Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/192 E. 2023/9 K. 12.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/192 Esas – 2023/9
T.C.
ANKARA
2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2022/192
KARAR NO : 2023/9

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI -KARŞI DAVALI : …
VEKİLİ : …
DAVALI -KARŞI DAVACI : …
VEKİLLERİ : …
ASIL DAVA : …
ASIL DAVA TARİHİ : 20/05/2022
KARŞI DAVA : Tasarım Hükümsüzlüğü
KARŞI DAVA TARİHİ : 08.06.2022
KARAR TARİHİ : 12/01/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/01/2023
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan asıl dava; Tasarım Hakkına Tecavüz ve Haksız Rekabetin Tespiti, Durdurulması Önlenmesi ile Maddi ve Manevi Tazminat; karşı dava; tasarım hükümsüzlüğü istemli davaların mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili dilekçeleriyle özetle, 2010 yılından bu yana edindiği teknolojik birikim ve tecrübe sayesinde mobilya ve ilgili sektörlerde Türkiye’de önde gelen mobilya firmalarından biri haline gelen müvekkili şirketinin … ilçesinde 5.000 m2 kapalı alanda ‘…’ ticari markası ile üretim ve satış faaliyetlerine devam ettiğini, müvekkili tarafından üretilen ürünlerin çoğu için tasarım tescili alındığını; marka, tasarım ve başkaca fikri mülkiyet korumasının bilincinde olan müvekkili şirketin ‘…’ markası başta olmak üzere, ürettiği ürün ve tasarımların taklit edilmemesi/korunması; benzer şekilde, sahip olduğu diğer fikri ürünlerin üçüncü kişilerce kullanımı hususunda oldukça titiz ve hassas davrandığını, müvekkilinin dava konusu Koltuk Takımı için Türk Patent ve Marka Kurumu’na Tasarım Tescil başvurusunda bulunduğunu ve söz konusu tasarımın … numarası ile müvekkili adına tescil edilmiş olduğunu, dava konusu tescilli tasarımların; … numaralı tescilin 1.1 numaralı Koltuk ile 4.1, 4.2, 4.3 numarasında yer alan kanepe olduğunu, müvekkiline ait katalogda ‘…’ ismi ile yer aldığını, söz konusu tasarımların müvekkiline ait katalog ve … uzantılı … Home isimli e-ticaret web sitesinde yer aldığını belirterek davalının tasarım tescilli ürünlerinin aynısı veya eşdeğerini haksız ve hukuka aykırı şekilde tasarım hakkına tecavüz ederek ürettiğini, …/ uzantılı e-ticaret web sitesi, …/…/ uzantılı ınstagram hesabında teşhir ettiğini ve satışa sunduğunu … … Noterliği’nin 31/03/2022 Tarih, … Yevmiye Numaralı E-Tespit tutanağı ile sabit olduğunu, davalınun arabuluculuk görüşmesinde … ve … markalarının kendisine ait olduğunu beyan ettiğini, dava konusu tasarımlar üzerinde tüm tasarruf yetkisinin müvekkili şirkete ait iken davalının e-ticaret web sitesi ve ınstagram gibi sosyal medya hesaplarından yapmış olduğu paylaşımların ‘piyasaya sunmak, satmak, sözleşme yapmak için öneride bulunmak, ticari amaçla kullanmak veya bu amaçlarla bulundurmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak’ şeklindeki eylemleri ile müvekkili şirketin tasarım hakkına tecavüz teşkil ettiğini beyan ederek davalının, müvekkilinin tescilli tasarımları olan; … numaralı tasarım tescilde yer alan; (1.1) numaralı *Koltuk”, (41 -4.2 – 4.3) numaralı *Kanepe” tasarımına olan haksız rekabetinin ve tasarım hakkına
tecavüzün tespiti ile tecavüz ve haksız rekabetin önlenmesine ve durdurulması ile 1.000,00.-TL maddi ile 50.000,00.-TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu edilen tescilli tasarımın yenilik ve ayırt edici özellik şartlarını taşımadığı için “özgün” olmadığını piyasada satışa sunulan koltuklardan farklı olmadığını, davacının tescilli tasarımının bu sebeple hükümsüz olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
KARŞI DAVA :
Karşı davacı vekili karşı dava dilekçesiyle özetle; dava konusu tasarımın yeni ve ayırt edici olmadığını, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun “Yenilik ve ayırt edicilik” başlıklı 56/4.maddesinde ise tasarımın hangi hallerde yenilik unsuruna sahip olacağı düzenlenmiştir; “Bir tasarımın aynısı; a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce, b) Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edilir. Tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilir.” Madde kapsamında bir inceleme yapıldığında tasarımın geçerliliğinin mutlak yenilik şartının varlığına bağlı olduğu anlaşılmaktadır. Yargıtay uygulaması ve doktrinde de ifade edildiği üzere tasarımın mutlak yenilik şartının varlığına ilişkin bilirkişi resen araştırma yapmakla yükümlüdür. Nitekim Yargıtay’a göre hükümsüzlük davalarında bilirkişi deliline dayanılması durumunda bilirkişiler resen yapacakları araştırma sonucunda elde edecekleri bilgi ve bulguları da dosyaya sunacaklardır. Zira Yargıtay’a göre patent, faydalı model ve tasarımlarda dünya çapında, yani mutlak yenilik aranmakta olup, bu durumun kamu düzeninden olduğunu, davacı-karşı davalının dava konusu tescilli tasarımı … isimli firma tarafından 2017 Mart ayında facebook hesabından teşhir edilip, satışa sunulmuş olduğunu ifade ederek davalının Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde … (1.1) numaralı koltuk, … (4.1,4.2, 4.3) kanepe tescil numaralı tasarımlarının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.
KARŞI DAVAYA CEVAP :
Karşı davalı vekili karşı davaya cevap dilekçesiyle özetle; dava konusu tasarım tescilli iki ürünün tamamen müvekkilinin kendi tasarımı olduğunu, müvekkilinin uzun zaman emek vermek suretiyle tasarımı vücuda getirdiğini, tasarımda bulunun dilimlerin kalınlığı ve belirginliği, kolların şekli, ayakların yapısı ve şekli gibi ayrıntılar bir bütünlük oluşturmak suretiyle müvekkili tarafından tasarlandığını, … isimli firma tarafından 2017 Mart ayında yapılan bu paylaşımlardaki tasarımların karşı dava konusu … nolu tasarımla aynı olduğu bu nedenle söz konusu tasarımın hükümsüzlüğüne karar verilmesine yönelik işbu karşı davanın yerinde olmadığını çünkü, müvekkilinin tescilli tasarımlarının yeniliğini kırıcı üçüncü kişilerce yayımlanan görseller ile … sıra nolu tasarımlar birbirinden farklı olduğu birçok özellik ihtiva ettiğini, benzerlikleri ile kıyaslandığında farklılıklarının daha fazla olduğu, tasarımcının seçenek özgürlüğü kapsamında olan alanlarda farklılaşmaların bulunduğunu, bu nedenle müvekkilinin tasarımının yenilik ve ayırt edicilik kriterlerini taşıdığını, …-1 sıra numaralı berjer tasarımı ile aralarında çok sayıda farklılık bulunduğunu, müvekkiline ait tasarımın yaslanma (sırt) bölgesi kapitone deseniyle dizayn edilmiş olup, …’a ait tasarımlarda ortadaki düz bir çizgi hariç herhangi bir desen bulunmadığını, ayak kısımları renk ve dizayn olarak tamamen birbirlerinden farklı olduğunu, müvekkiline ait tasarımın kolçaklarında çaprazlama bir desen dizayn edilmişken, diğer tasarımda herhangi bir desen bulunmadığını, müvekkiline ait tasarımda yaslanma(sırt) bölgesi kolçaklardan ayrılmamışken, söz konusu diğer tasarımda kolçaklar sırt bölgesinden iki dizey çizgi ile ayrılmış olduğunu, tasarımların ayak kısımları birbirlerinden tamamen farklı olduğunu, özel bazalı ahşap olarak tasarlandığını, söz konusu diğer tasarımın ayaklarının ise plastik olduğunu, yine müvekkilinin …-4 sıra numaralı koltuk tasarımı ile de aralarında çok sayıda farklılıklar bulunduğunu, müvekkile ait tasarımın oturma bölgesinde dikiş çizgileri varken, söz konusu diğer tasarımda herhangi bir dikiş çizgisinin bulunmadığını, müvekkilinin tasarım tescilli ürünü ahşap çerçeve ve ayaklıdır, söz konusu diğer tasarımda sadece 4 adet plastik ayak bulunduğunu, …’a ait söz konusu tasarımda oturma fontu alt ve üst şeklinde iki parça şeklinden olduğunu, ancak müvekkiline ait tescilli tasarımda böyle bir ayrıştırmanın bulunmadığını ve oturum fontunun tek parça olarak tasarlandığını, tasarımlar arasında dikiş farklılıklarının da bulunduğunu, müvekkili tasarımının yeni ve ayırt edici olduğunu ifade ederek karşı davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

Davanın açılmasını müteakip davaya katılan tarafların dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, tescil ve başvuru dosyaları ile alâkalı kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, taraflar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını ve bilirkişi raporları alınmasını müteakip, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yazı İşleri Yönetmeliği’nin 41/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraf vekillerine tahkikat ve yargılamının geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
GEREKÇE :
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, asıl dava yönünden davacının tescilli tasarımlarına tecavüz edilip edilmediği, tecavüz var ise davacının alabileceği tazminat miktarının ne olabileceği, karşı davada davaya konu tasarımın yeni ve ayırt edici olup olmadığı, hükümsüzlük şartlarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplanmaktadır.
DEĞERLENDİRMELER:
ASIL DAVA;
YASAL DÜZENLEMELER
“Yenilik ve ayırt edicilik
MADDE 56- (1) Tasarım yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olması şartıyla bu Kanunla sağlanan haklar kapsamında korunur.
(2) Birleşik ürünün parçasının tasarımı, aşağıdaki şartları taşıyorsa yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir:
a) Parça birleşik ürüne takıldığında, birleşik ürünün normal kullanımında görünür durumda olmalıdır.
b) Parçanın görünür durumda olan özellikleri, yenilik ve ayırt edici nitelik şartlarını karşılamalıdır.
(3) Bu maddede yer alan normal kullanım; bakım, servis veya onarım işleri hariç olmak üzere, son kullanıcı tarafından kullanımı ifade eder.
(4) Bir tasarımın aynısı;
a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce,
b) Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce,
dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edilir. Tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilir.
(5) Bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim;
a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce,
b) Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce,
kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir.
(6) Ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır.
Bir tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğunun kabulü için, birbirleri ile kıyaslanan tasarımların bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimin belirgin bir farklılık arz etmesi gerekmektedir. Bilgilenmiş kullanıcı, tasarımı kullanarak bilgi sahibi olmuş, tasarımı tanıyan, ara veya nihai tüketici olup; uzmanlık düzeyinde kıyaslama yapılması söz konusu değildir. Aynı maddede, ayırt edici nitelik bakımından birbirleri ile kıyaslanan tasarımların ilke olarak farklılıklarından çok ortak özelliklerinin değerlendirilmesine ağırlık verileceği ve tasarımcının tasarımı geliştirme açısından ne kadar seçenek özgürlüğüne sahip olduğunun göz önüne alınacağı da hükme bağlanmıştır.
 Tasarım hakkının kapsamı ve sınırları
MADDE 59- (1) Tasarımdan doğan haklar münhasıran tasarım sahibine aittir. Üçüncü kişiler, tasarım sahibinin izni olmadan koruma kapsamındaki tasarım veya tasarımın uygulandığı ürünü üretemez, piyasaya sunamaz, satamaz, ithal edemez, ticari amaçlı kullanamaz veya bu amaçlarla elde bulunduramaz ya da bu tasarım veya tasarımın uygulandığı ürünle ilgili sözleşme yapmak için öneride bulunamaz.
(2) Tescilsiz tasarım, sahibine birinci fıkrada belirtilen fiilleri engelleme hakkını sadece korunan tasarımın aynısının veya genel izlenim itibarıyla ayırt edilemeyecek kadar benzerinin kopyalanarak alınması hâlinde verir. Korunan tasarımın kendi tasarımından önce kamuya sunulduğunu makul yollarla bilmesi mümkün olmayan bir tasarımcı tarafından bağımsız olarak yapılan tasarımın koruma kapsamındaki tasarımdan kopyalanmış olduğu kabul edilmez.
(3) Aşağıda sayılan fiiller tasarım hakkının kapsamı dışındadır:
a) Özel amaçla sınırlı kalan ve ticari amaç taşımayan fiiller.
b) Deneme amaçlı fiiller.
c) Ticari uygulamadaki dürüstlük kuralları ile bağdaşır olmak, tasarımın normal kullanımını gereksiz şekilde tehlikeye sokmamak ve kaynak göstermek şartları ile eğitim veya referans amaçlı çoğaltmalar.
ç) Yabancı ülkede kayıtlı olup geçici olarak Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde bulunan deniz veya hava taşıt araçlarındaki ekipman, bu araçların onarımı için kullanılmak üzere ithal edilen yedek parça ve aksesuarlar ile bu araçların onarım fiilleri.
(4) Birleşik ürünün görünümüne bağımlı olan parçaların, birleşik ürüne orijinal görünümünü yeniden kazandırmak üzere onarım amacıyla ve bu parçaların kaynağı konusunda yanıltıcı olmamak şartıyla tasarımın piyasaya ilk sürüldüğü tarihten üç yıl sonra kullanılması tasarım hakkının ihlali sayılmaz.
(5) Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca yayımlanan eşdeğer parçaların dördüncü fıkra kapsamında ve tasarımın piyasaya ilk sürüldüğü tarihten itibaren üç yıl içinde kullanımı tasarım hakkının ihlali sayılmaz. 
(6) Yayım erteleme talebinde bulunulan tasarımlar için, tasarımlara ait görsel anlatımların Bültende yayımlanmasına kadar ikinci fıkra hükümleri uygulanır.
Tasarım hakkına tecavüz sayılan fiiller
MADDE 81- (1) Aşağıda belirtilen fiiller tasarım hakkına tecavüz sayılır:
a) Tasarım sahibinin izni olmaksızın bu Kanun hükümlerine göre koruma kapsamındaki bir tasarımın kullanıldığı veya uygulandığı ürünün aynısını veya genel izlenim itibarıyla ayırt edilemeyecek kadar benzerini üretmek, piyasaya sunmak, satmak, sözleşme yapmak için öneride bulunmak, ticari amaçla kullanmak veya bu amaçlarla bulundurmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak.
b) Tasarım sahibi tarafından lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmek.
c) Tasarım hakkını gasp etmek.
(2) Başvuru, 65 inci maddeye göre tescil edilerek yayımlandığı takdirde, tescil sahibi, tasarım hakkına yönelik olarak bu maddede sayılan tecavüzlerden dolayı hukuk davası açma hakkına sahiptir. Tecavüz eden, başvurudan ve kapsamından haberdar edilmişse başvurunun yayımlanmış olmasına bakılmaz. Tecavüz edenin kötüniyetli olduğuna mahkeme tarafından hükmolunursa yayımdan önce de tecavüzün varlığı kabul edilir.
Tazminat
MADDE 150- (1) Sınai mülkiyet hakkına tecavüz sayılan fiilleri işleyen kişiler, hak sahibinin zararını tazmin etmekle yükümlüdür.
(2) Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edilmesi durumunda, hakka konu ürün veya hizmetlerin, tecavüz eden tarafından kötü şekilde kullanılması veya üretilmesi, bu şekilde üretilen ürünlerin temin edilmesi yahut uygun olmayan bir tarzda piyasaya sürülmesi sonucunda sınai mülkiyet hakkının itibarı zarara uğrarsa, bu nedenle ayrıca tazminat istenebilir.
(3) Hak sahibi, sınai mülkiyet hakkının ihlali iddiasına dayalı tazminat davası açmadan önce, delillerin tespiti ya da açılmış tazminat davasında uğramış olduğu zarar miktarının belirlenebilmesi için, sınai mülkiyet hakkının kullanılması ile ilgili belgelerin, tazminat yükümlüsü tarafından mahkemeye sunulması konusunda karar verilmesini mahkemeden talep edebilir.
 Yoksun kalınan kazanç
MADDE 151- (1) Hak sahibinin uğradığı zarar, fiili kaybı ve yoksun kalınan kazancı kapsar.
(2) Yoksun kalınan kazanç, zarar gören hak sahibinin seçimine bağlı olarak, aşağıdaki değerlendirme usullerinden biri ile hesaplanır:
a) Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin rekabeti olmasaydı, hak sahibinin elde edebileceği muhtemel gelir.
b) Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin elde ettiği net kazanç.
c) Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin bu hakkı bir lisans sözleşmesi ile hukuka uygun şekilde kullanmış olması hâlinde ödemesi gereken lisans bedeli.
(3) Yoksun kalınan kazancın hesaplanmasında, özellikle sınai mülkiyet hakkının ekonomik önemi veya tecavüz sırasında sınai mülkiyet hakkına ilişkin lisansların sayısı, süresi ve çeşidi, ihlalin nitelik ve boyutu gibi etkenler göz önünde tutulur.
(4) Yoksun kalınan kazancın hesaplanmasında, ikinci fıkranın (a) veya (b) bentlerinde belirtilen değerlendirme usullerinden birinin seçilmiş olması hâlinde, mahkeme ürüne ilişkin talebin oluşmasında sınai mülkiyet hakkının belirleyici etken olduğu kanaatine varırsa, kazancın hesaplanmasında hakkaniyete uygun bir payın daha eklenmesine karar verir.

TESCİLLİ TASARIM … -4
Davacıya ait …-4 sıra nolu tasarım ile davalıya ait “…” instgram hesabı ile yine “…” isimli instagram hesabı üzerinden yapılan paylaşımlardaki İnci Koltuk Takımındaki kolları ve oturumu genişleyen kanepe tasarımı yenilik ve ayırt edici nitelik açısından 6769 Sayılı SMK hükümleri kapsamında kıyaslandığında, ortak görünüm özellikleri olarak, her ikisinin de ahşap bir baza üzerinde geniş iki oturumlu şekilde dizayn edilmiş oldukları, sırt ve kolda kapitoneli ve baklava görünümlü döşeme tarzına sahip oldukları, sırt dayama kısımlarının üste doğru genişleyen kavisli yapıda ve kapitoneli görünüme sahip ve geriye doğru açılımlı mekanizmalı oldukları tespit edilmiştir. Buna karşılık da ayak görünümleri arasında farklılık olduğu davalı ürününde ince tek bir ayak köşelerde ve orta kısımda yer alırken tescilli tasarımda yan ve önlerden kayıt şeklinde destekleri olan bir ayak yapısına sahip olduğu, kolçak yapısının da tescilli tasarımda çeyrek daire formunda davalı ürününde ise yarım daire formunda olduğu, Yine Oturma kısımlarının tescilli tasarımda eşit dilimli bölümlerle dizayn edilirken davalı ürününde tamamiyle düz olduğu,
Ancak kıyaslama yapılan ürünlerin yenilik incelemesi babında yapılan ilk değerlendirmede bilgilenmiş kullanıcı üzerindeki bıraktıkları ilk intibalarının yani genel izlenimlerinin ayırt edilemeyecek derecede benzer oldukları, daha ayrıntılı şekilde yapılan ayırt edicilik incelemesi neticesinde de yukarıda sayılan görünüm farklılıkları neticesinde aralarında, bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattıkları genel izlenim olarak bariz derecede bir farklılık olmadığı,
Netice itibariyle, davalıya ait sosyal medya hesaplarında yer alan tekli koltuk tasarımının, Davacı adına kayıtlı … sıra numaralı tasarım tescili ile kıyaslanması sonucu sahip oldukları farklı görünüm özellikleri nedeniyle kıyaslanan koltukların bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktıkları genel izlenimlerin farklı olduğu,
• Davacı adına kayıtlı …sıra numarası tasarım tescilinin davalıya ait sosyal medya hesaplarındaki kanepe tasarımı ile ortak ve farklı görünüm özelliklerine sahip olduğu, ancak farklı görünüm özelliklerinin bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenimi değiştirecek mahiyette olmadığı, dolayısıyla her iki kanepenin bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktıkları genel izlenimin aynı olduğu,
KARŞI DAVA-KIYASLAMA;
1)… sıra numaralı tasarım ile … 22.04.2017 tarihli facebook paylaşımında yer alan tasarımın karşılaştırılması;
Yüksek arkalık, uca doğru sivrilen ayaklar, iki parçadan oluşan oturma yeri ortak özellikleridir. Aralarında yaslanma yerinde bulunan kapitone doku, kolçakların formu, oturma yerinin kolçaktan dışarı taşma oranı, yaslanma kısmının kenarlara yakın kısmında kırılması farklılıkları vardır.
Tespit edilmiş olan benzerliklerin yanında farklılıkların, tasarımcının seçenek özgürlüğü de göz önünde bulundurulduğunda, davacı/karşı davalının tasarımına yenilik ve ayırt edici nitelik kazandırdığı, bu bağlamda mesnet tasarım karşısında davacı/karşı davalının tasarımının hükümsüzlük koşullarının oluşmadığı
2) … sıra numaralı tasarım ile … 09.05.2015 tarihli instagram paylaşımında yer alan tasarımın karşılaştırılması;
Yüksek arkalık, kapitone dokulu yaslanma yeri, iki parçadan oluşan oturma yeri ortak özellikleridir. Aralarında kolçakta bulunan içe doğru eğim ve ahşap çıkıntı, ayakların formu, oturma yerinin kolçaktan dışarı taşma oranı, kolçak ve oturma yerinin kenarlarında bulunan koyu renk çzgi, yaslanma kısmının orta noktasının yüksek olması farklılıkları vardır.
Tespit edilmiş olan benzerliklerin yanında farklılıkların, tasarımcının seçenek özgürlüğü de göz önünde bulundurulduğunda, davacı/karşı davalının tasarımına yenilik ve ayırt edici nitelik kazandırdığı, bu bağlamda mesnet tasarım karşısında davacı/karşı davalının tasarımının hükümsüzlük koşullarının oluşmadığı,
3) … sıra numaralı tasarım ile … instagram paylaşımlarında yer alan tasarımın karşılaştırılması;
Yüksek arkalık, uca doğru sivrilen ayaklar, yaslanma yerinde bulunan kapitone doku, iki parçadan oluşan oturma yeri ortak özellikleridir. Aralarında, kolçaklardaki kırım formu, oturma yerinin kolçaktan dışarı taşma oranı, yaslanma yerinin yüksekliği farklılıkları vardır.
Tespit edilmiş olan benzerliklerin yanında farklılıkların, tasarımcının seçenek özgürlüğü de göz önünde bulundurulduğunda, davacı/karşı davalının tasarımına yenilik ve ayırt edici nitelik kazandırdığı, bu bağlamda mesnet tasarım karşısında davacı/karşı davalının tasarımının hükümsüzlük koşullarının oluşmadığı,
…sıra numaralı tasarım ile … 01.05.2017 tarihli facebook paylaşımında yer alan tasarımın karşılaştırılması
Kapitone dokulu yaslanma yeri, iki kenara açılabilen çeyrek daire formuna yakın kolçaklar, kolçakların ön yüzlerinde kapitone dokunun olması, oturma kısmının üst ortasında bir çizginin bulunması ortak özellikleridir. Aralarında kolçaklardaki kapitone doku, oturma yerinin üstünde yer alan doku, oturma yerinin ön kısmında yer alan yatay çizgi, ayakların formu farklılıkları vardır.
Tespit edilmiş olan benzerliklerin yanında farklılıkların, tasarımcının seçenek özgürlüğü de göz önünde bulundurulduğunda, davacı/karşı davalının tasarımına yenilik ve ayırt edici nitelik kazandıramadığı, bu bağlamda mesnet tasarım karşısında davacı/karşı davalının tasarımının hükümsüzlük koşullarının oluştuğu,
…sıra numaralı tasarım …_mobilya instagram ve facebook paylaşımlarında yer alan tasarımın karşılaştırılması,
Kapitone dokulu yaslanma yeri, iki kenara açılabilen çeyrek daire formuna yakın kapitone dokulu kolçaklar, kolçakların ön yüzlerinde de kapitone dokunun olması, oturma kısmının üst ortasında bir çizginin bulunması ortak özellikleridir. Aralarında oturma yerinin üstünde yer alan doku, ayakların formu farklılıkları vardır.
Tespit edilmiş olan benzerliklerin yanında farklılıkların, tasarımcının seçenek özgürlüğü de göz önünde bulundurulduğunda, davacı/karşı davalının tasarımına yenilik ve ayırt edici nitelik kazandıramadığı, bu bağlamda mesnet tasarım karşısında davalı tasarımının hükümsüzlük koşullarının oluştuğu,
Netice itibariyle,
1- … sıra numaralı tasarımın davalı/karşı davacı delillerinde yer alan tasarımlar karşısında yeni ve ayırt edici olduğu bu sebeple hükümsüzlük koşullarının oluşmadığı, ancak davalı tasarımı ve kullanımları davacının …/1 sayılı tasarımına benzer olmadığından tecavüz davasının yerinde olmadığı,
2- … sıra numaralı tasarımın davalı/karşı davacı delillerinde yer alan tasarımlar karşısında yeni ve ayırt edici olmadığından hükümsüzlük koşullarının oluştuğu,
Davacı adına kayıtlı … sıra numaralı tasarım tescilinin davalıya ait sosyal medya hesaplarındaki kanepe tasarımı ile ortak ve farklı görünüm özelliklerine sahip olduğu, ancak farklı görünüm özelliklerinin bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenimi değiştirecek mahiyette olmadığı, dolayısıyla her iki kanepenin bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktıkları genel izlenimin aynı olduğu sonuçlarına varıldığından karşı davanın kısmen kabulüne asıl davanın şartları oluşmadığından reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :
1-Asıl Davanın Reddine,
Alınması gereken 179,90.-TL harçtan, peşin alınan 59,30.-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 120,60.-TL maktu ilâm harcının davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre reddedilen maddi tazminat için hesap olunan takdiren 1.000,00.-TL nispi, reddedilen manevi tazminat için hesap olunan 15.000,00.-TL maktu ile reddedilen diğer maddi istemler için hesap olunan 15.000,00.-TL maktu olmak üzere üç ayrı ücreti vekâletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacının yapmış olduğu giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalının işbu dava bakımından yapmış olduğu bir gider olmadığından bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
2-Karşı Davanın Kısmen Kabulüne,
… sıra numaralı tasarımın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine,
…/1 sıra numaralı tasarımın hükümsüzlüğüne ilişkin açılan davanın reddine,
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 51/4.maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip resen Türk Patent’e gönderilmesine,
Alınması gereken 179,90.-TL harçtan peşin alınan 80,70.-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 99,20.-TL maktu ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan takdiren 15.000,00.-TL maktu ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davanın kısmen reddolunması ve davalının kendisini vekil ile temsil ettirmesi sebebiyle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan takdiren 15.000,00.-TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davanın kabul ret oranının takdiren %50 olarak kabulüne,
Harcın davanın yalnızca kabul edilen kesimi üzerinden alınması sebebi ile davacının peşin yatırdığı 80,70.-TL ilâm harcının tamamının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,      
Davacının bunun dışında yapmış olduğu ilk masraf;80,70.-TL ile 3.000,00.-TL olmak üzere toplam 3.080,70.-TL yargılama giderinin %50’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,   
Davalı şirketin işbu dosya bakımından yapmış olduğu bir gider olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen davacıya iadesine (HMK m.333),
Dair, davacı vekili ve davalı şirket vekilinin yüzüne karşı, tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.12.01.2023

Kâtip Hâkim …
✍e-imzalıdır ✍e-imzalıdır