Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/541 E. 2021/44 K. 26.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/541 Esas
KARAR NO : 2021/44

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :

DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/04/2013
KARAR TARİHİ : 26/01/2021
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 01/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, tıbbi malzeme alım satımından kaynaklanan fatura alacağının tahsili amacı ile başlatılan takibe, davalının icra dairesinin yetkisine ve borca yapmış olduğu itirazın haksız olduğunu iddia ederek itirazın iptaline ve alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere davalının icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davanın 1 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığını, davanın genel yetkili mahkeme olan davalının ikametgah mahkemesinde açılması gerektiğini, taraflar arasında tanzim edilmiş herhangi bir yetki sözleşmesi olmadığını, borca itirazların yetki itirazı sonuçlandıktan sonra ayrıntılandırılacağını, davanın işin esasına girilmeden usulden reddi gerektiğini savunarak bu davaya ve icra takibine bakmaya Ankara mahkeme ve İcra daireleri yetkisiz olduğundan yetkisizlik kararı verilerek dosyaların Çorum mahkeme ve İcra dairelerine gönderilmesine haksız ve kötü niyetle açılan kötü niyetle olarak yetkisiz yerde açılan bu davanın esasa girilmeksizin reddine, davacının %20 oranında kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER:
Mahkememizce, yetkili icra dairesinde takip yapılmadığından bahisle 09/12/2013 tarihli red kararı verilmiş, davacı temyizi üzerine Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 2014/18984 esas 2015/7523 karar sayılı ilamı ile ticari ilişki bulunup bulunmadığı tespit edildikten sonra yetkili icra dairesine ilişkin değerlendirme yapılması gerektiğinden bahisle karar bozulmuş, Mahkemece bozma ilamına uyularak yargılama yapılmış, 01/12/2016 tarihli hüküm ile akdi ilişki ispat edildiğinden ve davalı defterlerinde dava konusu faturaların kayıtlı bulunduğu anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilmiş, davalının temyizi üzerine Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 2017/3177 esas 2019/2457 karar sayılı ilamı ile davacı defterleri de incelendikten sonra değerlendirme yapılması gerektiğinden bahisle kararın bozulmasına karar verildiği anlaşılmış, Mahkememizce bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunmuştur.
Tarafların bildirdiği deliller toplanmış, Ankara … İcra Dairesi’nin 2011/11801 esas sayılı dosyası dosya arasına alınmış, taraflara ticari defterlerini sunmak üzere HMK’nun 220. ve devamı maddeleri uyarınca ihtarat yapılarak süre verilmiş, sunulan defterler incelenmek üzere mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Davalı defterleri üzerinde bozma ilamından önce mali müşavir bilirkişi tarafından yapılan inceleme sonunda düzenlenen 23/08/2016 tarihli raporda özetle, davalı defterlerinin usulüne uygun tutulmaması nedeni ile sahibi aleyhine delil niteliğinde olduğunu, dava konusu ve dava dışı faturaların defterlerde kayıtlı olup 27.307,64 TL’nin kasadan nakit ödeme olarak belirtilerek kapatıldığını, ancak ödemeye ilişkin dayanak belge bulunmadığını, bu nedenle davacıya 10.438,04 TL borçlu olduğunu bildirmiştir.
Bozma ilamından sonra davacı defterleri üzerinde talimat mahkemesi aracılığı yapılan 19/06/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle, davacının defterlerinin usulüne uygun tutulduğunu, ancak kapanış tasdikinin yapılmadığını, dava konusu faturanın davacı defterlerinde kayıtlı olduğunu bildirmiştir.
DEĞERLENDİRME:
Dava, fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Bozma ilamları ile tüm dosya kapsamı gözetilerek, taraflar arasında ticari ilişki bulunmadığına dair davalı savunmasının değerlendirilmesinde, davalı defterlerinin usulüne uygun tutulmaması nedeni ile aleyhine delil teşkil edeceği gibi
dava konusu faturaların davalı defterlerinde kayıtlı olması nedeni ile bu yöndeki savunmanın yerinde olmadığı, bu hali ile takibe yetki itirazının da yerinde olmadığı değerlendirilmiştir. Faturalara ve içeriğine itiraz edilmemiş olması ile taraf defterlerinin birbirini doğrulaması karşısında davacı alacağının sübut bulduğu kanaatine varılmıştır.
Yine davalı ödeme savunmasında bulunmuş, elden nakit ödeme yapılarak cari hesabın kapatıldığı bildirilmiş, bozma ilamı doğrultusunda davacı defterleri üzerinde de inceleme yapılmış, ancak usulüne uygun tutulmuş davacı defterlerinde ödemeye ilişkin bir kayıt tespit edilmemiştir. Davalının yemin deliline dayanması nedeni ile ihtaratlı tebligat yapılmış ancak süresinde yemin teklif etmemiştir. Böylelikle ödeme savunmasının da ispat edilemediği anlaşılmış ve davalının takibe itirazının haksız olduğu, davanın kabulünün gerekeceği, alacak fatura alacağından kaynaklandığından davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Her ne kadar kısa kararda istinaf yolunun açık olduğu belirtilmiş ise de, bunun maddi hata niteliğinde olup her zaman düzeltilebileceği, çelişki de oluşturmayacağı değerlendirilerek temyiz yolunun açık olduğuna ilişkin düzeltme yapılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
DAVANIN KABULÜ İLE,
Ankara …. İcra Dairesi’nin …. esas sayılı dosyasında davalının itirazının iptali ile takibin aynen devamına,
Asıl alacağın %20’si oranında hesaplanan 2.087,61 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gereken 713,02 TL harçtan peşin alınan 178,30 TL’nin mahsubu ile bakiye 534,72 TL harcın davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan ve takdir olunan 4.080,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından bozmadan sonra yapılan ve UYAP sisteminde kayıtlı toplam 694,63 TL yargılama gideri ile davacı tarafça peşin olarak yatırılan 178,30 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına,
Karar kesinleştiğinde icra dosyasının iadesine,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay İlgili Hukuk Dairesine başvurmak suretiyle temyiz kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.26/01/2021

Katip … Hakim …
¸[e-imza] ¸[e-imza]