Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2022/11 E. 2022/211 K. 23.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/11 Esas – 2022/211

T.C.

2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2022/11
KARAR NO : 2022/211

DAVA : Tasarım YİDK Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 11/01/2022
KARAR TARİHİ : 23/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 27/06/2022
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan Tasarım YİDK Kararının İptali istemli davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili dilekçeleriyle özetle, müvekkilinin 1969 yılında … Grubu Holding çatısı altında kurulmuş olan şirketlerden biri olarak özellikle kırtasiyecilik alanında tanınmış ve öncü bir firma olduğunu, müvekkilinin gerek “…” esas unsurlu tescilli markaları gerekse TÜRKPATENT nezdinde tescilli tasarımları ile uzun yıllardır ilgili sektörde faaliyette bulunduğunu, bu tasarımlarından birinin daha tescili için 23.04.2021 tarihinden … başvuru numarası ile 32. Locarno sınıfında tescil için çoklu tasarım başvurusunda bulunduğunu, bu başvurunun TÜRKPATENT Tasarımlar Dairesi Başkanlığı ve bilahare de YİDK tarafından “yeni” olmadığından bahisle reddi işleminin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, zira redde mesnet gösterilen ve Youtube’da yayınlanmış olan görselin müvekkilinin tasarımından farklı özellikler içerdiğini, zaten de bir tasarımın tüm özelliklerinin yeni olmasının imkansız olduğunu, tasarım başvurularıyla ilgili olarak TÜRKPATENT’in ayırt edicilik açısında re’sen inceleme yapmasının mümkün olmadığını, ayırt ediciliğin ancak ve sadece bir itiraz sonrasında inceleme konusu yapılabileceğini, somut uyuşmazlıkta da karşılaştırılan tasarımlar arasında TÜRKPATENT’in “yenilik” incelemesinden öteye geçip “ayırt edicilik” değerlendirmesi yapılmasına sebebiyet verecek boyutta farklılıklar bulunduğunu, zira redde mesnet tasarımın üst çatı bölümü düzgün şekilde bir kırılıma sahipken müvekkilinin tasarımında bu yapının içe kavisli olacak şekilde tasarlanmış olduğunu, yine karşılaştırılan tasarımlarda üst çatı bölümü ve yazıl alan arasındaki boşluğun boyutlarının farklı olduğunu, müvekkilinin tasarımında “ANTİ/ANTI” ibareleri çerçevenin içine oturtulmuşken redde mesnet tasarımdaki yazıların çerçevenin ortasına gelecek şekilde yazıldığını, ayrıca müvekkilinin tasarımlarında çerçevenin alt kısmı çok az kavisliyken redde mesnet tasarımda bu alanın çok daha bombeli şekilde tasarlandığını, müvekkilinin tasarımında yer alan renk farkının da yenilik değerlendirmesinde dikkate alınması gerektiğini, bu hususlar göz ardı edilerek inşa olunan YİDK kararının yerinde ve doğru olmadığını iddia ederek, … sayılı kararının iptalini ve …/1,2 sıra numaralı tasarımlara yönelik tescil işlemlerinin devamını talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı kurum vekili cevap dilekçesi ile özetle; davacının iddialarının aksine, davaya konu … başvuru sayılı tasarımın 1 ve 2 sıra numaralı tasarımları ile redde gerekçe olarak gösterilen https://www.youtube.com/watch?v=9gyLTPpd984 uzantılı web sitesinde yer alan logo tasarımının bilgilenmiş kullanıcı nezdinde genel izlenim itibariyle benzer olduğunu, karşılaştırılan tasarımlarda aynı tarzda üstte çatıyı andıran görünümün alt kısmındaki kısmen oval şekle nazaran daha kapsayıcı olduğunu ve aşağı doğru düz çizgi ile sarktığını, kelimelerin bu iki figür arasına konumlandırıldığını ve benzer renkler kullanıldığını, tasarımların esasının bu noktalarda değerlendirilmesi gerektiğini, dava dilekçesinde belirtilen farklılıkların küçük birer ayrıntı olarak kaldığını, bu ayrıntıların genel görünüme nazaran akılda kalıcı olmadığını, dolayısıyla dava konusu edilen tasarımın yenilik ve ayırt edicilik vasıflarının bulunmadığını, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davanın açılmasını müteakip yargılamaya katılan tarafların dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, tescil ve başvuru dosyaları ile alâkalı kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, taraflar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, bilirkişi raporu alınmış, tahkikat icra olunmasını müteakip, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yazı İşleri Yönetmeliği’nin 41/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraf vekillerine tahkikat ve yargılamının geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
GEREKÇE :
Davacı ve davalı arasındaki uyuşmazlık, davacı iddiaları karşısında Tasarım Yidk Kararının yerinde olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
DEĞERLENDİRMELER
DAVACININ DAVA KONUSU EDİLEN TASARIMININ YENİLİK VE AYIRT EDİCİLİK VASIFLARINA SAHİP OLUP OLMADIĞI HUSUSUNDA :
Bilindiği üzere, tasarım hukuku 6769 sayılı SMK kapsamında düzenlendiği, ilgili kanunda tasarım;
“Ürünün tümü veya bir parçasının ya da üzerindeki süslemenin çizgi, şekil, biçim, renk, malzeme veya yüzey dokusu gibi özelliklerinden kaynaklanan görünümüdür” şeklinde tanımlandığı, maddede bahsi geçen görünüm sadece gözle görülüp fark edilen görünüm olmayıp, insanın beş duyusu ile algılayıp farkına varabileceği ve maddede “her türlü bütün” olarak tanımlanan görseller olduğu, söz konusu davada olduğu gibi desene ait görünümün bıraktığı genel intibanın tamamı maddedeki “görünüm” ifadesi içinde değerlendirileceği,
Yine aynı Kanunun 56(1) maddesi gereğince, bir tasarımın tescil edilebilmesi için “yenilik” ve “ayırt edici nitelik” kriterlerini taşıması gerektiği, “Yenilik” kriteri madde 56(4)’de “Bir tasarımın aynısı, başvuru veya rüçhan tarihinden önce dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edileceği, tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorlarsa aynı kabul edilir” şeklinde tanımlandığı, “Ayırt edicilik kriteri” ise madde 56(5)’de “Bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim; başvuru veya rüçhan tarihinden önce, kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir” şeklinde tanımlandığı,
Ayırt ediciliğe ilişkin olarak değinilmesi gereken bir diğer hususun, “bilgilenmiş kullanıcı” kavramı olduğu, Bilgilenmiş kullanıcı; tasarımı kullanarak bilgi sahibi olmuş, tasarımı tanıyan, deneyim sahibi kullanıcı olarak tanımlandığı, bilgilenmiş kullanıcı olarak tespit edilen kişilerin kesinlikle birer uzman olmadıkları, aksine daha önce ilgili tasarımla karşılaşmış olağan bir kullanıcı olması gerektiği, gerçekten de bilgilenmiş kullanıcı, söz konusu ürünün doğası, görünümü ve teknik olarak sahip olduğu zorunlu özellikleri hakkında bilgi sahibi olan ve başka bir deyişle ürün hakkında uzman kadar olmasa da temel düzeyde bilgi sahibi olan kişi olduğu, bu bağlamda bilgilenmiş kullanıcının her somut olay için ayrı ayrı tespit edilmesi gerektiği, bilgilenmiş kullanıcılar birer uzman olmayacakları için tasarımın detaylarındaki küçük farklılıklara dikkat etmeyecek ancak alım tercihlerini etkileyecek hususlarda yapılan değişiklikleri fark edebilecek kişiler olduğu, hipotetik bilgilenmiş kullanıcının emtianın geniş kitleler tarafından kullanıldığı varsayımından hareketle herhangi bir süpermarkette temizlik malzemesi alan, ürünleri tetkik ederken asgari düzeyde marka, ambalaj ve etiketi gözeten, ürüne ait tüm bu hususları bir bütün olarak irdeleyen, kimi zaman aşina olduğu ürüne doğrudan yönelen ortalama düzeyde dikkat seviyesine sahip herhangi bir tüketici olarak belirlendiği,
Bir tasarımın yeni kabul edilebilmesi için, onu daha önceki tasarımlara nazaran özgün kılacak bazı farklılıkları haiz olması gerektiği, tasarımlardaki benzerlik veya farklılık belirlenirken, küçük ayrıntılardaki farklılıklardan daha fazla bir farklılık aranacağı, Türk Hukukunda “nitelikli yenilik” kriteri benimsenmiş olup, bu da, tasarımcının tasarımın esasını (temelini) kendisi oluşturmasını gerektirmekte; bu bağlamda, koruma görecek tasarımın o alanda bir zenginleşme sağlaması zorunlu bulunduğu,
Yine; aynı Kanunun 56(6) maddesinde; “Ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır.” Şeklinde bir düzenleme olduğu, “Seçenek özgürlüğü” ibaresiyle kastedilen, tasarımcıya tasarımına ayırt edicilik vermesi için bir serbest hareket alanının bulunması olduğu, bunun değerlendirilmesi nesnel olup, kişiden kişiye değişmeyeceği, bir tasarım ne kadar seçenek özgürlüğü tanıyorsa, o kadar hukuki korumayı hak eder. Bir başka ifadeyle seçenek özgürlüğü, tasarımın uygulandığı ürünün işlevini yerine getirebilmesi için zorunlu olan tasarım unsurları dışında tasarım unsurlarının bulunması gerektiği, seçenek özgürlüğü yoksa tasarımın korunması zaten mümkün değildir ki bu husus 6769 sayılı Kanunun 58/4-b-c maddelerinde, teknik fonksiyonunun gerçekleştirilmesi için zorunlu unsurların koruma kapsamı dışında kalması olarak açıkça ifade edildiği,
6769 sayılı Kanun çerçevesinde tanımlanan ve yenilik kriterinde de bahsi geçen “kamuya sunma” da; madde 57(1)’de “Kamuya sunma, sergileme, satış gibi yollarla piyasaya sürme, kullanma, tarif, yayım, tanıtım veya benzer amaçlı faaliyetleri kapsar” şeklinde ifade edilmiş, tasarımın gizlilik şartıyla üçüncü bir kişiye açıklanması kamuya sunma sayılmayacağı açıklandığı, “Koruma talep edilen bir tasarım, başvuru tarihinden veya rüçhan talebi varsa rüçhan tarihinden önceki on iki ay içinde tasarımcı veya halefi ya da bu kişilerin izni ile üçüncü bir kişi tarafından veya tasarımcı ya da halefleri ile olan ilişkinin kötüye kullanımı sonucu kamuya sunulması hâlinde bu açıklama tasarımın yeniliğini ve ayırt edici niteliğini etkilemez.” Kısmı 12 aylık hoşgörü süresini tanımlandığı, burada dikkat edilmesi gereken ilgili kamuya sunmanın tasarımcı veya halefi ya da bu kişilerin izni ile üçüncü bir kişi tarafından veya tasarımcı ya da halefleri ile olan ilişkinin kötüye kullanımı sonucu gerçekleştiği, bunun haricinde 3. kişiler tarafından yapılan kamuya sunma halleri “ 12 aylık hoşgörü süresi” içerisinde kalamayacağı, bunlara göre;
Davacının tasarımının bir heater tarzı kalkan üzerine İngilizce … ifadesi mavi ve “Bakteriyel” ibaresi yeşil renkte olduğu, mesnet tasarımda yine heater tarzı bir mavi kalkan ve “… ” ifadelerine yer verilmiş ve ifade kalkan dışına taştığı, “seçenek özgürlüğü” açısından internet ortamında re’sen yürütülen araştırmada bu tür işaretlemelerde kalkanın koruyuculuk ifadesini güçlendirmek için sıklıkla başvurulan ve neredeyse harcı alemlik kazanmış bir grafik unsur olduğu,
Somut olayda tasarımlar arasındaki farklar detay seviyesinde olduğu, farklılıklara karşın gerek davacı tasarımı gerekse mesnet tasarım yaygın olarak bilinen ve üretilen (harcıalem) bir kullanıma işaret ettiği, yaygın şekilde kullanılan kalkan figürü ve üzerindeki yazının bir tasarım kapsamında tescilinin birine özgülenmesi tekel yaratma tehlikesi de ürettiği, birçok stok görseli ücretli veya ücretsiz sunan web sitelerinde sırf anti bakteriyel ifadesi ile kalkan kullanımının yaygın olduğu,
Bütün bunlara göre; davacı tasarımlarının detay seviyesinde farklılaştığı, tasarımların mesnet konusu internet görseli ve sair tespit edilen görseller karşısında yeni olmadığı, bilgilenmiş kullanıcı nezdinde genel izlenim itibariyle benzer olduğu ve tasarımın yenilik ve ayırt edicilik vasıflarının bulunmadığı,
Davaya konu … başvuru sayılı 1 ve 2 sıra numaralı tasarımların ile redde gerekçe olarak gösterilen internet görseli ve sair tespit edilen görseller ile bilgilenmiş kullanıcı nezdinde genel izlenim itibariyle benzer olduğu ve tasarımın yenilik ve ayırt edicilik vasıflarının bulunmadığı,
TÜRKPATENT YİDK’nın … sayılı kararının yerinde olduğu sonuçlarına ulaşılmış davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :
Davanın Reddine,
Alınması gereken 80,70.-TL harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen takdiren 7.375,00.-TL maktu ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalı kuruma verilmesine,
Davacının yapmış olduğu giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı Türk Patent’in yapmış olduğu bir gider olmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına,
Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen davacıya iadesine (HMK m.333),
Dair, davacı ve davalı Türk Patent vekillerinin yüzlerine karşı, tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.23.06.2022