Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/112 E. 2022/166 K. 12.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/48 Esas – 2022/223
T.C.
ANKARA
2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİKARARTÜRK MİLLETİ ADINA
Esas No : 2022/48
Karar No : 2022/223

Dava : Marka İle İlgili YİDK Kararının İptali
Dava Tarihi : 15/05/2014
Karar Tarihi : 30/06/2022
Gerekçeli Kararın
Yazıldığı Tarih : 30/06/2022
Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine açılan Marka İle İlgili YİDK Kararının İptali istemli davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili dilekçeleriyle özetle; müvekkilinin … ibareli tanınmış markalarına iltibas ve tecavüz oluşturacak, ayrıca onların tanınmışlığından haksız yarar sağlayıp itibar ve ayırt edici karakterini zedeleyecek nitelikte 18, 25, 28 ve 35.sınıf ürün ve hizmetleri içeren…” ibareli marka tescil başvurusunda bulunduğunu, … kod numarası verilen başvurunun Resmî Marka Bülteni’nde ilânı üzerine iltibas ve tanınmışlık vakıalarına dayalı olarak başvurunun reddi arzusunu içeren itirazlarının önce Markalar Dairesi ve nihaî olarak da YİDK tarafından… sayılı kararla reddedildiğini, “… kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı TÜRKPATENT vekili cevaplarında özetle; tescilli markalarla başvuru konusu işaret arasında iltibasa sebebiyet verebilecek derecede benzerlik olup olmadığının tespitinde işaret ve markanın bütünsel olarak analiz edilmeleri gerektiğini, görsel, işitsel ve anlamsal olarak … ” ibaresini içeren başvuru konusu işaretin davacı markaları ile ortalama alıcıları iltibasa düşürebilecek derecede benzer bulunmadığını ifade ederek, davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.
Davalı şirkete usulüne göre tebligat yapılmasına karşın, yargılamaya bir katılımı olmadığından cevabına rastlanmamıştır.
Davanın açılmasını müteakip yargılamaya katılan tarafların dava, cevap, cevaba cevap, ikinci cevap dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, marka tescil ve başvuru dosyaları ile alâkalı ticaret sicil kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, taraflar sulhe teşvik olunmuş, arabulucuya gitme hakları hatırlatılmış, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını ve bilirkişi raporu alınmasını müteakip, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yazı İşleri Yönetmeliği’nin 41/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraf vekillerine tahkikat ve yargılamının geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
GEREKÇE :
Davacı ve davalılar arasındaki uyuşmazlık, davacının… ibareli markaları karşısında davalının “sportsLAB SL” ibareli marka tescil başvurusunun kabul edilip edilemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
İşlem dosyasının tetkikinde; davalı şirketin 27.04.2012 tarihinde … kod numarası verilen başvurunun Resmî Marka Bülteni’nde ilân olunduğu, bunun üzerine davacının tanınmışlık ve iltibas vakıasına dayanarak başvurunun reddi istemi ile itirazda bulunduğu, itirazının Markalar Dairesi tarafından reddedildiği, bunun üzerine aynı gerekçelerle ikinci kez itirazda bulunduğu, itirazın YİDK tarafından … sayı ile karara bağlandığı ve itirazın reddedildiği, anılan kararın 20.03.2014 tarihinde davacıya bildirildiği, başvurunun eksikliklerinin giderilmesi üzerine tescilinin sağlandığı ve yasal süre içerisinde işbu davanın açıldığı belirlenmiştir.
Mahkememizin … Sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne, karar verilmiştir.
Kararı davacı ve davalı kurum vekilleri temyiz etmiştir.
Yargıtay… sayılı kararıyla mahkememiz kararını; “Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı Kurum vekili ve davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.” şeklinde karar vermiştir.
Bu kez, davacı vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
Yargıtay…. sayılı kararıyla mahkememiz kararını; “Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporuna istinatla, dava konusu başvuruda yer alan 28.sınıf bakımından, davacının mesnet gösterdiği markaların tescil kapsamında bulunmadığı ve ürünlerin farklı olduğu, 556 sayılı KHK’nın 8/1-b maddesi anlamında iltibas tehlikesinin bulunmadığı şeklinde görüş bildirilmiş ve mahkemece davanın kısmen kabulüne, YİDK kararının 18, 25, 35. sınıf mal ve hizmetler bakımından iptaline, sair yönlerden iptal isteminin reddine karar verilmiştir.
Mahkemece, TPMK YİDK kararının 18, 25, 35. sınıf mal ve hizmetler bakımından iptaline karar verilmiş ve bu kısma ilişkin hükmün onanmasına karar verilmiş olması isabetli ise de; 28. sınıf yönünden iptal isteminin reddi yerinde değildir. Zira dava konusu marka başvurusunda 28.sınıfta yer alan ‘’oyun, oyuncak ve oyun, oyun eşyaları, bu sınıfa dahil jimnastik ve spor gereçleri’’ ürünleri ile davacı markalarında yer alan 25. sınıftaki giysilerin spor ve jimnastik giysilerini de kapsıyor olması nedeniyle anılan mallar arasında ilişkilendirlebilecek ölçüde benzerlik, 556 sayılı KHK’nın 8/1-b. maddesi anlamında karıştırılma tehlikesi bulunmakta olup, bu husus gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, davacı vekilinin 28. sınıfa yönelik karar düzeltme itirazının kabulüyle, Dairemizin 2019/308 E, 2019/7477 K. ve 25.11.2019 tarihli ilamında davacının temyiz isteminin reddine ilişkin kısmın kaldırılarak, yerel mahkeme kararının anılan nedenle davacı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.” şeklinde karar vermiştir.
Mahkememizce bozma kararına uyulmuştur.
Neticede, dosya incelendiğinde usul ve yasaya uygun Yargıtay ilamı ve tüm dosya kapsamından;
Davalı markasının emtia listesindeki 18 ve 25. sınıfa dahil olan tüm mallar ve 35. Sınıfta yer alan tüm hizmetler ve 28.sınıfta yer alan ‘’oyun, oyuncak ve oyun, oyun eşyaları, bu sınıfa dahil jimnastik ve spor gereçleri’’ ürünleri ile davacı markalarında yer alan 25. sınıftaki giysilerin spor ve jimnastik giysilerini de kapsıyor olması nedeniyle davacının davaya mesnet gösterdiği markaların tescil kapsamında yer aldığı ve dolayısıyla taraf markaların bu sınıflardaki ürün ve hizmetlerinin birebir aynı olduğu, bu bağlamda taraf markaların kapsamında yer alan mal ve hizmetlerin sınıf 18, 25, 28 ve 35 için aynı olduğu;
Tescilli bir marka ile başvuru konusu işaret arasında iltibasa sebebiyet verebilecek derecede görsel, sescil ve anlamsal benzerlik olup olmadığının tespitinde her iki işaretin ayırt edici ve baskın unsurları nazara alınarak münferit unsurlardan ziyade bütünü itibariyle bıraktıkları izlenimin nazara alınması gerektiği, davacının “… ” ibaresinden oluştuğu, başvurunun asıl ve ayırt edici unsurunun da … ibaresi tarafından temsil olunduğu, zira sports kelimesinin ürünlerin cinsini gösteren hiç kimseye bağlanması mümkün olmayan bir ibare olduğu, SL ibaresinin de zaten … ” ibareli markalarıyla davalının … ” ibareli başvurusu arasında iltibasa sebebiyet verebilecek derecede benzerlik bulunduğu, ikisi arasındaki farklılıkların ayırt edicilik için yeterli olmadığı, zira farklılıkların anlamsal, görsel ve sesçil olarak iki işaret arasında var olan genel izleminden doğan benzerliğin etkilerini geri plâna atmaya elverişli olmadığı, başvuru kapsamında yer alan 18, 25 28 ve 35.sınıf ürün ve hizmetlerin tamamının davacı markalarının kapsamında aynen yer aldığı, esasen aynı dağıtım kanallarına tabi oldukları, aynı işyerlerinde satıldıkları, birbiri yerine ikame edilen ve birbirini tamamlayan ürünlerden oldukları, yani malların aynı tür olduğu, , normal düzeyde bilgilendirilmiş, makûl ölçüde dikkatli, işaret ve markayı aynı anda görüp detaylarını karşılaştıramayan ve daha önce yararlandığı ürünlerle ilgili markanın göz ve kulağında kalan izine dayanarak sonraki 18, 25, 28 ve 35.sınıf ürün ve hizmet alımlarında aynı markayı taşıyan mallardan ve hizmetlerden yararlanmak isteyen ortalama düzeydeki alıcıların bu marka ve işaretin farklı işletmelere ait iki ayrı marka olduğunu algılamalarının mümkün olmadığı, anılan ürün ve hizmetlerle ilgili satın alma süresi içersinde davacının “sportsLAB SL” ibareli markasını taşıyan 18, 25, 28 ve 35.sınıf ürünlerden satın almak isterken davalının “… ” işaretini taşıyan ürünleri satın alma veya hizmetlerden yararlanmak yönünden tercihte bulunabilecekleri, bir kısım alıcıların iki farklı marka karşısında bulunduğunu algılayabilse bile marka ve işaretin birbirleriyle idarî ve ekonomik olarak bağlantılı şirketlere ait olduğu yönünde algılamada bulunulmalarının kaçınılmaz olduğu, zira davacının “… ” ibareli uzun zamandır kullanılan seri markalarının bulunduğu, davalı başvurusunun da bu seri markaların arasına sızmış bulunduğu, bu hâlin öteden beri kullanılan davacı markalarının tüketiciler nazarında tesis ettiği imajın transferi sonucunu doğuracağı, esasen davacı ve davalı şirketin aynı sektörde faaliyette bulundukları, davacının “sportsLAB SL” ibareli markasının yazılı ve görsel tanıtım araçları ile gerçekleştirilen kuvvetli reklâm, uzun süreli kullanım, sponsorloklar, kaliteli ve yaygın dağıtım ile ilgili bir tanınmışlık vasfı kazandığının ispat edilemedği, dolayısıyla dava konusu TÜRKPATENT YİDK’nın 06/07/2014 tarih … sayılı kararının yerinde olmadığı anlaşıldığından, davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :
D a v a n ı n K a b u l ü n e,
TÜRKPATENT YİDK’nın … sayılı kararının 18, 25, 35, 28. Sınıf mal ve hizmetler yönünden iptaline,
Alınması gereken 80,70.-TL harçtan, peşin alınan 25,20.-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 55,50.-TL maktu ilâm harcının davalılardan alınarak hazineye irad kaydına,
Davacının kendisini vekille temsil ettirmesi sebebiyle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 7.375,00.-TL maktu ücreti vekâletin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Davacının yapmış olduğu ve aşağıda dökümü yazılı 4.735,88.-TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı Kurumun yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendileri üzerinde bırakılmasına,
Davalı şirketin yapmış olduğu yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı ve davalı kurum vekillerinin yüzlerine karşı, davalı şirketin yokluğunda, tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.30/06/2022

Kâtip ✍e-imzalıdır

MASRAF DÖKÜMÜ
İlk Masraf : 54,20.-TL
Temyiz vb. Masraflar : 325,80.-TL
Bilirkişi ücreti : 1.500,00.-TL
Yurt Dışı Tebliğ Harçları : 348,00.-TL
P.P : 2.507,88.-TL
TOPLAM : 4.735,88.-TL