Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/480 E. 2022/52 K. 31.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/480
KARAR NO : 2022/52

DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 03/09/2019
KARAR TARİHİ : 31/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı … vekili, 03.09.2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’nın müflis Kooperatif iflas etmeden evvel Kooperatif bünyesinde işçi olarak çalıştığını, tahsil edemediği işçilik alacakları için Ankara …İş Mahkemesinde … Esas sayılı dava açtığını, ilgili iş davasında karar verildiğini ve kesinleştiğini, işçilik alacaklarının tahsili için Ankara …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takip işlemleri devam ederken davalı S.S. … Pazar Yeri Seyyar Satıcıları Dayanışma ve İşletme Kooperatifinin iflasına karar verildiğini, iflas işlemlerinin halen Ankara …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile devam ettiğini, icra dosyası borçlusunun iflasına karar verildiğini, icra takip dosyasından işlem yapılamayacağı için Ankara …İcra Müdürlüğünden alınan iflas tarihine kadar faizleri içerir dosya hesap bilgisi, işçilik alacaklarına dair Mahkeme kararı, icra emri örneği eklenerek dilekçe ile iflas dosyasına alacak kaydı yapılmasının talep edildiğini, tasfiye işlemlerinin yürütülmekte olduğu Ankara …İcra Müdürlüğünün (İflas Dairesinin) … Esas sayılı dosyasından gönderilen ve 09.08.2019 tarihinde tebliğ edilen yazı ile müvekkili …’nın alacaklarının 37.244,71 TL’lik kısmının kabul ve kayıt edildiğinin, 16.353,96 TL’lik kısmının ise reddedildiğinin belirtildiğini, İflas İdaresinin 16.353,96 TL’lik alacağın reddine dair Kararının yerinde olmadığını, İflas İdaresinin yazısında icra dosyasının takip edilmeyerek kapalı duruma geldiğinin belirtildiğini, oysaki 02.10.2012 tarihinde Ankara …İcra Müdürlüğünün icra dosyasında icrai işlem yapıldığını, bu tarihten sonra da 27.11.2012 tarihinde ise müflisin iflası açıldığından, dosyada işlem yapılamadığını, kaldı ki alacağın iflas masasına kaydının talebi için icra dosyasının açık olmasına gerek olmadığını, İflas Memurluğu tarafından icra dosyasında tahsilatlar olduğu belirtilse de yapılan tahsilatın sadece 300,00 TL olduğunu, İflas Memurluğu tarafından iflas tarihinden sonra da faiz istendiği belirtilmiş ise de iflas tarihine kadar faiz istendiğini, İflas İdaresinin bir kısım alacak taleplerini kabul edip, 16.353,96 TL’lik alacak taleplerini reddetmesinin hatalı olduğunu, bu nedenle kayıt ve kabul edilen alacağa ek olarak 16.353,96 TL’nin de kaydı için işbu davanın açıldığını belirterek İflas Masasına kaydı yapılan 37.244,71 TL’lik alacağa ek olarak 16.353,96 TL’nin de masaya müvekkili alacağı olarak kaydına karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı İflas idaresi vekili 10.02.2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacının dava açmakta hukuki yararı olmadığını, davacı tarafın başvurusu üzerine İflas İdaresince başvurunun değerlendirilmesinde “Talep dayanağı icra dosyasının takipsizlik sebebiyle kapalı olduğu, haricen yapılan tahsilatların dosyaya bildirilmediği ve buna ilişkin evrakların ulaştırılmadığı dolayısıyla kayıt talebine konu alacağın iflas tarihi itibariyle müdürlükçe hesaplanan resmi ve kesin alacak mahiyetinde olmadığı bu haliyle alacağın tamamen kabulünün mümkün olmadığı belirtilmiş ancak alacağın işçilik alacağına dayanması sebebiyle talep konusunun 37.244,71-TL’sinin kabulüne, kalan alacak yönünden eksikliklerin giderilerek yeniden başvuru yapılması halinde tekrar değerlendirileceğine” karar verildiğini, işbu kararın davacıya bildirildiğini, ilaveten olağanüstü alacaklılar toplantısı gündemine de eklendiğini ve bu konuyla ilgili davacının da toplantıya davet edildiğini, bu bakımdan usulü eksiklikler giderilerek, tam ve kesin alacak belirlenerek yeniden başvuru yapmak yerine mevcut yasal eksikliklerle işbu davayı ikame eden davacının hukuki yararının olmadığını, davacı yana çıkartılan tebligatın ve davetin ardından olağanüstü alacaklılar toplantısından bir gün önce İflas İdare Memuru Av. … tarafından da alacaklı vekilinin bizzat arandığını, bir kez de sözlü olarak toplantıya davet edildiğini, ancak davacı vekilinin çözüm odaklı hareket etmediğini, alacağın dayanağı olan Mahkeme ilamı içeriğindeki kalemlerin net mi brüt mü olduğunun belirsiz olduğunu, bu nedenle tam alacak miktarının bilinmesinin mümkün olmadığını, bu konuda emsal Yargıtay kararları olduğunu, alacağın dayanağı olan ilamın usulüne uygun kesinleşmediğini, davacı tarafın dava dilekçesi ekinde ibraz ettiği evraklar incelendiğinde 11.03.2010 tarihinde karara çıktığının görüldüğünü, iş mahkemesi kararının davalı vekiline 07.04.2014 tarihinde tebliğ edildiğinin ve 16.04.2014 tarihinde kesinleştiğinin iddia edildiğini, oysa ki; söz konusu davanın davalısı olan müflis yönünden Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesinin …. Karar sayılı kararı ile iflas kararı verildiğini ve kesinleştiğini, bu durumda vekile tebligatın da mümkün olmadığını, İflas Müdürlüğünün başvuru için zaruri kıldığı hususların yerine getirilmediğini, özette iflasın açıldığına dair ilanın 09/05/2013 tarihinde yapılmasına rağmen, davacı yanca İflas Müdürlüğü’ne süresinde ve usulüne uygun olarak alacak kayıt başvurusu yapılmadığını, sonradan eksik ve yanlış evraklarla başvuru talebinde bulunulduğunu, alacağın nev’i sebebiyle İflas İdaresince kısmen kabul kararı ile ilamda öngörülen asıl alacakların tamamının kabulüne karar verildiğini, faize ve sairleri yönünden ise eksikliklerin giderilmesi halinde bakiye alacağın değerlendirileceğinin bildirildiğini, ne var ki talepte bulunan davacının bu hususta kendisine yapılan tebligat haricinde olağanüstü alacaklılar toplantısına davet edilmesine ve dahi İflas İdare Memurlarınca kendisine haricen de bilgi verilmesine rağmen gerek görmeyerek yeni başvuru yapmadığını ve toplantıya katılmadığını, hukuki yararı olmaksızın işbu davayı ikame ettiğini belirterek davanın usulden ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Tarafların bildirdikleri deliller toplanmış, Ankara …İcra Dairesinin … İflas dosyası kararı, Ankara ….İcra Dairesinin … E, sayılı takip dosyası, İflas dosyası kararı, Ankara …ATM’nin … K sayılı iflas ilamı, Ankara …İş Mahkemesinin … E, … K sayılı ilamı, Yargıtay 9.HD … sayılı onama kararı, … Bankası, … bankası yazı cevapları, dosyamız içerisine kazandırılmış
İş hukukunda uzman nitelikli hesaplama bilirkişisi tarafından verilen 21/05/2021 tarihli kök raporunda özetle; “… dava dosyasında yer alan tarafların dilekçeleri, Ankara …İş Mahkemesinin 11.03.2010 tarihli, … Esas, … Karar sayılı davanın Gerekçeli Kararı, İş Mahkemesinde düzenlenen Bilirkişi Kök ve Ek Raporu ile ilgili sair belgeler, Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesinin …. Karar sayılı 27.11.2012 tarihli davalı Kooperatifin İflas Kararı, Ankara …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyası, Ankara İflas …İcra Dairesi Müdürlüğünün … Esas sayılı iflas dosyası alacak kaydı kararı ve diğer ilgili tüm dokümanların incelenmesi ve değerlendirilmesi sonucunda, nihai takdiri Mahkemenize ait olmak üzere; Davacı … vekilinin, Ankara İflas (…İcra) Müdürlüğünün … Esaslı iflas dosyasına yaptığı başvuruda toplam 53.598,67 TL’nin kaydını talep etmesi üzerine, Ankara İflas (…İcra) Müdürlüğünce verilen 16.07.2019 tarihli Kararda, toplam 37.244,71 TL’nin 1. Sıraya kesin olarak kayıt ve kabulüne, bakiye alacak talebinin (16.353,96 TL) reddine karar verildiği; Yapılan hesaplama sonucunda davalı müflis $. S. … Pazaryeri Seyyar Satıcıları Dayanışma ve İşletme Kooperatifi’nin 27.11.2012 iflas tarihi itibariyle sorumlu olacağı miktarın işlemiş faizleriyle birlikte (yapılan tahsilat düşülerek) 38.785,46 TL olduğu bu durumda, davacının alacağının sıra cetveline 1.540,75 TL (-38.785,46-37.244,71) tutarında eksik kayıt yapıldığı; dolayısıyla İflas Masasına 1.540,75 TL ilave miktarın kaydının yapılarak daha önce kaydı yapılmış 37.244,71 TL’nin üzerine eklenmesi gerektiği…” bildirilmiştir.
Taraf itirazları üzerine, … bankası ve … bankasına yazılan müzekkere cevaplarında dikkate alınarak bilirkişiden alınan 22/11/2021 tarihli ek raporda özetle; tarafların Bilirkişi Kök Raporuna karşı yaptığı itirazların ve Bankalardan Mahkemeye …05.2021 tarihli Bilirkişi Kök Raporu hazırlandıktan sonra gelen müzekkere cevaplarının incelenmesi ve değerlendirilmesi sonucunda, nihai takdiri Mahkemeye ait olmak üzere; Bilirkişi Kök Raporu hazırlandıktan sorra Bankalarca faiz oranlarını gösterir müzekkere cevaplarının incelenmesi ve değerlendirilmesi sonucu yeniden yapıları hesaplama neticesinde, davalı müflis S, S. … Pazaryeri Seyyar Satıcıları Dayanışma ve İşletme Kooperatifi’nin 27.11.2012 iflas tarihi itibariyle sorumlu olacağı miktarın işlemiş faizleriyle birlikte (yapılan tahsilat düşülerek) 39.807,52 TL olduğu; bu durumda, davacının alacağının sıra cetveline 2.562,81 TL (539.807,52-37.244,71) tutarında eksik kayıt yapıldığı; dolayısıyla İflas Masasına 2.562,81 TL ilave miktarın kaydının yapılarak daha önce kaydı yapılmış 37.244,71 TL’nin üzerine eklenmesi gerektiği; Bunun dışında kalan itirazların ise Bilirkişi Kök Raporundaki diğer tespit ve sonucu değiştirici yeni bir durumu meydana getirmediği… “bildirilmiştir. Bilirkişiden alınan kök ve ek raporlar oluşa ve hüküm kurmaya elverişli bulunarak hükme esas alınmıştır.
MAHKEMENİN GEREKÇESİ:
Dava, işçilik alacaklarının iflas masasına kayıt ve kabulü istemine ilişkindir.
Davanın ve talebin hukuki dayanağı; İİK.’nun 235. maddesinden ibarettir.
Uyuşmazlık; Davacı yanın müflis şirkette işçi olarak çalıştığından bahisle kesinleşmiş ilama bağlı işçilik alacağı talebinin iflas masası tarafından kısmen kabul edilip kısmen reddedildiği ve reddedilen kısımla ilgili işçilik alacakları olup olmadığı, işçilik alacağı kesinleşmiş mahkeme kararına dayanan davacının bu talebininde iflas dairesince hangi sınırlarda denetlenebileceğine noktasında toplanmaktadır.
Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….karar sayılı dosyasında; müflis şirket aleyhine 27/11/2012 itibari ile iflasın açılmasına karar verildiği, kararın 29/01/2013 tarihi itibari ile kesinleştiği, alacaklının Yargıtay 9.HD … K sayılı onama kararı ile kesinleşen ve Ankara …İş Mahkemesinin … E, … K sayılı ilamını Ankara ….İcra Dairesinin … E, sayılı dosyası ile takip başlattığı, sonrasında ise 53.598,67- TL işçilik ücreti alacağının iflas masasına kaydının talep edildiği, müflis şirketin iflas idaresince (… iflas dosyası)16/07/2019 tarihli kararla talebin 37.244,71-TL’lık kısmı için kabul, 16.353,96-TL’lık kısmı için ise reddedildiğinin bildirildiği, red kararı üzerine davacının elimizdeki iş bu davasını 03/09/2019 tarihinde açtığı anlaşılmıştır.
Emsal Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. HD. …. karar sayılı ilamı ile; “… Alacağın iflas masasına kaydı amacıyla açılan kayıt kabul (sıra cetveline itiraz, m.235) davalarında belirli bir alacağın tahsili değil, o alacağın mevcut olup olmadığı ve o tasfiyeden karşılanıp karşılanmayacağı hususu değerlendirilerek karara bağlanır. İlama bağlanmış bir alacağın tahsili için tekrar ilam alınmasına gerek yoktur.
İflas idaresi kayıt başvurusu üzerine İcra ve İflas Kanunu’nun 230’uncu maddesi çerçevesinde alacağın varlığını tahkik etmekle görevlendirilmişse de kesinleşmiş bir ilama bağlanmış alacaklarda bu yetki sınırlı olup, idare ancak aynı Kanunun 33 ve 33/a maddelerine paralel olarak itfa ve zamanaşımı nedenleri ile alacağın masaya kaydı talebini reddedebilir. İflas idaresinin bu ilkelere aykırı davranması halinde kayıt kabul davası açılmasına gerek olmayıp idarenin işleminin icra mahkemesine şikayet edilmesi gerekli ve yeterlidir. Somut olayda davacı eksik işçilik bildirimi nedeniyle alacak davası açmış ve dava kabul edilerek hüküm kesinleşmiştir…” şeklindeki kararı ile,
Emsal Yargıtay 8.HD’nin 10.05.2012 tarih ve 2012/2962 E, 2012/4028K sayılı ilamında “…193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 94, 61, 103 ve 104. maddeleri gereğince, ücretten kesilmesi gereken vergiler ve sigorta primlerinin, ilgili kamu idaresine ödenmesi zorunluluğu borçlu işverene aittir. Bir başka deyişle alacaklı, ilam konusu bedelden bu kesintilerin düşülmesinden sonra kalan net miktar için ilamlı takip yapabilir. Ancak ilamda açıkça net olduğu belirtilmemiş ise bunun da brüt miktar olduğunun kabulü gerekmektedir. Ayrıca takibe dayanak yapılan ilamda, hükmedilen kıdem tazminatının bankalarca uygulanan en yüksek mevduat faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiştir. Kararın uygulanması gereken kısmı hüküm fıkrasıdır. HGK.nun 20.09.2006 tarih, 12-594/534 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, bu durumda mahkemece yapılacak iş, tarafların bildirdiği bankalardan hakkın doğduğu tarihten itibaren, birer yıllık devreler halinde bankalarca mevduata fiilen uygulanan en yüksek faiz oranının “sorulması” ve hakkın doğduğu tarihden itibaren takip tarihine kadar istenebilecek faiz miktarlarının bilirkişi raporu ile belirlenmesi” şeklinde olacaktır…” şeklindeki kararları incelendiğinde;
İflas idaresi kayıt başvurusu üzerine İcra ve İflas Kanunu’nun 230’uncu maddesi çerçevesinde alacağın varlığını tahkik etmekle görevlendirilmişse de kesinleşmiş bir ilama bağlanmış alacaklarda bu yetki sınırlı olup, idare ancak aynı Kanunun 33 ve 33/a maddelerine paralel olarak itfa ve zamanaşımı nedenleri ile alacağın masaya kaydı talebini reddedebilir denilmektedir. Ancak, davacının alacağının sebebini teşkil eden Yargıtay 9.HD’de incelenerek onanan Ankara …İş Mahkemesinin … E, … K sayılı ilamınında hükmedilen tazminatların ilamda açıkça “net” olduğu belirtilmediğinden bu tazminat kalemlerinin emsal Yargıtay 8.HD’nin ….K sayılı kararı gereğince “brüt” miktar olduğunun kabulü ve brüt miktarların nete çevrilerek yapılan hesaplama neticesinde ortaya çıkan miktar üzerinden kayıt talebinin kabulü gerekmektedir.
Toplanan delillere göre; hükme esas alınan bilirkişi kök ve ek raporu ile belirlenen işçilik alacakları ve İİK’nun 195 maddesi gözetilerek iflasın açıldığı güne kadar işlemiş faiz de dikkate alınarak hesaplama yapılmış, davalı müflis S, S. … Pazaryeri Seyyar Satıcıları Dayanışma ve İşletme Kooperatifi’nin 27.11.2012 iflas tarihi itibariyle sorumlu olacağı miktarın işlemiş faizleriyle birlikte (yapılan tahsilat düşülerek) 39.807,52 TL olduğu; bu durumda, davacının alacağının sıra cetveline 2.562,81 TL (39.807,52-37.244,71) tutarında eksik kayıt yapıldığı, dolayısıyla İflas Masasına 2.562,81 TL ilave miktarın kaydının yapılarak daha önce kaydı yapılmış 37.244,71 TL’nin üzerine eklenmesi gerektiği anlaşılmış ve davacının davasının kısmen sübut bulduğu anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
1-Davanın Kısmen Kabulü ile; davacının 2.562,81-TL alacağının iflas masasına kayıt ve kabulüne, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Harçlar Kanununa göre alınması gereken 175,06 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile eksik 130,66 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından peşin yatırılan 88,80 TL harç ve ayrıntısı UYAP sistemi üzerinde gösterilen toplam 1.277,30 TL yargılama giderinin kabul ve redde göre yapılan oranlamada takdiren 191,59 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Davacı taraf vekil ile temsil edildiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı taraf vekil ile temsil edildiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
HMK 333. Maddesi uyarınca Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; Davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 31.01.2022

Katip …
¸[e-imzalıdır]

Hakim …
¸[e-imzalıdır]