Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/732 E. 2022/376 K. 16.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/732
KARAR NO : 2022/376
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/12/2019
KARAR TARİHİ : 16/05/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Akaryakıt dağıtıcı lisansı sahibi müvekkil şirket ile o tarihteki unvanı … Petrol İnşaat Tüketim Malları Pazarlama San ve Tic. A.Ş. olan davalı şirket arasında, halen “….Merkez/Çankırı” adresinde bulunan akaryakıt istasyonuna ilişkin 13.03.2010 tarihli 4 yıl + 7 ay süreli bayilik sözleşmesi imzalandığını, davacı ve davalı şirket arasında aynı tarihli ariyet sözleşmesi imza edilmiş ve ariyet sözleşmesinin ayrılmaz parçası olan demirbaş malzeme listesiyle 20.000 litrelik 2 adet tank – 10.000 litrelik 2 adet tank – 2 adet hava/su saati ile monokolon kanopili kurumsal kimlik malzemeleri davalı şirkete teslim edildiğini, 2012 yılı sonlarında davalı şirket, … Petrol İnşaat Tüketim Malları Pazarlama San ve Tic. A.Ş. olan unvanını … Otomotiv Petrol Tarım Nakliye ve İnşaat San. Tic. A.Ş. olarak değişmiş ve keyfiyet 17.12.2012 tarihli ticaret sicil gazetesinde yayınlandığını, davacı ve davalı şirket arasında, aynı akaryakıt istasyonuyla ilgili sırasıyla; 26.04.2013 tarihinde 1 yıl+6 ay+6 gün süreli bayilik sözleşmesi, 30.11.2014 tarihli ve 1 ay süreli bayilik sözleşmesi ve nihayet 30.12.2014 tarihli ve 3 ay süreli bayilik sözleşmesi imzalanarak bayilik ilişkisi kesintisiz devam ettiğini, davalı şirket 26.03.2015 tarihinde keşide ettiği noter ihtarnamesiyle, son imzalanan bayilik sözleşmesinin 30.03.2015 tarihinde sona erip fesholacağından, yeni dönemde sözleşmenin yenilenmeyeceğini davacı müvekkile bildirdiğini, davacı müvekkili tarafından davalılara gönderilen 09.04.2015 tarihli cevabi ihtarnamede, imzalanan son sözleşmenin süresinin dolması ve davalı şirketin ihtarnamesi göz önüne alınarak bayiliğin sona erdiğini, ariyet sözleşmesinin ilgili 3. ve 4. maddesi hükümleri açıkça belirtilerek, bayilik ilişkisinin sona ermesi nedeniyle, ariyet olarak teslim edilen kanopinin ve demirbaş malzemelerin iadesi yönünde davalılara yapılan tüm uyarıların karşılıksız kaldığını, ariyet olarak verilen 4 adet yeraltı tankı ile kanopinin iadesinin yapılabilmesi için kendisiyle irtibata geçilerek kanopi ve tankların söküme hazır hale getirilmesini, aksi taktirde sözleşmeden kaynaklanan hak ve alacaklar için yasal yollara başvurulacağı belirttiğini tüm bu nedenlerle fazlaya ilişkin her türlü hakları saklı kalmak ve davalılardan …’un sorumluluğunun kefalet miktarıyla sınırlı olması koşuluyla, şimdilik; Ariyet malzemelerinin bedelen tazmini için 10.000.-TL., cezai şart için 10.000.-TL. ve tazminat olarak da 10.000.-TL.’nin her birine temerrüt tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizleriyle birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, Yargılama giderleriyle vekâlet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiş, yargılamanın devamı sırasında Davacı vekilinin 29.04.5022 tarihli dilekçesi ile taraflar arasında sulh ve ibra protokolü geri takip etmediklerini, davanın takipsiz bırakılması ve geri alınması hakkında beyan dilekçesi sunduğu görüldü,
CEVAP: Davalı … Otomotiv A.Ş yöneticisi davalı … dava dilekçesi kendisine usulüne uygun tebligat çıkarılmasına rağmen davaya cevap vermemiş ancak 21.12.2020 tarihli ön inceleme duruşmasında harici olarak cevap dilekçesinde özetle; … Akaryakıt Nakliyat ve Ticaret Ltd. Şti. ile 13.03.2010 tarihinde imzalamış oldukları bayilik sözleşmesinden önceki tarihlerde de davacı ve davalı şirket arasında imzalanmış olan başka sözleşmelerinde olduğunu, Şirketinin, davacı şirket ile imzaladığı bu dava konusu olan ariyetlerle ilgili ilk bayilik sözleşmesinin 13.03.2010 tarihinden önce, 30.10.2006 tarihinde o gün ki istasyon sahibi, şirketin kuruluş ortağı, istasyonun işletmecisi ve ilk yetkilisi … … ile davacı şirket arasında dava konusu belirtilen ariyetlerin davacı şirket tarafından “Peşin Satış Geliştirme Hibe Teşvik Primi” olarak sunulduğunu, davalı şirket yetkilisi … …’in de şahitliği ve huzurunda dava konusu ariyet malzemeler için emanet veya ariyet sözleşmesi olarak herhangi bir imza atmadığını, aralarında sadece 5 yıllık akaryakıt bayilik sözleşmesi imzalandığını, o tarihte ki sözleşmeleri imzalayan her iki taraf yetkililerinin, davacı şirket yetkilisi Cemil Direkçi ve davalı şirket yetkilisi … …’in şahitliği ile aralarında, Allah huzurunda ve şahitliğinde “Peşin Satış Geliştirme Hibe Teşvik Primi” adı altında hibe teşvik primi olarak verildiğinin her iki tarafça da bilindiğini, Davacı şirketin 13.03.2010 tarihinden önce dava konusu ariyet malzemelerini “Peşin Satış Geliştirme Hibe Teşvik Primi” olarak, yani … …’e bayisi olması için, hibe verdiğini, 30.10.2006 yılında şirketin ve akaryakıt istasyonunun sahibi, ortaklarından ve ilk yetkilisi olan … … ile sadece 5 yıllık akaryakıt bayilik sözleşmesi imzalandığını, Aralarında herhangi bir ariyet sözleşmesi olsa idi bu sözleşmenin madde 9-c bendinde “şirket ile bayi arasında ariyet sözleşmesi tanzim ve imza edilecektir” maddesi gereği malzemeleri verdiğini iddia ettiği … …’in ariyet sözleşmesinde imzası olması gerektiğini, davacı firmayla ilk yapılan 30.10.2006 tarihinde ki sözleşmede davacı tarafın talep etmiş olduğu, 20.000 litrelik 2 adet tank, 10.000 litrelik 2 adet tank — 2 adet hava/su saati – kanopi ile kurumsal kimlik uygulamasının 30.10.2006 tarihinde istasyon sahibi, ortağı ve şirket yetkilisi olan … …’e hibe teşviki olarak verildiğini, ayrıca Morova reklamcılık şirketi görevlilerinin tutanaklarının da gerçeği yansıtmadığını, kurumsal kimlik malzemelerinin başka firmayla yapmış oldukları bayilik çerçevesinde değiştiğini, bu nedenle kurumsal kimlik malzemelerinin davacı tarafa iade edildiğini beyanla davacı tarafın haksız olarak istediği ariyet ilişkisinden kaynaklanan Malzemelerin bedelen tazmininin reddini, davacının cezai şart ve tazminat talebinin reddini talep etmiştir.
DELİLLER:
-Taraflar arasında imzalanan bayilik, ariyet ve kefalet sözleşmeleri,
-Davacı ve davalı ticari defter ve bağlı kâğıtları,
-Çankırı 1.Asliye Hukuk Mah. Yazılan bilirkişi talimat cevabı,
-13/08/2021 günlü bilirkişi raporu,
MAHKEMENİN GEREKÇESİ:
Dava, akaryakıt bayilik sözleşmesinden kaynaklanan alacak ve cezai şart istemine ilişkindir.
Davacı vekili 29/04/2022 tarihli dilekçesi ile; “..görülmekte olan davayı, taraflar arasında imzalanan sulh ve ibra protokolü gereği takip etmiyoruz ve HMK’nın 123.mad uyarınca davayı geri alıyoruz..” şeklinde beyanda bulunduğu,
Davalılarda 23/04/2022 tarihli ön büro havaleli dilekçesi ile; “.. Yetkilisi olduğum şirket ve şahsım hakkında yukarıda numarası yazılı dosyamız ile açılan davada karşı taraf şirket ile sulh ve ibra protokolü imzalanmış bulunmaktadır. Davacı tarafın davayı takipsiz bırakmasına ve davanın geri alınmasına karar verilmesini ..talep ederiz.” şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmıştır.
6100 sayılı HMK’nın davanın geri alınması başlıklı 123. mad.; “Davacı, hüküm kesinleşinceye kadar, ancak davalının açık rızası ile davasını geri alabilir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/10 md.) Bu takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilir” düzenlemesinin bulunduğu, davacının davasını geri aldığı ve davalılarında bunu kabul ettiği somut uyuşmazlıkta HMK’nun 123.maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
1-HMK’nun 123.maddesi gereğince dava geri alındığından AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
Harçlar Kanununa göre alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 512,33 TL harcın mahsubu ile fazla alınan 431,63 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Davacı tarafın yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-14. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
HMK 333. Maddesi uyarınca Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; Taraf vekillerinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf yolu yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16.05.2022

Katip … Hakim …
¸[e-imzalıdır] ¸[e-imzalıdır]