Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/555 E. 2021/727 K. 14.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/555 Esas – 2021/727
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/555
KARAR NO : 2021/727

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 30/09/2019
KARAR TARİHİ : 14/10/2021
K. YAZIM TARİHİ : 12/11/2021

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Müvekkili Bbnka ile davalı borçlu … ve Kağıt Ürünleri San. Tic. Ltd. Şti. arasında 02.08.2018 tarihinde akdedilen 3.000.000,00 TL bedelli Kredi Çerçeve Sözleşmesi’nin, davalı … tarafından müteselsil kefil olarak imzalanmış olduğu, ayrıca borçlunun banka ile aynı tarihte Kredi Kartı Sözleşmesi imzaladığı, dava konusu sözleşmelere istinaden kredilerin ödenmemesi üzerine davalılara Beşiktaş 17. Noterliği’nin 17.12.2018 tarih ve 85839 yevmiye nolu ve Ankara 64. Noterliği’nin 21.01.2019 tarih ve 01252 yevmiye nolu ihtarnamelerinin gönderildiği, ancak tahsilat yapılamadığı, bu nedenle davalılar aleyhinde Ankara 6. İcra Müdürlüğü’nün 2019/3264 E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, davalıların icra takibine yapmış oldukları itiraz nedeniyle takibin durdurulmasına karar verildiği, yapılan itirazın haksız olduğu, zira takibe konu borç miktarının rehinle temin edilen taşınmazların değerinden açıkça fazla olduğu, icra takibinin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla başlatıldığı, bunların yanısıra, talep edilen faizin sözleşme ve yasaya uygun olduğu, takip tarihinde ticari kredilere uygulanan en yüksek kredi faiz oranı olan %38’in, %50 fazlası ile %57 olarak talep edildiği, davalıların yapmış olduğu itirazın haksız ve tahsil sürecini uzatmaya yönelik olduğu, davalı tarafın 64.450,00 TL ödeme yaptığını iddia etmesine karşın, yapılan 62.812,34 TL ödemenin borcundan mahsup edildiği, söz konusu ödemenin icra takip tarihinden sonra olduğu, icra takibine 364.923,10 TL asıl alacak, 6.933,53 TL işlemiş faiz, 346,68 TL BSMV, 1.031,76 TL masraf ve 736,30 TL ihtiyati haciz tutarı üzerinden toplamda 373.971,46 TL üzerinden başlanıldığı, iş bu itirazın iptali davasının ise 62.812,34 TL ödeme düşülmek suretiyle 309.997,85 TL asıl alacak, 88.840,22 TL temerrüt faizi, 4.442,10 TL BSMV, 9.343,32 TL masraf tutarı, 30.251,07 TL vekâlet ücreti tutarı olmak üzere 422.874,47 TL üzerinden açıldığı, davalı yanca, alacağın teminatı olarak ipotek verildiği, bu nedenle İİK. madde 45 uyarınca öncelikle rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatılması gerektiği belirtilmiş olmasına karşın, 22.04.2019 tarihli gayrimenkulün hali hazır durumu ve kıymet takdirinin yapılmasını içeren bilirkişi raporunda 3 taşınmazın bedelinin toplam 383.250,00 TL olarak belirlendiği, oysa takibe konu borç miktarının takip tarihinde 442.874,47 TL olduğu, hususlarına yer verilerek, davalıların icra takibine karşı yapmış oldukları itirazın iptali ile takibin devamına ve davalılar aleyhinde %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
CEVAP: Davalılara usulüne uygun dava dilekçesi ekli duruşma gün ve saatini bildirir ihtaratlı davetiye tebliğ edilmiş, taraf teşkili sağlanmış, davalılar vekili cevap dilekçesi ile özetle; Davacı tarafın iddia ve talepleri açısından hak düşürücü süreler tamamlandığı gibi davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığı, takibe konu alacağın rehinle temin edildiği ve alacaklı tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapıldığı, işbu davaya konu borcun olmadığı, İİK.’nun 45.maddesi hükmü gereğince rehinle temin edilmiş bir alacağın borçlusunun iflasa tabi şahıslardan olsa bile alacaklının yalnız rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapabileceği, nitekim davacı bankanın da anılan bu yasa hükmüne göre ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yaptığı, bu nedenle müvekkil aleyhine de davaya konu ilamsız takibi yapmasının doğru olmadığı, öte yandan, takipten önce müvekkillerince davacı bankaya 64.450,00 TL ödeme yapıldığı, ancak bu ödemenin de takip talebi ve ödeme emrine yansıtılmadığı, takibe konu alacağın varlığını kabul anlamına gelmemek üzere gönderilen ödeme emrinde gösterilen işlemiş ve işleyecek faizin hangi amaçla işletildiği, temerrüdün nasıl ve hangi tarihte gerçekleştiği, faize esas oranın neye göre belirlendiği, faizin hangi tarihten itibaren işlediği ve hangi oranda faiz işlediğinin gösterilmediği belirtilerek, davanın reddi ile davacı aleyhinde alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesi talep edilmiştir.
ÖN İNCELEME: Mahkememizde yapılan ön inceleme duruşmasında yargı hakkı, görev ve yetki hususları, dava ve taraf ehliyetleri, dava şartları ve ilk itirazlar değerlendirilmiş, Mahkememizin görevli ve yetkili olduğu ve dava şartlarının tamam olduğu anlaşılmış; tarafların anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar tespit edilmiş; taraflar sulhe ve arabuluculuğa teşvik edilmiş, ön inceleme duruşmasında hazır bulunan taraf vekilleri sulh olmalarının mümkün olmadığını, yeniden arabuluculuğa başvurmak istemediklerini belirtmiştir.
DELİLLER: Davacı bankadan taraflar arasında imzalanan sözleşmeler, hesap kat ihtarnamesi, hesap ekstreleri, geri ödeme planı, faiz oranlarını gösterir kayıtlar getirtilmiş, davacı vekili tarafından anlaşmaya varılamadığına dair arabuluculuk son tutanağı ibraz edilmiştir. İpoteğin paraya çevrilmesine ilişkin 6.İcra Müdürlüğünün 2019/2564 Esas sayılı dosyası getirtilerek incelenmiştir.
Getirtilen Ankara 6.İcra Müdürlüğü’nün 2019/3264 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Alacaklının T.Halk Bankası A.Ş, borçluların … ve Kağıt Ürünleri San. Tic. Ltd. Şti. ve … olduğu, alacaklının genel kredi ve ticari kredi kartı sözleşmesine dayanarak kullandırılan ticari kredilerden ve kredi kartından kaynaklanan alacağına ilişkin olarak 364.923,19 TL asıl alacak, 6.933,53 TL işlemiş %57 temerrüt faizi, 346,68 TL BSMV, 1.031,76 TL masraf, 736,30 TL iht. haciz tutarı olmak üzere toplam 373.971,46 TL alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte tahsili yönünde ilamsız takip yaptığı, borçlulara usulüne uygun olarak ödeme emrinin tebliğ edildiği, borçlular vekilinin süresinde verdiği itiraz dilekçesi ile; takibe konu alacağın rehinle temin edilmiş olduğu, ipotekli taşınmazın değeri de alacaktan yüksek olduğundan, işbu ilamsız icra takibine konu borcun mevcut olmadığı, ayrıca müvekkillerince yapılan 64.450,00 TL’lik ödemenin takip talebine ve ödeme emrine yansıtılmadığı belirtilerek borca ve fer’ilerine itiraz ettiği, icra müdürlüğü tarafından ise süresinde yapılan itiraz nedeniyle 12/03/2019 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce banka kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bankacı bilirkişi düzenlediği raporunda sonuç olarak; İcra takip tarihi davalı … yönünden; a) Asıl alacak 351.335,96 TL olarak belirlenmiş olduğundan, davacı bankanın bu kaleme ilişkin talebinin(Talep: 364.923,19 TL) 13.587,23 TL’lik kısmının yerinde olmadığı, b) Buna karşın İşlemiş faiz 8.593,71 TL ve BSMV 429,68 olarak tespit edilmekle birlikte, davacı talebi daha düşük olduğundan, talep uyarınca faizin 6.933,53 TL, BSMV’nin ise 346,68 TL olarak dikkate alınması gerektiği, asıl alacağın ticari kredilerden oluşan 191.446,64 TL’lik kısmına yıllık %40,50 oranında temerrüt faizi uygulanması gerektiği, davacı bankanın temerrüt tarihinde, dava konusu kredi türünden kredileri kullanan temerrüde düşmemiş diğer müşterilerine fiilen yıllık %38 oranında akdi faiz uygulandığını gösteren belgeleri ibraz etmesi(TCMB Merkezine bildirilen ancak fiilen uygulanmayan gösterge faiz oranlarını değil) halinde, temerrüt faiz oranı ve hesaplamaların yeniden gözden geçirilebileceği c) Asıl alacağın kredi kartlarından kaynaklanan 159.889,32 TL’lik kısmına ise mevzuat hükümleri uyarınca, TCMB tarafından ilan edilen faiz oranlarının uygulanması gerektiği, icra takip tarihi itibariyle temerrüt faizinin %33 olduğu; Davalı Şirket Yönünden; a) Davacı Banka tarafından … ve Kağıt Ürünleri Tic. Ltd. Şti.’nin kullanmış olduğu kredilerin teminatı olarak kefalet dışında, mülkiyeti adı geçen Şirkete ait olan, Kavaklı Mahallesi, ada no 117 olan 2, 7 ve 10 nolu parseller üzerinde, 31.08.2018 tarihli ve 32812 yevmiye nolu işlemle 700.000,00 TL’lik ipotek tesis edildiği: ipotek akit tablosunun 1.maddesine göre ipoteğin … ve Kağıt Ürünleri Tic. Ltd. Şti.’nin borçlarının teminatı olarak tesis edildiği, davalı kefil …’ın borçlarını kapsamadığı, davacı Bankaca 22.04.2019 tarihli gayrimenkulün hali hazır durumu ve kıymet takdirinin yapılmasını içeren Bilirkişi Raporunda 3 taşınmazın bedelinin toplam 383.250,00 TL olarak belirlendiği, oysa takibe konu borç miktarının takip tarihinde 442.874,47 TL olduğu belirtilmiş ise de davacı beyanı esas alındığında söz konusu değerin işbu davaya konu icra takibinden sonra olduğu, belirtilen tespit ve değerlendirmeler uyarınca, ipotekler paraya çevrilmeden işbu davaya konu icra takibine başlanıp başlanamayacağının takdirinin Mahkemeye ait olduğu, Mahkemece davalı Şirket aleyhinde ipoteklerin paraya çevrilmeden takip yapılabileceği kanaatine varılması halinde, davalı şirketin icra takip tarihi itibariyle borcunun dava tarihi itibariyle toplam (vekalet ücreti hariç) 387.819,71 TL olduğu belirtilmiştir.
Bankacı bilirkişi düzenlediği ek raporunda sonuç olarak; Dosyaya sunulan kayıtlar ile davacı banka şubesi’nden yapılan incelemelerde ibraz edilen belgelere göre, icra masrafları düşüldükten sonra tahsilat olarak dikkate alınması gereken tutar 62.812,24 TL olduğu, kök raporda yer verilen hesaplama ve görüşlerinde değiştirilecek bir husus bulunmadığı belirtilmiştir.
MAHKEMENİN GEREKÇESİ: Dava, taraflar arasında imzalanan genel kredi ve ticari kredi kartı sözleşmelerine dayalı olarak asıl borçluya kullandırılan ticari kredilerden ve ticari kredi kartından kaynaklanan alacağa istinaden yapılan ilamsız icra takibine, davalı asıl borçlu ve kefilin borca itiraz etmeleri nedeniyle İ.İ.K’nun 67. maddesine dayalı olarak açılan itirazın iptali davasıdır. Davanın yasal bir yıllık süresi içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Her ne kadar davalılar vekili hak düşürücü süre ve zamanaşımı itirazında bulunmuş ise de; Takip, dava tarihi itibariyle İİK’nun 67.maddesinde belirtilen 1 yıllık sürede davanın açıldığı anlaşılmakla davalılar vekilinin hak düşürücü süre itirazının yerinde olmadığı görülmüştür. Yine sözleşmeye dayalı alacak talebinde TBK’nun 146.maddesine göre 10 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiği, sözleşme, takip,d ava tarihi itibariyle bu sürenin dolmadığı görülmüştür. Bu nedenle davalılar vekilinin itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
Dava dilekçesi, taraflar arasında imzalanan sözleşmeler, hesap ekstreleri, hesap kat ihtarnamesi, icra dosyası, bankacı bilirkişi tarafından düzenlenen bilirkişi raporu-ek raporu ile tüm dosya kapsamı dikkate alındığında; Davacı bankanın Natoyolu Şubesi ile davalılardan … ve Kağıt Ürünleri San. Tic. Ltd. Şti. arasında 02.08.2018 tarihinde akdedilen 3.000.000,00 TL limitli Kredi Çerçeve Sözleşmesi’nin, Kefalet Sözleşmesi’ne ilişkin sayfaları diğer davalı … tarafından müteselsil kefil olarak imzalandığı, Kefalet Sözleşmesindeki davalı …’a ait kefalet şerhi, el yazısı ile kefaletin tarihi, türü ve limitinin belirtilmesi suretiyle yazılmış ve kefalet limitinin 3.000.000,00 TL olarak belirlendiği, …’ın davalı asıl borçlu şirketin yetkilisi olması nedeniyle eş muvafakatinin alınmadığı, dava konusu sözleşme ve kefaletin imza tarihindeki, mevzuata uygun olarak tesis edildiği, davacı banka tarafından davalılara keşide edilen ihtarnamelere rağmen dava konusu borç ödenmediğinden Yargıtay içtihatları da dikkate alındığında, davalı kefil hakkında TBK. madde 586/1 uyarınca icra şartlarının oluştuğu, davacı Bankanın Natoyolu Şubesi ile davalılardan … ve Kağıt Ürünleri San. Tic. Ltd. Şti. arasında 02.08.2018 tarihinde akdedilen Business Card Üyelik Sözleşmesi’nde diğer davalı …’ın kefalet imzası bulunmamakla birlikte, Kredi Çerçeve Sözleşmesi’nin Sözleşmenin 2.2. maddesinde, sözleşme kapsamında kullandırılabilecek krediler arasında şirket kredi kartıda sayıldığından, davalı kefilin kredi kartı borcundan da sorumlu olduğu, akdedilen sözleşmelere istinaden borçlu firmaya taksitli ticari krediler kullandırıldığı ve ticari kredi kartı verildiği, davalı asıl borçlunun borcunu zamanında ödememesi üzerine asıl borçlu ve kefile Beşiktaş 17. Noterliği’niin 17.12.2018 tarihli ve 85839 yevmiye numaralı hesap kat ihtarnamesinin gönderildiği, hesap katının usulüne uygun yapıldığı ve ihtarnamenin de usulüne uygun düzenlendiği, çıkartılan ihtarnamenin davalı asıl borçlu ile kefile 20.12.2018 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, ihtarnamede ödeme için belirlenen 24 saatlik süre eklendiğinde davalıların 22.12.2018 tarihi itibariyle temerrüde düştükleri, ihtara rağmen borcun ödenmemesi üzerine davacı banka tarafından Ankara 6.İcra Müdürlüğü’nün 2019/3264 Esas sayılı dosyası ile asıl borçlu ve kefil hakkında ilamsız takibe geçildiği, ancak davalıların borca ve ferilerine itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdikleri, arabuluculuk görüşmelerinin de sonuçsuz kaldığı, davacı bankanın ise eldeki dava ile davalı asıl borçlu ve kefilin itirazlarının iptalini talep ettiği anlaşılmaktadır.
Taraflar arasında; imzalanan genel kredi sözleşmesi, kredi kartı sözleşmesi ve davalı asıl borçlu şirkete kredi kullandırılması, davalı …’ın kefaleti konusunda anlaşmazlık bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki anlaşmazlık; ipoteğin paraya çevrilmesi takibi varken davalılar hakkında ilamsız takip yapılıp yapılamayacağı, davadan önce ödeme yapılıp yapılmadığı, davalıların takipte talep edilen asıl alacak ve fer’ilerinden kaynaklı borçlarının olup olmadığı hususlarında toplanmaktadır.
Mahkememizce alınan bankacı bilirkişi rapor-ek raporunun usul ve yasa ile dosya kapsamına uygun, yeterli, gerekçeli ve hüküm vermeye elverişli olduğu görülerek hükme esas alınmıştır.
Davalı asıl borçlu … ve Kağıt ürünleri San. Tic. Ltd. Şti. yönünden yapılan değerlendirmede; Davacı Banka tarafından … ve Kağıt Ürünleri Tic. Ltd. Ştil.’nin kullanmış olduğu kredilerin teminatı olarak kefalet dışında, mülkiyeti adı geçen şirkete ait olan, Kavaklı Mahallesi, ada no 117 olan 2, 7 ve 10 nolu parseller üzerinde, 31.08.2018 tarihli ve 32812 yevmiye nolu işlemle 700.000,00 TLTik ipotek tesis edildiği; ipotek akit tablosunun 1. maddesine göre ipoteğin … ve Kağıt Ürünleri Tic. Ltd. Şti.’nin borçlarının teminatı olarak tesis edildiği, davalı kefil …’m borçlarını kapsamadığı, İİK’nun 45.maddesi uyarınca ipoteğin paraya çevrilmesi takibi sonuçlandırılmadan, asıl borçlu şirket hakkında ilamsız icra takibi yapılamayacağı anlaşılmakla, davalı asıl borçlu … ve Kağıt ürünleri San. Tic. Ltd. Şti. yönünden davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı kefil … yönünden yapılan değerlendirmede; Mahkememizce alınan bilirkişi rapor-ek raporunda yapılan hesaplama ve sözleşme hükümleri dikkate alınmıştır. Ayrıca icra takip tarihinden sonra ve dava tarihinden önce yapılan 62.812,24 TL ödeme ile ilgili davacının hukuki yararı bulunmadığı anlaşılmakla, bu kısım alacaktan düşülmüştür. Bu durumda, takip tarihi itibariyle davacı bankanın davalı kefilden 288.523,72 TL asıl alacak, 6.933,53 TL işlemiş faiz, 346,68 TL BSMV, 1.031,76 TL masraf, 736,30 TL iht.haciz gideri olmak üzere toplam 297.571,99 TL nakdi alacağının bulunduğu, icra takip tarihinden itibaren asıl alacağın 157.597,12 TL’lik kısmına yıllık %40,50 oranında, 130.926,60 TL’lik kısmına yıllık %33 oranında temerrüt faizi uygulanması gerektiği, davalı kefil yönünden belirlenen borç kefalet limitini aşmadığından borcun tamamından sorumlu olduğu, TBK’nun 583. maddesinde belirtilen kefaletle ilgili yasal şekil şartı ve geçerlilik koşullarına uyulduğu, TBK’nun 584/3. maddesi gereğince davalı kefil asıl borçlu şirketin sözleşmenin imzalanması sırasında yetkilisi olduğundan eş rızasının gerekmediği kanaatine varılmıştır.
Belirtilen nedenlerle; Davalı kefilin itirazının kısmen haksız olduğu anlaşılmakla, davalı … yönünden davanın kısmen kabulü ile, davalının Ankara 6.İcra Müdürlüğü’nün 2019/3264 Esas sayılı dosyasında 288.523,72 TL asıl alacak, 6.933,53 TL işlemiş faiz, 346,68 TL BSMV, 1.031,76 TL masraf, 736,30 TL iht.haciz gideri olmak üzere toplam 297.571,99 TL alacağa yönelik itirazının iptali ile takibin devamına,(asıl alacağın 157.597,12 TL’lik kısmına takip tarihinden itibaren yıllık %40,50 oranında, 130.926,60 TL’lik kısmına yıllık %33 oranında temerrüt faizi uygulanmasına), fazlaya ilişkin istemin reddine; Kredi borcunun son ödeme tarihinde ödenmemesi, ihtarname keşide edilerek buna göre icra takibi yapılmasına rağmen davalının likit olan borca haksız olarak itirazda bulunduğu belirlenmekle İİK’nun 67/2.maddesi gereğince 59.514,39 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
1-Davalı … ve Kağıt ürünleri San. Tic. Ltd. Şti. yönünden davanın REDDİNE,
2-Davalı … yönünden davanın KISMEN KABULÜ İLE,
Davalının Ankara 6.İcra Müdürlüğü’nün 2019/3264 Esas sayılı dosyasında 288.523,72 TL asıl alacak, 6.933,53 TL işlemiş faiz, 346,68 TL BSMV, 1.031,76 TL masraf, 736,30 TL iht.haciz gideri olmak üzere toplam 297.571,99 TL alacağa yönelik itirazının iptali ile takibin devamına,(asıl alacağın 157.597,12 TL’lik kısmına takip tarihinden itibaren yıllık %40,50 oranında, 130.926,60 TL’lik kısmına yıllık %33 oranında temerrüt faizi uygulanmasına), fazlaya ilişkin istemin reddine,
İİK’nun 67/2.maddesi gereğince alacağın %20’si oranında 59.514,39 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gereken 20.327,14 TL harçtan peşin alınan 5.351,81 TL harcın mahsubu ile eksik 14.975,33 TL harcın davalı …’dan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde hesap numarası bildirmiş ise iadenin elektronik ortamda hesaba aktarılmasına, hesap numarası bildirilmemiş ise masrafın avanstan karşılanmak üzere PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Davacı tarafından peşin yatırılan 5.402,61 TL harcın davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı şirket yönünden yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davacı tarafından yapılan ve ayrıntısı UYAP sistemi üzerinde gösterilen toplam 1.601,10 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre 1.200,77 TL’sinin davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6102 sayılı TTK’nun 5/A-1. maddesi, 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-14. maddesi ile Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri gereğince hesaplanan ve Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL zorunlu arabuluculuk giderinin, davadaki haklılık durumuna göre 924,00 TL’sinin davalı …’dan, 396,00 TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 29.280,04 TL vekalet ücretinin davalı davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın reddedilen kısmı üzerinden hesaplanan 15.853,74 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine,
Davalı şirket kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davanın reddedilen kısmı üzerinden hesaplanan 38.051,21 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı şirkete verilmesine,
Dair; Taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/10/2021