Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1419 E. 2022/100 K. 16.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2014/1419 Esas – 2022/100
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ANKARA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2014/1419
KARAR NO : 2022/100

DAVA : Kayıt Kabul
DAVA TARİHİ : 09/03/2011
KARAR TARİHİ : 16/02/2022
K.YAZIM TARİHİ : 18/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Kayıt Kabul davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA: Davacı vekili asıl dava dilekçesinde özetle; müflis şirket işçilerinden … tarafından davacı aleyhine işçilik alacaklarının tahsili talebiyle dava açıldığını, dava sonucunda icra dosyasına ödeme yapmak zorunda kaldıklarını, ancak ödedikleri tutardan müflis şirketin sorumlu olduğunu, bu nedenle ödenen tutarın masaya kaydı için İflas İdaresine başvurdukları halde taleplerinin reddedildiğini, ret kararının yersiz olduğunu belirterek İflas İdaresince reddedilen 11.770,22 TL alacağın ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte masaya kayıt ve kabulünü talep etmiştir.
Davacı vekili birleşen … E. sayılı dava dilekçesinde; müflis şirket işçilerinden …, … ve … tarafından davacı aleyhine işçilik alacaklarının tahsili talebiyle dava açıldığını, dava sonucunda icra dosyasına ödeme yapmak zorunda kaldıklarını, ancak ödedikleri tutardan müflis şirketin sorumlu olduğunu, bu nedenle ödenen tutarın masaya kaydı için İflas İdaresine başvurdukları halde taleplerinin reddedildiğini, ret kararının yersiz olduğunu belirterek İflas İdaresince reddedilen 4.279,45 TL alacağın ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte masaya kayıt ve kabulünü talep etmiştir.
Davacı vekili birleşen … E. sayılı dava dilekçesinde; müflis şirket işçilerinden …, …, … ve … tarafından davacı aleyhine işçilik alacaklarının tahsili talebiyle dava açıldığını, dava sonucunda icra dosyasına ödeme yapmak zorunda kaldıklarını, ancak ödedikleri tutardan müflis şirketin sorumlu olduğunu, bu nedenle ödenen tutarın masaya kaydı için İflas İdaresine başvurdukları halde taleplerinin reddedildiğini, ret kararının yersiz olduğunu belirterek İflas İdaresince reddedilen 36.972,77 TL alacağın ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte masaya kayıt ve kabulünü talep etmiştir.

CEVAP: Davalı İflas İdaresi vekili cevap dilekçesinde; davacının alacağının varlığını ispatlaması gerektiğini, ticari defter ve kayıtların tetkiki ile temel borç ilişkisi saptandıktan sonra alacağın kabulünün mümkün olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER: Taraf delilleri toplanmış, bilirkişiden rapor alınmıştır.
Ankara … Ticaret Mahkemesi’nin 28.05.2009 tarihli… K. sayılı kararı ile … Gıda Tem. Tur. Güv. Hiz. İnş. Bil. San. Tic. Ltd. Şti.’nin iflasına karar verildiği ve aynı tarih itibari ile müflise ait mal ve hakların iflas masasına dahil edildiği anlaşılmıştır.
Dava dışı işçiler …, …, … ve …, … ‘nin açmış oldukları İş Mahkemesi davalarından ve icra takiplerinden
Dava dışı …’ye ilişkin Ankara … Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyasının incelenmesinde; Davacının … olduğu, davalıların Ankara Üniversitesi Rektörlüğü ile … Beslenme Hiz. Özel Sağlık Gıda San. Tic. A.Ş olduğu, 26/01/2010 tarih ve …Karar sayılı kararı ile ihaleyi önce … yemek şirketinin aldığı, yemek hazırlama işinde çalıştığı, yemek alım hizmetinin daha sonra başkaca şirketlere ihale edildiği, davanın kısmen kabulü ile davacı …’nin iş akdini haklı nedenle de olsa kendisi feshettiğinden ihbar tazminatı ve dayanağı bulunmayan vergi iadesi alacağı ile hafta tatili ücreti alacağı ile ilgili fazlaya ilişkin taleplerinin ise reddine karar verilmesi gerektiği kabulü ile kıdem tazminatı alacağından brüt 3.535,25 TL, fazla mesai ücreti alacağından brüt 3.090,60 TL, UBGT alacağından brüt 365,47 TL ile ücret alacağından brüt 450,00 TL alacağı olmak üzere toplam brüt 7.441,36 TL; kıdem tazminatı alacağının iş akdinin fesih tarihi olan 24/02/2007 tarihinden itibaren bankalarca mevduata uygulanan en yüksek banka mevduat faizi ile, fazlaya mesai ücreti alacağının 100,00 TL’si için dava bakiyesi 2.990,64 TL si için ıslah, UBGT ücreti alacağının 50,00 TL’si için dava bakiyesi 315,47 TL’si için ıslah, ücret alacağının ise dava tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizleriyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine dair karar verildiği kararın Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin … Karar sayılı kararı ile onanarak kesinleştiği görülmüştür.
Dava dışı …’ye ilişkin Ankara … Müdürlüğünün … E, sayılı icra dosyasının incelenmesinde; Alacaklının … (T.C: …), borçluların Ankara Üniversitesi Rektörlüğü ile … Beslenme Hiz. Özel Sağlık Gıda San. Tic. A.Ş. Olduğu;ilamlı icra takibi ile 11.770,22 TL alacak için icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya 21/05/2010 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır.
Dava dışı …’A ilişkin Ankara … Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyasının incelenmesinde; davacının … olduğu, davalının Ankara Üniversitesi Rektörlüğü olduğu, ihbar edilenlerden … Gıda Tem. Tur. Güv. Hiz. San. Tic. Ltd. Şti.nin de bulunduğu, 28/12/2009 tarih ve … Karar sayılı kararı ile davacının davalı idarenin ihale ile hizmet satın aldığı firmalarda aralıksız ve kesintisiz olarak 20/05/2002-06/10/2008 tarihleri arasında çalıştığı, Hizmet Satin Alınması Genel Hükümleri ve Firmanın Yükümlükleri Belgesinde firmadan çıkartılacak ve alınacak elamanlar için idarenin onayının alınması gerektiği belirtilmesine rağmen, davalı idarenin davacının iş akdinin sona ermesiyle ilgili her hangi bir belge ve bilgi vermediği, firmanın iflası ile ilgili bilgi olmadığı gibi, firmanın sözleşmesinin sona ermesine de süre bulunduğu, Idari ve Teknik Şartnameler ve Sözleşmelerde, ödeme öncesi firmaların ücret ödemeleri ve SSK. Belgelerini ibraz zorunluluğu olduğunun belirtildiği, davacının Hizmet Cetvelinde gösterilen çıkış nedeniyle ilgili belge ibraz edilmediği, bu durumda davacının haklı bir nedenle derhal iş akdinin sona erdirildiğini davalı kanıtlayamadığından, davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanacağı, 4857 sayılı yasanın 2. Maddesi ve Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin kararlılık kazanan görüşüne göre davalı idare ile davacının işçisi olduğu firmalar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisinin bulunduğu, bu ilişkide asıl işveren davalı idarenin alt işverenin işçilerine karşı yükümlülüklerinden birlikte sorumlu olacağının belirtildiği ve hak sahibinin ister birlikte sorumlulardan birine, isterse de uygun gördüğü sorumluya davayı yöneltebileceği, bu nedenle de davalı kurumun davacının alacaklarından sorumlu olacağı kıdem tazminatı alacağından brüt 1.582,34 TL, fazla mesai ücreti alacağı 4.372,63 TL, UBGT alacağından brüt 384,03 TL ile ücret alacağından brüt 148,75 TL, yıllık izin ücreti brüt 979,34 TL alacağı olmak üzere toplam brüt 12.872,89 TL olduğunun belirtildiği görülmüştür. r.
Dava dışı …’A ilişkin Ankara … Müdürlüğü … E, sayılı icra dosyasının incelenmesinde; Alacaklının …, borçlunun Ankara Üniversitesi Rektörlüğü olduğu;ilamlı icra takibi ile 15.594,31 TL alacak için, ödeme emrinin davalıya 16/02/2010 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 05/03/2010 tarihinde borcun 14.994,43 TL’sini, 01/12/2010 tarihinde 2.298,29 TL’sini ödediği anlaşılmıştır.
Dava dışı …’e ilişkin Ankara …İş Mahkemesi … E. (Yeni 2012/663) Esas Sayılı dosyasının incelenmesinde; Davacının … olduğu, davalının Ankara Üniversitesi Rektörlüğü olduğu, ihbar edilenlerde … Gıda Tem. Tur. Güv. Hiz. San. Tic. Ltd. Şti.nin de bulunduğu, 09/09/2013 tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararı ile 04.11.2003-06.10.2008 tarihleri arasında 4 yıl 11 ay 3 gün hizmetinin bulunduğunun saptandığı, iş akdinin davalı yanca haksız olarak feshedildiği anlaşıldığını, brüt 3.056,11 TL kıdem tazminatının 06.10.2018 tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizi ile, 596,12 TL yıllık izin ücreti, 127.74 TL ücret alacağı ve 492,39 TL Ulusal Bayram ve Genel Tatil ücreti alacağının temerrüt tarihi olan 05.04.2009 tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizi ile 1.518,34 TL ihbar tazminatının ise yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair kararın Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin … Karar sayılı kararı ile onanarak kesinleştiği görülmüştür.
Dava dışı …’e ilişkin Ankara … Müdürlüğü … E. Sayılı icra dosyasının incelenmesinde; Alacaklının …, borçlunun Ankara Üniversitesi Rektörlüğü olduğu; 7.454,97 TL alacak için ilamlı icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya 16/02/2010 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 05/03/2010 tarihinde borcun 7.305,97 TL’sini, 20/07/2010 tarihinde 954,33 TL’sini ödediği anlaşılmıştır.
Dava dışı …’a ilişkin Ankara … Mahkemesi … E. Sayılı dosyasının incelenmesinde; davacının …, davalının Ankara Üniversitesi Rektörlüğü olduğu, ihbar edilenlerden … Gıda Tem. Tur. Güv. Hiz. San. Tic. Ltd. Şti.nin de bulunduğu, 23/12/2009 tarih ve … Esas, 2009/892 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulü ile dinlened tanık beyanlarına göre işyerinde fazla mesai yapıldığı, bayramlarda çalışıldığı ve bilirkişinin belirlemiş olduğu miktarlar kadar alacağının olduğu davacının kıdem tazminatından brüt 2.181,60 TL, ihbar tazminatından brüt 1.145.34 TL, ücret alacağından brüt 127,74 TL, fazla mesai ücretinden brüt 2.211,46 TL ve bayram çalışma ücretneden brüt 248,13 TL alacağı olduğu belirlenmiş, davacının davalı işyerinde 07.02.006-06.10.2008 tarihleri arasında 2 yıl 8 ay hizmet akdı ile çalıştığı, iş akdinin dava dışı alt işveren tarafạndan ihalenin yeniden alınmaması nedeniyle sonlandırıldığı anlaşıldığından, feshin haksız olarak kavalı tarafça feshedildiğinden davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı belirtilerek kısmen kabulüne karar verildiği kararın Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin …Karar sayılı kararı ile onanarak kesinleştiği anlaşılmıştır.
Dava dışı …’a ilişkin Ankara … Müdürlüğü … E, sayılı icra dosyasının incelenmesinde; Alacaklının …, borçlunun Ankara Üniversitesi Rektörlüğü olduğu; 6.892,06 TL alacak için ilamlı icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya 16/02/2010 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 05/03/2010 tarihinde borcun 6,636,43 TL’sini, 20/07/2010 tarihinde 1.010,83 TL’sini ödediği anlaşılmıştır.
Dava dışı …’ya ilişkin Ankara … İş Mahkemesi … E. Sayılı dosyasının incelenmesinde; davacının …, davalının Ankara Üniversitesi Rektörlüğü olduğu, ihbar edilenlerden … Gıda Tem. Tur. Güv. Hiz. San. Tic. Ltd. Şti.nin de bulunduğu, 11/06/2009 tarih ve … Karar sayılı kararı ile davacının davalı işveren emrinde 3 yıl 6 ay 15 gün çalışması bulunduğu, maaş ödemelerinin düzensiz olması ve gecikmeli olarak ödenmesi nedeniyle davacının iş akdine kendisinin haklı nedenle son verdiği bu nedenle davacının 2.729,12 TL kıdem tazminata alacağı şartlarının doğduğu 351,00 TL yıllık izin alacağı, 1.747,05 TL fazla mesai alacağı, 559,91 TL ulusal bayram genel tatil alacağı istemlerinin de yerinde olduğu davacının davasının kabulü yönünde hüküm kurulduğu, kararın Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin … Karar sayılı kararı ile onanarak kesinleştiği anlaşılmıştır. .
Dava dışı …’ya ilişkin Ankara … İcra Müdürlüğü …E, sayılı icra dosyasının incelenmesinde; Alacaklının …(T.C: …), borçlunun Ankara Üniversitesi Rektörlüğü olduğu; 6.570,83 TL alacak için ilamlı icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin davalıya 22/10/2009 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 18/08/2009 tarihinde borcun 6.439,43 TL’sini, 12/11/2009 tarihinde 857,31 TL’sini ödediği anlaşılmıştır.
Bilirkişiden alınan 31/05/2019 tarihli raporda; Hukuki takdiri ve davacı ile davalı arasındaki sözleşme ilişkisine göre rücuun kapsamının takdir ve tayini mahkemeye ait olmak üzere yapılan açıklamalar ve ekteki tablolarda yapılan hesaplamalar sonucunda, Mahkemece iç ilişkide işçilik alacaklarından sorumluluğun davalılarda olduğu kabul edildiği takdirde davacının davalılara işçilere ödenen tutarlar yönünden rücu edebilecek bu tutarın asıl ve birleşen davalarda İşçi … için 11.907,24 TL, … için 7.762,21 TL, … 7.230,55 TL, … için 4.730,97 TL olmak üzere toplam 31.630,97 TL rücu talebinde bulunabileceğini bildirmiştir.
Bilirkişiden alınan 05/07/2021 tarihli ek raporda: Taraflar arasında iç ilişkide işçilik alacaklarından sorumluluğun davalılarda olduğu kabul edildiği takdirde davacının davalılara işçilere ödenen tutarlar yönünden rücu edebilecek bu tutarın asıl ve birleşen davalarda İşçi … için 11.907,24 TL, … için 7.762,21 TL, … 7.230,55 TL, … için 4.730,97 TL, … için 9.041,91 TL olmak üzere toplam 40.672,88 TL rücu talebinde bulunabileceğini bildirmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizin asıl davasında dava dışı işçi …’nin birleşen Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas, … Karar sayılı davasında dava dışı işçiler …, … ve Birleşen Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas, … Karar sayılı davasında dava dışı işçiler …, … ile … ve …’ın İş Mahkemelerinde açmış oldukları davalarda bir kısım işçilik alacaklarını hüküm altına alan ilamların icra takipleri sonuc davacı Üniversite’nin ödediği işçilik alacaklarından davalı şirketin sorumlu olduğundan bahisle rücuan alacak istemlerinin iflas masası tarafından reddine dair alacaklarının tespiti ve tahsiline yönelik iflas masasına kaydı istemine ilişkindir.
4857 sayılı İş Kanununun 2/6. maddesinde, “Asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu Kanundan, iş sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerinden alt işveren ile birlikte sorumludur. ” hükmü bulunmaktadır.
İş Mahkemelerinin bir kısım dosyasında bulunan Açık İhale Usulü ile İhale Edilecek Olan 2005 yılına ilişkin Tüm Bina Hasta Refekatçı ve Personel Yemek Hizmetleri Alımı Birim Fiyat Sözleşmesinin Yüklenicinin Sözleşme Konusu İş ile İlgili Çalıştıracağı Personele İlişkin Sorumlulukları başlıklı 23. maddesinde Yüklenicinin sözleşme konusu iş ile ilgili çalıştıracağı personele ilişkin sorumluluklarının ilgili mevzuatın bu konuyu düzenleyen emredici hükümleri ve Genel Şartnamenin Altıncı bölümünden olduğu belirtilmiştir.
İş Mahkemelerinin bir kısım dosyasında bulunan A.Ü İbn-i Sina Hastanesi Beslenme Hizmetleri Şartnamesinin Çalışan İşçi sayısı Nitelikleri ve Diğer Hususlar başlıklı maddesinde, müteahhit firmanın çalıştırdığı veya başka işyerinde çalışıp sonradan firmaya giren işçilerin ihale tarihinden önceki dönemler için oluşabilecek maaş, fazla mesai, bayram tatili ücreti ve kıdem tazminatı gibi her türlü ücret borçlarından tek başına sorumlu olduğu belirtilmiştir.
İşverenlerin sorumluluğuna ilişkin Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin …. Karar sayılı kararında ”… İşveren ile yüklenicinin İş Kanunu’na göre işçiye karşı müteselsilen sorumlu olmasına rağmen rücu ilişkisinde taraflar arasında imzalanan sözleşmenin uygulanması sözleşme hukukunun en temel ilkelerindendir. İşçilik alacakları işveren tarafından ödenen işçinin; yüklenici işçisi olması, sözleşme ücretine işçinin ücret ve sosyal haklarının dahil olması, işverenin işçilik alacaklarından sorumlu olacağına dair sözleşmede bir hüküm bulunmaması hususları nazara alındığında davacı işverenin işçiyi çalıştıran yüklenicilerden ödediği bedeli ve ferilerinin tamamını talep etme hakkı bulunduğunun kabulü gerekirHizmet alım ihaleleri aynı yüklenici tarafından alındığı gibi, değişik yükleniciler tarafından da alınabilmektedir. Bu halde işyeri devri suretiyle işçiler yeni yükleniciye devredildiği için hizmet akitleri kesintiye uğramadan devam etmekte ve işçilik alacakları da bu doğrultuda hesaplanmaktadır. İşçiye ödenen kıdem tazminatı iş sözleşmesinin feshedildiği tarihteki giydirilmiş ücret üzerinden hesaplanmakta olup bu kıdem tazminatının tamamından işçiyi çalıştırdıkları dönemle orantılı olarak yükleniciler işverene karşı sorumludurlar. Yıllık izinler kullanılmadığı taktirde iş sözleşmesinin feshi ile ücrete dönüşmektedir. Sözleşmeyi feshedenin son yüklenici olduğu ve yıllık izinlerinde bu fesih ile ücrete dönüştüğü gözönüne alındığında yıllık izin ücretinden son yüklenici sorumlu olacaktır. İhbar tazminatından son işveren sorumludur. Bunların dışında hafta tatil ücreti, ücret alacağı, fazla mesai ücreti gibi işçiye ödenen tazminatlardan yükleniciler işverene karşı işçiyi çalıştırdıkları dönemle sınırlı olarak sorumlu olacaklardır. İşveren tarafından bu ödemelerin feri mahiyetinde yapılan ödemeler de ayrı esasla yüklenicilerden tahsil edilebilecektir. Yükleniciler aleyhine açılan rücu davalarında ayrı sözleşmelerle hizmet ifa eden yükleniciler mecburi dava arkadaşı olmadığı gibi borçtan müteselsilen sorumlu olacaklarına ilişkin kanun hükmü veya sözleşme bulunmamaktadır. Bu nedenle alacak davalarında her davalı aleyhine ayrı tahsil hükmü kurulmalıdır. Davanın itirazın iptali şeklinde açılmış olması durumunda ise takibin hangi davalı açısından hangi miktarla devam edeceği ayrı ayrı belirlenmelidir. ….Davalı işçisinin sosyal hakları davalı tarafından ödenmemesi sebebiyle iş mevzuatı uyarınca sorumlu olan davacı aleyhine dava açılmış olması ve ödemenin davacı tarafından yapılması halinde işveren davalı sözleşme hükümleri çerçevesinde malvarlığında meydana gelen azalmanın tamamını davalılardan talep edebilecektir bu gerekçeyle icra masraflarının da davalılardan sorumlu oldukları dönemle sınırlı olarak tamamının hüküm altına alınması gerekir…”. şeklinde belirtilmiştir.
Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin ….Karar sayılı kararında da “…Dava, rücuen tazminat istemine ilişkindir. Hizmet alım sözleşmeleri; ihale şartları ile belirlenen işin sözleşmede kararlaştırılan bedel ile yapılmasının üstlenildiği sözleşmelerdir. Bu sözleşme türünde yüklenicinin edimi, hizmetin kendi işçisi ile yerine getirilmesi, işverenin edimi ise sözleşme bedelinin ödenmesidir. Sözleşme kapsamında yapılması gereken iş yüklenici işçisi tarafından yerine getirilecektir. İş akdinin yüklenici ile işçi arasında yapıldığı hususu ihtilaflı değildir. SGK kayıtları da bu hususu doğrulamaktadır. Hizmet alımı tip sözleşmelerinde işverenin, yüklenici tarafından çalıştırılan işçinin ücretinin ödenmesi, sosyal haklarının takibi gibi denetim dışında işçiye karşı bir sorumluluğu yoktur. İşveren ile yüklenicinin İş Kanunu’na göre işçiye karşı müteselsilen sorumlu olmasına rağmen rücu ilişkisinde taraflar arasında imzalanan sözleşmenin uygulanması sözleşme hukukunun en temel ilkelerindendir. İşçilik alacakları işveren tarafından ödenen işçinin; yüklenici işçisi olması, sözleşme ücretine işçinin ücret ve sosyal haklarının dahil olması, işverenin işçilik alacaklarından sorumlu olacağına dair sözleşmede bir hüküm bulunmaması hususları nazara alındığında davacı işverenin işçiyi çalıştıran yüklenicilerden ödediği bedeli ve ferilerinin tamamını talep etme hakkı bulunduğunun kabulü gerekir. Hizmet alım ihaleleri aynı yüklenici tarafından alındığı gibi, değişik yükleniciler tarafından da alınabilmektedir. Bu halde işyeri devri suretiyle işçiler yeni yükleniciye devredildiği için hizmet akitleri kesintiye uğramadan devam etmekte ve işçilik alacakları da bu doğrultuda hesaplanmaktadır. İşçiye ödenen kıdem tazminatı iş sözleşmesinin feshedildiği tarihteki giydirilmiş ücret üzerinden hesaplanmakta olup bu kıdem tazminatının tamamından işçiyi çalıştırdıkları dönemle orantılı olarak yükleniciler işverene karşı sorumludurlar. Yıllık izinler kullanılmadığı takdirde iş sözleşmesinin feshi ile ücrete dönüşmektedir. Sözleşmeyi feshedenin son yüklenici olduğu ve yıllık izinlerinde bu fesih ile ücrete dönüştüğü gözönüne alındığında yıllık izin ücretinden son yüklenici sorumlu olacaktır. İhbar tazminatından son işveren sorumludur. İşveren tarafından bu ödemelerin feri mahiyetinde yapılan ödemeler de ayrı esasla yüklenicilerden tahsil edilebilecektir. Bu durumda mahkemece yukarıda belirlenen ilkeler çerçevesinde, dava dışı işçi değişik alt işverenler nezdinde ve son olarak davalı alt işveren nezdinde çalıştığından kıdem tazminatı yönünden davalı yüklenicinin işçiyi çalıştırdığı dönemle sınırlı sorumlu olduğu, yıllık izin ve ihbar tazminatından davalı son işverenin sorumlu olduğu…” belirtilmiştir.
22/02/2019 tarih, 30694 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 7166 sayılı Sosyal Hizmetler Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 11 maddesi ile 4857 sayılı İş Kanunu’nun 112. maddesine eklenen 6. fıkrada, 4734 sayılı Kanunun 62 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca alt işverenler tarafından çalıştırılan işçilere, 11/09/2014 tarihinden sonra imzalanan ihale sözleşmeleri kapsamında, kamu kurum ve kuruluşlarına ait işyerlerinde 11/9/2014 tarihinden sonra geçen süreye ilişkin olarak kamu kurum ve kuruluşları tarafından yapılan kıdem tazminatı ödemeleri için sözleşmesinde kıdem tazminatı ödemesinden ötürü alt işverene rücu edileceğine dair açık bir hükme yer verilmemişse alt işverenlere rücu edilmez. hükmü ile aynı Kanun’un 12. maddesi ile 4857 sayılı Kanuna eklenen geçici 9. maddede Bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla kamu kurum veya kuruluşları tarafından alt işverene rücu edilmek üzere yürütülen davalarda, 112 nci maddenin altıncı fıkrası kapsamında rücu edilmeyecek kısmı için ihtilafın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına hükmedilir, yargılama gideri ve vekâlet ücreti taraflar üzerinde bırakılır. İcra takiplerinde rücu edilmeyecek kısma ilişkin olarak harç alınmaksızın düşme kararı verilir, takip giderleri ile vekâlet ücreti taraflar üzerinde bırakılır. Ancak, bu kapsamda alt işverene rücu edilerek takip ve tahsil edilmiş olan tutarlar, alt işverenler lehine hiçbir şekilde alacak hakkı doğurmaz ve tahsil edilmiş tutarlar iade edilmez. hükmü eklenmiş; 4857 sayılı İş Kanunu geçici 9. maddesinde belirtilen ve Anayasa Mahkemesince iptal olunan “bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla kamu kurum ve kuruluşları tarafından alt işverene rücu edilmek üzere yürütülen davalarda, 112/6. maddesi kapsamında rücu edilmeyecek kısmı bakımından yargılama gideri ve vekalet ücreti taraflar üzerinde bırakılır.” hükmünde, “yürütülen davalara” yapılan atıf olduğu ancak; Anayasa Mahkemesinin 15/10/2019 tarihli ve 30919 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan İş Kanunu’nun 112/6 ve geçici 9. maddesinin ilk cümlesi, … Karar sayılı kararı ile iptal edilmekle söz konusu hükümlerin uygulanmayacağı ve vekalet ücreti ve yargılama giderinin davalı kuruma Üniversite olmakla yüklenemeyecek harç gideri dışında tarafların sorumlu olduğu diğer yargılama giderlerinin hüküm tarihine göre belirlenmesi gerektiği anlaşılmıştır.
Somut olayda Ankara … Ticaret Mahkemesi’nin 28.05.2009 tarihli…. K. sayılı kararı, Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası, Ankara … Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası veDava dışı işçi Yasemin Keçeliye ilişkin 26/01/2010 tarih ve … Esas, … Karar sayılı kesinleşen ilamı ve Ankara … Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası, dava dışı işçi …’a ilişkin Ankara … Mahkemesinin … Karar sayılı kesinleşen ilamı ve Ankara … Müdürlüğü … E. sayılı dosyası, Dava dışı işçiler …’e ilişkin Ankara …İş Mahkemesi …Karar sayılı kesinleşen ilamı ve Ankara … Müdürlüğü … E. sayılı dosyası, …’a ilişkin Ankara … Mahkemesi 23/12/2009 tarih ve … Esas, … Karar sayılıkesinleşen ilamı ve Ankara … Müdürlüğü … E, sayılı icra dosyası, …’ya ilişkin Ankara … İş Mahkemesi …Karar sayılı kesinleşen ilamı ve Ankara …. İcra Müdürlüğü … E, sayılı icra dosyası, sözleşmeler, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre;
Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin … Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere taraflar arasında imzalanan sözleşmenin uygulanması sözleşme hukukunun en temel ilkelerinden olmakla işçilik alacakları işveren tarafından ödenen işçinin; yüklenici işçisi olması, sözleşme ücretine işçinin ücret ve sosyal haklarının dahil olması, işverenin işçilik alacaklarından sorumlu olacağına dair sözleşmede bir hüküm bulunmaması hususları nazara alındığında davacı işverenin işçiyi çalıştıran yüklenicilerden ödediği bedeli ve ferilerinin tamamını talep etme hakkı bulunduğu ve davalı işyerinde çalışma süreleri de nazara alınarak alacakların belirlendiği anlaşılmıştır. Asıl davada dava dışı işçi … yönünden hesaplamaya göre 9.041,91 TL alacağının dava tarihi olan 09/03/2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte, birleşen Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas, … Karar sayılı dosyasında, davanın kısmen kabulü ile, dava dışı işçilerden, … Yönünden 884,17 TL, … yönünden 942,35 TL olmak üzere toplam 1.826,52 TL alacakların dava tarihi olan 09/03/2011 tarihinden Birleşen Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas, 2012/26 Karar sayılı dosyasında, davanın kısmen kabulü İLE; dava dışı işçilerden, … yönünden 11.907,24 TL, … Yönünden 6.878,04 TL, … yönünden 6.288,20 TL, … yönünden 4.730,97 TL, olmak üzere toplam 29.804,45 TL alacakların dava tarihi olan 09/03/2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı müflis şirketten Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasında, tasfiyede bakiye kalması halinde davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
1-Asıl davanın (Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesinin .. Esas ve Mahkememizin yeni esası … Esas sayılı) dosyasında DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE,
Dava dışı işçi … yönünden, 9.041,91 TL alacağının dava tarihi olan 09/03/2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı müflis şirketten Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasında tasfiyede bakiye kalması halinde davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Davacı Ankara Üniversitesi Rektörlüğü harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Asıl ve birleşen davada davacı tarafından yapılan yapılan bilirkişi ücreti: 1.300,00 TL, tebligat ve müzekkere gideri: 993,50 TL olmak üzere toplam 2.293,50 TL yargılama giderinin kabul oranına göre hesaplanan 1.765,99 TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen kısım üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 2.728,31 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
2-Birleşen Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas, … Karar sayılı dosyasında, DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE,
Dava dışı işçilerden, … Yönünden 884,17 TL, … yönünden 942,35 TL olmak üzere toplam 1.826,52 TL alacakların dava tarihi olan 09/03/2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı müflis şirketten Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasında tasfiyede bakiye kalması halinde davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Davacı Ankara Üniversitesi Rektörlüğü harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen kısım üzerinden hesaplanan 1.826,52 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 2.452,93 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Birleşen Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas, … Karar sayılı dosyasında, DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE;
Dava dışı işçilerden, … yönünden 11.907,24 TL, … Yönünden 6.878,04 TL, … yönünden 6.288,20 TL, … yönünden 4.730,97 TL, olmak üzere toplam 29.804,45 TL alacakların dava tarihi olan 09/03/2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı müflis şirketten Ankara …İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasında, tasfiyede bakiye kalması halinde davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Davacı Ankara Üniversitesi Rektörlüğü harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen kısım üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen kısım üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/02/2022