Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2021/13 E. 2021/405 K. 23.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

T.C.
ANKARA
2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2021/13 Esas
KARAR NO : 2021/405

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
T.C. …
VEKİLİ : Av. … -…
DAVALI : ….
DAVA : Fsek Tecavüzün Tespiti, Durdurulması, Önlenmesi ve Kaldırılması, Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 14/01/2021
KARAR TARİHİ : 23/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 29/12/2021
Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine açılan Fsek Tecavüzün Tespiti, Durdurulması, Önlenmesi ve Kaldırılması, Maddi ve Manevi Tazminat istemli davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili dilekçeleriyle özetle, çıkardığı kitaplar ve verdiği derslerle, sunduğu ücretsiz soru, resim ve videolarla Türkiye’nin en çok tanınan Almanca öğretmenlerinden birisi olduğunu, yoğun emek ve çaba ile yazdığı “YDS ALMANCA DİJİTAL ÇÖZÜMLÜ 10 ÖZGÜN DENEME SINAVI” isimli kitabının 14.04.2020 tarihinde…. aracılığıyla satışa sunulduğunu, davalının, 11.06.2020 tarihinde ilan vererek 26.06.2020 tarihinde Türkiye Genelinde Almanca YDS Deneme Sınavı yapacağını duyurduğunu, ilanı verdikten sonra 15 gün boyunca talep oluşturarak sınava katılacak öğrencilerin iletişim bilgilerini almak suretiyle müşteri havuzu oluşturduğunu ve sonunda sınava giren öğrencilerin kaydını alarak sınıf oluşturup kazanç sağladığını, sınava giren tanıdığı öğrencilerin kendisine bilgi vermesi sonucunda söz konusu kitabının içeriğinin onayı olmadan ve kendisine haber verilmeden umuma açık olarak kullanıldığını fark ettiğini, bu konuyla ilgili olarak daha önce Ankara 3.FSHHM’de 2020/254E. sayılı ile dava açtığını, ancak arabuluculuk aşaması eksik olduğu için davanın usulden reddedildiğini; ilgili davada davalının, kendi derslerinde kullanmak üzere ders materyali olarak kurumda görevli bir İngilizce öğretmenine gönderdiği soruları kullandığını ikrar ettiğini, dava açıldıktan sonra davalının İnternet sitesine delil aramak amacıyla baktığında, kendisine ait olan Almanca Seviye Tespit Sınavının 60 adet sorusunun da davalının Internet sitesinde, izni ve onayı olmaksızın umuma açık şekilde yayınlandığını fark ettiğini belirterek, davalının davaya konu kitabı üzerindeki manevi ve mali haklarına tecavüz ettiğinin tespitine; tecavüzün durdurulmasına, önlenmesine ve kaldırılmasına; eser üzerindeki manevi haklarının ihlali nedeniyle şimdilik 30.000.-TL tazminatın; mali haklarının ihlali nedeniyle şimdilik 1.000.-TL maddi ve 10.000.-TL manevi tazminatın; FSEK m.70/3 uyarınca davalının elde ettiği fayda olarak şimdilik 1.000.-TL; şahsiyet haklarının ihlali nedeniyle TBK m.58 uyarınca şimdilik 5.000.-TL manevi tazminatın verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle ; davacının dosyaya sunduğu son arabuluculuk tutanağında tarafların üzerinde anlaşamadığı uyuşmazlık konularının 80 adet YDS Sorusu ve 60 adet Seviye Belirleme sorularının izinsiz kullanımından kaynaklı zararların tazmini talebi olduğunun belirtildiğini, yani taleplerin tutanağı genel bir ifade ile yazıldığını, davacının kurumlarına başvurarak, piyasada tanınmak istediğini, bu amaçla sorularının kullanılabileceğini yazılı olarak izin vermek suretiyle bildirdiğini; bunun üzerine kurumlarının bu soruları Almanca YDS Deneme Sınavında ücretsiz olarak kullandığını, yani maddi kazanç elde edilmediğini, kaldı ki kurumları tarafından verilen ve ekte sunulan ilanda, Online Ücretsiz Almanca YDS Deneme Sınavı şeklinde bir ibareye yer verildiğini, davacının, soruların kendisinden habersiz olarak kullanıldığı yönündeki beyanının gerçek dışı olduğunu; adı geçen tarafından kurumlarına gönderilen e-mail’de “…. bunu sisteme yükleyebilir miyiz? Birinci YDS sınavımızın PDF hali. Öğrenciler indirip dilerlerse başkalarıyla da paylaşabilirler.” İfadesini kullandığını; gerek bu e-mail’in gerekse davacının PDF formatında gönderdiği soruların ve cevap anahtarının ekte sunulduğunu, davacının e-mail yoluyla gönderdiği soruların davacının bilgisi dahilinde kullanıldığını, bilgisi dışında başka bir yerde kullanılmadığını, bu soruların kendileri tarafından basılmadığını, soru kitapçığı haline getirilmediğini, davacının soruları gönderirken herhangi bir süre sınırlaması koymadığını ve üçüncü kişilerle paylaşılabileceğini belirttiğini, Almanca Seviye Tespit Sınavının 60 adet sorunun kullanımı için de davacının muvafakatinin bulunduğunu; davacının kendisine ait [email protected] e-mail adresinden kurum müdürüne ait …. adresine 06.05.2018 tarihinde gönderdiği e-mail’de “Her 20 soru bir seviye A1-A2 ve B1. Umarım yarın için yeter. B2-C1 ve C2’yi yarın hazırlayacağım.” Dediğini; bu e-mail’in yanı sıra davacının gönderdiği sorular ve cevap anahtarının da ekte sunulduğunu, soruların FSEK kapsamında eser niteliğinde olmadığını; kaldı ki aynı konuda birden fazla tazminat talebinde bulunduğunu, manevi tazminat talebinin birden fazla ve bölünebilir şekilde manevi tazminat talep ettiğini, ifade ederek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davanın açılmasını müteakip yargılamaya katılan tarafların dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, taraflar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, bilirkişi raporu alınmış, tahkikat icra olunmasını müteakip, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yazı İşleri Yönetmeliği’nin 41/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraf vekillerine tahkikat ve yargılamının geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
GEREKÇE :
Davacı ve davalı arasındaki uyuşmazlık, davacının deneme sınavı kitabının eser mahiyetinde olup olmadığı, tecavüzün söz konusu olup olmadığı, davacının kitabın kullanımında muvafakatinin olup olmadığı, maddi ve manevi tazminat talebinin yerinde olup olmadığı, maddi ve manevi tazminata hükmedilecekse miktarının ne olabileceği, noktasında toplanmaktadır.
DEĞERLENDİRMELER
Dava Konusu Kitabın FSEK Kapsamında Eser Niteliğinde Olup Olmadığı :
Davacının üzerinde hak sahipliği iddiasında bulunduğu “…. ” isimli kitabın 5846 sayılı FSEK uyarınca eser mahiyetinde olup olmadığı :
Kanuni düzenlemeden yola çıkılarak, doktrinde bir fikri ürünün eser olarak koruma altına alınabilmesi için üç temel şartın varlığından söz edilir. Bunlar;
Eserin kanunda sayılan türlerinden birine giriyor olması (Şekli şart)
Eserin sahibinin hususiyetini taşıyor olması (Subjektif şart)
Eserin tasarrufa elverişli ve üçüncü kişilerce algılanabilir nitelikte olması (Objektif şart)”tır.
Bu açıklamalar ışığında davaya konu kitap incelendiğinde, kitabın davacı … ile …. tarafından birlikte hazırlanan, YDS ALMANCA’ya yönelik, 10 adet deneme sınavını içerdiği, bilirkişi heyetine dahil olan Almanca konusunda uzman bilirkişi tarafından yapılan değerlendirmede, davaya konu kitabın, yazarlarının hususiyetini yansıtan bir fikir ürünü olduğu ve bu nedenle FSEK kapsamında ilim ve edebiyat eseri niteliğinde olduğu,
Eser Sahibinin Tespiti
Davacı vekili tarafından dosyaya sunulan kitap incelendiğinde, kitabın dış kapağında ve iç kapağında kitabın yazarlarının … ve davacı … olduğunun belirtildiği, aynı şekilde her bir testin iç kapağında testin adı geçenler tarafından birlikte hazırlandığının belirtildiği, Dolayısıyla, davacının, FSEK m.10’da yer alan “Birden fazla kimsenin iştirakiyle vücuda getirilen eser ayrılmaz bir bütün teşkil ediyorsa, eserin sahibi, onu vücuda getirenlerin birliğidir.” hükmü uyarınca adı geçenlerin kitap üzerinde birlikte eser sahibi olduğu,
Davalının Eylemlerinin Davacının Haklarını İhlal Edip Etmediği:
Davaya konu olayda, FSEK m.52’ye uygun olarak yapılmış bir yazılı sözleşmenin bulunmadığı; bununla birlikte, davacının 15.02.2018 tarihli, davalı yetkilisi olduğu anlaşılan Gohar Seyedi adlı kişiye, sisteme yüklenmek üzere, YDS deneme sınavının PDF halini gönderdiği ve öğrencilerin indirip dilerlerse başkalarıyla da paylaşabileceklerini belirttiği; her ne kadar taraflar arasında FSEK m.52’ye uygun bir yazılı sözleşme yok ise de, taraflar arasındaki yazışmalara istinaden, davacının rızası sınırları içindeki kullanımların hukuka uygun olduğunun kabulü gerekir ve fakat bu, davalıya, ileriye yönelik kullanım hakkı da vermeyeceği, dolayısıyla, davacının yukarıda belirtilen e-mail ile 2018 yılında vermiş olduğu iznin, süresiz ve sınırsız bir hak devri olarak değerlendirilmesinin mümkün olmayacağı, davaya konu kullanım ise davalının 26.06.2020 tarihinde yapmış olduğu deneme sınavı olduğu, davalının bu sınav tarihinden kısa bir süre önce, 14.04.2020 tarihinde kitabını piyasaya sürdüğünü ve kitapta yer alan soruların davalı tarafından 26.06.2020 tarihinde yapılan deneme sınavında aynen kullandığı, belirtilen bu sebeplerle, davalının, davacı tarafından iznin verildiği tarihten yaklaşık 2 yıl sonra yapılan bir sınavda davacıya ait soruları kullanmak şeklindeki eylemi, davacının FSEK’ten kaynaklanan yayma (m.23) ve umuma iletim (m.25) mali haklarının ihlali niteliğinde olduğu,
Davalının eyleminin aynı zamanda davacının FSEK’ten kaynaklanan kamuya arz manevi hakkının ihlali niteliğinde olduğu ve bu ihlale bağlı manevi tazminat tutarının 3.000,00-TL olabileceği,
Eser üzerindeki mali hakların ihlali nedeniyle maddi tazminat tutarının 541,50-TL olabileceği,
Davacının talep ettiği maddi tazminatın FSEK m.68 kapsamında olduğuna ilişkin dosyaya sunulan dilekçelerde bir açıklık bulunmamaktadır. Dava dilekçesinde, “mali hakların ihlali nedeniyle şimdilik 1.000.-TL” maddi tazminat ve FSEK m.70/3 uyarınca “davalının elde ettiği fayda olarak şimdilik 1.000.-TL” talep edildiği FSEK m.70/2 uyarınca, mali hakları haleldar edilen kimse, tecavüz edenin kusuru varsa haksız fiillere ilişkin hükümler uyarınca tazminat ve m.70/3 uyarınca, bunun yanı sıra temin edilen karın kendisine verilmesini isteyebilir. Bilindiği üzere m.70/2 kapsamındaki tazminat talebi haksız fiil sorumluluğuna dayandığı için, davacının fiili zararını ispatlaması gerekir. Dosyaya bu kapsamda sunulan herhangi bir delil bulunmadığı, FSEK m.70/3 ise hak sahibine, ihlal edenin bu fiili sebebiyle temin ettiği kârın istenebilmesi imkanı tanıdığı, dosya içeriğinden, davaya konu soruların davalı tarafından kullanıldığı sınavın on-line olarak ve ücretsiz olarak yapıldığı, dolayısıyla, mevcut verilerden hareketle, davalının, davaya konu soruların kullanılması dolayısıyla kâr temin ettiği sonucuna varılması mümkün görülmediği,
Davacının, uğradığı zarara ilişkin olarak dosyaya sunduğu herhangi bir belge bulunmamakla birlikte, talep edilen tazminatın haksız fiil kapsamında olması ve FSEK m.70’de haksız fiil hükümlerine atıf yapılması dikkate alındığında, davacının zararının TBK m.50-51 çerçevesinde belirlenmesi gerekeceği,
Dolayısıyla davaya konu kitabın tüm nüshalarının satılması halinde elde edilebilecek olan gelir (satış tutarı) 30.942.-TL’dir. Davacı tarafından dosyaya bu kapsamda herhangi bir belge sunulmamakla birlikte, genel olarak yayıncılık sektöründe, elde edilen kârın %10’u civarındaki bir bölümünün umuma iletim hakkının karşılığı olarak yazarlara verildiği, bu durumda, yayınevinin toplam kârı olan 30.942.-TL’nin %35’ine karşılık gelen 10.830.-TL tutarında kâr elde edebileceği ve bunun %10’u olan 1.083.-TL’nin ise yazarların payına düşen bedel olabileceği, davacının kitabın iki yazarından birisi olması sebebiyle bu bedelin yarısı olan 541,5.-TL mertebesinde bir zarara uğramış olabileceği, buna bağlı olarak talep edebileceği tazminat tutarının da bu kadar olabileceği, davaya konu “…. DENEME SINAVI” isimli kitabın FSEK kapsamında eser niteliğinde olduğu, davalının eyleminin, davacının manevi haklarından umuma arz hakkının (FSEK m.14) ihlâli niteliğinde olduğu; buna bağlı olarak manevi tazminatın miktarının 3.000,00-TL olarak takdirinin hakkaniyete uygun olacağı, davalının eyleminin, davacının yayma (m.23) ve umuma iletim (m.25) haklarının ihlali niteliğinde olduğu, davacının maddi tazminat talebinin FSEK m.70 kapsamında olduğu kabulünden hareketle, davacının uğradığı zararı ispatlaması gerektiği, ancak buna ilişkin dosyaya herhangi bir belge sunulmadığı; öte yandan davalının söz konusu soruları ücretsiz bir sınavda kullanması sebebiyle herhangi bir kâr elde ettiğine dair de dosyada somut bir verinin bulunmadığı, bununla birlikte, talep edilen tazminatın haksız fiil kapsamında olması ve FSEK m.70’de haksız fiil hükümlerine atıf yapılması dikkate alındığında, davacının zararının TBK m.50-51 çerçevesinde belirlenmesi gerekeceği; bu durumda, kitapların tüm nüshalarının satılması halinde yayınevinin toplam kârının 10.830,00.-TL ve yazarların umuma iletim karşılığında alabilecekleri telif hakkının (%10) 1.083,00.-TL olacağı; davacının kitabın iki yazarından birisi olması sebebiyle bu bedelin yarısı olan 541,50.-TL tutarında zarara uğramış olabileceği, buna bağlı olarak, talep edebileceği tazminat tutarının bu tutar kadar olabileceği, davacı manevi tazminat olarak mali haklarının ihlali , manevi haklarının ihlali ve şahsiyet haklarının ihlali nedeniyle ayrı ayrı manevi tazminat talep etmiş ise de bunlar yarışan haklar olduğundan manevi hakların ihlali nedeniyle bir manevi tazminata hükmetmek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M :
Davanın Kısmen Kabulüne,
Davalının, davacıya ait “… ” kitabı üzerindeki mali ve manevi haklarına tecavüz ettiğinin tespitine, tecavüzün durdurulmasına ve kaldırılmasına,
Eser üzerindeki manevi hakların ihlali nedeniyle 3.000,00.-TL manevi tazminatın 26.06.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Eser üzerindeki mali hakların ihlali nedeniyle 541,50.-TL’nin 26.06.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Mahkeme karar özetinin kararın kesinleşmesini müteakip, ulusal çapta yayın yapan üç gazeteden birinde ilanına, masrafın davalıdan alınmasına,
Peşin alınan 802,65.-TL’den alınması gereken 241.91.-TL( 3.000+541,50 x 68,31 / 1000) harcın mahsubu ile kalan 560,74.-TL’nin istek halinde davacıya iadesine,
Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen, maddi tazminat için hesap edilen takdiren 541,50-TL nispi, kabul edilen manevi tazminat için hesap edilen takdiren 3.000,00.-TL nispi ve kabul edilen diğer maddi istemler için hesap edilen takdiren 7.375,00.-TL maktu olmak üzere üç ayrı vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davanın kısmen reddedilmesi ve davalının kendisini vekil ile temsil ettirmesi sebebiyle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen maddi tazminat için hesap edilen takdiren 541,50-TL nispi, reddedilen manevi tazminat için hesap edilen takdiren 3.000,00.-TL nispi olmak üzere iki ayrı vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davanın kabul ret oranının takdiren %60 olarak kabulüne,
Harcın davanın yalnızca kabul edilen kesimi üzerinden alınması sebebi ile davacının peşin yatırdığı 241,91.-TL ilâm harcının tamamının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,      
Davacının bunun dışında yapmış olduğu aşağıda dökümü yazılı 3.206,80.-TL
yargılama giderinin %60’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,   
Davalının yapmış olduğu bir gider bulunmadığından bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen davacıya iadesine (HMK m.333),
Dair, davacı ve davalı şirket vekillerinin yüzlerine karşı, tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.23.12.2021

Kâtip Hâkim … ✍e-imzalıdır ✍e-imzalıdır

MASRAF DÖKÜMÜ İlk Masraf : 67,80.-TL
Bilirkişi Ücreti :3.000,00.TL
G.A : 139,00-TL
TOPLAM : 3.206,80.-TL