Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/871 E. 2021/614 K. 14.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/871 Esas
KARAR NO : 2021/614

DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/12/2017
KARAR TARİHİ : 14/09/2021
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 11/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında hizmet ilişkisi nedeni ile müvekkilinin fatura düzenlediğini, davalıya usulüne uygun tebliğine rağmen ödenmemesi üzerine icra takibine başladıklarını, davalının takibe vaki itirazının iptali için açılan … Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda, … Bankası … Şubesi’ne ait 285433 nolu 13/12/2013 keşide tarihli 65.000,00 TL bedelli çekin müvekkiline teslim edildiğinden bahisle davalının borcu olmadığının hatta alacaklı olduğunun bildirildiğini, ancak müvekkiline gerçekte teslim edilmeyen müvekkilinin ciro etmediği çek nedeni ile davalının alacaklı olmasının mümkün olmadığını iddia ederek davalının bilirkişi raporu uyarınca müvekkili aleyhine cari hesap alacağına dayalı başlattığı … Dairesi’nin … esas sayılı dosyasında müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; yetki itirazında bulunduklarını, davacının davaya konu ettiği icra takibine itirazı üzerine takibin durduğunu, müvekkilince süresinde itirazın iptali davası açılmadığından dava açılmasında hukuki yarar bulunmadığını, daha önce müvekkili tarafından açılan icra takibine vaki itirazın iptali davasında eldeki konunun da değerlendirildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
DELİLLER:
Tarafların bildirdikleri deliller toplanmış, … Dairesi’nin … esas sayılı dosyası, … Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası, ibraname, çek teslim belgesi, banka cevabi yazısı, faturalar dosya arasına alınmıştır.
İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi7nin 15/06/2021 tarihli raporunda özetle, çekteki 1. ciranta imzası ile davacının mukayese imzaları arasında tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından farklılıklar saptandığından söz konusu imzanın mevcut mukayese imzalarına kıyasla …’ın eli ürünü olmadığına ilişkin kanaat bildirilmiştir.
DEĞERLENDİRME:
Dava, çeke dayalı cari hesap alacağının tahsili için başlatılan icra takibi nedeni ile borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Taraflar arasında cari hesap ilişkisi bulunduğu yönünde uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, davacıya verildiği iddia edilen çeke dayalı davalının cari hesap alacağının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
Taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacının davalı aleyhine başlattığı icra takibine vaki itirazın iptali davasında, davalının çek ile ödeme yapmış olduğu kabul edilerek davacıya borcu bulunmadığı, hatta alacaklı olduğu yönünde bilirkişi raporu düzenlenmiş, davalı da bilirkişi raporunda belirlendiği üzere cari hesaba ilişkin davacıdan alacağı miktar yönünden giriştiği takip nedeni ile borçlu olmadığının tespiti amacıyla eldeki dava açılmıştır. Davacı, bilirkişi raporunda ödeme olarak kabul edilen çekin kendisine teslim edilmediğini, arkasındaki ciranta ismi kendisine ait olsa da imzasının eli ürünü olmadığını iddia etmektedir. Çek bankaya ibraz edilerek tahsil edilmiştir.
İİK’nun 72/son maddesi uyarınca davanın yetkili ve görevli mahkemede açıldığı değerlendirilmiştir. Davalı her ne kadar davanın açılmasında hukuki yarar bulunmadığını savunmuş ise de, davaya konu icra takibinin derdest olduğu ve davanın dayanağı gözetildiğinde savunmanın yerinde olmadığı kanaati ile itibar edilmemiştir.
Adli tıp kurumu raporu ile, çekteki birinci ciranta imzasının davacıya ait olmadığı tespit edilmiştir. Her ne kadar davacı bu sebeple borçlu olmadığını tespit etmiş ise de, kesinleşen … Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında …’in davacının ortağı olduğu ve ortaklık adına çek teslim bordrosunu imzaladığı, ortaklık adına iş takibi yaptığı kanaatine varılmıştır. Maddi vakıalar mahkememizi de bağlar. Çek teslim bordrosunda, dava dışı …’in “ortaklık adına” 14 adet çek aldığı imzası ile sabittir. Bu çeklerden 12 tanesi davacı defterlerine de kaydedilmiştir. Bu hali ile davacının dava dışı …’in ortağı olmadığına ilişkin iddiasına itibar etmek mümkün olmamıştır. Çekte davacıdan sonraki ciranta da …’dir. Davaya konu takip, cari alacağa dayalı olarak yapılmıştır. Çekteki cirantaya ait imzanın davacıya ait olmaması, çek teslim fişi gözetildiğinde davalının ödeme iddiasının aksini ispata elverişli kabul edilemez. Ancak … ile iç ilişkisinde iddia ve ispat konusu olabileceği değerlendirilmiştir.
Kesinleşen … Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda davalının cari hesaba dayalı alacağı olduğu tespit edildiğinden davanın reddi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
DAVANIN REDDİNE,
Alınması gereken 59,30 TL harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, fazladan alınan 1.298,90 TL harcın karar kesinleşiğinde istek halinde iadesine,
Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 11.139,04 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
Karar kesinleştiğinde icra dosyasının iadesine,
Karar kesinleştiğinde gider avansının usulünce iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.14/09/2021

Katip … Hakim …
¸[e-imza] ¸[e-imza]