Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/751 E. 2022/890 K. 21.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/751 Esas – 2022/890
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/751
KARAR NO : 2022/890
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 15/10/2018
KARAR TARİHİ : 21/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/11/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 08/09/2015 tarihinde müvekkili …”’ın Dikmen caddesinde terör olaylarını protesto etmek üzere yürüyüş yapan kalabalık grubu izlemek için caddeye çıktığını, müvekkilinin kalabalık halinde yolu kapatan gruba bakarken caddeye indiği ve tekrar kaldırıma çıkmak istediği sırada, sürücü …’”in sevk ve idaresindeki … plakalı motosikleti ile hızlı ve kontrolsüz bir şekilde kalabalık grubun içerisine daldığını, yaya olan müvekkiline arkadan çarpması neticesinde müvekkilinin yaralandığını ve hayati tehlike geçirdiğini, kaza sonrasında müvekkilinin bilincini kaybettiğini, orada bulunan kişiler tarafından hastaneye kaldırıldığını, başında darbe alan müvekkilinin tedavisinin uzun sürdüğünü ve maluliyetinin doğduğunu, müvekkilinin sürücüden şikayetçi olduğunu, Ankara …Asliye Ceza Mahkemesinin …. K sayılı dosyası ile yargılama yapıldığını, sanık …’in şikayete konu suçu işlediği sabit olduğundan hakkında adli para cezasına hükmedildiğini, Dr. …Devlet Hastanesinden alınan sağlık kurulu raporunun müvekkilinde 4 10 oranında maluliyet doğduğunu gösterdiğini, davalı … Sigorta A.Ş.’nin zorunlu .mali mesuliyet sigortası gereği kaza tarihini kapsayan maddi tazminattan limit dahilinde sorumlu olduğunu, yapılan başvuru anlaşma sağlanamadığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL maddi tazminatın (600,00 TL sürekli, 400,.00 TL geçici işgöremezlik) müracaat ve temerrüt tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini, yargılamanın devamı sırasında mahkememize vermiş olduğu 30.09.2022 havale tarihli dilekçesinde bilirkişi raporları doğrultusunda fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı tutarak 298.438,85 TL sürekli iş gücü kaybından kaynaklanan ve 7.989,83 TL geçici iş göremezlikten kaynaklanan alacak olmak üzere toplam 306.428,68 TL artırarak toplamda taleplerini 307.428,68 TL’ye yükselttiklerini ve artırılan miktarın müracaat ve temerrüt tarihinden itibaren işleyecek olan avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini her türlü yargılama harç,masraf ve giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde bahsi geçen … plakalı aracın müvekkili şirkete 10/02/2015-10/02/2916 tarihleri arasında 95860454 numaralı Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, bu poliçeden dolayı sorumluluklarının sigortalının kusuru oranında olmak üzere ölüm/sakatlık halinde kişi başına azami 290.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, teminatı bildirmelerinin davayı kabul anlamında olmadığını, kazanın meydana geliş şekli bakımından sigortalıya asli kusur isnat edilmesinin fahiş olduğunu, müvekkili sigorta şirketi tarafından bağımsız medikalden alınan görüş uyarınca davacının kalıcı bir maluliyetinin bulunmadığını, ZMMS Genel Şartlarına göre davacı tarafından talep edilen geçici iş göremezlik zararının poliçe teminatı kapsamında olmadığını, asla kabul anlamına gelmemek kaydıyla sürekli sakatlık tazminatı belirlenirken vergilendirilmiş gelir yoksa asgari ücretin bazı alınması gerektiğini, temerrüt tarihinden itibaren talep edilen avans faizini hukuktan yoksun olduğunu ileri sürerek davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … usulüne uygun olarak tebligat çıkarılmasına rağmen davaya cevap vermemiş, 21.11.2022 tarihli celsede önceki savunmalarını tekrarla davanın reddine karar verilmesini talep ettiği görüldü.
MAHKEMENİN GEREKÇESİ:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebidir.
Tarafların göstermiş oldukları delilleri toplanılmış, Nüfus kayıt örnekleri, Tarafların ekonomik ve sosyal durumunun araştırılmasına ilişkin kolluk tutanağı, davacının kaza nedeniyle görmüş olduğu tedaviye ilişkin tüm evraklar, davacıya kaza nedeni ile ödeme yapılmasına ilişkin SGK yazı cevabı, davalıya ait aracın mülkiyet durumuna ilişkin Emniyet Müdürlüğü yazı cevabı, Trafik Tespit Tutanağı örneği, Hasar dosyası örneği, Sigorta Poliçe örneği, Ankara ….Asliye Ceza Mahkemesinin … Karar sayılı dosyası örneği, dosya içerisine kazandırılmış, Adli Tıp Kurumundan maluliyet ve kusur raporları, aktüerya bilirkişilerinden hesap raporu aldırılıp dosyamız arasına alınmıştır.
Ankara …Asliye Ceza Mahk. .. Karar sayıl dosyası incelendiğinde; sanık …’in üzerine atılı taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan yapılan yargılama neticesinde, sanığın mahkumiyetine karar verildiği, kararın 19/01/20189 tarihinde kesinleştiği anlaşıldı.
Ankara Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 17/02/2021 tarih ve 03.01/268 sayılı maluliyete ilişkin raporunda; “… muayene ve rapor tetkik bulguları bildirilen …. kimlik numaralı …’ın 08.09.2015 tarihli yaralanması neticesinde; Şahsın maluliyetinin hesaplanmasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği ve Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği esas alındığında vücut genel çalışma gücünden kaybetmediği, 9 (dokuz) ay süre ile iş göremezlik halinde kaldığı. İş göremez kaldığı 1 (bir) ay süresince başkasının bakımına muhtaç olduğu, Mahuliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği” nin 12. Maddesine (03.08.2013-28727 sayılı resmi gazete) göre devamlı suretle başka birinin bakımına muhtaç olmadığı..” tespit edilmiştir.
Ankara Üniversitesi Adli Tıp Anabilim dalı başkanlığından alınan Maluliyet raporuna taraf vekillerinin itirazları ve dosyada davacı vekili tarafından sunulan Dr….Devlet Hastanesinden alınan 12/01/2018 tarihli Engelli Sağlık Kurul raporu da dikkate alınarak taraf vekillerinin itirazları ve raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi için dosya İstanbul 2.Adli Tıp İhtisas Kuruluna gönderilmiş İstanbul 2.Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 28/02/2022 tarih ve 3245 sayılı maluliyete ilişkin raporunda; “……doğumlu …’ın 08.09.2015 tarihinde geçirdiği kazaya bağlı yaralanması sebebiyle 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik kapsamında; Zihinsel, Ruhsal, Davranışsal Bozukluklar, Geçici Fonksiyon Kaybına Neden Olan Ruhsal Hastalıklar; B- Beyin Hasarı, Beyin İşlev Bozukluğuna Bağlı Davranış Bozukluklarına (2-Tedavi ile işlevselliği kısmen düzelen) göre; %40×2/5=%16 olup; Kişinin tüm vücut engellilik oranının %16 (yüzdeonaltı) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği, Kişinin dava konusu yaralanmaya bağlı olarak başka birisinin geçici veya sürekli olarak bakımına muhtaç durumda olmadığı oy birliği ile mütalaa olunur.” Şeklinde kayıtlı olduğuna göre; Mehmet oğlu 1972 doğumlu …’ın 08.09.2015 tarihinde tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kullanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak;
Gr1 I ( 18Ba………………35)A%39X2/5=%15.6 E cetveline göre: %17.0 (yüzdeonyedinoktasıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı,
2.İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği,
3.Kişinin dava konusu yaralanmaya bağlı olarak başka birisinin geçici veya sürekli olarak bakımına muhtaç durumda olmadığı..” bildirilmiş alınan bu son rapor karar vermeye yeterli bulunmakla mahkememizce itibar edilmiştir.
Kusur bilirkişisi Makine Mühendisi Bülent Aras ve Aktüerya bilirkişisi Serhat Sevinç tarafından düzenlenen 17/05/2022 tarihli raporunda özetle; kusur yönünden yapılan değerlendirmede; Olayın oluş şekli, sürücü, yolcu ve tanık beyanları, ceza dosyası evrakları, bilirkişi raporları ile dosya kapsamındaki kanıtlar birlikte irdelenerek, oluşan kanaate göre, kusur oranları aşağıda arz edilen biçimde belirlenmiştir Davalı sürücü … sevk ve idaresindeki diğer davalıya zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı … plakalı motosikleti ile Dikmen caddesini takiben Keklik pınarı istikametinden Kızılay istikametine doğru seyir halindedir. Davalı sürücü geceleyin meskun mahal içerisinde kaplamada terör olaylarını protesto etmek için toplanan grubu cep telefonu 1le çeken davacı yayaya çarparak yaralanmasına neden olmuştur. Olay yeri davalı tarafından terk edildiğinden dolayı trafik kazası tespit tutanağı tanzim edilememiştir. Davalı sürücü soruşturma sırasında aldırılan bilirkişi raporu ve ceza dosyasına aldırılan Adli Tıp Kurumu raporunda asli kusurlu bulunmuştur. Davalı sürücü olay yerine gelmeden kaplamada toplanan grubu görebilecek durumdadır. Davalı sürücünün dikkatsiz ve tedbirsiz davranışlarının yanında olay mahallinde kontrollü bir hızla seyretmemesine bağlı olarak olayın meydana gelmesine neden olduğu anlaşılmaktadır. Davalı sürücü … in sevk ve idaresindeki aracı ile seyri sırasında yola gereken dikkatini vermemesi, yolda toplanan kalabalığı dikkate almaması, dikkatsiz ve tedbirsizce olay mahalline yaklaşması, yolun sağın yanında kaplamaya inen yayaya karşı herhangi bir tedbir almamasıyla neden olduğu olayda % 75 (Yüzde Yetmişbeş) oranında kusurlu olduğu, Davacı yaya … davali sürücünün sevk ve idaresindeki motosiklete göre yolun sağında kaplamada bulunmaktadır. Davacı yaya olay sırasında, terör olaylarını protesto etmek için toplanan kalabalığı cep telefonu ile çekmek istemektedir. Olay kaplama üzerinde meydana gelmiş olup dosya kapsamına göre yol olay anında trafiğe açık bulunmaktadır. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 68. maddesinin (c) bedine göre, yaya yollarında, geçitlerde veya zorunlu hallerde taşıt yolu üzerinde bulunan yayaların, trafiği engelleyecek veya tehlikeye düşürecek şekilde davranışlarda bulunmaları veya buraları saygısızca kullanmaları yasaktır. Davacı yaya …’ın terör olaylarını protesto eden kalabalığı cep telefonu ile çekmek istediği sırada, can güvenliğini tehlikeye atmasıyla yaralanması ile neticelenen olayda % 25 (Yüzde Yirmibeş) oranında kusurlu olduğu, bildirilmiştir. Bu durumda, mahkememizce aldırılan kusur raporu ile, soruşturma sırasında aldırılan bilirkişi raporu ve ceza dosyasına aldırılan Adli Tıp Kurumu raporunda belirtilen kural ihlalleri ve kusur durumunun olayın oluş biçimine uygun düştüğü değerlendirilmiştir. Kusur raporu yönünden rapor karar vermeye yeterli bulunmakla mahkememizce itibar edilmiştir.
Tazminat Yönünden yapılan değerlendirmede; davacı …’ın; geçici iş göremezlikten kaynaklanan tazminat alacağının 8.389,83-TL, sürekli işgücü kaybından kaynaklanan tazminat alacağının olmadığı, Geçici bakıcı ihtiyacı yönünden talepte bulunulmadığından taleple bağlılık ilkesi gereğince hesaplama yapılmadığı bildirilmiştir. Taraf itirazları neticesinde davacının yenİden maluliyet oranın tespiti için İstanbul 2.Adli Tıp İhtisas Kuruluna müzekkere yazılmış ve adli tıp tarafından düzenlenen 28/02/2022 tarih ve 3245 sayılı maluliyete ilişkin rapor dikkate alınarak aktüerya bilirkişisinden 15/08/2022 tarihli ek rapor alınmasına karar verilmiş, alınan bu ek raporda; 2022 yılı güncel asgari ücret verilerine ve TRH 2010- Progresif rant (%10 arttırım ve %10 eksiltim) yöntemine göre yapılan hesaplama sonucunda davacı …’ın;
a-Geçici iş göremezlikten kaynaklanan bakiye tazminat tutarının 8.389,83 TL olduğu, (Tedavi giderleri klozu)
b-1-Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinde belirlenen orana (%17) göre Sürekli işgücü kaybından kaynaklanan tazminat tutarının 299.038,85 TL olduğu, ANCAK Olay tarihinde (2015 yılı) itibariyle ZMSS poliçesi ölüm-sakatlanma (klozu) limit tutarının 290.000,00 TL olduğu, sürekli iş gücü kaybından kaynaklı davalı sigorta şirketinden talep edilebilecek tazminat tutarının poliçe teminat limit tutarı olan 290.000,00 TL ile sınırlı olduğu, (Ölüm-Sakatlanma klozu), kalan tazminat tutarından müştereken ve müteselsilen sorumluluk gereğince diğer davalının (…) sorumluluğunun devam ettiği,
b-2- Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelikte belirlenen orana (%16) göre Sürekli işgücü kaybından kaynaklanan tazminat tutarının 281.448,33 TL olduğu, Olay tarihinde (2015 yılı) itibariyle ZMSS poliçesi ölüm-sakatlanma (klozu) limit tutarının 290.000,00 TL olduğu, (Ölüm-Sakatlanma klozu)
c-Mahkeme tarafından tazminata hükmedilmesi durumunda davacı tarafın; sigorta şirketine başvuru tarihinden 8 iş günü sonrası (başvuru/ihbar tebliğ tarihi dosyada mevcut olmadığından) temerrüde düşme tarihinden itibaren yasal faiz yürütülerek, diğer davalıdan (…) kaza tarihinden itibaren yasal faiz yürütülerek tazminat talebinde bulunabileceği…”, bildirilmiştir. Alınan bu son ek rapor karar vermeye yeterli bulunmakla mahkememizce itibar edilmiştir.
Mahkememizce maddi tazminat istemine yönelik yapılan yargılama sonucunda; davalının sigortalısı ve sürücüsü olduğu aracın davacı yaya …’a çarpması sonucunda yaralanmasına sebebiyet verdiği, tarafların kusur durumlarının Adli Tıp Kurumu raporu ile belirlendiği, geçici iş görmezlik (maluliyet) sürelerinin usulüne uygun raporla belirlendiği, bu rapora göre davacının talep edebileceği tazminatın aktüer bilirkişi tarafından hükme esas alınan raporla belirlendiği, davacının bilirkişi raporuna göre maddi tazminata ilişkin talebini artırdığı, bu hali ile davalıların maddi tazminattan birlikte sorumlu oldukları ve davacının maddi tazminata ilişkin davasının sübut bulduğu anlaşılmakla, 01.06.2015 – 20.02.2019 tarihleri arası “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik,” hükümlerine göre ve Yargıtay 4.HD 05/10/2021 TARİH VE 2021/5350 E, 2021/6077 K sayılı ilamı gereğince aktüerya bilirkişi tarafından yapılan hesaplamada “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik,” hükümlerine göre hesaplanan tazminat üzerinden davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve davalı araç sürücüsü yönünden kaza tarihi, davalı sigorta yönünden ise temerrüt tarihi olan 09/02/2018 tarihinden itibaren işleyecek -davalı sigorta şirketi tarafından sigorta teminatı altına alınan aracın hususi nitelikte olduğu, özel araç niteliğinde olduğu nazara alınarak- yasal faizi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

Mahkememizce manevi tazminat istemine yönelik yapılan yargılama sonucunda; Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK’nun 56.maddesi gereğince yargıcın, özel durumları göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Takdir edilecek bu tutar, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 gün ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel durum ve koşullar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden yargıç, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde nesnel (objektif) ölçülere göre uygun (isabetli) bir biçimde göstermelidir.

Dava dilekçesi, tarafların ekonomik ve sosyal durum araştırması, savcılık dosyası, bilirkişisi raporları ve tüm dosya kapsamı dikkate alındığında; Olay tarihi olan 08/09/2015 tarihinde davalı sürücü …’in yaya olan davacıya çarparak yaralanmasına sebebiyet verdiği, alınan bilirkişi raporları, Adli Tıp Kurumu Raporları ve Ceza dosyasında dinlenen tanık anlatımlarından;
Tanık Rıdvan Çal beyanında; “… Şu an huzurda bulunan sanık ile motorsikleti ile gidiyordu. Yanımıza geldiğinde motorsikletin frenine basıp, aynı zamanda gaz vererek, yoğun şekilde duman çıkartarak gösteri yapıyordu, hatta ben arkadaşlarıma bu çocuk kalabalığı biçecek demeye kalmadan, sanık kullandığı motorsikletin hakimiyetini kaybetti ve o şekilde kalabalığı girdi, müştekiye çarptı, sanıkta motorsikletinden düştü. Sanığı kaldırdık, kendisi motorsikletine binip tekrar olay yerinden kaçtı. Kaçmadan önce de sanık ayağı kalktıktan sonra orda bulunan bir kadın sanığa sen burdan kalk bu kalabalık seni linç eder dedi. Sanıkta motorsikletine binip kaçtı benim bilgim ve görgüm bundan ibarettir”… Şeklinde olduğu,
Tanık Bahadır Gün beyanında; “… olay tarihinde terör olaylarını protesto yapan gruptaydım bu esnada Dikmen Caddesinden şu an huzurda bulunan sanık motorsikleti ile gösteri yapmak istedi. Hatta motorsikletin frenine basıp, gaza basarak, motorsikletinden dumanlar çıkarttı. Bu esnda motorsikletin hakimiyetini kaybetti, hızlı bir şekilde insanların arasına girdi ve müştekiye çarptı ve durmadan kaçtı. Müşteki bunun üzerine düştü, sanığın müştekiye çarptığını fark etmemesi mümkün değildir çünkü sanık, müştekiye motorsikleti ile çarptıktan sonra kendisi de yere düştü hatta biz kendisini kaldırdık ancak sanığı kaldırdıktan sonra motorsikletine binip kaçtı biz kendi imkanlarımız ile müştekiyi hastaneye götürdük. Bu olaydan sonra sanığın bir aşağı sokakta gördüm, kendisine neden kaçtığını sorduğumda bana alkollü olduğunu bu sebeple polise gidemeyeceğini söyledi bana telefon numarasını bırakıp gitti ben sanığın ve motorsikletinin fotograflarını çekmiştim zaten, benim bilgim ve görgüm bundan ibarettir… ” Şeklinde olduğu,
Davalı sürücünün motosikleti ile gösteri yapmak istedi esnada, motorsikletinin frenine basıp, gaza basarak, motorsikletinden dumanlar çıkartıp bu esnada motorsikletin hakimiyetini kaybetti, hızlı bir şekilde insanların arasına girdi ve davacı müştekiye çarptı ve durmadan kaçtı olayda asli kusurlu olduğu, davacınında kusurunun %25 oranın da bulunduğu belirlenmekle davacının manevi tazminat isteme hakkının bulunduğu, davacının olay nedeni ile yukarıda belirtildiği şekilde yaralandığı ve tedavi gördüğü, bu şekilde davacının olay nedeni ile manevi acı ve ızdırap duyduğu belirlendiğinden; olay tarihi, oluş biçimi, olayın özellikleri, ekonomik olgular, olaydaki kusur durumu, nazara alınarak davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile; 15.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı …’den alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
Davanın kısmen kabulü ile,
1-Maddi Tazminat Davası Bakımından; 8.389,83-TL geçici iş göremezlik, 281.448,33-TL sürekli iş göremezlik olmak üzere toplam 289.838,16 -TL tazminatın davalı … yönünden kaza tarihi olan 08/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalı … Sigorta A.Ş. yönünden temerrüt tarihi olan 09/02/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Manevi Tazminat Davası Bakımından; Davalı … aleyhine açılan Manevi Tazminat davasının kabulü ile; davacı için 15.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 08/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’den alınarak davacıya verilmesine,
Harçlar Kanununa göre alınması gereken 20.823,49 TL harçtan peşin alınan 54,65 TL harç ile tamamlanan 1.047,00 TL harçların mahsubu ile eksik 19.721,84 TL harcın davalılardan müşterek ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı vekil ile temsil edildiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktarın maddi tazminatı yönünden hesap ve takdir olunan 43.577,34 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,

Davacı vekil ile temsil edildiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen miktarın manevi tazminatı yönünden hesap ve takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalı …’den alınarak davacıya verilmesine,
Davalı … Sigorta A.Ş vekil ile temsil edildiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafından peşin yatırılan 1.137,55 TL harç ve ayrıntısı UYAP sistemi üzerinde gösterilen ve aşağıda dökümü yapılan 2.383,20 TL yargılama giderinin kabul ve redde göre yapılan oranlamada takdiren 2.383,20 TL yargılama giderinin kabul ve redde göre yapılan oranlamada takdiren 2.240,20 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
HMK 333. Maddesi uyarınca Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı …’in yüzlerine karşı diğer tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.21.11.2022