Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/354 E. 2022/312 K. 06.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2021/354
KARAR NO : 2022/312

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACILAR : 1- … – … …
: 2- … – ….
HER İKİ DAVACI VEKİLİ :…
DAVALI : … -… …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : Marka Hükümsüzlüğü İle Tecavüzün Tespiti, Kaldırılması
DAVA TARİHİ : 14/12/2021
KARAR TARİHİ : 06/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 06/10/2022
Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine açılan Marka Hükümsüzlüğü ile Tecavüzün Tespiti, Kaldırılması istemli davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili dilekçeleriyle özetle, müvekkilinin, tesettürlü gelinlik-gelin başı tasarımı, gelin makyajı yapan; gelinlik, bindallı, nişanlılık vs. kıyafet satış mağazası işleten, gerek kendisine ait olmak üzere gerekse bayilik vermek suretiyle Türkiye çapında Setr-i Nur markası adı altında onlarca mağazası bulunan, yüzlerce kişiye istihdam sağlayan, kendi alanında ülke çapında tanınmış, bilinen, itibar sahibi, geniş müşteri-hayran kitlesi bulunan, aynı zamanda yurtdışına açılarak bu alanda ülkemizi başarılı bir şekilde temsil etmeye de namzet bir firmanın sahibi olduğunu…. nezdinde 2015 – 2020 yılları arasında “….” ibareli marka tescil başvuruları olduğunu, davalının 2017 yılında bu markanın Kızıltepe ve Mardin bayiliğini istediğini ve davacının bu talebi kabul etmediğini, davalının bu markayı kopyalayarak 45. Sınıfta markayı tescil ettirdiğini beyan ederek….sayılı markanın hükümsüzlüğü ile davalının setr-i nur ibaresini haksız kullandığının tespiti, tecavüzün önlenmesi ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin markasının hangi markaya tecavüz olduğunun somut bir şekilde belirtilmediğini, müvekkilinin kiralama, davacının ise satış hizmeti verdiğini, markanın farklı sınıfta tescil edildiğini, davacının müvekkilinin marka yayımına itirazda bulunduğu ancak bu itirazın reddedildiğini, davacının ihtilaflı ibare ile davalıya “giysi kiralama hizmetleri” bakımından tescillerini iptal amacıyla huzurdaki davayı açtığını, davacının …. sayılı marka başvurularına müvekkilinin yaptığı itiraz ile “giysi kiralama hizmetleri” bakımından kısmen ret kararı çıktığını, davacının 2022 yılından sonra yaptığı bayilik sözleşmelerinde “kiralama”yı da eklediğini ifade ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın açılmasını müteakip davaya katılan tarafların dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, marka tescil ve başvuru dosyaları ile alâkalı kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, taraflar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını ve bilirkişi raporu alınmasını müteakip, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yazı İşleri Yönetmeliği’nin 41/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraf vekillerine tahkikat ve yargılamının geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
GEREKÇE :
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacı iddiaları karşısında davalı markasının hükümsüzlüğü koşullarının oluşup oluşmadığı ile davalının setr-i nur ibareli markayı haksız kullandığının tespiti ile tecavüzün önlenmesi ve sonuçlarının ortadan kaldırılması noktalarında toplanmaktadır.
Dava konusu …. ibareli markanın 24.10.2020 tarihinde ….sayılı ile sicile tescil edildiği, Emtiasının: “45. Sınıf Hukuki hizmetler (sınai ve fikri mülkiyet hakları konusunda danışmanlık hizmetleri dahil). Güvenlik hizmetleri. Evlendirme büroları hizmetleri. Cenaze hizmetleri. Giysi kiralama hizmetleri. Yangın söndürme hizmetleri. Refakat etme hizmetleri. Sosyal ağ oluşturma hizmetleri” ni kapsadığı belirlenmiştir.
Mahkememizce yargılama konusu kullanımların tespiti amacıyla,….” adresine keşif amaçlı gidildiğinde, verilen adreste yalnızca 49 numaralı binanın bulunmadığı, ….numaralı binaların bulunduğu, söz konusu apartmanların altında bulunan iş yerlerinde dava konusu olan gelinlik dükkanının bulunmadığı, iş yerlerinin üzerindeki bağımsız bölümlerin meskenlere ait olduğunun tespit edildiği, dava konusu marka tescil belgesi üzerinde kayıtlı adrese de gidildiği, bu adreste “asr-ı zerafet” isimli iş yerinin bulunduğunun tespit edilerek tutanak altına alındığı anlaşılmıştır.
DEĞERLENDİRMELER;
Hükümsüzlük İddiası Bakımından ;
6769 s. Sınai Mülkiyet Kanunu’nun “Hükümsüzlük hâlleri ve hükümsüzlük talebi” başlıklı 25. Maddesi 1. fıkrası:
“Madde 25- (1) 5 inci veya 6 ncı maddede sayılan hâllerden birinin mevcut olması hâlinde mahkeme tarafından markanın hükümsüzlüğüne karar verilir.” hükmüne amirdir.
Taraf Markaları Arasında Benzerlik Yönünden Değerlendirme
6769 sayılı SMK’nin 6/1 maddesi “Tescil başvurusu yapılan bir markanın, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile aynılığı ya da benzerliği ve kapsadığı mal veya hizmetlerin aynılığı ya da benzerliği nedeniyle, tescil edilmiş veya önceki tarihte başvurusu yapılmış marka ile halk tarafından ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali varsa itiraz üzerine başvuru reddedilir.” hükmüne amirdir.
6769 sayılı SMK’nin 6/1 maddesi anlamında benzerlik değerlendirmesinin ilk koşulu markaların tescilli oldukları sınıfların birbirine benzerliğidir. Markaların tescilli oldukları veya tescili talep edilen mal ve hizmetlerin benzerliğine kanaat getirilmesi halinde, ikinci şart olan markaların benzerliğine geçilir. Eğer her iki koşul da gerçekleşmiş ise markalar arasında iltibas olduğuna karar verilecektir.
Markalar arasındaki benzerlik incelenirken,
Markanın esas unsurları ve tamamlayıcı unsurları
Görsel, biçimsel, anlamsal, işitsel benzerlik,
Çağrıştırma,
Bir bütün olarak markaların uyandırdığı toplu kanaat,
Malın veya hizmetin hitap ettiği alıcı grubunun toplumsal düzeyi ve durumu,
Markayı taşıyan mal veya hizmetin değeri ve alıcının bu mal ve hizmeti almaya ayırdığı zaman kriterleri ele alınmalıdır.
“Ortalama tüketici markayı bütün olarak algılar, markanın çeşitli unsurlarını detaylara girerek analiz etmez. Ayrıca, ortalama tüketicinin nadiren farklı markalar arasında doğrudan karşılaştırma yapma şansının olduğu fakat zihninde tuttuğu yetersiz görüntüleri yerleştirdiği de dikkate alınmalıdır. Ortalama tüketicinin dikkat düzeyinin mal veya hizmetlerin kategorisine göre çeşitlilik gösterdiği de akılda tutulmalıdır.” …
“İlgili tüketici, söz konusu markalar arasındaki belirli farkları algılamaya muktedir olsa bile, yukarıda anılanlar ışığında ve markaların kapsamındaki malların ayniyeti karşısında, markalar arasında ciddi­­­­ bir bağlantı kurma olasılığı bulunmaktadır…. Sonuçta, tüketici, markaların zihnindeki yetersiz anımsamalarına istinaden, malların aynı veya ekonomik olarak bağlantılı işletmelere ait olduğunu sanabilecektir.” ….
İltibas tehlikesinin bulunup bulunmadığının tespitinde, mal ve hizmetlerin aynı veya benzer alıcı çevresine hitap edip etmediklerine ve aynı veya benzer ihtiyaçları gidermede kullanılıp kullanılmadıklarına; markaların kullanıldığı mal veya hizmetin ekonomik değerine; bunların hitap ettiği alıcı grubunun sosyal ve ekonomik düzeyine ve orta yetenekteki alıcıların markanın kullanılacağı mal veya hizmetleri aldıkları sırada sarf edecekleri dikkat ve özene de bakılır.
Emtiaların Aynı/Benzer/İlişkili Olup Olmadığı;
Dava konusu “….” ibareli markanın emtia kapsamı:
45: Hukuki hizmetler (sınai ve fikri mülkiyet hakları konusunda danışmanlık hizmetleri dahil). Güvenlik hizmetleri. Evlendirme büroları hizmetleri. Cenaze hizmetleri. Giysi kiralama hizmetleri. Yangın söndürme hizmetleri. Refakat etme hizmetleri. Sosyal ağ oluşturma hizmetleri.
Davacıya ait “Setr-i Nur” ibareli markaların emtia kapsamları:
40 : Kumaş işleme hizmetleri, yün işleme hizmetleri. Terzilik hizmetleri, nakış işleme hizmetleri.
25: Koruyucu amaçlı olanlar hariç her türlü malzemeden yapılmış iç-dış giysiler, çoraplar, fularlar, şallar, bandanalar, eşarplar, kemerler.
35: Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Koruyucu amaçlı olanlar hariç her türlü malzemeden yapılmış iç-dış giysiler, çoraplar, fularlar, şallar, bandanalar, eşarplar, kemerler. Mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri
Davacı markalarının emtia kapsamı ile davalı markası emtiasındaki “Giysi kiralama hizmetleri” bakımından birbiri ile benzer / ilişkilidir.
Marka İşaretlerinin Benzer Olup Olmadığı
Markalar arasında benzerlik incelemesinde temel ilke, her iki markanın ortalama tüketici üzerinde bıraktığı genel intibaa göre tüm faktörler bir arada gözetilerek “global değerlendirme” yapılmasıdır. Global değerlendirme gereği, markaların unsurları bölünerek, unsurlarına göre ayrı değerlendirme yapılması hatalı olacaktır. Bununla birlikte, inceleme sırasında markayı oluşturan jenerik, tanımlayıcı unsurların değerlendirme dışı bırakılmasına engel değildir. Dolayısıyla aslolan markaların bir bütün halinde bıraktıkları genel izlenime göre değerlendirme yapılmasıdır.
…. kararlarından da izlenebileceği gibi, karıştırma olasılığının değerlendirmesi, aslında ileriye dönük bir tetkiktir. Bu tetkikte; “Markalar arasındaki görsel, işitsel veya kavramsal benzerlikler bütün olarak karşılaştırılmalıdır. Karşılaştırma, genel izlenim esas alınarak, özellikle markaların ayırt edici ve baskın unsurları” ve “davanın koşullarıyla ilgili tüm faktörleri dikkate alarak, global olarak yapılmalıdır”.
Bununla birlikte markalar esas ve yardımcı unsur olmak üzere iki unsurdan meydana geldiği asla göz ardı edilmemelidir. Markayı benzerlerinden ayırt etmeye yarayan markada diğer unsurlara göre daha ön planda olan unsur esas unsur iken; esas unsura göre nispeten arka planda olan, malın ve hizmetin temel özelliklerini veya sair özelliklerini belirten ve esas unsura bağlı ve onunla ilişki içinde bulunanlar yardımcı unsurdur. Markaları benzerlerinden ayıran en önemli unsur esas unsurlardır. Markanın ayırt ediciliği ve iltibasa sebebiyet verip vermediği gibi hususlar esas unsur nazara alınarak tespit edilir.
Benzerlik değerlendirmesine ilişkin bu genel tespitler çerçevesinde yapılması gereken temel değerlendirme, dava konusu marka ile davacı yanın markaları arasında SMK md. 6/1 uyarınca karıştırılmaya yol açabilecek düzeyde bir benzerliğin mevcut olup olmadığı ile ilgili olacaktır.
Davacı ve davalının tescili markaları “Setr-i Nur” şeklinde yazılıp, herhangi bir figüratif unsur içermeyen kelime markalarıdır.
Kelime markaları telaffuz edilirken ortaya çıkan benzerlik işitsel benzerlik halidir. İşitsel benzerliğin tespiti, bazı durumlarda tek başına, markaların benzer markalar olarak değerlendirilmeleri için yeterli kabul edilebilir. Bununla birlikte, kısa zaman aralığında gerçekleşen işitsel algıya kıyasla, görsel algının daha kesin ve tekrarlanan algılama imkânı sağladığı dikkate alınmalıdır.
Somut olayda, ihtilaflı markalar aynı şekilde yazılıp, telaffuz edilmekteyken, görseller ile sunulan ve ayırt edilmesi ilk bakışta mümkün olmayan küçük farklılıklara rağmen, marka işaretleri bakımından, görsel, işitsel ve kavramsal bakımdan, markaların benzer olduğu,
Karıştırılma İhtimali Bakımından Değerlendirme;
Güncel mevzuat gereğince iltibastan söz edilebilmesi için işaret aynılığı / benzerliği ile mal veya hizmet aynılığı / benzerliği bir arada bulunmak zorundadır. Bunun yanı sıra halk (ilgili tüketici kitlesi) tarafından markaların karıştırılma ihtimali ve karıştırılma ihtimalinin markalar arasında ilişki olduğu ihtimalini kapsaması gerekmektedir. Halkın, karşılaştırılan işaretler arasında herhangi bir şekilde “bağlantı” kurabilmesi, karıştırılma ihtimali bulunduğunu kabul etmek için yeterli olacaktır.
Karıştırılma ihtimalinde önemli olan husus, halkın iki işaret arasında herhangi bir şekilde herhangi bir sebeple bağlantı kurmasıdır. Burada işitsel veya görsel bir benzerlik ve hatta çağrıştırması dahi karıştırılma ihtimali için yeterli bir ölçü olarak kabul edilmelidir.
Elbette bu değerlendirme yapılırken markaların tescilli oldukları sınıflar da göz önünde bulundurulmalıdır. Markaları oluşturan işaretler arasındaki benzerlik, alıcıları satın almayı düşündükleri mal ve hizmet yerine, bir başka mal ve hizmeti almak durumunda bırakması kadar, alıcıların iki farklı mal veya hizmet karşısında olduklarını bilmelerine rağmen bu markaların aynı kişiye ait olduğunu sanmaları ya da bu malları üreten işletmeler arasındaki idari – ekonomik anlamda bir bağlılığın bulunduğu düşüncesine kapılmaları da iltibas tehlikeleri içinde ele alınmalıdır.
Davacının “Setr-i Nur” ibareli markaları ile aynı ibareli dava konusu marka arasında, marka işaretleri ve emtia kapsamları bakımından benzerlik bulunmaktadır. Her ne kadar farklı emtia sınıflarında olsalar da, davalı marka tescil kapsamına dahil “giysi kiralama hizmetleri” davacının …. sayılı ibareli, 25. sınfta “koruyucu amaçlı olanlar hariç her türlü malzemeden yapılmış iç-dış giysiler, çoraplar, fularlar, şallar, bandanalar, eşarplar, kemerler” ve 35. sınıftaki “….her türlü malzemeden yapılmış iç-dış giysilerin… satışı hizmetleri” ve aynı marka görseline sahip 2015/65287 sayılı 40. Sınıf kapsamlı “…. terzilik hizmetleri, nakış işleme hizmetleri” ile benzer / ilişkilidir. Bu nedenle, ortalama seviyedeki tüketicinin, iki markanın da aynı işletmeye, aynı iktisadi veya idari kaynağa ait olduğunu sanmasının mümkün olduğu, sonuç olarak, dava konusu markanın, davacı markaları ile karıştırılma ihtimali olduğu,
Marka Hakkına Tecavüz İddiaları Yönünden Değerlendirme;
Marka hakkına tecavüz sayılan haller 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 7. maddesine de atıf yapılmak suretiyle 29. maddede düzenlenmektedir. Kanunun 29/1(a) bendinde 7. maddeye atıf yapılarak, “marka sahibinin izni olmaksızın, markayı 7 nci maddede belirtilen biçimlerde kullanmanın” marka hakkına tecavüz sayılan fiillerden olduğu belirtilmekte, daha sonra marka hakkına tecavüz sayılan diğer haller sıralanmaktadır. Bu durumda, marka hakkına tecavüz sayılan fiiller incelenirken 7. maddeyle 29. maddenin birlikte dikkate alınması gerekir.
SMK’nın 29/1(a) maddesi marifetiyle 7/2(a) maddesinde, “Tescilli marka ile aynı olan herhangi bir işaretin, tescil kapsamına giren mal veya hizmetlerde kullanılması”, 7/2(b) maddesinde ise, “Tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılması” marka hakkına tecavüz sayılan fiiller arasında sıralanmıştır.
SMK’nın 7/2(c) maddesine göre, “Aynı, benzer veya farklı mal veya hizmetlerde olmasına bakılmaksızın, tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve Türkiye’de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle markanın itibarından haksız bir yarar elde edecek veya itibarına zarar verecek veya ayırt edici karakterini zedeleyecek nitelikteki herhangi bir işaretin haklı bir sebep olmaksızın kullanılması” 29/1(a) maddesi marifetiyle marka hakkına tecavüz sayılan fiillerdendir.
Mahkememizce talimat bilirkişi görevlendirilmesinde, verilen adreste yalnızca 49 numaralı binanın bulunmadığı, 49/A ve 49/B numaralı binaların bulunduğu, söz konusu apartmanların altında bulunan iş yerlerinde dava konusu olan gelinlik dükkanının bulunmadığı, iş yerlerinin üzerindeki bağımsız bölümlerin meskenlere ait olduğu tespit edilip takibinde dava konusu marka tescil belgesi üzerinde kayıtlı adrese de bilirkişice gidildiği ve bu adreste “asr-ı zerafet” isimli iş yerinin bulunduğunun tespit edildiği, belirtilen adreslerde, bir kısım görseller ile birlikte “…. şeklinde, mağaza tabelası, satışa / kiralamaya hazır ürünlerin görüldüğü ve bu ürünlerin davacının marka haklarına tecavüz niteliğinde olmadığı kanaatlerine ulaşıldığı,
Tüm dosya kapsamında yapılan inceleme ve değerlendirmeler sonucunda;
1.Davalının adresi olarak verilen konumda yapılan incelemede, davacının tescilli ürün kapsamına giren satış/kiralama mağazası bulunamadığından marka hakkına tecavüz teşkil etmediği,
2.Uyuşmazlık konusu markanın tescil kapsamındaki “giysi kiralama hizmetleri” ile davacının tescilli mesnet markaları emtia kapsamında 25. sınıftaki “koruyucu amaçlı olanlar hariç her türlü malzemeden yapılmış iç-dış giysiler ” ve bu “malların 35. Sınıfa dahil satış hizmetlerinin” benzer / ilişkili olduğu,
3.Davalının markası ile davacının tescilli markaları arasında, marka işaretleri bakımından benzerlik olduğu,
4. Dava konusu marka ile davacı markalarının “giysi kiralama hizmetleri” bakımından karıştırılma ihtimali bulunduğundan, söz konusu hizmetler bakımından “hükümsüzlük” şartlarının oluştuğu sonuç ve kanaatlerine ulaşılmış davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :
Davanın Kısmen Kabulüne,
Davalı adına tescilli …. sayılı markanın 45.Sınıf “giysi kiralama hizmetleri” yönünden hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine,
Tecavüzün tespiti ve kaldırılması hakkında açılan davanın reddine,
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 51/4.maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip resen Türk Patent’e gönderilmesine,
Alınması gereken 80,70.-TL harçtan peşin alınan 59,30.-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 21,40.-TL maktu ilam harcının davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan takdiren 15.000,00.-TL maktu ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davanın kısmen reddolunması ve davalının kendisini vekil ile temsil ettirmesi sebebiyle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan takdiren 15.000,00.-TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davanın kabul ret oranının takdiren %50 olarak kabulüne,
Harcın davanın yalnızca kabul edilen kesimi üzerinden alınması sebebi ile davacının peşin yatırdığı 59,30.-TL ilâm harcının tamamının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,      
Davacının bunun dışında yapmış olduğu aşağıda dökümü yazılı 3.448,78.-TL yargılama giderinin %50’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,   
Davalı şirketin yapmış olduğu bir gider olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen davacıya iadesine (HMK m.333),
Dair, davacı vekili ve davalı şirket vekilinin yüzlerine karşı, tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde…. Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.06.10.2022

Kâtip Hâkim …
✍e-imzalıdır ✍e-imzalıdır
MASRAF DÖKÜMÜ
İlk Masraf : 67,80.-TL
Bilirkişi Ücreti : 3.223,98.-TL
P.P : 157,00.-TL
TOPLAM : 3.448,78.-TL