Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/896 E. 2022/445 K. 03.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/896
KARAR NO : 2022/445

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/12/2017
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/01/2019
KARAR TARİHİ : 03/06/2022
K.YAZIM TARİHİ : 08/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile davalı hakkında Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosya ile haksız haczedilen menkullerden kaynaklı 39.918,00 TL maddi, 15.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 59.918,00 TL üzerinden icra takibi başlatıldığını, borçlu tarafın itirazı üzerine işbu davanın açıldığını, davalının Ankara …İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosya ile müvekkilin avans olarak verdiği ancak müvekkil davacıya mallarını göndermediği bedelsiz senetlerden dolayı icra takibi başlattığını ve davalının icra takibi neticesinde müvekkilin iş yerinde bulunan menkullerini 07/10/2013 tarihinde haczederek muhafaza altına aldığını, ayrıca müvekkilin araçları üzerinde de haciz koydurduğunu, belirtilen senetlerden dolayı davalı hakkında Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesi … E. (eski Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesi … E.) sayılı dosya ile menfi tespit davası açıldığını, davada müvekkilin davalının Ankara …İcra Müdürlüğü dosyası ile icra takibine koyduğu kambiyo evraklarından dolayı borçlu olmadığına hükmettiğini, karşı tarafça bu hükmün temyiz edildiğini, bu kararın Yargıtay tarafından onanmasına karar verilerek kesinleştiğini, davalının haczi nedeniyle müvekkil şirketin piyasa değerinin düştüğü, maddi manevi zarar uğradığını beyanla, Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasında itirazın iptali ile takibin devamına ve haksız, kötü niyetli itiraz nedeniyle alacağın %20’sinden aşağı olamamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının 18/10/2012 tanzim, 18/02/2013 vadeli, 30.000,00 TL bedelli ve 31/03/2013 vade tarihli 10.000,00 TL bedelli bono bedelini ödememesi nedeniyle icra takibine geçildiğini, kıymetli evraklarda soyutluk ilkesinin geçerli olduğunu, adı geçen Ankara …İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasında borca konu kambiyo senedinin mevcut olduğunu, kambiyo senedinin senedin düzenlenmesine neden olan temel ilişkiye bağlı tutulamayacağını, hamilin talebini sadece senede dayandırıp senedin nedenini, borç ilişkisinin varlığını kanıtlamakla yükümlü olmadığını, geçerli bir temel münasebeti bulunmadığını borçlunun ispat etmesi gerektiğini ve borçlunun bonodaki imzaya itiraz etmediğini ve bono üzerindeki alacak hakkı üzerindeki ihtilaf bulunmadığını, davacı tarafça açılan menfi tespit davası sonucu davanın müvekkil aleyhine sonuçlanması üzerine Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile ilamlı takip başlatıldığını ve müvekkilin takip ile talep edilen miktarı ödediğini, haciz ile muhafaza edilen malların satışı çıkarılmadığını, yalnızca yediemine bırakıldığını, her ne kadar menfi tespit davası ile aleyhe karar alınmış ise de müvekkile verilen senetlerin gerçeklik arz ettiğini buna dayanılarak başlayan takip ve sonucu gelişen hacizlerde vekilin kusurunun söz konusu olmadığını, davacının piyasadaki itibarının düşmesinin düşmesi iddiasının müvekkile atfedilemeyeceğini, talep edilen manevi tazminat miktarının belirlenmesinde hiçbir ölçünün nazara alınmadığını, manevi tazminatın zenginleşme aracı olarak kullanılamayacağını beyanla, davanın reddi ile haksız ve kötü niyetli olarak takibin iptalini isteyen davacının alacağın 20’sinden az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN ANKARA …ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN … ESAS, … KARAR SAYILI DOSYASINDA:
DAVA; Müvekkili şirketin avans olarak verdiği ancak davalı tarafça müvekkil şirkete mallarını göndermediği bedelsiz senetlerden dolayı başlatılan icra takibinin ardından müvekkilinin işlerinde bulunan menkullerin 07/10/2013 tarihinde haczedildiğini, akabinde açtıkları Ankara …Asl.Tic. Mahkemesince verilen kararla davacının borçlu olmadığının tespitine karar verildiğini, müvekkilinin borçlu olmadığının tespit edilmesi üzerine haczedilen malların müvekkile iadesi için Ankara …İcra Müd. … sayılı dosyasıyla talepte bulunulduğunu, 07/10/2013 tarihli haciz tutanağında icra memurunun kusurlu hareketi sonucu, sadece deponun adı ve adresinin yer aldığını, malı kimin teslim aldığının yazılmadığını, haksız hacize de davalı şirketin sebebiyet verdiğini belirterek, haczedilen malların teslim edilmemesinden dolayı mahcuzların bugünkü rayiç değerinin belirlenmesini ve şimdilik 10.000 TL alacağın kararın kesinleştiği 10/10/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Öncelikle davanın husumet yokluğu nedeni ile müvekkili yönünden davanın reddine karar verilmesini, mahkeme aksi kanatte ise esas itibariyle dava konusu işlemin icra dairelerinin görev ve sorumluluğu altında olması ve müvekkillin bir kusurunun olmaması nedeni ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
ISLAH: Davacı birleşen davacı vekili 13/09/2021 tarihli tarihli ıslah dilekçesinde özetle, birleşen davalarını 216.574,62 TL olarak ıslah ettiğini bildirmiştir.

DELİLLER:
Yargıtay 16.Hukuk Dairesi’nin 10/05/2016 tarih 2015/18489 Esas 2014/8614 Karar sayılı ilamı.
Asıl davaya konu olan ve itirazın iptali istenen Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında; 24/07/2017 tarihli takipte alacaklının davacı … Yapı Market Makine İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti., borçlunun davalı … Bağlantı Elemanları Oto San. Tic. Ltd. Şti. Olduğu, takip tutarının 39.918,00 TL maddi tazminat, 15.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 54.918,00 TL olduğu, takipte “Ankara …İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosya ile 07/10/2013 tarihinde haksız yapılan haciz nedeni ile uğranılan maddi zararın tazmini ile uğranılan manevi zararın tazmini talebidir.” açıklamasının bulunduğu, borçlu tarafından yapılan borca itiraz neticesinde 11/08/2017 tarihinde takibin durduğu görülmüştür.
Asıl davanın konusu olan icra dosyasına dayanak edilen ve birleşen dava ile Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı davasına da konu olan; Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasında; takibin 13/04/2013 tarihli takipte alacaklının davalı … Bağlantı Elemanları Oto San. Tic. Ltd. Şti., borçlunun davacı … Yapı Market Makine İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti., olduğu, takip tutarının 40.000,00 TL asıl alacak, 546,23 TL işlemiş faiz, 120,00 TL 40,30 komisyon olmak üzere toplam 40.666,23 TL olduğunu,18/10/2012 tanzim ve 28/02/2013 vade tarihli 30.000,00 TL miktarlı bono ile 18/10/2012 tanzim ve 31/03/2013 vade tarihli, 10.000,00 TL miktarlı bono bedelinin ödenmesinin talep edildiği, 24/08/2012 tarihinde borçlunun aracına haciz konulduğu, 07/10/2013 tarihinde borçlunun listelenen menkul mallarının haczedildiğini, 1 adet D27111 model … Marka Tranjer 72 adet hand marka el vinci, 1 adet … marka elektrot kaynak makinesi, 2 adet max ekstra 600/1200 kg kapasiteli elektrikli vinç, 5 adet tank transpalet, 1 adet munters marka kompresör, 5 adet 3 tonluk tezgah mengenesi, 6 adet tezgah makinesi, 2 adet Yuka marka 500-100 kg kapasiteli vinç, 500 adet rayko marka 5 metrelik metre, 1000 adet sunnenflowers marka kesici spiral taşı, 1000 adet dolphin marka kesici taş, 600 adet flap marka zımpara. 250 adet markasız yağmurluk, 1 adet hidrolik 4 tonluk motor kabut düzeltme aleti, 3 adet Hilti marka kırcı delici matkap, 5 adet interpowe marka kaynak makinesi, 78 adet elektrikli mazot pompası, 1 adet dewalt marka d 25405 seri nolu HİLTİ, 48 adet mozaik silme taşı sennemflex marka,182 adet 180×1,6 inox sunnenflex marka kesici taşın haczedildiği anlaşılmıştır. takibe konu senetlerden dolayı borçlunun borçlu olmadığına ilişkin Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E:, 2015/417 K. sayılı ilamı karar verilmesi ve Yargıtay …Hukuk Mahkemesi’nin 2015/18489 E. ve 2016/8614 K. sayılı ilamı ile bu kararın onanmasına karar verilerek dosyanın 10/10/2016 tarihinde kesinleşmesi nedeni ile borçlu vekilinin talebinin kabulüne ilişkin 15/11/2017 karar tensip tutanağının bulunduğu görülmüştür.
Asıl davanın konusu olan icra dosyasına konu olan ayrıca birleşen ve Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı davasına konu olan; Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasında; 13/04/2013 tarihli takipte, alacaklının davalı … Bağlantı Elemanları Oto San. Tic. Ltd. Şti., borçlunun davacı … Yapı Market Makine İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti., olduğu, takip tutarının 40.000,00 TL asıl alacak, 546,23 TL işlemiş faiz, 120,00 TL 40,30 komisyon olmak üzere toplam 40.666,23 TL olduğunu, 18/10/2012 tanzim ve 28/02/2013 vade tarihli 30.000,00 TL miktarlı bono ile 18/10/2012 tanzim ve 31/03/2013 vade tarihli, 10.000,00 TL miktarlı bono bedelinin ödenmesinin talep edilmiştir. Takipte 24/08/2012 tarihinde borçlunun aracına haciz konulduğu, 07/10/2013 tarihinde borçlunun liste halinde menkul mallarının haczedildiği, ancak davacı tarafından 1 adet D27111 model … Marka Tranjer 72 adet hand marka el vinci, 1 adet … marka elektrot kaynak makinesi, 2 adet max ekstra 600/1200 kg kapasiteli elektrikli vinç, 5 adet tank transpalet, 1 adet munters marka kompresör, 5 adet 3 tonluk tezgah mengenesi, 6 adet tezgah makinesi, 2 adet Yuka marka 500-100 kg kapasiteli vinç, 500 adet rayko marka 5 metrelik metre, 1000 adet sunnenflowers marka kesici spiral taşı, 1000 adet dolphin marka kesici taş, 600 adet flap marka zımpara. 250 adet markasız yağmurluk, 1 adet hidrolik 4 tonluk motor kabut düzeltme aleti, 3 adet Hilti marka kırcı delici matkap, 5 adet interpowe marka kaynak makinesi, 78 adet elektrikli mazot pompası, 1 adet dewalt marka d 25405 seri nolu HİLTİ, 48 adet mozaik silme taşı sennemflex marka,182 adet 180×1,6 inox sunnenflex marka kesici taşın haczedildiği anlaşılmıştır. Takibe konu senetlerden dolayı borçlunun borçlu olmadığına ilişkin Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E:, 2015/417 K. sayılı ilamı karar verilmesi ve Yargıtay …Hukuk Mahkemesi’nin 2015/18489 E. ve 2016/8614 K. sayılı ilamı ile bu kararın onanmasına karar verilerek dosyanın 10/10/2016 tarihinde kesinleşmesi nedeniyle icra takip dosyasının kapatıldığı anlaşılmıştır.
Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E., 2015/417 K. Sayılı dosyasında; 02/07/2013 tarihli davada iş bu davanın davacısı … Yapı Market Makine İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti.nin davacı, davalının ise iş bu davada davalı olan … Bağlantı Elemanları Oto San. Tic. Ltd. Şti. olduğu, davanın Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile icra takibine geçilen senetlerden dolayı davacı şirketin bir borcunun olmadığının tespiti istemli menfi tespit davası olduğu, 0/07/2015 tarihli karar ile her iki taraf defterlerinin de incelenmesi suretiyle alınan bilirkişi raporlarının denetlemeye müsait ve birbirini teyit eder nitelikte olduğu, usule uygun taraf defterlerinin birbirini doğruladığını, dava konusu senetlerin davalı yana verildiği ve ticari defterleri işlendiği, senet karşılığı malzeme tesliminin ise olmadığı, her iki tarafta da bu senetlerin avans karşılığı olarak kayıt edilmiş olduğu gerekçeleriyle davanın kabulüne ve davacının Ankara …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takibe konu 18/10/2012 düzenleme tarihli 28/02/2013 vade tarihli 30.000,00-TL bedelli senet ile, 18/10/2012 düzenleme tarihli 31/03/2013 vade tarihli 10.000,00-TL bedelli senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespitine, asıl alacak 40.000,00-TL’nin % 20 nispetinde kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, 2.732,40-TL nispi karar ve ilam harcından dava dosyasında peşin alınan harçların mahsubu ile kalan 2.049,30-TL harcın davalıdan alınıp Hazineye gelir kaydedilmesine, davacı tarafından yapılan 711,15-TL harç giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, davacı tarafça yapılan 0,60-TL dosya masrafi, 163,50-TL tebligat ve posta gideri, 350,00-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 514,10-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, dava sırasında kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına takdir edilen 4.700,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedildiğini, davalı tarafından temyiz edilen kararın Yargıtay …Hukuk Dairesi’nin 2015/18489 E., 2016/8614 K. sayılı ilamı ile onanmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Ankara …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında 18/10/2016 tarihli ilamlı takipte alacaklının davacı … Yapı Market Makine İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti., borçlunun davalı … Bağlantı Elemanları Oto San. Tic. Ltd. Şti. olduğu, takip tutarının 8.000,00 TL kötü niyet tazminatı, 919,23 TL işlemiş faiz, 711,15 TL harç gideri, 87,71 TL işlemiş faiz, 514,10 TL yargılama gideri, 59,07 TL işlemiş faiz, 4.700,00 TL vekalet ücreti, 540,05 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 15.525,31 TL olduğu, takipte “Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesinin 10/07/2015 tarih, … Esas, 2015/417 Karar sayılı ilamın” dayanak olduğu görülmüştür.
Dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmıştır.
Bilirkişi heyetinden alınan 04/02/2019 tarihli raporda; Ankara …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında davacı Tarafından Haciz Sonrası Bulunamadığı İddia Olunan Malların 1adet D27111 model … Marka Tranjer (gönye kesme), 72 adet hand marka el vinci, 1 adet … marka elektrok kaynak makinesi, 2 adet max ekstra 600/1200 kg kapasiteli elektrikli vinç, 5 adet tank transpalet, 1 adet munters marka kompresör, 5 adet 3 tonluk tezgah mengenesi,6 adet tezgah makinesi, 2 adet Yuka marka 500-100 kg kapasiteli vinç, 500 adet rayko marka 5 metrelik metre, 1000 adet sunnenflowers marka kesici spiral taşı, 1000 adet dolphin marka kesici taş, 600 adet flap marka zımpara, 250 adet markasız yağmurluk, 1 adet hidrolik 4 tonluk motor kabut düzeltme aleti, 3 adet Hilti marka kırcı delici matkap, 5 adet interpowe marka kaynak makinesi, 78 adet elektrikli mazot pompası, 1 adet dewalt marka d 25405 seri nolu HİLTİ, 48 adet mozaik silme taşı sennemflex marka, 182 adet 180×1,6 inox sunnenflex marka kesici taş olduğu belirtmiştir. Davacı şirkete ait 2012 yılı ticari defterlerinin 6102 Sayılı yeni TTK’nun 64. maddesinin 3.Fıkrası gereğince açılış ve kapanış tasdiklerinin usulünce noterlikçe yapılmış olduğunu, 2013 yılı ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin usulünce noterlikçe yapıldığı yevmiye defterinin kapanış tasdikinin yapılmamış olduğu görülmüş olup, 2014 yılı ticari defterlerinin ise incelemeye sunulamadığını, davacı şirkete ait ticari defterlerde 01.01.2013 tarihi itibariyle davalı şirkete 10.094,27.-TL borçlu olduğu ve aynı cari borç bakiyesinin 31.12.2013 tarihi itibariyle 2014 yılına aktarıldığının görüldüğünü, icra takibine konu demirbaşlar ile tesis makine ve cihazlara ilişkin mevcut ticari defterlerde alt hesap kullanılmamış olması sebebiyle defter değerleri tespit edilemediğini, davacı yanın Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. sayılı dosyasıyla açmış oldukları menfi tespit davasında davanın kabulüne karar verilerek, Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile başlatmış olduğu takip dosyasına dayanak senetlerin bedelsiz olduğuna karar verildiğini, ancak dosyadaki haciz işlemlerin durmaması nedeniyle davalının, müvekkiline ait bazı menkulleri haczederek muhafaza altına alındığını, dava konusu menkullerin değerlerinin tespiti amaçlanmış ise de, bu konuda herhangi bir sonuca ulaşılamadığını, Zira, davacı tarafından malların model ve fiyatlarını gösteren internet çıktıları sunulmuş ise de, davacı bir ticari şirket olduğundan ticari defterinden envanter kayıtlarının incelenmesi ve fatura değerlerinin tespit edilmesi, amortisman bedelleri ile yeniden değerleme oranları ile çarpılmak suretiyle, malların rayiç piyasa değerleriyle karşılaştırmalı olarak takip tarihindeki değerlerinin belirlenmesinin gerekli olduğunu, ancak, yukarıda “Mali İncelemeler” bölümünde detaylarıyla açıklandığı üzere, ticari defterlerde alt hesap kullanılmamış olması nedeniyle, mahcuzların kaydi değerlerine ilişkin herhangi bir tespit yapılamadığını, dosya içeriğinde haciz tutanağında 21 kalem olarak belirtilen makine ve ekipmanlar için 30.12.2018 tarihinde piyasa araştırması yapıldığını, yapılan araştırmada izlenen yöntem; teknik özellikleri ve markası aynı olan ekipmanlar, üç farklı satıcıda bulunarak fiyat tespiti yapılmış ve fiyatlarının ortalaması alındığını, hesaplama yapılırken Türkiye İstatistik Enstitüsü, tabloları ve hesaplamaları kullanıldığını, Aralık 2018 tarihinden Üretici Fiat Endeksi (ÜFE) baz alınarak geriye doğru takip tarihi olan 24.07.2017 tarihine kadar güncelleme yapıldığını, Aralık 2018 tarihinden Üretici Fiat Endeksi (ÜFE) baz alınarak geriye doğru takip tarihi olan 07.10.2013 tarihine kadar güncelleme yapıldığını, Dava konusu 21 Kalem makine ve ekipmanın; 30.12.2018 tarihinde KDV dahil Toplam Tutarı :191.545,84.- TL, 24.07.2017 Takip Tarihinde KDV Dahil Toplam Tutarı :134.802.21.- TL, 07.10.2013 Haciz Tarihindeki Toplam Tutarı :98.696,29.- TL olarak tespit edilerek takdir edildiğini, davanın, haksız fiile dayalı olarak maddi ve manevi zararın tazmini amacıyla Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davası niteliğinde olduğunu, dava değerinin 54.918,00- TL. olduğunu, davalının Ankara Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasıyla talep ettiği dosya içeriğinde yer alan 21 kalem makine ve ekipmanın toplam bedelinin takip tarihi olan 24.07.2017 de 134.802.21.- TL, Haciz tarihi olan 07.10.2013 tarihinde toplam bedelinin 98.696,29.-TL olacağı takdir edildiğini, davacının, bulunamayan menkullerinin takip tarihi itibariyle bedellerinin tespitinin, ticari defter kayıtlarında alt hesap kullanılamaması nedeniyle fatura değerleri belirlenemediğinden kaydi değerlerinin tespit edilemediğini, davalının hukuki sorumluluğu olduğu kanaatine ulaşılması halinde, davacı tarafından Ankara …İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasıyla talep edilebilecek maddi tazminat tutarının, taleple bağlılık ilkesi gereğince 39.918,00 TL. olabileceği, manevi tazminat talebinin takdirinin mahkemeye ait olduğunu belirtmiştir.
Bilirkişi heyetinden alınan 11/01/2021 tarihli ek raporda; birleşen dava yönünden de haczedilen iş makinelerinin değerlerinin tespitinin istendiğini, birleşen davanın 22 01. 2019 tarihinde açılmış olması nedeniyle, haczedilen makine alet ve edevatın birim fiyat ve toplam fiyatları çıkarılmış liste halinde sunulduğunu, 11/11/2020 tarihinde fiyat tespiti yapılmış, internette makine, hırdavat alet, edevat satış sitelerinden dava konusu ürünlerden aynı marka üç ürün fiyatı tespit edilerek ortalaması alındığını, bulunan bu değerler Türkiye İstatistik Kurumunun belli bir tarihteki parasal değeri Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) değişim oranları kullanılarak talep edilen tarihteki değere dönüştürme aracı ile davanın açılmış olduğu 22.01.2019 tarihine güncellendiğini, haczedilen makine alet edevatın 22.01.2019 tarihinde toplam KDV Dahil: 226.574,62.-b olacağı değerlendirildiğini, bu emtianın toptan Eşya Fiyat Endeksi uygulanarak haciz tarihi olan 07/10/2013 tarihi itibariyle değeri ise 116.241,75-TL. olarak belirlendiğini, 13.03.2012-31.12.2013 tarihleri arasında faaliyette bulunan davacı şirketin 07.10.2013 olan haciz tarihi öncesinde 30.09.2013 tarihi itibariyle 33.414,76.-TL zarar durumunda olması, icra takibine konu demirbaşlar ile tesis makine ve cihazlara ilişkin mevcut ticari defterlerde alt hesap kullanılmaması, mali tablolarında da bu yönde hesap kalemi bulunmaması sebepleriyle 07.10.2013 tarihinde gerçekleşen haciz işleminden doğan maddi zararın tespit edilemediğini, haczedilen makine alet ve edevatın birleşen dava tarihi olan 22.01.2019 tarihi itibariyle değerinin toplam KDV Dahil: 226.574,62.-b olacağı, bu emtianın Toptan Eşya Fiyat Endeksi uygulanarak haciz tarihi olan 07/10/2013 tarihi itibariyle değeri ise 116.241,75-TL. olarak belirlendiği belirtilmiştir.
Bilirkişi heyetinden alınan 06/09/2021 tarihli ek raporda; 2013 yılı sonrasında ticarı defter, heyanname. mali tablo incelemesi ve tespit yapılabilmesi mümkün olmadığını, davacı şirketin bağlı olduğu Ostim Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün 06.03.2020 tarih yazı ekinde şirketin 2012 ve 2013 dönemlerine ait beyannameler içerisinde davacı şirketin 2013 geçici 1 ve 2013 geçici 2 dönemleri geçici vergi beyannamelerinin sunulmamış olduğu, mahkemece bilirkişi heyetine verilen görevlendirme ve davacı yanın kök rapora itirazları gereği davalı tarafça davacı yana başlatılan haczin takip tarihinin 13.04.2013, ilk fiili haciz tarihinin 05.09.2013 oluşu dikkate alınarak bu tarihler itibarı ile sonrasında şirketin ekonomik durumunun değerlendirip ticari defterlerinin incelenerek kar zarar durumunun belirtilmesi, hacizden sonraki durumun da değerlendirilmesine yönelik detaylı tespit için bu dönem beyannamelerine de ihtiyaç olduğundan, belgelerin temini için davacı şirket vekilinin daha önce belirtmiş olduğu ticari defter adresi ve iletişim numaraları ile yapılan görüşmeler ile şirketin 2013 yılı 1. ve 2. dönem kurum geçici vergi beyannameleri talep edilmiş olduğunu, davacı şirketin bilanço kalemleri içerisinde demirbaş veya tesis makine cihaz kalemleri yer almayan 2012 yılı kurumlar vergisi beyannamesi ile 31.752,07.-TL kar beyan etmiş olduğu, şirketin 2013 yılında 20.170,16.-TL zarar ettiği görüldüğünü, her iki döneme ait mali tablolar incelenmiş ise de; hacze konu makine ve cihazların mali tablo kalemlerinde yer almadığının anlaşıldığını, 07.10.2013 olan haciz tarihi itibariyle şirketin mali durumunun en somut tespit edilebileceği gelir beyannamesinin (01.01.2013-30.09.2013 tarihleri arası) 2013/3. dönem kurum geçici beyannamesi olacağı değerlendirildiğinden bu beyanname üzerinden haciz öncesi şirketin son gelir ve karlılık durumu önceki raporlarda incelenmiş olup, şirketin 30.09.2013 tarihi itibariyle 33.414,76.-TL zarar durumunda olması, icra takibine konu demirbaşlar ile tesis makine ve cihazlara ilişkin mevcut ticari defterlerde alt hesap kullanılmaması, mali tablolarında da bu yönde hesap kalemi bulunmaması sebepleriyle 07.10.2013 tarihinde gerçekleşen haciz işleminden doğan kâr kaybının oluşmadığını, ilk fiili haciz tarihi olan 05.09.2013 oluşu dikkate alınarak bu tarihler itibarı ile sonrasında şirketin ekonomik durumuna yönelik incelemelerde ise şirketin; Satış hacminde önceki dönemlere göre yüksek oranda artış olduğunu, şirketin 30.09.2013 tarihi itibariyle satılan malın maliyetindeki artışlar nedeniyle satış karlılık oranındaki düşüşlerden kaynaklanan şirketin dönem zararı ile flişkili olarak 05.09.2013 olan ilk fiili haczin mali açıdan şirkete olumsuz etkisi ile ilişkili somut bir bağlantı kurulamadığını, gerek şirket envanterinde ve mali tablolarında hacze konu tesis, makine, demirbaş ve cihazlar ile flişkili kayda ve tespite olanak bulunmaması, gerekse şirket zararının satılan malın maliyetindeki artışlar nedeniyle satış karlılık oranındaki düşüşlerden kaynaklanmasının şirketin gelir tablolarından tespit edilmesi ve hacze konu cihaz ve makinelerin mali kayıtlara giriş ve çıkışlarına ilişkin ticari defter kayıt ve işlemlerinin somut tespitine olanak sağlayacak şekilde sunulamaması sebepleriyle kök raporda da belirtildiği üzere kar kaybı oluşmasına ilişkin dayanak bilgi ve belge bulunmadığı anlaşıldığından hesaplama yapılmasına olanak bulunmadığını, davalı … Bağlantı Elemanları Oto San. Tic. Ltd. Şti. vekilinin 25.01.2021 tarihli bilirkişi kurulu tarafından tanzim edilen 11.01.2021 tarihli 1. Ek raporuna yapılan itirazlara cevaben; Davalı tarafından bilirkişi ek raporuna yapılan itirazda haczedilen malların ikinci el olduğunun belirtilmesi üzerine, dosya içeriğinde yer alan, bilgi, belge, dilekçeler, haciz tutanakları tekrar incelenmiş olup, haczedilen makine ve ekipmanların ikinci el olduğuna dair herhangi bir bilgi belgeye rastlanmadığını, ayrıca davacı, … Yapı Market Makine İnş. San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin iş yerinde yapılan haciz tarihinde ve öncesi davaya konu makine ve ekipmanların ticaretini yaptığı değerlendirildiğinden ve kalem ve adedi çok fazla olan malzemelerin ikinci el olmayacağından, bu malzemelerin çoğunun sarf malzemesi olması nedeniyle ikinci el olarak değerlendirilmediğini, fiyat tespiti yapılan tarihlerin farklı olmasından kaynaklanmakta ve enflasyon artışının yıllara göre değişiklik arz etmesi, bu nedenle farklılık olmasının normal olduğunu, tespit edilen fiyatların TÜİK’ tarafından belirlenen Yurt İçi Üretici fiyat endeksine göre güncellenmiş ve herhangi bir hata yapılmadığını, dosya içeriğinde haciz tutanağında 21 kalem olarak belirtilen makine ve ekipmanlar için 30.12.2018 tarihinde piyasa yapılan araştırmada izlenen yöntem; haczedilen makine ve ekipmanların teknik özellikleri, markası ve tipi aynı olan ekipmanlar, üç farklı satıcıda tespit edildiğini, üç satıcıda tespit edilen fiyatların ortalaması alındığını, KDV Dahil 191.545,84.-TL olacağı değerlendirildiğini, Hesaplama yapılırken haciz tarihi olan 07.10.2013 ve takip tarihi olan 24.07.2017’ye Türkiye İstatistik Enstitüsünün Parasal Değerleri Güncelleme Aracı kullanıldığını, Aralık 2018 tarihinden Üretici Fiat Endeksi (Yİ- ÜFE) baz alınarak geriye doğru takip tarihi olan 24.07.2017 tarihine kadar güncelleme yapılmış ve KDV Dahil 134.802,21.-TL olacağı değerlendirildiğini, Aralık 2018 tarihinden Üretici Fiat Endeksi (Yİ-ÜFE) baz alınarak geriye doğru haciz tarihi olan 07.10.2013 tarihine kadar güncelleme yapılmış ve KDV Dahil 98.696,29.-TL olacağı değerlendirildiğini, Bilirkişi Kurulu 1. Ek Raporunda ise ; Mahkeme tarafından verilen görevde, birleşen dava yönünden haczedilen iş makinelerinin birleşen dava yönünden, değerlerinin tespitinin istenmesi konularında ek rapor alınması talep edildiğini, dosya içeriğinde haciz tutanağında 21 kalem olarak belirtilen makine ve ekipmanlar için 11.11.2020 tarihinde piyasa araştırması yapıldığını, yapılan araştırmada izlenen yöntem; haczedilen makine ve ekipmanların teknik özellikleri, markası ve tipi aynı olan ekipmanlar, üç farklı satıcıda tespit edildiğini, üç satıcıda tespit edilen fiyatların ortalaması alındığını, KDV Dahil 284.504,33.-TL olacağı değerlendirildiğini, hesaplama yapılırken birleşen davanın açılmış olduğu 22/01/2019 tarihine Türkiye İstatistik Enstitüsünün Parasal Değerleri Güncelleme Aracı kullanıldığını, 11/11/2020 tarihinden Üretici Fiat Endeksi (Yİ- ÜFE) baz alınarak geriye doğru birleşen davanın açıldığı 22/01/2019 tarihine güncelleme yapıldığını ve KDV Dahil 226.574,62.-TL olacağının değerlendirildiğini, 11/11/2020 tarihinden Üretici Fiat Endeksi (Yİ- ÜFE) baz alınarak geriye doğru haczin yapıldığı 07/10/2013 tarihine güncelleme yapılmış ve KDV Dahil 116.241,75.-TL olacağının değerlendirildiğini, gerek şirket envanterinde ve mali tablolarında hacze konu tesis, makine, demirbaş ve cihazlar ile ilişkili kayda ve tespite olanak bulunmamasıi gerekse şirket zararının satılan malın maliyetindeki artışlar nedeniyle satış karlılık oranındaki düşüşlerden kaynaklanmasının şirketin gelir tablolarından tespit edilmesi ve hacze konu cihaz ve makinelerin mali kayıtlara giriş ve çıkışlarına ilişkin ticari defter kayıt ve işlemlerinin somut tespitine olanak sağlayacak şekilde sunulamaması sebepleriyle kar kaybı oluşmasına ilişkin dayanak bilgi ve belge bulunmadığı anlaşıldığından hesaplama yapılmasına olanak bulunmadığını, haczedilen makine alet ve edevatın birleşen dava tarihi olan 22.01.2019 tarihi itibariyle değerinin toplam KDV Dahil: 226.574,62.-TL olacağı, bu emtianın Toptan Eşya Fiyat Endeksi uygulanarak haciz tarihi olan 07/10/2013 tarihi itibariyle değeri ise 116.241,75-TL. olarak belirlendiğini belirtmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
6100 sayılı HMK’nın 399/1. maddesinde lehine ihtiyati tedbir kararı verilen tarafın, ihtiyati tedbir talebinde bulunduğu anda haksız olduğu anlaşılır yahut tedbir kararı kendiliğinden kalkar ya da itiraz üzerine kaldırılır ise haksız ihtiyati tedbir nedeniyle uğranılan zararı tazminle yükümlü olduğu belirtilmiştir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu kişi olarak gerçek ve tüzel kişileri kabul etmiştir. Kişilere hak sahibi olabilme ve borç altına girebilme ehliyetini tanıyan hukuk düzeni, aynı zamanda onlara kişiliğini koruma fırsatı da sunmuştur. Koruma altına alınan bu değerlerin kapsamına, kişinin bedensel varlığında temellenen kişisel değerleri (hayat, vücut, bedensel ve ruhsal sağlık gibi) ve toplum içindeki yerine ve etkinliğine ilişkin dış değerleri (şeref, haysiyet, saygınlık, ekonomik hareket serbestliği, ad, onur, gizli ve özel hayat alanı gibi), kısaca kişinin kişi olması dolayısıyla ayrılmaz bir biçimde sahip olduğu bütün değerler dâhildir (ÖZSUNAY Ergun, Gerçek Kişilerin Hukuki Durumu, 4. B., İstanbul 1979, s. 97; SEROZAN Rona, “Kişilik Hakkının Korunmasıyla İlgili Bazı Düşünceler”, Mukayeseli Hukuk Araştırmaları Dergisi (Kişilik Hakkının Korunması), Y. 11, S. 14, 1977, s. 93). Bu çerçevede kişilik hakkı, kişi kavramını da içinde barındıran kişinin kişi olmasından ötürü sahip olduğu, hak ve fiil ehliyeti ile hukuk düzeninin korunmaya değer bulduğu maddi ve manevi kişisel değerler üzerindeki mutlak haktır.
Tüzel kişilerde hak ehliyetine ilişkin TMK m. 48 gereğince “Tüzel kişiler, cins, yaş, hısımlık gibi yaradılış gereği insana özgü niteliklere bağlı olanlar dışındaki bütün haklara ve borçlara ehildirler”. Bu kapsamda, tüzel kişinin ekonomik faaliyetini yürütürken kazandığı saygınlık, onun kişisel değerleri içinde yer alır. Ticari şeref ve haysiyetin çiğnenmesi, onun ekonomik yaşam içindeki yerini ve durumunu sarsabilir. Tüzel kişinin kişilik haklarından olan onur ve saygınlığı onun korunan değerlerinin başında gelir. Bu nedenle tüzel kişi onur ve saygınlığından vazgeçemeyeceği gibi, bu değerlerini hukuka ve ahlaka aykırı olarak da sınırlayamaz. Ekonomik itibar da tüzel kişinin şeref ve haysiyetinin bir görüntüsüdür. Tüzel kişinin ekonomik faaliyetleri de toplum tarafından değerlendirilmektedir. Tüzel kişiliğe sahip bir şirketin ödeme gücüne ilişkin değerlendirmeler, o tüzel kişinin toplumsal şeref ve haysiyeti ile yakından ilgilidir. Kredi, toplum tarafından ödeme gücü ile ilgili olarak izafe edilen bir değer olması nedeniyle, bu değeri azaltan veya ortadan kaldıran kişiliği ihlale yönelik açıklamalar şeref ve haysiyete tecavüz niteliği taşır. Kişilik haklarına saldırı halinde kişilik hakkı ister gerçek kişi isterse tüzel kişi olsun Devlete karşı Anayasa hükümleri ile idareye karşı idare hukuku hükümleri ile suç teşkil eden tecavüzlere karşı ise ceza hukuku hükümleri ile korunmuştur. Kişilik hakkının korunmasına ilişkin Medeni Kanun’daki ana düzenleme TMK m. 23 ve m. 24’te hüküm altına alınmıştır.
TMK m. 23 hak sahibi tarafından vazgeçilmesine ya da aşırı sınırlanmasına karşı kişilik hakkını korurken, TMK m. 24 kişilik hakkına yönelebilecek saldırılara karşı koruma sağlar. Konuya ilişkin diğer bir temel düzenleme olan 818 sayılı BK m. 49’da (6098 sayılı TBK m. 58) ise, kişilik hakkı tecavüze uğrayan kişinin manevi tazminat talebi düzenleme altına alınmıştır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 22/01/2016 tarih, 2014/4-213 Esas, 2016/70 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere, kişilik haklarının korunması için açılabilecek davalardan manevi tazminat davası genel olarak kabul edilen görüşe göre kişiliğe yönelik saldırı sebebiyle uğranılan manevi zararın, saldırı sebebiyle duyulan acı, elem ve ızdırabın tatmin edilerek giderilmesi amacıyla kişiye tanınan davadır. Manevi tazminat konusu mevzuatımızda, kişilik hakkı ihlallerinde istenebileceğini belirten MK m. 25 ve manevi tazminat davasının koşullarını belirleyen genel hüküm niteliğindeki BK m. 49 (6098 sayılı TBK m. 58) haricinde, bazı özel hükümlerde de geçmektedir. Tüzel kişilerin manevi tazminat talep edip edemeyeceği tartışmalı olmakla birlikte hukuk düzeninin tüzel kişileri hukuk sujesi olarak tanıdığına ve onlara ad, şeref ve itibar gibi kişisel varlıklar bahşedilmiş olduğuna göre, kişisel varlıklara yapılan saldırı nedeniyle elem ve ızdırap duymayacaklarından söz edilerek tüzel kişilerin manevî tazminat adı ile bir paranın ödetilmesi davası açamayacaklarını kabul etmek yasa koyucunun amacına aykırı düşecektir. Gerek Medenî Kanun ve gerekse Borçlar Kanunu yalnız gerçek kişilerin değil, aynı zamanda tüzel kişilerin de kişisel haklarını korumaktadır. Günümüzde doktrin ve Yargıtay tarafından yaygın olarak benimsenen görüş, gerçek kişilere özgü olanlar dışında kalan kişilik haklarında tüzel kişilerin de manevi zarara uğrayabileceğini ve bu nedenle manevi tazminat talebinde bulunabileceğini kabul etmektedir (Dural / Öğüz, a.g.e., s. 233; SAYMEN Ferit H., “Kimler Manevi Tazminat Talep Edebilir?”, İÜHFM (Manevi Tazminat), Y. 1940, S. 6, s. 126 – 142; KARAHASAN Mustafa Reşit, Tazminat Hukuku, 1996, s. 967-968; GÜRSOY Kemal Tahir, “Manevi Zarar ve Tazmini”, AÜHFD., C. 30, S. 1- 4, s. 12). Yargıtay Hukuk Genel Kurulu da, 15.12.2004 gün ve 2004/4-709 E.- 2004/720 K.; 31.05.2000 gün ve 2000/4-900 E. – 2000/935 K. sayılı ilamlarında tüzel kişilerin de kişilik haklarına saldırıdan dolayı manevi tazminat davası açabileceklerini kabul etmiştir.
Asıl davaya konu olan ve itirazın iptali istenen Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … Esas, Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı davasına konu olan Ankara 19.İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası, Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E., 2015/417 K. Sayılı dosyası, Ankara …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası, bilirkişi kurulu raporları ve tüm dosya kapsamına göre;
Somut olayda asıl dava, haksız fiile dayalı olarak maddi ve manevi zararın tazmini amacıyla Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali davasıdır. Asıl davaya konu olan Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında takip, Ankara …İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosya ile 07/10/2013 tarihinde haczin haksız yapıldığından bahisle uğrandığı ileri sürülen maddi ve manevi zararların tazminine yöneliktir.
Birleşen dava, Ankara …İcra Müd. … sayılı dosyasında 07/10/2013 tarihli haciz tutanağında icra memurunun kusurlu hareketinin olduğundan bahisle, haksız hacze de davalı şirketin sebebiyet verdiğini ileri sürülerek, haczedilen malların teslim edilmemesinden dolayı mahcuzların dava tarihindeki rayiç değerlerinin belirlenmesi ve tahsili talebine ilişkindir.
Davacı Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasında haczedilen malların haciz sonrasında bulunamadığını ileri sürmüştür.
Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasında davalı tarafça başlatılan haczin takip tarihinin 13.04.2013, ilk fiili haciz tarihinin 05.09.2013 olduğu ve haczedilen malların borçlu Ahmet Altınışık’a yediemin olarak bırakıldığı anlaşılmıştır. Davaya konu olan 07/10/2013 tarihinde ise borçlunun liste halinde menkul mallarının haczedildiğinin belirtildiği nakliyeci ve yüklenicinin imzasının bulunduğu, Emanet Bürosuna teslim edildiği, Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. sayılı dosyasının kesinleşmesinden sonra, 21.12.2017 tarihinde mahcuzları iade almak üzere yediemin deposuna gidildiği ancak 2013 yılında mahcuzları teslim alan Dost Emanet Bürosunun yerinde olmadığı, “Eroğlu Emanet Deposu” adında başka bir vergi levhası altında faaliyet gösterdiği, mahcuzlar hakkında da herhangi bir bilgiye ulaşılamamış olduğu anlaşılmıştır.
Asıl davada, davacı Ankara …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında, davalının haksız olarak haczettiği menkullerden kaynaklı 39.918,00 TL maddi, 15.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 59.918,00 TL üzerinden icra takibi başlattığı ve davalı takip borçlusunun itirazı üzerine duran takibe yönelik iş bu itirazın iptali davasının süresi içinde açıldığı, Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı davasında 10/07/2015 tarihli karar ile tarafların defterlerinin de incelenmesi suretiyle alınan bilirkişi raporlarının denetlemeye müsait ve birbirini teyit eder nitelikte olduğu, usule uygun taraf defterlerinin birbirini doğruladığı, dava konusu senetlerin davalı … Bağlantı Elemanları Oto San. Tic. Ltd. Ştine verildiği ve ticari defterleri işlendiği, senet karşılığı malzeme tesliminin ise olmadığı, her iki tarafta da bu senetlerin avans karşılığı olarak kayıt edilmiş olduğu gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verildiği, dava konusu senetlerin cari hesap ilişkisi içinde borç karşılığı olmadığını davalının bilecek durumda olduğu, basiretli tacir gibi davranmadığı ve kötü niyet tazminatına hükmedildiği, kararın 10/10/2016 tarihinde Yargıtay …Hukuk Mahkemesi’nin 2015/18489 E. ve 2016/8614 K. sayılı ilamı ile bu kararının onanmasına karar verilerek dosyanın 10/10/2016 tarihinde kesinleşmesi ve Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas kararında belirtildiği üzere davalının dava konusu senetlerin cari hesap ilişkisi içinde borç karşılığı olmadığını davalının bilecek durumda olduğu, basiretli tacir gibi davranmayarak başlattığı icra takibini durdurmadığı, icra takibinin devam etmesi ve haczin haksız duruma dönüşmesi karşısında davalının hukuka aykırı ve kusurlu eylemi nedeni ile davacı şirketin maddi ve manevi zarara uğradığı anlaşılmıştır.
Davacının maddi zararının tespiti bakımından taraf defterlerinde bilirkişi heyeti marifeti ile yapılan incelemede davacı şirket envanterinde ve mali tablolarında hacze konu tesis, makine, demirbaş ve cihazlar ile ilişkili kayda ve tespite olanak bulunmaması, gerekse şirket zararının satılan malın maliyetindeki artışlar nedeniyle satış kârlılık oranındaki düşüşlerden kaynaklanmasının şirketin gelir tablolarından tespit edilmesi ve hacze konu cihaz ve makinelerin mali kayıtlara giriş ve çıkışlarına ilişkin ticari defter kayıt ve işlemlerinin somut tespitine olanak sağlayacak şekilde sunulamaması sebepleriyle kaybı oluşmasına ilişkin dayanak bilgi ve belge bulunmadığında maddi tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı şirketin bilanço kalemleri içerisinde demirbaş veya tesis makine cihaz kalemleri yer almayan 2012 yılı kurumlar vergisi beyannamesi ile 31.752,07.-TL kar beyan etmiş olduğu, şirketin 2013 yılında 20.170,16.-TL zarar ettiğinin anlaşıldığı, davalı şirket hakkında manevi tazminat istemi yönünden Yargıtay içtihatlarında da belirtildiği şekilde davacı şirketin ticari şeref ve haysiyeti, ekonomik yaşam içindeki yeri ve durumu nazara alınarak 7.500,00 TL manevi tazminata hükmolunması ve Ankara …İcra Müdürlüğünün … Esas Sayılı dosyasında davalının itirazının kısmen iptali ile takibin 7.500,00 TL manevi tazminat alacağı üzerinden devamına, hükmolunan alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermek gerekmiştir.
Birleşen davada davacı, davalı şirketin haciz işlemi sonucunda söz konusu eşya ve mallarını kaybettiği, Ankara …İcra Müd. … sayılı dosyasında 07/10/2013 tarihli haciz tutanağında icra memurunun kusurlu hareketinin olduğundan bahisle, haksız hacize de davalı şirketin sebebiyet verdiğini ileri sürülerek, haczedilen malların teslim edilmemesinden dolayı mahcuzların dava tarihindeki rayiç değerinin belirlenmesini ve tazminat talep ettiği; davacı şirketin mallarının haczolunduğu hacizli malların kanuni olarak icrai veya ihtiyati haciz altına alınan her türlü taşınır ve taşınmaz malları ifade ettiği ve davaya konu olan haczin “kamu idaresince” konulan haciz olduğu mahcuz mala atanan yedieminin davalı şirketle ilişkisinin olduğuna dair delil bulunmadığı gibi muhafaza görevinin kamu idaresinde olduğu; keza İİK m. 5’te belirtildiği şekilde İcra ve İflas Dairesi görevlilerinin kusurlarından doğan tazminat davaları, ancak idare aleyhine açılabilir. Devletin, zararın meydana gelmesinde kusuru bulunan görevlilere rücu hakkı saklıdır. Bu davalara adliye mahkemelerinde bakılır”. hükmünü içerdiğinden, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 24/02/2022 tarih, 2019/17- (4)/854 Esas, 2022/200 Karar sayılı kararında belirtildiği üzereTaraf sıfatı usul hukuku sorunu olmayıp, dava konusu sübjektif hakkın özüne ilişkin bir maddi hukuk sorunu olduğundan taraf sıfatının yokluğu, davada taraf olarak gözüken kişiler arasında dava konusu hakkın doğumuna engel olduğu için def’i değil, yargılamanın her aşamasında taraflarca ileri sürülmesi mümkün ve mahkemece de kendiliğinden nazara alınması zorunlu bir olgu olmakla davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar vermek ve aşağıdaki gibi hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
I-Asıl davada davanın KISMEN KABULÜ ile;
1-Ankara …İcra Müdürlüğünün … Esas Sayılı dosyasında davalının itirazının kısmen İPTALİ ile takibin 7.500,00 TL manevi tazminat alacağı üzerinden devamına, hükmolunan alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2- Alacak likit olmadığından icra inkar tazminat isteminin reddine,
3- Davacı icra takibinde kısmen de olsa haklı olduğu ve kötü niyet tespit edilemediğinden davalı tarafın kötüniyet tazminat isteminin reddine,
Asıl davada alınması gereken 512,32 TL harçtan peşin alınan 663,28 TL’nin düşümü ile fazla alınan 150,96 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Asıl davada davacı tarafından yatırılan toplam 699,28 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Asıl ve birleşen davada davacı tarafından yapılan yapılan bilirkişi ücreti: 1.850,00 TL, tebligat ve müzekkere gideri: 98,00 TL olmak üzere toplam 1.948,00 TL yargılama giderinin kabul oranına göre hesaplanan 974,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen kısım üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
II- Mahkememizin asıl dosyası ile birleşen Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasına konu davanın pasif husumet yokluğu nedeni ile REDDİNE,
Birleşen dava yönünden alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 120,78 TL harcın mahsubu ile fazla alınan 40,08 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Davalı taraf vekil ile temsil edildiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 7/2 . maddesi gereğince hesap ve takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davalının yapmış olduğu yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
HMK 333. maddesi uyarınca taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.03/06/2022
Katip …
¸[e-imzalıdır]

Hakim …
¸[e-imzalıdır]