Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1490 E. 2021/784 K. 11.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2014/1490
KARAR NO : 2021/784

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 19/12/2012
KARAR TARİHİ : 11/11/2021
K. YAZIM TARİHİ : 10/12/2021

Mahkememizde görülen Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi özetle; Müvekkili …’ın … Yapı Sistemleri ünvanıyla davalı şirket ile iki türlü iş ilişkisine girdiklerini, taraflar arasında 01.02.2011 tarihli ‘S.S … Konut Yapı Kooperatifine Yapılacak Olan Konutların Betonarme İnşaat İşlerine Ait Taşeron Sözleşmesi’ imzalandığını, işbu sözleşme gereğince davalı şirketin … Konut Yapı Kooperatifi nezdinde üstlendiği birtakım işleri yazılı sözleşme dahilinde yaptıklarını, ancak yapılan işin karşılığında alınması gereken alacaklarını alamadıklarını, davalı şirketin bir kısım ödemeler dışında ödeme yapmadığını ve davalı şirketten alacaklı olduklarını, ayrıca sözleşmede yazılı işler dışında da davalı şirketin bir kısım ek işlerini (merdiven, duvar vs) dahi yaptıklarını ve bunların da bedellerinin ödenmediğini, sözleşme ve ek işler dışında davalı şirketten başka bir kalem alacaklarının daha bulunduğunu, bunun da; davalı şirkete tünel kalıplarının 7 adet fatura ile satıldığını ve karşılığında davalı tarafça muhtelif çekler verildiğini, fakat işbu çeklerin üçüncü şahıslara ciro edilmesi sonucu birçoğunun karşılıksız çıktığını, bu sebeple alınan çek bedellerinin de ödenmediğini, alacakların tahsili amacıyla müvekkilce davalı şirkete …. yevmiye nolu ihtarnamesinin keşide edildiğini ve ihtarnameye rağmen müvekkilin alacağını tahsil edemediğini belirterek, taraflar arasındaki sözleşme gereği yapılan işler ile ek işler gereği fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50.000,00 TL’nin davalıya gönderilen 22.02.2012 tarihli ihtarname tarihinden itibaren işlemiş ve işleyecek en yüksek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, ayrıca davalı şirkete satılan tünel kalıplarından doğan bakiye alacağın fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 50.000,00 TL’nin faturalarda yazılı tarihlerden itibaren kademeli olarak işlemiş ve işleyecek en yüksek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi ekli duruşma gün ve saatini bildirir ihtaratlı davetiye tebliğ edilmiş, taraf teşkili sağlanmış, davalı davaya yazılı olarak cevap vermemiş, davalı vekili dosyaya sunduğu 23.11.2016 havale tarihli dilekçesi ile özetle; Müvekkili şirketin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını, aksine müvekkili şirketin davacıdan alacaklı olduğunu, davacının müvekkili şirket aleyhine açmış olduğu Ankara … ATM’nin … E. sayılı alacak davasını kaybedince icra inkâr tazminatına hükmedildiğini, müvekkili şirketin de bu alacağı Kırıkkale … Dairesi … E. sayılı dosya ile icraya koyduğunu ve davacının halen bu bedeli müvekkil şirkete ödemediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
ÖN İNCELEME: Mahkememizde yapılan ön inceleme duruşmasında yargı hakkı, görev ve yetki hususları, dava ve taraf ehliyetleri, dava şartları ve ilk itirazlar değerlendirilmiş, bu yönlerde bir iddia ve itirazda bulunulmadığı gibi Mahkememizin de görevli ve yetkili olduğu ve dava şartlarının tamam olduğu anlaşılmış; tarafların anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar tespit edilmiş; taraflar sulhe ve arabuluculuğa teşvik edilmiş, ön inceleme duruşmasında hazır bulunan davacı vekili sulh olmalarının mümkün olmadığını ve arabuluculuğa başvurmak istemediklerini belirtmiştir.
DELİLLER: Tarafların delilleri toplanmış, davacı vekili tarafından sözleşme ve ekleri, ihtarname ibraz edilmiş, Mahkememizce SS … Yapı Koop.nden hakediş dosyası, sözleşmeler, genel kurul kararları getirtilmiş, davacı defterleri istinabe yoluyla incelenmiş, tanık dinlenmiştir.
Getirtilen … 1. AHM’nin … E. sayılı dosyasının incelenmesinde; Davacı …Şti. tarafından davalı … aleyhine 18.05.2012 tarihinde ikame edilen istirdat davasında, davacı tarafça “davalının müvekkilini yanıltarak kendi şahsi hesabına sebepsiz yatırılmasını sağladığı toplam (56.000,00 + 35.000,00) = 91.000,00 TL’lik çek bedellerinin davalıya ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizleriyle birlikte tahsili” talep edilmiş olup, mahkemece 04.07.2013 tarihli kararla Ankara … ATM’nin … E. sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Getirtilen Ankara … ATM’nin … E. Sayılı dosyasının incelenmesinde; Davacı … tarafından davalı … İnş.Ltd.Şti. aleyhine 25.04.2012 tarihinde ikame edilen itirazın iptali davasında, davacı tarafça “davacının davalıya sattığı tünel kalıpların bedeline karşılık davalıdan aldığı toplam (56.000,00 + 35.000,00) = 91.000,00 TL bedelli iki adet çekin karşılıksız çıktığını ve Ankara …İcra Müd.’nün …. sayılı dosyasında başlattıkları icra takibine davalının haksız itirazı üzerine takibin durdurulduğunu” ileri sürerek itirazın iptali ile tazminat talep edilmiştir. Yapılan yargılama sonunda … E. 2013/350 K. sayılı ilam ile: Asıl davada; alacaklı 2 adet çeke istinaden davalı aleyhine icra takibi yapmış olup bu çekler nedeniyle alacaklı olduğu iddiasında olmasına rağmen davacıya ait ticari defterler üzerinde … 2. AHM aracılığıyla yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda davacının yevmiye defterlerinde dava konusu yapılan 35.000,00 TL ve 56.000,00 TL’lik çekler için 2 adet fatura düzenlendiği ve bu fatura bedellerinin Akbank’tan ödeme olarak davacının ticari defterlerine işlendiği, her ne kadar bir kısım alacağı görülmekte ise de bu alacağın davalı adına kesilen ayrı bir faturadan kaynaklandığı ve bedel itibariyle dava konusu çeklerle ilgisinin bulunmadığı anlaşılmakla davacı defterleri usulsüz olsa dahi dava konusu çek bedelleri kadar miktarın ödendiğinin davacı defterlerine işlenmiş olduğu, bu nedenle bu hususların davacı aleyhine delil teşkil edeceği, davalı şirketin …’e yaptığı ödemelerin davacı tarafından ödeme olarak kabul edildiği ve deftere işlendiği göz önüne alınarak asıl davada davacının davasının reddine karar vermek gerekmiş ve davacı taraf ödeme olarak defterlerine kaydettiği alacağı, çekleri iade etmeyerek yeniden davacı aleyhine icra takibi yapmış olması nedeniyle kötü niyetli kabul edilerek kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, birleşen dosya yönünden ise; davacı … İnş. Ltd. Şti. dava konusu çekler nedeniyle …’e yaptığı ödemenin …’a yapılmış ödeme olarak kabul edilmemesi halinde iadesi için dava açmış ise de bu ödemenin …’a yapılmış bir ödeme olması nedeniyle birleşen dosya üzerinden açılan davanın reddine…” karar verilmiştir. Karar, … vekilince temyiz edilmiş olup Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 03.06.2014 tarih ve 2014/6666 E. 2014/10463 K. sayılı ilamı ile onanmasına karar verildiği görülmüştür.
Getirtilen Kırıkkale … İcra Müd.’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Alacaklı … İnş.Ltd.Şti. vekili tarafından borçlu … aleyhine 05.02.2014 tarihinde para borcuna veya teminat verilmesine veya bir işin yapılması veya yapılmamasına, irtifak hakkının veya gemi üzerindeki intifa hakkının kaldırılmasına ilişkin ilamların yerine getirilmesine ilişkin takip başlatıldığı, “Ank. … ATM’nin … E. … K. sayılı 24.12.2013 tarihli kararına dayanarak 36.400,00 TL asıl alacak + 365,00 TL işlemiş faiz + 9.330,00 TL vekalet ücreti + 94,00 TL faiz alacağı olmak üzere toplam 46.189,00 TL alacağa işleyecek %9 yasal faiziyle birlikte tahsilinin talep edildiği ve borçlunun yasal süre içerisinde itirazının bulunmaması sebebiyle takibin kesinleştiği görülmüştür.
Mahkememizce ilk olarak SMMM, inşaat mühendisi ve sözleşme-hesap uzmanı bilirkişiden oluşturulan bilirkişi heyetinden rapor alınmış, düzenlenen rapor ve ek raporlarında sonuç olarak; İstinâbe yoluyla incelenen davacının 2011 dönem yevmiye defterinde yıl sonu noter kapanış tasdikinin bulunmadığı, davalı adına düzenlenen 436.140,00 TL bedelli 7 adet fatura kaydına karşılık davalıdan herhangi bir tahsilat kaydına rastlanmadığı ve işbu faturalardan dolayı davacının bakiye 436.140,00 TL alacak kaydının varlığının belirtildiği, taraflarınca incelenen davalı şirketin 2011 ve 2012 dönem ticari defterlerinde noter açılış tasdiklerinin usulüne uygun olarak zamanında yaptırılmış olup Yevmiye defterlerinde yıl sonu noter kapanış tasdiklerinin bulunmadığı, davacının davalı şirket adına düzenlediği toplam 407.819,99 TL’lik 4 adet fatura kaydı ile davalı tarafça yapılan toplam 574.000,00 TL’lik ödeme sonucunda davalının davacıdan (407.819,99 – 574.000,00)= 166.180,01 TL alacak kaydının varlığı, davacının defterlerinde kayıtlı bulunan 13.03.2011 tarih/271404 nolu 14.160,00 TL bedelli, 13.03.2011 tarih/271405 nolu 5.900,00 TL bedelli ve 16.03.2011 tarih/271406 nolu 8.260,00 TL bedelli olmak üzere toplam 28.320,00 TL bedelli 3 adet faturanın davalı defterlerinde kaydının bulunmadığı, buna karşılık davalı defterlerinde mevcut toplam 574.000,00 TL’lik ödeme kaydının da davacı defterlerinde kayıtlı bulunmadığı, kurulun inşaat mühendisi üyesi tarafından mahallinde yapılan inceleme sırasında davacı beyanı esas alınarak yapılan hesaplama sonucunda davacının yaptığı iş tutarının KDV dahil (468.935,40 * 1,18) = 553.343,78 TL hesaplandığı, yukarıda tarafların ticari defter kayıtlarının incelenmesinde; davalının davacıya 574.000,00 TL ödeme yaptığının tespit edildiği, ancak bu ödemenin taraflar arasındaki taşeron sözleşmesinden doğan alacağa ilişkin mi olduğu yoksa tünel kalıp satışından mı kaynaklandığı yönünde bir tespit bulunmadığı, ödemelerin tünel kalıp satışına karşılık verildiği düşünüldüğünde ticari defter incelemesi sonunda da tespit edildiği üzere davalının tünel kalıp satışı nedeniyle 166.180,01 TL fazla ödemesinin bulunduğu tespit edilmiş olup fazla ödemenin taşeron sözleşmesinden doğan alacaktan mahsubu gerektiğinin düşünüldüğü, ayrıca tünel kalıp satışına karşılık verilen ve Ankara ….ATM’nin … E. sayılı ve bu dosyaya birleşen … 1 Asliye Hukuk Mah.’nin … E. sayılı dosyasına konu olan 56.000,00 TL ve 35.000,00 TL bedelli çeklerin de davacıya yapılmış bir ödeme sayılarak verilen kararın kesinleşmiş olması nedeniyle bu konuda da ihtilafın kalmadığı, sonuç olarak davacıya yapılan ödeme tutarının 574.000,00 TL olduğu hususunun kesinleştiği, buna göre; davacının taşeron sözleşmesi kapsamında KDV dahil 596.747,00 TL tutarında iş yaptığı, mahallinde yapılan inceleme ile de binalarda iskan edildiğinin anlaşıldığı, bu nedenle taşeron sözleşmesinin 9.maddesinde belirtilen % 10 oranında kesinti uygulanmasına gerek olmadığı, 166.180,01 TL tutarındaki fazla ödemenin mahsubu ile davacı alacağının KDV dahil (596.747,00 – 166.180,01) = 430.566,99 TL olarak hesaplandığı, davacının 29.02.2012 tarihli ihtarnamesinin tebliğ tarihi ve ihtarnamede tanınan süreye göre davalının 11.03.2012 tarihinde temerrüde düştüğü ve alacağa 11.03.2012 tarihinden itibaren avans faiz oranında faiz işletilmesi gerekeceği, 22.09.2011 tarihli “ibraname” başlıklı belge, davacıyı temsilen … isimli şahıs tarafından imzalanmış ise de adı geçen şahsın davacıyı temsile yetkisi olduğuna dair ya da daha evvel davacıyı temsilen işlem yaptığına dair belge sunulu olmadığından … isimli dava dışı şahsın imza ettiği ibranamenin davacı için bağlayıcı olmayacağının değerlendirildiği, sonuç olarak; davacının tünel kalıp satımından kaynaklanan alacağının bulunmadığı, davacının taşeron sözleşmesinden kaynaklı KDV dahil 430.566,99 TL alacağı bulunduğu, ancak talebin 50.000,00 TL olduğu, alacağa 11.03.2012 tarihinden itibaren avans faizi uygulanması gerekeceği sonuç ve kanaatine varıldığı görülmüştür.
Mahkememizce ikinci olarak SMMM, inşaat mühendisi ve sözleşme-hesap uzmanı bilirkişiden oluşturulan bilirkişi heyetinden rapor alınmış, düzenlenen raporda sonuç olarak; Davalının ticari defter kayıtlarına göre 407.820,00 TL bedelli 4 adet “tünel kalıp” içerikli faturaya karşılık yapılan 574.000,00 TL’lik ödeme ile fazla ödemeden kaynaklanan bakiye (407.820,00 – 574.000,00) = 166.180,00 TL alacak kaydının var olduğu, “tünel kalıp” içerikli faturalar davalı defterlerine işlendiğinden bu ilişkinin tünel kalıp satışından doğduğunun düşünülmesi gerekeceği, fazla ödemenin varlığının takdirinin ise Mahkemeye ait olduğu, davacının taşeron olarak yaptığı imalat bedelinin ise (daha önce anılan raporlarda hesaplandığı üzere) 596.746,99 TL olduğu, bu ilişkinin taşeronluk sözleşmesinden doğduğunun düşünülmesi gerekeceği, davalının fazla ödemesinin düşülmesi halinde 430.566,99 TL ödenmemiş imalat bedeli bulunduğu belirtilmiştir.
MAHKEMENİN GEREKÇESİ: Dava, eser sözleşmesinden ve tünel kalıp satımından kaynaklanan alacak davasıdır.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, sözleşmeler-ekleri, hakediş dosyası, getirtilen icra ve mahkeme dosyaları, bilirkişi heyet raporları-ek raporları ile tüm dosya kapsamı dikkate alındığında; Davacı vekili dava dilekçesi ile, davacı …-… Yapı Sistemleri ile davalı şirket arasında 01.02.2011 tarihli ‘S.S … Konut Yapı Kooperatifine Yapılacak Olan Konutların Betonarme İnşaat İşlerine Ait Taşeron Sözleşmesi’ imzalandığını, bu sözleşme gereğince davalı şirketin … Konut Yapı Kooperatifi nezdinde üstlendiği bir kısım işin sözleşme dahilinde alt taşeron olarak davacı tarafından üstlenildiğini, ayrıca ek iş yaptığını, ancak davalı tarafından yapılan iş karşılığında ödeme yapılmadığını, ayrıca bunların dışında davalı şirkete tünel kalıplarının 7 adet fatura ile satıldığını ve karşılığında davalı tarafça muhtelif çekler verildiğini, fakat işbu çeklerin üçüncü şahıslara ciro edilmesi sonucu birçoğunun karşılıksız çıktığını, bu sebeple alınan çek bedellerinin de ödenmediğini, alacakların tahsili amacıyla davalı şirkete … 2.Noterliği’nin 22.02.2012 tarih/… yevmiye nolu ihtarnamesinin keşide edildiğini ve ihtarnameye rağmen müvekkilin alacağını tahsil edemediğini belirterek, taraflar arasındaki sözleşme gereği yapılan işler ile ek işler gereği şimdilik 50.000,00 TL’nin davalıya gönderilen 22.02.2012 tarihli ihtarname tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, ayrıca davalı şirkete satılan tünel kalıpları nedeniyle şimdilik 50.000,00 TL’nin faturalarda yazılı tarihlerden ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili, ıslah dilekçesi ile harcını yatırarak davayı-taşeronluk sözleşmesi nedeniyle-toplamda 430.566,99 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı yüklenici vekili ise, davalı vekili dosyaya sunduğu 23.11.2016 havale tarihli dilekçesi ile, davalı şirketin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını, aksine müvekkili şirketin davacıdan alacaklı olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Dava eser sözleşmesinden ve faturadan kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup, davacı yüklenici, davalı alt taşeron konumundadır. Taraflar arasında, eser sözleşmesi akdedildiği ve bir işin davalı yüklenici tarafından tamamlandığı konularında anlaşmazlık bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki anlaşmazlık; davacının sözleşme gereği yaptığı işler karşılığında ve sözleşme dışı sattığı tünel kalıpları nedeniyle düzenlediği faturalardan kaynaklı alacağı bulunup bulunmadığı, davalının ödemelerin tamamını yapıp yapmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Mahkememizce alınan SMMM, inşaat mühendisi ve sözleşme-hesap uzmanı bilirkişilerden oluşturulan birbirini teyit eden, bilirkişi heyet raporlarının usul ve yasa ile dosya kapsamına uygun, yeterli, gerekçeli ve hüküm vermeye elverişli olduğu görülerek hükme esas alınmıştır.(Ancak istinabe yoluyla davacı defterlerini inceleyen bilirkişi raporu dikkate alınmamıştır. Bunun yerine kesinleşen .. ATM … E. …. K. dosyasında alınan SMMM bilirkişi raporu karar kesinleşmekle, bilirkişi raporundaki tespitler de kesinleştiğinden hükme esas alınmıştır).
Birbirini teyit eden bilirkişi heyet raporları tüm dosya kapsamı ile birlikte değerlendirildiğinde; Dava dışı işveren S.S. … Yapı Koop. İle davalı … İnş.Ltd.Şti. arasında 20.01.2011 tarihinde “Düzenleme Şeklinde Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi” imzalandığı, yüklenici davalı şirket ile taşeron davacı arasında ise 01.02.2011 tarihli ‘S.S … Konut Yapı Kooperatifine Yapılacak Olan Konutların Betonarme İnşaat İşlerine Ait Taşeron Sözleşmesi’ imzalandığı görülmüştür.
Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin; İşin Adı, Yapılma Yeri, Niteliği, Türü ve Miktarı başlıklı 4. Maddesinde, davacının … Konut Yapı Kooperatifine yapılacak olan konutların betonarme işlerine ait her türlü beton, betonarme demiri, hasır çelik, su yalıtımı işçiliklerinin yapılması ve inşaatın bünyesindeki her türlü kalıp (Tünel kalıp, ahşap kalıp v.b), iskele malzemelerinin temin edilerek kalıp ve iskele işçiliklerinin yapılmasını” taşeron olarak üstlendiği, işin yapılacağı yerin Ankara Yenimahalle ilçesi Susuz Mahallesi olduğu, proje kapsamında bulunan D bloğun kalan katları ile hiç başlanmamış olan B ve C blok katları olduğu; Kesin Teminat başlıklı 5. Maddesinde, taşeronun taahhüdünü kısmen veya tamamen yerine getirmediği takdirde nakde çevrilmek üzere kesin teminat olarak 40.000,00 TL’lik teminat senedi vereceği ve teminat senedinin idare tarafından kesin kabulün yapılmasından sonra iade edileceği; Sözleşmenin Türü ve Bedeli başlıklı 6. Maddesinde, taşeron tarafından yapılacak beton, kalıp, betonarme demiri, iskele, su izolasyonu, merdiven sahanlığı işlerinin karşılığı, kat planındaki kalıp gören tabiiye alanı üzerinden belirleneceği, sözleşme dâhilinde temelde yapılacak olan tüm işlerin karşılığı 1 normal kat alanı olarak dikkate alınacağı, taşeronun hak edişlerinde uygulanacak fiyatın 30,00 TL/m2 olduğu; İşe Başlama ve Bitirme Tarihi başlıklı 8. Maddesinde taşeronun (davacı), inşaat ruhsatının yenilendiğinin kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren 5 gün içinde işe başlamaya mecbur olduğu, taahhüdün tümünün işe başladığı günden itibaren 90 takvim gününde tamamlayarak geçici kabule hazır duruma getireceği eksik ve kusurlu işlerin giderilmesinin taşerona ait olduğu; Ödemeler başlıklı 9. Maddesinde, taşeronun her ay yapmış olduğu işlerin karşılığında bir hak ediş düzenleneceği ve bu hak edişten %10 kesinti yapılarak fatura karşılığında ödeme yapılacağı, işin geçici kabulünün yapılmasını müteakip 5 gün içerisinde taşeronun kesin hak edişinin hazırlanacağı ve daha önceki hak edişlerden yapılan %10 kesinti tutarlarının da kesin hak edişle birlikte taşerona ödeneceği, KDV’nin sözleşme bedeline dâhil olmayıp, işveren (davalı) tarafından taşerona (davacı) ödeneceği, hükümlerinin yer aldığı görülmüştür.
Davacı tarafından davalı şirket adına “Tünel Kalıp” açıklamasıyla toplam 436.140,00 TL bedelli 7 adet fatura düzenlenmiştir. Ayrıca; taraflar arasında düzenlenen 01.02.2011 tarihli sözleşmenin 5.madde hükmü gereği, davacı tarafından davalı şirket lehine bilâ tarihli 40.000,00 TL bedelli senet düzenlendiği görülmüştür.
Yine davacı tarafından … …Noterliği aracılığıyla davalı şirkete keşide edilen 22.02.2012 tarih… yevmiye nolu ihtarnamede özetle “…davalı şirkete müvekkilce yapılan tünel kalıp satımından bakiye 91.000,00 TL alacakları ile bunun işlemiş ve işleyecek her türlü ticari faizlerinin ve taraflar arasındaki taşeron sözleşmesinden müvekkilin yapmış olduğu 600.000,00 TL bedelli işten bakiye en az 541.000,00 TL anapara alacaklarının ve bunun işlemiş ve işleyecek faizlerinin ihtarın tebliğinden itibaren 10 günlük süre içinde nakden ve defaten taraflarına havale edilmesini aksi takdirde her türlü yasal yollara başvurulacağı…” hususlarının bildirildiği ihtarnamenin 29.02.2012 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Davalı tarafından sunulan ibranamede “…22.09.2011 tarihinde düzenlenen ‘… İnş.Ltd.Şti’nin …’a hiçbir borcu bulunmamaktadır, … şantiyedeki malzemelerini 26.09.2011 tarihine kadar tahliye edecektir’ açıklamalı ibranamenin … ve Hakan Bayraktaroğlu tarafından imzalandığı…” belirtilmiştir.
İbranamede ismi ve imzası bulunan, davacının babası olan … tanık olarak dinlenmiş, beyanında ibranamedeki imzanın kendisine ait olmadığını, aksine davacının davalıdan alacağı olduğunu belirtmiştir. Davacının babasının davacı adına ibraname düzenlemeye yetkisi olmaması nedeniyle imza incelemesi yapılmasına gerek duyulmamış ve sunulan ibranamenin davacıyı bağlayıcı olmadığı kanaatine varılmıştır.
Davacı defterlerinde; Davacı tarafça “tünel kalıp” açıklamalı toplam 436.140,00 TL bedelli 7 adet fatura düzenlenmiştir. Davacı defterinde; davalıdan tahsil edilen 407.820,00 TL ödeme kaydı ile davacının bakiye (436.140,00 – 407.820,00) = 28.360,00 TL alacağının bulunduğu kayıtlıdır.
Davalı defterlerinde; Davacı tarafça düzenlenen toplam 407.820,00 TL bedelli 4 adet faturaya karşılık yapılan 574.000,00 TL’lik ödeme ile fazla ödemeden kaynaklanan bakiye (407.820,00 – 574.000,00) = 166.180,00 TL alacağın bulunduğu kayıtlıdır. Davacı tarafça düzenlenen toplam 28.360,00 TL bedelli 3 adet faturanın ise kayıtlı olmadığı görülmüştür.
Davacı ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğu, bu ticari ilişki kapsamında, davacının davalıya tünel kalıp faturaları düzenlediği, davalının da bir kısmını kabul ederek kendi ticari defterlerine işlediği görülmektedir. Ayrıca, davacının, davalının S.S. … Yapı Koop. ile yaptığı 20.01.2011 tarihli “Düzenleme Şeklinde Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi” ile üstlendiği işte taşeron olduğu ve bir kısım imalatlar gerçekleştirdiği, dosya kapsamına alınan raporlar ile sabittir.
Böylece; Davalının ticari defter kayıtlarına göre 407.820,00 TL bedelli 4 adet “tünel kalıp” içerikli faturaya karşılık yapılan 574.000,00 TL’lik ödeme ile fazla ödemeden kaynaklanan bakiye (407.820,00 – 574.000,00) = 166.180,00 TL alacak kaydının var olduğu, “tünel kalıp” içerikli faturalar davalı defterlerine işlendiğinden bu ilişkinin tünel kalıp satışından doğduğunun kabul edilmesi gerektiği, davacının taşeron olarak yaptığı imalat bedelinin ise (daha önce anılan raporlarda hesaplandığı üzere) 596.746,99 TL olduğu, bu ilişkinin taşeronluk sözleşmesinden doğduğunun kabul edilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
Yapılan açıklamalara göre tünel kalıp işi nedeniyle; Her iki tarafın ticari defterlerinin kapanış tasdiki olmadığından lehlerine delil kabul edilemeyeceği, ancak her iki tarafın birbirini teyit eden ticari defter kayıtlarına göre(tünel kalıp satımına ilişkin 4 adet faturaya dayalı) davalının davacıya 407.820,00 TL ödemesinin bulunduğu hususunun sabit olduğu, böylece tünel kalıp işi nedeniyle davalının borcunun kalmadığı anlaşılmakla bu yöndeki davanın reddine karar vermek gerekmiştir. (davacının defterinde olup, davalı defterinde olmayan 3 adet 28.360,00 TL’lik fatura yönünden ise davacı iddiasını ispat edememiş, açıkça da yemin deliline dayanmadığı görülmüştür).
Taşeronluk sözleşmesi nedeniyle; Davacının yaptığı imalatlardan kaynaklı 596.746,99 TL alacağının bulunduğu, davalı defterlerinin her ne kadar kapanış tasdiki yok ise de, davalı nın ödemelerini banka yoluyla yaptığı, davalının toplam ödemesinin 574.000,00 TL olduğu, bu ödemeden tünel kalıp işinden dolayı 407.820,00 TL davacının alacağı düşüldüğünde davalının tünel kalıp işinden 166.180,00 TL fazla ödemesinin bulunduğu, bu durumda taşeron sözleşmesinden kaynaklı 596.746,99 TL-166.180,00 TL = 430.566,99 TL davacının alacağının bulunduğu, bu alacağa ihtarnamenin tebliğ tarihi olan 29/02/2012 tarihinden verilen 10 günlük sürenin bitimiyle 13/03/2012 temerrüt tarihinden itibaren ticari faiz işletilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Yukarıda belirtilen gerekçelerle; Davanın kısmen kabulü ile; Taşeronluk sözleşmesinden kaynaklanan 430.566,99 TL alacağın (50.000,00 TL’si için 13/03/2012 tarihinden itibaren, kalan kısım için 12/12/2018 ıslah tarihinden itibaren işleyecek) ticari faizi ile birlikte davacıdan alınarak davalıya verilmesine;Tünel kalıp işinden kaynaklanan fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
Taşeronluk sözleşmesinden kaynaklanan 430.566,99 TL alacağın (50.000,00 TL’si için 13/03/2012 tarihinden itibaren, kalan kısım için 12/12/2018 ıslah tarihinden itibaren işleyecek) ticari faizi ile birlikte davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Tünel kalıp işinden kaynaklanan fazlaya ilişkin talebin reddine,
Alınması gereken 29.412,03 TL harçtan peşin alınan 1.485,00 TL harç ile 6.500,00 TL ıslah harcı toplamı olan 7.985,00 TL harcın mahsubu ile eksik 21.427,03 TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Davacı tarafından yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde hesap numarası bildirmiş ise iadenin elektronik ortamda hesaba aktarılmasına, hesap numarası bildirilmemiş ise masrafın avanstan karşılanmak üzere PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Davacı tarafından peşin yatırılan 1.509,45 TL harç ile 6.500,00 TL ıslah harcı toplamı olan 8.009,45 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan ve ayrıntısı UYAP sistemi üzerinde gösterilen toplam 14.772,75 TL yargılama giderinin davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 13.147,74 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen kısım üzerinden hesaplanan 38.578,35 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 7.300,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair; Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.11/11/2021

Başkan …
¸[e-imza]
Üye …
¸[e-imza]
Üye …
¸[e-imza]
Katip …
¸[e-imza]