Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/42 E. 2022/328 K. 13.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/42 Esas – 2022/328

T.C.
ANKARA
2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2022/42
KARAR NO : 2022/328

HAKİM….
KATİP …

DAVACI :…
T.C. KİMLİK NUMARASI :…
VEKİLLERİ : Av…..
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil eden davalı fiillerinin tespiti önlenmesi, durdurulması davalı şirket adına tescilli 2017/94676 nolu 29, 30, 32. ve 35. Sınıflarda tescilli, 2018/20354 ve 2018/78360 nolu 30. Sınıfta tescilli markaların hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ : 04/02/2022
KARAR TARİHİ : 13/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15/10/2022
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil eden davalı fiillerinin tespiti , önlenmesi, durdurulması davalı şirket adına tescilli … nolu 29,30,32 ve 35. Sınıflarda tescilli, …. nolu 30. Sınıfta tescilli markaların hükümsüzlüğü istemli davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili dilekçeleriyle özetle, müvekkilinin …. sayılı markaların sahibi olduğunu, bu marka ile 70 ülkede bayileri olduğunu, 2014 yılından bu yana tanınmışlıkları bulunduğunu, …. numaralı markaların davalı adına kayıtlı olduğunu öğrendiklerini, bu markaların müvekkilinin markaları ile benzerliği sebebi ile karıştırılma ihtimali bulunduğunu, davalı tarafın marka haklarına tecavüzde bulunduğunu beyanla bu fiillerin önlemesi, ürünlerin üretiminde kullanılan araçlara el konulması, davalı şirket adına tescilli … nolu 29,30,32 ve 35. Sınıflarda tescilli….. Sınıfta tescilli markaların hükümsüz kılınmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; davalının marka tescil başvurularının usule uygun şekilde yapılıp iltibas tehlikesi görülmediğinden yayına çıkarıldığını, bu yayınlara itiraz gelmediğini, davacı markasının … kayıtlarında tanınmışlık kapsamında bir kaydı bulunmadığını, davalının iddia olunan tanınmışlıktan haksız yarar sağlama, marka itibarına zarar verme, markanın ayırt edici karakterini zedeleme gibi bir durum içerisinde olmadığını, ihtilaflı markaların tüketiciler bakımından karıştırılma ihtimali bulunmadığını, bütün olarak incelendiğinde markaların görsel, fonetik ve anlamsal olarak farklı olduğunu, marka adlarının “….” adlı çiçekli bir bitki türünden almaktayken bu ibarelerin hiç kimsenin tekeline bırakılamaması gerektiğini, davacı markalarındaki ibarelere ek olarak kendi şirket adları gibi unsurlar ilave edilerek tescil ettiklerini beyanla davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davanın açılmasını müteakip yargılamaya katılan tarafların dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, tescil ve başvuru dosyaları ile alâkalı kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, taraflar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, bilirkişi raporu alınmış, tahkikat icra olunmasını müteakip, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yazı İşleri Yönetmeliği’nin 41/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraf vekillerine tahkikat ve yargılamının geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
GEREKÇE :
Davacı ve davalı arasındaki uyuşmazlık, davacı iddiaları karşısında davacı markaları mal ve hizmetleri ile davalı markaları mal ve hizmetleri arasında karıştırılma ihtimalinin olup olmadığı, hükümsüzlük ile terkin şartlarının oluşup oluşmadığı , davalı kullanımlarının tecavüz ve haksız rekabet teşkil edip etmediği noktasında toplanmaktadır.
DEĞERLENDİRMELER
Taraf Markaları Arasında Karıştırılma İhtimalinin Bulunup Bulunmadığı Yönünden Değerlendirme
6769 sayılı SMK’nin 6/1 maddesi “Tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.” hükmüne amir olduğu,
6769 sayılı SMK’nin 6/1 maddesi anlamında benzerlik değerlendirmesinin ilk koşulu markaların tescilli oldukları sınıfların birbirine benzerliği olduğu, markaların tescilli oldukları veya tescili talep edilen mal ve hizmetlerin benzerliğine kanaat getirilmesi halinde, ikinci şartın markaların benzerliği olduğu, eğer her iki koşul da gerçekleşmiş ise markalar arasında iltibas olduğuna karar verileceği,
Emtiaların Aynı/Benzer/İlişkili Olup Olmadığı
Davacıya ait markada yer alan “Makarnalar, mantılar, erişteler.Bal, arı sütü, propolis.Yiyecekler için çeşni/lezzet vericiler, vanilya, baharatlar, domates sosları dahil olmak üzere soslar.Mayalar, kabartma tozları.Her türlü un, irmikler, nişastalar.Toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri.Tuz.Pekmez. Pastacılık ve fırıncılık mamulleri, tatlılar. Şekerlemeler, çikolatalar, bisküviler, krakerler, gofretler. Sakızlar. Dondurmalar, yenilebilir buzlar. Hububat (tahıl) ve mamulleri. Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri. Büro hizmetleri; sekreterlik hizmetleri, gazete aboneliği düzenleme hizmetleri, istatistiklerin derlenmesi, büro makinelerinin kiralanması hizmetleri, bilgisayar veri tabanlarındaki bilginin sistematik hale getirilmesi, telefon cevaplama hizmetleri. İş yönetimi, idaresi ve bu konular ile ilgili danışmanlık, muhasebe ve mali müşavirlik hizmetleri, personel işe yerleştirme, işe alma, personel seçimi, personel temini hizmetleri, ithalat-ihracat acente hizmetleri, geçici personel görevlendirme ( başkası adına fatura yatırma, vergi yatırma, trafik işlemleri gibi iş takibi) hizmetleri. Açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri.” malları/hizmetlerinin dava konusu markalarda aynı/aynı tür olarak yer aldığı, dava konusu markalarda yer alan diğer mallar/hizmetlerin davacının redde gerekçe markasında yer alan mallar/hizmetlerle benzer/ilişkili olduğu,
Yukarıda dava konusu markalarda yer alan malların davacı markasında yer alan 35. Sınıfta yer alan gıda ürünlerinin satış hizmetleri ile ilişkili olduğu ilişkili olduğu, nitekim Yargıtay bir kararında, ilk derece mahkemesi tarafından “…mal üreten işletmenin karineten o malı sattığı da kabul edildiğinden doğal olarak dava konusu markanın tescil edilmek istenildiği 35. sınıf 06 emtia grubunun da 1-34. sınıfta yer alan emtialarla doğrudan ilişkilendirilmeye müsait olduğu, dolayısıyla doktrin görüşleri ve yargı kararları ile de benimsendiği üzere 1-34 emtia gruplarında yer alan mallar ile 35. sınıf 06. Alt grubunda özel olarak sınırlandırılmış malların benzerlik göstermesi halinde her iki sınıfın birbiri ile benzer olarak kabul edilmesi gerektiği…”(……) şeklinde kurulan hüküm onaylandığı,
Davaya konu markalar bakımından 29., 30. ve 32. Sınıflarda yer alan mallar ile davacıya ait markada yer alan 43. Sınıftaki hizmetler arasında da irtibat bulunduğu, davacı markasında yer alan söz konusu “Geçici konaklama hizmetleri. Yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri”nin davalı markalarında yer alan 29., 30. ve 32. Sınıflarda yer alan mallar ile ilişkili olduğu anlaşılmaktadır. Nitekim bu husus bir Yargıtay kararında da ifade edilmiştir. ….)
Sonuç olarak, dava konusu markaların kapsamında yer alan malların hizmetlerin tamamının davacı markasında aynı/aynı tür benzer/ilişkili olarak yer aldığı,
Davacının davasına gerekçe gösterdiği markasının tescil kapsamına giren 30. sınıfa giren emtialar ile davalının başvuru markasının kapsamına alınmak istenilen 29., 30., 32. sınıflara ait mallar ve 35. sınıf altında 29., 30., 31. ve 32. sınıflarda yer alan malların satışı hizmeti yani gıda maddeleri ve bunların satışı hizmetinin hitap ettiği nihai tüketici kitlesinin seçicilik/algı/dikkat/özen seviyesi açısından somut olaya bakıldığında; bu emtiaların hepsi, nispeten uygun fiyatla satılan, satın almadan önce uzun bir araştırma ve inceleme aşamasından geçmeyen, yani ucuz ve risk faktörü düşük ürünlerdendir ve hitap ettikleri tüketicilerin markaları aynı anda incelemeye tabi tutmaması, küçük ayrıntıları da dikkatli biçimde incelememesi, sadece geçmişte edindiği izlenimin etkisiyle hafızasında kalan ile yetinerek bir sonuca varmaya çalışması nitelikleri de gözetildiğinde, bu emtiaların hitap ettiği hedef kitlenin, bu gıda ürünlerini ve gıdayla ilgili hizmetleri satın alırken sahip olduğu seçicilik, algı, dikkat, özen, bilinç seviyesinin ortalama, makul düzeyde olduğu,
Tüketicinin dikkat ve bilinç seviyesi, markalar arasındaki iltibas riskini etkileyecek bir unsur olduğu, dikkati düşük olan tüketici kitlesine yönelik emtiaların tescillendiği markalarda iltibas riskinin daha yüksek olacağı, diğer yandan, tüketicinin bilinç ve dikkat seviyesi tek başına iltibas riskini oluşturan unsurlardan olmadığı, marka işaretlerinin ne derece ayırt edici olduğu, markanın ne derece iltibas riski taşıdığı, markaların korunma düzeyinin ne aşamada değerlendirileceği de iltibas riskinin tespitinde önem taşıdığı,
Markalar arasında benzerlik incelemesinde temel ilke, yukarıda da değinildiği üzere, her iki markanın ortalama tüketici üzerinde bıraktığı genel intibaa göre tüm faktörler bir arada gözetilerek “global değerlendirme” yapılması gerektiği, global değerlendirme gereği, markaların unsurları bölünerek, unsurlarına göre ayrı değerlendirme yapılması hatalı olacağı, bununla birlikte, inceleme sırasında markayı oluşturan jenerik, tanımlayıcı unsurların değerlendirme dışı bırakılmasına engel olmadığı, dolayısıyla aslolan markaların bir bütün halinde bıraktıkları genel intibaa göre değerlendirme yapılması gerektiği,
ATAD kararlarından da izlenebileceği gibi, karıştırma olasılığının değerlendirmesi, aslında ileriye dönük bir tetkik olduğu, bu tetkikte; “Markalar arasındaki görsel, işitsel veya kavramsal benzerlikler bütün olarak karşılaştırılmalıdır. Karşılaştırma, genel izlenim esas alınarak, özellikle markaların ayırt edici ve baskın unsurları” ve “davanın koşullarıyla ilgili tüm faktörleri dikkate alarak, global olarak yapılmalıdır” .
Bununla birlikte markalar esas ve yardımcı unsur olmak üzere iki unsurdan meydana geldiği asla göz ardı edilmemesi gerektiği, markayı benzerlerinden ayırt etmeye yarayan markada diğer unsurlara göre daha ön planda olan unsur esas unsur iken; esas unsura göre nispeten arka planda olan, malın ve hizmetin temel özelliklerini veya sair özelliklerini belirten ve esas unsura bağlı ve onunla ilişki içinde bulunanlar yardımcı unsur olduğu, markaları benzerlerinden ayıran en önemli unsur esas unsur olduğu, markanın ayırt ediciliği ve iltibasa sebebiyet verip vermediği gibi hususlar esas unsur nazara alınarak tespit edildiği,
Benzerlik değerlendirmesine ilişkin bu genel tespitler çerçevesinde yapılması gereken temel değerlendirme, dava konusu marka ile davalı yanın redde gerekçe gösterdiği markalar arasında SMK md. 6/1 uyarınca karıştırılmaya yol açabilecek düzeyde bir benzerliğin mevcut olup olmadığı ile ilgili olacağı,
Davacının marka görseli …. ibaresinin ön planda büyükçe vurgulu şekilde yer aldığı, “coffee, house” kelimelerinin ise markayı tamamlayan, tanımlayıcı ibareler olduğu, “since 1976” şeklindeki ibarenin de yaratılış tarihini tasvir ettiği,
Dava konusu ….” ibareli marka, beyaz zemin üzerine, kahve fincanı şeklinin arka, …. ibaresinin ön planda ana unsur olarak yer aldığı bileşke markadır. Markanın sağ üst kısmında görece küçük yazılmış “four seasons” tali unsur bulunmaktadır. Marka bu hali ile ilk bakışta “…. ibaresini esas olarak vurguladığı,
Dava konusu ….” ibareli marka (müddet olduğu), beyaz zemin üzerine, kahve fincanı şeklinin arka, …. ibaresinin ön planda ana unsur olarak yer aldığı bileşke marka olduğu, marka bu hali ile ilk bakışta ….” ibaresini esas olarak vurguladığı,
Dava konusu diğer marka ise, ….”şeklinde olup, beyaz zemin üzerine altın renginde yazılmış karakterler ile “…. ….” şeklinde geçen kelime markası olduğu, her ne kadar “Gold ve Klasik” gibi kelimeler ihtiva etse de, ilgili ürün ve hizmetlerde sıkça kullanılan bu tanımlayıcı kelimelerin markada, bütün olarak ana unsuru oluşturmadığı,
Dava konusu markalar ile davacının markası karşılaştırıldığında, “Arabica” ve “Arabika” ibarelerini ana unsur olarak içerdiği, taraf markalarındaki kahve fincanı ve kahve çekirdekleri gibi görsel öğelerin, aralarında ayırt edicilik bakımından yeterli uzaklaşmayı sağlamadığı,
İşitsel bakımdan benzerlik kıyaslamasında, taraf markalarında ana unsur olan ihtilaflı ibaredeki “….” harf farklılığının, okunuşta farklılık doğurmayacağı, davalı markasında geçen “… karışımı olduğu,
Kavramsal açıdan benzerlik değerlendirmesinde, dava ve cevap dilekçelerinde belirtildiği üzere, taraf markalarında ortak bulunan, ve “meyvesinden kahve çekirdeği edilen çiçekli bir bitki türü” anlamına gelen, ihtilaflı “Arabika” ibaresi “kahve” ürünü, bununla ilgili olması muhtemel mal ve hizmetler için yüksek ayırt ediciliği haiz olmasa da, marka tescil hakkından doğan asgari derecede de olsa bir koruma gerektirdiği,
Somut uyuşmazlıkta tek harf değişikliğinin görsel, işitsel, yazılış ve anlamsal bakımından dava konusu markanın üzerinde kullanılacağı emtianın ortalama tüketicileri nezdinde iltibası önleyici mahiyette olmadığı, “….” gibi unsurların tanımlayıcı ibareler olması, ….” ibaresinin markada tali unsur olarak kalıp genel izlenimde yeterli ayırt edicilik katmaması, dava konusu markalar ile davacının markası arasında marka işaretleri bakımından, görsel, işitsel ve anlamsal olarak benzerlik bulunduğu,
Karıştırılma İhtimali Bakımından Ara Değerlendirme
Dava konusu markaların kapsamında yer alan mallar/hizmetlerin davacının markası kapsamında aynı/aynı tür/benzer/ilişkili olarak yer alması ve markalar arasında işitsel, görsel ve kavramsal olarak iltibas oluşturacak düzeyde benzerlik bulunması nedeniyle dava konusu markalar ile davacı markaları arasında karıştırılma ihtimalinin bulunduğu,
Davalı Kullanımlarının Tecavüz Oluşturup Oluşturmadığı
Dosya kapsamında davalı kullanımlarına ilişkin herhangi bir belge bulunmadığı bulunmadığından davalı kullanımlarının tecavüz oluşturmadığı
Dava konusu davalı şirket adına kayıtlı …. sayılı markaların markaların kapsamında yer alan mallar/hizmetlerin davacı markasının kapsamında aynı/aynı tür/benzer/ilişkili olarak yer aldığı,
Dava konusu davalı şirket adına kayıtlı …. sayılı markalar ile davacı markaları arasında işitsel, görsel ve kavramsal benzerlik bulunduğu,
Dava konusu davalı şirket adına kayıtlı…. sayılı markalar ile davacı markaları arasında karıştırılma ihtimali bulunduğu,
Dava konusu davalı şirket adına kayıtl..sayılı markalar bakımından hükümsüzlük şartlarının oluştuğu,
Dosya kapsamında davalı kullanımlarına ilişkin herhangi bir belge bulunmadığından markaya tecavüz hakkında açılan davanın reddine karar verilmesi gerektiği kanaatiyle davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M :
Davanın kısmen kabulüne,
Davalı şirket adına kayıtlı… sayılı markaların tüm mal ve hizmetler yönünden hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine,
Davacı vekilinin tecavüz ve haksız rekabet ile ilgili taleplerinin delil olmadığından reddine,
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 51/4.maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip resen Türk Patent’e gönderilmesine,
Alınması gereken 80,70.-TL harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
Davacı kendisini vekille temsil ettirmesi sebebiyle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 15.000,00.-TL maktu ücreti vekâletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davanın kısmen reddolunması ve davalının kendisini vekil ile temsil ettirmesi sebebiyle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan takdiren 15.000,00.-TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davanın kabul ret oranının takdiren %50 olarak kabulüne,
Harcın davanın yalnızca kabul edilen kesimi üzerinden alınması sebebi ile davacının peşin yatırdığı 80,70.-TL ilâm harcının tamamının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,      
Davacının bunun dışında yapmış olduğu aşağıda dökümü yazılı 2.870,70.-TL
yargılama giderinin %50’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,   
Davalının yapmış olduğu bir gider olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen davacıya iadesine (HMK m.333),
Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzlerine karşı, tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde …. Mahkemesi’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.13.10.2022

Katip

Hakim ….
e-imzalı

MASRAF DÖKÜMÜ İlk Masraf : 92,20.-TL
Bilirkişi Ücreti : 2.600,00.TL
G.A : 178,5‬0-TL
TOPLAM : 2.870,70.-TL