Emsal Mahkeme Kararı Ankara 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2013/153 E. 2023/133 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2013/153 Esas – 2023/133
T.C.

3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2013/153
KARAR NO : 2023/133

BAŞKAN : ….
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. ….
DAVALI : …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVALI : 1- …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : 2- …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
Av. …
DAVALI : 3- …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
Av. …
Av. …
İHBAR OLUNAN: 1- …
VEKİLİ : Av. ….
İHBAR OLUNAN 3- …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 06/03/2013

BİRLEŞEN … 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN
2014/1016 ESAS SAYILI DOSYASINDA:
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVALI : 1- …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : 2- …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
Av. …
DAVALI : 3- …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
Av. …
Av. …
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 08/10/2014

BİRLEŞEN … 7. ASİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN
2014/1417 ESAS SAYILI DOSYASINDA:
DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVALI : 1- …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : 2-…
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
Av….
DAVALI : 3- …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
Av. …
Av. …
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 08/10/2014
KARAR TARİHİ : 23/02/2023
K. YAZIM TARİHİ : 22/03/2023

Mahkememizde görülen Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi özetle; Müvekkili firmanın … Üniversitesi mülkiyetinde bulunan, … ilçesi, imarın … ada, … no.lu parseli üzerinde inşa edilecek … Üniversitesinin proje ve yapım işini üstlendiğini, Bu amaçla, Üniversite kampüs alanında zemin yapısının sondajlarla belirlenerek, zemin etüt raporu hazırlandığını, Zemin etüt raporları doğrultusunda; 80 cm çaplı … kazık ve öngermeli … sisteminin birlikteliğinden oluşan … sistemi (… kazıklar önü göğüsleme kirişli öngermeli … sistemi) ile dayanım duvarları (… sistemi ) yapılarak derin kazıya başlanıldığını, Kazıda derine inildiğinde, İnklinometre ölçümleriyle yapının … cephesindeki dayanma duvarlarında beklenenin üstünde yatay deplasmanlar olduğunun tespit edildiğini, bu tespit yapılınca kazının durdurularak söz konusu dayanma duvarlarının önüne toprak dolgu yapılarak topuk oluşturulup, … sistemindeki yatay hareketin durdurulduğunu, Konunun tespiti ve çözümü için …/… dalı öğretim üyesi Prof. Dr. … tarafından yaşanan olayın nedenlerini belirten; Temel Kazıları ve … İşleri Hakkında Görüş Raporu hazırlattırılarak “oluşan deplasmanlar için: Derin kazı –… proje ve uygulamalarında ortaya çıkan aşırı deplasman, … zorlaması v.b sorunların genellikle projeden mi, uygulamadan mı kaynaklanmış olduğu sorgulanır ve araştırılır. Mevcut projede sorun … projesine veya uygulamasına atfedilemez, çünkü bu derinlikte bir heyelan, analizlerden görüldüğü gibi; içsel sürtünme açısı: ɸ=11°-15°, kohezyon mukavemeti: c=0-10kPa parametreleri aralığında ayrışmış ve killeşmiş sulu …bölgelerin birleşmesi ile mobilize olduğunu, bu durumun öngörülmesi ve önceden hesaplanmasının mümkün değildir.”Diyerek mütalaasını verdiğini, bu kez; Prof. Dr. … tarafından hazırlanan teknik rapor ve stabilizasyon projesi çerçevesinde: Üniversite inşaat sahası içinde 1 (bir) sıra, Üniversite inşaat sahası dışında 4 (dört) sıra olmak üzere, toplam:5 (beş) sıra 120 cm-80 cm çaplarında, 30-37 mt. boylarında ilave … kazık ve … imalatına mecburen başlanıldığını, Hadisenin meydana geldiği bölgede inşa edilecek Üniversite binalarının temellerinin atılarak inşaatına başlaması için olmazsa olmaz mutlak koşulun, öngörülmeyen ani deplasman hareketini durduran stabilizasyon projesinin uygulanması olduğunu, bu projenin uygulanmaması halinde, Üniversite kampüs binalarının yapımına devam edilmesinin mümkün olmayacağı gibi, ana parçadan kopan yer kütlesinin mevcut inşaatları da tümüyle hasara uğratacağını; … Üniversitesi inşaatını üstlenen; … Tali Müteahhit ve/ veya taşeronları ve/veya taşeronları, ile , davalı sigorta şirketleri arasında 28.03.2012/28.03.2014 +12 ay bakım süresiyle ve İnşaat işleri ile ilgili 150.000.000,00 TL, Şantiye tesisleri 200.000,00 TL, Enkaz kaldırma 6.040.000,00 TL, Üçüncü şahıs sorumluluk için olay başına 500.000,00 TL bedeni ve maddi zararlar ile toplamda 1.000.000,00 TL bedeni ve maddi zararlar teminat altına alındığı ve 03.04.2012 tarihinde olmak üzere İnşaat … (…) poliçesi düzenlendiğini, Buna göre: ‘’Bu sigorta konusu teşkil eden değerlerin teminat müddeti içinde, inşaat sahasında bulunduğu sırada, inşaat süresinde bu poliçede gösterilen istisnalar dışında kalan ; önceden bilinmeyen ve ani bir sebeple herhangi bir ziyan ve hasara uğraması halini temin eder ‘’ denildiğini, 03.04.2012 tarihli poliçede; Sigorta konusunun, … Üniversitesi İnşaatı Olarak belirtildiğini, Poliçe ile sağlanan teminatın, yani sigorta bedelinin; İnşaat işleri, Şantiye tesisleri, Enkaz kaldırma, Üçüncü şahıs sorumluluk bedeni ve maddi zararlar için poliçede gösterilen rakamlardan oluştuğunu, Somut olayda: TTK 1285 anlamında müşterek sigorta söz konusu olup, sigorta konusu menfaat tüm davalı sigorta şirketleri tarafından aynı zamanda ve aynı rizikolara karşı teminat altına alındığını, Sigorta poliçesine göre, davalılardan ; … Sigorta A.Ş % 60, … Sigorta A.Ş % 20, … Sigorta A.Ş % 20 oranında sorumluluğu üstlendiğini, … Sigorta A.Ş ‘nin aynı zamanda … Sıfatına haiz olduğunu; Gerçekleşen somut hadise sonucunda, hasara ilişkin bilgi ve bulguların müvekkili davacı firma tarafından ilk olarak; 29.08.2012 tarihli yazıyla, 03.09.2012 tarihinde sigorta şirketine bildirildiğini, Ani ve öngörülmeyen deplasman hareketi sebebiyle, sigorta kapsamında teminat altına alınan değerlerde meydana gelen hasar ve zarar kalemlerimizi kapsaya “yaklaşık değerli’’ maliyet bildirimi de aynı şekilde sigorta firmasına beyan edildiğini ve teminat kapsamında zararlarının karşılanması talebinde bulunulduğunu, tazmin edilmesi talep edilen kalemlerin; özellikle … İnşaat Mühendisliği Bölümü Geoteknik Bilim Dalı Öğretim Üyesi… tarafından yapılan keşif ve bilimsel araştırmalar neticesinde ortaya konan imalat kalemleri olduğunu, belirterek; 07.07.2013 tarihinde gerçekleşen ve halen sonuçlarını doğurmaya devam eden, sigorta poliçesi kapsamındaki riziko sebebiyle; Öncelikle 6102 sayılı TTK’nun 1427. maddesi, kapsamında ve her halükarda 6102 sayılı kanunun 1448 maddesi uyarınca; mahkemece yaptırılacak ön ekspertiz sonucuna göre süratle tespit edilecek hasar miktarının veya bedelinin en az % 50’sinin avans olarak, yargılama süreci içerisinde davalılarca müvekkiline ödenmesini; Müvekkili firma nezdinde doğan hasar ve zararların karşılığı olarak, fazlaya ilişkin dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 150.000,00 TL’nin, TTK 1427/2. fıkrası dikkate alınarak muacceliyet tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faiziyle (% 13,75) birlikte, davalı şirketlerden, sigorta poliçesinde belirtilen sorumluluk oranları nispetinde tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili birleşen … … Mahkemesi’nin 2014/1417 Esas sayılı dosyasında; dava dilekçesi özetle; Davacı tarafın, …/… ilçesi, … ada, … parsel üzerinde inşaa edilecek … Üniversitesinin yapımını üstlendiğini, proje uygulaması sırasında yaşanan öngörülmesi mümkün olmayan deplasman hareketi sebebiyle zarar uğradığını, davalı sigorta şirketleri ile 03.04.2012 tarihli sigorta poliçesine istinaden meydana gelen hasar ve zarar kalemlerinin temini için başvuruda bulunduklarını, talebin reddedilmesi üzerine … … Mahkemesinin 2013/153esas sayılı dava dosyası üzerinden alacak davası açıldığını, bu davada alınan bilirkişi raporu doğrultusunda 2013/153 esas dosyası üzerinden, fazlaya ilişkin dava ve hakları saklamak kaydıyla açmış oldukları 150.000,00 TL’lik tazminat davasındaki alacağa ek olarak, bakiye 13.850,00 TL Sigorta teminatı bedelinin faizi ile birlikte tahsilini talep etme zaruriyetinin doğduğunu belirterek, mahkememiz dosyasının … … Mahkemesinin 2013/153esas sayılı dava dosyası ile birleştirilmesini, 13.850,00 TL Sigorta teminatı bedelinin faizi ile birlikte, davalı sigorta şirketlerinden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili birleşen … … Mahkemesi’nin 2014/1016 Esas sayılı dosyasında; dava dilekçesi özetle; Davacı tarafın, …/… ilçesi, … ada, … parsel üzerinde inşaa edilecek … Üniversitesinin yapımını üstlendiğini, proje uygulaması sırasında yaşanan öngörülmesi mümkün olmayan yer hareketi sebebiyle inşaatta zarar meydana geldiği gibi, inşaatın yapıldığı yere komşu tapu kadastro genel müdürlüğü binasında ve kreşte de zarar meydana geldiğini, yer hareketinin proje kaynaklı olmadığını, söz konusu inşaat ile ilgili olarak davalılar ile mal sigortasının yapıldığını, meydana gelen zararın davalılardan talep edildiğini, ancak ödenmediğini belirterek, 500.000,00 TL’nin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalılara usulüne uygun dava dilekçesi ekli duruşma gün ve saatini bildirir ihtaratlı davetiye tebliğ edilmiş, taraf teşkili sağlanmış, asıl davada davalı … Sigorta A.Ş vekili cevap dilekçesi ile özetle; Açılan davanın yasal dayanaktan yoksun olduğu için reddinin gerektiğini, … İşletmeleri A.Ş.’ne ait …/… adresindeki … Üniversitesi yerleşkesi inşaatının, …. no.lu inşaat bütün tehlikeler poliçesi ile, 12 aylık bakım devresi dahil, 28.03.2012-28.03.2015 tarihleri arsasında geçerli olmak üzere ve müvekkili … Sigorta A.Ş.’nin sorumluluğunun % 20 hisseye tekabül edecek şekilde, poliçe genel ve özel şartları dahilinde diğer davalı sigorta şirketleri ile birlikte teminat altına alınmış olduğunu, poliçede sigortalı olarak, … İşletmeleri A.Ş.’nin görüldüğünü, bu nedenle; davacı firmanın aktif dava ehliyeti olmadığını, davacı firmanın açtığı davanın öncelikle aktif husumet yokluğu sebebiyle reddinin gerektiğini, TTK.1292. maddesi gereğince sigorta ettiren, rizikonun gerçekleştiğini haber aldığı andan başlayarak 5 (beş) gün içinde sigortacıya bildirmekle yükümlü olduğunu, Sigorta ettirenin anılan madde de belirtilen ihbar yükümlülüğünü kasten yerine getirmemişse tüm sigorta haklarını kaybeder denildiğini, Olayın 07.07.2012 tarihinde meydana geldiği, ihbarın ise 03.09.2012 tarihinde yapıldığı dikkate alındığında, davacının ihbar yükümlülüğünü yerine getirmediğinin görüldüğünü, Davacının ihbar yükümlülüğünü 5 (beş) günlük süre içerisinde getirilmemiş olması sebebi ile de reddini talep ettiğini, 03.09.2012 tarihli hasar ihbarı üzerine …Sigorta Ekspertiz Hizmetleri Ltd. Şti.’nin hasar ihbarı ile ilgili araştırmalarda bulunmuş olduğunu, yaptığı incelemeler neticesinde 18.12.2012 tarihli nihai raporunu hazırladığını, son derece ayrıntılı ve titiz çalışma sonucunda hazırlanan ekspertiz raporunu dava dosyasına bu dilekçe ile sunduklarını, yapılan ekspertiz incelemesi neticesinde, sigortalının faaliyetleri ile ilgili olmaksızın gerçekleşen bir doğal afet veya yer kaymasının söz konusu olmadığını, hadise sebebinin proje gereği olan kazı çalışmaları olduğunu, yapılan kazı çalışmaları sonucu saha zemininin beklenen karakteristik özelliğine uygun davranışsallık gösterdiğini, bu alanda inşaat faaliyeti olmasa ve temel kazısı yapılmasa bu tür hadisenin oluşmasının söz konusu olmayacağının detaylı olarak açıklandığını, Davacı tarafça hareketlenen kütleyi tutmak için Stabilizasyon projesi oluşturulmuş olduğunu, söz konusu projenin önlem amaçlı bir çalışma olup, poliçe teminatı dahilinde bulunmadığını, Kaldı ki poliçe metninde; açıkça sigortalı veya sigorta ettiren tarafından sigorta süresi içinde yapılan hasar önleyici masrafların teminat harici olduğunun yazılı olduğunu, davacının … projesi hazırlanırken ve uygulanırken zemin etüt raporlarını ve arazinin dikliğini dikkate alması gerekirken, hatalı proje ve projenin hatalı uygulaması neticesinde, yapılan kazı çalışmaları sebebiyle oluşan ve doğal olmayan yer kayması hadisesi için verilmiş bir poliçe teminatı bulunmamakla birlikte, önleyici çalışmalar için yapılan masraflarında teminat dahlinde olmadığını, ekspertiz kuruluşu tarafından yapılan detaylı incelemeler neticesinde; Oluşan hadiselerin tamamının kazı çalışmalarına bağlı, inşai faaliyetlerinin yol açtığı doğal olmayan bir hadise olduğu, denilmek suretiyle poliçe teminatı dahilinde bir hasarın söz konusu olmadığının açıkça ortaya konulmuş olduğunu, bu konuda uzman inşaat mühendisi… tarafından hazırlanan 12.04.2013 tarihli teknik raporda; … planının yanlış seçildiği, yanlış seçilen … planı haricinde … sisteminin dizaynında da hataların bulunduğu, yapılması gereken doğru … tasarımı yerine, maliyeti düşük tutacak yanlış bir … sisteminin seçildiğinin belirtildiğini açıklandığını, teknik raporun incelenmesiyle; hatalı proje ve hatalı uygulamanın yer kaymasının asıl sebebi olduğunu, davacı tarafın dilekçesinde belirtilen hukuki görüş isimli hatalı mütalaanın tarafımızdan hiçbir şekilde kabulünün mümkün olmadığını, poliçe genel ve özel şartlarına aykırı bulunan, poliçe teminatı dahilinde bulunmayan; hatalı kazı çalışması sonucunda oluşan toprak sebebi ile, iyileştirme ve tedavi masrafı olarak adlandırılan giderlerin poliçe teminat limitine kadar karşılanması gerekeceğine dair mütalaanın dinlenir hiçbir yönünün olmadığını, dava dilekçesinde; mahkemece yaptırılacak ön ekspertiz sonucuna göre, süratle tespit edilecek hasar miktarının veya bedelinin en az yüzde ellisinin avans olarak, yargılama süreci içerisinde davalılarca müvekkillerine ödenmesi talebinin kabulünün mümkün olmadığını, davacının talebinin reddinin gerektiğini belirterek, davacının açtığı haksız ve yasal dayanaktan uzak davanın reddini, davacının hasar ihbarının poliçede belirtilen süre içerisinde yapmaması nedeniyle davanın reddini, davacının avans isteminin reddini, meydana gelen yer kaymasının doğal olmayıp, davalının yaptığı kazı çalışmalarına dayalı olan ve hatalı proje, hatalı uygulama sebebi ile meydana gelmiş olması ve poliçe teminatı dahilinde bulunmaması nedeniyle reddini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş vekili cevap dilekçesi ile özetle; Davaya karşı delil listesinin sunulması başlıklı 9 (dokuz) sayfalık dilekçesinde, delilleri ve bu delillerin neyi kanıtladığını ifade eden geniş açıklamalara yer vererek; Netice ve Talep Olarak; Delil listelerinde belirtilen mercilere müzekkere yazarak sunulan delillere karşı delil sunma haklarının saklı tutulması şartıyla delillerinin kabulü ile davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş vekili cevap dilekçesi ile özetle; Davacının delil listesinin HMK 194. maddeye aykırı olduğunu, davacının talepleri arasında tutarsal uyumsuzluk olduğunu, Ayrıca davacının HMK 107. mad. gereği belirsiz alacak davası açmasının ve HMK 109/2 uyarınca kısmi dava açmasının mümkün olmadığını,davacı tarafın, TTK 1427 madde ve ilgili mevzuat kapsamında, hasar reddedildikten ve dava açıldıktan sonra avans talebinde bulunamayacağını, davanın ihbarının gerektiğini belirterek, ihtilafın dayandığı sigorta sözleşmesinde, müşterek sigorta (açık koasürans esaslı) söz konusu olduğunu, davalı müvekkili … Sigorta A.Ş.’nin % 20 oranında sorumluluğu üstlenmiş ve koasürör sigortacı konumunda olduğunu, davacının tazminat talepleri 18.12.2012 tarihli eksper raporunun ulaşmasını müteakip derhal,21.12.2012 tarihli davacının temsilcisi … Sigorta ve … A.Ş ‘ye göndermiş olduğu faks mesajı ile reddedildiğini; Davacının taleplerinin ise: Talep:1 =… ve … kazıklardan oluşan dayanma duvarlarına geldiği iddia edilen 995.000,00TL tutarındaki zararın olduğunu, Talep :2 =Daha sonra harekete geçen kütlelerin hareketini durduracak ‘’ Stabilizasyon projesi ‘’ nedeniyle yapılmış ve yapılacak harcama ve masraflar nedeniyle maruz kalındığı iddia edilen 13.105.000,00 TL tutarındaki zarar, (ki, Davacının 150.000,00 TL-125.000,00 TL olarak davasını açtığı masraf talebi de bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiğini belirtmiştir.) olduğunu, davacının taleplerinin belirtilen gerekçeler ve sigorta poliçesi, konusu/ teminatı bakımından incelendiğinde, sigorta kapsamında olmadığını, davacının taleplerine konu zararların; sayın mahkemece yapılacak incelemeler ile dava sürecinde ortaya çıkacağı üzere, inşaat sigortası ve genel şartları A.4(H). Maddesi gereğince hatalı proje ve uygulaması ve A.4.(I) maddesi gereğince kusurlu işçilik nedeniyle de teminat dışında olduğunu, davacının Talep-2 kapsamındaki masrafı, 6102 sayılı kanunun (önceki TTK 1293.Madde) 1448.maddesi çerçevesinde karşılanamayacağını, dvacı tarafından sigortalanan inşaat projesi kapsamında yer almayan bir geliştirmeye dair yapılmış bir gider olan stabilizasyon projesi 6102 sayılı TTK 1426. maddesi kapsamında bir gider kalemi olarak da kabul edilemeyeceğini, davacı tarafın, sigorta sözleşmesi gereğince yükümlülüklerinin ağır kusurlu ve olası kastı ile basiretli bir tacir olarak yerine getirmediğini, davacının sigorta sözleşmesinden doğan talep haklarının zayi olduğunu, davacının tazminat talebini kabul anlamına gelmemek kaydıyla, eksik sigorta ve muafiyet durumunun incelenmesi gerektiğini belirterek, davanın, HMK 190/2. maddeye aykırılık nedeniyle usulden reddedilmesini, davanın ilgili taraflara ihbarına karar verilmesini ve esastan reddini talep etmiştir.
Davalı vekilleri birleşen … Mahkemesi’nin 2014/1016 Esas sayılı dosyasında cevap dilekçeleri ile özetle; Husumet ve zaman aşımı itirazında bulunduktan sonra meydana gelen zararın poliçe kapsamında bulunmadığını, 3. kişilerin zararının ayrıca proje kaynaklı hataların poliçe ile garanti altına alınmadığına belirterek davanın reddini talep etmişlerdir.
Davalılardan … ve … sigorta vekilleri davanın ihbarı talebinde bulunmuşlar, ihbar talebi mahkememizce kabul edilerek usulüne uygun davetiyeler tebliğ edilmiş, ihbar olunanlar … Belediye Başkanlığı ve … … Başkanlığı vekilleri beyan dilekçeleri ile, davada müvekkillerinin sorumluluğu bulunmadığını belirtmişlerdir.
ÖN İNCELEME: Mahkememizde yapılan ön inceleme duruşmasında yargı hakkı, görev ve yetki hususları, dava ve taraf ehliyetleri, dava şartları ve ilk itirazlar değerlendirilmiş, Mahkememizin görevli ve yetkili olduğu ve dava şartlarının tamam olduğu anlaşılmış; tarafların anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar tespit edilmiş; taraflar sulhe ve arabuluculuğa teşvik edilmiş, ön inceleme duruşmasında hazır bulunan taraf vekilleri sulh olmalarının mümkün olmadığını belirtmişlerdir.
DELİLLER: Tarafların delilleri toplanmış, hasar dosyası getirtilmiş, bilirkişi raporları alınmıştır.
Dosya kapsamına göre; … mahallesi sınırları içinde bulunan, 26026 adaya ait arazinin; Bakanlar kurulunun 2013/ 4251 sayılı kararı ile,28.01.2013 tarihinde RİSKLİ Alan ilan edilmiş olduğu, Bakanlar Kurulunun bu kararı Resmi Gazetenin; 06.02.2013 tarihli nüshasında,, 28551 sayı ile yayımlandığı anlaşılmıştır.
Dava Konusu İnşaat Sahasında Yapılan İnşaatların Yapı İzin (Ruhsat) Belgesinin Olmadığına Dair …/… Belediyesinin, Mahkememize gönderdiği 14.04.2014 Tarihli (Esas No: 2013/153 Sayılı) Yazısınad: Müvekkil idarenin yetkili birimi olan… Müdürlüğünün 17.01.2014 tarih ve … sayılı yazısında yapılan incelemede: … ada, … no.lu parsele ait Müvekkil idarece imar durumu (çap) düzenlenmediği, herhangi bir proje ve rapor onaylanmadığı, yapı izin (ruhsat) belgesi hazırlanmadığının tespit edildiğini bildirmişlerdir.
… … Başkanlığı/ … Başkanlığı/Yapı Denetim ve Ruhsat Şube Müdürlüğünün, … Üniversitesi Rektörlüğüne 17.05.2012 Tarih ve 525/2288 Sayılı Yazısıyla A-Bloğa (Hazırlık Binasına) Yapı Ruhsatı Verildiğine Dair Yazı: … , dava konusu işin yapıldığı arazi olan … ada, … no.lu parselin içinde yer alan yaklaşık 16 adet farklı yapının yer aldığı inşaat işi için, bu yapılardan en güneyde yer alan Hazırlık Binası için; mimari avan projelerinin 04.05.2012 tarihinde onaylandığını, 3194 sayılı İmar Kanunun 26. maddesi kapsamında yapı ruhsatı düzenlenerek, yazının ekinde gönderildiğini belirtmiştir. Düzenlene yapı ruhsatının tarihi: 16.05.2012 olup, Ruhsat No: … ’dir. Parselin kullanım amacının: Bölgesel eğitim tesis alanı olduğu, Parsel alanın: … olduğu, Ruhsat verilen Blok No …, Bağımsız Bölüm No: Hazırlık Binası olarak yer almıştır. *Bu ruhsat 21.7.2014 tarihinde yenilenmiş olup, yenilen ruhsatın No.su:….’dir. Ruhsatın geçerlilik tarihi: 21.07.2019 tarihi olmuştur.
… ada, … no.lu parselin, … Üniversitesine ait olduğuna dair Tapu Senedi ve … ada/ … no.lu parsele ait plan örneği getirtilmiştir.
… … Başkanlığı/… Başkanlığı/ Yapı Denetim ve Ruhsat Şube Müdürlüğünün, … Üniversitesi Rektörlüğüne 14.02.2012 Tarih ve 182-503 sayı ile yazmış olduğu yazıda: … ilçesi, Dikmen mahallesi, imarın … ada, … sayılı parseldeki Üniversite kampüs inşaatına ait … sistemi raporu ve projelerinin onayının talep edildiğini, Sorumluluğu müşterek ve müteselsilen proje müellifi ile yapı denetimine ait olmak üzere Daire Başkanlığımızca uygun görülen … Sistemi raporu ve Projeleri yazılarının ekinde gönderildiğini belirtmişlerdir.
Davalılardan … Sigorta A.Ş. tarafından yaptırılan ve dosyaya ibraz edilen, 18.12.2012 Tarihli Ekspertiz Raporu Düzenleyen …Sigorta Ekspertiz Hizmetleri Ltd. Şti.’nin raporunda: a-) Yer kaymasının; davacı sigortalı şirketinin kazı faaliyetleri ile ilgili olduğunu, doğal bir afet ve yer kaymasının olmadığını, hadisenin sebebinin projesinde müsaade edilebilir deplasmanın 9,6 cm olması gerekirken, ön görüleni aşan ve inklinometrik ölçümlerle 30 cm olduğunu, zeminin karekteristik özelliğine uygun davranış gösterdiğini, b-) Kazı sırasında öngörüleni aşan zemin deplasmanlarının (kaymalarının) hem şantiye alanındaki zemin kütlesi ve hem de komşu parsele bitişik zemin kütlelerinin bir bütün olarak hareket etmesiyle oluştuğunu, c-) Bu hareketin akademik inceleme esnasında; oldukça dik eğimli arazinin alt kotlarında bulunan …zemin (kiltaşı zemin)’lerin içinden geçen kayma yüzeylerinin tespit edildiğini, bu kayma yüzeyleri nedeni ile komşu parseli de içine alan büyük bir heyelan meydana geldiğini, d-)İşin başlangıcında; … projesi hazırlanırken ve uygulanırken, Zemin etüt raporlarının ve aynı zamanda arazinin dikliğinin dikkate alınması gerektiğini, bunların dikkate alınmaması nedeniyle; oluşan deplasmanların kazı ve inşai çalışmaların başlangıç aşamasında bulunan bir zemin kaymasının olduğunu, yani bu kaymaların öngörülmeyen bir kayma olmadığını, e-) Tazminata konu edilen Stabilizasyon projesi ve uygulama maliyetinin hareketlenen zemin hareketleri nedeniyle olduğu için, bu maliyetin hasar ve zararı önleme çalışması olduğunu belirtmişlerdir.
Davalı … Sigorta Tarafından ibraz edilen İnşaat Mühendisi… Tarafından Hazırlanan 12.04.2013 Tarihli Teknik Raporun incelenmesinde; a-) Doğu cephesindeki (doğu cephesi; bilirkişi tespiti: hareketin olduğu cephelerden birisi olan cephe olduğu anlaşılmıştır.) … üst kotunun; büyük bir şevden mütevellit doğudaki arazi sınırının dışında ve gene şevin en üst noktasında görülen sağlık ocağı ve çevresindeki yapılardan aşağıda olduğunu, Ayrıca; Arazi sınırının dışındaki bu Sağlık ocağı ile … kazıklı … sisteminin en üst kotunda yer alan başlık kirişi arasında hafriyat yapılarak yapay bir şev oluşturulduğunun tespit edildiğini, Yapay şev ile şevin gerisinde kalan toprak kitlesi ve sağlık ocağı ve diğer yapıların … sistemi üzerinde kayda değer … (… sistemi üst kotu üstünde yer alan yüke Üst Yük= Sürsarj demektir.) yarattığını, Bu cephedeki (doğu cephesi) arazi sınırındaki başlık kirişi; şevin alt noktası boyunca, komşu arazideki yapay ve doğal şevin altında kalarak, arazinin en düşük kazı derinliği olan noktasına sahip arazi kotuna kadar üstten ilerlediğini, b-) Doğu cephesinde … sisteminin üst kotunun, sağlık ocağının bulunduğu … kotuyla aynı seviyede başlaması gerektiği ve arazinin ve dolayısı ile yerleşkedeki bina ve tesislere ait temel kotlarının, arazinin ve uygulanabilecek … sisteminin el verdiği derinliklere göre kademeli olacak şekilde seçilmesi gerektiğini, c-) Mevcut piyasa koşulları ve … kazıklı … sistemini yapacak firmanın makine ve ekipmanlarının kapasitesi nedeniyle 36-37 m civarında maksimum … kazık boyunun, arazinin en üst kotu ve en alt kotu arasındaki kot farkından düşük olduğu için (yani kot farkının, kazık boyundan fazla olduğu için), başka bir … sistemi, … yerleşimi, farklı özellikli makine ve ekipman seçeneklerinin değerlendirilmediğini, konvansiyonel bir … sistemi için yüklü bir … altında mevcut sistem ile imalat yapıldığını, d-) Yanlış … planı haricinde, … sisteminin dizaynında da hataların olduğunu; … Mühendislik Müşavirlik Proje Taahhüt San ve Tic. A.Ş.‘nin hazırlanan Aralık/2011 tarihli Zemin Etüt raporunda, … sistemi tasarımında seçilmesi tavsiye edilen zemin parametrelerinin verildiğini, Buna göre; … ve ayrışmış Şistten mütevellit zeminde içsel sürtünme açılarının … için : ɸ=25°-30°, Şistler için ɸ=23°-26°, kohezyon mukavemeti c=0,00 sıfır olarak alınması gerektiğinin açık şekilde yazıldığını, arazinin heyelan bölgesinde olması, tünek su muhteviyatı, …zeminin ayrışmış özelliği göz önünde bulundurulduğunda, tasarımda muhafazakar (emniyetli) değerlerin kullanılması gerektiğini, Buna rağmen … tasarımında projeyi yapan … ve İnşaat Ltd. Şti. tarafından; … zemin için içsel sürtünme açısı ɸ=32° , …zemin için içsel sürtünme açısı ɸ=30° derece ve kohezyon için … (…) değerleri alındığını, … hesaplarında bu yüksek zemin parametrelerine hesaplar yapılarak, çelik … çubuklarının 40-45 ton mertebesinde bir kuvveti çekebileceğinin hesabının yapıldığı, Ancak; 2011 tarihli Zemin Etüt raporunda Çelik … çubuklarının …zeminler için 25-30 ton, … zeminler için 35-40 ton mertebesinde yük taşıyor olması gerektiğinin belirtildiğini, e-)… tasarımında diğer bir hatanın ise; … çubuklarına ait toplam boy ve kök boylarının en uzun mertebede olması gereken noktaların … üst kotlarında … yapılan noktalarda olması gerekirken, bu üst noktalarda … boylarının düşük tutulması nedeniyle, … sisteminin üst sıralarındaki bu ankrajların kayan zemine ait kayma yayının iç tarafında kaldığı için, bu ankrajların … sisteminin stabilitesine (duraylığına) bir katkısının olmadığını, f-) … imalatı öncesinde cephelerde yapılması gereken deneme ankrajlarının, … tasarımının ayrılmaz bir parçası olduğunu, bu testlerin tasarlanan … yüklerinin yüksek veya düşük olduğunu ortaya çıkardığını, Buna göre, eğer tasarım yükleri yüksek ise; … boylarının azaltılarak, … aralıklarının çoğaltılacağını, yani ankrajların daha kısa yatay aralıklarla yapılacağını, Tasarım yükleri düşük durumda ise; … boylarının uzatılarak, … aralıklarının azaltılacağını, yani ankrajların daha uzun yatay aralıklarla yapılacağını, Yapılan … kapasite testlerinde; zemin etüt raporunda verilen servis yani tasarım yükünün iki katı olan 55-65 ton mertebelerine ulaşıldığını, Oysa tasarımda projecinin aldığı 40-45 ton olan … yüklerinin test sonucunda, 80-90 tona çıkması gerektiğini (bu testlerin, 80-90 ton değerine çıkmamış olduğu anlaşılmaktadır.) Buna göre; … projelerinin tasarımında kullanılan zemin parametrelerinin yüksek alınması nedeniyle tasarım yükü 40-45 ton olurken, test yüklerinin 80-90 ton yerine, daha düşük olan 55-65 ton sınırında kalmış olduğunu, bu durumda servis ( tasarım ) yükünün zemin etüt raporuna göre; … çubuklarına ait yükün 30-32 ton seviyesinde olması gerekirken, bu ankrajların 40-45 tona gerilerek imalat yapıldığını, düşük maliyetli … sistemi seçildiğini, Mevcut … sisteminin, komşu arazideki … (…) olarak taşımasının mümkün olmadığını, yapılması gerekenin şev üzerinden hafriyatı alarak, … sistemi üzerindeki sürşarjı kaldırmak gerektiğini, bu noktada şevin üst noktasında ve komşu arazide bir takım önleyici tedbirlerin alınabileceğini belirtmiştir.
… Bakanlığı/Yapı İşleri Genel Müdürlüğünün, … Müdürlüğüne yazmış olduğu 29.05.2013 tarihli yazısında: Genel Müdürlükçe görevlendirilen teknik heyetin söz konusu binada ve arsada yapmış olduğu inceleme ve tespitler sonucu hazırlanan teknik raporun ekte gönderildiğini, raporda belirtilen hususlar göz önüne alındığında kampüs alanı içerisindeki ‘’B’’ ve ‘’C‘’ Blok hizmet binalarının can güvenliği açısından acilen boşaltılması gerektiği belirtilmiştir.
Binanın Boşaltıldığına Dair Tutanak: … Okulumuzun eğitim ve öğretim gördüğü, … Bakanlığı … Müdürlüğüne ait … -… adresinde bulunan binanın, 25.11.2013 tarihinden itibaren boşaltıldığı tutanak altına alınmıştır.
Teknik Heyet sonuç olarak; … Üniversitesi binalarının inşaatı nedeniyle yapılan kazının, … Müdürlüğü kampüsünün bulunduğu arsanın sınırına denk geldiği, bu kazının heyelana yol açmasıyla mevcut … Müdürlüğü kampüsünde zeminde deformasyonların oluştuğunu, yapılan kazıklı … sisteminin (dava konusu inşaata ait … sistemi), heyelan kayma dairesinin altına inmediğinden kampüsteki zemin hareketini engellemediğinin düşünüldüğü, bu heyelana bağlı olarak B ve C Bloklarında çatlama ve hasarlar oluştuğu, ancak çatlakların blokların taşıyıcı sistemine henüz ulaşmadığını, B ve C Bloğun bulunduğu kampüs arsasında ve binalarda 15 gün arayla 2 ayrı incelemede bulunulduğunu ve hem arsadaki, hem de binalardaki çatlamaların arttığının görüldüğünü, … Üniversitesine ait inşaatın çalışması tamamlana kadar can ve mal emniyeti açısından B ve C Blokların acilen boşaltılarak kullanılmaması gerektiğini belirtmişlerdir. Teknik heyet, çizmiş olduğu rapor eki şemada: Kayan zemine ait kayma dairesinin, … Üniversitesine ait inşaatın … kazık ve ankrajlardan ibaret olan … sisteminin altından geçtiğini yorumlayarak, … sisteminin kaymayı önleyici etkisinin olmadığını değerlendirmişlerdir.
Dava Konusu İnşaata Dayanak Olan İmar Planlarının …. Daire Başkanlığınca İptali ile ilgili, … Daire Başkanlığı verdiği kararda: …’nın çukurda kalan ve giderek yoğunlaşan bir kent olması nedeniyle kentin içerisine hava kanalları sokularak bu kanallar aracılığı ile hem hava kirliliğinin önlenmesinin hem de sıcaklık üzerinde olumlu etki sağlanmasının mümkün olduğunu, fakat davaya konu projenin, açık alanları yapılaşmaya açması ve buna bağlı yoğun yapılaşmanın kentin hava sirkülasyonunu engellemesi nedeniyle; kamu yararının gerçekleşmesine, sağlıklı çevrelerin ve güvenli mekanların oluşmasına engel olduğu, planlama kararlarının topoğrafya, jeolojik yapı, zemin koşulları gibi analizlere dayanmadığından güvenli yaşam oluşturmanın ilk parametrelerini dikkate almadığı, şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına uygun olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Ayrıca projeye dayalı olan imar planlama sisteminden bağımsız olduğu belirtilmiştir. Bu nedenle dava konusu idari işlemin durdurulması kararı verilmiştir. Ayrıca … .Dairesinin 09.04.2013 tarihli yürütmenin durdurulması kararı ile, inşaatın yapımı durdurulmuştur. İptaline karar verilen 13.08.2010 tarihli … … Meclisi Kararına bağlı olarak; ‘’… Proje Alanı kapsamındaki … ada, … parsele yönelik ‘’ 16.09.2011 tarihli ve 2755 sayılı, …. ölçekli imar plan notu değişikliğine ilişkin verilen … … Meclisi Kararı ise, … … Mahkemesinin 2013/ 401E. ve 2015/483K. Sayılı kararı ile iptal edilmiştir.
Davalı firmalar … Sigorta A.Ş ve … Sigorta A.Ş nin bu karardan sonra; Mahkemeye sundukları 02.11.2016 tarihleri dilekçelerinde; Dava konusu inşaat projesine dayanak olan imar planları iptal edildiğinden dolayı sigorta sözleşmesinin konusuz kaldığını belirtmişlerdir.
Davacı Firma … İnşaat Proje ve Taahhüt A.Ş.’nin, 667 ve 670 Sayılı Kanun Hükmündeki Kararname İle Kapatılmasından Sonra, Davanın Takibini … Üstlenmiştir.
Davacı vekili tarafından ibraz edilen, Prof. Dr. … tarafından hazırlanan 30.10.2012 tarihli görüş raporunda; zemin etüt çalışmaları kapsamında 19 adet sondaj yapıldığını, sondajlarda genellikle üst kotlarda … zeminler, daha derinlerde ise …Zeminler bulunduğunu, Şistlerin özellikle ayrışmış ve killeşmiş olduğunun belirtildiğini ve Mevcut Projede sorunun … Projesine veya Uygulanmasına atfedilemeyeceğini, çünkü bu derinlikte (temel alt kotundan 20 mt. derinlikte) bir heyelan analizlerinden görüldüğü gibi: İçsel sürtünme açısı olan ɸ =11°-15° derece olduğunu, Kohezyon mukavemet olan … olduğunu ve bu zemin parametreleri aralığında ayrışmış ve killeşmiş sulu bölgelerin birleşmesi ile mobilize olduğunu, bu durumun öngörülmesi ve hesaplanmasının mümkün olmadığını, inşaat alt kotunun 20 m. altındaki zemin kayma yüzeyinin özellikleri dikkate alındığında, yapılan … projesinde eksiklikler ve güvenli tarafta kalmayan mühendislik parametreleri seçilmiş olmasına rağmen, ortaya çıkan heyelanın öngörülmesi ve önceden hesaplanmasının mümkün olmadığını, ortaya çıkan zemin kütlesi hareketinin … projesi kaynaklı da olmadığını, Ayrıca; zemin kütlesi hareketinin … projesinin uygulaması kaynaklı olup olmadığının belirlenmesinin gözlemsel olarak mümkün olmadığını, alt inşaat kotunun 20,0 m altında ayrık olan …bölgelerinin birleşmesi ve mobilize olmasının heyelanın gerçekleşme sebebi olarak gösterdiğini ve mevcut zemin sondaj verileri ile böyle bir çıkarmanın yapılmasının mümkün olmadığını belirtmiştir.
Mahkememizce ilk olarak bir … ile akademisyen bilirkişiden(iki inşaat mühendisliği, bir jeoloji mühendisliği, bir … Fakültesi bölümünden) oluşturulan bilirkişi heyetinden rapor alınmış, düzenlenen 30.9.2014 tarihli rapor ve 16.03.2016 tarihli ek raporda sonuç olarak; Dava konusu işte, kazı ve … işlerinin yapımı sırasında meydana gelen zemin kütlesine ait hareketin (…), … projesi hatası ve /veya uygulama hatası olup olmadığının belirlenmesinin öncelik olduğu belirtilerek; …Sigorta Ekspertiz Ltd. Şti. tarafından ve İnşaat Mühendisi… tarafından hazırlanan teknik raporda örneklenmiş olan ve sadece proje parametreleri ve saha gözlemlerinin incelenmesinden ibaret çalışmalar ile belirlenmesinin çok özel durumlar dışında imkansıza yakın olduğunu, Her iki raporda da; doğru kazık çapları ile uygulama yapılmış olsa idi, kayma olmayabilirdi veya projenin uygulama alanındaki coğrafi yapı ile örtüşmediği açıkça görülebilmektedir gibi saptamalar bulunduğunu, Halbuki her iki çalışmada ilk belirlenmesi/ sorgulanması gereken unsurun: Oluşan kayma yüzeyinin konumu ve derinliği olması gerektiğini, kayma yüzeyinin; inceleme konusunun, problemdeki neden sonuç ilişkisine ışık tutabilecek en önemli parametre olduğunu belirtmişlerdir. Prof. Dr. …’un hazırladığı raporda belirtildiği gibi; içsel sürtünme açısı ɸ :11°-15°, ,kohezyon mukavemetinin … aralığında mobilize mukavemet parametrelerine sahip alt inşaat kotunun dahi 20 metre altında yer alan çok derin bir kayma yüzeyinin varlığının işaret edildiğini, Bu hususun; …Sigorta Ekspertiz Raporunda ve İnşaat Mühendisi…’in hazırladığı teknik raporda heyelana yol açtığı öne sürülen hemen hemen tüm argümanları geçersiz kıldığını, özellikle oluşan zemin hareketinin; … kök veya tendon kapasitesi, ya da kazık yerleşim ve kesit seçimi ile alakasının olmadığını belirterek; sonuç olarak: … Müşavirlik A.Ş. tarafından sunulan Şubat/2012 onay tarihli … sistemi kapsamında: Aralık/2011 tarihli Zemin Etüt ve Temel Mühendisliği raporundaki veriler ve öneriler ile Prof. Dr. … tarafından belirlenen, inşaat alt kotunun 20 m. altındaki zemin kayma yüzeyinin özellikleri dikkate alındığında, yapılan … projesinde eksiklikler ve güvenli tarafta kalmayan mühendislik parametreleri seçilmiş olmasına rağmen, ortaya çıkan heyelanın öngörülmesi ve önceden hesaplanmasının mümkün olmadığını, ortaya çıkan zemin kütlesi hareketinin … projesi kaynaklı olmadığını, Ayrıca; zemin kütlesi hareketinin … projesinin uygulaması kaynaklı olup olmadığının belirlenmesinin gözlemsel olarak mümkün olmadığını, Zira; kazık ve ankrajların çok büyük oranda hareketlenen kütle içerisinde kaldığı anlaşıldığından, oluşan yenilmenin (… sistemindeki fazladan oluşan deplasmanların) proje uygulaması ve işçiliğe bağlamanın mümkün olmadığını, Kazıların ve inşaat programının değişikliğe uğramadan sürdürülebilmesi için zeminin kütle hareketini durduracak stabilizasyon Projesine ihtiyaç olduğunu belirtmişlerdir.
Mahkememizce ikinci olarak akademisyen bilirkişiden(iki inşaat mühendisliği, bir jeoloji mühendisliği, bir … Fakültesi, bir maliye bölümünden) oluşturulan bilirkişi heyetinden rapor alınmış, düzenlenen 20.02.2020 tarihli raporda sonuç olarak; … sistemi konusunda; Davacı firmanın kazı ve … sistemini; … Mühendislik Müşavirlik Proje İnşaat Taahhüt San ve Tic. Ltd. Şti.’nin hazırladığı Zemin Etüt ve Temel Mühendisliği raporu ile … ve İnşaat Ltd. Şti. tarafından hazırlanan … sistemini projesini esas alarak yaptığını, … sisteminde meydana gelen hareketlenme için de ; … İnşaat Mühendisliği bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. … tarafından hazırlanan 30.10.2012 tarihli görüş raporu kapsamında sunulan stabilizasyon projesinde zemin dayanma sisteminin bütünsel hareketinin doğuracağı genel stabilizasyon probleminin öngörülmediğini, bu durumun Zemin Etüt ve Temel Mühendisliği raporunda sunulan zemin parametre değerlerinden kaynaklandığını, Davacı tarafın bu zararı önceden öngörmesinin mümkün olmadığını, inşaatın başladığı tarihte henüz ilgili bölgenin imara açık olduğu ve gerekli imar izinlerinin bulunduğu sonuçlarından hareketle, hasarın sigorta poliçesi kapsamında olduğunu, sigorta poliçeleri için, 6762 sayılı Kanunun, 1265. maddesi gereği; Sigorta şirketinin hangi zarar ve masrafların sigorta teminatına girip girmediği hususunda davacıyı yeterince bilgilendirmediği tespit edildiğinden davalı sigorta şirketlerinin müştereken kusurlu olduğunu, gene Sigorta poliçeleri için, 6762 sayılı Kanunun, 1292. maddesi gereği; Hasar gerçekleştikten sonra, davacı tarafın 5 (beş) günlük ihbar süresinin geçmesinden dolayı kusurunun bulunduğunu, Dosya kapsamında teknik bir heyetten alınmış ayrıntılı ve bağımsız hasar tutarı analizi raporu bulunmadığından, sigorta kapsamında bulunan hasar tutarının tespit edilemediğini belirtmişlerdir.
Bilirkişi kurulu 12.02.2021 tarihli bilirkişi kurulu ek raporunda sonuç olarak; Davalı tarafın, maliyeti düşük tutacak yanlış bir … sistemi seçildiği için, yanlış proje ve projenin hatalı uygulamasının yer kaymasının asıl sebebi olduğu ifadelerine katılmadıklarını, zemindeki bütünsel hareketlerin; sadece … kazıkların yeterli derinliğe kadar inmesi ve kayma düzleminin bu kazıklar tarafından kesilmemesi ile ilgili olduğunu, kayma düzlemi kesilmediği sürece hangi … sisteminin seçildiğinin ve uygulandığının bir öneminin olmadığını, … kazıkların derinliklerinin yetersiz olmasının da; … Mühendislik Müşavirlik Proje İnşaat Taahhüt San ve Tic. Ltd. Şti. tarafından hazırlanan ‘’Zemin Etüt ve Temel Mühendisliği Raporu‘’ kapsamında sunulan zemin parametrelerinden kaynaklandığını, hem bilirkişi heyetinin ve hem de önceki bilirkişi heyetinin incelemelerine göre açıkça anlaşıldığını, 17.03.2016 tarihli bilirkişi kurulu Ek Raporunda sunulduğu üzere, … Müşavirlik A.Ş. tarafından hazırlanan … sistemi projesinde yer alan İçsel Sürtünme Açısı ve Kohezyon değerleri de genel yenilmenin (Kayma olabileceğini) ortaya çıkabileceğini göstermediğini, bu konuda Prof. Dr. … tarafından hazırlanan görüş raporunda belirtilen değerlendirmelerin son derece açık olduğunu, bu raporda; Zemin etüt çalışmaları kapsamında 19 adet sondaj yapıldığını, sondajlarda genellikle üst kotlarda … zeminler, daha derinlerde ise …Zeminler bulunduğunu, Şistlerin özellikle ayrışmış ve killeşmiş olduğunun belirtildiğini, VE Mevcut Projede sorunun … Projesine veya Uygulanmasına atfedilemeyeceğini, çünkü bu derinlikte bir heyelan analizlerden görüldüğü gibi: İçsel sürtünme açısı olan ɸ =11°-15° derece olduğunu, Kohezyon mukavemet olan … olduğunu , ve bu zemin parametreleri aralığında ayrışmış ve killeşmiş sulu bölgelerin birleşmesi ile mobilize olduğunu, bu durumun öngörülmesi ve hesaplanmasının mümkün olmadığı ifadelerinin geçtiğini belirtmişlerdir. Aslında ayrık olan …bölgelerinin birleşmesi ve mobilize olmasının heyelanın gerçekleşme sebebi olarak gösterilmekte ve mevcut sondaj verileri ile böyle bir çıkarmanın yapılmasının mümkün olmadığının belirtildiğini ifadelerinin geçtiğini, ayrıca bu raporda mevcut inklinometre enstrümantasyonuna ilave olarak doğu duvarları cephesinin önüne ve arkasına yeni enstrümantasyonun yapıldığının belirtildiğini, bütün bu ifadelerden de açıkça görüleceği üzere, yer hareketlerinin başlamasıyla ilave önlemlerin alındığını ve bu hareketlerin önüne geçilecek adımların konuların uzmanı bir öğretim üyesinin danışmanlığında atıldığını; Prof. Dr …‘un raporunda; “… ve … kazıklardan oluşan dayanma duvarlarında beklenenin üzerinde yatay deplasmanlar görülmüş ve duvarların önüne geri dolgu yapılarak durum arazi gözlemleri ve gözlem aletleri ile incelendiğini, Kazıların ve inşaat programının değişikliğe uğramadan sürdürülebilmesi için kütlenin hareketini durduracak bir Satabilizasyon Projesi hazırlandığını, Aletsel gözlemler ile birlikte uygulama başlayacaktır.” İfadelerinin geçtiğini, davalı tarafın beklenen deplasman hareketlerini aşan zemin hareketleri görülmesine rağmen kazı çalışmalarının devam edildiği ve hasarın meydana gelmesinin göze alındığı tarzındaki beyanlarının doğru olmadığı kanaatini taşıdıklarını, ayrıca önlemlerin alınmasından sonra yer hareketinin son bulacağı düşüncesinden hareketle, meydana gelen nihai yer kaymasının da, öngörülmeyen durum olduğunu, yer hareketinin başlangıcı tarihi 07.07.2012 tarihi ile Prof. Dr. …‘un hazırladığı … Üniversitesi Yerleşkesi Temel Kazıları ve … İşleri Hakkındaki Görüş Raporu isimli çalışmanın hazırlanma tarihi olan 30.10.2012 tarihleri arasında ilave İnklinometre ölçümleri sonucu durum tespiti için geçen süre olduğunun görüldüğünü, dolayısıyla ilk hareketlenme ile anılacak kararların gerçekçi olmayacağı ve yer hareketinin bir süre takip edilmesinin gerekliliğinin aşikar olduğunu, yine aynı rapor içerisinde belirtilen şu cümlelere vurgu yapmak gerektiğini, raporda”Duvarların stabilitesinin, derin stabilite eksikliğinden genelde bağımsız olduğunu, sadece 80 cm.lik … kazıklarının ve ankrajlarının heyelan yüzeyi ile etkileşime girdiği üst kotlarda bağlantısı olduğunu, Ana kitlenin hareketinin üzerinde … kazık kotları düştükçe ikincil hareketlerin olası olduğunu, İlk grup inklinometreler ile yeni yerleştirilenler beraberce değerlendirilip durum analiz edilmelidir.” denildiğini, son cümlelerden anlaşılacağı üzere; kazı başlangıcında mevcut olan ve derine yerleştirilmemiş inklinometreler, genel stabilite problemlerini tamamıyla ortaya çıkarabilecek nitelikte olmadığını, bu sebeple Prof Dr. …‘un tavsiyesi ile derin inklinometrelerin yerleştirildiğini, problemin asıl kaynağı olan, genel stabilite kaybının veya duvar stabilite kaybının anlaşılmaya çalışıldığını, yani inşaatın devamından önce Stabilite kaybının önlenmesi için gerekli adımların atıldığını belirtmişlerdir.
Mahkememizce üçüncü olarak bir inşaat mühendisi, bir jeoloji mühendisi ve bir sigorta hukuku uzmanı bilirkişiden oluşturulan bilirkişi heyetinden rapor alınmış, düzenlenen 27.09.2021 tarihli raporda sonuç olarak; Zemin heyelanlarının olduğu bölgedeki sondaj kuyularındaki zemin yapılarının, temel altlarındaki zemin kotlarından, daha derin zemin kotlarına inildikçe; zeminlerin boşluklarında su barındıran, ayrışmış … ve çoğunlukla ayrışmış killeşmiş …tabakaları olduğu zemin etüt raporunun incelenmesiyle ortaya çıktığı, yani bölgedeki zeminlere ilave yükleme yapıldığı anda veyahut eğimli arazide önleri açıldığı anda; kaymaya müsait yeni kayma düzlemleri oluşturabilecek zemin yapısına sahip olduğu anlaşıldığı, … sisteminin uygulandığı yapılara ait kazılarda; önce … kazık imalatları yapılıp, … kazıkların başlık betonları atıldıktan sonra; yapının ilk kazısı, projesine göre 2,0m veya 2,5m aşağıda olan … kazıkların önünde yer alan ilk yatay betonarme göğüsleme kirişinin alt kotuna kadar yapılır. Kazı yapılıp bu göğüsleme kirişi yapıldıktan sonra, bu kirişler ön yüzünden çelik … çubuklarının … kazık sistemine ve arkasındaki zemin kitlesine bağlantısı yapılarak ilk ankrajlı sistem yapılmış olur. Yapılan göğüsleme kirişi ve ankrajlı sistemin bekleme süresi tamamlandıktan sonra ankrajlı sistemin testleri yapılıp, ankrajlı sistem gerilerek bulunduğu kotta yük taşımaya başlamış olduğu, bir kottaki … yüklendikten sonra; bir alttaki göğüsleme kirişi alt kotuna kadar ve bu projeye mahsus olmak üzere 2,25m ve 2,75m düşey mesafelerde bina derin kazılarının bu şekilde yapıldığı da uygulamada da bilinen bir husustur. Ancak, … sisteminin önündeki yapı kazısına ait zemin, iki göğüsleme kirişi arası düşey mesafe kadar kazılarak kaldırıldıktan sonra; EK:1 de verdiğimiz İnklinometrik ölçüm tablosunda görüldüğü gibi; Temmuz /2012 ayı içinden itibaren … sisteminde öngörülen 96 mm. sınırını aşan yatay deplasmanların görülmeye başlanmış olduğu, zaman geçtikçe bu yatay deplasmanların daha da artmış olduğu, Yani … sisteminin yıkıma uğramaya başlamış olduğu, bunun neticesinde temel kazılarının daha henüz binaların temel kotu seviyelerine gelinmeden bu zemin deplasmanların durdurulması için … kazıklı … sistemlerinin önüne toprak dolguların yapılması ile bu deplasmanların önüne geçilmiş olduğu, tüm dosya içi belge ve bilgilerden anlaşıldığı, ayrıca … sistemindeki aşırı deplasmanlardan dolayı, bitişik komşu arazide ve yapıların oturduğu zeminlerde de ayrışmaların, çatlamaların olduğu dosya içi fotoğraflarda da görüldüğü, … sistemindeki yıkımın çevreye olan etkisinin bir delilinin de; dosya içinde bulunan ve yukarıda raporumuzda da bahsettiğimiz ve komşu arazi içinde yer alan … Okuluna ait … bloklarının, binada ve arazide görülen çatlamalardan dolayı can güvenliği nedeniyle boşaltılmış olduğu ve bu boşaltılmanın 25.11.2013 tarihinde bu tarihinde tutanak altına alınmış olduğu, Prof. Dr. … tarafından hazırlanan 30.10.2012 tarihli görüş raporunda belirtildiği açıklanan: Zemin etüt çalışmaları kapsamında 19 adet sondaj yapıldığını, sondajlarda genellikle üst kotlarda … zeminler, daha derinlerde ise …Zeminler bulunduğunu, Şistlerin özellikle ayrışmış ve killeşmiş olduğunun belirtildiğini ve Mevcut Projede sorunun … Projesine veya Uygulanmasına atfedilemeyeceğini, çünkü bu derinlikte (temel alt kotundan 20 mt. derinlikte) bir heyelan analizlerinden görüldüğü gibi: İçsel sürtünme açısı olan ɸ =11°-15° derece olduğunu, Kohezyon mukavemet olan … olduğunu ve bu zemin parametreleri aralığında ayrışmış ve killeşmiş sulu bölgelerin birleşmesi ile mobilize olduğunu, bu durumun öngörülmesi ve hesaplanmasının mümkün olmadığı şeklindeki görüşün, … yıkımları oluştuktan sonra ortaya konmuş olan bir görüş olduğu, Halbuki; Prof. Dr. … tarafından ortaya konduğu belirtilen Stabilizasyon projesinde; … yıkımının olduğu … hatlarının arkasındaki komşu arazi yönünde 4 (dört) sıra … sistemi yapılmış, yıkımın olduğu … sisteminin önünde de 1 (bir) sıra … sistemi yapılarak, zeminlerdeki heyelanın önüne geçilerek yapılara ait temel kazıların tamamlanmış olduğu, Hazırlanan Stabilizasyon projesiyle zeminlerdeki heyelanın önüne geçilmiş olduğuna göre; İşin başında … Müşavirlik A.Ş. tarafından sunulan Şubat/2012 onay tarihli … projelerinin hatalı olduğunun da ortaya çıkmış olduğu, … yıkımlarının olduğu doğu ve orta/kuzey arazi sınırındaki yerlerde; İşin başında komşu arazinin üst kotlarından Üniversite yerleşkesi sınırına doğru kademeli … sistemi tercih edilmiş olsaydı, zemin heyelanını ve neticede … yıkımlarının ortaya çıkmayacağının anlaşıldığı, … Mühendislik Müşavirlik Proje İnşaat Taahhüt San ve Tic. Ltd. Şti. firmasınca Aralık/2011 tarihinde hazırlanmış olan Zemin Etüt ve Temel Mühendisliği raporundaki açıklamaların ve uyarıların bunu gerektirdiği, Teknik işler açısından; raporda belirtildiği gibi; … ili/ … ilçesi, … ada, … no.lu parsele ait 46.405,00 m2 alanlı … Üniversitesi Yerleşkesine ait arazide yapılan … kazıklı … sisteminde meydana gelen yıkımın, … Mühendislik Müşavirlik Proje İnşaat Taahhüt San ve Tic. Ltd. Şti. firmasınca Aralık/2011 tarihinde hazırlanmış olan Zemin Etüt ve Temel Mühendisliği Raporunda belirtilen ve raporun 69, 70, 71, 72 sayfalarında verilen çok önemli olan, sonuç ve öneriler başlığı altında verilen açıklamaları ve uyarıları dikkate almadan yapılan … yerleşimi ve … projelerinin sebep olduğu, yapılan hatalı proje ve uygulama sonucu ortaya çıkan … yıkımının, öngörülen bir durum olduğu kanaatine varılıp, sonucuna ulaşılmış olup takdir in mahkemeye ait olduğu belirtilmiştir.
Bilirkişi kurulu 23.01.2022 tarihli bilirkişi kurulu ek raporunda sonuç olarak; Davacı Tarafın Asıl Ve Birleşen Davalar Açısından Talep Edebileceği Toplam Alacak Tutarı a-) Asıl dava ve … …Mahkemesinin 2014/ 1417E. sayılı birleşen dosyası üzerinden oluşan davacı alacağı yönünden: Mahkemece söz konusu hasarın teminat kapsamında olduğuna kanaat getirilmesi halinde poliçe gereği ödenebilir tazminat tutarının: % 20 oranında poliçe muafiyeti göz önünde bulundurulduğunda davacının sigorta poliçesi gereği asıl davada talep edebileceği tazminat tutarı 7.845.096,41TL olarak hesaplandığı, bu tutardan; … Sigorta A.Ş.’nin% 60 müşterek sigorta poliçe sorumluluk oranının; 7.845.096,41TL x 60/100 = 4.707.057,85TL , … Sigorta A.Ş.’nin% 20 müşterek sigorta poliçe sorumluluk oranının; 7.845.096,41TL x 20/100 = 1.569.019,28TL ,… Sigorta A.Ş.’nin% 20 müşterek sigorta poliçe sorumluluk oranının; 7.845.096,41TL x 20/100 = 1.569.019,28TL olduğunun hesaplandığı; b-) … 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/ 1016E. sayılı birleşen dosyası üzerinden oluşan davacı alacağı; Mahkemece söz konusu hasarın teminat kapsamında olduğuna kanaat getirilmesi halinde poliçe gereği ödenebilir tazminat tutarının: Davacının birleşen bu dava yönünden poliçe gereği talep edilebilir toplam alacak tutarı 500.000,00TL olup; Bu tutardan; … Sigorta A.Ş.’nin% 60 müşterek sigorta poliçe sorumluluk oranının; 500.000,00TL x 60/100 = 300.000,00TL, … Sigorta A.Ş.’nin% 20 müşterek sigorta poliçe sorumluluk oranının; 500.000,00TL x 20/100 = 100.000,00TL , … Sigorta A.Ş.’nin% 20 müşterek sigorta poliçe sorumluluk oranının; 500.000,00TL x 20/100 = 100.000,00TL olduğu belirtilmiştir.
Mahkememizce dördüncü olarak üç inşaat mühendisi, bir jeoloji mühendisi ve bir sigorta hukuku uzmanı bilirkişiden oluşturulan bilirkişi heyetinden rapor alınmış, düzenlenen 31/10/2022 tarihli raporda sonuç olarak; Açılan temel araştırma sondajlarında temel alt kotlarında sağlam yer yer ayrışmış … birimi ile …birimleri kesilmiştir. Proje alanının kuzey vadi cephesinde … kayaçlar azalmakta, …kayaçların kalınlığı artmakta olduğunu, Güney cephesinde ise … kayaçlar etken olduğunu Zemin Etüt ve Temel Mühendisliği Raporu’nda ifade edildiğini, ilgili raporda proje alanında hakim zemin birimi olan …kayaçlarındaki faylanma ve ezilme bölgelerinin jeofizik çalışmalarında da gözlendiğini, Bu çalışmalardan proje alanının eski bir heyelan bölgesi olabileceği (aktif olmayan) ve projede heyelan veya toptan göçme riskinin dikkate alınması gerektiğinin unutulmamasını ifade edildiğini, inceleme alanında kütle hareketi, su baskını ve depremden kaynaklanabilecek bir afet tehlikesi bulunmadığını, Ancak; proje alanın potansiyel bir heyelan bölgesi ve yapılacak önlemsiz kazılarda toptan göçme riski oluşabilecek bir bölgede olduğunun anlaşıldığını, Proje kapsamında yapılacak her türlü kazılarda, genel stabilite yorumları ve toptan göçme analizleri, …zeminler ve özellikle …zeminlerdeki ezilme ve faylanma bölgeleri ile Yüzeysel ve Tünek suların etkileri de göz önüne alınarak, çok detaylı … ve inklinometrik gözlem projeleri uzman firmalara hazırlatılmalıdır, denildiğini, hazırlanan Zemin Etüt ve Temel Mühendisliği Raporu’nda, açılan temel sondaj kuyularındaki yeraltısu seviyelerinin 0,80 m ila 15 m arasında değişen seviyelerde bulunduğunu, bu suların …ve … kayaçları içerisinde tünek sular olarak yorumlandığını, Özellikle …seviyeleri içerisinde gözlenen ezilme ve faylanma bölgelerinde ciddi su kümeleri gözlendiği; bu suların gerçek anlamıyla yer altı suyu olarak yorumlanamayacağını, bu suların …kayaçlar içerisindeki ezilme ve faylanma zonlarında kümelenmiş tünek sular olarak yorumlanması gerektiğine dikkat çekildiğini, açılan temel sondaj kuyularının hemen hemen hepsinde örtü biriminden sonra ayrışmış … birimleri, bu birimlerin altında ise yer yer killeşmiş, çok ayrışmış …birimi geçilmiştir. Bütün bu çalışmaların ışığı altında, grovaklar … (…) sistemine göre sınıflandırılmış ve bütün … grovaklarının ” zayıf kaya” sınıfına girdiğinin görüldüğünü, yapılan sondaj çalışmalarında elde edilen verilere istinaden hazırlanan raporda; … projeleri hazırlanırken dikkat edilmesi gereken en önemli hususun zemin yapısının ağırlıklı olarak çok ayrışmış … kayaçları ile …kayaçlarından oluştuğunun dikkate alınması gerektiği, …kayaçları içerisinde Tünek yer altı sularının olduğunun unutulmaması gerektiği, bu suların tam anlamıyla bir yer altı su seviyesi olarak düşünülmemesi gerektiği, …zeminler içerisinde ezilme ve faylanma bölgelerinde geçilen Tünek su seviyeleri olarak düşünülmesi gerektiğinin belirtilildiğini, zeminde sükunetteki toprak basıncı, aktif toprak basıncı ve pasif toprak basıncı olmak üzere üç temel basınç durumu olduğunu, bu üç basınç şekli aynı parametrelere bağlı olarak oluşmaktadır. Ancak aralarındaki fark zeminin aldığı yük veya zorlanma durumunu ifade eden ‘’K’’ katsayısıdır. Bunun dışında yanal basınç derinliğe ve zeminin birim hacim ağırlığına bağlı olduğunu, ’’K’’ katsayısı da zeminin içsel sürtünme açısı (Ø) ve kohezyonuna (c) bağlı olduğunu, herhangi bir noktada sisteme etkiyen yanal toprak basıncı aşağıdaki denklem ile hesaplanacağını; Zemin kayması meydana gelen tüm yapı yerlerinde, yapı temel kotundan çok daha derinde temel sondaj kuyuları açılarak zemin tanımlamaları yapılmıştır. Zemin tanımlamalarına yönelik sonrasında zemin parametreleri belirlenmiş ve bu parametreler Zemin Etüt ve Temel Mühendisliği Raporu’nda verildiğini, açılan temel sondaj kuyularında yeraltısu seviyeleri ölçülerek yine rapor içerisinde verildiğini, tüm temel araştırma sondajlarında ki yeraltısu seviyesi … temel kotunun üzerindedir. Bu nedenle temel kotunun üzerine çıktığı kısım kadar hidrostatik basınç yanal zemin basıncına eklenmesi gerektiğini, dava Konusu İş Yerinde yapılan … Sistemi, Geçici … Sistemi Olup, Bu Geçici … Sistemine Ait Zemin Parametreleri Zemin Etüt Raporunda şöyle verildiğini; İçsel sürtünme açısı … kayaçlar için ɸ: 25°-30° , İçsel sürtünme açısı …kayaçlar için ɸ: 20°-23° aralığında, sondaj loglarındaki (kesitlerindeki) …-…derinlikleri dikkate alınarak seçilmesi gerektiğini, … ve …zeminlerde zemin kohezyon mukavemetinin ise: c=0 (sıfır) olarak alınması gerektiğini belirtmiş olduklarını, İksalarda Alınacak … Yüklerini İse; … kayaçlar için: 35-40 ton, …kayaçlar için: 25-30 ton aralığında alarak projelendirilebileceğini ifade ederek, Daha yüksek yüklere projelendirilmesi durumunda; Ankrajların tutturulamayabileceğini, … testlerinin yapılmasını ve yüklerin kontrol edilmesini belirtmiş olduklarını, … Projesini Yapan … Müşavirlik A.Ş. … Projesinde Kullandığı Zemin Parametreleri ve … Tasarım Yüklerinin Durumunun; a-) … projesini yapan firma, zemin etüt raporunda belirtilen parametrelerin daha üstünde olan zemin parametrelerini; İçsel sürtünme açısı … kayaçlar için ɸ : 33° ( Zemin etüt raporunda:25-30°), İçsel sürtünme açısı …kayaçlar için ɸ : 30° ( Zemin etüt raporunda:20-23°), Kohezyon mukavemetini … aralığında seçilerek, (Zemin etüt raporunda:… (…)….) … Projesini Yapan Firma, … da Tasarım Yükünü 40-45 ton aldığını, sanat yapılarının tasarımı sırasında, zemin tanımlamaları ve buna bağlı olarak alınan numuneler üzerinde yapılan laboratuvar deney sonuçlarından elde edilen zemin parametrelerinin son derece önemli olduğunu, proje alanında her ne kadar jeolojik birimler kaya olarak yer alsa da, sondaj verilerinden ve laboratuvar deney sonuçlarından elde edilen verilere göre, birimlerin çok zayıf-zayıf kaya özelliği gösterdiği belirgin olduğunu, sondaj çalışmalarında kuyu boyunca zemin özelliği gösteren zonlar sıkça geçildiğini, tüm bu veriler hazırlanan Zemin Etüt ve Temel Mühendisliği Raporu’nda açıkça verildiğini, buna yönelik zemin iyileştirme ve duraylılık adına pozitif katkı sunacak olan ve imalat sırasında inşaat, daha sonrasında yapı güvenliğini sağlayacak olan … kazık ve … yöntemlerinin hesabı son derece hassas ve güvenli tarafta kalacak şekilde en kötü durum göz önünde bulundurulacak şekilde yapılması gerektiğin, güvenli bir kazı-destek organizasyonun temeli tasarım aşamasında başladığını, daha doğru ve güvenilir bir tasarım yapmak için kazı yapılacak olan alanın zemin parametreleri, çevresel faktörlerin özenle belirlenmesi gerektiğini, aksi takdirde uygun bir tasarım yapılsa bile yanlış veriler kullanılmasından kaynaklı büyük ekonomik kayıplar hatta can kayıpları yaşanabildiğini, hazırlanan Zemin Etüt ve Temel Mühendisliği raporunda zemin parametreleri, yeraltı su seviyeleri, sondaj derinlikleri ve geçilen zemin türleri, kullanılacak olan parametre aralıkları açıkça belirtilmesine rağmen ve güvenli tarafta kalacak şekilde en kötü durum göz önünde bulundurulacak şekilde hesap yapılması gerekirken, bu parametrelerin dışına çıkıldığını, hatta tasarımda çok önemli olan bu parametrelerin daha da üstünde değerler kullanıldığını, bu nedenle … yerleşimi ve … projelerinin sebep olduğu, yapılan hatalı proje ve uygulama sonucu ortaya çıkan … yıkımının öngörülen bir durum olduğunu; … A.4/h’de, Proje Hatası veya Projenin Hatalı Uygulanmasından mütevellit sigortalı değerlerde oluşabilecek zararlar (yerine getirme ve onarım masrafları) mutlak olarak sigorta teminatı dışında bırakıldığını, Mahkemece, rizikonun sigorta poliçesi kapsamında olduğu yönünde bir kanaat oluşması durumunda, tahsilde tekerrür oluşturmamak üzere, poliçeye göre davalı sigorta şirketlerinin müşterek ve müteselsil sorumluluğunda olmak üzere inşaat işleri için öngörülen teminat limitinin 150.000,00 TL, enkaz kaldırma için öngörülen teminat limitinin 6.040.000,00 TL olduğunu; buna ilaveten, … kazık hasarları için tespit edilecek zararın ise, onbin … Doları’ndan (10.000 USD) az olmamak kaydıyla, zararın yüzde yirmisi (%20) oranında muafiyete tabi kılındığını belirtmişlerdir.
MAHKEMENİN GEREKÇESİ: Dava, sigorta sözleşmesine dayalı alacak istemine ilişkindir.
Her ne kadar davalı … Sigorta A.Ş vekili husumet itirazında bulunmuş ise de; Davalı sigorta şirketi ile davacı şirket arasında yapılmış dava konusu yere ilişkin sigorta sözleşmesinin mevcut olduğu, böylece davalının taraf ehliyetinin bulunduğu anlaşılmakla, husumet itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
Taraflar arasında; İnşaat … sigorta sözleşmesi bulunduğu konusunda anlaşmazlık bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki anlaşmazlık; davaya konu meydana gelen zararın poliçe kapsamında olup olmadığı ve davalıların sorumluluğunun bulunup bulunmadığı, sorumlulukları varsa zarar miktarı ve davacının alacak miktarı noktalarında toplanmaktadır.
Mahkememizce alınan birbirini teyit eden; bir inşaat mühendisi, bir jeoloji mühendisi ve bir sigorta hukuku uzmanı bilirkişiden oluşturulan üçüncü bilirkişi heyet raporu ile; üç inşaat mühendisi, bir jeoloji mühendisi ve bir sigorta hukuku uzmanı bilirkişiden oluşturulan dördüncü bilirkişi heyet raporunun; usul ve yasa ile dosya kapsamına uygun, yeterli ve gerekçeli olduğu görülerek hükme esas alınmıştır. (Önceki raporların temel ve teknik gerekçelerinin dosya kapsamına uygun düşmediği görülerek değerlendirmeye alınmamıştır).
Hükme esas alınan bilirkişi raporlarının diğer delillerle birlikte değerlendirilerek yapılan incelemesi sonucunda; … Üniversitesi inşaatını üstlenen, …/taşeronları ile, davalı sigorta şirketleri arasında 28.03.2012/28.03.2014 dönemini içerir ve inşaat işleri ile ilgili İnşaat … poliçesi düzenlenmiştir. Poliçeye göre, davalı sigorta şirketlerinin müşterek ve müteselsil sorumluluğunda olmak üzere: İnşaat işleri için öngörülen teminat limitinin 150.000,00 TL, enkaz kaldırma için öngörülen teminat limitinin 6.040.000,00 TL olduğu; ilaveten, … kazık hasarları için tespit edilecek zararın ise, onbin … Doları’ndan (10.000 USD) az olmamak kaydıyla, zararın yüzde yirmisi (%20) oranında muafiyete tabi kılındığı anlaşılmaktadır.
Dava konusu iş olan, … Üniversitesine ait, … ili, … ilçesi, … ada, … no.lu parsele ait 46.405,00 m2 alanlı arazide zemin etüt raporu sondaja dayalı olarak Aralık/2011 tarihi itibariyle Zemin Etüt ve Temel Mühendisliği Raporu olarak … Mühendislik Müşavirlik Proje İnşaat Taahhüt San ve Tic. Ltd. Şti. firmasınca hazırlanmış olduğu, arazi üst kotlarının 1173,00 m. ile 1126,00 m. arasında olduğu belirtilmiştir. Zemin etüt raporu 31.01.2012 tarihinde … … Başkanlığı … Başkanlığınca onaylanmıştır.
Teknik yönden; Açılan temel araştırma sondajlarında temel alt kotlarında sağlam yer yer ayrışmış … birimi ile …birimleri kesilmiştir. Proje alanının kuzey vadi cephesinde … kayaçlar azalmakta, …kayaçların kalınlığı artmakta olduğunu, Güney cephesinde ise … kayaçlar etken olduğunu Zemin Etüt ve Temel Mühendisliği Raporu’nda ifade edilmiştir. Bu raporda proje alanında hakim zemin birimi olan …kayaçlarındaki faylanma ve ezilme bölgelerinin jeofizik çalışmalarında da gözlendiğini, bu çalışmalardan proje alanının eski bir heyelan bölgesi olabileceği (aktif olmayan) ve projede heyelan veya toptan göçme riskinin dikkate alınması gerektiğinin unutulmaması ifade edilmiştir. Ayrıca; İnceleme alanında kütle hareketi, su baskını ve depremden kaynaklanabilecek bir afet tehlikesi bulunmadığını, Ancak; proje alanın potansiyel bir heyelan bölgesi ve yapılacak önlemsiz kazılarda toptan göçme riski oluşabilecek bir bölgede olduğunun anlaşıldığını, Proje kapsamında yapılacak her türlü kazılarda, genel stabilite yorumları ve toptan göçme analizleri, …zeminler ve özellikle …zeminlerdeki ezilme ve faylanma bölgeleri ile Yüzeysel ve Tünek suların etkileri de göz önüne alınarak, çok detaylı … ve inklinometrik gözlem projeleri uzman firmalara hazırlatılması gerektiğini belirtmişlerdir.
Hazırlanan Zemin Etüt ve Temel Mühendisliği Raporu’nda, açılan temel sondaj kuyularındaki yeraltısu seviyelerinin 0,80 m ila 15 m arasında değişen seviyelerde bulunduğunu, bu suların …ve … kayaçları içerisinde tünek sular olarak yorumlandığı, Özellikle …seviyeleri içerisinde gözlenen ezilme ve faylanma bölgelerinde ciddi su kümeleri gözlendiği; bu suların gerçek anlamıyla yer altı suyu olarak yorumlanamayacağı, bu suların …kayaçlar içerisindeki ezilme ve faylanma zonlarında kümelenmiş tünek sular olarak yorumlanması gerektiği belirtilmiştir.
Açılan temel sondaj kuyularının hemen hemen hepsinde örtü biriminden sonra ayrışmış … birimleri, bu birimlerin altında ise yer yer killeşmiş, çok ayrışmış …birimi geçilmiştir. Bütün bu çalışmaların ışığı altında, grovaklar … (…) sistemine göre sınıflandırılmış ve bütün … grovaklarının ” zayıf kaya” sınıfına girdiği bilirkişi heyetince tespit edilmiştir.
Yine yapılan sondaj çalışmalarında elde edilen verilere istinaden hazırlanan raporda; … projeleri hazırlanırken dikkat edilmesi gereken en önemli hususun zemin yapısının ağırlıklı olarak çok ayrışmış … kayaçları ile …kayaçlarından oluştuğunun dikkate alınması gerektiği, …kayaçları içerisinde Tünek yer altı sularının olduğunun unutulmaması gerektiği, bu suların tam anlamıyla bir yer altı su seviyesi olarak düşünülmemesi gerektiği, …zeminler içerisinde ezilme ve faylanma bölgelerinde geçilen Tünek su seviyeleri olarak düşünülmesi gerektiği belirtilmiştir.
Teknik bilirkişi belirlemelerine göre; Zeminde sükunetteki toprak basıncı, aktif toprak basıncı ve pasif toprak basıncı olmak üzere üç temel basınç durumu vardır. Bu üç basınç şekli aynı parametrelere bağlı olarak oluşmaktadır. Ancak aralarındaki fark zeminin aldığı yük veya zorlanma durumunu ifade eden ‘’K’’ katsayısıdır. Bunun dışında yanal basınç derinliğe ve zeminin birim hacim ağırlığına bağlıdır. ’’K’’ katsayısı da zeminin içsel sürtünme açısı (Ø) ve kohezyonuna (c) bağlıdır. Zemin kayması meydana gelen tüm yapı yerlerinde, yapı temel kotundan çok daha derinde temel sondaj kuyuları açılarak zemin tanımlamaları yapılmıştır. Zemin tanımlamalarına yönelik sonrasında zemin parametreleri belirlenmiş ve bu parametreler Zemin Etüt ve Temel Mühendisliği Raporu’nda verilmiştir. Açılan temel sondaj kuyularında yeraltısu seviyeleri ölçülerek yine rapor içerisinde verilmiştir. Tüm temel araştırma sondajlarında ki yeraltısu seviyesi … temel kotunun üzerindedir. Bu nedenle temel kotunun üzerine çıktığı kısım kadar hidrostatik basınç yanal zemin basıncına eklenmesi gerekmektedir.
Dava Konusu İş Yerinde yapılan … Sistemi, Geçici … Sistemi Olup, Bu Geçici … Sistemine Ait Zemin Parametreleri Zemin Etüt Raporunda şöyle verilmiştir: İçsel sürtünme açısı … kayaçlar için ɸ: 25°-30°, İçsel sürtünme açısı …kayaçlar için ɸ: 20°-23° aralığında, sondaj loglarındaki (kesitlerindeki) …-…derinlikleri dikkate alınarak seçilmesi gerektiğini, … ve …zeminlerde zemin kohezyon mukavemetinin ise: c=0 (sıfır) olarak alınması gerektiğini belirtmişlerdir. İksalarda Alınacak … Yüklerini İse; … kayaçlar için: 35-40 ton, …kayaçlar için: 25-30 ton aralığında alarak projelendirilebileceğini ifade ederek, daha yüksek yüklere projelendirilmesi durumunda; Ankrajların tutturulamayabileceğini, … testlerinin yapılmasını ve yüklerin kontrol edilmesi gerektiğini belirtmişlerdir.
… Projesini Yapan … Müşavirlik A.Ş. … Projesinde Kullandığı Zemin Parametreleri ve … Tasarım Yüklerinin Durumu: a-) … projesini yapan firma, zemin etüt raporunda belirtilen parametrelerin daha üstünde olan zemin parametrelerini; İçsel sürtünme açısı … kayaçlar için ɸ : 33° ( Zemin etüt raporunda:25-30°), İçsel sürtünme açısı …kayaçlar için ɸ : 30° ( Zemin etüt raporunda:20-23°), Kohezyon mukavemetini … aralığında seçilerek, (Zemin etüt raporunda:0 (sıfır)… dır.) … Projesini Yapan Firma, … da Tasarım Yükünü 40-45 ton almıştır.
Sanat yapılarının tasarımı sırasında, zemin tanımlamaları ve buna bağlı olarak alınan numuneler üzerinde yapılan laboratuvar deney sonuçlarından elde edilen zemin parametreleri son derece önemlidir. Proje alanında her ne kadar jeolojik birimler kaya olarak yer alsa da, sondaj verilerinden ve laboratuvar deney sonuçlarından elde edilen verilere göre, birimlerin çok zayıf-zayıf kaya özelliği gösterdiği belirgindir. Sondaj çalışmalarında kuyu boyunca zemin özelliği gösteren zonlar sıkça geçilmiştir. Tüm bu veriler hazırlanan Zemin Etüt ve Temel Mühendisliği Raporu’nda açıkça verilmiştir. Buna yönelik zemin iyileştirme ve duyarlılık adına pozitif katkı sunacak olan ve imalat sırasında inşaat, daha sonrasında yapı güvenliğini sağlayacak olan … kazık ve … yöntemlerinin hesabı son derece hassas ve güvenli tarafta kalacak şekilde en kötü durum göz önünde bulundurulacak şekilde yapılmalıdır.
Güvenli bir kazı-destek organizasyonun temeli tasarım aşamasında başlamaktadır. Daha doğru ve güvenilir bir tasarım yapmak için kazı yapılacak olan alanın zemin parametreleri, çevresel faktörler özenle belirlenmelidir. Aksi takdirde uygun bir tasarım yapılsa bile yanlış veriler kullanılmasından kaynaklı büyük ekonomik kayıplar hatta can kayıpları yaşanabilmektedir.
Hazırlanan Zemin Etüt ve Temel Mühendisliği raporunda zemin parametreleri, yeraltı su seviyeleri, sondaj derinlikleri ve geçilen zemin türleri, kullanılacak olan parametre aralıkları açıkça belirtilmesine rağmen ve güvenli tarafta kalacak şekilde en kötü durum göz önünde bulundurulacak şekilde hesap yapılması gerekirken, bu parametrelerin dışına çıkılmıştır. Hatta tasarımda çok önemli olan bu parametrelerin daha da üstünde değerler kullanılmıştır.
Açıklanan nedenlerle; … yerleşimi ve … projelerinin sebep olduğu, yapılan hatalı proje ve uygulama sonucu ortaya çıkan … yıkımının, öngörülen bir durum olduğu kanatine varılmıştır.
Sigorta hukuku açısından; İnşaat Sigortası Genel Şartları’nın (“…”) A.4’üncü maddesinde, inşaat bütün riskler sigortası teminatı dışında kalan rizikolar, bir diğer ifade ile mutlak riziko istisnaları sayılmaktadır. Böylece; … A.4’te sayılan rizikoların, tarafların bu yönde anlaşması sonucu ilave prim ödenmek suretiyle teminat kapsamına alınmasına dahi cevaz verilmemiştir.
Ortaya çıkan ziya ve zararın mutlak riziko istisnası dairesinde değerlendirilmesi gerektiğini ispat yükü, kapsam dışı bırakmadan yararlanacak olan sigortacıya aittir. TTK 1452/3’ün düzenlemesi gereği nisbi emredici nitelikte olduğu kabul edilen TTK 1409/2 lafzı gereğince “sözleşmede öngörülen rizikolardan herhangi birinin veya bazılarının sigorta teminatı dışında kaldığını ispat yükü sigortacıya aittir”.
Mutlak Riziko İstisnası Olarak “Plan, Proje veya Hesap Hatası”; İnşaat planının ve projesinin hatalı olması veya hatalı uygulanması ya da inşaat hesaplamalarındaki hatalar, sigortalanan değerlerde ziya ve zararın oluşmasına neden olabilmektedir. Plan, proje ve hesaplamalar, inşaat projesinin asli unsurları olmakla bunlardan birinde, birkaçında veya tamamında yapılacak hatanın, inşaat projesine de yansıması, ayıplı imalata sebebiyet vermesi söz konusudur.
Kanuni ve/veya resmi düzenlemelere (kanun, yönetmelik, şartname, geçerli inşaat standart sözleşmeleri gibi) yahut da genel kabul görmüş inşaat bilim ve tekniği kurallarına aykırı olarak hazırlanmış bir proje, hatalı bir proje anlamına gelmektedir (“…”). Proje hatasından o projeyi hazırlayan veya hazırlama sürecine katılan mimar, mühendis ve/veya diğer teknik elemanlar sorumlu olacağından Proje Hatası nedeniyle meydana gelen zarar ve ziyan mesleki riziko niteliğindedir, ki bu yönüyle evleviyetle mesleki sorumluluk sigortası kapsamında değerlendirilmelidir. Proje Hatasından meydana gelen zararların kapsam dışı bırakılması suretiyle, bu projeleri hazırlayan kişilerin kanuni ve/veya resmi düzenlemelere (kanun, yönetmelik, şartname, geçerli inşaat standart sözleşmeleri gibi) yahut da genel kabul görmüş inşaat bilim ve tekniği kurallarına uygun projeler hazırlamaya zorlanması (amacı) da söz konusudur. Proje Hatasından farklı olarak projenin hatalı uygulanması ise yüklenicinin projeye uygun imalat yapmaması ya da işi hatalı olacak şekilde planlaması olarak tanımlanabilir. Eldeki davada; teknik incelemelere göre, Projenin Hatalı Uygulanmasından ziyade bir Proje Hatasının varlığı belirlenmiştir.
… A.4/h’de, Proje Hatası veya Projenin Hatalı Uygulanmasından mütevellit sigortalı değerlerde oluşabilecek zararlar (yerine getirme ve onarım masrafları) mutlak olarak sigorta teminatı dışında bırakılmıştır. Proje Hatası, özellikle reasürans ilişkisi bakımından önem arz etmektedir. Bu tür teminatların reasüre edilebilirliği değerlendirilirken öncelikle proje müellifi mimar ve mühendislerin kalifikasyonuna, ikinci olarak yeterli uzmanlığı olsa dahi bu kişilerin mesleki sorumluluk sigortası yaptırıp yaptırmadıklarına bakılmaktadır. Reasüre edilebilirlik açısından olumlu bir değerlendirme hallerinde dahi sigorta şirketleri Proje Hatası gibi durumlar için çok sınırlı bir teminat vermekte, buna mukabil poliçe primlerini oldukça artırmaktadırlar.
Yukarıda belirtilen gerekçelerle; … A.4/h’de, Proje Hatası veya Projenin Hatalı Uygulanmasından mütevellit sigortalı değerlerde oluşabilecek zararlar (yerine getirme ve onarım masrafları) mutlak olarak sigorta teminatı dışında bırakılmıştır. Somut olayda teknik belirlemelere göre, yapılan hatalı proje ve uygulama sonucu ortaya çıkan … yıkımının, öngörülen bir durum olduğu, bu nedenle teminat kapsamı dışında olup, davalılalırn sorumluluğunun bulunmadığı anlaşılmakla; Davanın ve birleşen … … Mahkemesi’nin 2014/1016 Esas ve … … Mahkemesi’nin 2014/1417 Esas sayılı dosyalarında; Davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle,
1-Asıl davanın REDDİNE,
Alınması gereken 179,90 TL harcın peşin alınan 2,561,63 TL harçtan mahsubu ile fazla 2,381,73 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde hesap numarası bildirmiş ise iadenin elektronik ortamda hesaba aktarılmasına, hesap numarası bildirilmemiş ise masrafın avanstan karşılanmak üzere … merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 23.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
2-Birleşen … … Mahkemesi’nin 2014/1016 Esas sayılı dosyasında; Davanın REDDİNE,
Alınması gereken 179,90 TL harcın peşin alınan 8.538,75 TL harçtan mahsubu ile fazla 8.178,85 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde hesap numarası bildirmiş ise iadenin elektronik ortamda hesaba aktarılmasına, hesap numarası bildirilmemiş ise masrafın avanstan karşılanmak üzere … merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 8.178,85 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
3-Birleşen … … Mahkemesi’nin 2014/1417 Esas sayılı dosyasında; Davanın REDDİNE,
Alınması gereken 179,90 TL harcın peşin alınan 236.523,40 TL harçtan mahsubu ile fazla 236.340,50 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yatırılan gider avansının sarf edilmeyen kısmının karar kesinleştiğinde hesap numarası bildirmiş ise iadenin elektronik ortamda hesaba aktarılmasına, hesap numarası bildirilmemiş ise masrafın avanstan karşılanmak üzere … merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak gönderilmesine,
Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 376.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
Dair; Taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurmak suretiyle istinaf yolu açık olmak üzere oybirliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/02/2023

Başkan …
¸[e-imza]
Üye …
¸[e-imza]
Üye …
¸[e-imza]
Katip …
¸[e-imza]