileceği benimsenmiş ise de, bu hükmün kefiller hakkında uygulanamayacağı yerleşmiş Yargıtay İçtihatları ile benimsenip kabul edildiği, kaldı ki, asıl borçlu hakkında rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takibe başlanırken, kefiller hakkında da genel haciz yoluyla ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla ilamsız takibe başlanıldığı, rehinli takiple tüm borcun kapatılmasının da mümkün olmadığı belirtilerek başlatılan icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve davalı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi ekli duruşma gün ve saatini bildirir ihtaratlı davetiye tebliğ edilmiş, taraf teşkili sağlanmış, davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; Müvekkilinin takip alacaklısına borcunun olduğu, ancak bu borcun ipotek ile teminat altına alındığı, alacaklının alacağı tahsil için öncelikle ipoteğe müracaat etme zorunda olduğu, şayet ipotek limitini aşan miktar varsa bu kısım yönünden ilamsız icra takibinin yapılabileceği, alacaklının müvekkil açısından ipotek limitini aşan bir alacağının olmadığı, müvekkilinin şahsi kefaletini taşıyan iki adet kredi sözleşmesinin bulunduğu, bu iki kredi sözleşmesi için iki ayrı ipotek tesisinin yapıldığı, bunun dışındaki kredi sözleşmelerinde müvekkili …’ün imzasının yer almadığı belirtilerek davacının haksız davasının reddi ile davacının %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
ÖN İNCELEME: Mahkememizde yapılan ön inceleme duruşmasında yargı hakkı, görev ve yetki hususları, dava ve taraf ehliyetleri, dava şartları ve ilk itirazlar değerlendirilmiş, bu yönlerde bir iddia ve itirazda bulunulmadığı gibi Mahkememizin de görevli ve yetkili olduğu ve dava şartlarının tamam olduğu anlaşılmış; tarafların anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar tespit edilmiş; taraflar sulhe ve arabuluculuğa teşvik edilmiş, ön inceleme duruşmasında hazır bulunan davacı vekili sulh olmalarının mümkün olmadığını ve yeniden arabuluculuğa başvurmak istemediklerini belirtmiştir.
DELİLLER: Davacı bankadan taraflar arasında imzalanan kredi sözleşmeleri, hesap kat ihtarnamesi, hesap ekstreleri, geri ödeme planı, faiz oranlarını gösterir kayıtlar getirtilmiş, davacı vekili tarafından arabuluculuk son tutanağı ibraz edilmiştir.
Getirtilen Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Davacı banka tarafından, müteselsil kefiller …, … … ve …-… Elk. Paz. İnş…..ve …. Tic. ve San. Ltd. Şti. hakkında ilamsız icra takibi yapıldığı, alacak miktarı; 24.672.189.66 TL Asıl Alacak, 43.801.254,66 TL Temerrüt Faizi 2.190.052,73 TL İşlemiş Faizin BSMV’si, 720.663.507,05 TL toplam olarak gösterilmiş olup, 11.11.2019 tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek %33 temerrüt faizi, %5 BSMV, icra harç ve masrafları ve vekalet ücreti ile birlikte, fazlaya dair hakları saklı kalmak, tahsilde tekerrür olmamak, ödemelerin BK. 100 mad. uyarınca öncelikle işlemiş temerrüt faizi ve masraflara mahsup edilmesi kaydıyla tahsilinin, ayrıca 80.598,00 TL gayrinakit alacağın (78.568,00 TL mer’i teminat mektubu ve 2.030,00 TL çek taahhüt riski) faiz getirmeyen bir hesapta depo edilmesinin talep edildiği, ödeme emrinde borçlulardan …’ün borcunun; 5.727.578,29 TL asıl alacak, 8,907.676,04 TL temerrüt faizi, 445.383,80 TL BSMV, olamk üzere toplam 15.080.638,13 TL olarak gösterildiği, müteselsil kefil borçlu …’ün vekili tarafından 28.11.2019 tarihli dilekçe ile takipteki borcun tamamına itiraz edilerek takibin durdurulmasının talep edildiği, itiraz üzerine, İcra Müdürlüğü tarafından 29.11.2019 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce banka kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bankacı bilirkişi düzenlediği rapor-ek raporunda sonuç olarak; Davacı bankanın, davalı kefil …’ün kefalet sorumluluğunun bulunduğu 22.04.2013 tarihinde kullandırılan YBO00060 no’lu ve 2.250.000,- USD bedelli Kobi Yatırım Kredisinin 09.09.2016 tarihinde YBO00019 referans no’su ile 1.429.482,95 USD üzerinden yapılandırıldığı, yapılandırılan bu kredinin 06.06.2017 tarihinde K9000270 no’lu referans ile 1.493.631,65 USD olarak ikinci defa yapılandırıldığı ve 3,53 kur üzerinden TL karşılığının 5.269.532,44 TL olarak belirlendiği ve %13 akdi faiz uygulanmasının kararlaştırıldığı, ikinci defa yapılan yapılandırma sonucunda belirlenen 5.269.532,44 TL’na, yapılandırma tarihi 06.06.2017 ile takip tarihi olan 18.11.2019 tarihleri arasında %26 temerrüt faizi üzerinden faiz tahakkuku yapılarak ve bu tarihler arasında yapılan tahsilatlar düşülerek yapılan hesaplama sonucunda; Davacı bankanın davalı kefil …’ten takip tarihi 18.11.2019 itibariyle; 5.269.532,44 TL asıl alacak, 3.083.222,17 TL işlemiş faiz ve 154.161,10 TL BSMV olmak üzere toplam 8.506.915,71 TL alacağının bulunduğu, takibin devamına karar verilmesi halinde 5.269.532,44 TL tutarındaki asıl alacağa, takip tarihinden tahsil tarihine kadar yıllık %26 oranında temerrüt faizi talep edilebileceği belirtilmiştir.
MAHKEMENİN GEREKÇESİ: Dava, taraflar arasında kredi çerçeve sözleşmlerine dayalı olarak asıl borçluya kullandırılan krediden kaynaklanan alacağa istinaden yapılan ilamsız icra takibine, davalı kefilin borca-fer’ilerine itiraz etmesi nedeniyle İ.İ.K’nun 67. maddesine dayalı olarak açılan itirazın iptali davasıdır. Davanın yasal bir yıllık süresi içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dava dilekçesi, taraflar arasında imzalanan kredi çerçeve sözleşmeleri, hesap ekstreleri, hesap kat ihtarnamesi, icra dosyası, bankacı bilirkişi raporu-ek raporu ile tüm dosya kapsamı dikkate alındığında; Davacı banka ile dava dışı asıl borçlu … … Termal Otel Tur. Tic. A.Ş. arasında Davacı banka ile dava dışı asıl borçlu … … Termal Otelcilik Turizm Tic. A.Ş. araşında 07.09.2012 tarihinde 10.000.000,00 TL, 22.04.2013 tarihinde 15.000.000,00 TL ve 4.000.000,00 USD ve de 19.06.2014 tarihinde 30.000.000,00 TL limitli 4 adet Kredi Çerçeve Sözleşmesinin akdedildiği ve son imzalanan kredi sözleşmesi hariç diğer 3 adet kredi sözleşmesinde müteselsil kefil olarak …’ün belirtilen kredi limitleri dahilinde imzasının bulunduğu ve bahse konu kredi sözleşmelerine istinaden müşteriye, nakit ticari kredi, teminat mektubu ve çek kredisi kullandırıldığı, kefaletle ilgili TBK’nun 581 vd. maddelerinde belirtilen yasal şekil şartı ve geçerlilik koşullarına uyulduğu, borçluların borçlarını ödememeleri üzerine, hesapları kat edilerek nakdi borçlarının ödenmesi ve teminat mektubu bedelleri İle çek yasal yükümlülük tutarlarının depo edilmesinin ihtarname ile talep edildiği, ihtarnamenin davalı kefile 30.09.2016 tarihinde tebliğ edildiği, ihtarnamede verilen 1 günlük ödeme süresinin bitimi itibariyle davalının 02.10.2016 tarihinde temerrüde düştüğü, gönderilen ihtarnameye rağmen borcun ödenmemesi üzerine davacı banka tarafından Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız takibe geçildiği, icra takibinde, davacı bankanın davalı kefil …’ü sorumlu tuttuğu USD üzerinden kullandırılan kredinin, … tarafından 4.000.000,00 USD limit dahilinde müteselsil kefil sıfatı ile imzalanan Kredi Çerçeve Sözleşmesinin akdedildiği 22.04.2013 tarihinde kullandırılan YO000060 no’lu ve 2.250.000,00 USD bedelli Kobi Yatırım Kredisi olduğu ve bu kredinin 09.09.2016 tarihinde YBO00019 no ve 1.429.482,95 USD üzerinden yapılandırıldığı, davalı kefilin borca ve ferilerine itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiği, davacı bankanın ise eldeki dava ile, borçlunun itirazının iptalini talep ettiği anlaşılmaktadır.
Taraflar arasında; imzalanan sözleşmeler, asıl borçlu şirkete kredi kullandırılması, davalının kefaleti yönlerinden anlaşmazlık bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki anlaşmazlık; davalı kefilin imzası bulunan sözleşmelere dayalı takipte talep edilen asıl alacak ve fer’ileri nedeniyle borcunun bulunup bulunmadığı ile miktarı hususunda toplanmaktadır.
Mahkememizce alınan bankacı bilirkişi raporunun usul ve yasa ile dosya kapsamına uygun, yeterli, gerekçeli ve hüküm vermeye elverişli olduğu görülerek hükme esas alınmıştır.
Davalı kefilin 3 adet Kredi Çerçeve Sözleşmesini müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı dikkate alındığında, son akdedilen ve davalı kefil …’ün imzası bulunmayan 30. 000.000,00 TL tutarındaki sözleşmenin tarihi olan 19.06.2014’ten önce kullandırılan kredilerden toplam 25.000.000,00 TL + 4.000.000,00 USD kefalet limiti dahilinde sorumlu olduğu belirlenmiştir.
Her ne kadar davalı vekili müvekkilinin imzası bulunmayan sözleşmeler nedeniyle takip yapıldığını iddia etmiş ise de; Davacı banka tarafından Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile 18.11.2019 tarihinde başlatılan ilamsız icra takibinde davalı kefil …’ten talep edilen kredinin, müteselsil kefil olarak …’ün de imzasının bulunduğu Kredi Çerçeve Sözleşmesinin akdedildiği 22.04.2013 tarihinde kullandırılan 2.250.000,00 USD tutarındaki Kobi Yatırım Kredisi olduğu, davalı kefil …’ün imzasının bulunmadığı 19.06.2014 tarihinde akdedilen Kredi Çerçeve Sözleşmesine istinaden kullandırılan herhangi bir kredinin davalı …’ten talep edilmesinin söz konusu olmadığı anlaşılmıştır.
Ayrıca; TBK’nun 586. maddesi hükmüne göre; borçlunun, ifada gecikmesi ve ihtarın sonuçsuz kalması veya açıkça ödeme güçsüzlüğü içinde olması halinde, alacaklının borçluyu takip etmeden veya taşınmaz rehnini paraya çevirmeden kefili takip edebileceği, davalının bu yöndeki itirazının yerinde olmadığı belirlenmiştir.
Bankacı bilirkişi tarafından düzenlenen raporda yapılan hesaplamaya göre, belirlenen borç kefalet limitini aşmadığından davalı kefilin belirlenen miktardan sorumluluğunun bulunduğu, davacı bankanın takip tarihi itibariyle davalı kefilden asıl borçluya kullandırılan kredilerden kaynaklanan, 5.269.532,44 TL asıl alacak, 3.083.222,17 TL işlemiş faiz ve 154.161,10 TL BSMV olmak üzere toplam 8.506.915,71 TL alacağının bulunduğu, alacağa takip tarihinden itibaren %26 oranında temerrüt faizi uygulanması gerektiği kanaatine varılmıştır.
Yukarıda belirtilen gerekçelerle; Davalının itirazının kısmen haksız olduğu anlaşıldığından tüm dosya kapsamı ve bankacı bilirkişi raporu-ek raporu esas alınarak, davanın kısmen kabulü ile; Davalının Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında 5.269.532,44 TL asıl alacak, 3.083.222,17 TL işlemiş faiz, 154.161,10 TL BSMV olmak üzere toplam 8.506.915,71 TL alacağa yönelik itirazının iptali ile, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %26 temerrüt faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine; Kredi borcunun son ödeme tarihinde ödenmemesi, ihtarname keşide edilerek buna göre icra takibi yapılmasına rağmen davalının likit olan borca haksız olarak itirazda bulunduğu belirlenmekle İ.İ.K.’nun 67/2. maddesi gereğince asıl alacağın %20’si oranında 1.701.383,14 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
Davanın kısmen KABULÜ İLE,
Davalının Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında 5.269.532,44 TL asıl alacak, 3.083.222,17 TL işlemiş faiz, 154.161,10 TL BSMV olmak üzere toplam 8.506.915,71 TL alacağa yönelik itirazının iptali ile, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %26 temerrüt faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
İİK’nun 67/2.maddesi gereğince alacağın %20’si oranında 1.701.383,14 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gereken 581.107,41 TL harçtan, peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile eksik 581.053,01 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde hesap numarası bildirmiş ise iadenin elektronik ortamda hesaba aktarılmasına, hesap numarası bildirilmemiş ise masrafın avanstan karşılanmak üzere PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 116,60 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan ve ayrıntısı UYAP sistemi üzerinde gösterilen 1.618,00 TL yargılama giderinin 906,08 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6102 sayılı TTK’nun 5/A-1. maddesi, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-10,14. maddesi ile Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri gereğince hesaplanan ve Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL zorunlu arabuluculuk giderinin, davadaki haklılık durumuna göre 739,20 TL’sinin davalıdan, 580,20 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen kısım üzerinden hesaplanan 173.694,16 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince red edilen kısım üzerinden hesaplanan 154.362,22 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair; Taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 30/06/2022