Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/168 E. 2022/99 K. 17.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA

Esas No : 2021/168
Karar No : 2022/99

Hakim : … …
Katip : … …

Davacı : …

Davalı …
Dava : Marka İle İlgili YİDK Kararının İptali
Dava Tarihi : 14/06/2021
Karar Tarihi : 17/03/2022
Gerekçeli Kararın
Yazıldığı Tarih : 18/03/2022
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan Marka İle İlgili YİDK Kararının İptali istemli davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili dilekçeleriyle özetle; kısmen redde gerekçe olarak gösterilen … sayılı “…”, “…”, “…”, “…” ibareli markaların orta zekalı, makul bir tüketicinin incelemesiyle görüleceği üzere markalar arasında benzerlikler bulunmadığını; tüketiciler ve tacirler açısından bir markanın en dikkat çekici ve ayrımını sağlayan şeyin marka işaretinin ayrılmaz bir parçası olan logosu olduğunu; logolar arasında renk, şekil ve semboller açısından herhangi bir benzerlik bulunmadığını; davalı kurumca iddia edildiği gibi fonetik olarak bir benzerliğin olduğu iddiası bulunmaktaysa da markanın mütemmim cüzü olarak nitelendirilebilecek logonun benzerlikten uzaklaştırdığının değerlendirilmesi gerektiğini; müvekkili şirketin “… yapı elemanları” işaretli markasını oluştururken hiçbir markadan esinlenmediğini; markasını tamamen kendine özgü olan ticaret unvanından esinlenerek oluşturduğunu; ticari işlerinde kullandığı ve müşterileri tarafından bilinen ticaret unvanını marka olarak kullanmak istemesinin her basiretli tacirin en doğal haklarından olduğunu; müvekkili şirketin 25.10.2017 tarihinden beri kullanmakta olduğu ticaret unvanının diğer şirketlerden ayrımını sağlayacağını, kendine özgü müşteri çevresinin olduğunu ve ticari bilinirliğinin olduğunu dikkate almadan davalı kurum tarafından verilen kısmi ret kararının hukuka aykırı olduğunu ifade ederek, TÜRKPATENT YİDK’nın 08/04/2021 tarih ve … sayılı kısmi red kararının iptali ile müvekkiline ait … sayılı markanın tescil başvurusunun müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı TÜRKPATENT vekili cevabında özetle; 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 5/1-ç maddesindeki hükmün, markalar arasındaki benzerliğin, iltibasa yol açıp açmayacağının ayrıca inceleme yapılmasını gereksiz kılacak derecede güçlü ve açık olduğu halleri kapsadığını; bu sebeple, ayırt edilemeyecek derecede benzerlik madde 5/1-ç hükmü kapsamında yer aldığını ve kamu menfaati gereğince Türk Patent tarafından re’sen uygulanacak bir ret sebebi olarak kabul edildiğini; somut olayın değerlendirilmesinde; kısmi ret kararına konu hizmetler bakımından asli ayırt edici unsuru “…” ibaresi olan başvuru konusu marka ile kısmen reddine gerekçe olarak gösterilen “… sayılı “…, …, …, …” ibareli markaların görsel, işitsel ve kavramsal yönden bütünüyle bıraktıkları izlenim itibariyle ayırt edilemeyecek kadar benzer olduğunu; mal ve hizmetler yönünden kısmi ret kararına konu hizmetlerle, aynı veya aynı türdeki mal/hizmetlerin kısmi ret gerekçesi markanın tescil kapsamında bulunduğunun tespit edileceğini; Kurumun marka sicilinde, her iki markanın kapsamında aynı/aynı tür hizmetler bulunduğunu; Kurumun söz konusu markaların tescil/başvuru kapsamındaki mal ve hizmetleri dikkate almakla yükümlü oluğunu ve bu mal ve hizmetler için ilgili markaların fiili olarak kullanılıp kullanılmadığı gibi varsayımlara dayanarak karar vermenin mümkün olmadığını; ayrıca, davacı vekilinin uzun süre kullanıma dayalı iddiasının da hukuken mesnetsiz olduğunu; bu iddianın, başkası adına önceden tescil edilmiş, aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer markanın varlığını ve bu markaya dayalı olarak SMK m. 5/1-(ç) bendi uyarınca verilen ret kararlarını etkileyecek ve ortadan kaldıracak nitelikte olmadığını; Müvekkili Kurumun tescilli bir markanın aynı ya da ayırt edilemeyecek kadar benzerinin tesciline re’sen engel olmakla yükümlü olduğunu; dolayısıyla somut olayda da müvekkili Kurumun, Kanundan doğan sorumluluğu gereği, ayırt edilemeyecek derecede benzer markaya dayanarak başvuruyu kısmen reddettiğini; davacı vekilinin, başvurunun tesciline karar verilmesi talebinin, tescil işlemi mahkemenin yetkisinde olmadığı için, salt bu nedenle reddedilmesi gerektiğini, YİDK kararının hukuka uygun olduğu ifade ederek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davanın açılmasını müteakip yargılamaya katılımı olan tarafların dava, cevap, cevaba cevap, ikinci cevap dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, marka tescil ve başvuru dosyaları ile alâkalı kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, taraflar sulhe teşvik olunmuş, arabulucuya gitme hakları hatırlatılmış, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yazı İşleri Yönetmeliği’nin 41/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraf vekillerine tahkikat ve yargılamanın geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
GEREKÇE :
Dosya uyuşmazlık konuları hakkında rapor tanzimi için bilirkişi heyetine tevdi edilmiş ve rapor tanzim ettirilmiştir.
Davacı ve davalı arasındaki uyuşmazlık, başvuru markası ve mal/hizmetler ile itiraza mesnet markalar ve mal/hizmetler arasında 6769 sayılı kanunun 5/1-ç maddesi anlamında aynılık/ayırt edilemeyecek kadar benzerlik olup olmadığı, YİDK kısmı ret kararının yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Celp olunan tescil dosyaları kapsamından davacının … sayılı; “… yapı elemanları” ibareli marka başvuru sahibi olduğu beyan, tevsik ve müşahede olunmaktadır.
Dava konusu davacının … sayılı “… yapı elemanları” ibareli marka için 24/07/2020 tarihinde 06, 11, 19, 20, 35 ve 37. sınıf mal/hizmetleri kapsayacak şekilde başvuruda bulunduğu, Markalar Dairesi Başkanlığı’nın 15.10.2020 tarih ve … sayılı kararı ile, 6769 sayılı SMK’nın m. 5/1(ç) hükümlerine göre, kısmen kabulüne karar verildiği, davacı firmanın 20.12.2020 tarihinde bu karara itiraz ettiği, “…işbu başvuru ile kısmen reddine gerekçe olarak gösterilen … sayılı “…”, “…”, “…”, “…” ibareli markaların redde konu mallar/hizmetler için aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer olduğu kanaatine varılmıştır. Ayrıca, kısmi ret kararına konu mal/hizmetlerle aynı veya aynı türdeki mal/hizmetlerin kısmi ret gerekçesi markanın/markaların kapsamında bulunduğu tespit edilmiştir. Dolayısıyla, başvuru hakkında 6769 s. SMK’nın 5/1-(ç) bendi uyarınca verilen kısmi ret kararı yerinde görülmüş ve başvuru sahibinin itirazının reddi gerekmiştir. İtirazın reddedilmesine oybirliği ile karar verilmiştir.” şeklinde gerekçe ile TÜRKPATENT YİDK’nın 08/04/2021 tarih ve … sayılı kararı ile itirazın reddine karar verildiği ve bunun üzerine işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Toplanan delillere, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre;
Bir marka başvurusunun önceki tarihli marka ya da başvurudan kaynaklı olarak mutlak tescil engelinin bulunup bulunmadığı ile ilgili düzenleme; “Aynı veya aynı türdeki mal veya hizmetlerle ilgili olarak tescil edilmiş ya da daha önceki tarihte tescil başvurusu yapılmış marka ile aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzer işaretler” in tescil edilemeyeceği yönündedir.
İlgili düzenleme kapsamına “aynı” veya “aynı türdeki” mallar ve hizmetler ile “aynı” veya “ayırt edilemeyecek kadar benzer” olan markalar girmekte olup bu düzenleme ile daha önce tescil edilmiş veya başvurusu yapılmış bir markanın mükerrer tesciline engel olunması amaçlanmıştır. Nitekim “öncelik” ve “bir markanın tek bir sahibinin olması” ilkeleri marka hukukuna hâkim olan ilkelerdendir.
“Aynı marka”dan kasıt; karşılaştırılan markaların farksız, tıpa tıp olması, müşterileri nezdinde tamamen aynı şeyi ifade etmeleridir.
“Ayırt edilemeyecek kadar benzerlik”te ise; karşılaştırılan markalar aynı olmamakla birlikte orta düzeyde bir alıcıda bıraktığı genel izlenimlerinin hemen hemen aynı olması söz konusudur. Başka bir ifadeyle markalar arasındaki farklılık o kadar önemsizdir ki müşteri nezdinde aynıymış gibi algılanırlar.
Dava konusu yapılan YİDK kararına gerekçe gösterilen düzenleme anlamında bir tescil engelinden söz edilebilmesi için sadece işaretler arasında aynılık veya ayırt edilemeyecek derecede benzerlik bulunması yeterli olmayıp aynı zamanda mal veya hizmetlerin de aynı veya aynı türden olması gerekmektedir. Esasında söz konusu düzenlemede mal/hizmet ile işaretler arasındaki ilişkinin varlığı ile birlikte markaların karıştırılması, başkaca bir araştırmaya gerek kalmaksızın peşinen kabul edilmiş durumdadır.
Davacının başvuru markasının dava konusu YİDK kararı ile kısmen reddedildiği mal veya hizmetlerin tamamı, redde mesnet gösterilen önceki tarihli markaların kapsamındaki mal veya hizmetlerle aynı veya aynı tür olduğu anlaşılmıştır.
Aynı veya aynı tür mal veya hizmetler için daha önce tescil edilmiş veya tescili için başvurusu yapılmış bir markanın aynı veya ayırt edilemeyecek kadar benzeri için başvuru yapılması durumunda, bu iki markanın tüketiciler tarafından ayırt edilmesi mümkün olmayacaktır. İşte bu nedenle düzenlenmiş olan 5/1(ç) bendi, bu durumdaki başvuruların reddedilmesi gerektiğini düzenleyerek meydana gelebilecek karışıklıkların önüne geçmeyi amaçlamaktadır.
Karşılaştırılan işaretler arasında tıpa tıp olma durumunun söz konusu olmaması nedeniyle aynılık bulunmadığı;
Davacının dava konusu başvurusunda stilize formda “A” harfinin yanı sıra “…” ibaresinin altında renk formu değişerek ilerleyen (kırmızıdan laciverte doğru) bir yatay çizginin altında “Yapı Elemanları” ibaresi yer aldığı, başvuru markasının kısmen reddine mesnet alınan markalarda ise belirtilen unsurların bulunmamasının yanı sıra bazılarında kendine özgü başkaca şekil veya sözcük çerçevelenmiş ters tik işareti formunda “A” harfine benzer bir şekil, … ibaresinin iki yanında alttan üste doğru uzayan yatay çizgiler, … ibaresi ile bitişik kullanılarak oluşturulan … gibi unsurları bulunduğu;
Karşılaştırma konusu işaretlerin ortak olarak içerdikleri “…” ibaresinin dışındaki unsurlar, markaların ayırt edilmesini sağlayacak işlevi haiz olduğu anlaşılmıştır.
Burada sözünü edilen “ayırt etme”, değerlendirme konusu mutlak tescil engeli bakımından aranan aynılık veya aynılığa son derece yakın olan benzerlikten uzaklaşma düzeyindedir. Çünkü değerlendirme konusu mutlak tescil engeli bakımından hiçbir özel dikkate veya karşılaştırmaya gerek kalmaksızın markaların ilgili tüketicide bıraktığı izlenimin aynılık veya aynılığa son derece yakın bir noktada olması gerekir ki; aranan karıştırılma ihtimali ortaya çıksın.
Neticede; karşılaştırılan işaretler arasında ayniyet bulunmadığı gibi ayırt edilemeyecek derecede benzerlik de bulunmadığı anlaşılmıştır.
Neticede dosya incelendiğinde, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından;
Dava konusu davacının … sayılı “… yapı elemanları” ibareli marka başvurusunun kısmen reddedildiği mal ve hizmetlerin tamamının redde mesnet alınan … tescil numaralı markaların kapsamındaki bazı mallarla veya hizmetlerle aynı/aynı tür olduğu, başvuru markası ile redde mesnet alınan … tescil numaralı markalar arasında karıştırılma ihtimalini ayrıca irdelemeye gerek kalmayacak düzeyde ayırt edilemeyecek derecede benzerlik ilişkisinin bulunmadığı, YİDK kararının yerinde olmadığı, YİDK kararının iptali şartlarının oluştuğu, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığından, davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :
D a v a n ı n K a b u l ü n e,
1-TÜRKPATENT YİDK’nın 08/04/2021 tarih … sayılı kararının iptaline,
2-Alınması gereken 80,70.-TL maktu harçtan peşin alınan 59,30.-TL’nin mahsubu ile kalan 21,40.-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacının kendisini vekil ile temsil ettirmesi sebebiyle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap olunan takdiren 7.375,00.-TL maktu ücreti vekâletin davalı kurumdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu ve aşağıda dökümü yazılı 2.423,60.-TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalının yapmış olduğu bir gider olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen taraflara iadesine (HMK m.333),
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.17/03/2022

Kâtip Hâkim …
✍e-imzalıdır ✍e-imzalıdır

MASRAF DÖKÜMÜ
İlk Masraf : 127,10.-TL
Bilirkişi Ücreti : 2.250,00.-TL
P.P : 46,50.-TL
TOPLAM : 2.423,60.-TL