Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/349 E. 2022/193 K. 09.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/349 Esas – 2022/193
T.C.

2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
Esas No : 2021/349
Karar No : 2022/193

Dava : Tasarım Hükümsüzlüğü İle Sicilden Terkin, Hükmün İlanı
Dava Tarihi : 09/12/2021
Karar Tarihi : 09/06/2022
Gerekçeli Kararın
Yazıldığı Tarih : 09/06/2022
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan Tasarım Hükümsüzlüğü İle Sicilden Terkin, Hükmün İlanı istemli davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili dilekçelerinde özetle; davalı tarafın, 01.09.2015 tarihinde TÜRKPATENT’e … ibareli tasarımı ve 04.06.2013 tarihinde “… şekli” ibareli ambalaj tasarımında başvuru yaptığını, tasarım başvurularının kabulü sırasında Enstitü tarafından “yenilik” ve “ayırt edicilik” araştırılması yapılmamasından faydalanarak söz konusu tasarımlarını tescil ettirdiğini, davalı tarafın … ibaresi üzerinde anonimleşen ve davalı taraftan çok daha önce üçüncü şahıslar tarafından gerek marka gerekse tasarım olarak tescili yaptırılan … kendi adına tescil ettirdiğini, bu tesciline dayanarak müvekkil şirketin kendi adına tescilli markalarını kullanmasına rağmen tecavüzün tespiti davası ikame ettiğini, davalı tarafın sektörde tekelleşmek uğruna yenilik ve ayırt edicilik özelliğine haiz olmayan söz konusu tasarımını dayanak göstererek haksız ve hukuka aykırı bir şekilde gerek müvekkil şirkete karşı gerekse diğer üçüncü şahıslara karşı girişimlerde bulunduğunu, haksız rekabete sebebiyet verdiğini, bu ambalaj tasarımlarının SMK’nın ilgili hükümleri gereğince hükümsüz kılınması gerektiğini, … ve …tescil numaralı tasarımların yenilik özelliğine haiz olmadığını, davalı tarafın ambalaj tasarımlarında yer alan ve ambalaj tasarımının unsuru olan … tacı ibaresinin anonimleşmiş olduğunu, yüzyıllar öncesinde kamuya sunulmuş olduğunu, sunulduğu dönemden bu yana da herkes tarafından rahatlıkla ve herhangi bir kısıtlamaya tabi olmaksızın kullanıldığını, taraflarınca TÜRKPATENT’na yapılan sorgu neticesinde davalı tarafın ambalaj tasarımında kullandığı ve bilgilenilmiş kullanıcının dikkatini çeken ve ambalaj tasarımının esas unsuru olan … şeklinin davalı tarafın ambalaj tasarımını tescil ettirmeden önce yani yeni olmayan bu tasarım daha önceden beri başkaca kişiler tarafından tescil ettirildiğinin tespit edildiğini, … tescil numaralı ” … ibareli markanın … Av Sanayi Müteahhitlik Tıbbi Malzemeleri San. ve Tic. Ltd. Şti tarafından kendi adına 13. Sınıfta davalı tarafın ambalaj tasarımını kullandığı sektör ve emtialar yönünden tescil ettirildiğini, davalı tarafın ambalaj tasarımında yer alan … deseninin, dava dışı … Av Sanayi Müteahhitlik Tıbbi Malzemeleri San. Ve Tic. Ltd. Şti tarafından tescil ettirilen markada yer alan … deseni ile iltibas yaratacak derecede ayniyet derecesinde benzer olduğunu, bu sebeple tasarım tescili için gerekli olan yenilik özelliğinin hükümsüzlüğü talep edilen ambalaj tasarımında bulunmamakta olduğunu, tasarımın hükümsüz kılınması gerektiğini, … şeklinin daha önce gerek başka sınıflarda gerekse davalı tarafın ticari faaliyetini sürdürmüş olduğu sektörün yer aldığı ateşli silah, av tüfekleri sektöründe tescil edildiğini, davalı tarafın ambalaj tasarımı yenilik ve ayırt edicilik özelliğine sahip olmaması nedeni ile hükümsüz kılınması gerektiğini, … araştırması neticesinde ortaya çıkan markalar incelendiğinde davalı tarafın ambalaj tasarımında esaslı unsur yaptığı ve sırf kendi ambalaj tasarımında yer aldığı gerekçesi ile diğer tasarımlarda yer alan … desenlerinin kendi tasarımına tecavüz teşkil ettiğini iddia ettiği söz konusu tasarım deseninin daha öncesinde gerek başka ülkelerde yer alan dava dışı üçüncü kişiler tarafından gerekse ülkemizdeki üçüncü kişiler tarafından kendi adlarına tescil ettirildiğini, daha öncesinde tescil ettirilen … şekli ile davalı tarafın ambalaj tasarımında yer alan … şekli kıyaslandığında davalının … şeklinin diğer tasarımlara iltibas oluşturacak ve tasarım hukukunun genel ilkelerinden biri olan yenilik kriterini ortadan kaldıracak derecede benzer olduğunu, daha öncesinde kamuya sunulduğunu, davalı taraf adına tescilli tasarımlarda yer alan … şeklinin, dava dışı … Av Sanayi Müteahhitlik Tıbbi Malzemeleri San. Ve Tic. Ltd. Şti’nin kendi adına tescil ettirdiği … tescil numaralı markada yer alan ve markanın esas unsuru olan … şekli ile birebir benzer olduğunu, dava dışı firma ile davalı tarafın aynı sektörde yer almakta olduğunu, bilgilenilmiş kullanıcının söz konusu … şekline dayanarak davalının ürünlerini, dava dışı firmanın ürünleri zannederek almasının kuvvetle muhtemel olduğunu, söz konusu bilgilenilmiş kullanıcılar tarafından davalının tasarımının, dava dışı firmanın markasına benzetilmesinin olağan olduğunu, bu hususun davalının tasarımının ayırt edici özelliğe haiz olmadığını gösterdiğini, taraflarınca …’da yapılan araştırmalar neticesinde davalı tarafın ambalaj tasarımında yer alan ibarelerin ve şekil unsurlarının davalı taraftan çok daha önce davalı tarafından ambalaj tasarımı olarak tescil ettirilmeden önce aynı kombinasyon ile kamuya sunulduğunun ve tescil alındığının tespit edildiğini, …’da başkaları adına tescilli bu ibareler incelendiğinde davalı tarafın ambalaj tasarımının ayırt edici ve yenilik özelliklerine haiz olmadığının anlaşılacağını, görseller incelendiğinde davalı tarafın ambalaj tasarımında yer aldığı gibi … ibaresinin üzerine … unsurunun eklendiğini, davalı tarafın ambalaj tasarımında yer alan unsurların kombinasyonu ile aşağıda yer alan marka/tasarımların kombinasyonunun ayniyet derecesinde benzer olduğunu, davalı tarafın ambalaj tasarımının yenilik özelliğini taşımadığını, davalı tarafın söz konusu ambalaj tasarımlarını görselleri ile sunmuş oldukları markaların kendi tescil tarihinden önce tescil ettirilmesinin, ambalaj tasarımında yer alan “…+…” ibareli kombinasyonun diğer markalarda yer alan kombinasyonlarla birebir benzerlik taşıyarak iltibasa sebep olduğunu, tescil engelinin olması nedeni ile kanunu dolandığını, kötü niyetli bir şekilde ambalaj tasarımı olarak tescil ettirdiğini, emsal kararlardan görüleceği üzere davalı tarafın dava dışı üçüncü şahıslar adına tescil edilmiş “…+… ŞEKLİ” ibaresindeki markayı kanunu dolanmak suretiyle ambalaj tasarımı altında kendi adına tescil ettirdiğini, davalı tarafın bu kötü niyetli davranışı ile tescil ettirdiği ambalaj tasarımında yer alan … şeklini dayanak gösterdiğini, hükümsüz kılınması gereken tasarımına tecavüz edildiği gerekçesi ile de haksız ve mesnetsiz iddialar çerçevesinde sektörde yer alan şahıslara iş ve işlemler gerçekleştirdiğini ifade ederek, … ve …numaralı ambalaj tasarımlarının hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine ve hükmün ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı şirket vekili cevabında özetle; davacının kendi tescilli markalarını, tescil edilen şeklinden çok farklı biçimde kullanarak, müvekkilinin hem tescilli marka haklarını hem de tescilli tasarım haklarını ihlal edecek biçimde haksız rekabete sebebiyet vererek ticaret hayatını sürdürme girişiminde bulunduğunu, müvekkilinin ticari itibarından haksız biçimde faydalanmaya çalıştığını, taraflarınca bu davanın davacısına karşı …. ‘nin … E. sayılı davasının açıldığını, söz konusu dava dosyası kapsamında alınan ve son derece ayrıntılı bir şekilde düzenlenen 27 sayfalık 16.11.2020 tarihli Bilirkişi Raporundan da görüleceği üzere, bu davanın davacısının müvekkiline ait olan ve bu davanın konusunu oluşturan 2012/08227-1 numaralı tasarımdan doğan haklarına tecavüz niteliğinde ürünler piyasaya sürdüğünü, anılan dava dosyasında mahkeme tarafından 01.12.2020 tarihinde verilen ara karar ile bu davanın davacısının, müvekkilinin marka ve tasarım haklarında tecavüz niteliğinde olan ürünlerinin üretiminin durdurulmasına, anılan ürünlerin piyasaya sürülmüş olanlarının toplanmasına ve piyasada dolaşımının engellenmesine karar verildiğini, anılan dava dosyası kapsamında … … Müdürlüğü’ne müzekkere yazıldığını, 2020/10976E. sayılı dosyası ile bu davanın davacısının müvekkilinin sınai mülkiyet haklarına tecavüz oluşturan ürünlerinin toplatıldığını, bu davanın davacısının müvekkiline ait olan davaya konu … numaralı tescilli tasarımı da dahil olmak üzere hem tasarım hem de marka haklarından doğan haklarına tecavüzde bulunması sebebiyle taraflarınca dava açıldığını, … … ‘nin … E. sayılı dava dosyası kapsamında alınan bilirkişi raporu ile söz konusu tecavüzün kanıtlandığını, mahkeme tarafından ihtiyati tedbir kararı verildiğini, davacı tarafın sırf bu yüzden mahkemenin yoğun iş yükünü asılsız iddialarla daha da yoğunlaştırarak hukuki dayanaktan yoksun ve mesnetsiz yine … 2. FSHHM’nin … E. sayılı dosyası ile müvekkiline ait … numaralı tescilli tasarımın hükümsüzlüğünü talep ettiğini, asılsız ve mesnetsiz davayı 12.07.2021 tarihinde açmayı uygun gördüğünü, davacının … … E. sayılı dosyasında kullandığı asılsız iddiaların aynılarını ileri sürerek bu davayı açtığını, müvekkiline ait olan … ve …numaralı tescilli tasarımlarının hükümsüzlüğünü talep ettiğini, davacının 2018 yılından itibaren bu davaya konu tasarımlardan haberi olduğunu, buna rağmen söz konusu tasarımlara herhangi bir itirazda bulunmadığını, bu davadaki iddiaların da tamamen hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacının yine aynı Mahkemede görülmekte olan … … E. sayılı dosyası ile müvekkiline ait 2012/08227-1 numaralı tescilli tasarımın hükümsüzlüğünü talep ettiğini, bu davayı açmasından 5 ay sonra da bu davayı açarak bu sefer de müvekkiline ait olan … ve …numaralı tescilli tasarımlarının hükümsüzlüğünü talep ettiğini, davacının bu davayı tamamen kötüniyetli olarak açtığını, usul ekonomisine riayet etmediğini, sadece müvekkiline zorluk yaşatmak amacıyla bu davayı açmış olduğunun bariz bir şekilde ortada olduğunu, Türk Medeni Kanunu’nun dürüstlük kuralları uyarınca da hukuk düzeninin kötüniyeti korumayacağı ortada olduğunu, müvekkilinin tescil ettirmiş olduğu bu tasarımların, müvekkilinin üretmekte olduğu ürünlerinin ambalajlarında kullanılmak adına yapılmış bir tasarım olduğunu, bu tasarımın üzerinde bulunan … figürünün ise, yine müvekkilinin kardeş firması olan dava dışı … A.Ş. tarafından tescillendiğini, 2017 yılından bu yana Müvekkil … Ltd. Şti. tarafından Marka Lisans Sözleşmesi uyarınca kullanıldığını, … A.Ş. tarafından tescil edilmiş ilk “…” ibareli markanın 2007/40100 Tescil numaralı marka olduğunu, dava konusu tasarımda kullanılan logonun ise 2018 25238 tescil numaralı marka olduğunu, müvekkilinin kardeş firması tarafından tescil edilmiş ve marka lisans sözleşmesi ile kullanım hakkı kendisine verilmiş bir markayı ve bu marka kapsamında tescil edilmiş logoyu, kendi ürününün ambalaj tasarımlarında kullanması kadar doğal bir şeyin olmadığını, müvekkilinin en doğal hakkı olarak söz konusu markayı ve logoyu, kendi tasarımında kullandığını, kardeş firması tarafından tescil edilmiş ve kendisine kullanım hakkı verilmiş tescilli markanın tasarımda kullanılmasının müvekkilinin tasarımının yenilik veya ayırt edicilikten yoksun hale getirdiği yönünde davacı iddialarının tamamen gerçeklikten uzak ve hiçbir hukuki dayanağı bulunmayan iddialar olduğunu, müvekkilinin tescilli bir markayı kendi tasarımında kullanmasının, anılan tasarımın üzerinde tescilli bir marka bulunması ve bu sebeple söz konusu markaya benzer başka logoların başka şahıslarca tasarımlarında kullanılamayacak olması anlamına geleceği için, söz konusu tasarımı daha da ayırt edici ve tamamen yeni bir hale getireceğini, davacının, müvekkiline ait tasarımlarda bulunan … figürünün, tasarımın yenilik ve ayırt edicilik özelliğine engel oluşturduğu yönündeki iddiaların tamamen gerçeğe aykırı olduğunu, davacının dava dilekçesinde müvekkiline ait tasarımlarda bulunan … figürünün, tasarımın yenilik ve ayırt edicilik özelliğine engel oluşturduğu yönünde iddialarını desteklemek amacıyla sunmuş olduğu bütün görsellerin başka şahıslara ait olan markalara ait görseller olduğunu, davacı tarafından sunulan 2005/32113 tescil numaralı “…+… Şekli” de, 102239 tescil numaralı “… , … tescil numaralı “the rolex awards for enterprise+… şekli” de, ya da … kapsamında tescilli olduğunu tespit ettikleri diğer sınai mülkiyete konu hakların da birer marka olduğunu, davacının çeşitli markalarda … şekli bulunduğundan bahisle, müvekkiline ait tescilli tasarımın yeni olmadığını ve ayırt edicilik özelliği barındırmadığını iddia ettiğini, davacının kendisine bile ait olmayan, dava dışı üçüncü şahıslar adına tescilli markalarda … figürü bulunması nedeniyle müvekkiline ait tasarımın yeni ve ayırt edici olmadığını iddia ettiğini, logonun tasarım üzerinde nerede yer aldığı, kullanılan renkler, tasarımda bulunan yazıların yazı tipi, ürün ile ilgili bilgilendirici unsurların tasarımda nerede verildiği gibi pek çok unsurun tasarımın incelenmesinde bir bütün olarak ele alınması gerektiğini, davacının çeşitli markalarda … figürünün bulunmasından bahisle müvekkiline ait tasarımın yeni ve ayırt edici olmadığını öne sürdüğünü, davacının müvekkilinin tasarımlarının bir bütün olarak aynısının müvekkilinin dava konusu tasarımın tescili için başvuru yaptığı tarihten önce, dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmuş olduğunu kanıtlayacak herhangi bir delil ortaya koyamadığını, davacının müvekkilinin tasarımının “yenilik” unsurunu taşımadığı yönündeki iddialarının tamamen asılsız olduğunu, davacının müvekkilinin tasarımlarının, bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenimin; dava konusu tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce, kamuya sunulmuş herhangi başka bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimle aynı olduğunu kanıtlayacak da herhangi bir delil de ortaya koyamadığını, davacının müvekkilinin tasarımının “ayırt edicilik” unsurunu taşımadığı yönündeki iddialarının da reddinin gerektiğini, davacının tasarımın hükümsüzlüğü davası açmış olmasına rağmen iddialarını destekleyecek tek bir tasarım örneği dahi sunamadığını, davacının iddialarının tamamen hukuki dayanaktan yoksun olduğunu ve davacının bu davayı kötüniyetli olarak açmış olduğunu bariz bir şekilde ortaya koyduğunu, müvekkilini kardeş firması tarafından tescil edilmiş ve marka lisans sözleşmesi ile kullanım hakkı kendisine verilmiş bir markayı ve bu marka kapsamında tescil edilmiş logoyu, kendi ürününün ambalaj tasarımlarında kullanmasının nasıl kötüniyetli olduğu ya da ne şekilde kanunun dolanıldığı taraflarınca anlaşılamadığını, müvekkilinin kardeş firması 2018/25238 Tescil numaralı markayı tescil ettirirken de söz konusu markanın herhangi bir tescil engeline takılmadığını, herhangi bir şahıs tarafından söz konusu marka başvurusuna herhangi bir itirazda bulunulmadığını, müvekkilinin dava konusu tasarımı tescil ettirmiş olmasının herhangi bir şahsın hakkına tecavüz oluşturduğunu söylemenin mümkün olmadığını, davacının bu davayı açmakta kötüniyetli olduğunu, davacının müvekkilinin dava konusu tasarımlarından doğan haklarını tecavüz edecek nitelikte ürünler piyasaya sürdüğünü, taraflarınca açılan … … E. sayılı dava dosyası kapsamında alınan bilirkişi raporları ve uzman incelemeleri kapsamında da ispatlandığını, davacının kendisi haksız rekabet oluşturarak müvekkilinin sınai mülkiyet haklarına tecavüz etmesine rağmen sanki müvekkilinin söz konusu tasarımı kötüniyetli olarak tescil ettirdiğini ileri sürmeye çalıştığını, davacıya karşı taraflarınca açılmış olan davanın 2018 yılında açıldığını, davacının o tarihten bile önce müvekkilinin ambalaj tasarımlarından haberdar olmasına rağmen, bu tasarımın hükümsüzlüğü davasını yalnızca kendisine karşı açılan davada müvekkilinin tasarım haklarına tecavüz edildiğinin ispatlanmasından ve davacının ürünlerinin üretiminin durdurulmasından sonra açılmış olmasının son derece manidar olduğunu, davacının cevaba cevap dilekçesinin “Hukuki Deliller” bölümünün 4. Maddesinde “… üzerinden gerek “…” gerek “…” gerekse de “…+ …” ibareleri ile yapılan araştırmalar neticesinde bulunan Marka ve Tasarımlar (Tarafımızca tespit edilenler dosyaya sunulmuş olup bilirkişi heyetince de araştırma yapılarak yenilerinin tespit edilmesini talep ederiz.” ve aynı bölümün 9. Maddesinde “Bilirkişilerce Yapılacak TPMK ve … araştırmalarından bulunacak her türlü bilgi ve belge ve sair yasal delil” şeklinde delillerden bahsettiğini, söz konusu delil sunumlarının tamamen hukuka aykırı olduğunu, davacının … tescilli çeşitli markaları delil olarak sunmuş olmasına rağmen, herhangi bir tasarım örneğini delil olarak sunamadığını, davacının dayanak gösterecek herhangi bir tasarım bulamaması sebebiyle, bu görevi bilirkişilere yüklemeye çalıştığını, bilirkişi heyetinden yeni tasarım örnekleri bulmasını talep ettiğini, re’sen araştırma ilkesinin geçerli olmadığı bu “tasarımın hükümsüzlüğü” davasında davacının kendi bulamadığı, dosya kapsamında sunamadığı ve temin edemediği delillerin bilirkişi heyeti tarafından toplanmasını talep ettiğini, bilirkişilerin delil toplaması gibi bir durumun söz konusu olmadığını ifade ederek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davanın açılmasını müteakip yargılamaya katılımı olan tarafların karşılıklı dilekçeleri tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, marka tescil ve başvuru dosyaları ile alâkalı kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, taraflar sulhe teşvik olunmuş, arabulucuya gitme hakları hatırlatılmış, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yazı İşleri Yönetmeliği’nin 41/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraf vekillerine tahkikat ve yargılamanın geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
GEREKÇE :
Dosya uyuşmazlık konuları hakkında rapor tanzimi için bilirkişi heyetine tevdi edilmiş ve rapor tanzim ettirilmiştir.
Davacı ve davalı arasındaki uyuşmazlık, davaya konu tasarımların yenilik ve ayırt edicilik vasıflarının olup olmadığı, hükümsüzlük ve terkin şartlarının oluşup oluşmadığı hususlarında toplanmaktadır.
Celp olunan tescil dosyaları kapsamından davalının … ve …sıra numaralı; tasarımların başvuru sahibi olduğu beyan, tevsik ve müşahede olunmaktadır.
Toplanan delillere, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre;
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 56/5 hükmü uyarınca; Bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir. Öğretide, bilgilenmiş kullanıcının bir uzmanı ifade etmediği; ortalama bir tüketiciden daha üst düzeydeki bir ara veya nihai tüketici olarak anlaşılması gerektiği ifade edilmiştir.
Aynı maddede (56/6); “Ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınacağı hükme bağlanmıştır.
“Seçenek özgürlüğü” kavramı ile ilgili olarak, koruma dışı hallerin değerlendirildiği 58. maddede; “Ürünün teknik fonksiyonunun zorunlu kıldığı görünüm özellikleri.” ifadesi yer almaktadır. Aynı maddeye göre, “Tasarımın kullanıldığı veya uygulandığı ürünün, başka bir ürüne mekanik olarak monte edilmesi veya bağlanması için belirli biçim ve boyutlarda üretilmesi zorunlu ürünlerin görünüm özellikleri.” koruma kapsamı dışında kalmaktadır.
Uygulamada hemen her davada seçenek özgürlüğünün bulunmadığı bir savunma olarak ileri sürülmektedir. Sözgelimi, bir koltuğun koltuk gibi, bir tencerenin ise tencere gibi olması gerekmesi bunların seçenek özgürlüğü sunmadığı anlamına gelmez. Günümüzde her bir ürün için birbirinden farklı tasarımlar sunmak mümkündür.
Bir tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olabilmesi için, bu tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenim ile diğer bir tasarımın böyle bir kullanıcıda yarattığı genel izlenim arasında fark olması gerekir.
Bilgilenmiş kullanıcı, kıyaslama yaparken ayrıntılar içerisinde boğulmamalı, iki tasarımın kendisinde uyandırdığı genel izlenime dikkat etmelidir. Bir tasarım diğerinden ayrıntıda bir çok farklılık içerse dahi, eğer genel izlenim benzerlik arz ediyorsa, söz konusu tasarım korunmayacaktır.
Fişek ambalajı tasarımını şekillendiren kriterler arasında, üretim yönteminin (ofset baskı, katlama, vb.) sınırları, malzemenin olanak sağladığı form ve teşhir sırasındaki konumu gelmektedir. Dolayısıyla dava konusu fişek ambalajı tasarımında seçenek özgürlüğünün çok geniş olduğu açıktır.
Bilgilenmiş kullanıcı, söz konusu tasarımı havı ürünün doğası ve görünümü hakkında bilgi sahibi olan ve daha önce o ürünü belli bir süre kullanmış, başka bir deyişle ürün hakkında deneyimi olan kişidir. Bu kişi bir tasarım uzmanı olmayıp, bilgilenmiş bir kullanıcıdır. Ürünün türüne göre bilgilenmiş kullanıcı, nihai tüketici olabileceği gibi ara tüketici de olabilir. Örneğin, bir mobilya takımı için ev hanımı, nihai tüketici olarak bilgilenmiş kullanıcı olabileceği gibi, otomobil yağını değiştirmeye yarayan bir huni için oto tamircisi de ara tüketici sıfatıyla bilgilenmiş kullanıcı kategorisine girecektir.
Somut uyuşmazlığa konu tasarımlar fişek ambalajına ilişkin olduğu; uyuşmazlık konusu ürünler bakımından ürünü kullanan herkesin (avcıların) bilgilenmiş kullanıcı olduğu anlaşılmıştır.
Tasarımlar karşılaştırılırken tüm benzerlik ve farklılıkları saptanacaktır. Değerlendirme ise tasarımın bilgilenmiş kullanıcı gözündeki genel izlenimi açısından yapılmıştır. Genel izlenimi Gestalt Psikolojisi doğrultusunda ele almak doğru bir yaklaşım olacaktır. “Bütün kendisini oluşturan parçaların bir araya gelmesinden farklı bir şeydir.” Unutulmamalıdır ki; tasarımın, öncekilerden tamamen farklı olmasını beklemek yerinde bir davranış değildir. Başka bir deyişle, tasarımın tüm özelliklerinin, öncekilerden farklı olması gerekmez.
…sıra numaralı tasarım bir ambalaj tasarımı olduğu, davacının delillerinde yer alan markalar birer ambalaj tasarımı olmadığı, dolayısıyla …sıra numaralı tasarımın sadece üstünde yer alan bir unsur ile benzerlikleri söz konusu olabileceği; söz konusu markalar bir bütün olarak …sıra numaralı tasarımın bilgilenmiş kullanıcı gözünde yenilik ve ayırt edicilik unsurlarını ortadan kaldırmadığı; ayrıca …sıra numaralı tasarımda yer alan … ve metinden oluşan grafik unsur (davacı markası) da davacının delillerinde yer alan markalardan farklı olduğu; …sıra numaralı tasarımda yer alan … diğer markalarda yer alan taçlara göre daha az soyut, renkli, üç boyutlu ve gölgeli olduğu; yine …sıra numaralı tasarımda yer alan … yazısının tacın kontürlerine paralel bire şekilde küçülüyor olması, yazı tipinin farklı olması ile davacının delillerinde yer alan markalardaki yazılardan farklı olduğu;
…sıra numaralı tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenimin davacının delillerinde yer alan markalardan farklı olduğu, dolayısıyla yeni ve ayırt edici olduğu anlaşılmıştır.
2012/08227/1 sıra numaralı tasarım ile …sıra numaralı tasarım karşılaştırıldığında; Bir yüzün kareye yakın diğer yüzeylerin daha ince uzun olduğu dikdörtgenler prizması şeklindeki yapı, ön yüzlerin alt kısmında …+… ibaresinin yer alması, sol üst köşede ürünün niteliğini belirleyen “…” ibaresinin yer alması ortak özellikleri olduğu, aralarında sol üst köşede ürünün cinsini belirleyen ibare yerine kare kodun yer alması, kare harici yüzeylerin en boy oranları, diğer yüzeylerde yer alan grafikler, tamamlayıcı renklerin kullanımı, üst kısımda yer alan sap gibi farklılıklar olduğu;
Tüm bu benzerlikler ve farklılıklara bakıldığında, …sıra numaralı tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenimin 2012/08227/1 sıra numaralı tasarımdan farklı olduğu, dolayısıyla yeni ve ayırt edici olduğu;
… sıra numaralı tasarım bir ambalaj tasarımı olduğu, davacının delillerinde yer alan markaların birer ambalaj tasarımı olmadığı, dolayısıyla … sıra numaralı tasarımın sadece üstünde yer alan bir unsur ile benzerlikleri söz konusu olabileceği, söz konusu markalar bir bütün olarak … sıra numaralı tasarımın bilgilenmiş kullanıcı gözünde yenilik ve ayırt edicilik unsurlarını ortadan kaldırmadığı; ayrıca …sıra numaralı tasarımda yer alan … ve metinden oluşan grafik unsur (davacı markası) da davacının delillerinde yer alan markalardan farklı olduğu; … sıra numaralı tasarımda yer alan … diğer markalarda yer alan taçlara göre daha az soyut, renkli, üç boyutlu ve gölgeli olduğu; yine … sıra numaralı tasarımda yer alan … yazısının tacın kontürlerine paralel bire şekilde küçülüyor olması, yazı tipinin farklı olması ile davacının delillerinde yer alan markalardaki yazılardan farklı olduğu;
… sıra numaralı tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenimin davacının delillerinde yer alan markalardan farklı olduğu, dolayısıyla yeni ve ayırt edici olduğu;
… sıra numaralı tasarım ile … sıra numaralı tasarım karşılaştırıldığında; Bir yüzün kareye yakın diğer yüzeylerin daha ince uzun olduğu dikdörtgenler prizması şeklindeki yapı, ön yüzlerin alt kısmında …+… ibaresinin yer alması, sol üst köşede ürünün niteliğini belirleyen ibarenin yer alması, yan ve üst kısmın renk ile ikiye ayrılması, üst kısımda “…” ibaresinin olması, yan kısımda … ve PIECES 25 ibarelerinin olmasının ortak özellikleri olduğu; aralarında zeminin orta kısmı daha koyu kenarları daha açık olacak şekilde geçişli (degrade) renkte olması, logonun sağ üstünde el yazısı karakteri ile … ifadesinin yer alması, üst kısımda ve alt kısımda koyu rengin yeri, dikdörtgenlerin oranı, logodaki keskinlik ve ton gibi farklılıklar olduğu;
Tüm bu benzerlikler ve farklılıklara bakıldığında … sıra numaralı tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenimin … sıra numaralı tasarımdan farklı olduğu, dolayısıyla yeni ve ayırt edici olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili dava dilekçesiyle, … ve …sayı ile davalı adına tescilli tasarımların hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesi ve kararın etkinliğinin sağlanması ile yargılama sırasında tasarımların üçüncü kişilere devrini önlemek amacıyla … ve …sayılı tasarımlar için ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememizin 10/12/2021 tarihli ihtiyati tedbir ara kararında; mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı yada imkansız hale geleceği, bu nedenle ciddi bir zararın doğması ihtimalinin bulunması, tasarımın mahkemenin bilgisi haricinde devredilmesi ihtimalinde doğacak olumsuz sonuçların önlenmesi gereği de gözetilerek ihtiyati tedbire yönelik istemin kabulüne karar verildiği;
Davalı vekilinin 15/12/2021 tarihli cevap dilekçesinde ihtiyati tedbir ara kararına itirazda bulunduğu ve kaldırılmasını talep ettiği;
Mahkememizin 26/05/2022 tarihli duruşmasında davalı vekilinin ihtiyati tedbire itirazının reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Davalıya ait … ve …numaralı tasarımların davacı delillerinde yer alan tasarımlar karşısında yeni ve ayırt edici olduğu anlaşıldığından, mahkememizce verilen ihtiyati tedbirin kaldırılmasına ve davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinin yerinde olduğu anlaşılmıştır.
Neticede dosya incelendiğinde usul ve yasaya uygun bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından;
Davalıya ait … ve …numaralı tasarımların davacı delillerinde yer alan tasarımlar karşısında yeni ve ayırt edici olduğu, hükümsüzlük ile terkin koşullarının oluşmadığı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığından, davanın reddine ve davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :
Davanın ve Davacı Vekilinin İhtiyati Tedbir Talebinin Ayrı Ayrı Reddine,
Alınması gereken 80,70.-TL harçtan peşin alınan 59,30.-TL harcın mahsubu ile kalan 21,40.-TL’nin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
Davalı şirket kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan takdiren 7.375,00.-TL maktu ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davalının yapmış olduğu bir gider olmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına,
Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.09.06.2022

Kâtip Hâkim…
✍e-imzalıdır ✍e-imzalıdır