Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/360 E. 2022/346 K. 27.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/360 Esas – 2022/346
T.C.
ANKARA
2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİKARARTÜRK MİLLETİ ADINA
Esas No : 2022/360
Karar No : 2022/346

Hakim …
Katip :..

Davacı …
Vekili : Av. …
Davalılar : 1-.
Vekili : Av…

Vekili : Av….
Dava : Marka İle İlgili YİDK Kararının İptali, Marka Hükümsüzlüğü İle Sicilden Terkin
Dava Tarihi : 31/03/2014
Karar Tarihi : 27/10/2022
Gerekçeli Kararın
Yazıldığı Tarih : 27/10/2022
Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine açılan Marka İle İlgili … Kararının İptali, Marka Hükümsüzlüğü İle Sicilden Terkin istemli davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili 31.03.2014 günlü dilekçesiyle özetle, müvekkili şirketin yetmiş ülkede dörtyüzden fazla otelin sahibi olan çok bilinen bir firma olduğunu, 43. sınıf hizmetleri de içeren etrafı defne yapraklarıyla örülü “S” harfinden oluşan…. sayılı tanınmış markaların sahibi olduğunu, davalının 23.11.2011 tarihinde …. ibareli 43. sınıf hizmetleri içeren marka tescil başvurusunda bulunduğunu,…. sayılı başvurunun tanınmışlık ve iltibas nedeniyle reddi istemiyle itirazda bulunduklarını, ancak …. sayılı kararıyla haksız olarak itirazı reddettiğini, başvurunun tescilinin müvekkili markalarıyla iltibasa neden olacağı gibi onların tanınmışlığından haksız yarar sağlayacağını, çünkü logonun müvekkili markaları gibi düzenlenmiş bulunduğunu, defne yapraklarıyla çevrildiğini, davalının müvekkili ile aynı sektörde faaliyette bulunduğunu, …. ibaresindeki …” harflerinin defne yapraklarına sarıldıklarını, farklılıklarının yeterince ayırt edicilik sağlamadığını, davalının kötüniyetli olduğunu ifade ederek,…kararının iptaline ve davalı markasının hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …. ve şirket vekilleri savunmalarında özetle; görsel, sescil ve anlamsal olarak bütünü itibariyle bıraktıkları umumi intibaı bakımından başvuru konusu işaret ile davacı markalarının iltibasa neden olmayacağını, davacı markalarının tanınmışlığından yararlanmasının onun itibarı ve ayırt edici karakterini zedelemesinin mümkün olmadığını, markaların bütün olarak korunabileceğini, başvuru konusu işarette sadece logonun değil …ibaresinin de olduğunu, logoda sadece “S” harfinin değil “H” harfinin de bulunduğunu, alt ve üst kısımlarının kubbe ile tamamlanıp logonun altına üç yıldız konulduğunu ifade ederek davanın reddini istemişlerdir.
Mahkememizin 17.09.2014 tarih, ….. sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiştir. Karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. …. kararı iptali ve marka hükümsüzlüğü istemine ilişkindir. Dosya içerisindeki belgelerden davalı…. ve Tic. A.Ş. tarafından tescil başvurusuna konu yapılan marka ile davacı markasının aynı sınıfta yer alan hizmetleri kapsadığı, davacı markasının tanınmış marka niteliğinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Taraf markaları esasında şekli unsurlardan oluşmakta olup davacı markası defne yaprağı şeklindeki çelenk içerisine yerleştirilmis “S” harfi ve “….” ibaresinden müteşekkildir. Davalı markasında yer alan yarım daireler içindeki “…” ibaresinin “H” harfi İngilizce “….” kelimesinin kısaltması niteliğinde olup markaya diğer şekli unsurlarla birlikte yeterli düzeyde ayırt edicilik katmamaktadır. Bu nedenle markalar arasında kullanılan simge ve harflerin aynıyeti, markanın genel kompozisyonu, şekli unsurlar itibariyle 556 Sayılı KHK’nın 8/1-b anlamında benzerlik bulunmaktadır. Öte yandan, davacı markası tanınmış marka olup taraf markalarının aynı sınıfta yer alan hizmetleri kapsadığı dikkate alındığında davalı şirketin davacı markasına yaklaşma, davacı markasının tanınmışlığından istifade etme gayretinde olduğu sonucuna da varılmaktadır. Her ne kadar davacı ve davalı şirketin hitap ettiği tüketici kitlelerinin farklı olduğu ifade edilmiş ise de ortalama tüketici nezdinde davalı şirketin otellerinin daha düşük gelirli kitlelere hizmet vermek amacıyla kurulmuş davacının yeni bir otel türü olarak algılanma olasılığının da mevcut olduğu gözetildiğinde davanın kabulü yerine yazılı gerekçeyle reddi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.” şeklindeki gerekçe ile davacı yararına BOZULMASINA karar vermiştir.
Mahkememizin 25.05.2016 gün ve….. sayılı kararı ile mahkememiz kararında direnilmesine ve davanın reddine karar verilmiştir. Direnme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. ……. sayılı kararı ile;
“Yapılan açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davalı tarafından 23.11.2011 tarihinde “…. ibaresinin marka olarak tescili istemiyle …. Kurumu’na başvuruda bulunulduğu, tescil kapsamında “Yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri. Geçici konaklama hizmetleri (gündüz bakım (kreş) hizmetleri dahil). Hayvan bakım hizmetleri.” emtialarının yer aldığı, başvurunun ilan edilmesi üzerine davacı tarafından “… ibareli markaları dayanak gösterilerek itirazda bulunulduğu, itirazın Markalar Dairesince reddi üzerine, yeniden inceleme isteminin de … tarafından reddedildiği ve başvurunun 03.03.2014 tarihinde tescil edildiği anlaşılmaktadır.
Dosya kapsamından davalı markasının kapsamında yer alan mal/hizmet listesinin davacı markalarının mal ve hizmetleri ile aynı olduğu görülmektedir. Bu durumda 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi gereğince davacıların markaları ile davalı başvurusunun işaret itibariyle iltibas yaratacak kadar benzer olup olmadığının irdelenmesi gerekmektedir.
Davalı başvurusu, siyah renkli defne yaprakları ile çevrili “…” ibaresi ve bunun altında üç yıldız görseli yer almaktadır. Ayrıca yıldızların alt tarafında ise siyah harflerle “….” ibaresi yazılıdır. Davacı markaları ise siyah renkli defne yaprakları ile çevrili “S” harfi ibaresinden oluşmakta bazı markalarında ise bu ibarenin altında “Sheraton” ibaresi yer almaktadır. Ayrıca hem davalı markasında hem de davacı markalarında yer alan siyah renkli defne yapraklarının sağ ve sol tarafta on üç yapraktan oluştuğu görülmektedir. Bununla birlikte, taraf markalarında harflerin yazılış karakterleri ortak bir özellik olarak göze çarpmaktadır. Ayrıca davalı başvurusunda yer alan “…” ibaresi, davacı markalarında yer alan “…. ibaresinin ilk iki harfi ile aynıdır. Öte yandan davalı markasında yer alan defne yaprakları ile çevrili “…” ibaresinin “…” harfi İngilizce “Hotel” kelimesinin kısaltması niteliğinde olup markaya diğer şekli unsurlarla birlikte yeterli düzeyde ayırt edicilik katmamaktadır. Bu nedenle markalar arasında kullanılan simge ve harflerin ayniyeti, markanın genel kompozisyonu ve şekli unsurlar itibariyle 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında benzerlik bulunmaktadır.
Bu hususlar yanında davacı markalarının tanınmış marka niteliğinde olduğu hem mahkemenin hem de Özel Dairenin kabulündedir. Dolayısıyla taraf markalarının aynı sınıfta yer alan hizmetleri kapsadığı, davalı markasında davacının tanınmış markalarında yer alan şeklin aynen yer aldığı dikkate alındığında davalı şirketin davacı markasına yaklaşma, davacı markasının tanınmışlığından istifade etme gayretinde olduğu sonucuna da varılmaktadır. Her ne kadar mahkemece davalı markasında “….” ibaresinin yer aldığı, davacı ve davalı şirketin hitap ettiği tüketici kitlelerinin farklı olduğu ifade edilmiş ise de ortalama tüketici nezdinde davalı şirket otellerinin daha düşük gelirli kitlelere hizmet vermek amacıyla kurulmuş davacıya ait yeni bir otel türü olarak algılanma olasılığının mevcut olduğu açıktır.
Hâl böyle olunca Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uymak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.” şeklindeki gerekçe ile direnme kararının BOZULMASINA karar vermiştir.
Mahkememizce ….Kurulu kararına uyulmuştur.
GEREKÇE :
Neticede; dosya incelendiğinde usul ve yasaya uygun Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı ve tüm dosya kapsamından;
Davalı tarafından 23.11.2011 tarihinde “…….” ibaresinin marka olarak tescili istemiyle …. Kurumuna başvuruda bulunulduğu, tescil kapsamında “Yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri. Geçici konaklama hizmetleri (gündüz bakım (kreş) hizmetleri dahil). Hayvan bakım hizmetleri.” emtialarının yer aldığı, başvurunun ilan edilmesi üzerine davacı tarafından “S+Şekil” ve “S Sheraton+Şekil” ibareli markaları dayanak gösterilerek itirazda bulunulduğu, itirazın Markalar Dairesince reddi üzerine, yeniden inceleme isteminin de …. tarafından reddedildiği ve başvurunun 03.03.2014 tarihinde tescil edildiği anlaşılmaktadır.
Dosya kapsamından davalı markasının kapsamında yer alan mal/hizmet listesinin davacı markalarının mal ve hizmetleri ile aynı olduğu; bu durumda 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi gereğince davacıların markaları ile davalı başvurusunun işaret itibariyle iltibas yaratacak kadar benzer olup olmadığının irdelenmesi gerekmektiği;
Davalı başvurusu, siyah renkli defne yaprakları ile çevrili “…” ibaresi ve bunun altında üç yıldız görselinin yer aldığı; ayrıca yıldızların alt tarafında ise siyah harflerle ….” ibaresinin yazılı olduğu, davacı markaları ise siyah renkli defne yaprakları ile çevrili “…” harfi ibaresinden oluştuğu, bazı markalarında ise bu ibarenin altında “…” ibaresi yer aldığı; ayrıca hem davalı markasında hem de davacı markalarında yer alan siyah renkli defne yapraklarının sağ ve sol tarafta on üç yapraktan oluştuğu; bununla birlikte, taraf markalarında harflerin yazılış karakterleri ortak bir özellik olarak göze çarptığı; davalı başvurusunda yer alan “…” ibaresi, davacı markalarında yer alan …. ibaresinin ilk iki harfi ile aynı olduğu; öte yandan davalı markasında yer alan defne yaprakları ile çevrili …. ibaresinin “…” harfi İngilizce…” kelimesinin kısaltması niteliğinde olup markaya diğer şekli unsurlarla birlikte yeterli düzeyde ayırt edicilik katmadığı, bu nedenle markalar arasında kullanılan simge ve harflerin ayniyeti, markanın genel kompozisyonu ve şekli unsurlar itibariyle 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında benzerlik bulunduğu;
Davacı markalarının tanınmış marka niteliğinde olduğu, dolayısıyla taraf markalarının aynı sınıfta yer alan hizmetleri kapsadığı, davalı markasında davacının tanınmış markalarında yer alan şeklin aynen yer aldığı dikkate alındığında davalı şirketin davacı markasına yaklaşma, davacı markasının tanınmışlığından istifade etme gayretinde olduğu;
Ortalama tüketici nezdinde davalı şirket otellerinin daha düşük gelirli kitlelere hizmet vermek amacıyla kurulmuş davacıya ait yeni bir otel türü olarak algılanma olasılığının mevcut olduğu, dolayısıyla dava konusu …. sayılı kararının yerinde olmadığı, hükümsüzlük koşullarının oluştuğu anlaşıldığından, davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :
D a v a n ı n K a b u l ü n e,
…. sayılı kararının tüm mal ve hizmetler yönünden iptaline,
Ve davaya konu markanın tüm mal ve hizmetler yönünden hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine,
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 51/4.maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip resen….e gönderilmesine,
Alınması gereken 80,70.-TL harçtan, peşin alınan 25,20.-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 55,50.-TL maktu ilâm harcının davalılardan alınarak hazineye irad kaydına,
Davacının kendisini vekille temsil ettirmesi sebebiyle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 15.000,00.-TL maktu ücreti vekâletin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Davacının yapmış olduğu ve aşağıda dökümü yazılı 811,50.-TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Davalıların yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendileri üzerinde bırakılmasına,
Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde … temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.27/10/2022

Kâtip Hâkim …
✍e-imzalıdır ✍e-imzalıdır

MASRAF DÖKÜMÜ
İlk Masraf : 54,20.-TL
Temyiz vb. Masraflar : 321,50.-TL
P.P : 435,80.-TL
TOPLAM : 811,50.-TL