Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/779 E. 2022/16 K. 17.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2015/779 Esas – 2022/16
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2015/779
KARAR NO : 2022/16

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 26/10/2015
KARAR TARİHİ : 17/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 26/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;01.11.2011 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın kazası neticesinde araçta yolcu konumunda müvekkili … ‘ın ağır yaralandığını ve %90 oranında malul kaldığını, müvekkilinin yaşam boyu bakıcı ihtiyacının bulunduğunu belirterek fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla müvekkilinin uğramış olduğu maddi zararlardan dolayı şimdilik 3.000,00 TL bakıcı gideri maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilmesine karar verilmesini talep etmiş, yargılamanın devamı sırasında kusur hesabı bilirkişi incelemesi ile müvekkilinin kazanın oluşumunda herhangi bir kusuru olmadığı sabit hale geldiğini, adli Tıp Kurumundan alınan maluliyet raporunda da müvekkili … için yaşam boyu sürekli bakıcı ihtiyacı tespit olunduğunu, sayılan sebepler ile müvekkilinin yaşam boyu bakıcı gideri tazminatı alacağı kaza tarihindeki trafik sigortası teminatı olarak kişi başına düşen teminat limitini aşacağı için, dosyada aktüer bilirkişi hesabı olmadan , dava değerini artırdıklarını, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 107. Maddesi 2. Fıkrası gereği eksik harcın tamamlanması ile dava değeri arttırılabileceğini, bu nedenlerle; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 6100 sayılı HMK 107/1-2. Maddesi uyarınca müvekkili için ; 3.000,00 TL olan yaşam boyu bakıcı gideri tazminatı talebimizi 197.000,00 TL daha arttırarak 200.000,00 TL’ye yükselttiklerini, Davalının temerrüt tarihinden itibaren tüm dava değerine ticari- avans faizi yürütülmesini talep ettiklerini, fazlaya ilişkin tüm talep ve dava hakları saklı tutarak, dava miktarının arttırılmasına ilişkin taleplerinin kabulü ile 200.000,00-TL yaşam boyu bakıcı gideri tazminatı; (HMK 107/2. maddesi uyarınca arttırılmış dava değeri) olmak üzere toplamda 200.000,00 TL üzerinden haklı davalarının kabulü ile davalının temerrüt tarihinden itibaren ticari- avans faiz yürütülmesine, yargılama giderleri ile ücret-i vekâletin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini Yargılama giderleri ile ücret-i vekâletin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davacı talebinin zamanaşımına uğradığını, bakıcı gideri yönünden müvekkili şirketin sorumluluğunun bulunmadığını, bu hususta sorumluluğunun SGK’ya ait olduğunu, davacı yanın avans faizi isteminin haksız ve hukuka aykırı olduğunu belirterek açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verilmesini yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEMENİN GEREKÇESİ:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat talebidir.
Tarafların göstermiş oldukları delilleri toplanılmış; Tarafların ekonomik ve sosyal durumunun araştırılmasına ilişkin kolluk tutanağı, davacının kaza nedeniyle görmüş olduğu tedaviye ilişkin tüm evraklar, davacıya kaza nedeni ile ödeme yapılmasına ilişkin SGK yazı cevabı, davalıya ait aracın mülkiyet durumuna ilişkin Emniyet Müdürlüğü yazı cevabı, Trafik Tespit Tutanağı örneği, Hasar dosyası örneği, Sigorta Poliçe örneği, Çorum Devlet Hastanesinin 29/03/2011 tarihli Özürlü Sağlık Kurulu Raporu, Ankara Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı başkanlığının maluliyete ilişkin raporları yazısı, İstanbul Adli Tıp Kurumunun Maluliyet İlişkin raporları, Mardin Sulh Ceza Mahkemesinin …K, sayılı ilamı dosya içerisine kazandırılmış, Adli Tıp Kurumundan maluliyet raporu ve kusur raporu ile aktüerya bilirkişilerinden hesap raporu aldırılıp dosyamız arasına alınmıştır.
Her ne kadar davalı vekilleri zamanaşımı itirazında bulunmuş ise de; BK’nın 60. maddesinde üç türlü zamanaşımı süresi öngörülmüş olup bunlar, zararın ve failin öğrenildiği tarihten itibaren 1 yıl, her halde haksız fiil tarihinden itibaren 10 yıllık ve olağan üstü nitelikteki ceza zamanaşımı süresidir. Buna karşılık, özel bir kanun hükmünün, özel olarak zamanaşımı süresi öngördüğü tehlike sorumluluklarında BK m. 60 uygulanmaz. 2918 sayılı KTK’nın 109/I. maddesinde “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve her halde, kaza gününden başlayarak 10 yıl içinde zamanaşımına uğrar” hükmüne, yine aynı kanunun 109/II. maddesinde ise, “dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve Ceza Kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş ise, bu süre maddi tazminat talepleri için de geçerlidir” hükmüne yer verilmiştir. Kanun koyucu ceza davası için öngörülen zamanaşımı süresince tazminat davasının da devamını temin bakımından genel olarak BK 60/II (6098 sayılı TBK m. 72/I), özel olarak da KTK 109/II. maddesinde düzenleme yapmıştır. Somut olayda kaza 30/07/2013 tarihinde gerçekleşmiş, davaya konu trafik kazası sonucunda bir kısım davalıların murisi … vefat etmiştir. Buna göre eylem için kaza tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK’nın 85/2 ve 66/1-d maddelerinde öngörülen ceza zamanaşımı süresi 15 yıl olup, bu zamanaşımı süresi dikkate alındığında dava tarihinde zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenlerle davalı vekillerinin zamanaşımı itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
Mardin Sulh Ceza Mahkemesinin…. Karar sayılı dosyası incelenmiş; davacının müşteki, dava dışı sürücü …’un sanık olduğu taksirle bir kişinin yalanmasına neden olma suçundan yapılan yargılama neticesinde, sanık sürücünün mahkumiyetine karar verildiği anlaşıldı,
Çorum Devlet Hastanesi tarafından düzenlenen 29/03/2011 tarih ve 1383 sayılı özürlü Sağlı Kurulu raporunda; davacının sürekli engel oranının %90 olduğunu ve çalışarak hayatını kazanamaz kanaatine varıldığı bildirilmiş,
Mahkememizce aldırılan Ankara Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 13/06/2018 tarihli maluliyete ilişkin raporunda; kaza tarihi (01/01/2011) itibariyle geçerli poliçe tarihi dikkate alınarak Maluliyet işlem yönetmelik hükümlerine göre yapılan değerlendirmede, davacının genel vücut çalışma gücünü %61 (yüzde altmışbir) oranında yitirdiği, dokuz (9) ay süre ile iş göremezlik halinde kaldığı, dokuz (9) ay süre ile başkasının bakımına ihtiyaç duyduğu kanaatine varıldığı bildirilmiş, tarafların bilirkişi raporuna olan itirazlarının değerlendirilmesi için maluliyet oranının tespiti için dosya İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderilmiş,

Taraf vekillerinin itirazı doğrultusunda dosyada bulunan maluliyet raporları arasındaki çelişkinin giderilmesi için İstanbul Adli Tıp kurumu ikinci İhtisas Kurulundan maluliyete ilişkin 29/01/2021 tarih ve1391 sayılı raporunda; davacının 01/01/20211 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanmasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında davacının E cetveline göre % 77 (yüzde yetmiş yedi) oranında genel vücut çalışma oranını kaybettiği, başka birisinin sürekli bakımına muhtaç olduğu bildirilmiş, raporlar arasında çelişkiyi gideren son rapor karar vermeye yeterli bulunmakla mahkememizce itibar edilmiştir.
Mardin Sulh Ceza Mahkemesinin … Karar sayılı dosyasında İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden13/06/2012 tarih ve 3309 sayılı kusura ilişkin raporunda;”…01/01/2011 günü saat 02:00 sıralarında sanık … yönetimindeki … plaka sayılı otomobille alkollü vaziyette Diyarbakır yönünden Mardin yönüne hızını yol ve trafik şartlarına göre ayarlamadan tehlikeli biçimde seyrederken olay yerinde aracın hakimiyetini kaybedip kontrolsüzce sağa yönelip, sağdaki bankete girip bankette park halinde bulunan … plakalı kamyonun sol yanına ve bu kamyonun 8 metre önünde yine bankette park halinde bulunan … plaka sayılı kamyonun sol arka kısmına çarpmasıyla otomobilde bulunan …. yaralandığı, sanık …’un asli kusurlu olduğu, yolun sağındaki park halindeki … plakalı araç sürücü ile … plakalı araç sürücülerinin kusurlarının görülmediği bildirilmiştir.
Ankara Adli Tıp Kurumu Dalı Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 22/09/2021 tarihli kusura ilişkin raporunda;”… Dava dışı otomobil sürücüsü …’un %100 oranında, kusurlu olduğu, dava dışı … plakalı sayılı Kamyon sürücüsü … ve … plakalı Kamyon sürücüsü …’in kusursuz olduğu bildirilmiş, rapor ceza yargılamasında alınan kusur raporu ve mahkumiyet hükmü ile uyumlu ve karar vermeye yeterli bulunmakla mahkememizce itibar edilmiştir.
Aktüerya bilirkişisi Serhat Sevinç tarafından düzenlenen 20/12/2021 tarihli raporunda; davacının maddi zararını hesaplayarak, davacının sürekli bakıcı giderinden doğan tazminat alacağının 1.413.398,29-TL, olduğu davalı sigorta şirketinin ZMMS poliçesinde 2011 yılında tedavi giderleri klozu teminat sınırının 200.000,00-TL olduğu davacının talep edebileceği tazminat tutarının 200.000,00-TL olduğu, dava tarihinden 26/10/2015 itibaren yasal faiz talep edebileceği bildirmiştir. Rapor karar vermeye yeterli bulunmakla mahkememizce itibar edilmiştir.
Toplanan delillere göre; davacı …’ın, davalının sigortalı aracının karıştığı trafik kazasında yaralandığı, tarafların kusur durumlarının belirlendiği, Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında davacının E cetveline göre % 77 (yüzde yetmiş yedi) oranında genel vücut çalışma oranını kaybettiği, başka birisinin sürekli bakımına muhtaç olduğu, sürekli bakıcı giderinden kaynaklı tazminatın usulüne uygun raporla belirlendiği, davacının bilirkişi raporuna göre talebini artırdığı, bu hali ile davalının ZMMS poliçesi kapsamında poliçe limitlerinde zarardan sorumlu olduğu ve davacının davasının sübut bulduğu anlaşılmakla davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
Davalı sigorta şirketi tarafından sigorta teminatı altına alınan aracın hususi nitelikte otomobil olduğu, nazara alınarak dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceği, anlaşıldığından talep artırım dilekçesi de dikkate alınarak davacının maddi tazminat davasının kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
Dava dilekçesi ve talep arttırım dilekçesi ile talep edilen davanın KABULÜ ile; 200.000,00-TL sürekli bakıcı gideri tazminatın, dava tarihi olan 26/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalından tahsili ile, davacıya verilmesine,
Harçlar Kanununa göre alınması gereken 13.662,00 TL harçtan peşin alınan 27,70 TL ile tamamlanan 673,00 TL harçların mahsubu ile eksik 12.961,30 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından peşin yatırılan ve tamamlanan 728,40 TL harç ve ayrıntısı UYAP sistemi üzerinde gösterilen toplam 1.332,58 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı taraf vekil ile temsil edildiğinden Karar Tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 22.450,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
HMK 333. Maddesi uyarınca Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; Davacı vekili yüzüne, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17.01.2022