Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/272 E. 2021/299 K. 12.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/272
KARAR NO : 2021/299

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/06/2020
KARAR TARİHİ : 12/04/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 13/04/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalıların taahhüt ettiği işler nedeniyle davalılara asfalt nakliyesi yaptığını ve bu işlerin karşılığı olarak iş ortaklığı adına 29.11.2019 gün ve 187853 seri numaralı 12.797,17 TL miktarlı fatruayı düzenlediğini, fatura bedelinin ödenmemesi üzerine tahsili için … Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, ancak davalıların itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, davalının itirazının haksız olduğunu belirterek, davalıların itirazın iptaline, asıl alacak miktarının %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına, yargılama giderinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP; Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkillerinin davacıya söz konusu ticari ilişkiden kaynaklanan hiçbir borcunun bulunmadığını, müvekkilinin davacıya tüm alacaklarını eksizsiz olarak ödediğini, davacının teslim edildiği halde ödenmeyen iş talebi var ise bu hususu kanıtlaması gerektiğini belirterek davanın reddine, yargılama harç ve gideri vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEMENİN GEREKÇESİ: Dava, fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili, müvekkilinin, davalıdan olan alacağı nedeniyle, davalı aleyhine 12.797,17 TL asıl alacağın tahsili için … Müdürlüğünün … E, sayılı dosyasında ilamsız haciz yolu ile icra takibine geçildiğini, takip borçlularının borca itirazı üzerine takibin durdurulduğu, sonrasında eldeki davanın süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dava, takip talebine itiraz edilen alacaklının alacağının varlığını genel hükümlere dayanarak ispat suretiyle itirazın iptali istemine ilişkindir. (İİK m.67)
Davalılar vekili, müvekkili aleyhine yürütülen icra takibine süresinde verdiği dilekçe ile “ Müvekkil şirketin alacaklıya herhangi bir borcu bulunmadığını, takibe konu borcu ve ferilerini kabul etmediklerini.” bildirmiştir.
Mevcut ticari ilişkiden dolayı davacının davalıdan olan alacağının tayin ve tespiti bakımından taraflara ait ticari defterler üzerinde inceleme yapılarak 12/03/2021 tarihli bilirkişi raporu alınmıştır.
Taraf ticari defter ve bağlı kâğıtları üzerinde yapılan inceleme sonucu alınan bilirkişi raporunda; davacı taraf defterleri incelendiğinde açılış ve kapanış noter tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırıldığı, takip tarihi itibariyle 29/11/2019 tarih ve 187853 no.lu KDV dahil 12.797,17-TL bedelli faturanın 120.03-Alıcılar hesabına davalı iş ortaklığı borcu olarak 29/11/2019 tarih ve 186 yevmiye maddesi ile kaydedildiği, 12.797,17-TL alacak kaydının bulunduğu, davalı iş ortaklığının ticari defter ve kayıtlarının incelenmesinde ise; muhasebe usul ve ilkelerine uygun kayıt altına alınan 2019 yılı yevmiye defterlerinin TTK 64/3 mad. Yapılmasına gereken açılış tasdikleri ve kapanış tasdiklerimin yaptırdığı, davalı iş ortaklığının 2019 yılı yevmiye defteri incelemesinde icra takibine konu edilen 29/11/2019 tarih ve 187853 no.lu KDV dahil 12.797,17-TL bedelli faturanın 320.A11-satıcılar hesabına davacı taraf alacağı olarak 29/11/2019 tarih ve 443 yevmiye maddesi ile kaydedildiği, 31/12/2019 tarih ve -581 no.lu kapanış maddesinde de davacı yana fatura bedeli olan 12.797,17-TL borçlu olduğunun tespit edildiği bildirilmiştir.
Her ne kadar davalı vekili zamanaşımı def’inde bulunmuş ise de; eldeki alacak davasının TBK’nun 146.maddesine göre 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğu ve fatura, icra takibi ve dava tarihleri dikkate alındığında, dava tarihi itibari ile 10 yıllık sürenin dolmadığı anlaşıldığından zamanaşımı itirazı yerinde görülmemiştir.
Bu durumda her iki taraf ticari defterleri usulüne uygun tutulduğu, lehlerine delil niteliğinde oldu, davacının alacağını, davalının ticari defter ve bağlı kâğıtları ile ispat ettiği anlaşılmakla, yukarda belirtilen tutar kadar, davacının davalıdan alacaklı olduğu açıklığa kavuşmakla, davanın kabulüne karar verilmesi gerekmiştir.
Asıl alacak miktarına takip tarihinden itibaren taraflar arasındaki ilişkinin TTK’ dan kaynaklanması nedeniyle avans oranında temerrüt faizi uygulanması gerekmiştir.
Alacak baştan beri likit olmakla davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmiştir.
Her ne kadar kısa kararda “… Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında…” şeklinde karar verilmiş ise de, itirazın iptaline konu icra dosyasını … Esas sayılı icra dosyası olduğu gerekçeli karar yazılmadan önce davacı vekili tarafından sunulan 11/05/2021 tarihli dilekçesinden ve dosyanın incelenmesinden anlaşıldığı, 6100 sayılı HMK’nun 304. maddesi “Hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hatalar, mahkemece resen veya taraflardan birinin talebi üzerine düzeltilebilir.” yasal düzenlemesi gereğince, yazı hatası mahiyetinde olan bu (“2520” rakamı “2510” şeklinde düzeltilmiş) yanlışlık gerekçeli kararda düzeltilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
1-Davanın KABULÜ İle;
… Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında 12.797,17-TL asıl alacakla ilgili davalıların itarızının iptali ile takipten itibaren asıl alacağı işleyecek avans Faizi ile takibin devamına,
İ.İ.K.’nun 67/2. maddesi gereğince alacağın %20’si oranında (2.559,43-TL) icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Harçlar Kanununa göre alınması gereken 874,17 TL harçtan peşin alınan 154,56 TL harcın mahsubu ile eksik 719,61 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-14. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı taraf vekil ile temsil edildiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından peşin yatırılan 208,96 TL harç ve ayrıntısı UYAP sistemi üzerinde gösterilen toplam 887,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
HMK 333. Maddesi uyarınca Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; Davacı vekili ile davalılar vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12.04.2021
Katip …
¸[e-imzalıdır]

Hakim …
¸[e-imzalıdır]