Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/23 E. 2022/344 K. 26.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/23 Esas – 2022/344

T.C.
ANKARA
2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2022/23
KARAR NO : 2022/344

HAKİM : …
KATİP :..
DAVACI : ..
VEKİLİ : Av. …
DAVALILAR : …
VEKİLİ : Av. …
2…
VEKİLİ.
3-…..
VEKİLLERİ :….
DAVA : Marka YİDK Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 20/01/2022
KARAR TARİHİ : 26/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 27/10/2022
Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine açılan Marka …. Kararının İptali, istemli davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili dilekçeleriyle özetle, müvekkilinin … marketlerinin sahibi olduğunu,…. başvuru numarası ile kayıtlı …. sayılı TOMBIC ibareli markanın tescili için başvurulduğunu, dava konusu marka başvurusuna …. ŞİRKETİ tarafından itiraz edildiğini, itirazların …. kararıyla kısmen kabul edildiğini, dava konusu …. kararıyla 30.sınıftaki malların iade edildiğini, markaların benzer olmadığını, emsal yargı kararları bulunduğunu belirterek, dava konusu …kararının iptalini ve markanın tüm mallar yönünden tescil işlemlerinin devamına karar verilmesini
talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı kurum vekili cevap dilekçesi ile özetle; alınan kararlar ve yapılan işlemlerin usule ve yasaya uygun olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Diğer Davalı…vekili özetle: markaların benzer olduğunu, karıştırılma olasılığı bulunduğunu, emsal yargı kararları bulunduğunu, alınan kararlar ve yapılan işlemlerin usule ve yasaya uygun olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Diğer Davalı …. vekili cevap dilekçesi ile özetle ; müvekkiline husumet yönlendirilemeyeceğini, 29. sınıfta yer alan “Kuru Bakliyat, Hayvansal kaynaklı sütler, Bitkisel kaynaklı sütler, Süt ürünleri (tereyağ dahil)” mallar için reddinin diğer davalı markasından kaynaklandığını, davacı cevaba cevap dilekçesinde “Müvekkil Şirket markasının, Davacı marka başvurusunun tüm sınıflar için tescilini engellediğini” belirtmesinin gerçeği yansıtmadığını, müvekkili Şirket’in değerlendirmeye alınan ….sayılı “…. markasının, Davacı’nın işbu dava konusu ettiği sınıflar için tescili bulunmadığını, müvekkili markasıyla benzer marka olması nedeniyle markaya iade edilen mallar yönünden kararın hatalı olduğunu, bu karara karşı kendilerinin de dava açtığını, söz konusu davanın ….. sayılı dosyası üzerinden görülmekte olduğunu, markaların benzer olduğunu, karıştırılma olasılığı bulunduğunu, emsal yargı kararları bulunduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davanın açılmasını müteakip yargılamaya katılan tarafların dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, tescil ve başvuru dosyaları ile alâkalı kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, taraflar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, bilirkişi raporu alınmış, tahkikat icra olunmasını müteakip, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yazı İşleri Yönetmeliği’nin 41/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraf vekillerine tahkikat ve yargılamının geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
GEREKÇE :
Davacı ve davalılar arasındaki uyuşmazlık, davacı iddiaları karşısında Marka …. Kararının yerinde olup olmadığı, noktalarında toplanmaktadır.
İşlem dosyasının tetkikinde,
….başvuru numaralı “tombic” ibareli başvurunun …. sayılı ve “…. ibareli markalar ile karıştırılma ihtimali gerekçesiyle 6769 s. SMK’nın 6(1) maddesi uyarınca kısmen reddi yönündeki Markalar Dairesi Başkanlığı kararına karşı, başvuru hakkındaki kısmi ret kararının kaldırılması talebiyle başvuru sahibi tarafından yapılan itiraz ile yine işbu başvurunun ……….. sayılı ve “tombik”, “tombik”, “tombik” ibareli markalarla karıştırılma ihtimali ve kötü niyet gerekçelerine dayanılarak tamamen reddedilmesi talebiyle….adına yapılan itirazlar incelendiği,
Öncelikli olarak … 01/02/2012 tarihli …sayılı kararının 90. paragrafında, inceleme konusu işaretlerin aynı olması, kötü niyete ilişkin diğer faktörlerin hiçbirisi mevcut değilken, tek başına kötü niyetin varlığını ortaya çıkarmaz tespiti yapıldığı, bir diğer deyişle, kötü niyetle başvurusunun yapıldığı iddia edilen işaretle buna karşı öne sürülen itiraz gerekçesi markaların aynı (veya benzer) olması veya markaların benzer olduğu yönündeki iddia, tek başına başvurunun kötü niyetle yapıldığını ispatlamayacağı,
Kurul belirtilen tespiti paylaşmaktadır ve incelenen başvuruyu oluşturan işaretle itiraz gerekçesi markaların benzer olduğu iddiasını, tek başına, başvurunun kötü niyetle yapıldığı ispatlayan bir husus olarak kabul etmediği, itiraz sahibinin, markaların benzer olduğu iddiasının ötesinde, kötü niyet hususunu ispatlar nitelikte herhangi bir kanıt sunmaması dikkate alındığında ve Kurul’da başvurunun kötü niyetle yapıldığı yönünde kanaat oluşmadığından kötü niyet gerekçeli itiraz haklı bulunmadığı,
Diğer taraftan bilindiği üzere 6769 s. Kanun’un 6 ncı maddesi (1) inci fıkrası “Tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dahil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.” hükmüne amir olduğu,
Bu bağlamda, bahsi geçen hüküm anlamında karıştırılma ihtimalinden söz edebilmek için öncelikle, iki koşulun birlikte var olması gerektiği, bu iki koşuldan birincisi, tescili talep edilen markanın daha önceden tescilli ya da başvurusu yapılmış bulunan itiraz gerekçesi marka(lar) ile aynı ya da benzer olması, diğeri ise uyuşmazlığa konu markaların aynı ya da benzer/ilişkili mal ya da hizmetleri kapsaması olduğu,
Yargıtay içtihatları ve doktrince de benimsendiği üzere, 6769 s. Kanun’un ilgili hükmü anlamında markaların benzerliğini markanın bütünü itibariyle orta düzeydeki tüketici kitlesi üzerinde bıraktığı izlenim, tümüne hakim olan görünüş ve ayırt edici niteliğini ön plana çıkaran unsurlarında aramak gerektiği,
Dolayısıyla, benzerlik değerlendirmesinde markanın sadece benzer olan unsurlarını ön plana çıkarıp bu unsurlara vurgu yaparak değerlendirme yapılması kadar, ön planda yer alan asli unsurların göz ardı edilerek farklılıklara vurgu yapılması da markanın temel fonksiyonlarına ve maddenin ruhuna aykırı olduğu,
Bu nedenle, değerlendirmenin, markaların asli ve tali unsurlarının her biri dikkate alınarak, bu unsurların marka üzerindeki fonksiyonları ve hedef tüketici kitlesi üzerindeki etkileri dikkatli bir şekilde değerlendirilerek ve nihai olarak markanın bu unsurların tamamı ile birlikte ve bütünü itibariyle hedef tüketici kitlesi üzerinde bırakacağı etki dikkate alınarak yapılması gerektiği,
Karıştırılma, ilişkilendirilme olasılığı gerekçeli itiraz belirtilen genel ilkeler esas alınarak incelendiği,
İnceleme esnasında, başvuru sahibinin ilana itiraz aşamasında sunduğu karşı görüşte, 6769 s. SMK madde 19/2 uyarınca itiraz gerekçesi tüm markaların kullanımının ispatını talep ettiği tespit edilmiş,….sayılı ve “….” ibareli markaların tescil tarihinden işbu başvuru tarihine kadar 5 yıllık süre geçmemiş olduğundan …. sayılı markalar kullanım ispat uygulamasına konu olmamış ve ancak itiraz gerekçesi diğer markalar olan …. sayılı ve ….” ibareli markaların ise tescil tarihinden başvurunun yapıldığı tarihe kadar 5 yıllık süre dolmuş olduğundan, ….sayılı markalar kullanımın ispatı uygulamasına konu olabileceği,
6769 sayılı SMK’nın Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin “Kullanımın ispatı” kenar başlıklı 29’uncu maddesinin 3’üncü fıkrası; “Başvuru sahibinin talepte bulunması halinde Kurum, itiraza konu başvurunun başvuru veya rüçhan tarihinden önceki beş yıllık süre içinde itiraz gerekçesi markasını itirazına dayanak gösterdiği mal veya hizmetler bakımından Türkiye’de ciddi biçimde kullanmakta olduğuna ya da kullanmamaya dair haklı sebepleri olduğuna ilişkin delil sunması için itiraz sahibine bir aylık süre verir. İtiraz sahibi tarafından süresi içinde delil sunulmaması veya sunulan delillerin itirazla ilgili olmaması halinde ve ayrıca başka bir itiraz gerekçesi veya itiraza gerekçe gösterilen başka bir marka da yoksa Kurum itirazı reddeder.” hükmünü içerdiği,
Kullanımın ispatlanması gereken süreç 19 uncu maddenin ikinci fıkrasında “… itiraza konu başvurunun başvuru veya rüçhan tarihinden önceki beş yıllık süre içinde itiraz gerekçesi markasını itirazına dayanak gösterdiği mal veya hizmetler bakımından …de ciddi biçimde kullanmakta olduğuna ya da kullanmamaya dair haklı sebepleri olduğuna ilişkin delil sunması talep edilir.” hükmü ile düzenlendiği,
Marka mevzuatında “ciddi biçimde kullanma” kavramına ilişkin açık bir düzenleme yer almamasına rağmen, söz konusu kavramla; markadan işlevlerine uygun bir tarzda yarar elde edecek, yani üzerinde kullanıldığı malın veya hizmetin piyasada tanınmasını ve diğer işletmelerin mal veya hizmetlerinden ayrılmasını sağlayacak şekilde ve yoğunlukta piyasada veya piyasaya hitap eden, piyasayı etkileyen yerlerde kullanılması kastedildiği,
Bu anlamda, marka tarafından sağlanan hakların elde tutulması amacıyla markanın sembolik (göstermelik) kullanıma konu edilmesi ciddi kullanım olarak değerlendirilmediği, dolayısıyla ciddi kullanım kriteri, sembolik kullanmaya ilişkin hareketlerle marka hakkının haksız biçimde devamını ve rekabet açısından işletmelerin hareketlerini kısıtlayıcı tavırları engellediği, bu noktada, marka sahibinden beklenen davranış, şüphe yaratmayacak biçimde, düzenli ve kurallara uygun ve mümkünse süreklilik arz eden bir kullanımda bulunduğu,
Ciddi kullanım, markanın esas işlevine, yani tescile konu mal veya hizmetlerin kaynağını ayırt etme işlevine uygun biçimde gerçekleştirildiği, kullanımın ciddi kabul edilebilmesi için her zaman miktar olarak çok büyük olması gerekmez, bu husus ilgili piyasada, inceleme konusu mal ve hizmetlerin özelliklerine bağlı olduğu,
….Başkanlığı “Sunulan delillerin incelenmesi sonucunda bu delillerin…. sayılı markaların kullanımının ispatlanmasına yeterli olamayacağı kanaatine varıldığından bu markalar Md. 6/1 kapsamında yapılan incelemede dikkate alınmadığı, Md. 6/1 kapsamında yapılan inceleme sonucunda kullanım ispatı talebine tabi olmayan …. tescil numaralı marka ile başvuruya konu markanın, görsel, işitsel ve kavramsal açılardan benzer oldukları, aynı/aynı tür/benzer malları/hizmetleri kapsadıkları tespit edilmiş ve bu nedenle markalar arasında ilişkilendirilme dahil karıştırılma ihtimalinin bulunduğu sonucuna ulaşıldığından itiraz gerekçesi yerinde bulunmuştur.” şeklinde karar tesis etmek suretiyle ve ayrıca ….sayılı ve “gönova tombik”, “tombik” ibareli markalar ile işbu başvuruyu benzer görmek suretiyle başvurunun kısmen reddine karar verdiği,
Kurul tarafından yeniden yapılan inceleme neticesinde özellikle başvuru sahibi adına tescilli …. sayılı ve “tombic” ibareli markanın varlığı da göz önüne alındığında; itiraza mesnet olarak gösterilen …sayılı markaların kullanımının ispatlanamadığı kanaatine varılmış, yine itiraza mesnet olarak gösterilen…. sayılı ve “….” ibareli markalarla işbu başvurunun benzer oldukları ve kısmen aynı/aynı tür malları/hizmetleri kapsadıkları tespit edilmiş olmakla birlikte, başvurunun eşya listesinde kalan mallar açısından karıştırılma ihtimali oluşmayacağı kanaatine varıldığından tümden ret talebi yerinde görülmemiş ve “SINIF KODU : 30 Kahve, kakao; kahve veya kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler. Makarnalar, mantılar, erişteler. Pastacılık ve fırıncılık mamulleri, tatlılar: Ekmek, simit, poğaça, pide, sandviç, katmer, börek, yaş pasta, baklava, kadayıf, şerbetli tatlılar, puding, muhallebi, kazandibi, sütlaç, keşkül. Bal, arı sütü, propolis. Yiyecekler için çeşni/lezzet vericiler, vanilya, baharatlar, domates sosları dahil olmak üzere soslar. Mayalar, kabartma tozları. Her türlü un, irmikler, nişastalar. Toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri. Çaylar, buzlu çaylar. Şekerlemeler, çikolatalar, bisküviler, krakerler, gofretler. Sakızlar. Dondurmalar, yenilebilir buzlar. Tuz. Hububattan (tahıl) imal edilmiş çerezler, patlamış mısır, yulaf ezmeleri, mısır cipsleri, kahvaltılık hububat ürünleri, işlemden geçirilmiş buğday, arpa, yulaf, çavdar, pirinç. Pekmez” mallarının başvuruya iadesine karar verildiği,
KARAR
1-…. adına yapılan itirazın reddine,
2- Başvuru sahibi tarafından yapılan itirazın kısmen kabulüne ve “SINIF KODU : 30 Kahve, kakao; kahve veya kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler. Makarnalar, mantılar, erişteler. Pastacılık ve fırıncılık mamulleri, tatlılar: Ekmek, simit, poğaça, pide, sandviç, katmer, börek, yaş pasta, baklava, kadayıf, şerbetli tatlılar, puding, muhallebi, kazandibi, sütlaç, keşkül. Bal, arı sütü, propolis. Yiyecekler için çeşni/lezzet vericiler, vanilya, baharatlar, domates sosları dahil olmak üzere soslar. Mayalar, kabartma tozları. Her türlü un, irmikler, nişastalar. Toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri. Çaylar, buzlu çaylar. Şekerlemeler, çikolatalar, bisküviler, krakerler, gofretler. Sakızlar. Dondurmalar, yenilebilir buzlar. Tuz. Hububattan (tahıl) imal edilmiş çerezler, patlamış mısır, yulaf ezmeleri, mısır cipsleri, kahvaltılık hububat ürünleri, işlemden geçirilmiş buğday, arpa, yulaf, çavdar, pirinç. Pekmez” mallarının başvuruya iadesine oybirliği ile karar verilmiştir.” ve kararın davacıya tebliğ edildiği ve yasal süre içerisinde işbu davanın süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
DEĞERLENDİRMELER
BİLİMSEL VE TEKNİK DAYANAKLAR
İLGİLİ TÜKETİCİ
Değerlendirmelere geçmeden önce, tüketici kitlesinin belirlenmesi gerektiği, dava konusu mallar, makul derecede bilgili, gözlemci ve ihtiyatlı kabul edilen ortalama tüketiciye yönelik olduğu,
KARIŞTIRILMA OLASILIĞI KAPSAMINDA DEĞERLENDİRME
Karıştırılma olasılığına ilişkin düzenlemeye göre “Tescil için başvurusu yapılan marka, tescil edilmiş veya tescil için daha önce başvurusu yapılmış bir marka ile aynı veya benzer ise ve tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış bir markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer ise, tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış markanın halk tarafından karıştırılma ihtimali varsa ve bu karıştırılma ihtimali tescil edilmiş veya tescil için başvurusu yapılmış bir marka ile ilişkili olduğu ihtimalini de kapsıyorsa ve tescil edilmiş veya tescil için başvuru yapılmış bir markanın sahibi tarafından itiraz yapılması durumunda marka olarak tescil edilemez.”
Yukarıdaki açıklamalar ışığında, öncelikle tüketici kitlesi ve diğer unsurlar da dikkate alınarak, dava konusu mal ve hizmetler ve marka işaretleri karşılaştırılacağı,
Dosya incelendiğinde davaya konu marka ile itiraza mesnet markalar incelendiğinde taraf markaları kapsamındaki mal ve hizmetlerin tamamının aynı/ aynı tür /benzer ilişkili olduğu anlaşılmıştır.

MARKALARIN KARŞILAŞTIRILMASI VE KARIŞTIRILMA OLASILIĞI
Markaların karşılaştırılması için, öncelikle asıl unsurlarının belirlenmesi gerektiği, asıl unsurların “kelime” olması halinde markaların kök kelimesinin belirlenerek, eklerin başlı başına ayırt ediciliği olup olmadığı değerlendirilmelidir. …. Bu nedenle, öncelikle markaların ayırt edici ve baskın unsurlarının belirlenmesi gerektiği,
“Markalar arasındaki görsel, işitsel veya kavramsal benzerlikler bütün olarak karşılaştırılmalıdır. Karşılaştırma, genel izlenim esas alınarak, özellikle markaların ayırt edici ve baskın unsurları dikkate alınarak yapılmalıdır.”,
Taraf markaları kelime markası olduğu, dava konusu …. markasının görsel ve işitsel benzerliği olduğu,
…. markasının dava konusu markanın esas unsuru olan “….” ibaresi ile işitsel olarak aynen içerdiği görsel olarak ise oldukça benzer olduğu,
Yukarıdaki açıklamalar ışığında, dava konusu mallar yönünden dava konusu marka ile redde gerekçe markalar arasında marka işaretleri bakımından işitsel, görsel ve kavramsal benzerlik bulunduğu,
Sonuç olarak, markalar arasında karıştırılma olasılığı bulunduğu, taraf markaları kapsamındaki mal ve hizmetlerin tamamının aynı/aynı tür/benzer/ilişkili olduğu, taraf markaları arasında dava konusu mallar bakımından karıştırılma olasılığı bulunduğu, dava konusu …. sayılı YİDK kararının yerinde olduğu, sonuçlarına ulaşılmış davalı … vekili davanın husumetten reddine karar verilmesini talep etmiş ise de davalı ….sayılı markası redde mesnet marka olarak YİDK kararına mesnet teşkil ettiğinden davalı … vekilinin bu talebinin reddine karar vermek gerekmiş davanın esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :
Davanın Reddine,
Davalı … vekilinin husumetten red talebinin reddine,
Alınması gereken 80,70.-TL harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen takdiren 15.000,00.-TL maktu ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
Davacının yapmış olduğu giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı ….’in yapmış olduğu bir gider olmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına,
Davalı….nin yapmış olduğu bir gider olmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına,
Davalı ….’nin yapmış olduğu bir gider olmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına,
Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen davacıya iadesine (HMK m.333),
Dair, davacı ve davalı …. ile davalı … vekillerinin yüzlerine karşı diğer davalı …. … vekilinin yokluğunda, tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde… Mahkemesi’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.26.10.2022

Katip
E-İMZALI

Hakim…..