Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/433 E. 2022/242 K. 31.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/433 Esas – 2022/242
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/433
KARAR NO : 2022/242

DAVA : Şirketin Kısmi Bölünme İşlemine İtiraz
DAVA TARİHİ : 01/06/2018
KARAR TARİHİ : 31/03/2022
K. YAZIM TARİHİ : 06/04/2022

Mahkememizde görülen şirketin kısmi bölünme işlemine itiraz davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; … İnş. Madencilik , …Tic. A.Ş tüzel kişi şirketler ile müvekkil şirket arasında 12/06/2017 tarihli, “….ALMA SÖZLEŞMESİ” imzalandığını, sözleşme kapsamında: müvekkili şirket yüklenici sıfatı ile “27.763.560 kwp” (kurulacak güç) fotovoltaik güneş enerjisi santrali tesisini anahtar teslim tesis (inşa) etmesi, … geçici kabulünü teknik anlamda yaptırması ile sistemin çalışır hale gelmesi aktedildiğini, sözleşme gereği …ENERJİ SANAYİ VE TİCARET A.Ş. nin de diğer sekiz şirket ile birlikte müteselsil olarak sorumlu olduğunu, sözleşme içeriğindeki 27 adet güneş enerji santrali, mevzuata- sözleşmeye uygun şekilde müvekkili tarafça inşa edilmiş en nihai işlem olan … geçici kabul yaptırılarak devreye alındığını, enerji üretimine başlandığını, hatta davalı taraf ve sözleşme imzalayan diğer şirketler enerji üretiminden gelir elde etmeye başlamış olduklarını, müvekkilinin sözleşme ile üstlendiği tüm işleri yaptığını, … tarafından geçici kabuller yerine getirilmiş ve herhangi bir edim yükümlülüğü kalmamış olmasına rağmen karşı taraf (ve diğer borçluların) sözleşme ile üstlendikleri meblağ olan 1.158.561. USD ödemediklerini, buna ilişkin olarak Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak davalı taraf ve diğer şirketlerin iş bu icra takibine haksız olarak itiraz ettiklerini, ayrıca davalı ve diğer şirketlerin müvekkili şirketten mal kaçırmak amacıyla şirketlerin devri ve bölünmesi yollarına başvurduklarını, hem davalı şirketin hem de diğer şirketlerin bölünme ve devri durumlarının müvekkili şirket tarafından öğrenilmesinden sonra … yevmiye numaralı ihtarnamesi gönderilerek müvekkil şirketin alacaklı olduğu ve bölünme ve şirket devrinin yapılmaması gerektiğinin bildirilmesine rağmen 06.03.2018, 13.03.2018 ve 20.03.2018 tarihli Ticaret sicil gazetesinden de anlaşılacağı üzere hem iş bu davalı şirketin hem de … İnşaat Madencilik Enerji Sanayi Ve Ticaret A.Ş. , ..Enerji Sanayi Ve Ticaret A.ş. şirketlerin devrinin yapıldığını, sözleşmenin 10.2.13 maddesi gereği santrallerin mülkiyetinin halen müvekkili şirkette bulunduğunu, ayrıca ….ENERJİ SANAYİ VE TİCARET A.Ş. müvekkili şirkete borçlu bulunduğundan şirketin bölünmesi ve devredilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek davalı …Ges Enerji Sanayi Ve Ticaret A.Ş’nin davacı müvekkili şirkete olan borçlarından kaynaklı olarak şirketi bölme ve devir işlemlerine karşı itirazlarının kabulü ile hak kaybı yaşanmaması için ivedi olarak ihtiyaten tedbir kararı verilerek bölünme ve devrin önüne geçilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi ekli duruşma gün ve saatini bildirir ihtaratlı davetiye tebliğ edilmiş, taraf teşkili sağlanmış, davalı vekili cevap dilekçesi ile; TTK’da alacaklıların bölünme işlemlerine karşı itiraz yolu ile dava açmasına ilişkin bir hukuki müessese düzenlenmediğini, davacının alacak iddiasının taraflar arasında ihtilaflı olduğunu, uyuşmazlık konusu ile alakalı olarak Ankara …. ATM’nin … esası ile itirazın iptali davası açıldığını, mezkur davada davacının alacaklı olup olmadığının belirlenmeden davanın görülebilmesinin mümkün olmadığını, alacaklının alacağının tehlikeye düşmediğini, müvekkili şirketin mal kaçırma amacının olmadığını, bölünme işleminin kısmi bir bölünme olduğunu, bu işlem sonrasında daha müvekkili şirketin hisse sahibi olduğu Güneş Enerji Santrallerinin davacının alacağını karşılamaya yeteceğini, müvekkili şirket nezdinde davacının herhangi bir hak ve alacağının bulunmadığını, davacının bu davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığını, müvekkili şirketin TTK hükümleri çerçevesinde kısmi bölünme işlemini gerçekleştirdiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
DELİLLER: Mahkememizce davalı şirketin ticaret sicil kaydı ve Ankara …. ATM’nin …. Esas sayılı dosya sureti getirtilmiş, davacı vekili tarafından taraflar arasındaki sözleşme ve ekleri ibraz edilmiştir.
MAHKEMENİN GEREKÇESİ: Dava, alacaklı olan davacıdan mal kaçırmak amacıyla gerçekleştirdiği iddiasıyla davalı şirketin kısmi bölünme işlemine itiraza ilişkindir.
Dosya kapsamından; davalı şirketin 01/03/2018 tarihinde gerçekleştirilen yönetim kurulu toplantısında kısmi bölünme kararı alındığı, bu kararın Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nde yedişer gün arayla 3 defa 06/03/2018, 13/03/2018 ve 20/03/2018 tarihlerinde ilan edildiği, 23/05/2018 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında alınan kısmi bölünme kararının onaylandığı, davalı şirketin kısmi bölünme kararına konu taşınmaz, taşıtının veya fikri mülkiyet hakkının bulunmadığı, SMMM Mali Müşavir … tarafından kısmi bölünmeye ilişkin 02/05/2018 tarihli mali rapor düzenlendiği, Ankara Ticaret Sicil Memurluğuna davalı şirketin iki ortağı tarafından imzalı beyanda bulunularak bölünme dolayısıyla alacaklıların haklarının teminat altına alındığı ve her halükarda teminat altında bulunduğunun beyan edildiği, bölünme kararının onaylanmasına ilişkin 23/05/2018 tarihli genel kurul kararının Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından ticaret siciline tescil edildiği anlaşılmıştır.
Şirketlerin tam veya kısmi bölünebilirlikleri Türk Ticaret Kanunu’nun 159-174.maddelerinde düzenlenmiş, aynı Yasa’nın 192. maddesinde ise 134 ila 190. maddelerin ihlali halinde, bölünme kararına olumlu oy vermemiş ve bunu tutanağa geçirmiş bulunan bölünmeye katılan şirketlerin ortaklarının; bu kararın Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde ilanından itibaren iki ay içinde iptal davası açabilecekleri hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda, davalı anonim şirketten alacaklı olduğu iddiasıyla davalı şirketin kısmi bölünme işlemine itiraz istemiyle işbu dava açılmış olup davalı anonim şirketten alacaklı olduğunu iddia eden davacının TTK’nun 192. maddesinin açık hükmü karşısında işbu davayı açmakta aktif husumetinin bulunmadığı anlaşılmakla; HMK’ nun 114/1-d ve 115/1-2. maddeleri gereğince aktif husumete yönelik dava şartı yokluğu nedeni ile davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.(Davacının kısmi bölünme işlemi için başka şirket aleyhine açtığı davada Ankara BAM 21. H.D’nin 2019/1485 Esas, 2021/1081 Karar sayılı ilamı gereğince, aynı mahiyette karar verilmiştir).
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
HMK’ nun 114/1-d ve 115/1-2. maddeleri gereğince aktif husumete yönelik dava şartı yokluğu nedeni ile davanın USULDEN REDDİNE,
Alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile eksik 54,80 TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde hesap numarası bildirmiş ise iadenin elektronik ortamda hesaba aktarılmasına, hesap numarası bildirilmemiş ise masrafın avanstan karşılanmak üzere PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair;Taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 31/03/2022