Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/191 E. 2021/41 K. 26.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/191 Esas – 2021/41
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2018/191 Esas
KARAR NO : 2021/41

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 08/03/2018
KARAR TARİHİ : 26/01/2021
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 01/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 10/04/2014 tarihinde, davalının sigortalısı olan otobüsün karıştığı trafik kazasında yolcu olan müvekkilin yaralandığını, müvekkilinin kazanın oluşumunda kusursuz olduğunu, kazaya kusuru ile sebebiyle veren aracın kaza tarihi itibariyle zorunlu mali mesuliyet sigortasının davalı şirket tarafından yapıldığını, tedavi giderlerinin ödenmesine ilişkin başvurusunun haksız olarak reddedildiğini iddia ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 4.000,00 TL tedavi giderinin temerrüt tarihi olan 07/03/2018’den itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi için süre uzatım talebinde ve aynı zamanda zamanaşımı itirazında bulunmuş, verilen süreye rağmen cevap dilekçesi sunulmamış, aşamalardaki beyanında davanın reddini istemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle kusurlu yanın sigortacısından poliçe kapsamında tedavi giderlerinin tazmini talebidir.
Mahkememizin davaya bakmaya yetkili ve görevli olduğu, davalının zaman aşımı savunmasının yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.
Davalı nezdinde düzenlenen sigorta poliçesi ve hasar dosyası dosya arasına alınmıştır.
Manisa … Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2014/563 esas sayılı dosyası UYAP sisteminden dosyamız arasına alınmıştır.
Davacının ekonomik ve sosyal durumunun araştırılmasına ilişkin kolluk tutanağı, davacının kaza nedeniyle görmüş olduğu tedaviye ilişkin tüm evraklar, davacıya kaza nedeni ile ödeme yapılmasına ilişkin SGK yazı cevabı ve davacının tedavi gördüğü hastanelerden tedavi evrakı ile faturalar dosyamız arasına alınmıştır.
Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti’nin 02/11/2015 tarih ve 2015/K1168 karar sayılı kararı ile davacının işgöremezlik tazminatının davalıdan tahsiline ilişkin karar verilmiştir.
Kusur oranının tespiti için rapor tanzimi talep edilmiş, Ankara Adli Tıp Kurumu’nun 09/01/2019 tarihli raporunda, tarafların kusurları ile kusur oranları değerlendirilmiş, davalının sigortalısı sürücünün tam kusurlu olduğuna ilişkin kanaat bildirildiği, rapor oluşa uygun ve hüküm kurmaya elverişli olduğu değerlendirilerek mahkememizce itibar edilmiştir.
Doktor bilirkişi verdiği ön raporlarda eksik evrak bulunduğundan bahsetmiş, 30/12/2019 tarihli raporunda özetle, 56.753,98 TL faturanın dava dışı SGK tarafından ödendiğini, davacı tarafından ödenen 16.225,77 TL olduğunu ve SGK’nun bu tedaviye ilişkin 1.782,78 TL ödemesi gerektiğini bildirmiştir. Taraf itirazları üzerine bilirkişi 03/11/2020 tarihli ek raporunda özetle, davacının kaza nedeni ile SGK tarafından karşılanmayan zararının 21.271,27 TL olduğunu bildirmiş ve dosyadaki verilere uygun olmakla rapora itibar edilmiştir.
Toplanan delillere göre davalının sigortalısı aracın da karıştığı trafik kazasında davacının yaralandığı, Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi tarafından tarafların kusurlu hareketlerinin ve kusur oranlarının belirlendiği, mahkememizce de belirlenen kusur oranlarının oluşa uygun olduğu değerlendirilerek benimsendiği, davacının kaza nedeni ile GSK tarafından karşılanmayan tedavi giderlerinin usulüne uygun raporla belirlendiği, davacının bilirkişi raporuna göre talebini artırdığı, bu hali ile davalının ZMMS poliçesi kapsamında işletenle birlikte poliçe limitlerinde zarardan sorumlu olduğu, Anayasa Mahkemesi’nin Genel Şartlara ilişkin iptal kararı da gözetildiğinde davalının tedavi giderlerine ilişkin sorumluluğu bulunduğu değerlendirilmiş ve davacının davasının sübut bulduğu anlaşılmakla davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, temerrüt tarihi başvuru tarihine istinaden belirlenmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
DAVANIN KABULÜ İLE,
21.271,27 TL’nin temerrüt tarihi olan 13/03/2018 tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gereken 1.453,04 TL karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin yatırılan 35,90 TL ile sonradan yatırılan 58,99 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.358,15 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye irat KAYDINA,
Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Davacı tarafça iş bu yargılama neticesinde yapılan ve UYAP sisteminde kayıtlı 1.115,63 TL ile 314,50 TL ATK ücretinin toplamı 1.430,13 TL yargılama gideri ile davacı tarafça yatırılan 94,89 TL harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.26/01/2021

Katip Hakim
¸[e-imza] ¸[e-imza]