Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/491 E. 2023/134 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.

3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2015/491
KARAR NO : 2023/134

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. ….
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 10/07/2015

BİRLEŞEN … …. ASLİYE TİCARET
MAHKEMESİ’NİN 2016/90 ESAS SAYILI DOSYASINDA;
DAVACI : ….
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 04/02/2016
KARAR TARİHİ : 23/02/2023
K. YAZIM TARİHİ : 23/03/2023

Mahkememizde görülen Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Müvekkili firma ile davalı firma arasında 16.05.2014 tarihinde … Sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmenin 1.maddesind: Davalı şirketin işveren / yüklenici olduğunu, müvekkili şirketin ise … olarak belirtildiğini,bu sözleşme kapsamında: …Müdürlüğü olan İdare ile, dava dışı…-…. Projesi Adi Ortaklığı arasında imzalanan alt sözleşmeye istinaden “Demiryolları araçları için Atölye, Depo ve İstasyonlara 35 adet akaryakıt, madeni yağ, yumuşak su ikmal istasyonu ve 20 adet patinaj kumu ikmal tesisi kurulması işi’’ kapsamında bir alt sözleşme olarak müvekkil davacı ve davalı şirkete karşılıklı borç ve sorumluluk yüklediğini, müvekkilinin … sözleşmesi kapsamında; sözleşmenin 2.1 maddesinde belirtilen işleri üstlendiğini, sözleşmenin 3.1 maddesine göre; …Proje şirketinin temin edeceği ekipmanların bedelinin sözleşme bedelinden düşüldüğünü, müvekkili şirket tarafından yükümlülükler yerine getirilirken, davalı tarafın temin etmekle yükümlü olduğu gerekli malzemeler temin edilemediği gibi, gerekli olan alt yapı çalışmalarının da lokasyonlar da tamamlanamadığını, müvekkilinin iyi niyetle sözleşme yükümlülüklerini yerine getirmeye devam ederken, davalı firmanın … ….noterliğinin … yevmiye numaralı ….05.2015 tarihli ihtarname ile, … Sözleşmesini 23.02.2015 tarihi itibari ile feshedildiğinin bildirildiğini, davalının ihtarlarına … noterliği kanalıyla cevaplar verildiğini, haksız fesih sonrasında …lokasyonunda, …. Mahkemesinin 2015/14 D.İş sayılı dosyası tespit yaptırıldığını, … lokasyonunda … … Mahkemesinin 2015/50 D.İş sayılı dosyası ile tespit yaptırıldığını, …lokasyonunda, … Mahkemesinin 2015/ 13 D.İş sayılı dosyası ile tespit yaptırıldığını, bu tespit raporları ile davalı yanın fesih gerekçesinde ileri sürdüğü nedenlerin gerçek dışı olduğunun ispatlandığını, Yargıtayın yerleşmiş içtihatlarında istikrarlı bir şekilde vurgulandığı üzere; Götürü bedelli işlerde yapılan işin bedeli, sözleşme konusu işin tamamına göre oranının bulunması ve bu oranın sözleşmedeki götürü bedele uygulanması suretiyle hesaplama yapılması gerektirdiğini, dava dışı idare ile, dava dışı Adi Ortaklık arasındaki sözleşmeye göre; üç adet lokasyonun pursantaj oranlarının: … için %4,681, …için % 3,517, …için % 5,585 olmak üzere, toplam pursantaj oranının %13,783 olduğunu, sözleşme bedeli olan 4.889.000,00 Euro üzerinden yapılacak hesaplama sonucu; 673.850,87 Euro olmak üzere imalat bedelinden doğan iş bedeli zararının davalı taraftan tahsili için ….noteliğinin 27.03.2015 tarih ve …yevmiye numaralı ihtarnamesi, davalı şirkete gönderildiğini, ancak bu güne kadar herhangi bir ödeme yapılmadığını belirterek, dava dilekçesinde ayrıca işin feshedilmesi nedeniyle müspet zarar kapsamında oluşan kar kaybını talep etme hakları olduğunu belirterek, davalarının kabulünü, fazlaya ilişkin her türlü dava ve alacak hakları saklı kalmak kaydıyla imalat bedelinden doğan iş bedeli alacaklarının şimdilik 50.000,00 Euro’luk kısmına 30.3.2015 tarihinden itibaren …Bankasının 1 yıl vadeli Euro mevduatına uyguladığı en yüksek mevduat faiz oranı üzerinden işleyecek faizi ile birlikte davalı şirketten tahsiline, haksız fesih nedeniyle, bilirkişi tarafından net miktarı hesaplanmak üzere, şimdilik fazlaya ilişkin her türlü dava ve alacak haklarımız saklı kalmak kaydı ile 20.000,00 Euro müspet zarar kapsamında mahrum kalınan kar miktarının 30.03.2015 tarihinden itibaren …Bankasının 1 yıl vadeli Euro mevduatına uyguladığı en yüksek mevduat faiz oranı üzerinden işleyecek faiz ile birlikte davalı şirketten tahsiline, müvekkili şirketten alınan 20.05.2014 düzenleme tarihli 488.900,00 Euro bedelli teminat senedinin kendilerine iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili birleşen … ….’nin 2016/90 Esas sayılı dosyasında dava dilekçesi ile özetle; Davalı taraf ile 16.05.2014 tarihinde … Sözleşmesi imzaladıklarını, … sözleşmesinin haklı nedenlerle feshedildiğini, feshin noter kanalıyla davalıya tebliğ edildiğini, fesih sonrası davalı tarafa 23.02.2015 tarihli fesih hakedişi düzenlenmesiyle, davalı firmanın 44.235, 79 Euro müvekkiline borçlu olduğunun ortaya çıktığını, fesih hakedişinde merkezi yazılım bedelinin yer almasına rağmen, yazılımın kullanıma kapatıldığını, kaynak kodlarının davalı firmadan … ….Noterliğinin 13.11.2015 tarihli ihtarnamesi ile talep edilmesine rağmen kaynak kodlarının verilmediğini, bu nedenle fesih hakedişinde bedeli ödenen 73.040,00 Euro’nun tahsilinin gerektiğini belirterek, davalı taraftan; 44.235,79Euro tutarlı fazla ödemenin, 23.02.2015 tarihinden, 73.040,00Euro yazılım bedeli iadesinin 13.11.2015 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte, ayrıca 1.000.000,00TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi ekli duruşma gün ve saatini bildirir ihtaratlı davetiye tebliğ edilmiş, taraf teşkili sağlanmış, asıl davada davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; 16.05.2014 tarihli … Sözleşmesinin 2.maddesi gereğince: İdare ile Yüklenici arasında imzalanan Ana Sözleşme uyarınca , yüklenicinin yükleniminde bulunan “Demiryolları araçları için Atölye, Depo ve İstasyonlara 35 adet akaryakıt, madeni yağ, yumuşak su ikmal istasyonu ve 20 adet patinaj kumu ikmal tesisi kurulması” kapsamında yapılacak işlerin, İşveren ile İdare arasında imzalanmış olan ana sözleşmenin, bu sözleşme ile ilgili olan tüm şartlarına ve ekleri olan özel teknik şartnameler ile tatbikat ve imalat projelerine uygun olarak tüm malzeme ve işçilikler ile ekipman ve nakliye dahil olarak, … tarafından eksiksiz olarak yapılması işinin davacı şirket tarafından üstlenildiğini,
Ancak: Davacı şirketin uzmanlığı dışında olan otomasyon genel şartnamesinde tanımlanan işlerin ifası ve kurulumunun dava dışı … A.Ş tarafından üstlenilmiş ve bu nedenle sözleşmenin ; “14.28.maddesinde İş bu sözleşme ekinde bulunan otomasyon genel şartnamesinde tanımlanan işler, Uzman Ekibin isteği üzerine … A.Ş tarafından yapılacaktır.” hükmü olduğunu, ayrıca sözleşmenin son sayfasına; “İş bu sözleşmenin ekinde bulunan otomasyon genel şartnamesinde tanımlanan işlerin ifasından ve kurulan sistemin çalışmasından … ve … A.Ş müştereken ve müteselsilen sorumlu olacaklardır.” şeklinde şerh düşüldüğünü, davacı ile … sözleşmesiyle 35 ayrı istasyonda yapılacak olan iş bu sözleşme konusu işleri, ekli listede yer alan birim fiyatlar ile yapmayı kabul ve taahhüt ederek, işin bedelinin KDV hariç 4.889.000,00 Euro olduğunu, taraflar arasında yapılan sözleşmenin ise, sözleşmenin 3.1 maddesine göre; Teklif birim fiyat sözleşme olduğunu, davacı firmanın sözleşmeyi anahtar teslimi götürü bedel bir sözleşme şeklinde yorumlayarak, pursantaj değerleri üzerinden hakkı olmayan bir alacak yaratma peşine düştüğünü, davacı firmaya Avans mahiyetinde 271.543,67 Euro ve … .ya da ayrıca davacı adına ….360,08 Euro ödendiğini, Sözleşmenin 4.13 maddesine göre: “Davacı tarafın sözleşme kapsamında hazırlayıp temin edeceği tüm yazılımların %100 yerli üretim olduğunu ve kaynak kodlarını idarenin genel geçici kabulünden önce işverene teslim edeceğini kabul ve taahhüt eder.Aksi durumun ortaya çıkması halinde başkaca herhangi bir uyarıya gerek kalmaksızın bu sözleşme fesh olur ve …’in teminat mektubu gelir kaydedilir. Ayrıca işverenin bu sebeple uğrayacağı her türlü zarar Uzman Ekibe rücu edilir.” dendiğini, bu sözleşme hükmüne rağmen, davacı firmanın halen yazılım ile kaynak kodlarını davalı müvekkili şirkete teslim etmediğini, oysa 19.06.2015 tarihli fesih hakediş kalemleri içinde merkezi yazılım bedelinin bulunduğunu belirterek davacının davasının reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili birleşen … ….’nin 2016/90 Esas sayılı dosyasında cevap dilekçesi ile özetle; Davacı tarafından, … sözleşmesinin haksız şekilde feshedildiğini, yapılan sözleşmenin götürü bedel sözleşme olduğunu, 23.02.2015 tarihli fesih hakedişinin hatalı olduğunu, kesintilerin dayanağının olmadığını, bu durumun …. Noterliğinin 06.07.2015 tarih ve … yevmiye nolu ihtarname ile davacı yana bildirildiğini, davacı yanın otomasyon yazılımlarının temini nedeniyle müvekkili şirketten alacak talebinde bulunmasının hukuki dayanağı olmadığını, bu durumun …. Noterliğinin 18.11.2015 tarih ve 16952 yevmiye nolu ihtarname ile davacı yana ayrıca bildirildiğini, davacı tarafın manevi tazminat talebinin hukuki bir dayanağının olmadığını belirterek davacının davasının reddine karar verilmesini istemiştir.
ÖN İNCELEME: Mahkememizde yapılan ön inceleme duruşmasında yargı hakkı, görev ve yetki hususları, dava ve taraf ehliyetleri, dava şartları ve ilk itirazlar değerlendirilmiş, Mahkememizin görevli ve yetkili olduğu ve dava şartlarının tamam olduğu anlaşılmış; tarafların anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar tespit edilmiş; taraflar sulhe teşvik edilmiş, ön inceleme duruşmasında hazır bulunan taraf vekilleri sulh olmalarının mümkün olmadığını belirtmişlerdir.
DELİLLER: Tarafların delilleri toplanmış, sözleşme ve ekleri, ihtarnameler, teminat mektubu ibraz edilmiş, hakediş dosyası, tespit dosyaları getirtilmiş, bilirkişi raporları alınmıştır.
Getirtilen ….Mahkemesinin 2015/14 D.İş sayılı dosyanın incelenmesinde; Davacı … … San. Ve Dış Tic.Ltd.Şti.nin talebiyle, ….Müdürlüğünde yerinde yapılan keşif sonucunda, düzenlenen bilirkişi raporunda sonuç olarak; …firması açısından: Dispanserlerin montaj yerlerinin yapıldığı, kablolama tesisatlarının çekildiği ve borulama tesisatının yapıldığı, fakat sözleşmeye göre yağ ve yakıt borulama tesisatının eksiklilerinin olduğu, kablolama ve borulama tesisatlarındaki eksiklerin giderilmesi gerektiği kanaatinde olunduğu, … firması açısından: Gerekli olan yağ ve yakıt istasyonlarına ait dispanserlerin tamamının işletmeye getirildiği, bazı dispanserlerin montajının yapıldığı ve devreye alındığı, bazı dispanserlerin montajının yapıldığı fakat faaliyete alınmadığı, bazı dispanserlerin ise hiç montajının yapılmamış olduğunun yerinde görüldüğü, ayrıca yağ ve yakıt santralleri arasında veri akışını sağlayan ve tankların otomatik kontrolünü yapan ve …işletmeye veri akışını sağlayan elektronik kontrol sisteminin kısmen devrede olduğunun tespit edildiği, ilgili firmanın bütün dispanserlerinin montajını yaparak, otomatik kontrol sistemlerinin bütün kontrol noktalarıyla eksiklilerinin giderilerek, sistemin eksiksiz devreye alınması gerektiği kanaatinde olunduğu belirtilmiştir.
Getirtilen …. Mahkemesinin 2015/34 D.İş sayılı dosyanın incelenmesinde; Davacı … … San. Ve Dış Tic.Ltd.Şti.nin talebiyle, …. Merkezinde, davacı firma tarafından tasarlanmış olan yağ-yakıt dispanserlerinin yerinden sökülerek başka bir firma tarafından taklit edilen iş ve ürünlerin yerinde tespiti amaçlı yapılan tespit sonucu düzenlenen bilirki raporunda: … firmasının ürettiği dispanserlerin dışında, başka firmalar tarafından üretilmiş, Resim (5-…-7-8-9-10-11-12) ile verilen, tanımsız çalışır durumda bir adet Tank akaryakıt dolum dispanseri, bir adet Lokomotif akaryakıt ikmal dispanseri, bir adet monte edilmiş ancak çalışmayan Lokomotif ikmal dispanseri olmak üzere toplam üç adet dispanserin tespit edildiği, tespit edilen bu başka firmalarca üretilen dispanserler üzerinde yapılan incelemede, dispanserlerin markası, tipi, imalatçısı, imal tarihi, mekanik-elektromekanik emniyet sınıfları ile ilgili bilgiye rastlanılmadığı, dispanserlerin kapakları açılıp incelendiğinde, fıowmeter,p ompa, selenoid valt vb. donanımların ayrı ayrı …işaretleri olduğu Resim(20) , ancak komple dispanserin …işareti olmadığı, başka bir standart ve sertifikaya rastlanılmadığı, tanımsız dispanserlerin kasa boyutları (…) ve donanımda kullanılan ekipmanların marka,model ve kapasiteleri, Alda marka dispanserleri ile büyük ölçüde aynı olduğu,b u nedenle tanımsız dispanserlerin tasarım ve donanım olarak … firması dispanserlerine benzediği, … A.Ş .nin imalatı Otomasyon Kabini ve … Lokomotif tanıma sisteminin kullanımda olduğu (Resim:17-18), sahada sökülmüş veya ambalajında başkaca bir dispanserin bulunmadığı belirtilmiştir.
Getirtilen … …Mahkemesinin 2015/50 D.İş sayılı dosyanın incelenmesinde; Davacı … … San. Ve Dış Tic.Ltd.Şti.nin talebiyle , 19.03.2015 tarihinde … … Depo Müdürlüğünde ve …Müdürlüğü … Dairesinde yerinde yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda sonuç olarak: a-)Sahada 2 adet …Model 2A Yağ Dolum Dispanseri, 2 adet …Model 1B Yakıt Dolum Dispanseri, 1 adet …Model 1C Yağ Dolum Dispanseri bulunduğu, dispanserlerinin montajının yapılmış olduğu , dispanserlerin elektrik bağlantıları yapılmadığından ve tanklarda yakıt ve yağ olmadığından devreye alınamadığı ve çalışır durumu getirilemediği, b-) İkmal merkezi kontrol sisteminin donanımları ile çalışır vaziyette … İstasyonu Depo Müdürlüğünde bulunduğu, tüm dispanserlerin kapakları açılarak resimlenmiş olup içlerinde tüm sistemin çalışmasına engel teşkil edecek herhangi bir eksik bulunmadığı, c-) İstasyonda ikmal merkezi kontrol ( otomasyon) sisteminin kabin içine monte edilmiş şekilde bulunduğu, sistemin çalışır durumda ve devrede olduğu, elektrik ve otomasyon sistemi kablolamasının yapılmış olduğu , otomasyon kabini içinde; Bilgisayar, LCD Ekran, Rapor Yazıcı, Modem, Kesintisiz güç kaynağı, Fiş yazıcısı , Elektronik Tank seviye ölçüm çubuğunun bulunduğu, d-) Sahada yapılan inceleme ve alınan bilgilerden 10 adet lokomotife, lokomotif tanıma sisteminin kurulmuş olduğunu anlaşıldığı,1 tane lokomotifin keşif sırasında istasyonda bulunması nedeni ile yapılan incelemede sistemin montajlı olduğu, e-) Merkezi ( …) yazılım ve entegrasyon işleri kapsamında donanımlar sisteminin … Dairesinde kabin içine monte edilmiş şekilde bulunduğu, sistemin çalışır durumda ve devrede olduğu,elektrik ve otomasyon sistemi kablolamasının yapılmış olduğu, kabin içinde: Kabin,Bilgisayar,LCD Ekran, Rapor yazıcı, Kesintisiz güç kaynağı, vb. donanımlar bulunduğu, f-) İmalat ve montajı yapılan ürün ve cihazların sözleşme, teknik şartname ve teknik dokümanlara uygun olduğu belirtilmiştir.
Getirtilen …. Mahkemesinin 2015/13 D.İş sayılı dosyanın incelenmesinde; … da, … …Loko Bakım Onarım Müdürlüğü sahası içerisinde yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda sonuç olarak: Taraflar arasında yapılan … sözleşmesi gereğince, dispanserlerin tespit edildiği, dispanser sayılarının: 2 adet …Model 2A Yağ dolum dispanseri, 7 adet …Model 1B Yağ dolum dispanseri, 1 adet …Model 1C Yağ dolum dispanseri olduğu, ayrıca istasyonda elektrik ve otomasyon sistemi kablolamasının eksik olduğunun anlaşıldığı, sistemin bu nedenle devrede olmadığı, sahada 30 adet Lokomotife ,lokomotif tanıma sisteminin kurulmuş olduğu, … … seri nolu 1 adet lokomotifin keşif sırasında istasyonda bulunması nedeni ile,ilgili lokomotifte yer alan sistemin yerinde incelendiği, tüm sistemlerin kablolar aracılığıyla Lokomotif bilgisayarı kabinine bağlandığı ve sistemin çalışır durumda olduğunun tespit edildiği, sonuç olarak: Sözleşme gereğince ,dispanserlerin yukarıda belirtilen sayıda ve tipte … …tesisine montajlarının yapılacağı yerlere getirildiği, ancak tanklarda yağ ve yakıt olmadığından, elektrik alt yapısı henüz tamamlanmadığından (elektrik işleri ile ilgili ekiplerin tespit tarihinde çalışma yapmakta olduklarının görüldüğünü) yağ ve yakıt hatları dispanser altlarına kadar getirilmiş, ancak dispanser bağlantılarının henüz yapılmamış olması nedeniyle, dispanserlerin devreye alınarak çalışır duruma getirilemediği ve …Proje firması tarafından eksik işlerin tamamlanması durumunda sistemlerin devreye alınarak çalışır duruma getirilmesine bir engel bulunmadığı kanaatine varıldığı, yine sahada mevcut olan dispanserlerin; tasarımı, modeli, ölçüleri ve özellikleri dikkate alındığında bu proje için özel olarak tasarlandığı ve sözleşme eki teknik şartname ve İdare ile …Proje arasındaki dosyaya ekli tutanağa uygun şekilde üretildiğinin tespit edildiği belirtilmiştir.
Mahkememizce talimat yoluyla alınan, …Mahkemesine ibraz edilen … Uzmanı tarafından davacının ticari defterlerinin incelenmesi sonucunda düzenlenen bilirkişi raporunda sonuç olarak; Davacı ile davalı arasında akdedilen götürü bedelli sözleşmeye dayalı olarak hakedişlerin, ilgili lokasyonlara ait idare tarafından belirlenmiş olan pursantaj değerlerinden yapılmış olması gerektiği, ancak bu güne kadar herhangi bir hakedişin düzenlenmemiş olduğu, bununla birlikte düzenlenen delil tespit raporlarına göre; Davacının dava tarihi itibariyle davalı şirketten 312.444,65 Euro alacağı olduğu, sözleşmenin haksız olarak davalı tarafından feshedildiği kabul edilmesi halinde, davacının davalı firmadan 3.259.169,62 Euro kar mahrumiyeti alacağının olduğu, sözleşmenin feshedilmesiyle davacı tarafın verdiği 20.05.2014 tarih ve 488.900,00 Euro teminat senedinin bedelsiz kaldığı kabul edildiğinde, davacı şirkete iadesi gerektiği görüşlerini belirtmiştir.
Mahkememizce ilk olarak …, inşaat mühendisi ve makine mühendisi bilirkişiden oluşturulan bilirkişi heyetinden rapor alınmış, düzenlenen raporda sonuç olarak; Asıl dava yönünden: Taraflar arası 16.05.2014 tarihli … sözleşmesinin davalı şirket tarafından haklı bir nedene dayalı olarak feshedilmediği, fesihte davalı şirketin kusurlu olduğunun tespit edilmesi nedeniyle, davacı şirketin toplam iş bedeli alacağının, (…Mahkemesinin 2017-51 Talimat Dosyası Kapsamında, … Uzmanı … Tarafından Hazırlanan 05.10.2017 Tarihli Bilirkişi Raporunda verilen Kdv hariç 312.444,65 Euro bedelli tutarın, davacı firmanın yapmış olduğu işlerin tutarı olarak kabul edilmesiyle,) bu tutarın da Kdv dahil 368.684,68 Euro olduğu, bu bedelden … şirketinin tahsil ettiği 750.000,00 TL karşılığı olan 271.543,67 Euro’nun düşümü sonrasında davacı … Şirketinin iş bedeli alacağının fatura kesilmesi koşuluyla 97.141,01 Euro tutarında olduğu, ancak bu alacağın taleple bağlılık kuralı gereğince 50.000,00 Euro ile sınırlı olduğu, fatura kesilmediği takdirde bu alacağın 40.900,98 Euro olabileceği, taraflar arası 16.05.2014 tarihli … sözleşmesinin davalı şirket tarafından haklı bir nedene dayalı olarak feshedilmediği, fesihte davalı şirketin kusurlu olduğunun tespit edilmesi nedeniyle, davacı … şirketinin ilgili sektördeki başarısı, rekabet gücü, yönetim şekli, ticari performansı ve diğer kriterlerin sonucunun yansımasının yer aldığı ihtilaf bulunmayan 2013 ve 2014 yıllarındaki gelir tablolarından alınan oranlara göre davacının talep edebileceği kar mahrumiyetinin 52.211,92 Euro olduğu, ancak bu alacağın taleple bağlılık kuralı gereğince 20.000,00 Euro ile sınırlı olduğu, Birleşen dava yönünden: Taraflar arasındaki 16.05.2014 tarihli … sözleşmesinin davacı şirket tarafından haklı bir nedene dayalı olarak feshedilmediği, fesihte davacı şirketin kusurlu olduğunun tespit edilmesi nedeniyle, davacı şirketin 44.235,79 Euro fazla isteminin yerinde olmadığı, taraflar arasındaki 16.05.2014 tarihli … sözleşmesinin davacı şirket tarafından haklı bir nedene dayalı olarak feshedilmediği, fesihte davacı şirketin kusurlu olduğunun tespit edilmesi nedeniyle, davacı şirketin 73.040,00Euro fazla ödeme isteminin yerinde olmadığı, davacı firmanın 1000.000,00TL tutarlı manevi tazminat isteminin takdirinin sayın mahkemeye ait olduğu belirtilmiştir.
Bilirkişi heyeti düzenlediği ek raporunda sonuç olarak; Taraflara ait ticari defterlere göre …Proje tarafından … Şirketinin izni ve muvafakati olmadan sözleşme dışı … Inşaat’a ait 4.4222.01.01.1250335.006.28.73.0 1 3 sicil numaralı işyeri adına … adet toplamda 23.879,69 TL tutarında ki … ödemesinin dışlanması sonucunda gerek asıl dava tarihi itibariyle (10.07.2015) gerekse birleşen dava tarihi itibariyle (04.02.2016) … Şirketinin …Proje ye 750.000,00 TL/271.543,67 Euro borçlu olduğu tespit edilmiş olup bu tutar hakkında da taraflarca herhangi bir ihtilafın bulunmadığı, … Şirketi tarafından …Projeye sözleşme gereği teminat mektubu verileceği hususu sözleşme ile kararlaştırılmış ise de, … tarafindan sözleşme bedelinin % 10 oranına isabet eden kısmı kadar teminat senedi alınmasının …Proje tarafınca da kabul edildiği, raporda gerekçeleri ile anlatıldığı üzere, damga vergisinin ödenmemesine ait fesih konusunun takdirinin Mahkemeye ait olduğu.
…Projenin … ile arasındaki sözleşmenin feshinden önce …’in alt işvereni dava dışı … Şirketi ile anlaştığı ve …Proje tarafından … Şirketine avans çeklerinin ödemesinden sonrada … şirketinin sozleşmeyi fesih ettiği ve akabinde de …Projenin bu hususu dayanak yaptığı, Asıl dava vönünden: Davacı alt yüklenici şirket talebinin, yüklenici dava dişı…-…. Proje Adi Ortaklığı ile dava dişi idare arasında demiryolları araçları için atölye, depo ve istasyonlara 35 adet akaryakıt, madeni yağ, yumuşak su ikmal istasyonu ve 20 adet patinaj kumu ikmal tesisi kurması işi kapsamında bir kısım işlerin yapılması konusunda taraflar arasında 16.05.2014 tarihli … sözleşmesinin Haksız feshedildiği iddiasına dayalı iş bedeli alacağının, mahrum kalınan karın, tespit giderlerinin tahsiline olduğu, taraflar arasındaki 16.05.2014 tarihli … sözleşmesinin davalı şirket tarafından hâklı bir nedene dayalı olarak feshedilmediği, fesihte davalı şirketin kusurlu olduğunun tespit edilmesi nedeniyle, davacı șirketin 23.02.2015 fesih tarihi itibari ile (KDV dahil) 283.754,98 TL tutarında bakiye alacak isteminde haklı olabileceği, ancak bu alacağın “taleple bağlılık kuralı” gereğince fatura kesilmesi koşulu ile (KDV dahil) 140.195,00 TL ile sınırlı olduğu, taraflar arasındaki 16.05.2014 tarihli … sözleşmesinin davalı șirket tarafından haklı bir nedene dayalı olarak feshedilmediği, fesihte davalı şirketin kusurlu olduğunun tespit edilmesi nedeniyle, davacının talep edebileceği müspet zarar kapsamındaki kâr mahrumiyetinin 23.02.2015 fesih tarihi itibari ile TBK.nun 408. madde hükmüne göre yapılan hesaplamada 348.788,94 TL, davacının 2013 ve 2014 yıllarına ait gelir tablolarına göre yapılan hesaplamada 146.397,00 TL olduğu. ancak bu alacağın “taleple bağlılık kuralı gereğince 56.078,00 TL ile sınırlı olduğu sonucuna varılmış ise de, hangi mahrum kalınan kar tutarının uygulanması gerekeceği takdirinin Mahkemeye ait olduğu, Birlesen dava yönünden: Davacı yüklenici şirket talebinin, yüklenici dava dışı…-…. Proje Adi ortaklığı ile dava dışı idare arasında demiryolları araçların için atölye, depo ve istasyonlara 35 adet akaryakıt, madeni yağ yumuşak su ikmal istasyonu ve 20 adet patinaj kumu ikmal tesisi kurması işi kapsamında bir kısım işlerin yapılması konusunda taraflar arasında 16.05.2014 tarihli … sözleşmesinin haklı olarak feshedildiği iddiasına dayalı fazla ödemenin, yazılım bedeli iadesinin, manevi tazminatın tahsiline ilişkin olduğu, taraflar arasındaki 16.05.2014 tarihli … sözleşmesinin davacı şirket tarafından 23/02/2015 fesih tarihi itibari yapılan iş bedeli tutarının KDV dahil 488.754,98 TL tutarında bakiye alacağının söz konusu olduğu, bu nedenle davacı şirketin 44.235,79 Euro fazla ödeme isteminde haklı olmadığı, taraflar arasındaki 16.05.2014 tarihli … sözleşmesinin davacı şirket tarafından 23/02/2015 tarihi itibari yapılan iş bedeli tutarının KDV dahil 283.754,98 TL tutarında bakiye alacağının söz konusu olduğu, bakiye alacak miktarı içinde yazılım bedelinin dikkate alınmadığı, bu nedenle davacı şirketin 73.040,00 Euro yazılım bedeli isteminde haklı olmadığı belirtilmiştir.
Mahkememizce ikinci olarak …, inşaat mühendisi, makine mühendisi ve sözleşme-hesap uzmanı bilirkişiden oluşturulan bilirkişi heyetinden rapor alınmış, düzenlenen rapor ve ek raporda sonuç olarak; Asıl davada davacı …’ın mahrum kaldığı karın, 2012,2013 ve 2014 yıllarına ait gelir tablolarına göre, 23.02.2015 fesih tarihi itibari ile 92.234,33 TL (32.895,01 Euro x 2.8039 TL/€) olacağı, TBK 408. madde hükmüne göre ise, 23.02.2015 fesih tarihi itibari ile karının 335.397,57 TL (119.618,… Euro x 2.8039 TL/€) olacağı, bakiye iş bedeli alacağının 449.466,37 TL (160.300,43 Euro x 2.8039 TL/€) olacağı, 08.12.2015 tarihli celsede harcı yatırılmadığından 20.05.2014 düzenleme tarihli 488,900 Euro bedelli teminat senedi iadesi talebi Sayın Mahkeme tarafından işlemden kaldırılmış olup bu hususta herhangi bir değerlendirme yapılamayacağı, tespit dosyalarındaki yargılama giderleri ve vekalet ücretleri olarak toplam 5.614,80TL harcama yapıldığının hesaplandığı, Birlesen Davada Davacı …Proje’nin; Söz konusu işte asıl davacı şirketin alacağı olduğu anlaşıldığından, fesih hak ediş raporundaki 44.235,79 Euro tutarlı fazla ödeme tutarı iadesinin uygun olmayacağı, dosyada mübrez değişik iş tespit raporları dikkate alındığında, 73.040,00 Euro değerinde imalatın yapıldığı, 73.040,00 Euro yazılım bedeli isteminin yerinde olmadığı, söz konusu yazılım bedelinin iadesine ilişkin talebin somut verilerle örtüşmediği belirtilmiştir. Mahkememizce üçüncü olarak …, inşaat mühendisi, makine mühendisi ve sözleşme-hesap uzmanı bilirkişiden oluşturulan bilirkişi heyetinden rapor alınmış, düzenlenen raporda sonuç olarak; Asıl davada; İmalat bedelinden doğan iş bedeli alacağının asıl dava tarihi itibariyle 151.103,49 EUR olarak hesaplandığı, haksız fesih nedeniyle ortaya çıkan kar kaybı (yoksun kalınan kar) kaynaklı zararın 60.501,69 EUR olarak hesaplandığı, tespit dosyaları için yapılan yargılama masraflarının …. 2015/34 D. İş için 607,90 TL, …… 2015/14 D. İş için 632,90 TL, ……2015/13 D. İş için 507,90 TL, … … 2015/50 D. İş için 3.257,90 TL olmak üzere toplam 5.006,60 TL olarak hesaplandığı, Birleşen davada; Birleşen davacının 44.235,79 EURO’luk fazla ödemenin istirdadı talebinin yerinde görülmediği, birleşen davacının 73.040,00 EUR fazladan ödenen yazılım bedelinin istirdadı talebinin yerinde görülmediği belirtilmiştir.
Asıl dosyada davacı vekili ıslah dilekçesi ile; Bakiye iş bedeli olarak 402.307,20 Euro ve haksız fesih nedeni ile 1.821.083,76 Euro müspet zarar kapsamında mahrum kalınan karın 30.03.2015 tarihinden itibaren …Bankası’nın 1 yıl vadeli Euro mevduatına uyguladığı en yüksek mevduat faiz oranı üzerinden işleyecek faizi ile birlikte davalı şirketten tahsiline, ayrıca …. Mahkemesi’nin 2015/14 D.iş sayılı dosyası, … … Mahkemesi’nin 2015/50 D.iş sayılı dosyası ve … Mahkemesi’nin 2015/13 D.iş sayılı dosyalarında sarf edilen yargılama giderleri ve vekalet ücretinin tespit dosyalarında verilen karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı şirketten tahsiline, müvekkili şirketten alınan 20.05.2014 düzenleme tarihli 488.900,00 Euro bedelli teminat senedin iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
MAHKEMENİN GEREKÇESİ: Asıl ve birleşen dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
16.05.2014 tarihli … sözleşmesine göre, davacı/birleşen davalı şirket alt yüklenici(taşeron), davalı/birleşen davacı şirketin içinde bulunduğu adi ortaklık yüklenici (müteahhit), dava dışı … İşletme Genel Müdürlüğü iş sahibi konumundadır.
Taraflar arasında; … sözleşmesi imzalandığı ve davacı alt yüklenici tarafın bir kısım işi tamamladığı konusunda anlaşmazlık bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki anlaşmazlık; asıl dosyada, davacı taşeron firmanın bakiye hakediş, haksız fesihten kaynaklanan alacağı olup olmadığı, teminat mektubunun iadesini talep edip edemeyeceği ve işveren firma olan … Ltd. Şti.’nin fazla hakediş ödemesi yapıp yapmadığı, birleşen davada ise, davacı yüklenici firmanın yapılan iş kapsamında fazla ödemesinin olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Mahkememizce alınan …, inşaat mühendisi, makine mühendisi ve sözleşme-hesap uzmanı bilirkişiden oluşturulan, üçüncü bilirkişi heyet raporu-ek raporunun usul ve yasa ile dosya kapsamına uygun, yeterli ve gerekçeli olduğu görülerek hükme esas alınmıştır.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunun diğer delillerle birlikte değerlendirilerek yapılan incelemesi sonucunda; Asıl dosyada davacının; İmalat bedelinden doğan iş bedeli alacağı (hakediş alacağı) olarak şimdilik 50.000 EURO’nun 30.03.2015 tarihinden itibaren faizi ile birlikte tahsilini, haksız fesih nedeniyle ortaya çıkan yoksun kalınan kar kaynaklı zarar iddiasına karşılık şimdilik 20.000 EURO’nun 30.03.2015 tarihinden itibaren faizi ile birlikte tahsilini, tespit dosyalarında sarf edilen yargılama giderleri ve vekalet ücretinin tespit dosyalarında verilen karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini, 20.05.2014 düzenleme tarihli 488.900,00 Euro bedelli teminat senedinin iadesini talep etmiş; ıslah dilekçesi ile bakiye hakkediş alacağını 402.307,20 Euro ve haksız fesih nedeni ile müspet zarar kapsamında mahrum kalınan kar alacağını 1.821.083,76 Euro olarak ıslah etmiştir.
Birleşen davada davacının; Fesih nedeniyle 23/02/2015 tarihli fesih hakedişi düzenlenerek …’a tebliğ edildiği, fesih hakedişine göre …’a 44.235,79 Euro fazla ödeme yapıldığı iddia edilerek yapılan fazla ödemenin faizi ile birlikte …’dan istirdadını, 16/05/2014 tarihli … sözleşmesinin eki olan otomasyon şartnamesi gereğince …’ın temin ettiği …yazılım bedelinin sözleşmenin feshi nedeniyle düzenlenen fesih hakedişinde 73.040 EURO olarak yer aldığı halde sözleşmeyi haklı feshettikleri için bu bedelin …’a ödenmemesini, geri alınması gerektiği iddiasıyla fazladan ödenen yazılım bedeli olan 73.040,00 EURO’nun …’dan istirdadını, haksız feshe konu olaylar nedeniyle ticari itibarlarının zedelendiği iddiasıyla …’dan ayrıca 1.000.000,00-TL manevi tazminatın tahsilini talep etmiştir.
Feshin haksız olup olmadığı hususunun incelenmesinde; Taraflar arasındaki sözleşme, …Proje tarafından keşide edilen … …. Noterliğinin ….02.2015 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile feshedilmiştir. Bahse konu fesih ihtarnamesinde fesih gerekçeleri …Proje tarafından şu şekilde sıralanmıştır: … ile dava dışı … A.Ş. arasında sahada otomasyon işlerinin yapılması konusunda İmzalanan sözleşmenin dava dışı … firması tarafından feshi, …’ın iş programı gerisinde olduğu, sözleşmeye göre …’ın vermesi gereken teminat mektubunu vermediği, sözleşme damga vergisinin … tarafından yatırılması gerektiği ancak yatırılmadığı, imalatların gerekli belgelerinin sunulmadığı ve dispenserlerin EURO kodlarına uygun olarak imal edilmediği. Aşağıda fesih nedenleri sırayla değerlendirilmiştir.
Dava dışı … ile … arasındaki sözleşmenin feshi; …Proje, … ile dava dışı … arasındaki sözleşme feshinin, … ile olan sözleşmelerinin esaslı unsurunu değiştirdiğini ifade etmiştir. Buna gerekçe olarak da, sözleşmenin 14.28. maddesinde otomasyon genel şartnamesi gereğince yapılması gereken işlerin dava dışı … A.Ş.’nin yapacağının hüküm altına alınmasını, aynı zamanda sözleşmenin son sayfasında sözleşmenin ekinde bulunan Otomasyon Genel Şartnamesinde tanımlanan işlerin ifasından ve kurulan sistemin çalışmasından … (Davacı) ve … şirketinin müştereken ve müteselsilen sorumlu olacaklarının şerh olarak düşülmesini göstermiştir.
Taraflar arasındaki sözleşme bir eser sözleşmesidir. Eser sözleşmesi tam iki tarafa borç yükleyen; yüklenicinin bir eser meydana getirmeyi, iş sahibinin de bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiği bir sözleşmedir. (TBK 470. maddesi). Sözleşmenin taraflarına bakıldığında; İşveren’in …Proje, …’in de … olduğu görülmektedir. …Proje’nin iddiası dava dışı … firmasının da sözleşmenin tarafı olduğu yönündedir. Sözleşme kül halinde incelendiğinde, …Proje’nin bütün mali edimlerini …’a karşı üstlendiği görülmektedir. Yani dava dışı … firmasına karşı herhangi bir bedel ödeneceğinin kararlaştırılmadığı, bunun da eser sözleşmesinin ruhuna aykırı olduğu görülmüştür. Belirli bir emek sonucunun meydana getirilmesi herhangi bir ücret almaksızın taahhüt edilmişse ortada istisna sözleşmesi değil, vekalet sözleşmesi vardır. Dolayısıyla burada dava dışı …’in, davanın taraflarınca akdedilmiş olan16.05.2014 tarihli eser sözleşmesinin tarafı olmadığı, dava dışı … ile … arasındaki sözleşmenin feshedilmiş olmasının, davanın tarafları arasındaki … Sözleşmesi’nin esaslı unsurlarına halel getirmeyeceği; taraflar arasındaki yazışmalar ve ihtarnameler ile tüm dosya kapsamına göre …’ın, dava dışı … ile olan sözleşmesinin feshinin, …’ın sözleşmesel yükümlülüklerini yerine getirmesine engel teşkil ettiğine dair bir olguya da rastlanmadığı, sözleşmede de dava dışı …’e ilişkin bir fesih maddesinin bulunmadığı görülmüştür. Böylece bu fesih nedeninin haklı olmadığı anlaşılmıştır.
…’ın sözleşme uyarınca iş programının gerisinde olup olmadığı ve bunun fesihle olan bağlantısı; Tespit raporları da incelendiğinde, …Proje’nin de sözleşme konusu edimlerinin bir kısmını yerine getirmediği tespit edilmiştir. Hal böyle iken, işlerin aksamasına neden olan tarafın sadece … olduğu iddiası ile mevcut deliller örtüşmemektedir. Bir silsile halinde bir edimin yerine getirilmemesi bir diğerinde aksamaya neden olabilir. Daha açık bir ifade ile …Proje, tüm kusurun …’da olduğunu iddia etmişse de, dosyadaki somut delillerden …Proje’ye de atfedilebilecek bir kusurun varlığı göz önünde bulundurulduğunda; sözleşmenin haklı nedenle feshedildiği iddiası tartışmalı hale gelmiştir. Oysa sözleşmenin feshi sebebiyle her iki taraftan birinin veya belli oranlar da her ikisinin de zarara uğradığı ve bu zararın tazminine hükmedilecek hallerde; feshin haklılığının ya da kusurun çok net bir şekilde ortaya konulabilmesi gerekmektedir.
Bir sözleşmenin haklı sebeple feshi için, sebebin hem objektif, hem de sübjektif açıdan belirli bir ağırlık taşıması, yani belirli bir önem derecesine sahip olması gerekmektedir. Objektif ağırlık, ileri sürülen sebebin dürüstlük kuralına göre, haklı sebebe başvuran tarafın belirli bir süreli sözleşme söz konusu olduğunda kararlaştırılan sürenin sona ermesine veya belirsiz bir süreli bir sözleşme söz konusu olduğunda olağan feshin yapılabileceği ana kadar devam etmesine izin vermemesini gerektirir. Objektif ağırlık, dürüstlük ilkesi çerçevesinde belirlenir. Aynı koşullar altında makul bir insanın ilgili sebep çerçevesinde sözleşmeyi feshedip edemeyeceği araştırılır. Subjektif olarak, başvurulan sebebin sözleşmeyi fesheden taraf açısından sözleşmeye devamı gerçekten katlanılmaz hale getirmelidir. Subjektif ağırlık, tüm koşullar ışığında belirlenmelidir. Objektif haklı bir sebebin varlığı, çoğu durumda subjektif haklı bir sebebin de var olduğu anlamına gelmektedir.
Yukarıda da belirtildiği üzere, tespit raporları uyarınca (….) sözleşmenin iş programındaki aksama nedeniyle fesih gerekçesinin mevcut delillerle örtüşmediği görülmüştür. Böylece bu fesih nedeninin haklı olmadığı anlaşılmıştır.
…’ın vermesi gereken teminat mektubunu vermediği; Sözleşmenin “Kesin Teminat ve İadesi” başlıklı 8.1 maddesinde; … tarafından, …Proje’ye işin garanti teminatı olarak %10 tutarında süresiz ve kesin banka teminat mektubu verileceği kararlaştırılmıştır. …Proje, fesih gerekçesinde bu teminat mektubunun kendilerine verilmediğini belirtmiş, … ise teminat mektubu yerine aynı bedelde teminat senedi verildiğini ve bu hususta karşılıklı mutabakat olduğunu belirtmiştir.
… tarafından 20.05.2014 düzenleme tarihli 488.900,00 Euro bedelli teminat senedinin …Proje’ye teslimine ilişkin belgeler dosyaya ibraz edilmiştir. Burada teminat senedinin, teminat mektubunun yerine geçip geçmeyeceğinin değerlendirmesinden önce teminat senedi dahi verilmemiş olsaydı …Proje’nin iddiasında haklı olup olmadığının irdelenmesi gerekmektedir. Zira teminat mektubu ve teminat senedinin hukuki ve mali açıdan eşdeğer olmadıkları izahtan vareste olmakla birlikte; teminat senedinin …Proje tarafından kabul edildiği görülmektedir.
Eğer, sürekli borç ilişkisini fesheden taraf, fesih beyanında bulunmakta uzun süre gecikmişse, sözleşmenin sürdürülmesini gerektiren sebepleri dikkate almamışsa, dürüstlük kuralına aykırı olarak feshetmişse, bu noktada sübjektif sebebin bulunmadığı kabul edilmektedir. Sözleşmenin haklı sebeple feshine temel teşkil eden olguları dikkate almaksızın sözleşmenin karşı tarafı ile işbirliğine devam eden veya devamına hazır olduğunu bildiren kimse, bu olgulara haklı sebep niteliği atfetmediğini göstermektedir. Sözleşmeyi devam ettiren veya devam ettirmeye hazır olduğunu gösteren taraf, sözleşmeyi haklı nedenlerle fesih hakkını kaybetmektedir.
Somut olayda, sözleşme tarihinin 16.05.2014 tarihi olduğu; buna mukabil sözleşmenin teminat mektubunun sunulmaması nedeniyle feshedildiği tarihin ….02.2015 olduğu bilinmektedir. Dolayısıyla sözleşmenin akdedilmesinden sonra 9 ay boyunca bir takım işleri kabul eden, … ile sözleşme ilişkisini devam ettiren …Proje’nin, teminat mektubunun sunulmamış olmasını haklı bir fesih nedeni olarak gösteremeyeceği belirlenmiştir. görülmüştür. Böylece bu fesih nedeninin haklı olmadığı anlaşılmıştır.
Sözleşme damga vergisinin ödenmediği; Sözleşmenin “Vergi ve sair Masraflar” başlıklı 10.1 maddesinde; sözleşme damga vergisinin …’a ait olduğu hüküm altın aalınmıştır. Fesih ihtarnamesinde sözleşme damga vergisinin yatırılmamış olması da gerekçeler arasında yer almaktadır. Konuya ilişkin taraflar arasındaki ihtarnamelerin incelenmesinden …’ın, sözleşmenin bir nüsha olduğunu aslının …Proje’de olduğundan bahisle damga vergisini ödeme imkanlarının olmadığını,kaldı ki damga vergisinin …Proje tarafından ödenip davalı … şirketinin cari hesabından düşülmesi hususunda mutabık kaldıklarını ve anlaşılan işlem üzerine damga vergisinin ödenerek hesaplarına borç olarak kaydedilmesini talep ettiği görülmüştür.
Uygulamada işverenin damga vergisini ödeyerek taşeron hakedişinden kesinti yapması sık başvurulan bir yöntemdir. Dolayısıyla, sözleşme aşamasında mutabık kalınmamış olsa dahi, …’ın bahse konu talebinin damga vergisine ilişkin sorunu çözeceği söylenebilir. Zira burada nihai ve esas amaç damga vergisinin ödenmiş olmasıdır.
Damga vergisinin ödenmemesinden bahisle sözleşmenin feshinin haklı olup olmayacağı hususu, teminat mektubu sunulmaması ile ilgili yukarıda belirtilen hususlar gibi değerlendirilmesi gerekmektedir. Zira burada da sözleşmenin akdedilmesinin üzerinden oldukça uzun bir süre geçtikten sonra sözleşme damga vergisinin ödenmemiş olmasının haklı nedenle feshe vücut vereceğinin kabulü, hakkaniyetle bağdaşmayacaktır. …Proje’nin sözleşmenin akdedilmesinden makul bir süre sonra bu hususu fesih sebebi yapabilecekken yapmamış olması, sözleşmenin kendileri açısından damga vergisi ödenmeden de ayakta kalabileceğini kabul ettikleri anlamına gelmektedir. Böylece bu fesih nedeninin haklı olmadığı anlaşılmıştır.
İmalatların gerekli belgelerinin sunulmadığı ve dispenserlerin Euro kodlarına uygun olarak imal edilmediği; Taraflar arasındaki sözleşmede imalatta kullanılacak tüm malzemelerin …, …, …ve/veya …belgesine sahip olacağı kararlaştırılmıştır.
…Proje her ne kadar, sözleşmedeki “…, …, …ve/veya …belgesi” ifadesinin, imalatların bahsi geçen bütün belgelere haiz olması anlamına geldiği iddiasıyla sözleşmeyi haklı nedenle feshettiğini beyan etse de; ve/veya ifadesi bu anlama gelmemekte, belgelerden birinin alınmasının dahi yeterli olduğu anlamına gelmektedir. Tespit dosyalarındaki raporlarda, imalatların üzerinde …işaretinin olduğu ifade edilmiştir. … tarafından …belgeleri de alınmıştır. Dolayısıyla …’ın sözleşmesel yükümlülüklerini yerine getirmediıği iddiasının yerinde olmadığı görülmüştür. Böylece bu fesih nedeninin de haklı olmadığı anlaşılmıştır.
Sözleşme bedeline yönelik değerlendirmede; Somut uyuşmazlıkta … vekili, sözleşmenin birim fiyatlı götürü bedelli bir sözleşme olduğunu; …Proje vekili ise sözleşmenin teklif birim fiyatlı olduğunu iddia etmiştir.
Sözleşme bedelinin götürü bedelli mi, yoksa birim fiyatlı bir sözleşme mi olduğunun
belirlenmesi, talep edilebilecek zararlar yönünden önem arz etmektedir. Bu sebeple tarafların
asıl ve birleşen dava yönünden talep edebilecekleri zarar kalemlerinin belirlenebilmesi için
öncelikle götürü bedel/birim fiyat belirlemesinin yapılması gerekmektedir.
Sözleşmenin “İşin Miktarı ve Bedeli” başlıklı 3.1 maddesinde; …’ın 35 ayrı istasyonda yapılacak olan, iş bu sözleşme konusu işleri, ekli listede yer alan birim fiyatlar üzerinden yapmayı kabul ve taahhüt ettiği, işin bedelinin ise 4.889.000,00 EURO olduğu düzenlenmiştir.
Mevzuatta ve doktrinde ücretin eser sözleşmelerinde üç temel görünümü; – Ücretin götürü olarak belirlenmiş olduğu, – Ücretin yaklaşık yani takribi olarak belirlendiği, – Ücretin türünün belirlenmediği, şeklindedir. İmal olunacak eser bedelinin, önceden ve kesin şekilde tespit edilmesi, ücretin götürü olarak belirlenmesi kavramını ifade etmektedir. Başka bir anlatımla, borçlanılan eserin tümünün ya da belirli bir kısmının bir bütün olarak sözleşme ile önceden belirlenen tutar karşılığında imali ve teslimi için sözleşme kurulmuş olması halinde, burada sabit, yani götürü ücret söz konusu olacaktır.
Götürü ücret, eserin imali için belirginleşecek bütün maliyetleri, giderleri ve en önemlisi kar payını da kapsayacaktır. Ücretin meydana gelmesinde iş sahibinin maliyet hesaplarını bilmesi beklenemeyecek olup; yüklenici tarafından belirlenecek toplam maliyete ilişkin miktar, istenebilecek miktarın alt ve üst sınırlarını oluşturmaktadır. Birim başına götürü ücret; yüklenicinin eserin tamamını ya da bir kısmını önceden belirlenmiş bir ücret karşılığı olarak değil ve fakat bütün edimin parçalarını oluşturan değişik edimleri, önceden belirlenmiş olan değişik tutarlardan ifa etmeyi üstlendiği bir eser sözleşmesinin varlığı halinde söz konusu olabilecektir. Birim fiyat, müteahhidin iş görme faaliyeti sırasında yapacağı değişik iş kalemlerinden birinin daha önce hazırlanmış birim fiyat tespitlerine göre hesaplanmış olan metrekare, metreküp, kilogram, ton, adet veya parça olarak miktar başına düşen fiyat olarak tanımlanmaktadır.
Doktrinde ve uygulamada, tarafların eser sözleşmesinde götürü bedel üzerinden anlaşmış olmaları halinde, beklenilmeyen haller nedeniyle sözleşmenin feshi aşamasına gelinmesi neticesinde, müteahhidin eserin bir kısmını imal ve inşa etmiş olması durumunda nasıl bir hukuki yol izleneceği değerlendirilmiş ve müteahhidin yaptığı işle orantılı olarak ücret alabileceği belirtilmiştir. Nitekim bu konuya ilişkin örnek olarak gösterilen içtihatlarda, inşaat sözleşmeleri izah edilerek, öncelikle yapılması taahhüt edilen işin, yüzde kaçlık kısmının yapıldığının saptanması ve sonrasında bulunacak bu oranın götürü bedele de uygulanmak suretiyle yüklenicinin yaptığı işe göre ne kadar ücrete hak kazandığının saptanabileceği hükme bağlanmıştır. Eser sözleşmesinin konusunun menkul olması halinde ise ifa edilen kısımdan istifade edilmesinin mümkün olması halinde, müteahhidin ifa ettiği bu kısma göre ne kadar ücrete hak kazandığı hesaplanabilecektir.
Somut uyuşmazlık bakımından sözleşme konusu kalemlerin birim fiyatlarının bulunduğu ancak bunun yanı sıra 3.1. maddede sözleşme bedelinin de belirtildiği görülmektedir. Yukarıdaki açıklamalara göre, dava konusu sözleşmenin birim başına götürü ücretli sözleşme olduğu anlaşılmıştır.
Asıl dava yönünden yapılan değerlendirmede; İmalat bedelinden doğan bakiye iş bedeli (….) alacağı talebi yönünden: Bilirkişi heyetince yapılan hesaplama sonucunda davacının fesih tarihi itibariyle bakiye imalat bedellerinden kaynaklanan 431.844,10 Euro alacağının bulunduğu, davalı tarafından davacıya yapılan ödemeler toplamı olarak taraf ticari defter ve kayıtlarında mali inceleme sonucunda tespit edilen toplam 280.740,61 Euro mahsup edildiğinde davacının asıl dava tarihi itibariyle imalat bedelinden bakiye alacağının 431.844,10 – 280.740,61 = 151.103,49 Euro olduğu anlaşılmıştır.
Haksız fesih nedeniyle yoksun kalınan kar kaynaklı zarar talebi yönünden: Yoksun kalınan kar hesabı ile ilgili … içtihatlarına göre de; Müspet zarar olan kâr kaybı, yukarıdaki hükümlerin de sonucu olarak kâr elde edememek nedeniyle malvarlığındaki gerçek eksilme esas alınarak belirlenmelidir. Gerçek eksilmenin belirlenmesi konusunda hizmet sözleşmeleriyle ilgili olarak TBK’da düzenlenen 408 ve 438. maddelerdeki kesinti yöntemi esas alınmalıdır. 408. maddede iş sahibinin temerrüdü nedeniyle istenebilecek ücret hesabı, 438. maddede ise iş sahibinin sözleşmeyi haksız feshetmesi nedeniyle istenebilecek zarar hesabı düzenlenmiştir. 408. madde işverenin engellemesi sebebiyle yapmaktan kurtulunan giderler ile başka bir iş yaparak kazanılan veya kazanmaktan bilerek kaçınılan yararların indirilmesini, 438. madde ise sözleşmenin sona ermesi yüzünden tasarruf edilen miktar ile başka bir işten elde edilen veya bilerek elde etmekten kaçınılan gelirin indirileceğini düzenlemiştir. Her ikisi de indirim unsurları olarak benzer düzenleme içermekte olup, öğreti ve uygulamada bu hesaplama, kesinti yöntemi olarak adlandırılmaktadır. TBK’daki kesinti yöntemi hizmet sözleşmelerine ilişkin olmasına rağmen, diğer sözleşmelerin haksız feshi halinde de kıyasen uygulanması gerekir. …Kurulu’nun 12.05.2010 tarih, 2010/14-244 Esas, 2010/260 Karar sayılı ilâmında da iki taraflı sözleşmelerin karşı tarafça haksız feshedildiği hallerde, kâr kaybı zararına uğrayan tarafın isteyebileceği zararın saptanmasında kıyasen Borçlar Kanunu’ndaki kesinti yönteminin uygulanması gerektiği kabul edilmiştir. Kesinti yöntemine göre yüklenicinin fesih sebebiyle yapamadığı sözleşme konusu işlerin geri kalan kısmından dolayı mahrum kaldığı kâr kaybının, öncelikle yapılmayan işin sözleşmenin feshi tarihindeki bedelinin (eser tamamlanmış, borç ifa edilmiş olsaydı yüklenicinin eline geçecek bedel ile sözleşmesine göre yapılan imalât sebebiyle yükleniciye ödenen ya da ödenecek bedel farkı) tespit edilmesi, bulunacak bu bedelden, yüklenicinin işi fesih sonucu tamamlamaması sebebiyle sağladığı tasarruf (malzeme, işçilik, sigorta, vergi vs. masraflar) ile bu süre içinde başka bir iş yapıp çalışmışsa ya da başka bir iş yapmaktan kaçınmışsa, kazanabileceği miktarlar belirlenip, bulunacak bu miktarların ilk olarak bulunan yapılmayan iş bedelinden çıkartılarak hesaplanması gerekir. Buna göre, kesinti yöntemi uygulanmak suretiyle hesaplama yapılması gerekmektedir.
Bilirkişi heyetince … içtihatlarına göre yapılan değerlendirme ve hesaplamalar sonucunda; dava dışı idare ile dava dışı Adi Ortaklık arasındaki sözleşmeye göre üç adet lokasyonun pursantaj oranlarının, … için %4,681, …için %3,517, …için %5,585 olmak üzere toplam pursantaj oranının %13,783 olduğu, sözleşme bedeli olan 4.889.000,00 Euro üzerinden yapılan hesaplama sonucu 673.850,87 Euro imalat bedelinden doğan iş bedeli olduğu, dört lokasyonun imalatlarının hakkedişlerinin toplamının 89.844,12 + 113.418,40 + 171.009,89 + 57.571,69 = 431.844,10 Euro olduğu hesaplamaları karşısında asıl davacının mahrum kaldığı kâr kaybının 673.850,87 – 431.844,10 = 242.006,77 Euro olarak hesaplanmış ve bu bedelin içinde %25 yüklenici kârı (işçilik, sigorta, vergi vs. masraflar) dahil olup bu farka oranlama yapıldığında 242.006,77 EUR X 0,25 = 60.501,69 Euro kar kaybı hesaplanmıştır. Böylece davacının haksız fesih nedeniyle kar kaybı alacağının 60.501,69 Euro olduğu anlaşılmıştır.
Davacının gönderdiği ihtarnamelerde konu, miktar, süre olmadığı, ödeme ile ilgi geçerli bir ihtarat yapılmadığı, bu nedenle davalı tarafın davadan önce temerrüde düşürülmediği anlaşılmakla faizin başlangıç tarihinin dava tarihi ve ıslah edilen kısma yönelik ıslah tarihi olduğu anlaşılmıştır.
…. Mahkemesi’nin 2015/14 D.iş sayılı dosyası, … … Mahkemesi’nin 2015/50 D.iş sayılı dosyası ve … Mahkemesi’nin 2015/13 D.iş sayılı dosyalarında sarf edilen yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin toplam 5.006,60 TL olduğu ayrıntılı olarak bilirkişi heyetince hesaplanmıştır. Ancak HMK’nun 323/1/ç maddesi uyarınca bu giderlerin yargılama giderleri arasında olduğu anlaşılmakla, yargılama giderlerine dahil edilmiştir.
Davacının 20.05.2014 düzenleme tarihli 488.900,00 Euro bedelli teminat senedinin iadesi talebi yönünden: Tensip ile davacının teminat mektubu bedeline göre eksik harcı yatırması için kesin süre verilerek davacı tarafa tebligat çıkartılmış, verilen kesin süreye rağmen harç yatırılmadığından, yapılan yargılama sırasında 08.12.2015 tarihli duruşmada davacı vekili tarafından mazeretsiz olarak takip edilmemesi nedeniyle dava dosyasının HMK’nun 150. maddesi gereğince işlemden kaldırılmasına karar ve üç aylık yasal süre içinde taraflarca yenileme talebinde de bulunulmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle teminat senedinin iadesinden kaynaklanan davanın; HMK’nun 150/5. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
Birleşen dava yönünden yapılan değerlendirmede; Taraflar arasındaki 16.05.2014 tarihli … sözleşmesinde asıl davacı şirketin 23.02.2015 fesih tarihi itibariyle yapılan iş bedeli olarak ödemelerin mahsubundan sonra, yukarıda yapılan açıklamalara göre hala bakiye alacağının bulunmakta olup bu bakiye alacak birleşen dava tarihine kadar da ödenmemiş ve dolayısıyla borç dahi bitmemiş olduğu ve bu nedenle bir fazla ödeme ortaya çıkmamış olduğu için birleşen davacının birleşen davalıdan talep edebileceği bir fazla ödemesinin olmadığı, dolayısıyla 44.235,79 Euro’luk istirdat talebinin yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
73.040,00 EUR fazladan ödenen yazılım bedelinin istirdadı talebi: … …Mahkemesi 2015/50 D.iş dosyası ile ilgili olarak … Depo ve …Müdürlüğü … dairesi lokasyonu için yapılan toplam 171.009,89 EUR’luk hesaplamanın içine 73.040,00 EUR’luk yazılım bedeli de dahil edilmiştir. Dosyada yapılan teknik incelemeler sonucunda, asıl davacının birleşen davacıya bu hizmet kalemini de ifa ettiği tespiti yapılmış olduğu için asıl davacının alacağına 73.040,00 EUR da dahil edilmiştir. Dolayısıyla bu ödeme fazla ödeme teşkil etmediği için birleşen dosyada davacının birleşen davalıdan bu tutarın istirdadını talep edemeyeceği anlaşılmıştır.
Manevi tazminat talebi: Yukarıda belirtildiği gibi, birleşen dosyada davacının sözleşmeyi feshinin haksız olduğu, böylece manevi tazminat talebinin yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
Mahkememizin asıl dosyasında sonuç olarak; Davalı firmanın sözleşmeyi feshinin haksız olduğu, davacının imalat bedelinden doğan iş bedeli alacağının asıl dava tarihi itibariyle 151.103,49 Euro olduğu, haksız fesih nedeniyle ortaya çıkan kar kaybı (yoksun kalınan kar) kaynaklı zararının ise 60.501,69 Euro olduğu, tespit dosyaları için yapılan yargılama masraflarının toplam 5.006,60 TL olduğu anlaşılmakla; Asıl davanın alacak talebi yönünden kısmen kabulü ile; İmalat bedelinden kaynaklanan 151.103,49 Euro(50.000,00 EURO için dava tarihinden, bakiye kısım için ıslah tarihi olan 25/02/2020 tarihinden itibaren işleyecek)3095 S.Y’nın 4/a maddesi gereğince devlet bankalarının EURO ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına uygulanan en yüksek faiz oranı ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine; Haksız fesih nedeniyle yoksun kalınan kardan kaynaklanan 60.501,69 EURO (20.000,00 EURO için dava tarihinden,bakiye kısım için ıslah tarihi olan 25/02/2020 tarihinden itibaren işleyecek)3095 S.Y’nın 4/a maddesi gereğince devlet bankalarının EURO ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına uygulanan en yüksek faiz oranı ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine; Davacının teminat senedinin iadesinden kaynaklanan davasının; HMK’nun 150/5. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına karar vermek gerekmiştir.
Birleşen … ….’nin 2016/90 Esas sayılı dosyasında sonuç olarak; Davacının 44.235,79 Euro’luk fazla ödemenin istirdadı talebinin yerinde olmadığı, yine 73.040,00 Euro fazladan ödenen yazılım bedelinin istirdadı talebinin yerinde olmadığı, sözleşmeyi haksız olarak fesheden davacının manevi tazminat talebinde bulunamayacağı anlaşılmakla; Birleşen … ….’nin 2016/90 Esas sayılı dosyasında, davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
1-Asıl davanın alacak talebi yönünden KISMEN KABULÜ İLE; İmalat bedelinden kaynaklanan 151.103,49 EURO(50.000,00 EURO için dava tarihinden,bakiye kısım için ıslah tarihi olan 25/02/2020 tarihinden itibaren işleyecek)3095 S.Y’nın 4/a maddesi gereğince devlet bankalarının EURO ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına uygulanan en yüksek faiz oranı ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Haksız fesih nedeniyle yoksun kalınan kardan kaynaklanan 60.501,69 EURO (20.000,00 EURO için dava tarihinden,bakiye kısım için ıslah tarihi olan 25/02/2020 tarihinden itibaren işleyecek)3095 S.Y’nın 4/a maddesi gereğince devlet bankalarının EURO ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına uygulanan en yüksek faiz oranı ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Davacının teminat senedinin iadesinden kaynaklanan davasının; HMK’nun 150/5. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına,
Alınması gereken 290.017,21 TL harçtan peşin alınan 3.538,46 TL harç ile 109.415,27 TL ıslah harcı toplamı olan 112.953,76 TL harcın mahsubu ile eksik 177.063,45 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde hesap numarası bildirmiş ise iadenin elektronik ortamda hesaba aktarılmasına, hesap numarası bildirilmemiş ise masrafın avanstan karşılanmak üzere … …ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 3.570,26 TL harç ile 109.415,27 TL ıslah harcı toplamı olan 112.985,53 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan ve ayrıntısı UYAP sistemi üzerinde gösterilen 23.464,45 TL yargılama gideri ile 5.006,60 TL tespit giderleri olmak üzere toplam 28.471,05 TL yargılama giderinin 2.277,68 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından yapılan ve ayrıntısı UYAP sistemi üzerinde gösterilen 17.160,79 TL yargılama giderinin 15.787,93 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen kısım üzerinden hesaplanan 272.912,08 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 739.733,40 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
2-Birleşen … ….’nin 2016/90 Esas sayılı dosyasında; Davanın REDDİNE,
Alınması gereken 179,90 TL harcın peşin alınan ….648,90 TL harçtan mahsubu ile fazla ….469,00 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde hesap numarası bildirmiş ise iadenin elektronik ortamda hesaba aktarılmasına, hesap numarası bildirilmemiş ise masrafın avanstan karşılanmak üzere … …ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince manevi tazminat davasının reddi nedeni ile (Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 10/3. maddesi uyarınca) 9.200,00 TL vekalet ücreti ile diğer taleplerin reddi nedeni ile 216.649,90 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair; Taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/02/2023

Başkan …
¸[e-imza]
Üye …
¸[e-imza]
Üye …
¸[e-imza]
Katip …
¸[e-imza]