Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/469 E. 2022/333 K. 25.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/469
KARAR NO : 2022/333

DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ : 27/08/2019
KARAR TARİHİ : 25/04/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 22/05/2022
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili adres hanesinde yaşadığını, 2007 yılı içinde davalı … Erçiş müvekkilinin kimliğinin yasa dışı yollardan elde edip kendi resmini yapıştırmak suretiyle kendi adına sahte kimlik oluşturduğunu, sahte kimlik oluşturan davalı, … Çankaya/ANKARA adresinde faaliyet gösteren, ortaklarından birisinin davalı … olduğu ve Ankara Ticaret Sicil Memurluğunda … sicil numarası ile kayıtlı … İnşaat Malzemeleri Turizm Emlak Nakliyat Sanayi Ticaret Limited Şirketindeki davalı …’nın hisselerini 02.07.2007 tarihinde alınan karar ile müvekkili adına düzenlediği sahte kimliklerle devir aldığını, devir için aynı gün şirket karar defterine karar alındığını, aynı gün 5 numaralı karar ile de müvekkili şirket müdürü olarak atandığını, her iki kararda …yevmiye numaralı işlemi ile onaylanmış ve …’ne bildirildiğini, dolayısıyla müvekkili Ticaret Sicil Kayıtlarında şirketin ortağı ve müdürü olarak görünmeye başladığını, sahtecilik yapan bu kişi şirket adına çeşitli bankalarda hesaplar açtırmış, çek karneleri almış ve bu çek karnelerini doldurup kullanmak suretiyle piyasadan mal alıp dolandırıcılık yaptığını, sahtecilik suretiyle müvekkili adına devranılan şirkete müdür yapılan müvekkili adına sahte imza ile şirket adına çekler keşide edilmiş ancak ödenmediğini, ödenmeyen ve karşılıksız çıkan çekler nedeniyle müvekkili aleyhine ceza davaları açıldığını, müvekkili bu davalar nedeniyle sahtecilikten İhaberdar olmuş ve gerekli şikayetleri yaptığını, ancak ilk etapta çeşitli mahkemelerden cezalar aldığını, gerçeğin ortaya çıkması ile beraat ettiğini, müvekkili adına sahte kimlik düzenleyip işlem yapan … ve diğer ortağı Yaşar İspir yakalanmış, tutuklanmış ve çeşitli mahkemelerde yargılanmışlar çeşitli hapis cezaları aldıklarını, Bayram Erçış müvekkilinin kimliğini sahtecilik için kullandıklarını kabul ile itiraf ettiğini, mahkeme karar örnekleri, ticaret sicil kayıt örneklerinden anlaşıldığı üzere şirketin ortağı görünen müvekkilinin şirketle hiçbir ilgisi olmadığını, ortaklığı sahte belgelerle oluşturulduğunu, Kanunen yok hükmünde olduğunu, yok hükmünde olan ortaklık nedeniyle müvekkili aleyhine yasal işlemler yapılmakta ve müvekkili mağdur ettiğini, bu anlamda şirketin ödenmeyen vergi borçları nedeniyle şirket ortagı ve müdürü görünen müvekkiline icra takipleri yapıldığını, bu nedenlerle davalarının kabulü ile; davalı şirketin karar defterine 02.07.2007 tarihinde alınan ve Ankara 57 .Noterliği tarafından 02.07.2007 tarihinde 22026 ve 22027 yevmiye numaralı işlemlerle onaylanan 4 numaralı hisse devri ile 5 numaralı müdür atama kararlarının iptaline, Hisse devir ve müdür atamaya ilişkin kararların iptaline ilişkin karara dayalı olarak davalı şirketin ticaret sicil kayıtlarından terkinine, Dava harç ve giderleri ile ücreti vekaletin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … cevap dilekçesinde özetle; öncelikle, hisse devrinin iptali istemi hususunda Türk Borçlar Kanunu’nda düzenlenen zamanaşımı süreleri işbu davanın açıldığı tarih itibariyle dolduğunu, Yine, kabul anlamına gelmemek kaydıyla bir an için sahtecilik eyleminin oluştuğunu varsayılsa dahi, davacının uğradığını iddia ettiği zarar ile tarafınca.yasa ve usule uygun bir şekilde gerçekleştirilmiş işlemler arasında illiyet bağı bulunmadığını, bu durumda, hiçbir kusurunun ve sorumluluğunun bulunmadığını, bir olay sebebiyle tarafına husurnet yöneltilmesi yasa ve usule aykırılık teşkil ettiğini, ayrıca, görünüşte usulüne uygun hisse devrinde, –kabul anlamına gelmemekle birlikte- pay devri geçersiz imzaya dayalı olsa bile, şahsının hukuka aykırılığı bildiği veya -bilmesi gerektiği ispat edilmeden hukuken sorumluluğuna gidilmesi de ‘yasal olarak mümkün olmadığını, nitekim, tüm resmi makamlar nezdinde fark edilmeden onaylanan bir durumun şahsı tarafından bilinmesinin anlaşılabilmesinin mümkün olmadığını, davacı tarafın bahsettiği ceza davalarında kesin hükmün bulunup bulunmadığı hususu da anlaşılamadığını, öte yandan, 6100 Sayılı HMK 204 ve 1512 Sayılı Noterlik Kanunu’nun 82/f. maddeleri uyarınca noterlikçe onaylanan imza sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli olduğunu, böyle bir imzanın sahteliği iddiası ise sözleşmenin diğer tarafına olduğu kadar sözleşmedeki imzayı onaylayan notere karşı da ileri sürülmüş bir iddia olduğunu, sabit görülmesi halinde noterin Noterlik Kanunu’nun 162. maddesi uyarınca hukuki sorumluluğuna da yol açabileceği gibi noterin savunması büu davanın sonucunu da etkileyeceğini, şu halde onaylı imzanın sahteliği iddiasının bu imzayı onaylayan noteri’h taraf olmâdığı bir davada incelenip hükme bağlanması usul hukuku ilkelerine uygun düşmeyeceğini tüm bu nedenlerle davacının haksız, kötüniyetli; usul ve yasaya aykırı talepler içeren davasının öncelikle usulden, aksi halde esastan reddi ile, yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dahili davalı … cevap dilekçesinde özetle, 2019/469 E. sayılı dosyasında Müdürlüğe yapılan tebligatla birlikte dava konusunun, … İnşaat Malzemeleri Turizm Emlak Nakliyat Sanayi Ticaret Limited Şirketi’nin 02/07/2007 tarihli genel kurulunun iptali davası olduğu anlaşıldığı dahili olarak eklenmelerine talep edilen işbu davada dahili davalı olma şartları gerçekleşmediğinden söz konusu davaya dahil edilme talebini kabul etmediklerini, Limited şirket genel kurul kararları, kanun veya şirket ana sözleşmesinde öngörülen kurallara veya dürüstlük kurallarına aykırılık teşkil ettiği takdirde iptal edilebileceğini, bu türden kararların iptal edilebilmesi için dava hakkına sahip olanlar kişilerin gerekli şartları yerine getirerek bir dava açması gerektiğini, müdürlüklerine husumet yöneltilememesi ve müdürlüklerinin davaya dahili yolla katılamayacağını, Genel kurul kararlarının iptalinde davalı taraf şirket tüzel kişiliği olduğunu, yokluğu talep edilen genel kurul kararlarına ilişkin davalarda bile husumet, şirketten başka bir gerçek veya tüzel kişiye yöneltilemeyeceğini, Müdürlüklerinin 2019/469 E. sayılı dava dosyaya dahili davalı olarak eklenmesinde hiç bir yasal dayanak bulunmadığını, … ile davanın tarafları arasında ortak menfaat olmadığından; açılan işbu davada Müdürlüklerinin yasal/zorunlu hasımlığı bulunmadığından; zorunlu dava arkadaşlığı olmaması sebebiyle davaya dahili olarak katılmanın şartları oluşmadığından davaya dahili olarak katılmalarına ilişkin talebin kabul edilmemesine ve Davalı sıfatının düşürülmesine, Yasal süresi içerisinde itirazda bulunulmaması ve iptal davası açılmaması sebebiyle; hak düşürücü sürenin geçirilmesi ve pasif husumet yokluğundan davanın Müdürlükleri açısından usulden reddine; Sicil kayıtlarında değişiklik talep edilen şirket, halihazırda terkin edilmiş durumda olduğundan davanın esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Diğer davalılar … İnşaat .. Ltd.Şti ile …’e usulüne uygun tebligat çıkarılmasına rağmen davaya cevap vermedikleri gibi duruşmalara da katılmamışlardır.
DELİLLER:
-Ankara 57.Noterliğine yazılan müzekkere cevapları,
-…ne yazılan müzekkere cevapları,
-Nüfus Kayıt Örnekleri,
MAHKEMENİN GEREKÇESİ:
Dava, sahte kimlik kullanılarak davacı adına yapılan hisse devir işlemi ile davacının yine sahte belgelerle devralınan şirkete müdür atamaya ilişkin kararların iptali ve ticaret sicil kayıtlarından terkini istemine ilişkindir.
Yargılama esnasında davalı … 22/03/2020 tarihinde vefat etmiştir. Bunun üzerine davacı tarafa ölü davalının mirasçılarını davaya dahil etmesi için süre verilmiş, ölü davalınını kardeşleri …, … ve … tarafından dosyaya sunulan Konya 2.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/474 E-2020/404 K sayılı Mirasın Gerçek Reddi kararı sonrasında ise bu davalı yönünden yargılamaya devam edilmemiştir.
Adana ….Ağır Ceza Mah…. K sayılı dosyası incelendiğinde; 315 katılanın, 110 sanığın bulunduğu Suç işlemek amacıyla örgüt kurma,Suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma, Resmi Belgede Sahtecilik, Bilişim Sistemlerini Banka veya Kredi Kurumlarını araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık…gibi bir çok suçtan yapılan yargılıma neticesinde ölü davalı … hakkında 10.OLAYDA; sanık … in “…22.08.2006 tarihinde …. Öveçler Çankaya Ankara adresinde faaliyet gösteren … ŞİRKETİ … ve … isimli şahıslardan devir alan … … ve … isimli şahıslardan -… olduğu, … sahte kimliğini kullanan sahsın ise …. … olduğunun tespit edildiği, yapılan yargılama sonunda
Sanık …’in … sahte kimliğini kullanarak…. Emlak Ve Dekorasyon ..şirketini, … İnşaat..şirketi gibi şirketleri aldığı, ..başkasının kimlik bilgilerini kullanarak kendi fotoğrafını yapıştırarak aldığı nüfus cüzdanları ile yukarıda alınan şirketleri sanık Yaşar İspir’in de sahte isimler ile aldığı, nüfus cüzdanındaki kimlik bilgileri ile devraldıkları ve bu şirketler adına bankalardan çek koçanları alarak bunları örgüt merkezine göndererek çeklerin piyasaya sürülmesini sağladıkları bu şekilde hem sahtecilik hemde dolandırıcılık suçlarını işledikleri bu sahte kimlikleri kullanmaları nedeniyle olaylar bölümünde sanıklara ceza tayin edildiği, bu itibarla örgütün üyesi olduğu iletişim tespit tutanakları, tespit edilen suçlar, bankalardan ve çeşitli kuruluşlardan gelen yazı cevapları, mağdur beyanları elde edilen çekler ve çek karneleri, sanık ikrarı sahte belgeler, nüfus cüzdanları vs.ile sabittir. Bu nedenle sanığa örgüt üyeliği suçundan ceza tayin etmek gerekmiştir.
Sanık …’in … sahte kimliğini kullanması ve sonrasında … isimli kişiden … İnşaat..şirket hisselerini alması ve sonrasında da çeşitli bankalardan çekler almasından kaynaklı yapılan yargılamada sanığın mahkumiyetine karar verildiği, kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 8.Ceza Dairesinin 2016/7416 E, 2016/9205 K sayılı ilamında belirtilen gerekçelerle sanık hakkında verilen mahkumiyet kararının 29/09/2016 tarihinde onandığı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamından; ölü davalı … tarafından davacı …’un kimliği sahte olarak kullanılıp, …nde … sicil numaralı “… İNŞAAT MALZEMLERİ TURİZM EMLAK NAKLİYAT SAN.TİC.LTD.ŞTİ”nde ( şirketin TTK’nun Geçici 7.mad uyarınca 23/01/2014 tarihinde ticaret sicilinden re’sen silindiği- Ankara 5.ATM’nin 2019/727 E,2021/71 K sayılı ilamı ile ihya kararı alındığı ) hissedarı olan davalı … hisselerinin 02/07/2007 tarihinde alınan kararla davacı üzerine devir alındığı devir için aynı gün şirket karar defterinde karar alındığı, davacının yine sahte belgelerle aynı gün 5 nolu kararla şirket genel müdürü olarak atandığı, her iki kararında …nün 02/07/2007 tarihinde ilan edildiği, davacının sahte kimliği kullanılarak davalı şirket hissedarı ve müdürü olarak atanması sonrasında davacı adına bankalardan çek karneleri alındığı ve piyasaya da kullanıldığı, davalı …’le birlikte bu ve buna benzer suçlardan bir çok kişi hakkında yurdun bir çok yerinde kovuşturmalara başlanıldığı en son olarak dosyaların Adana 6.Ağır Ceza Mah.2009/190 E,2013/53 K sayılı dosyasında birleştirildiği ve yapılan yargılama neticesinde karar tarihinde hayatta olan davalı …’e davacı …’un sahte kimliğini kullanması ve sonrasında … isimli kişiden … İnşaat..şirketinin hisselerini alması ve sonrasında da çeşitli bankalardan çekler almasından kaynaklı yapılan yargılamada sanığın Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, Resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılık, gibi suçlardan mahkumiyetine karar verildiği, kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 8.Ceza Dairesinin 2016/7416 E, 2016/9205 K sayılı ilamında belirtilen gerekçelerle sanık hakkında verilen mahkumiyet kararının 29/09/2016 tarihinde onandığı anlaşılmıştır.
Davacının davalı şirkete müdür atamasına ve hisse devir sözleşmelerindeki imzaların davacıya ait olmadığı kesinleşen ceza dosyası kararları anlaşıldığı, davacıya hisselerin devrinin ve müdür atama kararının usul ve yasaya uygun olmadığı anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile davalı şirketin 02/07/2007 tarihli (Ankara 57.Noterliğinin 22026 yevmiye numaralı) 4 numaralı hisse devrine ilişkin ve davalı şirketin; 02/07/2007 tarihli (Ankara 57.Noterliğinin 22027 yevmiye numaralı) 5 numaralı müdür atama kararına ilişkin genel kurul toplantısında alınan kararların iptaline karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
1-Davanın Kısmen Kabulü ile Davalı şirketin; 02/07/2007 tarihli (Ankara 57.Noterliğinin 22026 yevmiye numaralı) 4 numaralı hisse devrine ilişkin ve Davalı şirketin; 02/07/2007 tarihli (Ankara 57.Noterliğinin 22027 yevmiye numaralı) 5 numaralı müdür atama kararına ilişkin genel kurul toplantısında alınan kararların iptaline, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Harçlar Kanununa göre alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile eksik 36,30 TL harcın davalı …’dan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı taraf vekil ile temsil edildiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 5.100,00TL vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
Davacının yapmış olduğu harçlar dahil aşağıda dökümü yapılan ve UYAP sistemi üzerinden de görülen 548,30-TL yargılama giderinin davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,
HMK 333. Maddesi uyarınca Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf yolu yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.25/04/2022

Katip … Hakim …
¸[e-imzalıdır] ¸[e-imzalıdır]

DAVACI YARGILAMA GİDERLERİ
Vekalet Harcı 6,40 TL
Başvurma Harcı 44,40 TL
Peşin harç 44,40 TL
Posta giderleri 453,10 TL
TOPLAM 548,30 TL