Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/903 E. 2021/214 K. 23.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/903 Esas
KARAR NO : 2021/214

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 27/12/2017
KARAR TARİHİ : 23/03/2021
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 20/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 23/03/2010 tarihinde, davalının sigortalısı olan aracın karıştığı trafik kazasında araçta yolcu olarak bulunan müvekkilinin sakat kaldığını, müvekkilinin kazanın oluşumunda kusursuz olduğunu, kazaya kusuru ile sebebiyle veren aracın kaza tarihi itibariyle zorunlu mali mesuliyet sigortasının davalı şirket tarafından yapıldığını, maluliyet tazminatının ödenmesine ilişkin başvurusuna istinaden kısmi ödeme yapıldığını ancak maluliyet oranının arttığını, tazminatın yeterli olmadığını iddia ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1,000,00 TL kalıcı, 2.000,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı ile 100,00 TL bakıcı gideri tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davaya cevap vermemiş ve duruşmalara katılmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle kusurlu yanın sigortacısından poliçe kapsamında zararın tazmini talebidir.
Mahkememizin davaya bakmaya yetkili ve görevli olduğu değerlendirilmiş, davalı tarafın ilk itiraz ve dava şartı yokluğuna ilişkin itirazda bulunmadığı anlaşılmıştır.
Davalı nezdinde düzenlenen sigorta poliçesi ve hasar dosyası dosya arasına alınmıştır.
… Cumhuriyet Başsavcılığı’nın… soruşturma sayılı dosyası UYAP sisteminden dosyamız arasına alınmıştır.
Davacının ekonomik ve sosyal durumunun araştırılmasına ilişkin kolluk tutanağı, davacının kaza nedeniyle görmüş olduğu tedaviye ilişkin tüm evraklar, davacıya kaza nedeni ile ödeme yapılmasına ilişkin SGK yazı cevabı dosyamız arasına alınmıştır.
Kusur oranının tespiti için rapor tanzimi talep edilmiş, Ankara Adli Tıp Kurumu’nun 30/10/2018 tarihli raporunda, tarafların kusurları ile kusur oranları değerlendirilmiş, davalının sigortalısının tam kusurlu olduğuna ilişkin kanaat bildirildiği anlaşılmıştır. Rapor oluşa uygun ve hüküm kurmaya elverişli olduğu değerlendirilerek mahkememizce itibar edilmiştir.
Hacettepe Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 02/05/2018 tarihli maluliyete ilişkin raporda, kaza tarihi itibariyle geçerli poliçe tarihi dikkate alınarak yapılan değerlendirmede, davacının %2,3 oranında malül olduğu, tedavi süresinin 9 aya kadar uzayabileceği bildirilmiştir.
Davacının itirazı üzerine İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu’nun 21/08/2019 tarihli raporunda özetle, davacının kalıcı maluliyetinin bulunmadığı, tedavi sürecinin 3 ay olduğu, bakıcı ihtiyacı bulunmadığı bildirilmiştir. Raporlar arasındaki çelişkinin giderilebilmesi için Adli Tıp Kurumu İkinci Üst Kurulu’nun düzenlediği 17/09/2020 tarihli rapor alınmış, raporda özetle, davacının yaralanmasının araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine yer olmadığı, tedavi sürecinin 3 ay olduğu, bakıcı ihtiyacı bulunmadığı bildirilmiştir. Son rapor çelişkileri giderdiğinden ve üst kurul tarafından düzenlendiğinden karar vermeye yeterli bulunmakla mahkememizce itibar edilmiştir.
Toplanan delillere göre davalının sigortalısı araçta yolcu olarak bulunan davacının trafik kazasında yaralandığı, Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi tarafından tarafların kusurlu hareketlerinin ve kusur oranlarının belirlendiği, mahkememizce de belirlenen kusur oranlarının oluşa uygun olduğu değerlendirilmiştir. Davacının geçici tam iş görmezlik ve sürekli kısmi iş görmezlik (maluliyet) ve bakıcı ihtiyacı durumunun usulüne uygun raporla belirlendiği, yukarıda açıklandığı üzere son rapora itibar edildiği, bu rapora göre davacının kalıcı işgöremezliğinin bulunmadığı ve yaralanmasının araz bırakmadan iyileştiği, geçici işgöremezlik süresinin 3 ay olduğu bildirilmiştir. Davacının süren ve artan maluliyetinin de bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu durumda davacı tarafın talep edebileceği sürekli işgöremezlik ve bakıcı gideri tazminatı bulunmamaktadır. Bu nedenle bu alacak kalemleri yönünden davanın reddi gerekmiştir. Geçici işgöremezlik kalemine ilişkin olarak ise davalı sigortanın cevabi yazısından anlaşıldığı üzere davacının eşinin ölümü nedeni ile tazminat talebi reddedilmiş ve kendisine yaralanması nedeni ile 06/01/2012 tarihinde 25.975,52 TL ödeme yapılmıştır. Bu durumda davacıya sigorta tarafından yapılan ödeme geçici işgöremezlik tazminatını da karşılamaktadır. Bu hali ile bu talebin de reddine karar vermek gerekmiş ve açıklanan nedenlerle davanın sübut bulmadığından reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
DAVANIN REDDİNE,
Alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin yatırılan 31,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 27,90 TL harcın davacıdan alınarak Hazineye irat KAYDINA,
Davacı tarafça iş bu yargılama neticesinde yapılan masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.23/03/2021

Katip … Hakim …
¸[e-imza] ¸[e-imza]