Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/723 E. 2021/776 K. 09.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/723 Esas
KARAR NO : 2021/776

DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/12/2019
KARAR TARİHİ : 09/11/2021
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 09/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile dava dışı … Gübre Ltd. Şti. aralarında yapmış oldukları genel kredi sözleşmesine istinaden 3. kişi borçlunun kamyonetine davalı bankanın alacaklarına teminat teşkil etmek üzere 50.000,00 TL bedel ile rehin konulduğunu, asıl borçlu davalı bankaya borcunu ödemediğinden aleyhine rehnin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibi başlatıldığını, müvekkili ile davalı arasında Ankara …. Noterliği’nin 26/02/2018 tarihinde …yevmiye numaralı alacağın devri sözleşmesi yapılarak dava dışı … Gübre Ltd. Şti.’nin kullanmış olduğu krediden kaynaklanan icra takip dosyalarından olan alacakların ferileri ve tüm teminatları ile birlikte 130.000,00 TL bedel karşılığında müvekkiline devredildiğini, sözleşmeye konu icra takip dosyalarının Ankara … Müdürlüğü … esas, Ankara … Müdürlüğü … esas, Ankara … Müdürlüğü … esas sayılı dosyalar olduğunu, alacağın devri sözleşmesinin icra dosyalarına da bildirildiğini, rehinli aracın haczedilerek kıymet takdiri yapılmasının talep edildiğini, yediemine teslim edildiğini, kıymet takdiri raporunda aracın değerinin 38.000,00 TL olduğunun tespit edildiğini, müvekkili tarafından satış işlemlerine devam edilmesi talep edilmişse de İcra Dairesi 30/11/2018 tarihli kararı ile, “davalı banka tarafından, araç kaydındaki rehin şerhinin sicil kayıtlarından kaldırılmış olması nedeni ile başlatılan rehinin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibinde satış yapılmadığına” karar verildiğini, aracın güncel takyidat durumuna bakıldığında araç üzerinde birden fazla haciz, ihtiyati haciz ve yakalama kararı bulunduğunu, müvekkilin adi takip ile alacağına kavuşabilmesinin mümkün olmadığını iddia ederek uğradığı zararın şimdilik 5.000 TL’sinin davalıdan tahsiline karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
Davacı vekili 11/08/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile, 38.284,20 TL’nin işleyecek avans faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; yapılan araştırmalar neticesinde rehnin, Trafik Müdürlüğü tarafından yapılan devir bildiriminin yanlış yorumlanması nedeniyle müvekkil banka şubesince sehven, sistem üzerinden fek edildiğinin tespit edildiğini, Alacağın Devri Sözleşmesi’nin 6. maddesi uyarınca zarardan müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını, Ankara … Dairesi’nin … esas sayılı rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip dosyasının yanısıra Ankara … Dairesi’nin … esas sayılı (kefiller aleyhine yürütülen) ilamsız takip dosyası ve Ankara … Dairesi’nin … esas sayılı ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip dosyasının da devir kapsamında olduğunu, diğer dosyalar neticelenmeden, ipotekli taşınmazın icraen satışı yapılmadan ve söz konusu takiplere ilişkin tüm hukuki yollar tüketilmeden rehin fekki nedeniyle zararın doğduğu iddiasıyla zararın müvekkili banka tarafından tazmininin talep edilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, müvekkilinin, davacı yanın alacağına ulaşmasını engellemek veya davacıyı zarara uğratma kastının söz konusu olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.

DELİLLER:
Tarafların bildirdiği deliller toplanmış, Ankara … Müdürlüğü … esas, Ankara … Müdürlüğü … esas, Ankara … Müdürlüğü … esas sayılı dosyalar, temlikname, kredi ve ekleri, taşıt rehni sözleşmesi dosya arasına alınmıştır.
Bankacı ve nitelikli hesap bilirkişisinin düzenlediği 08/08/2021 tarihli raporda özetle, davacının rehin konusu aracın bilirkişi tarafından belirlenmiş 38.000,00 TL değeri ile bu takip için yapmış olduğu toplam 284,20 TL masraf olmak üzere 38.284,20 TL zarara uğradığı hesaplanmış olup davalı bankanın oluşan zarardan sorumlu olduğunu bildirmişlerdir.
DEĞERLENDİRME:
Dava, genel kredi sözleşmesine dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takibe konu araç üzerindeki haczin kaldırılması nedeni ile alacağı temlik alanın zararının tahsili istemine ilişkindir.
Davalı ile dava dışı şirket arasında genel kredi sözleşmesi bulunduğu, kredi borcunun ödenmemesi üzerine 122.634,44 TL nakdi, 16.770,00 TL gayrinakdi alacağın tahsili için Ankara … Dairesi’nin … esas sayılı dosyası ile rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, Ankara … Dairesi’nin … esas sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile, Ankara … Dairesi’nin … esas sayılı dosyası ile ilamsız takip yolu ile tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile takip başlatıldığı, taraflar arasında 130.000,00 TL bedelli alacağın temliki sözleşmesi yapıldığı ve icra dosyalarına bildirimde bulunulduğu, rehnin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takibe konu aracın davacı tarafından yeri tespit edilerek kıymet takdirinin yapıldığı ve satışının istendiği, ancak davalının fek talep etmesi nedeni ile araç üzerindeki rehnin kaldırıldığı ve tekrar konulamadığı uyuşmazlık konusu değildir.
Uyuşmazlık, rehnin kaldırılması nedeni ile davacı zararının oluşup oluşmadığı, varsa zararın miktarı ve davalının zarardan sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
TBK’nun 183 ve devamı maddelerinde hükme bağlanan alacağın devrinde, temlik edenin sorumluluğu bir çeşit kusursuz sorumluluktur ve hakkın varlığı ile borçlunun ödeme gücünü garanti etmektedir. Sorumluluğun kapsamı da TBK’nun 193. maddesinde belirlenmiştir. Davalı, sözleşmenin 6. maddesi uyarınca müvekkilinin sorumluluğu bulunmadığını savunmuştur. Ancak madde metni incelendiğinde alacağın tahsil edilememesi halinde davalının sorumluluğu sınırlandırılmıştır. Somut olayda ise, bizzat temlik edenin kusuru nedeni ile zarar doğmuştur. Bu nedenle davalının bu yöndeki savunmasına itibar etmek mümkün olmamıştır.
İncelenen icra dosyalarından, rehne konu aracın değerinin 38.000,00 TL olduğu, araç üzerinde ondan fazla haciz ve ihtiyati haciz kararı bulunduğu, yine ipoteğe konu taşınmazın değerinin 85.000,00 TL olarak belirlendiği ve üzerinde ondan fazla ihtiyati haciz ve haciz kararının bulunduğu anlaşılmıştır.
Araç üzerindeki rehnin kaldırılması ve yeniden aynı sırada konulamaması üzerine davacı tarafça avansın iadesi istenerek dosyanın işlemsiz bırakıldığı, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takipte de satış bedelinden düşülecek masraflar, taşınmazın kıymet takdiri ile belirlenen değeri ve üzerindeki haciz ve ihtiyati haciz tutarları da gözetildiğinde davacının 130.000,00 TL değerindeki alacağını karşılamaya yetmeyeceği açıktır. Bu takip de eldeki davanın açılmasından sonra 06/10/2021 tarihinde davacı tarafça takipsiz bırakılmıştır.
Her ne kadar davalı, tüm hukuki yolların tüketilmesinden sonra kendisine başvurulabileceğini savunmuş ise de, takiplerin halihazırdaki durumları ile dava dışı borçlunun hacze konu malvarlığının bulunmadığı ve ipoteğe konu taşınmaz ile rehne konu aracın değerleri gözetildiğinde davacının alacağının tamamına ulaşamayacağı kanaatine varılmıştır.
Bu hali ile davacının, davalının haksız eylemi nedeni ile zararının doğduğu ve bu zararın hükme esas alınan bilirkişi raporu ile hesaplandığı, davacı tarafça belirlenen zarar miktarınca bedel arttırım talebinde bulunulduğu gözetildiğinde sübut bulan davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
DAVANIN KABULÜ İLE,
38.284,20 TL’nin (5.000,00 TL’sine dava tarihinden, bakiye kısmına 11/08/2021 ıslah tarihinden itibaren yürütülecek) avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gereken 2.615,19 TL harçtan peşin alınan 85,39 TL ile 570,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.959,80 TL harcın ve 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan ve takdir olunan 5.742,63 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan UYAP sisteminde kayıtlı toplam 1.584,80 TL yargılama gideri ile davacı tarafça peşin olarak yatırılan 655,39 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
Karar kesinleştiğinde icra dosyalarının iadesine,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.09/11/2021

Katip … Hakim …
¸[e-imza] ¸[e-imza]