Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/737 E. 2022/256 K. 05.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/737 Esas
KARAR NO : 2022/256

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 24/10/2017
KARAR TARİHİ : 05/04/2022
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 06/04/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan davanın yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 19/12/2016 tarihli trafik kazasında müvekkilinin sakat kaldığını, müvekkilinin kazanın oluşumunda kusursuz olduğunu, kazaya kusuru ile sebebiyle veren aracın kaza tarihi itibariyle zorunlu mali mesuliyet sigortasının davalı … tarafından yapıldığını, maluliyet tazminatının ödenmesine ilişkin başvurusunun haksız olarak reddedildiğini iddia ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı yandan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı 03/11/2020 tarihli dilekçesi ile dava değerini açıklamış, 30,00 TL geçici, 30,00 TL kalıcı işgöremezlik tazminatı, 20,00 TL bakıcı gideri zararı, 20,00 TL SGK tarafından karşılanmayan yol-tedavi gideri olmak üzere şimdilik toplam 100,00 TL talep ettiğini beyan etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamış aşamalardaki beyanlarında davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan bedensel zarar nedeniyle kusurlu yanın sigortacısı aleyhine açılan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizin davaya bakmaya yetkili ve görevli olduğu değerlendirilmiş, davalı tarafın ilk itiraz ve dava şartı yokluğuna ilişkin itirazda bulunmadığı anlaşılmıştır.
Ulukışla Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2017/190 soruşturma sayılı dosyası UYAP sisteminden dosyamız arasına alınmıştır.
Davalı nezdinde düzenlenen sigorta poliçesi ve hasar dosyası, davacının ekonomik ve sosyal durumunun araştırılmasına ilişkin kolluk tutanağı, davacının kaza nedeniyle görmüş olduğu tedaviye ilişkin tüm evrak, davacıya kaza nedeni ile ödeme yapılmasına ilişkin SGK yazı cevabı dosyamız arasına alınmıştır.
Ankara Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 06/01/2020 tarihli maluliyete ilişkin raporda, davacının kaza nedeni ile kalıcı maluliyetinin bulunmadığı, mevcut durumunun kaza ile illiyet bağı kurulamadığını bildirmişlerdir. Davacı yanın itirazı üzerine İstanbul ATK 2. İhtisas Kurulu’ndan alınan 23/12/2020 tarihli raporda, davacının kaza nedeni ile kalıcı maluliyetinin bulunmadığı, 3 hafta iyileşme süresinin bulunduğu, işitme kaybı ile kaza arasında illiyet bağı kurulamadığı bildirilmiştir. Her iki rapor aynı mahiyette olduğundan oluşa uygun görülerek karar vermeye yeterli bulunmakla mahkememizce itibar edilmiştir.
Kusur oranının tespiti için rapor tanzimi talep edilmiş, Ankara Adli Tıp Kurumu’nun 19/12/2018 tarihli raporunda, tarafların kusurları ile kusur oranları değerlendirilmiş, davalının sigortalısının %75 kusurlu olduğuna ilişkin kanaat bildirilmiştir. Raporun oluşa uygun ve hüküm kurmaya elverişli olduğu değerlendirilerek mahkememizce itibar edilmiş, sigortalı araç sürücüsünün %75 kusurlu olduğu değerlendirilmiştir.
Aktüer bilirkişisi 12/02/2019 tarihli ön raporu ile 10/03/2020 tarihli kök raporunda özetle, davacının maluliyeti bulunmadığından zarar hesabı yapılamayacağını bildirmiştir.
Doktor bilirkişi 21/10/2021 tarihli raporunda, davacının kaza nedeni ile tedavi ve yol gideri zararının bulunmadığını bildirmiştir.
Davacı tarafça verilen kesin sürede masrafı yatırılmadığından yeniden aktüer bilirkişi raporu alınmamış, davacının talep edebileceği geçici işgöremezlik tazminatının hesabına ilişkin uzman görüşü sunulmuş, incelenen uzman görüşünün oluşa uygun olduğu görülerek hükme esas alınmıştır.
Toplanan delillere göre davalının sigortalısı aracın karıştığı trafik kazasında davacının yaralanarak zarar gördüğü, zararın TBK’nun 49. ve 54. maddeleri uyarınca tazmininin gerektiği, Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi tarafından da tarafların kusurlu hareketlerinin ve kusur oranlarının belirlendiği, mahkememizce de belirlenen kusur oranlarının oluşa uygun olduğunun değerlendirildiği, davacının maluliyet durumunun usulüne uygun bulunan raporla belirlendiği, kalıcı maluliyetinin ve bakıcı gideri ihtiyacının bulunmadığı anlaşıldığından bu yöndeki talebinin reddi gerekeceği, tedavi ve yol giderlerine ilişkin olarak ise yine iddia edilen zararla trafik kazası arasında illiyet bağı mevcut olmadığından bu yöndeki talebinin de reddi gerekeceği, geçici işgöremezlik tazminatı talebine ilişkin olarak ise davacının uzman görüşüne göre 28/02/2022 tarihli dilekçesi ile talebini artırdığı anlaşılmıştır.
Açıklanan gerekçelerle, davalının ZMMS poliçesi kapsamında işletenle birlikte poliçe limitlerinde zarardan sorumlu olduğu ve davacının davasının bu hali ile sübut bulduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE,
1.048,46 TL geçici işgöremezlik tazminatının 07/08/2017 temerrüt tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından davacı tarafça peşin yatırılan 62,80 TL’nin mahsubu ile bakiye 17,90 TL harcın davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 1.048,46 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 70,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
Davacı tarafça iş bu yargılama neticesinde yapılan ve UYAP sisteminde kayıtlı 983,00 TL ve 1.696,50 TL ATK ücretinin toplamı 2.673,33 TL yargılama giderinin kabul red oranına göre belirlenen 2.506,02 TL ile davacı tarafça yatırılan 71,62 TL harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, artan kısmın davacı üzerine bırakılmasına,
Karar kesinleştiğinde artan gider avansının davacıya iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.05/04/2022

Katip … Hakim … ¸¸ ¸¸