Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/807 E. 2021/412 K. 27.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2016/807
KARAR NO : 2021/412

DAVA TARİHİ : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 06/10/2016

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 17/04/2017
KARAR TARİHİ : 27/05/2021
K. YAZIM TARİHİ : 21/06/2021

Mahkememizde görülen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Davacı bankanın müşterilerinden olan dava dışı … Müh. … A.Ş’ye, davalılar … ve …’in müşterek borçlu müteselsil kefil olarak imzaladıkları genel kredi sözleşmesine dayalı olarak kredi kullandırıldığını, şirketin kredi borcunu ödememesi üzerine hesap kat ihtarının asıl borçlu ve kefillere keşide edildiğini, sonrasında borcun ödenmemesi nedeniyle … Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile nakdi-gayrinakdi alacağa ilişkin ilamsız icra takibi yapıldığını, ancak davalıların haksız itirazı sonucunda takibin durduğunu belirterek davalıların haksız itirazlarının iptali ile takibin devamına, İİK’nun 67/2.maddesine göre %20’den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dosyamız ile birleşen … Ticaret Mahkemesi’nin … Esas saylı dosyasında davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Davacı bankanın müşterilerinden olan dava dışı … Müh. … A.Ş’ye, davalı … …’nun müşterek borçlu müteselsil kefil olarak imzaladıkları genel kredi sözleşmesine dayalı olarak kredi kullandırıldığını, şirketin kredi borcunu ödememesi üzerine hesap kat ihtarının asıl borçlu ve kefillere keşide edildiğini, sonrasında borcun ödenmemesi nedeniyle … Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile nakdi-gayrinakdi alacağa ilişkin ilamsız icra takibi yapıldığını, ancak davalıların haksız itirazı sonucunda takibin durduğunu belirterek davalıların haksız itirazlarının iptali ile takibin devamına, İİK’nun 67/2.maddesine göre %20’den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalılara usulüne uygun dava dilekçesi ekli duruşma gün ve saatini bildirir ihtaratlı davetiye tebliğ edilmiş, taraf teşkili sağlanmış, davalılar … ve … cevap dilekçeleri ile özetle; 14/12/2013 tarihi itibariyle asıl borçlu şirket ile ortaklık ilişkilerinin sona erdiğini, bu hususunun asıl borçlu şirkete ve bankaya bildirildiğini, kefaletten vazgeçildiğini, kendilerinin sorumluluğunun bulunmadığını, sözleşmede yer alan yazıların kendilerine ati olmadığını, ayrıca davalı … imzanın da kendisine ait olmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Birleşen davada davalı … … davaya cevap vermemiştir.
ÖN İNCELEME: Mahkememizde yapılan ön inceleme duruşmasında yargı hakkı, görev ve yetki hususları, dava ve taraf ehliyetleri, dava şartları ve ilk itirazlar değerlendirilmiş, bu yönlerde bir iddia ve itirazda bulunulmadığı gibi Mahkememizin de görevli ve yetkili olduğu ve dava şartlarının tamam olduğu anlaşılmış; tarafların anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar tespit edilmiş; taraflar sulhe ve arabuluculuğa teşvik edilmiş, ön inceleme duruşmasında hazır bulunan taraf vekilleri sulh olmalarının mümkün olmadığını ve arabuluculuğa başvurmak istemediklerini belirtmişlerdir.
DELİLLER: Davacı vekili tarafından taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmesi, hesap kat ihtarnamesi, hesap ekstreleri, geri ödeme planı, faiz oranlarını gösterir kayıtlar ibraz edilmiştir. … Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası getirtilmiştir.
Davaya konu getirtilen … Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Alacaklının …, borçluların davalı kefiller, asıl borçlu ve diğer kefiller olduğu, alacaklının genel kredi sözleşmesine dayanarak kullandırılan ticari krediden kaynaklanan nakdi alacağına ilişkin olarak 3.822.006,51 TL asıl alacak, 48.908,37 TL işlemiş faiz, 2.445,41 TL BSMV ve 296,60 TL ihtarname masrafı olmak üzere toplam 3.873.656,89 TL’nin tahsili, toplam 78.690,00 TL bedelli çek yapraklarının edilmesi yönünde ilamsız takip yaptığı, borçlulara usulüne uygun olarak ödeme emrinin tebliğ edildiği, davalı borçluların süresinde verdiği itiraz dilekçeleri ile borca ve fer’ilerine itiraz ettikleri ve takibin durduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce grafoloji uzmanı bilirkişiden rapor alınmış, düzenlenen raporda sonuç olarak; Genel kredi sözleşmesindeki imzaların davalılar … ve …’in eli ürünü olduğu, rakam ve yazıların ise …’in eli ürünü olduğu, ancak …’ın eli ürünü olmadığı belirtilmiştir.
Mahkememizce banka kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bankacı bilirkişi düzenlediği rapor-ek raporunda sonuç olarak; İcra takip tarihi itibariyle, davalı kefiller … ve …’in nakit alacak yönünden, toplam 3.766.597,87 TL’den sorumluluğunun bulunduğunu, davalı kefil …’ın ise toplam 1.513.772,91 TL’den sorumluluğunun bulunduğunu, depo edilmesi gereken tutarın ise 78.690,00 TL olduğunu belirtmiştir.
Mahkememizce ikinci olarak alınan banka kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bankacı bilirkişi düzenlediği rapor-ek raporunda sonuç olarak; İcra takip tarihi itibariyle, hesap kat tarihinde temerrüdün oluştuğu kabul edildiğinde, davalı kefillerin nakit alacak yönünden, toplam 3.758.928,81 TL’den sorumluluğunun bulunduğunu, takip tarihinden önce temerrü oluşmadığı kabul edildiğinde, davalı kefillerin nakit alacak yönünden, toplam 3.752.842,77 TL’den sorumluluğunun bulunduğunu, depo edilmesi gereken tutarın ise 78.690,00 TL olduğunu belirtmiştir.
Mahkememizce üçüncü olarak alınan banka kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bankacı bilirkişi düzenlediği raporunda sonuç olarak; Davacı ile davalı asıl borçlu arasında, dava devam ederken dava konusu kredilelerin yeniden yapılandırılarak yeni bir ödeme planı ile ödenmesinin kararlaştırıldığı, böylece mevcut icra takibine konu borcu muacceliyet, vade ve faiz oranlarının değiştirildiği, davalıların kefil olmaları nedeniyle sorumluluklarının asıl borçlunun sorumlu olduğu miktar ve ödeme şekline bağlı olduğu, bu nedenle davalı kefiller hakkında yapılmış eski icra takibindeki şart ve tutarlarda takibin devamının talep edilemeyeceği belirtilmiştir.
MAHKEMENİN GEREKÇESİ: Dava ve birleşen dava, taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmelerine dayalı olarak kullandırılan ticari krediden kaynaklanan nakdi alacağa ve çek garanti tutarından kaynaklanan gayri nakdi alacağa istinaden yapılan ilamsız icra takibine, davalı kefillerin borca-fer’ilerine itiraz etmeleri nedeniyle İ.İ.K’nun 67. maddesine dayalı olarak açılan itirazın iptali davasıdır. Davanın yasal bir yıllık süresi içinde açıldığı anlaşılmıştır.
Dava dilekçeleri, taraflar arasında imzalanan sözleşme, hesap ekstreleri, hesap kat ihtarnamesi, icra dosyası, bankacı bilirkişiler tarafından düzenlenen bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı dikkate alındığında; Davacı banka ile davalı asıl borçlu … Müh. … A.Ş’ye arasında 09/02/2011 tarihli 7.000.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmesi imzalandığı, bu sözleşmeyi davalılar …, … ve …’nun 7.000.000,00 TL limitle müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıkları, akdedilen sözleşmeye istinaden borçlu firmaya ticari kredi kullandırıldığı ve çek karnesi verildiği, davalı asıl borçlunun borcunu zamanında ödememesi üzerine asıl borçlu ve kefillere noterden hesap kat ihtarnamesinin gönderildiği, hesap katının usulüne uygun yapıldığı ve ihtarnamenin de usulüne uygun düzenlendiği, ihtarname tebliğine rağmen borcun ödenmemesi üzerine davacı banka tarafından … Müdürlüğü’nün … Esas sayılı sayılı dosyası ile ilamsız takibe geçildiği, ancak davalıların borca ve ferilerine itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdikleri, davacı bankanın ise eldeki dava ve birleşen dava ile borçlu kefillerin itirazlarının iptalini talep ettiği anlaşılmaktadır.
Taraflar arasındaki anlaşmazlık; taraflar arasında genel kredi sözleşmesi imzalanıp imzalanmadığı, kefaletin geçerli olup olmadığı, kefalet geçerli ise davalıların takipte talep edilen nakdi asıl alacak ve fer’ileri ile gayri nakit alacaktan sorumluluklarının bulunup bulunmadığı ile miktarları hususlarında toplanmaktadır.
Mahkememizce alınan üçüncü bankacı bilirkişi raporunun usul ve yasa ile dosya kapsamına uygun, yeterli, gerekçeli ve hüküm vermeye elverişli olduğu görülerek hükme esas alınmıştır.
Mahkememizce alınan üçüncü bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; Davalıların kefaletlerinin 818 sayılı BK’nun yürürlükte olduğu dönemde alınması nedeniyle kefaletin geçerli olması için kefillerin imzaların bulunmasının yeterli olduğu, alınan grafoloji uzman raporuna göre sözleşmedeki imzaların imza inkarında bulunan davalılar … ve …’in eli ürünü olduğu, diğer davalı … …’nun imzaya itirazının bulunmadığı, davalıların kefaletinin geçerli olduğu anlaşılmıştır.
Davacı banka ile davalı asıl borçlu arasında, eldeki itirazın iptali davaları açıldıktan sonra, davanın devamı sırasında dava konusu kredilelerin yeniden yapılandırılarak yeni bir ödeme planı ile ödenmesinin kararlaştırıldığı, 30/12/2016 tarihli ödeme planı oluşturulduğu ve borçlunun 4 taksidi de ödediği, böylece mevcut icra takibine konu borcun muacceliyet, vade ve faiz oranlarının değiştirildiği, davalıların kefil olmaları nedeniyle sorumluluklarının asıl borçlunun sorumlu olduğu miktar ve ödeme şekline bağlı olduğu, önceki takipte talep edilen borcun sükut ettiği, bu nedenle davalı kefiller hakkında yapılmış eski icra takibindeki şart ve tutarlarda takibin devamının talep edilemeyeceği, böylece borcun dava tarihinde sonra yapılandırılması nedeniyle dava ve birleşen dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (Davalıların icra takip tarihi ve dava tarihi itibariyle borcunun bulunduğu, bu nedenle davalıların dava açılmasına sebebiyet verdikleri anlaşılmakla yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmuşlardır).
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
Dava ve birleşen dava konusuz kaldığından KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
1-Aslı dava yönünden; Alınması gereken 59,30 TL harcın peşin alınan 48.127,93 TL harçtan mahsubu ile fazla 48.068,63 TL harcın karar kesinleştiğinde talebi halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde hesap numarası bildirmiş ise iadenin elektronik ortamda hesaba aktarılmasına, hesap numarası bildirilmemiş ise masrafın avanstan karşılanmak üzere PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Davacı tarafından yatırılan 48.163,9,93 TL harç ve ayrıntısı UYAP sisteminde gösterilen toplam 6.888,50 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
2-Birleşen dava yönünden; Alınması gereken 59,30 TL harcın peşin alınan 48.127,93 TL harçtan mahsubu ile fazla 48.068,63 TL harcın karar kesinleştiğinde talebi halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde hesap numarası bildirmiş ise iadenin elektronik ortamda hesaba aktarılmasına, hesap numarası bildirilmemiş ise masrafın avanstan karşılanmak üzere PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Davacı tarafından yatırılan 48.161,43 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair; Taraf vekillerinin yüzüne karşı, birleşen dosya davalısı …’nun yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/05/2021

Başkan …
¸[e-imza]
Üye …
¸[e-imza]
Üye …
¸[e-imza]
Katip …
¸[e-imza]