Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/733 E. 2021/118 K. 18.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/733
KARAR NO : 2021/118

2- … – …
3- … – …

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 17/12/2019
KARAR TARİHİ : 18/02/2021
K. YAZIM TARİHİ : 19/02/2021

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Davacı banka ile dava dışı … A.Ş arasında imzalanan genel kredi sözleşmesi’ne istinaden ticari krediler tesis edilerek kullandırdığını, dava dışı borçlu şirket lehine tesis edilerek kullandırılan kredilerin ödeme süresi içinde ödenmemesi üzerine Ankara … Noterliği’nden keşide olunan 10/10/2019 tarih ve 27545 yevmiye nolu ihtarname ile kredilerin kat edilerek banka alacağının dava dışı şirketten ve müteselsil kefil olan davalılardan talep edildiğini, keşide edilen ihtarnameye rağmen, borcun yine ödenmemesi üzerine Ankara … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, ancak davalı borçluların söz konusu icra takibine itiraz ettiğini ve bu sebeple takibin durduğunu, itirazın haksız olduğunu, arabuluculuk görüşmelerinin de sonuçsuz kaldığını belirterek davalılar tarafından icra takibine yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve davalılar aleyhinde %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalılara usulüne uygun dava dilekçesi ekli duruşma gün ve saatini bildirir ihtaratlı davetiye tebliğ edilmiş, taraf teşkili sağlanmış, davalı … vekili cevap dilekçesi ile özetle; Yetkili Mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, davalının borcu bulunmadığını, kefaletin geçerli olmadığını, faiz oranının fahiş olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir. Davalı şirketler vekili cevap dilekçesi ile özetle; Davanın yetkili ve görevli Mahkemede açılmadığını, davanın zamanaşımına uğradığını, kredi borcunun ödendiğini, varsa öncelikle asıl borçludan alacağın alınması gerektiğini belirterek davanın reddi ile %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
ÖN İNCELEME: Mahkememizde yapılan ön inceleme duruşmasında yargı hakkı, görev ve yetki hususları, dava ve taraf ehliyetleri, dava şartları ve ilk itirazlar değerlendirilmiş, Mahkememizin de görevli ve yetkili olduğu ve dava şartlarının tamam olduğu anlaşılmış; tarafların anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar tespit edilmiş; taraflar sulhe ve arabuluculuğa teşvik edilmiş, ön inceleme duruşmasında hazır bulunan taraf vekilleri vekili sulh olmalarının mümkün olmadığını ve yeniden arabuluculuğa başvurmak istemediklerini belirtmişlerdir.
DELİLLER: Davacı vekili tarafından genel kredi sözleşmesi, ihtarname ve tebliğ belgesi, hesap ekstresi ve hesap hareketleri ile ödeme planı ibraz edilmiş, banka kayıtları davacı bankadan getirtilmiştir.
Getirtilen Ankara … İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Alacaklının…, borçluların …, … … A.Ş ve … A.Ş olduğu, alacaklının genel kredi sözleşmesine dayanarak kullandırılan ticari krediden kaynaklanan 383.657,88 TL asıl alacak, 3.745,17 TL işlemiş %28,60 temerrüt faizi, 187,26 TL BSMV, 1.152,34 TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 388.742,65 TL alacağın, asıl alacağa icra takip tarihinden itibaren temerrüt faizi ile birlikte tahsili yönünde ilamsız takip yaptığı, davalı borçlulara usulüne uygun olarak ödeme emrinin tebliğ edildiği, borçlu vekillerinin süresinde verdiği itiraz dilekçeleri ile, borcun bulunmadığını belirterek borca ve fer’ilerine itiraz ettikleri, icra müdürlüğü tarafından ise süresinde yapılan itiraz nedeniyle takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce banka kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bankacı bilirkişi düzenlediği raporunda sonuç olarak; Davacı bankanın icra takip tarihi itibariyle taksitli ticari krediden kaynaklanan 386.908,96 TL ve kredili mevduat hesabından kaynaklanan 5.504,33 TL olmak üzere toplam 392.413,29 TL alacağının bulunduğunu, takip tarihinden itibaren asıl alacağa %28,60 oranında temerrüt faizi uygulanması gerektiğini, davalılar takiple temerrüde düştüklerinden temerrüt faizi talep edilemeyeceğini belirtmiştir.
MAHKEMENİN GEREKÇESİ: Dava, taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmesine dayalı olarak asıl borçluya kullandırılan, taksitli ticari kredi ve kredili mevduat hesabından kaynaklanan alacağa istinaden yapılan ilamsız icra takibine, davalı kefillerin borca itiraz etmesi nedeniyle İ.İ.K’nun 67. maddesine dayalı olarak açılan itirazın iptali davasıdır. Davanın yasal bir yıllık süresi içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Her ne kadar davalı şirketler vekili görev itirazında bulunmuş ise de; Somut olayda uyuşmazlığın, ticari nitelikteki genel kredi sözleşmelerinden kaynaklandığı ve tarafların tacir olduğu anlaşıldığından 6102 sayılı TTK’nın 4/1-f maddesindeki düzenleme karşısında, görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemesi olduğundan itirazın reddine karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar davalı vekilleri yetki itirazında bulunmuş iseler de; Davalıların ikametgahının Ankara olduğu, genel kredi sözleşmesinin de davacı banka Ankara şubesi ile davalılar arasında imzalandığı, takibin de Ankara’da yapıldığı hususları dikkate alındığında HMK’nun 6 ve 10.maddeleri gereğince davalı vekillerinin yetki itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar davalı şirketler vekili zamanaşımı itirazında bulunmuş ise de; Uyuşmazlık sözleşmeden kaynaklanmakta olup, TBK’nun 146.maddesinde belirtilen 10 yıllık zamanaşımı süresi icra takip tarihi itibariyle dolmadığından davalı şirketler vekilinin zamanaşımı itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
Dava dilekçesi, taraflar arasında imzalanan sözleşme, hesap ekstreleri, hesap kat ihtarnamesi, icra dosyası, bankacı bilirkişi raporu ile tüm dosya kapsamı dikkate alındığında; Davacı banka ile dava dışı asıl borçlu … A.Ş arasında 03/11/2016 tarihli, 2.000.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi imzalandığı, bu sözleşmeyi davalıların 2.000.000,00 TL limit dahilinde müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, sonrasında kefalet limitinin artırılarak 5.000.000,00 TL’ye çıkartıldığı, bu sözleşmeye istinaden asıl borçluya taksitli ticari kredi kullandırıldığı ve kredili mevduat hesabı açıldığı, kefaletle ilgili TBK’nun 581 vd. maddelerinde belirtilen yasal şekil şartı ve geçerlilik koşullarına uyulduğu, davalı …’ın şirket ortağı olması nedeniyle eş rızasının alınmadığı, asıl borçlunun borcunu zamanında ödememesi üzerine asıl borçlu ve kefillere Ankara … Noterliği’nden keşide olunan 10/10/2019 tarih ve 27545 yevmiye nolu hesap kat ihtarnamesinin gönderildiği, davalı kefillere çıkartılan ihtarname tebliğ edilemediğinden temerrüt tarihinin icra takip tarihi olan 24/10/2019 olduğu, davacı banka tarafından asıl borçluya çıkartılan ihtarname sonuçsuz kaldığından TBK’nun 586.maddesi gereğince asıl borçluyu takip etmeden kefiller hakkında takip yapabileceği, gönderilen ihtarnameye rağmen borcun ödenmemesi üzerine davacı banka tarafından Ankara … İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı dosyası ile ilamsız takibe geçildiği, ancak davalı kefillerin borca ve ferilerine itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdikleri, davacı bankanın ise eldeki dava ile, borçluların itirazının iptalini talep ettiği anlaşılmaktadır.
Mahkememizce alınan bankacı bilirkişi raporunda yapılan hesaplamaya göre, belirlenen borç kefalet limitini aşmadığından davalı kefillerin(davalı … A.Ş hariç) belirlenen miktardan sorumluluğunun bulunduğu, takip tarihi itibariyle davalıların taksitli ticari krediden kaynaklanan 386.908,96 TL ve kredili mevduat hesabından kaynaklanan 5.504,33 TL olmak üzere toplam 392.413,29 TL borçtan sorumlu oldukları, ancak taleple bağlı kalınarak toplam 384.810,22 TL alacağa hükmedilebileceği, bilirkişi raporunun usul ve yasa ile dosya kapsamına uygun, yeterli ve gerekçeli olduğu kanaatine varılmıştır.
Yukarıda belirtilen gerekçelerle; 1-Davalı … A.Ş aleyhine yapılan bir icra takibi bulunmadığından bu davalıya yönelik davanın reddine; takipte yer almasa da vekili aracılığı ile takibe itiraz ettiği ve davacı banka tarafından da aleyhine dava açıldığı anlaşılmış olup, davacının kötüniyeti ispat edilemediğinden, şartları oluşmayan davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davalılar …, … Grup … A.Ş ve … A.Ş yönünden; Davalıların itirazının kısmen haksız olduğu anlaşıldığından tüm dosya kapsamı ve bankacı bilirkişi raporu esas alınarak, bu davalılar yönünden davanın kısmen kabulü ile; Davalıların Ankara … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında 383.657,88 TL asıl alacak, 1.152,34 TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 384.810,22 TL alacağa yönelik itirazlarının iptali ile, asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek %28,60 temerrüt faizi ile birlikte takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine; kredi borcunun son ödeme tarihinde ödenmemesi, ihtarname keşide edilerek buna göre icra takibi yapılmasına rağmen davalıların likit olan borca haksız olarak itirazda bulunduğu belirlenmekle İ.İ.K.’nun 67/2. maddesi gereğince asıl alacağın %20’si oranında 76.962.04 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine; reddedilen kısım alacağın fer’ilerine yönelik olup, davacının kötüniyeti ispat edilemediğinden şartları oluşmayan, davalı şirketlerin kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
1-Davalı … A.Ş’ye yönelik DAVANIN REDDİNE,
Davacının kötüniyeti ispat edilemediğinden, şartları oluşmayan davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
Davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Davacı tarafından yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde hesap numarası bildirmiş ise iadenin elektronik ortamda hesaba aktarılmasına, hesap numarası bildirilmemiş ise masrafın avanstan karşılanmak üzere PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Davacı tarafından davalı Albegaz … A.Ş yönünden yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafın geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması sebebiyle arabuluculuk faaliyetinin sona erdiği anlaşılmakla, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11. maddesi gereğince davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
2-Davalılar …, … A.Ş ve … A.Ş’ye yönelik DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE,
Davalıların Ankara … İcra Müdürlüğü’nün 2019/14375 Esas sayılı dosyasında 383.657,88 TL asıl alacak, 1.152,34 TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 384.810,22 TL alacağa yönelik itirazlarının iptali ile, asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek %28,60 temerrüt faizi ile birlikte takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
İİK’nun 67/2.maddesi gereğince alacağın %20’si oranında 76.962.04 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Reddedilen kısım alacağın fer’ilerine yönelik olup, davacının kötüniyeti ispat edilemediğinden şartları oluşmayan, davalı şirketlerin kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
Alınması gereken 26.286,38 TL harcın davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde hesap numarası bildirmiş ise iadenin elektronik ortamda hesaba aktarılmasına, hesap numarası bildirilmemiş ise masrafın avanstan karşılanmak üzere PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Davacı tarafından yapılan ve ayrıntısı UYAP sistemi üzerinde gösterilen toplam 2.188,40 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,(davalı tarafın geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması sebebiyle arabuluculuk faaliyetinin sona erdiği anlaşılmakla, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11. maddesi gereğince davalı taraf yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulmuştur)
6102 sayılı TTK’nun 5/A-1. maddesi, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11,14. maddesi ile Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri gereğince hesaplanan ve Adalet Bakanlığı bütçesinden 1.320,00 TL zorunlu arabuluculuk giderinin davalılardan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 35.886,72 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Davalıların geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması sebebiyle arabuluculuk faaliyetinin sona erdiği anlaşılmakla, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11. maddesi gereğince davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
Dair; Taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/02/2021

Başkan …
¸[e-imza]
Üye …
¸[e-imza]
Üye …
¸[e-imza]
Katip …
¸[e-imza]