Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/599 E. 2022/211 K. 21.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/599
KARAR NO : 2022/211

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/10/2019
KARAR TARİHİ : 21/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasından ticari ilişkisi mevcut olduğunu, müvekkilinin işi hızarlardan talaş alımak ve bunu sunta fabrikalarına satmak olduğunu, Davalı ise keresteci olduğunu ve hızarcılık yaptığını, yani tomrukları hızarlardan geçirerek talaş haline getirmek ve bunlardan oluşan talaşı da satmak olduğunu, Davalı taraf ile müvekkilinin arasında ticari ilişki bulunduğunu, 19/09/2017 tarihli sözleşmeye göre 1 ton talaşın fiyatını 120,00TL bedelle davalıya 01/01/2018 tarihinden itibaren satacağını kararlaştırdığını, müvekkili 19/09/2017 tarihinde peşin olarak 6.000$ (dolar) elden verdiğini, davalı taraf talaşı anlaşmaya göre teslim yapıldıkça bu peşin bedelden, talaşı verdiği günkü TL – USD kurundan TI’ye çevirerek kaç TL’ye denk geliyorsa ton miktarı 120,00 TL olacak şekilde mahsuplaştıklarını, fakat davah taraf müvekkiline 2018 tarihine kadar sadece 22 ton talaş verdiğini ve verilen talaşı 120,00 TL den hesapladığını, 2018 tarihinde ortalama dolar kuru 3.20 TL’ olduğunu, ve bu kura göre 825,00 USD 2.640,00 TL olarak hesaplandığını, fakat bundan sonraki tarihlerde davalı talaş fiyatlarının yükselmesinden dolayı talaşı vermek istemediğini, geriye kalan 4.315 doları peyderpey elden geri iade yaptığını, fakat davalı tarafın müvekkiline 860 USD borcu kaldığını, bu olayların sonucunda Ankara … Dairesinin ….Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine dava konusu borç için icra takibi başlatılmış ve davalıya 04.09.2019 tarihinde ödeme emri davalıya tebliğ edildiğini, davalı bu takibe borcu olmadığı iddiasıyla itirazda bulunmuş ve takip durduğunu, numarası … Arabuluculuk görüşmesi karşı tarafın katılmaması nedeniyle olumsuz sonuçlandığını, tüm bu nedenlerle davalının yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin Ankara … Müdürlüğü’nün … Esaa sayılı dosya üzerinden devamına, fazlaya ilişkin hak ve talepleri saklı tutulmasına, davalının takip konusu alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar

Verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı tarafa usulüne uygun tebligat çıkarılmasına rağmen davaya cevap vermemiş, 21.03.2022 tarihli celsede davalı asil duruşmaya katılarak ” Ben Kereste Atölyesi işletiyordum, ancak yaklaşık 2,5 yıl önce bu işi bıraktım ve bu işe yiğenim devam ediyor, duruşmada bana gösterdiğiniz ve imzamın üstünde yazılı bulunan benim ve davacının imzasının üstünde yazılı bulunan 19.09.2017 …’a 6.000,00 Dolar verdim, talaşa başladığımız tarihten geçerli bizim anlaşmamız akabinde başlar Talaş fiyatı 120,00 TL den 1 sene doların parası 3.000,00 de olsa 4.000,00 de olsa talaş 120,00 olacak 01.01.2018 tarihinde başlayacak yazısı altındaki imza bana aittir, doğrudur, ancak yine bana göstermiş olduğunuz belge altındaki not diye başlayan ve devam eden yazılar ve imzalar bana ait değildir, uyuşmazlığı şöyle özetlemek gerekir ise, davacının anlattığı gibi 6.000,00 ABD doları karşılığı talaş satımı konusunda anlaştık, ben o tarihte ( 19.09.2017 günü veya 1 gün sonra) bu doları aldım ve hemen bozdurdum, yaklaşık olarak 19.000,00 TL küsür bir Türk Lirası yaptı, ve bu kişilere belirttikleri talaşı sözleşmede belirtilen fiyattan vermeye başladım, bu arada 1 USD = 3,00 TL civarlarındaydı ancak bir anda doların kuru 7,00 TL’lere çıktı, yani bana vermiş olduğu para bir anda 40.000,00 TL kur üzerinden çıktı, davacı ile irtibata geçtim, vermiş olduğum talaşların kartelesini verdim ancak o doların hayli artmasından dolayı önce ben bu talaşı almadım dedi sonra da bana ben talaşcılığı bıraktım benim paramı geri ver dedi, ben de kendisine bunun üzerine ben senden ihtiyacım olduğu için aldım bu talaşı da sattım, yine de sözleşmeyi feshettmek ve vazgeçmek istiyorsan bana biraz zaman ver, ben sana bu paranı geri ödeyeyim, hatta oğlu …’da yanındaydı, daha sonra ben davacıdan aldığım bu 6.000,00 Doların 5.000,00 Dolarını tamamını ödedim, 1.000,00 Dolar borcum kaldı, bu 1.000,00 Doları da şu şekilde davacıya ödedim ben davacıya 22 ton talaş vermiştim, bu talaş miktarını ve bu talaş miktarından başka 3.800,00 TL parayı da babası davacı …’a verdim ve böylece benim davacıya hiçbir borcum kalmadı, bütün bu olaylara davacı …’ın oğlu … şahittir,” şeklinde beyanda bulunmuş, beyanı imza altına alınmıştır.
DELİLLER:
-Taraflar arasında imzalanan sözleşme,
-Davacı ticari defter ve bağlı kâğıtları,
-Ankara ….İcra Müdürlüğünün …. E sayılı takip dosyası,
-12/10/2021 ve 01/02/2022 günlü bilirkişi raporları,
-Davalıya ait Müddetname 2022/6210
MAHKEMENİN GEREKÇESİ:
Dava, satım sözleşmesinde avans olarak verilen paranın bir kısmının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili, müvekkilinin, davalıdan olan alacağı nedeniyle, davalı aleyhine 860-USD asıl alacak ve 100,09-USD İşlemiş faiz olmak üzere toplam 960,09-USD (5.597,32-TL)(1 USD= 5,83- TL) alacağın tahsili için Ankara ….İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasında ilamsız haciz yolu ile icra takibine geçildiğini, takip borçlusunun borca itirazı üzerine takibin durdurulduğu, sonrasında eldeki davanın süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dava, takip talebine itiraz edilen alacaklının alacağının varlığını genel hükümlere dayanarak ispat suretiyle itirazın iptali istemine ilişkindir. (İİK m.67)
Davalı vekili, müvekkili aleyhine yürütülen icra takibine süresinde verdiği dilekçe ile “ müvekkilin alacaklıya herhangi bir borcu bulunmadığını, takibe konu borcu ve ferilerini kabul etmediklerini ” bildirmiştir.
Mevcut ticari ilişkiden dolayı davacının davalıdan olan alacağının tayin ve tespiti bakımından taraflara ait ticari defterler üzerinde inceleme yapılarak 12/10/2021 ve 01/02/2022 tarihli bilirkişi raporları alınmıştır.
Mahkememiz tarafından görevlendirilen ve davalı ticari defter ve bağlı kâğıtları üzerinde yapılan inceleme sonucu SMMM bilirkişisi ….tarafından düzenlenen bilirkişi raporlarında özetle; “…Davalı … in , Davacı … a 2018 yılında 22 ton talaş X 120 TL 2.640,00 TL talaş tutarıdır. Hesaplama aşağıdaki gibidir;
28.980,60 TL Avans (6.000 usd X 4,8301)
-20.841,89 TL Avans İadesi (4.315 usd X 4,8301)
-2.640,00 TL Verilen Talaş (120 TL X 22 ton talaş)
5.498,71 TL Kalan Borçtur. Türk Lirasını koruma kanununa istinaden işlemler TL olarak hesaplanmıştır. Sonuç olarak , sözleşme el yazısı ile ıslak imzalı olarak düzenlenmiş ,damga vergisi ödenmemiştir. İşlemler Davacı … tarafından resmi defter kaydı yapılmamıştır. Davalı … ise mahkemeye muhasebesel evrak sunmamış ve borcunun olmadığını ifade ettiği …” bildirilmiştir.
Taraflar arasında imzalan sözleşmede; “19.09.2017 …a 6000 dolar verdim. Talaşa başladığımız tarihten geçerli. Bizim anlaşmamız akabinde başlar Talaş fiyatı 120 liradan bir sene doların parası 3000 de olsa 4000 de olsa talaş 120 olacak. 01.01.2018 tarihinden başlayacak.” şeklinde olduğu ve
Sözleşme altındaki yazılarda davacının beyanına göre; Hesap Tercümesi;
6000 dolar …’ a verilen
2500 dolar 28.06.2018 tarihinde tahsil edildi.
1000 dolar tutarında talaş alındı.
1100 dolar 02.05.2019 tahsil edildi.
540 dolar tutarında talaş alındı.
—————————————————-
-860 dolar …’ ın borcu kaldı. “şeklinde yazıların mevcut olduğu bildirilmiştir.
Davalı davaya cevap vermemiş ancak mahkememizce davalı asilin isticvabına karar verilmiş ilk isticvap duruşmasına 07/03/2022 tarihinde tutuklu bulunması sebebiyle katılamamış sonraki celse olan 31/03/2022 duruşmaya katılmış ve sözleşme altındaki imzanın kendisine ait olduğunu, sözleşme altındaki yazıları not diye başlayan kısmın kendisine ait olmadığını, davacı ile yaptıkları sözleşme uyarınca aldığı 6.000,00-USD’yi bir kısmını yine dolar olarak bir kısmını da talaş olarak davacıya ve oğluna ödediğini, “..aldığım bu 6.000,00 Doların 5.000,00 Dolarını tamamını ödedim, 1.000,00 Dolar borcum kaldı, bu 1.000,00 Doları da şu şekilde davacıya ödedim ben davacıya 22 ton talaş vermiştim, bu talaş miktarını ve bu talaş miktarından başka 3.800,00 TL parayı da babası davacı …’a verdim ve böylece benim davacıya hiçbir borcum kalmadı, bütün bu olaylara davacı …’ın oğlu … şahittir,” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Tüm dosya kapsamından; taraflar arasında 19/09/2017 tarihli talaş satımına ilişkin sözleşme imzalandığı davacının davalıya bu sözleşme kapsamında avans olarak 6.000-USD verdiği konusunda bir uyuşmazlık yoktur. Davacı alıcı davalı satıcıdır. Davalı tüm borcunu Dolar (5.000,00-USD) ve (1000,00-USD karşılığı olarak da ) (3.800,00-TL ) Türk Lirası ve (22 Ton Talaş) talaş vererek ödediğini iddia derken davacı tüm borcun ödenmediğini, 2.500,00-USD 28.06.2018 tarihinde tahsil edildi, 1.100,00-USD dolar 02.05.2019 tahsil edildiğini, 1.540,00-USD dolar tutarında talaş alındını ve bakiye 860,00-USD alacağı kaldığını iddia etmektedir.
Davalı, taraflar arasında imzalanan sözleşmeyi, altındaki imzayı ve sözleşmede belirlenen avans tutarı olan 6.000,00-USD yi aldığını kabul etmiş ve tüm borcunuda ödediğini iddia etmiştir. Ödeme iddiasını iddia eden davalı bunu ispat etmelidir. Davalının ödeme iddiasını ispata yarar kesin delillerinin bulunmadığı, yazılı delille ispat edemediği ve ispat külfetini yerine getirmediği anlaşıldığından, davacının davasının asıl alacak miktarı olan 5.498,71-TL yönünden kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Davacı, alacaklı olduğu kısım için icra takibinden önce davalıyı BK. 101 maddesi anlamında usulüne uygun temerrüde düşürmediğine göre davacı tarafın icra takibinde istediği işlemiş faiz nazara alınmamıştır.
Alacak likit olmadığından yargılamayı gerektirdiğinden davacı lehine inkar tazminatına hükmedilmemiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
Davanın Kısmen Kabulü İle; Davalı borçlunun Ankara … Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasında 5.498,71-TL asıl alacak ile ilgili borçlu itirazının iptali ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
İİK nun 67/2 maddesi gereğince inkar tazminatı takdirine yer olmadığına,
Harçlar Kanununa göre alınması gereken 375,61 TL harçtan peşin alınan 67,48 TL harcın mahsubu ile eksik 308,13 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından peşin yatırılan 111,88 TL harç ve ayrıntısı UYAP sistemi üzerinde gösterilen ve aşağıda dökümü yapılan 918,40-TL yargılama giderinin 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11. maddesi uyarınca davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı taraf vekil ile temsil edildiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11. maddesi uyarınca davalı taraf lehine vekâlet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına,
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-14. maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri) davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,

HMK 333. Maddesi uyarınca Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; taraf vekilleri ile davalı asilin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21.03.2022

Katip … Hakim …
¸[e-imzalıdır] ¸[e-imzalıdır]

DAVACI YARGILAMA GİDERLERİ
Vekalet Harcı 6,40 TL
Bilirkişi Ücreti 750,00 TL
Tebligat Gideri 76,00 TL
Diğer Yargılama Giderleri 86,00 TL
TOPLAM 918,40 TL