Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. … 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/351 Esas – 2022/246
T.C.
…
2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA
ESAS NO : 2021/351
KARAR NO : 2022/246
DAVA : Tasarım Hükümsüzlüğü
DAVA TARİHİ : 10/12/2021
KARAR TARİHİ : 08/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 10/09/2022
Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine açılan Tasarım Hükümsüzlüğü istemli davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili dilekçeleriyle özetle, dava konusu tasarımın yeni ve ayırt edici niteliğinin değerlendirilmesinde esas alınacak tarihin söz konusu tasarım için tescil başvurusunun yapıldığı 21.09.2017 olduğunu, yapılan araştırmada, tarih damgası bulunan, ürün reklamı ve tanıtımı şeklinde gerçekleşen, dava konusu tasarımın başvuru tarihi olan 21.09.2017’den önce kamuya sunulan tasarımlara ulaşıldığını, farklı kaynaklardan edinilen, zaman damgalı, dava konusu tasarımın ayırt edilemeyecek kadar benzerlerinin, başvuru tarihinden önce kamuya sunulmuş görseller incelendiğinde; dava konusu tasarımın, söz konusu görseller karşısında yeni ve ayırt edici olmadığı sonucuna varıldığını, dava konusu tasarımın karakteristik özelliği olan eğimli ve bir akış sergileyen sırt ve yan bölümlerinin dava dışı üçüncü kişilere ait ve dava konusu tasarımın başvuru tarihinden önce kamuya arz edilmiş ürünlerde bire bir yer aldığını, davalı tarafından tanınmış işletmelerce kamuya arz edilmiş tasarımların davalı tarafından hukuka aykırı şekilde tasarım tesciline konu edildiğini, herkesin kullanımına açık bu tasarımların, sektördeki rakipleri tarafından kullanımının engellenmesi girişimlerinde bulunulduğunu, ticaret hayatının ve rekabetin sağlıklı işleyişine müdahale edildiğini, davalının söz konusu hukuka aykırı tasarımlarına dayanarak müvekkili ve müvekkili tarafından ürün tedariki sağlanan üçüncü kişiler aleyhine davalar açtığını, müvekkilinin ticari faaliyetlerine zarar verdiğini iddia ile 2017 06057 sayılı tasarımın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; müvekkili …Mobilyanın başta … ili olmak üzere tüm Türkiye’de yüzlerce bayisi bulunan yurt dışında pek çok ülkeye ihracat yapan 1985 yılından bugüne mobilya tasarım, üretim ve satış iş kolunda faaliyet gösteren köklü bir şirket olduğunu, müvekkilinin kendine has çizgisiyle tasarladığı ve ürettiği tüm mobilya tasarımlarını muhtelif tarihlerde 554 sayılı KHK zamanında başlayan süreçte ve yürürlükte bulunan 6769 sayılı yasa uyarınca da TPMK bünyesinde tescil ettirdiğini, bu tasarımlarını korumaya çalıştığını, davacı yanın dosyaya sunmuş olduğu ürün görsellerinin çözünürlüğünün düşük olması sebebiyle net bir şekilde anlaşılamadığını, davacı tarafından sunulan ürün görsellerinin yalnızca ekran görüntüsünden ibaret olup bu görsellerin gerçekten paylaşıp paylaşılmadığının mahkeme ya da noter e tespit suretiyle tespit edilmediği gibi gerçekliğinin de tartışmalı olduğunu, davacı yanın paylaşmış olduğu koltuk ürününün herhangi bir dava dışı şirket adına tescilli olmadığını, gerçekliği sübut bulmayan görsellerden dolayı karşılaştırma yapılmasının yasaya ve içtihatlara aykırı düştüğünü, müvekkili tasarımları ile dosyaya sunulmuş olan ürün görselleri arasında benzerlik bulunmadığını, ürünlerin benzer özelliklerinin koltuğun yaslanma kısmının dalgalı formu ve üçlü koltuk olması olduğunu, müvekkilinin tescilli tasarımının dalga formunun daha az belirgin olduğunu, mesnet gösterilen tasarımın ise yanlardan gelen ve ortadan birleşen dalga formunun çok daha belirgin olduğunu, koltuğun arka, yan ve ön gövdesinde kapitonenin kullanıldığını, koltuğun ön alt kısmında altın renkli metal şerit şeklinde plakanın bulunduğunu, müvekkilinin tasarımını herhangi bir koltuk tasarımından ayırt edici kılan en önemli hususun ayakları olduğunu, müvekkilinin koltuk tasarımının ayaklarının birbirine paralel olarak dizilen farklı boyutlarda metal borulardan oluştuğunu, mesnet gösterilen tasarımın ayaklarının ise tamamen farklı olup tasarımın ayakları asimetrik ve çapraz şekilde dışa açıldığını, ürünlerin benzerlikten çok farklılıklarının ön plana çıktığını, müvekkili ürününü bu farklılıkların özellikle de ayak kısmının ayırt edici kıldığını iddia ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın açılmasını müteakip yargılamaya katılan tarafların dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, tescil ve başvuru dosyaları ile alâkalı kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, taraflar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, bilirkişi raporu alınmış, tahkikat icra olunmasını müteakip, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yazı İşleri Yönetmeliği’nin 41/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraf vekillerine tahkikat ve yargılamının geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
GEREKÇE :
Davacı ve davalı arasındaki uyuşmazlık, davacı iddiaları karşısında davalı tasarımının hükümsüzlük şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
DEĞERLENDİRMELER
YASAL DÜZENLEMELER
Ayırt ediciliğe ilişkin olarak değinilmesi gereken hususun, “Bilgilenmiş kullanıcı” kavramı olduğu, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 56/5 hükmü uyarınca; Bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir. Öğretide, bilgilenmiş kullanıcının bir uzmanı ifade etmediği; ortalama bir tüketiciden daha üst düzeydeki bir ara veya nihai tüketici olarak anlaşılması gerektiği,
Aynı maddede (56/6); “Ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınacağı hükme bağlanmıştır.
“Seçenek özgürlüğü” kavramı ile ilgili olarak, koruma dışı hallerin değerlendirildiği 58. maddede; “Ürünün teknik fonksiyonunun zorunlu kıldığı görünüm özellikleri.” ifadesi yer aldığı, aynı maddeye göre, “Tasarımın kullanıldığı veya uygulandığı ürünün, başka bir ürüne mekanik olarak monte edilmesi veya bağlanması için belirli biçim ve boyutlarda üretilmesi zorunlu ürünlerin görünüm özellikleri.” koruma kapsamı dışında kaldığı,
Uygulamada hemen her davada seçenek özgürlüğünün bulunmadığı bir savunma olarak ileri sürüldüğü, sözgelimi, bir koltuğun koltuk gibi, bir tencerenin ise tencere gibi olması gerekmesi bunların seçenek özgürlüğü sunmadığı anlamına gelmediği, günümüzde her bir ürün için birbirinden farklı tasarımlar sunulabileceği,
Yukarıda belirtildiği gibi, bir tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olabilmesi için, bu tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenim ile diğer bir tasarımın böyle bir kullanıcıda yarattığı genel izlenim arasında belirgin bir fark olması gerektiği,
Bilgilenmiş kullanıcı, kıyaslama yaparken ayrıntılar içerisinde boğulmamalı, iki tasarımın kendisinde uyandırdığı genel izlenime dikkat edilmesi gerektiği, bir tasarım diğerinden ayrıntıda bir çok farklılık içerse dahi, eğer genel izlenim benzerlik arz ediyorsa, söz konusu tasarımın korunmayacağı,
SEÇENEK ÖZGÜRLÜĞÜ :
Üçlü koltuk tasarımını şekillendiren kriterler arasında, geleneksel formların baskınlığı, malzemenin olanak sağladığı form, ergonomi, moda olan diğer tasarımlar ve üretim kolaylığı geldiği, internet üzerinden yapılacak bir aramada çıkan sonuç sayısının oldukça fazla olduğu, dolayısıyla dava konusu üçlü koltuk tasarımında seçenek özgürlüğünün çok geniş olduğu,
BİLGİLENMİŞ KULLANICI
Bilgilenmiş kullanıcı, söz konusu tasarımı havi ürünün doğası ve görünümü hakkında bilgi sahibi olan ve daha önce o ürünü belli bir süre kullanmış, başka bir deyişle ürün hakkında deneyimi olan kişi olduğu, bu kişi bir tasarım uzmanı olmayıp, bilgilenmiş bir kullanıcı olduğu, ürünün türüne göre bilgilenmiş kullanıcı, nihai tüketici olabileceği gibi ara tüketici de olabileceği, örneğin, bir mobilya takımı için ev hanımı, nihai tüketici olarak bilgilenmiş kullanıcı olabileceği gibi, otomobil yağını değiştirmeye yarayan bir huni için oto tamircisi de ara tüketici sıfatıyla bilgilenmiş kullanıcı kategorisine gireceği,
Dava konusu üçlü koltuk olup, bu ürünü satın almak isteyen kişilerin bilgilenmiş kullanıcı olduğu,
Karşılaştırmalar
Genel izlenimi Gestalt Psikolojisi doğrultusunda ele alındığında “Bütün kendisini oluşturan parçaların bir araya gelmesinden farklı bir şeydir.” Unutulmamalıdır ki; tasarımın, öncekilerden tamamen farklı olmayacağı, başka bir deyişle, tasarımın tüm özelliklerinin, öncekilerden farklı olması gerekmediği,
bykoket firması web sitesinin archive.org sitesi tarafından arşivlenmiş sayfalarında yapılan araştırma sonucu söz konusu ürünün farklı versiyonlarına ulaşıldığı,
2017 06057 sayılı tasarım sıra numaralı tasarım ile bykoket tasarımlarının karşılaştırılması :
Dalgalı yaslanma yeri, yaslanma yerinin kesintisiz bir şekilde kolçağı oluşturması, kolçağın en yüksek kısmının yaslanma yerinin orta kısmının yüksekliğine yakın olması, uca doğru alçalması, ve tepeden bakıldığında dışarı doğru daire parçası şeklinde olması, kolçağın üst kısmında dışarı doğru taşan bir genişlemenin olması, oturma yerinin altında farklı renkte bir şeridin olması tasarımların ortak özellikleri olduğu, aralarında ayak, kumaşın kapitone olması/olmaması gibi farklılıklar olduğu,
Tüm bu benzerlikler ve farklılıklar değerlendirildiğinde … sayılı tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenimin bykoket ürünlerinden farklı olmadığı, dolayısıyla yeni ve ayırt edici olmadığı, aralarındaki ayak ve kumaştaki kapitone farklılıkları bilgilenmiş kullanıcı gözünde aynı ürünün farklı varyasyonları olarak algılanmasını sağlayacak farklılıklardan olduğu,
2017 06057 sıra numaralı tasarımın davacı delillerinde yer alan tasarımlar karşısında yeni ve ayırt edici olmadığı sonuçlarına ulaşılmış aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M :
Davanın kabulüne,
Davalı adına tescilli 2017/06057 sayılı tasarımın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine,
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 51/4.maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip resen Türk Patent’e gönderilmesine,
Alınması gereken 80,70.-TL harçtan, peşin alınan 59,30.-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 21,40.-TL maktu ilâm harcının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Davacı kendisini vekille temsil ettirmesi sebebiyle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 15.000,00.-TL maktu ücreti vekâletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacının yapmış olduğu ve aşağıda dökümü yazılı 2.487,10.-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen davacıya iadesine (HMK m.333),
Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzlerine karşı, tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.08.09.2022
Katip…
e-imzalı
Hakim …
e-imzalı MASRAF DÖKÜMÜ
İlk Masraf : 127,10.-TL
Bilirkişi Ücreti :2.300,00.-TL
G.A : 60,00.-TL-
TOPLAM :2.487,10.-TL