Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/68 E. 2021/52 K. 18.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
Esas No : 2020/68
Karar No : 2021/52

Hakim : … …
Katip ….

Davacı : …
….
Vekili : Av….

Dava : Marka İle İlgili YİDK Kararının İptali, Marka Hükümsüzlüğü İle Sicilden Terkin
Dava Tarihi : 25/02/2020
Karar Tarihi : 18/02/2021
Gerekçeli Kararın
Yazıldığı Tarih : 23/02/2021
Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine açılan Marka İle İlgili YİDK Kararının İptali, Marka Hükümsüzlüğü İle Sicilden Terkin istemli davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili dilekçelerinde özetle; müvekkili şirketin, Endonezya’da mukim, 1980’li yılların başında kurulmuş, hazır makarna ve noodle üretimi ve pazarlaması alanında dünya çapında 85 ülkede faaliyet gösteren, saygın ve köklü bir şirket olduğunu, Türkiye piyasasına hazır noodle ürününü ilk tanıtan müvekkili şirketin, ülkemizde de yetkili lisansörünün… Gıda San. Ve Tic. Ltd. Şti aracılığıyla uzun yıllardan beri “Indomie” markalı hazır noodle ürünlerinin üretimi ve pazarlamasını gerçekleştirmekte olup, ilgili emtialar bakımından büyük bir pazar payına sahip olduğunu, bugün itibariyle müvekkili şirkete ait “Indomie” markalı hazır noodle ürünlerinin,… vs. gibi büyük market zincirlerinde yer alarak, tüm Türkiye çapında tüketiciye sunulduğunu, müvekkili şirkete ait “Indomie” markası, dünya çapında birçok ülkede tescilli olup, ülkemizde de 29, 30, 31 ve 35. sınıflarda yer alan emtialar için, 2006/28499, 2011/44386 ve 2016/36060 tescil numaraları ile TÜRKPATENT nezdinde kayıtlı olduğunu, bu bakımdan “Indomie” markası veya benzeri bir ibarenin üçüncü kişiler tarafından izinsiz kullanılması veya tescil ettirilmesinin müvekkili firmanın Paris Sözleşmesi, TRIPS ve 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu ile koruma altına alınan markasal haklarının ve tekel hakkının ihlali sonucunu doğurduğunu, markalara ayırt edici nitelik kazandıran unsurun esas unsur olduğunu ve mahkemelerce değerlendirmenin esas unsura göre yapılması gerektiğinin doktrin ve Yargıtay içtihatları ile sabit olduğunu, davalı tarafa ve müvekkili şirkete ait markalar karşılaştırıldığında, markalar arasındaki tek farkın, davalı markasının başında yer alan “Noodle” ibaresi olduğunu, bu sebeple SMK’nın 6/1 maddesi anlamında markaların benzerliği hususunun sabit olduğunun görüleceğini, zira davalı markasının başında yer alan “Noodle” ibaresinin, “erişte” anlamına gelen ve davaya konu markanın tescilli olduğu, 30. sınıfta yer alan “erişte” ürünleri için cins belirten, tanımlayıcı nitelikte olan, ayırt ediciliği olmayan jenerik bir ibare olduğunu, aynı şekilde davalı markasında yer alan “instant noodles …” ibarelerinin de tüm hazır erişte ürünleri için kullanılan, “hazır erişte sebze çeşnisi” anlamına geliyor olması sebebiyle davalı markasına ayırt edicilik sağlayamadığını, davalı taraf tescilli “…” markasında yer alan “Noodle” ibaresinin, “erişte” anlamına gelen ve davaya konu markanın tescilli olduğu, 30. sınıfta yer alan “erişte” ürünleri için cins belirten, tanımlayıcı nitelikte olan, ayırt ediciliği olmayan jenerik bir ibare olması sebebiyle, davalı markasına ayırt edici özellik kazandırmadığını, dolayısıyla davalı markasında, jenerik ibareler dışında, özgün nitelikte sayılabilecek tek ibare, “mei” ibaresi olup, bu ibarenin de müvekkilin tüm markalarının esas unsuru olan “Indomie” ibaresinin son 2 harfinin yer değiştirilmesinden oluştuğunu, bununla beraber önemlidir ki, davalı marka başvurusunun ambalaj görseli ile birlikte tescile konu edilmiş olup, söz konusu ambalajda kullanılan renk tercihleri, yazı tipi, görsel kullanımları, yazı ve ibarelerin ambalaj üzerinde kullanıldığı yerler dahi, müvekkili ürün ambalajında yer alan markasal kullanımlar ve müvekkili şirketin 2015/08101 sayılı tasarım tescilinin 7.1 numaralı tasarımı ile birebir aynı olduğunu, müvekkili markasının tescil listesi kapsamında yer alan ürünler ile davalı markasının yer aldığı ürünlerin, aynı marketlerde aynı reyonlarda satışa sunulduğu/sunulacağı göz önünde bulundurulduğunda, ortalama tüketicinin, “yeşil fon üzerine sarı kırmızı renklerin kullanıldığını, ortak jenerik ibarelerin yer aldığını” davaya konu bu markalar arasında ayrım yapamayacağının aşikar olduğunu, müvekkilinin davaya dayanak “Indomie” markasını büyük uğraşlar ve emekler sonucu oluşturmuş, uzun yıllar önce ülkemizde kendi adına tescil ettirmiş ve markayı yoğun ve yaygın biçimde kullanarak maruf ve meşhur hale getirmiş olduğunu, müvekkilinin tanınmış “Indomie” markasının dünya çapında birçok ülkede tescil ettirilmiş ve müvekkil tarafından yüksek bir korumaya tabi tutulmuş olduğunu, müvekkili markalarının hem Paris Sözleşmesi’nin 1. mükerrer 6. maddesi hem de SMK’nın 6/4 ve 6/5 maddeleri anlamında tanınmış marka olduğunu, davalı tarafın, müvekkiline ait tanınmış “Indomie” markasının bilinirliğinden, sektöründe edindiği yerden ve tüketici nezdindeki imajından haksız ve hukuka aykırı biçimde istifade etmek maksadıyla hareket etmiş ve müvekkilin tanınmış markasının ayırt edilemeyecek derecede benzerini, üstelik ambalajda kullanılan renk tercihlerini, yazı tipi, görsel kullanımları, yazı ve ibarelerin ambalaj üzerinde kullanıldığı yerler de dahil birebir aynı olmak suretiyle, (müvekkili şirketin 2015 08101 sayılı tasarım tescilinin 7.1 numaralı tasarımı ile birebir aynı) marka tescil başvurusuna konu etmiş olduğunu, davalının marka başvurusunun, haksız, kötü niyetli ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin dava konusu “Indomie” markasını uzun yıllardır ilgili sınıflar kapsamında yer alan ürünler üzerinde eylemli biçimde kullanmakta ve Türkiye genelinde etkin bir şekilde faaliyet gösterdiğini, müvekkilinin, markalarına zaman içinde yüksek meblağlarda yatırımlar yapmış ve kaliteli hizmet anlayışı sayesinde “Indomie” markasını sektöründe haklı bir üne kavuşturmuş olduğunu, bu hususun aynı sektörde faaliyet gösteren davalı tarafından bilinmemesinin mümkün olmadığını ifade ederek, TÜRKPATENT YİDK’nın 24/01/2020 tarih ve …sayılı kararının iptaline, … sayılı “… instant noodles …” ibareli marka tescil edilmişse hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı TÜRKPATENT vekili cevaplarında özetle; somut olayda başvuru markası ile davacının itirazına mesnet markalarının yan yana incelendiğinde, taraf markalarının görsel, işitsel ve anlamsal olarak farklı olduğunu ve bir bütün olarak da farklı algılandığını, genel izlenimlerinin farklı olduğunun görüldüğünü, bu nedenle taraf markaları arasında karıştırma oluşturacak derecede bir benzerlik bulunmadığından somut olayda 6769 sayılı Kanunun 6/1 maddesi koşullarının oluşmayacağını, taraf markalarının işaret anlamında karıştırılacak derecede benzer olmadığı için, kapsamlarında yer alan mal ve hizmet benzerliği incelemesine gerek bulunmadığını, davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkiline ait markanın tanınmış olduğunu ve bu nedenle başvuru markasının tescil edilmemesi gerektiğini iddia ettiğini, ancak somut olayda taraf markaları benzer olmadığı için tanınmışlık koşullarının da oluşmayacağını, dava konusu marka başvurusu kötü niyet açısından irdelendiğinde, markanın yasada öngörülen amacına ve kendisinden beklenen iktisadi işlevlerine aykırı amaçlarla yapılmış bir tescil başvurusu olduğu yönünde yeterli kanaate ulaşılmamış olduğunu, bu nedenle, davacı tarafından, davalının başvurusunun kötü niyetli bir başvuru olduğunun ispat edilememiş olduğunu ifade ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı şirkete usulüne göre tebligat yapılmasına karşın, yargılamaya bir katılımı olmadığından cevabına rastlanmamıştır.
Davanın açılmasını müteakip yargılamaya katılımı olan tarafların dava, cevap, cevaba cevap, ikinci cevap dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, marka tescil ve başvuru dosyaları ile alâkalı kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, taraflar sulhe teşvik olunmuş, arabulucuya gitme hakları hatırlatılmış, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yazı İşleri Yönetmeliği’nin 41/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraf vekillerine tahkikat ve yargılamanın geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
GEREKÇE :
Dosya uyuşmazlık konuları hakkında rapor tanzimi için bilirkişi heyetine tevdi edilmiş ve rapor tanzim ettirilmiştir.
Davacı ve davalılar arasındaki uyuşmazlık, markaların ve emtiaların benzer olup olmadığı, karıştırılma ihtimalinin olup olmadığı, YİDK kararının yerinde olup olmadığı, hükümsüzlük ile terkin şartlarının oluşup oluşmadığı, davacının tanınmışlık ve kötü niyet itirazlarının yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Celp olunan tescil dosyaları kapsamından davalının … sayılı “… instant noodles …” ibareli marka başvuru sahibi olduğu beyan, tevsik ve müşahede olunmaktadır.
Dava konusu, davalının 20.11.2018 tarihinde “… instant noodles …” markasının 29,30,35.Sınıf mal/hizmetleri kapsayacak şekilde başvuruda bulunduğu, başvurunun yayımlanmasına karar verildiği, ilana karşı davacı tarafından … sayı ve “… şekil, … şekil, … …” ibareli markalarına dayanarak itirazda bulunduğu, TÜRKPATENT YİDK’nın 24/01/2020 tarih ve …. sayılı kararı ile itirazın reddine karar verildiği ve bunun üzerine işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Toplanan delillere, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre;
Dava konusu markanın kapsamında yer alan “29.Sınıf: Et, balık, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş et ürünleri. Kuru bakliyat. Hazır çorbalar, bulyonlar. Zeytin, zeytin ezmeleri. Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler; süt ürünleri (tereyağı dahil). Yenilebilir bitkisel yağlar. Kurutulmuş, konservelenmiş, dondurulmuş, pişirilmiş, tütsülenmiş, salamura edilmiş her türlü meyve ve sebzeler, salçalar. Kuru yemişler. Fındık ve fıstık ezmeleri, tahin. Yumurtalar, yumurta tozları. Patates cipsleri. 30.Sınıf: Kahve, kakao; kahve veya kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler. Makarnalar, mantılar, erişteler. Pastacılık ve fırıncılık mamulleri, tatlılar: Ekmek, simit, poğaça, pide, sandviç, katmer, börek, yaş pasta, baklava, kadayıf, şerbetli tatlılar, puding, muhallebi, kazandibi, sütlaç, keşkül. Bal, arı sütü, propolis. Yiyecekler için çeşni/lezzet vericiler, vanilya, baharatlar, domates sosları dahil olmak üzere soslar. Mayalar, kabartma tozları. Her türlü un, irmikler, nişastalar. Toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri. Çaylar, buzlu çaylar. Şekerlemeler, çikolatalar, bisküviler, krakerler, gofretler. Sakızlar. Dondurmalar, yenilebilir buzlar. Tuz. Hububattan (tahıl) imal edilmiş çerezler, patlamış mısır, yulaf ezmeleri, mısır cipsleri, kahvaltılık hububat ürünleri, işlemden geçirilmiş buğday, arpa, yulaf, çavdar, pirinç. Pekmez” mallarının davacı markalarının kapsamında aynı/aynı tür/benzer olduğu, 35.Sınıf: Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Et, balık, kümes ve av hayvanlarının etleri ile her nevi işlenmiş et ürünleri. Kuru bakliyat.Hazır çorbalar, bulyonlar.Zeytin, zeytin ezmeleri.Hayvansal kaynaklı sütler; bitkisel kaynaklı sütler; süt ürünleri (tereyağı dahil).Yenilebilir bitkisel yağlar.Kurutulmuş, konservelenmiş, dondurulmuş, pişirilmiş, tütsülenmiş, salamura edilmiş her türlü meyve ve sebzeler, salçalar.Kuru yemişler.Fındık ve fıstık ezmeleri, tahin.Yumurtalar, yumurta tozları.Patates cipsleri.Kahve, kakao; kahve veya kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler.Makarnalar, mantılar, erişteler.Pastacılık ve fırıncılık mamulleri, tatlılar: Ekmek, simit, poğaça, pide, sandviç, katmer, börek, yaş pasta, baklava, kadayıf, şerbetli tatlılar, puding, muhallebi, kazandibi, sütlaç, keşkül.Bal, arı sütü, propolis.Yiyecekler için çeşni/lezzet vericiler, vanilya, baharatlar, domates sosları dahil olmak üzere soslar.Mayalar, kabartma tozları.Her türlü un, irmikler, nişastalar.Toz şeker, kesme şeker, pudra şekeri.Çaylar, buzlu çaylar.Şekerlemeler, çikolatalar, bisküviler, krakerler, gofretler.Sakızlar.Dondurmalar, yenilebilir buzlar.Tuz.Hububattan (tahıl) imal edilmiş çerezler, patlamış mısır, yulaf ezmeleri, mısır cipsleri, kahvaltılık hububat ürünleri, işlemden geçirilmiş buğday, arpa, yulaf, çavdar, pirinç.Pekmez mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.)” hizmetlerinin davacı markalarının kapsamında ilişkili olarak yer aldığı;
Dava konusu marka kelime+ambalaj şekli, davacının redde gerekçe gösterdiği markalar ise kelime markaları olduğu, dava konusu markanın, yeşil bir zemin üzerinde sol üst köşede kırmızı bir bölge içerisinde “…” ve sağ alt köşede ve Arapça okunuşu “…” olan ibareler, orta bölgede sarı bölgede “sebze aroması” anlamına gelen “…” ve yine Arapça karşılığının yazdığı tanımlayıcı ifadeler, bu ifadelerin hemen sağında ise bir kasede, içinde sebzelerin yer aldığı yemeye hazır hale gelmiş erişte veya makarna görüntüsünün bir araya getirilmesiyle oluşturulduğu, dava konusu markanın esas unsurunun “…” ibaresi olduğu, davacı markalarında, stilize edilmiş şekilde yazılmış “…” ibaresinin esas unsur olduğu, dava konusu markanın esas unsuru olarak yer alan “…” ile davacı markalarının esas unsuru olan “…” ibaresinin son üç harfinin (mie-mei) benzer olduğu, davacıya ait markaları ile dava konusu marka karşılaştırıldığında, markaların başındaki ibarelerin sırasıyla “noodle” ve “indo” ibareleri olduğu, söz konusu ibarelerin işitsel, görsel ve kavramsal bakımdan iltibası önleyici mahiyette olduğu, sonlarındaki benzer “mei” ve “mie” ibarelerinin markalar arasında işitsel, görsel ve kavramsal olarak karıştırılmaya neden olmayacağı hususları birlikte değerlendirildiğinde, dava konusu marka ile davacının markaları arasında marka işaretleri bakımından işitsel, görsel ve anlamsal olarak karıştırmaya yol açacak düzeyde bir benzerlik bulunmadığı;
Sonuç olarak, her ne kadar dava konusu markanın kapsamındaki mallar/hizmetlerin davacı markalarının kapsamlarında aynı/aynı tür/benzer/ilişkili olarak yer alsa da, marka işaretleri bakımından işitsel, görsel ve anlamsal benzerlik bulunmaması nedeniyle dava konusu marka ile davacıya ait markalar arasında karıştırılma ihtimalinin söz konusu olmadığı;
SMK 6/3 maddesinin şartları açısından işlem dosyasına sunulan belgeler incelendiğinde, davacının, dava dışı… Gıda Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. ile 10.11.2015 tarihinde lisans sözleşmesi imzalandığı, bu lisans sözleşmesine göre… Gıda Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.’nin “Indomie” markasının kuru ürün olarak erişte ve çorbalara yönelik soslar için kullanım hakkını aldığı;
Dosya kapsamından, davacının lisans sözleşmesine dayanarak “…” markasını ve bu markanın üzerinde yer alan ambalajlı ürünlerin Türkiye’de … ve daha birçok marketlerde satışının gerçekleştiğine ilişkin faturalar, 2015 yılından 2018 yılına kadar lisans sahibinin davacıya ait ürünlerin reklamlarının yapılmasına ilişkin çeşitli şirketlerle anlaşma yapıldığına ilişkin faturalar, söz konusu faturalarda yer alan bilgilere göre bu reklamların Türkiye’de ulusal yayın yapan … gibi televizyon kanallarında ve …. gibi ulusal düzeyde yayın yapan radyo kanallarında yayınlanmasına ilişkin olduğu, ayrıca, otobüs ve tramvay giydirme, stant kiralama, broşür hazırlama, promosyon ürünleri üretimi ve dağıtımı şeklinde faaliyetlerin yapıldığına ilişkin faturalar, bunun dışında Google Adwords, facebook, instagram vb. çeşitli sosyal medya mecralarında tanıtımlar gerçekleştirildiği;
Raporda görüntüleri verilen davacı kullanımlarının incelenmesi neticesinde davacının Türkiye’deki kullanımının dosya kapsamında sunulan ambalajdaki tertip tarzı şeklinde olmadığı, raporda verilen görüntülerden de anlaşılacağı üzere ambalajın tertip tarzının rapordaki şekilde olduğu;
Her ne kadar dava konusu markanın tertip tarzı ile davacının ambalajının markasal kullanımının tertip tarzı belirli düzeyde benzerlik gösterse de, dava konusu markanın ve davacının ambalajının üzerinde yer alan ürün görüntüsünün tanımlayıcı unsur olması, ayrıca raporda anlatıldığı şekilde dava konusu markanın esas unsurunun “…” ibaresi ile davacının eskiye dayalı markasının esas unsurunun “…” ibaresi arasında karıştırılma ihtimali bulunmadığı hususları dikkate alındığında, davacının eskiye dayalı hak sahipliğinin yerinde olmadığı;
Dava konusu markanın davacı markalarının tanınmışlığından haksız yarar sağlama, tanınmış markanın itibarına zarar verme, tanınmış markanın ayırt edici karakterini zedeleme gibi hususların değerlendirilmesi için ilk şart dava konusu marka ile davacı markaları arasında aynılık/benzerlik olması gerektiği, somut olayda, dava konusu marka ile davacı markaları arasında karıştırılma ihtimali bulunmadığı, sonuç olarak, dava konusu marka ile davacı markaları arasında karıştırılma ihtimali bulunmadığından davacının tanınmışlık iddiasının yerinde olmadığı;
Kötüniyet iddiasının kanaat oluşturmaya yeterli olacak bilgi ve belgelerin gerek marka işlem dosyasında gerek dava dosyasında mevcut olmadığı, kötü niyet iddialarının ispatlanamadığı anlaşılmıştır.
Neticede dosya incelendiğinde, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından;
Dava konusu mallar/hizmetlerin davacının markalarının kapsamında aynı/aynı tür/benzer/ilişkili olarak yer aldığı, dava konusu marka ile davacı markaları arasında marka işaretleri bakımından işitsel, görsel ve anlamsal olarak benzerlik bulunmadığı, dava konusu marka ile davacı markaları arasında karıştırılma ihtimali bulunmadığı, davacının eskiye dayalı hak sahipliği iddiasının yerinde olmadığı, dava konusu marka ile davacı markaları arasında karıştırılma ihtimali bulunmaması nedeniyle, dava konusu markanın, davacı markasının tanınmışlığından haksız bir yarar sağlamayacağı, markanın itibarına zarar vermeyeceği veya ayırt edici karakterini zedelemeyeceği, kötü niyet iddialarının ispatlanamadığı, YİDK kararının yerinde olduğu, TÜRKPATENT YİDK’nın 24/01/2020 tarih ve …sayılı kararının iptali şartlarının oluşmadığı, hükümsüzlük ve terkin koşullarının oluşmadığı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından anlaşıldığından, rapor doğrultusunda davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :
D a v a n ı n R e d d i n e,
1-Alınması gereken 59,30.-TL maktu harçtan peşin alınan 54,40-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 4,90.-TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
2-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
3-Davalı kurum kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan takdiren 5.900,00.-TL maktu ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalı kuruma verilmesine,
4-Davalıların yapmış olduğu bir gider olmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına,
5-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen yatıran tarafa iadesine (HMK m.333),
Dair, davacı ve davalı kurum vekillerinin yüzlerine karşı, davalı şirketin yokluğunda, tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.18/02/2021

Kâtip Hâkim …
✍e-imzalıdır ✍e-imzalıdır