Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/379 E. 2021/79 K. 25.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİKARAR TÜRK MİLLETİ ADINA

Esas No : 2020/379
Karar No : 2021/79

Hâkim : … …
Kâtip : … …

Davacı : …
….
Vekili : Av….
….
Davalılar : 1 -…

Dava : YİDK Kararının İptali ve Marka Hükümsüzlüğü.
Dava Tarihi : 27.11.2017
Karar Tarihi : 25.02.2021
Gerekçeli Kararın
Yazıldığı Tarih : 26.02.2021
Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine açılan YİDK Kararının İptali ve Marka Hükümsüzlüğü istemli davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dilekçeleriyle özetle, müvekkilinin … ibareli 36. Sınıftaki hizmetleri içeren 99/000295; … ibareli 35, 37, 39, 42. Sınıftaki hizmetleri içeren 99/000296; … …. ibareli 5,8 24, 35, 36, 38. Sınıf hizmetleri içeren 2010/46527;… ibareli 35. Sınıftaki hizmetleri içeren 99/001458; … ibareli 3, 21, 28. Sınıftaki hizmetleri içeren 99/000293; …. ibareli 29, 30 ,31. Sınıftaki hizmetleri içeren 99/011019; … ibareli 40 41. Sınıftaki hizmetleri içeren 2004/41535; … ibareli 35, 41. Sınıftaki hizmetleri içeren 2009/42372; … ibareli 35, 41. Sınıftaki hizmetleri içeren 2009/42373; .. ONLİNE BİR TIKLA ALIŞVERİŞİ EVİNİZE İNDİRİN! ibareli 16, 29, 30, 32, 33, 34, 35, 38, 41, 42. Sınıftaki hizmetleri içeren 2010/60282; MAKRONEWS ibareli 29, 30, 31, 35, 41. Sınıftaki hizmetleri içeren 2009/42374; …. ibareli 29, 30,31, 32, 35, 36,38,41. Sınıftaki hizmetleri içeren 2016/22627; … ibareli 35. Sınıftaki hizmetleri içeren 2016/53278 sayılı tanınmış markaların sahibi olduğunu, ticari faaliyetlerini ….com.tr alan adını taşıyan web sayfasında tanıttığını, davalının 11.03.2016 tarihinde kelime, okunuş, anlam ve umumî intiba olarak müvekkilinin tanınmışlık vasfı taşıyan alan adı ve markalarına iltibas ve tecavüz oluşturacak, ayrıca onların tanınmışlığından haksız yarar sağlayıp itibar ve ayırt edici karakterine zarar verecek nitelikte 6, 7, 11 ve 35.sınıf ürün ve hizmetleri içeren “… FLEX+ŞEKİL” ibareli marka tescil başvurusunda bulunduğunu, 2016/22211 kod numarası verilen başvurunun Resmî Marka Bülteni’nde ilânı üzerine kötüniyet, iltibas ve tanınmışlık vakıalarına dayalı olarak başvurunun reddi istemiyle itirazda bulunduklarını, Markalar Dairesi’nin itirazı kısmen kabul ederek başvuruyu 7, 35/3 ve 35/6.sınıf ürün ve hizmetler için reddettiğini, bunun üzerine başvurunun tümden reddi istemiyle yeniden itirazda bulunduklarını, YİDK tarafından …. sayılı kararla itirazın reddedildiğini, kararın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, çünkü başvurunun müvekkilinin anılan alan adı ve markaları ile iltibasa neden alacağını, ayrıca tanınmışlığı bulunan markalarının tanınmışlığından haksız yarar sağlayıp onların itibar ve ayırt edici karakterine zarar vereceğini, başvurunun kötüniyetli olduğunu, zira davalının öteden beri tescilli olan markalarının mavi ve siyah renkle düzenlenmesine karşın yargılama konusu başvurunun mavi ve turuncu renkler kullanılarak gerçekleştiğini ifade ederek, hukuka aykırı kurum kararının iptaline ve davalı adına tescilli markanın hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … şirket vekilleri cevaplarında özetle; tescilli markalarla başvuru konusu işaret arasında iltibasa sebebiyet verebilecek derecede benzerlik olup olmadığının tespitinde işaret ve markanın bütünsel olarak analiz edilmeleri gerektiğini, bu tetkikatta markaların ayırt edicilik seviyelerinin gözönünde tutulması gerektiğini, görsel, işitsel ve anlamsal olarak başvuru konusu “… FLEX+ŞEKİL” ibareli işaretin kapsamındaki ürün ve hizmetler için davacı alan adı ve markaları ile ortalama alıcıları iltibasa düşürebilecek derecede benzer bulunmadığını, zira markalar ve başvuruda ortak olan “makro” ifadesinin “büyük, geniş ve uzun” anlamlarına geldiğini, anlamı itibariyle ayırt ediciliğinin düşük seviyede olduğunu, özellikle başvuru kapsamındaki 6, 11 ve 35.sınıf ürün ve hizmetler ile yararlanıcılarının vasfı nazara alındığından iltibas doğmasının olanaksız olduğunu; ticaret unvanının ayırıcı unsuru… TEKNİK ibaresinden oluşan ve 21.07.2000 tarihinde unvanı ticaret siciline tescil ve ilan olanan davalı şirketin… TEKNİK+ŞEKİL ibare ve biçimli 6, 35 ve 37.sınıf ürün ve hizmetleri içeren 2001/24551; …+ŞEKİL ibare ve biçimli 1, 6, 17, 35 ve 37.sınıf ürün ve hizmetleri içeren 2007/33811; … Pratik Pim+ŞEKİL ibare ve biçimli 6.sınıf ürünleri içeren 2009/8975; …+ŞEKİL ibare ve biçimli 6 ve 11.sınıf ürünleri içeren 2009/71678; … EXPRES ibareli 35 ve 37.sınıf hizmetleri içeren 2010/5501; … ibareli 35 ve 37.sınıf hizmetleri içeren 2010/5511; … FLEX ibareli 6, 11, 17 ve 35.sınıf ürün ve hizmetleri içeren 2011/84604 sayılı markaların sahibi olduğunu, davacının itirada dayanmadığı markalarına dayanamayacağını ifade ederek, davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.
Davanın açılmasını müteakip tarafların dava, cevap, cevaba cevap, ikinci cevap dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, marka tescil ve başvuru dosyaları ile alâkalı ticaret sicil kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, taraflar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını ve taraflar arasında görülen davalarda alınan ve mahkememize sunulan bilirkişi raporlarının gözlenmesi müteakip, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yazı İşleri Yönetmeliği’nin 41/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraf vekillerine tahkikat ve yargılamının geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
Davacı … davalılar arasındaki uyuşmazlık, davacının …; …; … … …; … ibareli markaları ve alan adı karşısında, davalının “… FLEX+ŞEKİL” ibareli marka tescil başvurusunun kabul edilip edilemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
İşlem dosyasının tetkikinde; davalı şirketin 11.03.2016 tarihinde 6, 7, 11 ve 35.sınıf ürün ve hizmetleri içeren “… FLEX+ŞEKİL” ibareli marka tescil başvurusunda bulunduğu, 2016/22211 kod numarası verilen başvurunun 6.sınıf ürünler bakımından 2013/35593 sayılı dava dışı firmaya ait macroflex ibareli marka mesnet alınarak 556 sayılı KHK’nın 7/b maddesi uyarında kısmen ve resen reddinden sonra kalan ürün ve hizmetler için Resmî Marka Bülteni’nde ilânı üzerine davacının kötüniyet, iltibas ve tanınmışlık vakıalarına dayalı olarak başvurunun reddi istemiyle itirazda bulunduğu, Markalar Dairesi’nin itirazı kısmen kabul ederek başvuruyu 7, 35/3 ve 35/6.sınıf ürün ve hizmetler için reddettiği, bu karara karşı davalının itirazının olmadığı, fakat davacının başvurunun tümden reddi istemiyle yeniden itirazda bulunduğu, YİDK tarafından 2017/M-8000 sayılı kararla itirazın reddedildiği, başvurunun nihai olarak “6.sınıftaki Değerli olmayan maden cevherleri. Adi metaller ile bunların alaşımları ve yarı mamulleri. Barınma, saklama, muhafaza etme, kaplama, sarma, çevreleme, depolama, yerleştirme amaçlı metalden malzemeler ve araçlar: metalden mamul yapılar, metalden inşaat iskeletleri ve dikmeleri, metal kutular, metal ambalajlar, alüminyum folyo, metalden çitler, korkuluklar, metalden tüpler, metal kaplar, madeni depolar, metal nakliye sandıkları, metal portatif merdivenler. Eleme, filtreleme ve benzeri amaçlar için yapılmış metalden malzemeler. Metalden mamul kapılar ve pencereler, kepenkler, jaluziler, bunların kasaları ve aksamları. Elektrik için olmayan madeni kablolar, teller. Metalden hırdavatçı (nalburiye) eşyası. Metalden havalandırma, ısıtma, kanalizasyon, telefon, yeraltı elektrik ve iklimlendirme tesisatları için havalandırma kanalları, menfezler, menfez kapakları, bacalar, baca şapkaları, menhol (baca) kapakları, ızgaralar. Metalden mamul işaretle gösterme, yönlendirme, belirtme, tanıtma amaçlı malzemeler: tabelalar, panolar, plakalar, metalden ışıksız trafik yönlendirme işaretleri. Metalden mamul sıvı veya gaz nakli amaçlı borular, sondaj boruları ve bunların bağlantı parçaları: metalden vanalar, manşonlar, dirsekler, klipsler, uzatmalar. Madeni para kasaları. Metalden mamul demiryolu malzemeleri: raylar, ray bağlantıları, makaslar. Madeni iskele babaları ve şamandıraları, madeni dubalar, deniz taşıtları için çapa demirleri. Döküm işleri için madeni kalıplar (makine parçası olanlar hariç). Adi metallerden veya bunların alaşımlarından yapılmış sanat eserleri. Metalden mamul kapaklar, şişe kapakları. Madeni direkler. Kaldırma, yükleme ve nakil için madeni paletler, madeni halatlar, yük kaldırma ve taşımada kullanılan madeni askılar, bağlar, kolonlar, kuşaklar, bantlar ve şeritler. Araç tekerlekleri için metal takozlar.; 11.sınıftaki Aydınlatma cihazları (taşıtlar, iç ve dış mekanlar için aydınlatma armatürleri). Katı, sıvı, gaz yakıtlı ve elektrikli ısıtma amaçlı cihazlar: kombiler, boylerler, kaloriferler petekleri, eşanjörler, sobalar, kuzineler; güneş enerjisi kollektörleri. Buhar, gaz ve sis (duman) üreteçleri (jeneratörleri): buhar jeneratörleri (kazanları), asetilen jeneratörleri, oksijen jeneratörleri, nitrojen jeneratörleri. İklimlendirme ve havalandırma cihazları. Soğutucular ve dondurucular. Pişirme, kurulama ve kaynatmada kullanılan elektrikle ve gazla çalışan aletler, makineler ve cihazlar: fırınlar, elektrikli tencereler, elektrikli su kaynatıcıları, mangallar, barbeküler, elektrikli çamaşır kurutucuları, saç kurutucuları ve el kurutma cihazları. Sıhhi tesisat ürünleri: musluklar, duş takımları, klozet iç takımları, banyo-duş kabinleri, küvetler, klozetler, evyeler, lavabolar. Su yumuşatma cihazları, su arıtma cihazları, su arıtma tesisatı, atık arıtma tesisatı. Tıbbi amaçlı olmayan elektrikli alt yaygıları ve elektrikli battaniyeler, ısıtıcı yastıklar, elektrikli veya elektriksiz ayak ısıtıcıları, sıcak su torbaları (termoforlar). Akvaryumlar için filtreler ve filtre-motor kombinasyonları. Sanayi tipi pişirme, kurutma ve soğutma tesisatı. Pastörize ve sterilize edici makineler.; 35.sınıftaki Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri. Büro hizmetleri; sekreterlik hizmetleri, gazete aboneliği düzenleme hizmetleri, istatistiklerin derlenmesi, büro makinelerinin kiralanması hizmetleri, bilgisayar veri tabanlarındaki bilginin sistematik hale getirilmesi, telefon cevaplama hizmetleri. Açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri.” bakımından devam ettirildiği, anılan kararın 29.09.2017 tarihinde davacıya bildirdiği, başvurunun tescilinin sağlandığı ve yasal süre içerisinde işbu davanın açıldığı belirlenmiştir.
Davacı şirketin … ibareli 36. Sınıftaki hizmetleri içeren 99/000295; … ibareli 35, 37, 39, 42. Sınıftaki hizmetleri içeren 99/000296; … … ibareli 16, 18, 21, 24, 29, 30, 33, 35, 41. Sınıftaki hizmetleri içeren 2014/44564; …ibareli 5, 8, 24, 38. Sınıftaki hizmetleri içeren 2015/18474; … TIPS+ŞEKİL ibareli 16, 18, 21, 24, 29, 30, 31, 35, 41. Sınıftaki hizmetleri içeren 2014/44579; …ibareli 35. Sınıftaki hizmetleri içeren 2015/9794; … ibareli 29, 30,31, 32, 35, 36,38,41. Sınıftaki hizmetleri içeren 2016/22627; … ibareli 35. Sınıftaki hizmetleri içeren 2016/53278 sayılı markaların sahibi olduğu gözlenmektedir.
Ticaret unvanının ayırıcı unsuru… TEKNİK ibaresinden oluşan ve 21.07.2000 tarihinde unvanı ticaret siciline tescil ve ilan olanan davalı şirketin… TEKNİK+ŞEKİL ibare ve biçimli 6, 35 ve 37.sınıf ürün ve hizmetleri içeren 2001/24551; …+ŞEKİL ibare ve biçimli 1, 6, 17, 35 ve 37.sınıf ürün ve hizmetleri içeren 2007/33811; … Pratik Pim+ŞEKİL ibare ve biçimli 6.sınıf ürünleri içeren 2009/8975; …+ŞEKİL ibare ve biçimli 6 ve 11.sınıf ürünleri içeren 2009/71678; … EXPRES ibareli 35 ve 37.sınıf hizmetleri içeren 2010/5501; … ibareli 35 ve 37.sınıf hizmetleri içeren 2010/5511; … FLEX ibareli 6, 11, 17 ve 35.sınıf ürün ve hizmetleri içeren 2011/84604 sayılı markaların sahibi olduğu anlaşılmaktadır.
Davacı şirketin, YİDK kararının iptali istemi yönünden itirazda dayanmadığı 2014/93101; 2014/93106; 2015/18474; 2015/9794; 2016/22627; 2016/53278; 2016/18267; 2016/18427 sayılı markalara yargılama aşamasında dayanması mümkün değildir. Ancak anılan markaların hükümsüzlük istemi yönünden incelemeye alınması mümkündür. Esasen aşağıda ulaşılan sonuçlar itibariyle bunun sonuca etkisi bulunmamaktadır.
Toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre;
davacının markalarının … esas unsurlu oldukları,
anılan markaların özellikle perakende satış yahut mağazacılık hizmetinde kullanılarak ayırt edicilik kazandıkları, ancak bunun “büyük, geniş ve uzun” anlamları taşıyan sadece… ibaresi itibariyle değil, …; …; ….. ; …; … şeklindeki bütün olarak gerçekleştiği;
tescilli bir marka ile başvuru konusu işaret arasında iltibasa sebebiyet verebilecek derecede görsel, sescil ve anlamsal benzerlik olup olmadığının, her ikisinin ayırt edici ve baskın unsurları nazara alınarak münferit unsurlardan ziyade bütünü itibariyle bıraktığı izlenimin nazara alınarak belirlenmesi gerektiği;
davacının …; …; …. ibareli markalarıyla davalının “… FLEX+ŞEKİL” ibareli başvurusu arasında biçim, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle görsel, sescil ve anlamsal olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunmadığı, makro ibaresi ile markalarda yer alan kısmi renk benzerliğinin de karışıklığın doğması için yeterli bir benzerlik olmadığı,
zira markaların bir bütün olarak korunabileceği,
karşılaştırma esnasında tescilli marka ile başvuru konusu işaretin parçalara ayrılarak incelenmesinin ve iltibasın bulunup bulunmadığının mücerret bir parçaya bağlı olarak yapılmasının mümkün bulunmadığı;
çünkü tekel altına alınmasına izin verilmeyen Türkiye’de yaşayan herkesin büyük, geniş ve uzun anlamlarıyla bildiği sıfatlar kullanılarak oluşturulan bu markaların baştan itibaren zayıf marka konumun oldukları,
bu tür markalar arasındaki iltibas tehlikesinin yapılacak küçük bir değişiklik ile bertaraf edilebilebileceği,
dolayısıyla bu tür işaretleri marka olarak seçenlerin, önceden alınmış olan markalardan küçük bir takım değişiklikler yapmak suretiyle aynı zayıf ayırt edicilik taşıyan sözcüklerin kullanıldığı başkalarına ait yeni isimlere/markalara engel olabilme olanağının daha baştan itibaren ortadan kalkıp zayıfladığı,
yargılama konusu olay açısından da aynı hususun söz konusu olduğu, marka sahibi davacının daha baştan zayıf karakterli bir sözcük olan … ibaresini markasına koyarken, sonradan üçüncü kişiler tarafından başka bazı sözcüklerle birlikte aynı kelimenin markaları içerisine konulabileceğini öngörmesi ve buna katlanmak zorunluluğunun bulunduğu,
nitekim davacının markalarının da zaten sadece … sözcüğünden oluşmadığı, anılan zayıf ayırt edici sözcüğe başka bazı sözcükler, renk ve şekiller eklenerek oluşturulduğu,
bu sayede de kendisinden önce tescilli… ibareli marka tescillerinden olumsuz biçimde etkilenmeden tescil edilebildiği,
makro veya … ibaresinin ayırt ediciliğinin bulunmadığı, ancak yanına getirilecek başka sözcük, renk ve şekillerle birlikte markasal anlamda ayırt edicilik kazanabileceği, nitekim Türk Patent’de … ibareli 8 sayfa, makro ibareli de 17 sayfa dolusu marka bulunduğu,
davalının markasının da sadece… ibaresinden oluşmadığı, onunla birlikte bütünleşmiş diğer renk ve kelime unsurlarının bir araya getirilmesiyle oluşturulduğu, “… FLEX+ŞEKİL” ibareli olduğu,
her iki tarafın yargılama konusu da edilen belirtilen iştigal mevzularında 2000 yılından buyana eş zamanlı olarak ticarî faaliyette bulundukları, eğer her iki tarafın iştigal mevzuunda bulunan ürün ve hizmetler için anılan tanıtım işaretlerini unvansal ve markasal olarak kullanımları bir iltibasa sebebiyet vermiş olsaydı, şu ana kadar kullanım önceliği olan tarafın bu konuda bir dava açmasının beklenebilir bir hâl olduğu, oysa sunulan kanıtlar kapsamına göre her iki taraf için de böyle bir hukukî yola tevessül olunmadığı,
her iki tarafın anılan tanıtım işaretlerini marka ve ticaret unvanı olarak eş zamanlı kullanımları sırasında bir iltibas doğmadığı, böyle bir kanıtın bulunmadığı, en azından bu kullanımlardan kaynaklanan bir uyuşmazlık doğduğu hususunda tarafların sunmuş olduğu bir iddia ve savunma ile delil de bulunmadığı, bunun davacı markaları ile davalı tanıtım işareti arasında fiilen iltibasın gerçekleşmesinin ve birbirlerinin bilinirliğinden yararlanmalarının imkânsız olduğunu gösterdiği,
bir başka ifade ile bundan anlaşılması gerekenin, her iki tarafın anılan tanıtım işaretlerini tescil edildiği biçimde ve fiili kullanımda birbirlerine yanaştırmadıkları sürece, markalar kapsamında bulunan mal ve hizmetler bakımından kullanımının iltibas yaratmadığı vakıasının, gerçek ticarî yaşamda fiilen ortaya çıkmış ve mevcut bulunduğunu gösterdiği,
diğer yandan davalının, son marka tescilinin kapsamındaki ürün ve hizmetlerin ve yeniden tescil ettirdiği işaretinin, davacının markaları ile kapsamlarında yer alan ürün ve hizmetlere yanaştırma niyet ve arzusu ile hareket etmediği gibi, böyle bir sonucun da doğmadığının açık bulunduğu, çünkü son başvuru konusu olan işaretin ve içeriğindeki ürün ve hizmetlerin davalının tescilli 2000 ve 2001 yılından buyana kullandığı ticaret unvanı ve tescilli markasal kullanımının konusu olan işaret ve ürün yahut hizmetlerle ayırt edilemeyecek derecede benzer olduğu, başvuru konusu işaretin renkler bakımından önceki markalardan kısmi farklılaşmış olmasının, son başvuru konusu işareti yine de davalının önceki markalarıyla ilişkilendirilmekten koparmadığı,
gerçek ticari yaşamda farklı işaretler olarak algılandıkları fiilen ortaya çıkmış işaretlerin şimdi farazi bir takım kabullerle karıştırılabilir derecede benzer oldukları sonucuna ulaşılmasının bir kullanım hukuku olan marka hukukuna uygun düşmeyeceği,
işin uzmanı yahut dikkatli kişilerden oluşmayan, makûl düzeyde bilgilendirilmiş, marka ve başvuru konusu işareti aynı anda görüp detaylarını karşılaştırma olanağı bulunmayan, daha önce görüp yararlandığı markanın aşağı yukarı net anısının tesirinde olan ortalama düzeydeki alıcı kitlesinin, yargılama konusu hizmetler için ayırdığı satın alım süresi içinde, “… FLEX+ŞEKİL” ibareli işareti gördüğünde derhâl ve hiç düşünmeden bunun …; …; …. ibare ve biçimli markalardan farklı bir marka olduğunu algılayabileceği,
bunun sonucunda davacı markalarıyla sunulan 6, 11 ve 35.sınıf ürün satın almak veya hizmetlerden yararlanmak isterken “… FLEX+ŞEKİL” ibareli başvuru konusu işaretle sunulan ürünleri satın alma yahut hizmetlerden yararlanma biçiminde bir yanılgıya düşmeyeceği;
aksinin hayatın olağan akışına ve normal hayat tecrübelerine de aykırı olacağı; esasen gerçekçi bir yaklaşım da olmayacağı; zira özellikle 6, 11 ve 35.sınıf ürün ve hizmetlerin hitap ettiği tüketici kesiminin sahip olduğu nitelik ve bu hizmetlerin satın alınması için ayırılacak zaman ile dikkat ve özen ile bu hizmetlerin satın alma bedeli gözetildiğinde bu iki işareti karıştıracak olan kişilerin ortalama tüketici olarak nazara alınmasının olanaksız olduğu;
başvuru konusu işaret ile davacı markaları arasında işletmesel bağlantılandırmayı tesis eden herhangi bir unsurun bulunmadığı; zira… ibaresinin anlamı itibariyle bu bağlantılandırmayı tesis etmeye elverişli olmadığı,
gerek bütünsel ve gerekse içerisinde bulunan unsurlar itibariyle başvuru konusu işaretin davacı markalarını sunan işletmeyle idarî ve ekonomik anlamda bağlantılı bir işletme tarafından piyasaya sunulduğu biçimde bir algılama oluşturmasının mümkün olmadığı;
bir marka başvurusunun, iltibas ve tanınmışlık gerekçeli itirazlar için her bir mal ve hizmet sınıfı itibariyle ayrı ayrı değerlendirilmesinin gerekmesi, Türk Patent’in idari süreçteki tespitlerinin yargı makamlarını bağlayıcı etkisinin bulunmaması, idari aşamada tesis edilen karara tarafların dava açmamış veya itirazda bulunmamış olmasının sadece ilgili tespitle ilgili sonuç doğuracak olması karşısında Türk Patent’in bazı hizmetler için davalı başvurusunu itiraz üzerine reddinin işbu davada varılacak sonucu etkilemesi olanağının bulunmadığı,
başvurunun kötüniyetli olduğunu gösterir hiçbir vakıa ve emarenin bulunmadığı,
sadece alan adı tescilinin yalnız başına sınai hak doğurmayacağı, anılan alan adı altında oluşturulan web sayfası ile satış ve tanıtıma geçilmesinin bir sınai hak doğuracağı, esasen alan adının konusu ibarelerin davacının marka tesciline konu edilmiş bulunması karşısında, anılan alan adını taşıyan web sayfasının davacının markalarının kullanımı niteliğinde olduğu, yani onlardan bağımsız bir hak doğurmasının mümkün olmadığı, aksi de düşünülse yukarıdaki kabuller karşısında davacının alan adı tescilinin de davalı başvurusunun engelleme olanağının olmadığı,
kanısına varılmış,
yargılama konusu tetkikatın tescil belgelerinde bulunan işaretin orijinal hâline göre gerçekleştirilmesinin gerekmesi ve tescilden sonra fiili kullanıma konu edilecek işaret ve ambalaj veya tanıtım kompozisyonlarını içermemesi karşısında, davacı itirazlarının reddine dair kurum kararının hukuka uygun olduğu düşüncesiyle açılan davanın reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Biçimindeki gerekçe ile
“D a v a n ı n Reddine,”
Dair karar verilmiştir.
Kararı davacı şirket vekili istinaf etmiştir.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 17.10.2019 tarih E.2018/1493, K:2019/1028 sayılı kararıyla davalı istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermiştir.
Bunun üzerine istinaf kararını davacı şirket vekili temyiz etmiştir.
Yargıtay … . Hukuk Dairesi 26.10.2020 gün ve E:…. sayılı kararıyla mahkememiz kararını,
“Davacı markalarının asıl unsurunu “…. ” ibareleri oluşturmakta olup, başvuru konusu işaret ise “… FLEX + ŞEKİL” ibarelidir. Bu durumda, itiraza mesnet davacı markaları ile davalı başvuru markası arasında görsel, sessel, işitsel ve anlamsal olarak benzerlik bulunduğu, dolayısıyla aynı mal ve/veya hizmetlerde kullanılması halinde o mal ve hizmetlerin aynı teşebbüsten ya da bağlı teşebbüsten geldiği yönünde iltibasa sebep olabileceği kabul edilmelidir.
Şu halde, aynı mal ve hizmetlerde markanın köken gösterme fonksiyonu yönünden karıştırma ihtimali bulunduğu gözetilerek gerek başvuru markası ve gerekse de itiraza mesnet markalar kapsamında bulunan 35. sınıf hizmetler yönünden bir değerlendirme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, kararın mümeyyiz davacı taraf yararına bozulması gerekmiştir. “
Şeklindeki gerekçeyle bozmuştur.
Mahkememizce bozma kararına karşı direnilmiştir.
Şöyle ki Her ne kadar Yargıtay … Hukuk Dairesinin 2020/177 esas, 2020/4420 karar sayılı kararı ile mahkememiz kararı bozulmuş ise de tescilli bir marka ile başvuru konusu işaret arasında iltibasa sebebiyet verecek şekilde benzerlik olup olmadığının tespitinde her ikisinin ayırt edici ve baskın unsurları gözetilerek münferit unsurlardan ziyade bütünü itibariyle bıraktığı izlenimin dikkate alınarak belirleneceği , buna göre… TEKNİK FLEX + ŞEKİL ibareli başvuru ile davacının itiraza mesnet markaları arasında 556 sayılı KHK 8/1-b maddesi anlamında ortalama alıcılar nezdinde görsel, işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları genel izlenim itibariyle ilişkilendirilme ihtimalini de içerecek şekilde iltibas tehlikesinin bulunmadığı, zira taraf markalarında yer alan… ibaresinin ayırt ediciliğinin oldukça düşük olduğu,
Daha önce Yargıtay … HD nin vermiş olduğu kararlar, (… HD nin2019 /5072 E 2020/2735K, 2016/1578E 2017/4311K, 2018/1607 E 2019/3263K) yerleşik içtihatlar uyarınca, makro/ … ibaresinin zayıf marka , ayırt ediciliği düşük marka olarak kabul edildiği ve mahkememizce de bu ibarenin ayırt ediciliği düşük olarak kabul edilerek karar verildiği,
Anılan markaların özellikle perakende satış yahut mağazacılık hizmetinde kullanılarak ayırt edicilik kazandıkları, ancak bunun “büyük, geniş ve uzun” anlamları taşıyan sadece… ibaresi itibariyle değil, …; …; … …. şeklindeki bütün olarak gerçekleştiği;
Ortalama tüketicinin davacı markalarıyla sunulan 6, 11 ve 35.sınıf ürün satın almak veya hizmetlerden yararlanmak isterken “…. FLEX+ŞEKİL” ibareli başvuru konusu işaretle sunulan ürünleri satın alma yahut hizmetlerden yararlanma biçiminde bir yanılgıya düşmeyeceği,
Davalının dava konusu markanın esas unsurlarını içeren başka markaları da olduğu ve aynı sınıflarda tescil edildiği, davacının buna itiraz etmediği ve her iki markanın uzun yıllar beraber var olduğu , dolayısıyla davalının tescile konu mal ve hizmetler bakımından müktesep hakkının bulunduğu ,
Ayrıca tescile konu ve bozma ilamında belirtilen 35 sınıf “Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri. Büro hizmetleri; sekreterlik hizmetleri, gazete aboneliği düzenleme hizmetleri, istatistiklerin derlenmesi, büro makinelerinin kiralanması hizmetleri, bilgisayar veri tabanlarındaki bilginin sistematik hale getirilmesi, telefon cevaplama hizmetleri. Açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri” yönünden yüksek düzeyde dikkat seviyesine sahip alıcı çevresine hitap ettiği , sık alınmayan , günlük alış verişe göre daha özenli davranılarak alınan yüksek meblağlı hizmetler olduğu,
Neticede; davalının önceki müktesep hakka dayanan başvuru markasına birebir benzer tescilli markaları olması, başvuru markasının ve mesnet markalara göre içerdiği farklı unsurlar, makro ibaresinin ayırt ediciliği düşük bir ibare olması bir bütün olarak değerlendirildiğinde markalar arasında iltibas ihtimali bulunmadığı kanaatine varıldığından önceki kararda direnilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :
Yargıtay … Hukuk Dairesinin 2020/177 esas, 2020/4420 karar sayılı 26/10/2020 tarihli bozma ilamına direnilmesine,
D a v a n ı n R e d d i n e,
Alınması gereken 59,30.-TL harçtan, peşin alınan 31,40.-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 27,90.-TL maktu harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davalı … ile şirket kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan takdiren 5.900,00.-TL maktu ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
Davacının yapmış olduğu giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı …’in yapmış olduğu bir gider bulunmadığından bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
Davalı şirketin yapmış olduğu bir gider bulunmadığından bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen davacıya iadesine (HMK m.333),
Dair, davacı vekili, davalı şirket ve davalı kurum vekillerinin yüzlerine karşı, tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.25.02.2021

Kâtip Hâkim …
✍e-imzalıdır ✍e-imzalıdır