Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/433 E. 2021/853 K. 07.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/433 Esas – 2021/853
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/433 Esas
KARAR NO : 2021/853

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ : 31/07/2019
KARAR TARİHİ : 07/12/2021
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 24/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile …’ arasında imzalanan genel kredi sözleşmesi neticesinde kredi kullandırıldığı, diğer davalı …’nin müteselsil kefil olduğunu, süresi içerisinde borcun ödenmemiş olması sebebiyle davalılar aleyhine Ankara … Dairesi’nin … esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalıların haksız ve kötü niyetli olarak borca itiraz etmesi sebebiyle takibin durduğunu iddia ederek, davalıların itirazının iptaline, takibin devamına ve davalıların %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle, kredinin asıl borçlusunun adi ortaklık olduğunu, diğer ortaklara davanın ihbarının gerektiğini, alacağın ipotekle teminat altına alındığını, bu nedenle hukuki yarar bulunmadığını, sözleşmedeki faiz oranlarının mevzuata aykırı olduğunu, bir anlamda cezai şart olan faiz oranının tacirin mahvına sebep olabilecek olması karşısında indirim yapılması gerektiğini, alacağın likit olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle, arabuluculuk dava şarının yerine getirilmediğini, asıl borçlu yerine kendisine başvurulmasının uygun olmadığını, kredinin ipotekle teminat altına alındığını ve paraya çevrilme aşamasında olduğunu, takibin yetkili icra takibinde yapılmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Tarafların bildirdiği deliller toplanmış, Ankara … Dairesi’nin … ve … esas sayılı dosyaları dosya arasına alınmış, davacı bankadan dava konusu kredi ile kredili mevduat hesabına ilişkin sözleşme ve ekleri ile ihtarname ve hesap özetleri celp edilerek dosyaya konulmuş, sözleşmeler ve ekleri üzerinde davacı yanın alacak miktarının tespiti hususunda rapor düzenlemek üzere dosya bankacı bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Bankacı bilirkişi 20/09/2021 tarihli raporunda özetle, davalı … ile davacı banka arasnda 28/03/2010 tarihli genel kredi sözleşmesi imzalandığını, sözleşme tarihi itibari ile yürürlükte olan 818 sayılı BK maddeleri uyarınca davalı …’nin 221.500,00 TL bedelli kefaletinin geçerli olduğunu, davacı bankanın BK’nun 487. maddesi uyarınca rehni nakde tahvil ettirmeden evvel kefil aleyhinde takibat icra edip edemeyeceğinin Mahkemenin takdirinde olduğunu, kredi borcunun ödenmemesi nedeni ile hesabın 31/03/2019 tarihinde kat edildiğini, takip ile talep edilen faiz oranlarının mevzuata uygun olduğunu, davacı bankanın, 253.197,28 TL asıl alacak, 12.395,41 TL işlemiş temerrüt faizi, 619,77 TL BSMV olmak üzere toplam 266.212,46 TL alacağı bulunduğunu, davalı asıl borçlu …’den ipotekle teminat altına alınan 225.000,00 TL düşüldükten sonra kalan 41.212,46 TL’nin takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek %58,80 temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisi (BSMV) ile talep edilebileceğini, davalı … yönünden kefalet limiti olan 221.500,00 TL’nin bu tutara kat ihtarnamesinin tebliğ tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ve BSMV ile birlikte talep edilebileceğini bildirmiştir. Rapor oluşa ve dosya kapsamına uygun bulunarak hükme esas alınmıştır.
DEĞERLENDİRME:
Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasında genel kredi sözleşmesi ve kredili mevduat sözleşmesi bulunduğu, hesabın 31/03/2019 tarihinde kat edildiği, davalı …’ye 06/04/2019, davalı …’ye 11/04/2019 tarihinde tebliğ edildiği, verilen 7 günlük süre içinde ödeme yapılmadığı uyuşmazlık konusu değildir.
Sözleşmenin niteliği ile sözleşmedeki yetki hükmü dikkate alındığında takip ve dava için yetkili yerin Ankara Mahkemeleri ve İcra Daireleri olduğu değerlendirilmiştir.
Davalı … arabuluculuk dava şartına yönelik itirazda bulunmuş ancak son tutanağın incelenmesinde kendisine yapılan tebligata rağmen oturuma katılmadığının tespit edildiği anlaşılmıştır.
Davalı … her ne kadar kredinin adi ortaklık adına çekildiğini, bu nedenle tasfiyeye ilişkin davanın bekletici mesele yapılmasını talep etmiş ise de, kredi sözleşmesinin tarafları ve eldeki davanın konusu gözetildiğinde bekletici mesele yapılmasının dosyaya yenilik katmayacağı değerlendirilmiştir.
Sözleşme tarihi itibari ile yürürlükte olan hükümler uyarınca, davalı …’nin müteselsil kefaletinin yasal şartları taşıdığı anlaşılmıştır.
Alacak ipotekle teminat altına alınmış ve Ankara … Dairesi’nin … esas sayılı dosyası ile tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibe girişilmiştir. İpotek, kefillerin borcunu kapsamamakta ve 225.000,00 TL teminat altına almaktadır. Kredinin ticari kredi mahiyetinde olduğu, davalı …’nin müteselsil kefil olduğu gözetildiğinde BK’nun 487 (TBK’nun 586) maddesi uyarınca rehin paraya çevrilmeden müteselsil kefil aleyhine ilamsız takip yapılabileceği değerlendirilmiştir.
Davacının takip tarihi itibari ile alacağı bulunup bulunmadığı ve miktarı hususunun tespiti için dosya bankacı bilirkişiye tevdii edilmiş, bilirkişi raporunda özetle takip tarihi itibari ile davacının kredi nedeni ile 253.197,28 TL asıl alacak, 12.395,41 TL işlemiş temerrüt faizi, 619,77 TL BSMV olmak üzere toplam 266.212,46 TL alacağı bulunduğunu, davalı asıl borçlu …’den ipotekle teminat altına alınan 225.000,00 TL düşüldükten sonra kalan 41.212,46 TL’nin takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek %58,80 temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisi (BSMV) ile talep edilebileceğini, davalı … yönünden kefalet limiti olan 221.500,00 TL’nin bu tutara kat ihtarnamesinin tebliğ tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ve BSMV ile birlikte talep edilebileceğini bildirmiş, rapor dosya kapsamına uygun ve hüküm kurmaya elverişli olduğundan itibar edilerek bilirkişi raporu doğrultusunda davacının alacağının olduğu, davalı yanın itirazlarının kısmen iptali gerekeceği kanaati ile davanın kısmen kabulüne, alacak kredi sözleşmesinden kaynaklandığından likit olduğu değerlendirilerek davalılar aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE,
Ankara … Dairesi’nin … esas sayılı dosyasında davalıların itirazının kısmen iptali ile, takibin 253.197,28 TL asıl alacak, 12.395,41 TL işlemiş temerrüt faizi, 619,77 TL BSMV olmak üzere toplam 266.212,46 TL alacak üzerinden devamına, davalı … yönünden ipotekle teminat altına alınan 225.000,00 TL düşüldükten sonra kalan 41.212,46 TL’den sorumlu olduğu, bu tutara takip tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek %58,80 temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisi (BSMV) ile birlikte ödenmesine, davalı … yönünden kefalet limiti olan 221.500,00 TL ve bu tutara kat ihtarnamesinin tebliğ tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ve BSMV ile birlikte ödenmesine,
Asıl alacağın %20’si oranında hesaplanan 44.300,00 TL’nin (davalı … 8.242,49 TL’sinden sorumlu olmak kaydı ile) davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gereken 15.130,67 TL harçtan peşin alınan 2.675,17 TL’nin mahsubu ile bakiye 12.455,50 TL harcın davalılardan alınıp hazineye gelir kaydına,
1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalılardan (davalı … 1.164,60 TL’sinden sorumlu olmak kaydı ile) alınıp hazineye gelir kaydına,
Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan ve takdir olunan 23.955,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalılardan (davalı … 6.157,62 TL’sinden sorumlu olmak kaydı ile) alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca reddedilen miktar üzerinden hesaplanan ve takdir olunan 5.100,00 TL nisbi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’ye verilmesine,
Davacı tarafından yapılan ve UYAP sisteminde kayıtlı toplam 954,90 TL yargılama gideri ile davacı tarafça peşin olarak yatırılan 2.675,17 TL harcın davalılardan (davalı …’nin arabuluculuk oturumuna katılmadığı da gözetilerek davalı … 842,48 TL’sinden sorumlu olmak kaydı ile) alınarak davacıya verilmesine,
Karar kesinleştiğinde icra dosyasının iadesine,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair; davacı ve davalı … vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.07/12//2021