Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/775 E. 2022/787 K. 18.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/775 Esas
KARAR NO : 2022/787
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 07/11/2017
KARAR TARİHİ : 18/10/2022
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 24/10/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan davanın yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 10/01/2017 tarihli trafik kazasında müvekkilinin sakat kaldığını, müvekkilinin kazanın oluşumunda kusursuz olduğunu, kazaya kusuru ile sebebiyle veren aracın kaza tarihi itibariyle zorunlu mali mesuliyet sigortasının davalı … tarafından yapıldığını, diğer davalıların sürücü ve işleten olduğunu, maluliyet tazminatının ödenmesine ilişkin başvurusunun haksız olarak reddedildiğini iddia ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00 TL sürekli, 500,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 100,00 TL tedavi gideri, 500,00 TL araç hasar değeri, 250,00 TL tedavi ulaşım gideri tazminatının ve 100.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalı yandan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 25/09/2018 tarihli dilekçesi ile araçla ilgili zarar talebini açıklayarak 250,00 TL hasar tazminatı, 250,00 TL kazanç kaybı talep ettiklerini bildirmiştir.
Davacı vekili 22/09/2022 tarihli dilekçesi ile maddi tazminata ilişkin dava değerini artırarak, 166.584,50 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 11.670,78 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 417,35 TL tedavi gideri, 2.652,00 TL hasar bedeli, 1.350,00 TL araç mahrumiyeti tazminatı, 880,60 TL ulaşım gideri tazminatı talep ettiğini bildirmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; yetki ve zamanaşımı itirazında bulunarak davanın reddini talep etmiştir.
Diğer davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle, kazanın oluşumunda davacının kusurlu olduğunu ve müterafik kusurunun bulunduğunu, davacının maluliyet durumunun Adli Tıp Kurumu’nca belirlenmesi gerektiğini, manevi tazminata ilişkin talebin fahiş olduğunu, davacının gerçek gelirinin ispat edilmesi gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan bedensel zarar nedeniyle kusurlu yanın sigortacısı aleyhine açılan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizin davaya bakmaya yetkili ve görevli olduğu, davalının zaman aşımı savunmasının kaza tarihi ile dava tarihi gözetilerek KTK’nun 109 maddesi uyarınca yerinde olmadığı, yetki itirazının kaza yeri ve zarar görenin yerleşim yeri gözetilerek HMK’nun 16 maddesi uyarınca yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.
Davalı nezdinde düzenlenen sigorta poliçesi ve hasar dosyası, davacının ekonomik ve sosyal durumunun araştırılmasına ilişkin kolluk tutanağı ve sair evrak, davacının kaza nedeniyle görmüş olduğu tedaviye ilişkin tüm evrak, davacıya kaza nedeni ile ödeme yapılmasına ilişkin SGK yazı cevabı dosyamız arasına alınmıştır.
Kusur oranının tespiti için rapor tanzimi talep edilmiş, Ankara Adli Tıp Kurumu’nun 16/11/2018 tarihli raporunda, tarafların kusurları ile kusur oranları değerlendirilmiş, davalının sigortalısının %85 kusurlu olduğuna ilişkin kanaat bildirilmiştir. Raporun oluşa uygun ve hüküm kurmaya elverişli olduğu değerlendirilerek mahkememizce itibar edilmiş, sigortalı araç sürücüsünün %85 kusurlu olduğu değerlendirilmiştir.
Ankara Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 22/06/2018 tarihli maluliyete ilişkin raporda, davacının kaza nedeni ile %4,2 oranında kalıcı iş göremezliğinin bulunduğu, tedavi süresinin 5 aya kadar uzayabileceği bildirilmiştir. Davacı tarafın itirazı üzerine İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan alınan 25/03/2019 tarihli raporda, davacının kaza nedeni ile %5 oranında kalıcı iş göremezliğinin bulunduğu, tedavi süresinin 4 aya kadar uzayabileceği bildirilmiştir. ATK tarafından düzenlenen raporun kaza tarihi itibari ile yürürlükte olan yönetmelik uyarınca düzenlendiği de gözetilerek (Yargıtay 4. HD 2021/4651 esas 2021/8345 karar) oluşa uygun görülerek karar vermeye yeterli bulunmakla mahkememizce itibar edilmiştir.
Trafik kazasından anlan makine mühendisi ve doktor bilirkişi tarafından düzenlenen 29/09/2020 tarihli raporda, 2.652,00 TL hasar bedeli, 1.350,00 TL mahrum kalma bedeli, 1.297,75 TL SGK tarafından karşılanmayan tedavi ve yol gideri talep edebileceğini bildirmişlerdir. Davacı yanın itirazı üzerine makine mühendisi bilirkişiden alınan 26/11/2020 tarihli ek raporda, kök rapordaki beyanlarını tekrar etmiştir. Raporlar oluşa ve dosya kapsamına uygun bulunmakla itibar edilerek hükme esas alınmıştır.
Davacının yaptığı işe ilişkin delilleri toplanmış, sonrasında emsal ücret araştırması yapılarak davacının gerçek gelir durumu tespit edilmiş ve hükme esas alınan aktüer bilirkişi raporunda maddi tazminat hesabında bu husus gözetilmiştir.
Aktüer bilirkişisi 06/11/2019 tarihli raporunda, davalı … tarafından yapılan ödeme neticesinde davacının alacağı kalmadığını bildirmiştir. Davacının gelir durumuna ilişkin evrak dosya arasına alındıktan sonra bilirkişiden alınan 18/03/2021 tarihli ek raporda, sunulan evrakın kabul edilmesi halinde 10.638,54 TL geçici iş göremezlik, 105.272,11 TL sürekli iş göremezlik tazminatı talep edilebileceğini, asgari ücret kabul edilmesi halinde davacıya yapılan ödeme ile alacağının kalmadığı bildirilmiştir. Davacı yanın itirazları üzerine davacının defterleri üzerinde de değerlendirme yapılmak sureti ile düzenlenen SMMM bilirkişi ile aktüer bilirkişi heyeti 06/10/2021 tarihli raporunda, davacının kazadan önceki gelirinin asgari ücretin 3,19 katı olabileceğini, bu halin kabul edilmesi halinde davacının 2.332,07 TL geçici iş göremezlik, 29.148,44 TL sürekli iş göremezlik tazminatı talep edilebileceğini, asgari ücret kabul edilmesi halinde davacıya yapılan ödeme ile alacağının kalmadığı bildirilmiştir. Taraf itirazları üzerine bilirkişi heyetinden alınan 09/02/2022 tarihli ek raporda, davacının kazadan önceki gelirinin asgari ücretin 1,5 katı olabileceğini, bu halin kabul edilmesi halinde davacının 2.570,76 TL geçici iş göremezlik, 60.513,89 TL sürekli iş göremezlik tazminatı talep edilebileceğini, asgari ücret kabul edilmesi halinde davacıya yapılan ödeme ile alacağının kalmadığı bildirilmiştir. Asgari ücretteki değişiklik ve ücret araştırma yazıları dikkate alınarak düzenlenen 15/09/2022 tarihli aktüer bilirkişi ek raporunda; davacının kazadan önceki gelirinin asgari ücretin 2,34 katı olabileceğini, bu halin kabul edilmesi halinde davacının 11.170,78 TL geçici iş göremezlik, 166.584,50 TL sürekli iş göremezlik tazminatı talep edilebileceğini, asgari ücret kabul edilmesi halinde davacıya yapılan ödeme ile alacağının kalmadığı bildirilmiştir. Son raporda TMMOB verilerinin kullanıldığı, bildirilen ücretin SMMM bilirkişi tarafından düzenlenen ve davacının ticari defterleri incelenerek düzenlenen raporlarda tespit edilen ücretlerin ortalamasına uygun olduğu değerlendirilerek son aktüer raporunun hükme esas alınmasına ve davacının ticari defterleri ile ücret araştırmasına ilişkin yazı cevapları dikkate alındığında aylık ücretinin asgari ücretin üzerinde olduğu kanaati ile bu yöndeki hesaplamaya itibar edilmiştir.
Sigorta poliçesinde sağlık gideri tedavi klozu bulunduğu anlaşılmıştır.
Toplanan delillere göre davalı yana ait aracın karıştığı trafik kazasında davacının yaralanarak zarar gördüğü, zararın TBK’nun 49. ve 54. maddeleri uyarınca tazmininin gerektiği, davacının maluliyet durumunun usulüne uygun bulunan raporla belirlendiği, Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi tarafından da tarafların kusurlu hareketlerinin ve kusur oranlarının belirlendiği, mahkememizce de belirlenen kusur oranlarının oluşa uygun olduğunun değerlendirildiği, davacının talep edebileceği tazminat miktarının aktüer bilirkişi tarafından hükme esas alınan raporla belirlendiği, davacının bilirkişi raporuna göre 22/09/2022 tarihli dilekçesi ile talebini artırdığı, böylelikle talebinin sübut bulduğu ve maddi tazminata ilişkin davasının kabulüne karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
Manevi tazminata ilişkin talebin değerlendirilmesinde ise, TBK’nun 56. maddesi gözetildiğinde davaya konu kazanın davacının manevi acı ve ızdırap duymasına neden olduğu, bu hali ile davacının manevi tazminat talebinin yerinde olduğu, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirebilecek ve var olan durumda elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan miktarının her olayın şartlarına göre değerlendirilmesinin gerekeceği; davacının maluliyet oranı, olay tarihi, oluş biçimi, olayın özellikleri, ekonomik ve sosyal olgular ile olaydaki kusur durumu dikkate alındığında davacının manevi tazminat davasının kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve açıklanan gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE,
1-Maddi tazminata ilişkin davanın kabulü ile,
a)166.584,50 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 11.670,78 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 417,35 TL tedavi gideri, 880,60 TL ulaşım gideri tazminatının, davalı … yönünden poliçe limitlerinde sorumlu olmak ve 13/07/2017 temerrüt tarihinden, diğer davalılar yönünden 10/01/2017 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
b)2.652,00 TL hasar bedeli, 1.350,00 TL araç mahrumiyeti tazminatının, davalı … yönünden poliçe limitlerinde sorumlu olmak ve 08/08/2017 temerrüt tarihinden, diğer davalılar yönünden 10/01/2017 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-Manevi tazminata ilişkin davanın kısmen kabulü ile, 10.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’dan 10/01/2017 kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacıya verilmesine,
Maddi tazminata ilişkin alınması gereken 12.538,66 TL karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin yatırılan 318,18 TL ile sonradan yatırılan 620,00 TL’nin mahsubu ile bakiye 11.600,48 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye irat KAYDINA,
Manevi tazminata ilişkin alınması gereken 683,10 TL karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin yatırılan 31,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 651,70 TL harcın davalılar … ve …’dan alınarak Hazineye irat KAYDINA,
Maddi tazminata ilişkin davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 28.533,28 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Manevi tazminata ilişkin davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Manevi tazminata ilişkin davalılar … ve … kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara VERİLMESİNE,
Davacı tarafça iş bu yargılama neticesinde yapılan ve UYAP sisteminde kayıtlı 3.662,41 TL, 1.001,50 TL ATK masrafının toplamı 4.663,91 TL yargılama giderinin kabul red oranına göre hesaplanan 3.183,59 TL’si ile davacı tarafça yatırılan 969,58 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE, fazlaya ilişkin kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde istek halinde iadesine,
Dair; hazır bulunan taraf vekillerinin yüzüne karşı, davalı sigortanın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.18/10/2022

Katip … Hakim …
¸¸ ¸¸