Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/308 E. 2022/226 K. 30.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/308 Esas – 2022/226
T.C.

2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
Esas No : 2021/308
Karar No : 2022/226

Dava : Marka İle İlgili YİDK Kararının İptali, Marka Hükümsüzlüğü İle Sicilden Terkin
Dava Tarihi : 09/11/2021
Karar Tarihi : 30/06/2022
Gerekçeli Kararın
Yazıldığı Tarih : 30/06/2022
Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine açılan Marka İle İlgili YİDK Kararının İptali, Marka Hükümsüzlüğü İle Sicilden Terkin istemli davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili dilekçelerinde özetle; müvekkilinin 3.500 dekar alana sahip çiftliklerde 35 çeşit meyve sebze üretimi yaptığını; çiftlik ürünlerini teknoloji makine parkuru ile soğuk zincir filo esaslarına göre ürettiğini; Türkiye’nin 500 büyük sanayi kuruluşlarının sıralandığı listede ilk 200’de yer almayı başaran sektöründeki tek şirket olduğunu, … ibareli markaları 65 yıldır kullandığını, dolayısıyla tescil kapsamında bulunan tüm markalar için eskiye dayalı kullanım hakkının mevcut olduğunu, söz konusu markanın Türkiye’de ulaştığı tanınmışlık ve ticari işlemlere ilişkin kullanımlarıyla davalının gerekli belgelerinin bulunduğunu fakat dava konusu itirazlara gerekçe olarak sunulacak markaların tarih olarak kullanıma konu olabilecek 5 yıllık süreyi doldurmamış olduğunu, davalının … ibaresi ile başvuruda bulunduğunu, müvekkilinin marka serisi ile ayniyet derecesinde benzer olduğunu, müvekkili tarafından tescillere itiraz edildiğini ve itirazların reddedildiğini; her iki ibarenin görsel olarak birbirinden ayırt edilmeyi sağlayıcı, güçlü bir farka sahip markalar olmadığını, davaya konu markanın davacının markasının serisi olarak algılandığını, orta düzeydeki alıcı kitlesine hitap ettiğini, orta düzeydeki tüketici/hizmet alıcısı “bilinçli tüketici” kategorisinde değerlendirilmediğinden, markaları karıştırma ihtimallerinin daha yüksek olduğunu ve bu nedenle davacı firmanın markasının zarar görme ihtimalinin yüksek olduğunu ifade ederek, TÜRKPATENT YİDK’nın 08.09.2021 tarih ve… sayılı kararının iptaline, … sayılı ve “…” ibareli marka başvurusu tescil edilmişse hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı TÜRKPATENT vekili cevaplarında özetle; markalar arasında aynılık veya ayırt edilemeyecek derecede benzerlik bulunmadığı için davacı firmanın bu husustaki iddia ve beyanlarının kabulü mümkün olmadığını, SMK 6/1 kapsamında da marka başvurusu ile davacı firmaya ait markalar arasında görsel, işitsel ve kavramsal anlamda karıştırılma ihtimalinin bulunmadığını, davacı markalarında yer alan “…” ibaresi ile davalı markasının esas unsuru olan “…” ibaresi yönünden bazı harflerin ortak olmasının markaların da benzer olduğu anlamına gelmeyeceğini, bilindiği üzere markaların bütüncül olarak değerlendirilmesi esas olup markanın harflere, hecelere bölünerek değerlendirilmesinin mümkün olmadığını; ayrıca davacı markalarının incelenmesi halinde “…” ibaresinin çoğunlukla ikinci bir sözcükle birlikte kullanıldığını, bu açıdan da tek bir sözcükten oluşan davalı markasının belirgin şekilde davacı markalarından farklılık arz ettiğinin anlaşıldığını, bunun yanında markaların farklı yazım stilleri, renk, şekil ve kelime unsurları içerdiğini, Markaların yazım ve harf stili, ihtiva ettikleri farklı renk ve şekil unsurları ile konumlandırılış biçimleri karşılaştırıldığında, bir bütün olarak okunup algılanacak davalı markası ile davacı markalarının karıştırılma ihtimali olmadığını, başvuru ve dava aşamasında kötüniyet iddiasını destekler nitelikte yeterli delil sunulmadığından, bu iddia hukuki dayanaktan yoksun olup kabulünün mümkün olmadığını, Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu ifade ederek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı şahısa usulüne göre tebligat yapılmasına karşın, dosyada mevcut bir cevabına rastlanmamıştır.
Davanın açılmasını müteakip yargılamaya katılımı olan tarafların dava, cevap, cevaba cevap, ikinci cevap dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, marka tescil ve başvuru dosyaları ile alâkalı kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, taraflar sulhe teşvik olunmuş, arabulucuya gitme hakları hatırlatılmış, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yazı İşleri Yönetmeliği’nin 41/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraf vekillerine tahkikat ve yargılamanın geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
GEREKÇE : Dosya uyuşmazlık konuları hakkında rapor tanzimi için bilirkişi heyetine tevdi edilmiş ve rapor tanzim ettirilmiştir.
Davacı ve davalılar arasındaki uyuşmazlık, başvuru markası ve mal/hizmetler ile itiraza mesnet markalar ve mal/hizmetler arasında benzerlik olup olmadığı, karıştırılma ihtimalinin olup olmadığı, YİDK kararının yerinde olup olmadığı, hükümsüzlük ile terkin şartlarının oluşup oluşmadığı, davacının tanınmışlık, kötü niyet ve eskiye dayalı kullanım itirazının yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Celp olunan tescil dosyaları kapsamından davalının… sayılı “…” ibareli marka başvuru sahibi olduğu beyan, tevsik ve müşahede olunmaktadır.
Davaya konu … sayılı kararı ile itirazın reddine karar verildiği ve bunun üzerine işbu davanın süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Karıştırılma ihtimali yönünden nispi ret nedenine ilişkin düzenleme, kısaca bir marka başvurusunun daha önce yapılmış başvuru veya tescilli bir marka ile “karıştırılma ihtimali” bulunması ve önceki marka ya da başvuru sahibinin itiraz etmesi koşuluyla başvurunun reddini öngörmektedir. Şu halde, iltibas ya da karıştırma riskinin varlığı için, tescil kapsamındaki mal/hizmetlerin aynı ya da benzer ve aynı zamanda başvuru ve markanın (işaretlerin) karıştırma ihtimali bulunacak derecede aynı ya da benzer olması gerekir.
İki marka arasında iltibas oluşup oluşmadığının tespiti yapılırken bu markanın hitap ettiği kesimi ve bu kesimin özelliklerini ve formasyonunu dikkate almak gerekir.
Karıştırılma ihtimali kavramına çağrıştırma (bağlantı kurma) suretiyle karıştırma da dahildir. Yani tüketicinin, marka malların benzerliği nedeniyle her iki malın kaynağının aynı firma olduğu düşüncesi ile bir yerine diğerini tercih etme riski mevcut ise karıştırma ihtimali vardır. ATAD kararlarında belirtildiği üzere; “mal veya hizmetler arasındaki benzerlik değerlendirilirken, aralarında mevcut olabilecek ilişkinin mahiyetinin belirlenmesinde tüm ilgili faktörler dikkate alınmalıdır. Bu faktörler; onların doğası, kullanım amaçları, kullanım yöntemleri ve birbirleriyle rekabet içinde mi yoksa tamamlayıcı nitelikte olup olmadıklarıdır.” Karşılaştırma konusu mal veya hizmetlerin aynı veya aynı türden olması, markalar arasındaki küçük bir benzerliğe rağmen markalar arasında iltibasa yol açabilmektedir.
Toplanan delillere, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre;
Davalının 03. Sınıftaki “Beyazlatma ve temizlik amaçlı maddeler: deterjanlar, çamaşır suları, çamaşır yumuşatıcıları, leke çıkarıcılar, bulaşık yıkama maddeleri. Parfümeri; kozmetik ürünleri, kişisel kullanım amaçlı koku vericiler (insan ve hayvanlar için deodorantlar dahil;ilaç ihtiva eden kozmetikler hariç). Sabunlar (ilaç ihtiva eden sabunlar hariç). Diş bakımı ürünleri: diş macunları, diş parlatma ve beyazlatma maddeleri, tıbbi amaçlı olmayan ağız gargaraları. Aşındırıcı ürünler: zımpara bezleri, zımpara kağıtları, ponza taşları, aşındırıcı pastalar. Deri, vinil, metal ve ahşap için parlatma ve bakım ürünleri: cilalar, bakım kremleri, cilalama amaçlı vaks.” 06. Sınıftaki “Değerli olmayan maden cevherleri. Adi metaller ile bunların alaşımları ve yarı mamulleri: inşaat demirleri; inşaatlar için adi metalden hasır ve etriyeler; levha, kütük, çubuk, profil, tabaka, sac halinde adi metaller. Barınma, saklama, muhafaza etme, kaplama, sarma, çevreleme, depolama, yerleştirme amaçlı metalden malzemeler ve araçlar: metalden mamul yapılar, metalden inşaat iskeletleri ve dikmeleri, metal kutular, metal ambalajlar, alüminyum folyo, metalden çitler, korkuluklar, metalden tüpler, metal kaplar, madeni depolar, metal nakliye sandıkları, metal portatif merdivenler. Eleme, filtreleme ve benzeri amaçlar için yapılmış metalden malzemeler. Metalden mamul kapılar ve pencereler, kepenkler, jaluziler, bunların kasaları ve aksamları. Elektrik için olmayan madeni kablolar, teller. Metalden hırdavatçı (nalburiye) eşyası: vidalar, çiviler, cıvatalar, somunlar, pimler, pullar, dağcılar için metal pitonlar, zincirler, metal mobilya bağlantıları ve tekerlekleri, sanayide kullanılan metal tekerlekler, kapı ve pencere kolları, metal menteşeler, ispanyoletler, metal kilitler, kilit anahtarları, metalden anahtar taşıma halkaları, metalden makaralar. Metalden havalandırma, ısıtma, kanalizasyon, telefon, yeraltı elektrik ve iklimlendirme tesisatları için havalandırma kanalları, menfezler, menfez kapakları, bacalar, baca şapkaları, menhol (baca) kapakları, ızgaralar. Metalden mamul işaretle gösterme, yönlendirme, belirtme, tanıtma amaçlı malzemeler: tabelalar, panolar, plakalar, metalden ışıksız trafik yönlendirme işaretleri. Metalden mamul sıvı veya gaz nakli amaçlı borular, sondaj boruları ve bunların bağlantı parçaları: metalden vanalar, manşonlar, dirsekler, klipsler, uzatmalar. Madeni para kasaları. Metalden mamul demiryolu malzemeleri: raylar, ray bağlantıları, makaslar. Madeni iskele babaları ve şamandıraları, madeni dubalar, deniz taşıtları için çapa demirleri. Döküm işleri için madeni kalıplar (makine parçası olanlar hariç). Adi metallerden veya bunların alaşımlarından yapılmış sanat eserleri; adi metalden mamul müsabakalarda verilen kupalar. Metalden mamul kapaklar, şişe kapakları. Madeni direkler, madeni dikmeler, madeni inşaat iskeleleri, madeni kazıklar, madeni kuleler. Kaldırma, yükleme ve nakil için madeni paletler, madeni halatlar, yük kaldırma ve taşımada kullanılan madeni askılar, bağlar, kolonlar, kuşaklar, bantlar ve şeritler. Araç tekerlekleri için metal takozlar. Taşıtlar için metalden mamul profil çıtalar (dekorasyon amaçlı)” 18. Sınıftaki “İşlenmiş veya işlenmemiş deriler ve postlar, yapay deriler, köseleler, astarlık deriler. Derilerden, deri taklitlerinden veya diğer malzemelerden mamul taşıma amaçlı başka sınıflarda yer almayan eşyalar: çantalar, cüzdanlar, deri veya kösele kutular ve sandıklar, anahtar muhafazaları, bavullar, valizler. Şemsiyeler, güneş şemsiyeleri, güneşlikler, bastonlar. Kırbaçlar, koşum takımları, eyerler, üzengi ve eyer kayışları.” 25.sınıftaki “Koruyucu amaçlı olanlar hariç her türlü malzemeden yapılmış iç-dış giysiler, çoraplar, fularlar, şallar, bandanalar, eşarplar, kemerler. Ayak giysileri: ayakkabılar, terlikler, sandaletler. Baş giysileri: şapkalar, kasketler, bereler, takkeler, kepler” 34.sınıftaki “Tütün, çiğneme tütünleri, sigaralar, purolar. Değerli metalden olanlar da dahil olmak üzere, tütün içenlere mahsus malzemeler: pipolar, puro ve sigara ağızlıkları, küllükler, tütün kutuları, sigara sarmak için aletleri, sigara kağıtları, nargileler, çakmaktaşları, çakmaklar, elektronik sigaralar ve bunlarla kullanılan kartuşlar. Kibritler” 35.sınıftaki “Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri, reklam amaçlı tasarım hizmetleri; alıcı ve satıcılar için online pazaryeri (internet sitesi) sağlama hizmetleri. Büro hizmetleri; sekreterlik hizmetleri, gazete aboneliği düzenleme hizmetleri, istatistiklerin derlenmesi, büro makinelerinin kiralanması hizmetleri, bilgisayar veri tabanlarındaki bilginin sistematik hale getirilmesi, telefon cevaplama hizmetleri. İş yönetimi, idaresi ve bu konular ile ilgili danışmanlık, muhasebe ve mali müşavirlik hizmetleri, personel işe yerleştirme, işe alma, personel seçimi, personel temini hizmetleri, ithalat-ihracat acente hizmetleri, geçici personel görevlendirme (başkası adına fatura yatırma, vergi yatırma, trafik işlemleri gibi iş takibi) hizmetleri. Açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri. Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için 03/ 05/ 06 / 07 / 08 / 09 / 10 / 11 / 12 / 13 / 14 / 15 / 16 / 17 (17. sınıfta Taşıtlar için sentetik malzemelerden mamul profil çıtalar (dekorasyon amaçlı) malları yönünden) / 18 / 19 / 20 / 21 / 22 / 23 / 24 / 25 / 26 / 27 / 28 / 30 / 33 / 34. Sınıftaki mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)” mal ve hizmetleri ile davacının … tescil numaralı markasındaki 03, 06, 18, 25 ve 34. Sınıftaki mallarının aynı, aynı tür olduğu; yine davacının … tescil numaralı markasındaki 35. Sınıftaki koyu renk ile işaretlenmiş hizmetlerin aynı, aynı tür olduğu;
Redde mesnet diğer … tescil numaralı markalarının 31. Sınıfta tescilli olduğu; … tescil numaralı markanın ise 41. Sınıfta tescilli olduğu anlaşılmış olmakla birlikte mal ve hizmet benzerliği koşulu sağlanmadığı;
Davalıya ait… tescil numaralı “…” ibareli markası kapsamında 35.05 alt sınıfı kapsamında “Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için “31/ İşlenmemiş tarım ve bahçecilik ürünleri, tohumlar. Ormancılık ürünleri. Canlı hayvanlar (kuluçkalık yumurtalar, döllenmiş yumurtalar dahil). Canlı ve kurutulmuş bitkiler ve otlar. Hayvan yemleri. Malt (insan tüketimi için olmayan). Evcil hayvanlar için alta serilen maddeler; kedi kumu. 32/ Biralar; bira yapımında kullanılan preparatlar. Maden suları, kaynak suları, sofra suları, sodalar. Sebze ve meyve suları, bunların konsantreleri ve özleri, meşrubatlar. Enerji içecekleri (alkolsüz); proteinle zenginleştirilmiş sporcu içecekleri.” mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.) hizmetleri yer aldığı;
Davacının … tescil numaralı “…” ibareli markası kapsamında da yine 5.05 alt sınıfı kapsamında “Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için”31/ İşlenmemiş tarım ve bahçecilik ürünleri, tohumlar. Ormancılık ürünleri. Canlı hayvanlar (kuluçkalık yumurtalar, döllenmiş yumurtalar dahil). Canlı ve kurutulmuş bitkiler ve otlar. Hayvan yemleri. Malt (insan tüketimi için olmayan). Evcil hayvanlar için alta serilen maddeler; kedi kumu. 32/ Biralar; bira yapımında kullanılan preparatlar. Maden suları, kaynak suları, sofra suları, sodalar. Sebze ve meyve suları, bunların konsantreleri ve özleri, meşrubatlar. Enerji içecekleri (alkolsüz); proteinle zenginleştirilmiş sporcu içecekleri.” mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.) hizmetleri yer aldığı; dolayısıyla davacının işbu markası ile davalının başvuru markası arasında bu 31 ve 32.sınıf mallarının satışına yönelik hizmetler bakımından aynılık mevcut olduğu;
Fakat davacının redde mesnet diğer … tescil numaralı markalarının 31. Sınıfta tescilli olduğu belirtilmiş olmakla birlikte davalının 35.05. Sınıf kapsamında 31. Sınıf mallarının satışına yönelik hizmetler yönünden; işbu mal ve hizmetlerin birbiri ile ilişkili ve benzer mal ve hizmetler olduğu; doğrudan mal satışının gerçekleştirilmesi ile birden fazla markadaki malların bir araya getirilerek satışının gerçekleştirilmesi bakımından tüketicilerin ihtiyaçlarının karşılanması bakımından bir farklılığın oluşmasından söz edilmesinin mümkün olmadığı; dolayısıyla davalı başvurusu ile tescil talep edilen hizmetlerin, davalı şirketin redde mesnet alınan markalarının kapsamındaki mallar ile aynı veya sıkı şekilde bağlantılı olduğu, tüketicilerin aynı veya benzer ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik olduğu, birbirlerinin yerine ikame edilmelerinin mümkün olduğu anlaşılmıştır.
Tüketiciler daha önce gördükleri, satın aldıkları mal veya hizmetin markasının, göz ve kulağında kalan izine, hatırlayabildikleri kadarıyla hafızalarında kalan özelliklerine dayanarak sonraki alışverişlerinde aynı veya benzer markayı taşıyan malı/hizmeti satın almayı tercih ederler. Dolayısıyla, benzer işareti gören ve duyan tüketiciler daha önce tanıdıkları markaların bıraktığı intibaı hatırlayarak, yeni markanın daha önce görmüş oldukları markanın bir başka versiyonu, serisi, uzantısı olduğunu veyahut da bildikleri marka sahibi tarafından verilmiş bir lisans ile söz konusu ürünün üretildiğini düşünürler. Marka hukuku anlamında “imaj transferi” kavramının karşılığı olan bu durum sonraki markanın, önceki markanın ticaret sahasında sahip olduğu avantajdan yararlanması sonucunu da beraberinde getirmektedir.
Uyuşmazlık konusu, davalının başvurusunda yer alan 03, 06, 18, 25, 34. sınıftaki mallar yönünden, Metalden mamul demiryolu malzemeleri: raylar, ray bağlantıları, makaslar gibi malların da yer aldığı görülmekle birlikte bu gibi malların o alanda uzman kimselere hitap ettiği; dolayısıyla çekişme konusu malların tüketicisi ortalama düzeyde dikkat ve özene sahip kimseler olabileceği gibi dikkat seviyesi görece daha fazla olan kimseler de olabileceği;
Yine başvuru kapsamındaki 35.01, 02, 03 ve 04’üncü sınıflar esas itibariyle ya profesyonel iş sahalarıyla ilgilidir ya da her an tüketime konu olmamaları nedeniyle dikkat gösterilerek, üzerinde düşünülerek veya karşılaştırma yapılarak tüketim kararı söz konusu olmaktadır. Bu nedenle dikkat seviyesi görece daha fazla olan bilinçli tüketicilerin dikkate alınması gerektiği;
Başvuru markasında 35-05. sınıftaki mağazacılık hizmetine konu olan 03,05-34. sınıftaki ürünlerin satışına ilişkin hizmetler yönünden ise yine bu mal grupları arasında bilim veya sanayi yahut çeşitli teknik konularla ilgili mallar (örn. bilgisayar programları, tramvaylar, ilaçlar, çeşitli kimyasallar vb.) bulunduğu gibi günlük hayatta her yaş ve kesimden kişinin tüketimine konu olabilecek (yiyecek, içecek, kırtasiye ürünleri vb.) mallar da bulunduğu anlaşılmıştır.
Şu hâlde ortalama seviyedeki tüketiciler ile dikkat seviyesi yüksek tüketici gruplarının her ikisinin de karşılaştırmalarda dikkate alınması gerektiği anlaşılmıştır.
Emtialara ilgi duyan tüketicinin bilinç ve dikkat düzeyinin iltibas tehlikesini ortadan kaldırıp kaldıramayacağı veya iltibas üzerinde etkisi ise marka işaretlerinin birbirine ne derece yakınsadığıyla ilgilidir. Marka işaretleri arasındaki benzerlik düzeyinin yüksek olması halinde, tüketicinin dikkat ve bilinç düzeyinin nispeten daha yüksek olması dahi iltibas ihtimalinin bulunmasına engel olamayabilir.
Düzenlemeye göre; bir marka başvurusunun daha önce yapılmış başvuru veya tescilli bir marka ile “karıştırılma ihtimali” bulunması ve önceki marka ya da başvuru sahibinin itiraz etmesi koşuluyla başvurunun reddini öngörmektedir. Şu halde, iltibas ya da karıştırma riskinin varlığı için, tescil kapsamındaki mal/hizmetlerin aynı ya da benzer ve aynı zamanda başvuru ve markanın (işaretlerin) karıştırma ihtimali bulunacak derecede aynı ya da benzer olması gerekir. Bu kapsamda taraf marka işaretleri aşağıda ayrıca gösterilmiştir.
İşaretler arasında karşılaştırma yapılırken markalara konu yazı ve işaretlerin konumlandırılma şekilleri ile harf sırası, yazım karakterleri gibi göze çarpan özellikleri dikkate alınmalıdır.
Somut olayın özelliklerine göre, yapılan karşılaştırmada, işitsel, görsel veya kavramsal benzerliklerden bir ya da birkaçının önemi ön plana çıkabilir. Yapılacak değerlendirme sonucunda anılan benzerliklerden herhangi birinin varlığı ortaya çıkıyorsa ve bu benzerlik markanın bütününü etkiler mahiyette ise, mal / hizmet benzerliği de dikkate alınarak, karıştırma ihtimalinin mevcudiyeti kabul edilebilir.
Taraf markaları görsel olarak; başvuru markasının düz beyaz zemin üzerinde “…” ibaresinden oluştuğu; davacının redde mesnet markalarının ise esas itibariyle dikdörtgen kırmızı dolgulu bir çerçeve içerisinde beyaz renkli kalın punto ile yazılı “…” ibaresi ve “o” harfinin üzerine konumlandırılmış yaprak figüründen oluştuğu; taraf markalarının bu anlamda görsel olarak düşük düzeyde benzerlik ihtiva ettiği anlaşılmıştır.
İşitsel benzerlik yönünden de, markayı taşıyan malların, hizmetlerin muhatap alıcı veya kullanıcı kitlesinin de dikkate alınması gerekir.
İşitsel benzerlik markaların telaffuzlarına göre kulakta bıraktıkları sese göre söz konusu olan benzerliktir. İşitsel olarak ortaya çıkan farklar, kısa kelimelerde uzun kelimelere göre daha büyük etki göstermektedir. Somut olayda davalı başvuru markası “çe-ko” şeklinde telaffuz edilirken davacı markaları da “çe-kok” olarak telaffuz edileceği; davacı markasının markasında fazladan “k” harfinin bulunması işitsel benzerlik yönünden markaları farklılaştırmaya yeterli olmadığı; tüketicinin ilk sese, ilk heceye odaklanabileceği de dikkate alındığında ilk dört harfin birebir aynı olduğu, sesçil olarak vurgunun davacı markasının sonunda bulunan “k” harfinde olmadığı; bu sebeple, taraf markaları arasında işbu ibarelerin söyleniş tarzları, kulakta bıraktıkları tını, ses uyumları, vurguları bakımından taraf markaları arasında işitsel anlamda benzerlik olduğu anlaşılmıştır.
Kavramsal benzerlikte ise iki markanın ortalama tüketici nezdinde, bu kişilerin zihinlerinde bıraktıkları iz ve imaj bakımından söz konusu olabilmektedir. Bir markanın tüketicisinin zihninde bırakacağı iz anlam karşılığı ile olabilmektedir. Taraflar arasında çekişme konusu olan “…” ortak harflerinin benzerliğidir. Başvuru markasında yer alan “…” ibaresi “Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri bölümü ya da bilinen adıyla …, isminden de çıkarım yapılabileceği gibi iş hayatını birçok bilim alanı üzerinden (ekonomik, sosyal, psikolojik, hukuki) ele alan ve bu konuda geliştirmeler yapmayı amaçlayan bir akademik disiplindir”. Davacı markalarındaki … ibaresi ise Türkçede herhangi bir anlamı bulunmamaktadır. Bu noktada taraf markalarının kavramsal olarak birbiri ile benzer olmadığı anlaşılmıştır.
Belirtilen tüm bu hususlar karşısında; ilgili tüketici kitlesinin (çekişme konusu mal/hizmetler bakımından hem günlük tüketime konu olan malların hem nitelikli yahut teknik boyutu bulunan mal/hizmetlerin bulunması karşısında ortalama seviyedeki ve bilinçli tüketiciler bir arada dikkate alınarak) dava konusu markayı, davacının yenilenmiş bir markası veya güncellenmiş bir yöntem ile sunulan bir versiyonu olarak algılaması söz konusu olabilecektir. Bununla birlikte özellikle günlük tüketime konu olan, alırken araştırma en azından üzerine bir müddet düşünme gerektirmeyen mal ve hizmetler yönünden de ortalama dikkat düzeyine sahip tüketicinin aklında kalan izle hareket edeceği, ilk… ibaresi gördüğünde davacının markası ile karıştırma olasılığının yüksek olabileceği; bunun sonucu olarak da markaların veya marka sahiplerinin birbiri ile idari/ekonomik bir bağlantı içinde olduğu; dolayısıyla karşılaştırma konusu markaların, davalının tescil talep ettiği mal ve hizmetlerin tamamı bakımından birbiri ile ilişkilendirilme ihtimali dâhil karıştırılma ihtimalinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Davacının diğer mesnet markalarından … markalarında “…” ibaresi tali unsur durumunda veya bir bütün olarak başka sözcük unsurları ile birlikte ve çoğunlukla diğer sözcük unsurlarına nazaran daha küçük olacak şekilde yer aldığı; markaların bütünsel olarak değerlendirilmesi ilkesinin gereği olarak ilgili tüketici nazarında davacının belirtilen bu markaları ile herhangi bir işaret benzerliği kurulması ihtimali bulunmadığı; nitekim bu markalar yönünden sınıf benzerliği de bulunmadığı; bu nedenle de söz konusu markalar ile dava konusu marka arasında birbiri ile ilişkilendirilme ihtimali dahil karıştırılma ihtimalinin bulunmadığı anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere, bir markanın tanınmışlık derecesi, ilgili toplumsal çevre içinde yer alan kişilerdeki, markanın ve kullanıldığı mal ve hizmet grubuna ilişkin bilgiyi ifade eder.
Burada özellikle dikkat edilmesi gereken husus, tanınmış markaların korunması için konulmuş olan hükümlerin amaçları dikkate alınmak suretiyle benzer olmayan mal ve hizmet alanının tespit edilmesidir. Her somut olayda tanınmış markanın aynısı veya benzerinin başka mal ve hizmetlerde kullanılmasının haksız avantaj sağlayıp sağlamayacağının, tanınmış markanın itibarının zarar görüp görmeyeceğinin ve ayırt edici karakterinin zedelenip zedelenmeyeceğinin incelenmesi zorunluluğu bulunmaktadır.
Bu noktada önem teşkil eden husus markanın tanınmışlığına kanaat getirilecek delillerin her somut uyuşmazlıkta ayrıca ortaya konulmuş olmasıdır. Tanınmışlığın araştırılması sırasında özellikle markanın kullanım süresinin, kullanımın kapsadığı coğrafi alanın, kullanımın yoğunluğunun, markayı taşıyan malların sahip olduğu pazar payının ve marka sahibinin bu markayı tanıtmak için yaptığı reklam ve tanıtım harcamalarının büyüklüğünün davanın somut özellikleri ile birlikte dikkate alınması gerekmektedir.
Markanın tanınmışlığı arttıkça ve normalde temsil ettiği mal ve hizmetten farklı alanlarda kullanıldıkça markanın temsil ettiği normal mal ve hizmetler ve kalite ile sahibi arasında kurduğu bağlantı, yani kaynağına işaret etme fonksiyonu azalır. Hatta ilgili tüketici tanınmış markanın farklı mal ve hizmetler üzerinde kullanımını gördükçe marka sahibinin diğer ürünler için de aynı olduğunu düşünür. Böylece, aynı veya benzer mal ve hizmetler değil de farklı mal ve hizmetler söz konusu olsa bile karıştırılma ihtimali oluşabilir. Böyle bir durumda markanın belirli bir ürünü ayırt etme gücü azalacağı gibi itibarına da zarar verilebilir hatta sonraki markanın tanınmış markanın ününden haksız yarar sağlaması da söz konusu olabilir. İşte tüm bu haksız kullanımların önüne geçmek ve tanınmış markanın ekonomik değerini ve markanın temel fonksiyonu olan kaynak gösterme fonksiyonu dışındaki kalite, reklam, yatırım ve iletişim fonksiyonlarını korumak için farklı mal ve hizmetleri de kapsayacak şekilde geniş bir koruma sağlanmıştır. Fakat şu noktaya da dikkat çekmek gerekir ki, marka çok tanınmış, hatta dünya çapında tanınmış marka olsa bile SMK 6/5 maddesinde belirtilen sulandırma hallerinden biri gerçekleşmediği sürece o markanın farklı mal ve hizmetler için korunması mümkün değildir.
Sulandırma değerlendirmesinin yapılabilmesi için öncelikli olarak markalar arasında karıştırılma ihtimali olması gerekli değildir; fakat en azından ilişki kurmaya elverecek düzeyde benzerlik olması gerekmektedir.
Buna göre; “sulandırma halleri” olarak ifade edilen markadan haksız yararlanılması ya da markanın ayırt edici karakterine veya markanın itibarına zarar vermesi durumlarına açıklık getirmekte fayda vardır:
Haksız bir yararın sağlanmasından kasıt; bir marka, büyük mali yatırımlar, reklam ve tanıtım kampanyaları ve daha kaliteli ürünler meydana getirebilmek için yürütülen AR-GE çalışmaları gibi büyük çabalar sonucu tanınmış hale getirildiğinde, böyle bir çaba sarf etmeksizin, tüketicilerin tanınmış marka ile ilişki kurmasına izin verecek şekilde ve kolay yoldan müşteri çevresi yaratmaya çalışarak tanınmış markadan haksız bir yarar elde edilmesidir. Örneğin, yılbaşı süslemesi gibi yılda sadece bir kez tercih edilen spesifik bir alanda seçim yaparken, tüketicinin o alanda bildiği bir marka muhtemelen olmayacağı için daha önce başka bir sektörden bildiği … gibi bir markanın bu süslemeler üzerinde yer alması tüketiciye güven verecek ve onu karar verme sıkıntısından kurtararak tercihini olumlu yönde etkileyebilecektir. Benzer bir şekilde, bu tercihi daha fazla önem arz eden bir ürün ile ilgili yapmak zorunda kaldığında … markası, onun için sadece cezbediciliği sebebiyle tercihini etkilemeyecek ayrıca satın almayı düşündüğü üründe arzu ettiği diğer özelliklerin de bulunup bulunmadığına dair bir algı oluşturarak kararını değiştirmesine sebep olabilecektir.
Öte yandan … kararında, markalar arasında bu şekilde bir ilişki kurulabilmesi için markaların hitap ettikleri kitleler açısından da bir itibarının olması gerektiğini ortaya koymuştur. Yani sonraki markanın, tanınmış markadan haksız kazanç elde edebilmesi için bu iki markanın mal ve hizmetleri açısından kavramsal bağlantının kurulması gerekmektedir.
Markanın itibarına zarar vermesinde; genellikle tüketicinin, ikinci markanın daha düşük kaliteli mal veya hizmetlerde kullanılması sonucu kötü deneyimlerini tanınmış markaya mal etmesi şeklinde oluşur. Markanın itibarına zarar veren durumlar bir parfüm markasının fare zehri markası olarak da kullanılması örneğinde olduğu gibi daha çok prestijli ürünleri sembolize eden markaların, sıradan ürünlerde kullanılması durumunda ortaya çıkmaktadır. Örneğin, bir tanınmış marka olan … markasının benzeri olan ADIHASCH ibaresinin tişörtlerde kullanılması halinde tüketici, marka ile uyuşturucu arasında bağlantı kurabilecek böylece de marka açısından itibar kaybı ortaya çıkabilecektir.
Markanın ayırt edici karakterinin zedelenmesi ise; markanın ayırt ediciliğinin zedelenmesi durumunda markanın temsil ettiği mal ile özdeşleşmesi ve tüketiciye o malı hatırlatması durumundaki azalma durumudur. Burada önemli olan, tüketicinin “ikinci markayı, tanınmış marka nedeniyle diğerlerinden daha kolay ayırt etmesi ve dikkatini bu markaya yönlendirmesi; farklı işletmelerin bulunduğunu tespit ettiğinde malları birbirinden ayırt etmek için ilave kriterler aramak zorunda bırakılmasıdır”. Örneğin; seçkin bir marka olan ve belli bir tüketici kesimine hitap eden … markasının asıl faaliyet alanı olan otomotiv sektörü dışında sıklıkla kullanılması sonucu (tekstil, konaklama, gıda vs.) bu markanın uzun dönemde ayırt ediciliğinin kaybolacağı ve değerini yitireceği, tüketici açısından artık cazip bir marka olarak algılanmayacağı belirtilmektedir. Böyle bir durumda zarar gören, tüketiciden ziyade markanın ayırt ediciliği, yani markanın kendisi olmaktadır.
Sunulan delillerden, davacı tarafından dava dosyasına ve marka işlem dosyasına sunulan tanınmışlığı ispata elverişli redde mesnet markaların ilgili tüketici tarafından hemen akla gelecek veya hemen akla gelecek markalar arasında olduğunu gösterecek destekleyici verilere dayanılmadığı, “markanın pazar payına ilişkin dokümanlara, satış broşürleri, kataloglar, fiyat listeleri, yıllık faaliyet raporları, ciro bilgileri, reklam, yatırım masraflarını (yoğunluk, kapsam ve etkiyi) yansıtan belgelere ya da tüketicilerin davacının markasını tercih ettiğine dair kamuoyu yoklamalarına, resmi kuruluş, araştırma enstitüsü meslek veya ticaret odalarının “geniş çevrelerin görüşünü yansıtacak şekilde” beyanlarına, tüketici farkındalığını gösteren araştırma raporlarına ve buna benzer tanınmışlığı ispata yönelik herhangi bir delile dayanılmadığı”, dolayısıyla davacı yanın “…” ibareli markalarının tescilli olduğu sınıflarda tanınmış olduğu ya da kullanım sonucunda yüksek bilinirlik elde ettiği yönünde bir kanaate varılması mümkün olmadığı; bu sebeple SMK’nın 6/5 maddesindeki herhangi bir şartın somut uyuşmazlık bakımından gerçekleşme ihtimalinin bulunmadığı; sunulan delillerin davacının tanınmışlık ispatına yeterli olmadığı anlaşılmıştır.
Marka tescilinin kötü niyetli olup olmadığı incelenirken, kötüniyetli olarak tescil ettirildiği iddia edilen markanın, kötüniyet iddiasında bulunan tarafa ait marka ile birebir aynı olup olmadığı, markanın ne derece yaratıcı ve ayırt edici olduğu, diğer markalardan habersiz olarak tesadüfen tescil ettirilmiş olmasının hayatın olağan akışına uygun olup olmadığı, tescilin diğer markanın tanınmışlığından ve ayırt edicilik gücünden, reklam değerinden haksız yararlanmaya yönelik olup olmadığı gibi hususlar yanında, asıl markanın asli ve tali unsurlarının birebir tescil ettirilip ettirilmediği gibi hususlar dikkate alınması gerektiği;
Dosya içerisindeki delillerden davalı başvurusunun kötüniyetli olduğuna ilişkin hiçbir somut veri bulunmadığı; bu nedenle kullanılış amacı ve fonksiyonlarına aykırı bir şekilde, davacıyı baskı altında tutma, onlara şantaj yapma veya engelleme amacına ilişkin herhangi bir olgu ve olay söz konusu olmadığından ve bu konuda yeterli bir somut delil ibraz edilmemiş olması nedeniyle davalıya ait markanın kötü niyetinin varlığının ispat edilemediği gibi, davacının markası üzerinden haksız bir avantaj sağladığının da ispat edilemediği anlaşılmıştır.
Neticede, dosya incelendiğinde, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından;
Davalıya ait… numaralı “…” ibareli marka ile davacının “… tescil numaralı markasındaki 03, 06, 18, 25 ve 34. Sınıftaki mallarının aynı, aynı tür olduğu; yine davacının … tescil numaralı markasındaki 35. Sınıftaki hizmetlerle aynı, aynı tür olduğu; bu sebeple başvuru markası ile mesnet markaları arasında bütüncül olarak marka ve işaretler arasında 03, 06, 18, 25, 34 ve 35. sınıflar bakımından ilişkilendirme de dahil karıştırılma/benzerlik ihtimalinin bulunduğu, davacının tanınmışlık düzeyine ilişkin iddiaların aşamalarda ispat edilemediği ve davacının tanınmışlık iddiası bakımından dava konusu marka ile ilgili bir tescil engelinden söz edilemeyeceği, kötü niyet iddiasının ispatlanamadığı, YİDK kararının yerinde olmadığı ve iptali şartlarının oluştuğu, davaya konu markanın hükümsüzlük koşullarının oluştuğu anlaşıldığından, bilirkişi ek ve kök raporu doğrultusunda, davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :
D a v a n ı n K a b u l ü n e,
TÜRKPATENT YİDK’nın … sayılı kararının tescile konu tüm mal ve hizmetler yönünden iptaline,
Davaya konu markanın tüm mal ve hizmetler yönünden hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine,
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 51/4.maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip resen Türk Patent’e gönderilmesine,
Alınması gereken 80,70.-TL harçtan, peşin alınan 59,30.-TL harcın mahsubuyla, eksik kalan 21,40-TL harcın davalılardan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacının kendisini vekil ile temsil ettirmesi sebebiyle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 7.375,00.-TL maktu ücreti vekâletin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Davacının yapmış olduğu ve aşağıda dökümü yazılı 2.751,10.-TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Davalıların yapmış olduğu bir gider olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı ve davalı kurum vekillerinin yüzlerine karşı, davalı şahsın yokluğunda, tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.30.06.2022

Kâtip Hâkim…
✍e-imzalıdır ✍e-imzalıdır
MASRAF DÖKÜMÜ
İlk Masraf : 127,10.-TL
Bilirkişi Ücreti : 2.300,00.-TL
P.P : 324,00.-TL
TOPLAM : 2.751,10.-TL