Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/34 E. 2021/15 K. 02.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİKARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

Esas No : 2021/34
Karar No : 2021/15

Hâkim : … …
Kâtip : … …

Davacılar ….
Davalı :….
Dava :FSEK Maddi ve Manevi Tazminat
Dava Tarihi : 06.02.2021
Karar Tarihi : 02.03.2021
Gerekçeli Kararın
Yazıldığı Tarih : 02.03.2021
Davacılar vekili tarafından davalı aleyhine açılan FSEK Maddi ve Manevi Tazminat İptali istemli davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili dilekçeleriyle özetle; davalı şirket …Yayıncılık İthalat İhracat Dağıtım Ltd. Şti. (…Yayıncılık); …ve keşideci arasında akdedilen 12.01.2018 tarihli sözleşme uyarınca, müvekkilllerin çizer ve yazar olarak sahip olduğu …. isimli eserlerinin mali haklarını devraldığını, sözleşme kapsamında yayıncı; çizer ve yazar müvekkillere, her baskı için kitabın KDV’si hariç satış fiyatının baskı sayısı ile çarpımı üzerinden %4 ve eser elektronik ortamda (E-Kitap olarak) satışa sunulmuş elde edilen cironun KDV hariç bedeli üzerinden %6 telif ücreti ödeyecektir. …Yayıncılığa devredilmiş olan mali haklarla ilgili olan işbu sözleşme 12.01.2018 tarihinde yürürlülüğe girmek üzere imzalandığını ve müvekkillerinin gerekli yükümlülüklerini yerine getirdiğini, ancak mali hakları devredilmiş olan 4 adet kitabın Nisan 2018’den itibaren basılmasına karşın, hem fiziksel satış olarak hem de internette sık kullanılan kitap satış sitelerinden…. başta olmak üzere 20’den fazla yer ve sitede satışta olmasına rağmen davalının hiçbir satışın olmadığı gerekçesiyle hiçbir ödeme yapmadığını, böylesi bir durumun hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, eser sahibi müvekkillerin neredeyse 2 yıllık mali hakları konusunda hak ettiğini alamaması artık çekilmez bir hal almış, davalı tarafın sözleşmenin gerekleri yerine getirilmediği hususu netleşmiş bu sebeple 21.09.2020 tarihinde müvekkilleri tarafından davalıya ihtarname çekilerek tek taraflı fesih yoluna gittiklerini ve anılan ihtarnameler ile ayrıca anılan kitapların hangi internet sitelerinde satışa sunulduğu, yayın evinin sistemindeki ilgili sipariş kaydına ilişkin somut, gerçek, şeffaf nitelikteki yazılı bilgi ve belgelerin taraflarına iletilmesinin talep edildiğini, Nisan 2018 tarihinden ihtarname tarihine dek kitapların satışından elde edilen gelire binaen gecikme faizi saklı kalmak kaydıyla- 10.000,00 TL + KDV’nin 5 iş günü içerisinde ödenmesini istediklerini, ancak 24.09.2020 tarihinde gönderilen cevapta, herhangi bir belge sunulmamakla beraber 2 yıllık telif ücreti için faizler hariç 1992,00 TL gibi gerçeği yansıtması mümkün olmayan bir miktar gönderildiğini, ayrıca yine ihtarnamede kitapların KDV dahil olmak üzere 18,00 TL satış fiyatı olduğu söylenmesine rağmen yayın evinin kendi internet sitesinde görüleceği üzere KDV hariç satış fiyatı 29,00.-TL olduğunu, sözleşmenin 5. maddesi gereği kitapların basımını takip eden 9. ay, e-kitap satışları için ise satışları takip eden 4. ay sonunda telif ücretlerinin ödenmesi gerektiğini, ancak yayın evinin sözleşmeden doğan bu yükümlülüğünü de yerine getirmediğini, dürüstlüğe aykırı davranışlarda bulunduğunu beyan ederek ihtarname ile müvekkillerinin yapmış olduğu tek taraflı fesih sonucunda 26.09.2020 tarihinden itibaren artık davalı şirketin, eser sahibinin “…. m.23 gereği yayma hakkı kalmadığını, bu sebeple, davalının FSEK m.1/b ilişkin olarak hak sahibine ilişkin olan haklarını kullanamayacağı ve kullanması halinde FSEK m.68’in uygulama alanı bulduğunu, bununla beraber FSEK m.66: “Mahkeme, eser sahibinin manevi ve mali haklarını, tecavüzün şümulünu, kusurun olup olmadığını, varsa ağırlığını ve tecavüzün ref’i halinde tecavüz edenin düçar olması muhtemel zararları takdir ederek halin icabına göre tecavüzün ref’i için lüzumlu göreceği tedbirlerin tatbikına karar verir.” hükmünce tecavüzün ref’i gerekliliğinin sonucunu doğuracağını, davalı tarafın şeffaf davranmaması, dürüstlük kurallarına aykırı tutumları sebebiyle sözleşmenin tek taraflı feshedilmesine rağmen, yukarıdaki sonuçlarını sayılan tecavüzlerin devam ettiğini beyan ederek tecavüzün men’i, ref’i ile sözleşme feshedilene kadar olan süreçte hak kazanılan ücretlerin tespiti ile her bir davacı için 50.000,00’er .-TL maddi ve 50.000,00’er.-TL manevi tazminatın dava tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
GEREKÇE :
Dava Fikir ve Sanat Eseri Sahipliğinden Kaynaklanan hakların ihlali nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebinden ibarettir.
6102 TÜRK TİCARET KANUNU
IV – Ticari davalar, çekişmesiz yargı işleri ve delilleri (1)
1. Genel olarak (2)
MADDE 4- (1) Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;
a) Bu Kanunda,
b) Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969 uncu maddelerinde,
c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 inci maddelerinde,
d) Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,
e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde,
f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde, öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.
(2) Ticari davalarda da deliller ile bunların sunulması 18/6/1927 tarihli ve 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir.
Dava şartı olarak arabuluculuk
MADDE 5/A- (Ek:6/12/2018-7155/20 md.)
(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
(2) Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.
Yukarıda yazıldığı üzere; 6102 sayılı TTK’ya eklenen 5/A maddesinde, Kanun’un 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri olan ticari davalarda, arabuluculuk dava şartı olarak belirlenmiştir. Açılan dava da Fikir ve Sanat Eseri Sahipliğinden kaynaklanan hakların ihlali nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olduğundan; uyuşmazlık, ticari dava ve dava şartı arabuluculuk kapsamında olup 01.01.2019 ve sonrasında dava açılabilmesi için öncelikle arabulucuya başvuru zorunludur. Arabulucuya başvurulmadan açılan davanın dava şartı noksan olduğundan davanın HMK 115/2 maddesi uyarınca usulden reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :
Arabuluculuk dava şartı yerine getirilmediğinden
Dava şartı noksanlığından D a v a n ı n R e d d i n e,
Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
Davacının yapmış olduğu giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalının yapmış olduğu bir gider olmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına,
Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen davacıya iadesine (HMK m.333),
Dair, davacılar vekili ile davalı şirketin vekil veya temsilcisinin yokluğunda, tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.02.03.2021

Kâtip Hâkim … ✍e-imzalıdır ✍e-imzalıdır