Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/275 E. 2022/523 K. 21.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/275 Esas
KARAR NO : 2022/523

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/06/2020
KARAR TARİHİ : 21/06/2022
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 23/06/2022

Mahkememizde görülen davanın açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; fatura bedellerinin ödenmemesi nedeni ile davalı aleyhine Ankara …İcra Dairesi’nin … esas sayılı doyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının takibe haksız olarak itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu iddia ederek davalının takibe vaki itirazının iptali ile takibin devamına, %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki taşeronluk sözleşmesi gereği davalının edimlerini süresinde ifa etmediği gibi eksik olarak teslim ettiğini, bu nedenle davacıya gönderilen 01/06/2018 tarihli 47.200,00 TL ve 10/08/2018 tarihli 123.900,00 TL bedelli cezai şart alacağına ilişkin faturaların haksız olarak iade edildiğini, davacıya borçlu değil, davacıdan alacaklı olduklarını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER:
Tarafların bildirdiği deliller toplanmış, Ankara …İcra Dairesi’nin … esas sayılı dosyası, sözleşme, faturalar dosya arasına alınmış, taraflara ticari defterlerini sunmak üzere HMK’nun 220. ve devamı maddeleri uyarınca ihtarat yapılarak süre verilmiş, sunulan defterler incelenmek üzere mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Talimat mahkemesi aracılığı ile davacı defterleri üzerinde inceleme yapan mali müşavir bilirkişi 28/04/2021 tarihli raporunda özetle, davacı defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, davacı defterlerine göre davacının dava tarihi itibari ile 21.440,84 TL alacağının bulunduğu bildirilmiştir.
Mahkememiz aracılığı ile davalı defterleri de incelenerek mali müşavir bilirkişi, elektrik mühendisi ve nitelikli hesaplama bilirkişisinden oluşan heyetten alınan 26/05/2022 tarihli raporda, davalı defterlerinin usulüne uygun tutulduğunu, gecikme cezasına ilişkin faturalar hariç defter kayıtlarına göre 21.440,84 TL borçlu olduğunu, gecikme ceza ı fatualarının defterde kayıtlı olduğunu, iş programı bulunmadığını ancak irsaliyeli faturalarla teslimat yapıldığından son teslim tarihinin 31/08/2016 olduğunu, davalının gecikme bedelini talep hakkından feragat ettiğine ya da ifayı ihtirazi kayıt ile kabul ettiğine dair bir kayıt bulunmadığını, gecikme cezasına ilişkin faturaların tarihlerinin son teslim tarihinden yaklaşık 2 yıl sonra düzenlendiğini, gecikme bedelinin talep hakkı olduğunun kabulü halinde davalının sözleşmeye göre 145.000,00 TL talep edebileceğini bildirmiştir. Raporlar oluşa ve dosya kapsamına uygun bulunarak hükme esas alınmıştır.
DEĞERLENDİRME:
Dava, faturaya dayalı icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasında 05/08/2015 tarihli satış sözleşmesi ilişkisi bulunduğu, iş bedeli ve işin tamamlanan kısmına ilişkin uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davalı geç teslim nedeni ile cezai şarta ilişkin fatura düzenlendiğini, bu nedenle borçlu değil alacaklı olduğunu ve işin eksik bırakıldığını savunmuştur.
Dava konusu işe ilişkin iş programı bulunmadığı, sözleşmeye göre işin teslim tarihinin 30/08/2015 olduğu, davacı tarafından düzenlenen faturaların irsaliyeli fatura olduğu ve son buna göre son teslimin 31/08/2016 tarihinde yapıldığı, davalı tarafça eksik ifaya ilişkin fatura tarihlerinin 01/06/2018 ve 10/08/2018 olduğu, davalının savunmasının ifaya ekli cezai şart niteliğinde olduğu anlaşılmıştır.
İfaya ekli cezai şart TBK’nın 179/II. maddesinde düzenlenmiş olup TBK’nın 179/II. maddesinde ifaya ekli cezanın istenebilmesi için ifanın çekincesiz olarak kabul edilmiş olmaması yada sözleşmede ihtirazî kayda (çekinceye) gerek olmaksızın bu cezanın istenebileceğinin kararlaştırılmış olması şartı aranmıştır. Buna göre, sözleşmenin 8. maddesinde gecikme cezası hükme bağlanmış ancak çekinceye gerek olmaksızın talep edilebileceğine ilişkin bir hüküm bulunmadığı gibi davalının geç edimi ihtirazi kayıtla teslim aldığına ilişkin bir delil de bulunmamaktadır. Bu hali ile davalının geç teslim nedeni ile düzenlediği faturalar nedeni ile alacaklı olduğuna ilişkin savunmasının yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.
Davalı yan ayrıca edimini eksik bırakıldığını da savunmuş, ancak buna ilişkin ispata elverişli delil sunamadığı gibi davacı tarafça düzenlenen tüm faturaların taraf defterlerinde karşılıklı olarak kayıtlı olduğu anlaşıldığından eksik işe ilişkin savunmasının da yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ile açıklanan nedenlerle davalının takibe vaki itirazının yerinde olmadığı kanaatine varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, davalının cezai şart savunması bulunduğundan ve bu husus yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
DAVANIN KABULÜ İLE,
Ankara …İcra Dairesi’nin … esas sayılı takibine davalının itirazının iptali ile takibin aynen devamına,
Alacak likit olmadığından icra inkar tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına,
Alınması gereken 1.452,11 TL harçtan peşin alınan 215,81 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.236,30 TL harcın ve 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan ve takdir olunan 5.100,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan ve UYAP sisteminde kayıtlı toplam 4.443,75 TL yargılama gideri ile davacı tarafça peşin olarak yatırılan 215,81 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar kesinleştiğinde icra dosyasının iadesine,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.21/06/2022

Katip … Hakim …
¸¸ ¸¸