Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/371 E. 2022/182 K. 02.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. …2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

T.C.
ANKARA
2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
TÜRK MİLLETİ ADINA

ESAS NO : 2021/124
KARAR NO : 2022/125

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVA : Marka Hakkına Tecavüz, Haksız Rekabetin Tespiti, Men’i İle Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 21/04/2021
KARAR TARİHİ : 07/04/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 13/04/2022
Davacılar vekili tarafından davalılar aleyhine açılan Marka Hakkına Tecavüz, Haksız Rekabetin Tespiti, Men’i İle Maddi ve Manevi Tazminat istemli davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dilekçeleriyle özetle; … sayılı ve “… … ” adresinde kullanılmasına izin verildiğini, bir süre sonra davalıların markaya karşı zarar verici hareketlerinin artması, müvekkiline ait markanın tanınmışlığından ve gücünden yararlanarak “ahwen” ibareli kendi markasını yaratarak müvekkile ait müşteri potansiyelini kendi markalarına yönlendirmeye başladığını, davalılar tarafından kendi markaları olan “ahwen” ibaresinin müvekkil markasına eklenerek “ahwen …” şeklinde kullanıldığını, bayilik sözleşmesi devam ederken marka sahibi olan müvekkili “Hayriye Erkoyuncu”nun sosyal medya hesabından engellendiğini ve bu nedenle 16.02.2021 tarihinde bayilik sözleşmesinin tek taraflı olarak feshedildiğini; buna mukabil davalıların 19.02.2021 tarihinde cevap gönderdiklerini ve müvekkillerine ait markanın sosyal medyadaki gücünün kendileri tarafından yapıldığını, bayinin ana merkeze sadakat yükümlülüğünün bulunmadığını, fesih ihtarının kabul edildiğinin ve buna bağlı olarak ivedilikle markaya ait hiçbir afiş, tabela, reklam vs kullanılmayacağını ve tüm tanıtıcı tabela ve benzeri materyallerin ivedilikle kaldırılacağını bildirildiğini; ancak buna rağmen davalılar tarafından bayinin bulunduğu Ahimesut Mah. Ahimesut Bulvarı No:69/A Etimesgut/ Ankara” adresinde hala “…” ibareli markaların yer almakta olduğunu ve google arama motorunda sosyal medya hesaplarında “ahwen … moda” olarak faaliyetlerini devam ettirdiklerini; “…” ve “…” isimli instagram hesaplarında ise, müvekkiline ait ürünleri(Çalıkuşu modeli, Lilam modeli) Ahwen markasının ürünleriymiş gibi lanse etmekte olduğunu ve fotoğrafların üzerini “@nisanurankara” olarak etiketlediğini ve hala ilgili sosyal medya hesaplarında “…” markasına yer verdiklerini; ayrıca davalıların müvekkiline ait markanın bulunduğu afişi adeta bir tören havasında makasla keserek sosyal medya üzerinden markanın itibarını yerle bir ettiklerini; davalılar ile müvekkili arasında herhangi bir lisans, izin veya muvafakat bulunmamasına rağmen davalıların “Ahwen …” ibaresi haksız ve izinsiz olarak kullandıklarını, müvekkillerinin markaları arasında iltibas yarattığı ve 3.kişiler nezdinde müvekkil ile aralarında idari ve ekonomik işbirliği varmış gibi gösterildiğini; müvekkilinin bilinir hale getirdiği markasını davalıların müvekkil ile aynı/benzer ürün ve hizmetlerde kullanması marka hakkına tecavüzün bir örneği olduğunu, müvekkilinin markasından kaynaklanan haklarını ciddi zarara uğrattığını ve davalının müvekkilinin markasından kendi hakkına haksız yarar sağlamasına neden olduğunu, davalının marka hakkına tecavüz eden fiillerinin aynı zamanda haksız rekabet de oluşturduğu ve bu nedenle söz konusu haksız rekabetin tespiti, men’i ve ortadan kaldırılmasını; müvekkilinin fiili zararı ve yoksun kaldığı kazanç için 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunun 151.maddesi uyarınca maddi tazminatın öncelikle md.151/2b bendi doğrultusunda “marka hakkına tecavüz edenin elde ettiği net kazanç, mütecavizlerin defter ve kayıtlarının sıhhatli tutulmamış olması, müvekkilinin uğradığı kaybın bu haliyle hesaplanamaması veya gerektiğinden az hesaplanması ihtimaline binaen Md.151/2c bendi doğrultusunda Marka hakkına tecavüz edenin markayı bir lisans anlaşması ile hukuka uygun şekilde kullanmış olması halinde ödemesi gereken lisans bedeline göre hesaplanmasını talep ederek davalıların müvekkilinin marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet olduğunun tespitini, tecavüzün men’ini, 20.000,00.-TL maddi, 5.000,00.-TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hükmün ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkileri ile karşı taraf arasında yapılan 24.04.2018 tarihli sözleşmede konu olarak “emtia”nın bayi tarafından “…. adresindeki mağazalarda satışa sunulması ve “… Moda” ya ait isim hakkının kullanılması olarak belirtildiğini, Türk Patent ve Marka Kurumundan (TURKPATENT) gelen evraklardan söz konusu markanın Nice Sınıf kodlarını 26, 40 ve 44.sınıflar olduğunu, TÜRKPATENT’ten istenilen bilgileri istenen diğer markaların işbu dava ile bir ilgisinin olmadığı çünkü sözleşmenin akdedilmesinden sonra söz konusu markaların tescil edildiği; davacıların sözleşmenin akdedilmesinden sonra müvekkili olan davalıların markaya ilişkin bir zarar maksadı gütmesi mümkün olsa idi sözleşmenin feshi için 3 yıllık bir devamlılık olmayacağı gibi yine müvekkiller ile karşı yanın taraf olduğu Konya ili için 02.10.2018 tarihinde akdedilmiş sözleşmeyi imzalamasının beklenmeyeceğini; müvekkillerinin gelinlik sektöründe tanınmış bir markanın daha bayisi olduğu ve bu nedenle davacılara ait markanın …ve Konya için bayiliğini aldığı esnada … markanın Türkiye’deki bilinirliğinin yok denecek kadar az olduğunu ve müvekkilleri aldıkları ya da var ettikleri markaların kendi portföyleri ile etkileşim gösterdiğini; müvekkillerinin “Ahwen” markasını 08.01.2019 tarihinde tescil ettirdiklerini ve karşı taraf ile yapılan bayilik sözleşmesinde müvekkillerinin kendi markalarını oluşturamayacağına dair bir hüküm olmadığı gibi bu hususta müvekkilleri davacının bayisi iken de iki markayı yan yana getirecek bir kullanım yapmadıklarını; müvekkillerinin bayilik sözleşmesinde marka sahibini instagramdan sonsuza dek takip edeceğine dair bir hüküm olmadığından müvekkillerine zarar verici bir hal alan ilişkide muhatap olunmak istenmemesi halinde sosyal medya üzerinden engelleyebileceğini ve bunun da kişisel bir takdir olduğunu , lisans sözleşmesinin iptalinden sonra davacılara ilişkin tüm marka unsurlarının müvekkillerine ait bayilerden ve sosyal hesaplardan olabildiğince kaldırıldığını; müvekkillerinin kendi markaları “Ahwen” i oluşturduklarını ve bu marka ile işlerine devam ettiklerini; davacının iddia ettiği gelinlik modellerinden “çalıkuşu, Lilam” modellerinin davacıya ait olduğunun ispat edilmesinin gerektiğini, davacılara ait @nsnur ve @nisanur_modaevi sosyal medya hesaplarının 15.06.2021 tarihinde tespitlerinin yapıldığını, buna göre davacının davalıların yer aldığı etiketlere sahip olduğu, davalıların bizzat yanında SGK’lı olarak çalışanın görüntüleri, çağrı üzerine modellik yapan çalışanlarının görüntülerinin izinsiz şekilde kullanıldığı, davalılarca çekilen videonun hala durduğu ve davalının etiketli olduğu, 02.08.2018 tarihli gönderide … internet sitesinde Konya bayisi olarak davalılara ait adres ve telefonun kullanıldığını ve bu haliyle davalılara ait müşteri portföylerini elde etmeye çalışıldığı ve davacının Konya’da iki tane şubesi varmış algısı oluşturmaya çalıştığını; davalıların davacıya ait afişi imha etme yönteminin video çekenler tarafından belirlenebileceğini, nihayetinde Bayilik sözleşmesinin 12.6. maddesinde yer alan “Sözleşmenin sona ermesi ve sona ermesi halinde; bayi hiçbir şekilde satıcının markalarını kullanamaz, buna dair işaret, levha, tabela ve benzeri tanıtıcı şeyleri bulunduramaz, varsa kaldırır, kazır, siler, imha eder ve satıcıya teslimi gerekenleri teslim eder.” şartını yerine getirdiğinin ispatı olduğunu; davacının sunmuş olduğu ekran görüntülerinin delil olarak nitelendirilmesinin mümkün olmadığını, söz konusu hesapların sahte yahut davacılara ya da yakınlarına ait hesaplar olduğunu; müvekkiline ait “ahwen” markasının özgün bir marka olduğunu ve davacıya ait “…” ibareli marka ile farklı olduğunu; müvekkillerinin bayilik sözleşmesinden önce de dava dışı bir marka ile birlikte gelinlik işi yapıyor olduklarını ve davacılara gelinlik sektörüne giriş yapabilmesi için yardımcı olduğunu; müvekkillerinin haksız rekabet ya da marka tecavüzü halinde olmadığını; davacının belirtmiş olduğu https://…. / internet sitesinin bayilik sözleşmesi sürecinde … firması için kullanılan ve google’da yer işaretlemesi için zorunlu olan bir adres olduğunu ve bu anlamda bir resmi sitesi olmadığını, kimsenin bu site aracılığı ile bir yere ulaşamayacağını; itiraz dilekçesinin yazılmış olduğu 28.06.2021 tarihinde dahi bu siteye ulaşılamadığını; ayrıca bağlantı adresinde sadece “…” isminin olduğunu ve davacı markasına faydalı olabilecek bir reklam olabileceğini; müvekkiline ait işyerinde davacıya ait markalara dair herhangi bir done olmadığını, davacılara ait sosyal medya hesaplarında açıkça müvekkillerinin etiketlendiği fotoğraf ve videoları bulunduğunu ifade ederek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Tarafların tüm delilleri toplanmış, değişik iş dosyası celp olunmuş, bilirkişi raporları dosyaya ibraz ettirilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, taraflar sulhe teşvik olunmuş, arabulucuya gitme hakları hatırlatılmış, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yazı İşleri Yönetmeliği’nin 41/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraf vekillerine tahkikat ve yargılamının geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
GEREKÇE :
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davalıların eylemlerinin davacının marka tescilinden doğan haklarına tecavüz edip etmediği, şayet tecavüz var ise davacının talep edebileceği tazminat miktarının ne olabileceği noktasında toplanmaktadır.
DEĞERLENDİRMELER
İş bu davanın konusunun bayi sözleşmesi ihlali ile ilgili olmadığı, sözleşme sona erdikten sonra markanın izinsiz kullanımından kaynaklanan marka ihlali ile ilgili olduğu, bu sebeple markaların sahiplerinin marka ihlali davası açmasının mümkün olduğu değerlendirilmiştir.
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’na göre marka hakkına tecavüz sayılan fiiller 29. Maddede belirtilmiştir. Bunlar:
1. Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı 7 nci maddede belirtilen biçimlerde kullanmak.
2. Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markayı taklit etmek,
3. Markayı veya ayırt edilemeyecek kadar benzerini kullanmak suretiyle markanın taklit edildiğini bildiği veya bilmesi gerektiği hâlde tecavüz yoluyla kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak, dağıtmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak, ihraç etmek, ticari amaçla elde bulundurmak veya bu ürüne dair sözleşme yapmak için öneride bulunmak.
4. Marka sahibi tarafından lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmek.
SMK’nın 7. Maddesi marka tescilinden doğan hakların kapsamı ile ilgilidir. Bu kanun aşağıdaki gibidir:
(1) Bu Kanunla sağlanan marka koruması tescil yoluyla elde edilir.
(2)Marka tescilinden doğan haklar münhasıran marka sahibine aittir. Marka sahibinin, izinsiz olarak yapılması hâlinde, aşağıda belirtilen fiillerin önlenmesini talep etme hakkı vardır:
1. Tescilli marka ile aynı olan herhangi bir işaretin, tescil kapsamına giren mal veya hizmetlerde kullanılması.
2. Tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılması,
3. Aynı, benzer veya farklı mal veya hizmetlerde olmasına bakılmaksızın, tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve Türkiye’de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle markanın itibarından haksız bir yarar elde edecek veya itibarına zarar verecek veya ayırt edici karakterini zedeleyecek nitelikteki herhangi bir işaretin haklı bir sebep olmaksızın kullanılması.
(3) Aşağıda belirtilen durumlar, işaretin ticaret alanında kullanılması hâlinde, ikinci fıkra hükmü uyarınca yasaklanabilir:
1. İşaretin, mal veya ambalajı üzerine konulması.
2. İşareti taşıyan malların piyasaya sürülmesi, teslim edilebileceğinin teklif edilmesi, bu amaçlarla stoklanması veya işaret altında hizmetlerin sunulması ya da sunulabileceğinin teklif edilmesi.
3. İşareti taşıyan malın ithal ya da ihraç edilmesi.
4. İşaretin, teşebbüsün iş evrakı ve reklamlarında kullanılması.
5. İşareti kullanan kişinin, işaretin kullanımına ilişkin hakkı veya meşru bağlantısı olmaması şartıyla işaretin aynı veya benzerinin internet ortamında ticari etki yaratacak biçimde alan adı, yönlendirici kod, anahtar sözcük ya da benzeri biçimlerde kullanılması.
6. İşaretin ticaret unvanı ya da işletme adı olarak kullanılması.
7. İşaretin hukuka uygun olmayan şekilde karşılaştırmalı reklamlarda kullanılması.
(4) Markanın sahibine sağladığı haklar, üçüncü kişilere karşı marka tescilinin yayım tarihi itibarıyla hüküm ifade eder. Ancak marka başvurusunun Bültende yayımlanmasından sonra gerçekleşen ve marka tescilinin ilan edilmiş olması hâlinde yasaklanması söz konusu olabilecek fiiller nedeniyle başvuru sahibi, tazminat davası açmaya yetkilidir. Mahkeme, öne sürülen iddiaların geçerliliğine ilişkin olarak tescilin yayımlanmasından önce karar veremez.
(5) Marka sahibi, üçüncü kişiler tarafından dürüstçe ve ticari hayatın olağan akışı içinde, markasının aşağıda belirtilen biçimlerde kullanılmasını engelleyemez:
1. Gerçek kişilerin kendi ad veya adresini belirtmesi.
2. Malların veya hizmetlerin türüne, kalitesine, miktarına, kullanım amacına, değerine, coğrafi kaynağına, üretim veya sunuluş zamanına ya da diğer niteliklerine ilişkin açıklamalarda bulunulması.
3. Özellikle aksesuar, yedek parça veya eşdeğer parça ürünlerinde, malın ya da hizmetin kullanım amacının belirtilmesinin gerekli olduğu hâllerde kullanılması.
Bu hükümlere göre değerlendirmeye geçmeden önceden belirtilen @… ve @… instagram hesaplarının incelendiğinde,
Davacı vekili @… ile @… instagram hesaplarının davalılara ait olduğunu ileri sürerken davalı vekili cevap dilekçesinde müvekkillerinin @… ile @ahwen_konya hesaplarına sahip olduklarını belirtmişlerdir.
@… hesabı incelendiğinde söz konusu hesapta www.ahwen.com.tr adresinin yer aldığı, söz konusu web adresi aynı zamanda @… instagram hesabında da yer aldığı, anılan web adresinin “hakkımızda” kısmında web sitesinin yöneten kişilerin davalılar olan … ve … olduğu, bu nedenden dolayı @… instagram hesabının davalılara ait olduğu kanaatine varılmıştır.
@ahwenpfficial v… olarak ve resim ve videoların çekildiği işyeri veya stüdyo içerisinde kullanıldığı, bazı paylaşımların altında ise “… gelini…” şeklinde ifadelerin yazıldığı tespit edilmiştir.
Söz konusu görsellerin tümünün paylaşım tarihleri davacı ile davalıların bayilik sözleşmesinin geçerli olduğu zaman dilimi içerisinde yer aldığı, ancak sözleşme fesih edildikten sonra “…” ibareli paylaşımların sosyal medya hesabından kaldırılmadığı,
Davacı vekili tarafından davacılara ait “…” esas unsurlu markaları ihlal ettiğini iddia ettiği sayfaların bilirkişilerce incelenmesi neticesinde söz konusu sayfalarda “gelinlik” üretimi, gelinlik ve saç tasarımı ve kuaförlük(güzellik bakım hizmetleri) işlerinin yapıldığı, söz konusu emtiadan “gelinlik üretimi” Nice Sınıflandırmasına göre 25.sınıfta yer aldığı, gelinlik ve saç tasarımı ise 42.sınıfta ve “kuaförlük” hizmetleri ise 44.sınıfta yer aldığı,
Dosya kapsamına kazandırılan resimlerde yer alan “…” ibaresi ile davacılara ait tescilli markalar ile karşılaştırıldığında;
2017/87138 sayılı “…” markası açısından:
Söz konusu marka 26,40 ve 44. Sınıflar için alınmıştır. @… ve @… hesaplarında yer alan görsellerde gelinlik üzerinde astarlar, düğmeler, fermuarlar gibi bazı kıyafet parçaları ve kuaförlük hizmetleri yer aldığı, söz konusu görsellerin 26 ve 44.sınıflar kapsamına girdiği, bu nedenle bu marka açısından iltibas ve 3.kişiler nezdinde karıştırılma ihtimali bulunduğu,
… nolu “… … moda evi” markası açısından:
Söz konusu marka 25. Sınıf için alınmıştır. Burada ayırt edici unsurlar arasında “…” ibaresi yer almaktadır. @… ve @… hesaplarında yer alan görsellerdeki gelinlikler, kaftanlar söz konusu sınıflar kapsamında yer aldığından dolayı benzerliğin olduğu, bu nedenle bu marka açısından iltibas ve 3.kişiler nezdinde karıştırılma ihtimali bulunduğu,
… nolu ” … kaftan evi ” ibareli marka açısından:
Söz konusu marka 25, 35, 41. Sınıflar için alınmıştır. Bu markada esas ayırt edici unsur “…” ibaresidir. @… ve @… hesaplarında yer alan görsellerdeki gelinlikler, kaftanlar söz konusu sınıflar kapsamında yer aldığından dolayı benzerliğin olduğu, bu nedenle bu marka açısından iltibas ve 3.kişiler nezdinde karıştırılma ihtimali bulunduğu,
… nolu şekil markası açısından:
Söz konusu marka 25, 35, 44. Sınıflar için alınmıştır… hesaplarında yer alan görsellerde N+Şekil görselinin kullanılmadığı, dolayısıyla söz konusu şekil markası ile ilgili herhangi bir ihlal durumunun söz konusu olmadığı,
İzah edilen nedenlerden dolayı hizmet alan kişiler bakımından davalı ile davacının ortaklaşa çalıştığı bir izlenim ortaya çıktığı ve bu durumun marka ihlaline neden olduğu, ayrıca davalı hesaplarının özellikle davacı tarafından marka ihlalini oluşturduğu iddia edilen sayfalarda yapılan inceleme neticesinde davalı vekilinin iddia ettiği şekilde davalının lisans sözleşmesinin iptalinden sonra davacılara ilişkin tüm marka unsurlarını sosyal hesaplarından olabildiğince kaldırılmadığının bilirkişilerce tespit edildiği, … “…” olduğu, bu da davacılara ait esas unsuru “…” olan … sayılı ve “…… ” ibareli markasına SMK 7/2(b)’de belirtilen “b) Tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal veya hizmetlerle aynı veya benzer mal veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından tescilli marka ile ilişkilendirilme ihtimali de dâhil karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılması.” kapsamında değerlendirilebileceği,
… Şirketi’nin faaliyet gösterdiği, iş yerinde yapılan incelemede, dışarıda bulunan totemde ve tabelada ve içeride yer alan bankoda, cansız mankenlerde, kol etiketlerinde, kartvizitte, tanıtım kitapçığında, müşteri fişinde, elbise askılığında, faturada ve fotoğraf alanında herhangi bir “…” ibaresi içeren ifadeye rastlanılmadığı, söz konusu bahsedilen bu yerlerin tamamında “Ahwen” ibaresinin kullanıldığının tespit edildiği,
… düzenlemiş olduğu tutanakta yer alan web sayfası arayüzlerinde… ibaresinin kullanıldığı, söz konusu ibare gelinlik, saç tasarımı ve kuaförlük hizmetleri alanında kullanılmaktadır. Faaliyet alanı davacıya ait tescilli markaların 25 ve 44. Sınıfları kapsamına girdiğinden dolayı söz konusu tutanakta yer alan ara yüzlerin iltibas oluşturduğu, ancak söz konusu web sitesinin yayında olmadığı,
İhlale konu olan instagram paylaşımlarının bayilik sözleşmesinin geçerli olduğu zaman dilimi içerisinde yapılan paylaşımlar olduğu, bayilik sözleşmesinin 7. maddesi isim hakkı bedeli (marka kullanım hakkı) ile ilgilidir. Bayilik sözleşmesinin geçerli olduğu dönem içerisinde yapılan instagram paylaşımlarının bayilik sözleşmesi kapsamında olduğu, ancak bayilik sözleşmesinin feshedilmesiyle birlikte marka kullanım hakkının da bittiği, bu nedenle kök raporun ekinde dosyaya kazandırılan ve herkes tarafından görülebilen paylaşımların marka ihlaline sebebiyet verdiği,
Öte yandan davalı tarafça instagram platformunda işletme hesabından art arda gönderi silinmesinin instagram tarafından kötü niyet olarak algılanarak gönderilerin kaldırılmasının engellendiği iddia edilmektedir. Instagram hesabı aşağıdaki durumlarda Instagram tarafından askıya alınabilmektedir:
1. Agresif Angajman
2. Spam
3. Otomasyon
4. Güvenlik Nedenleri
5. Gizlilik Nedenleri
6. Orijinallik
Çok beğenmek, aşırı mesaj göndermek, birden fazla gönderiyi hemen silmeye çalışmak gibi eylemler agresif angajman olarak değerlendirilmekte ve instagram bu eylemleri kötü niyetli olarak algılamaktadır. Bu tarz durumlarda kullanıcının veya işletmenin hesabı askıya alınabilmektedir. Ancak bu durum geçicidir ve daha sonra askıda kalma hali son bulmaktadır. Kullanıcı veya işletme eğer gönderilerini hepsini birden değil de belirli periyotlar içerisinde belli bir miktar silerse böyle bir durumla da karşılaşmayacağı, davalının bu anlamdaki iddialarının kanıtlanamadığı,
Maddi ve Manevi Tazminat Talepleri
6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun(SMK) 151.maddesinin 2. Paragrafına göre yoksun kalınan kazanç hak sahibinin seçimine göre aşağıdaki değerlendirme usullerinden biri seçilerek hesaplanmaktadır:
a) Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin rekabeti olmasaydı, hak sahibinin elde edebileceği muhtemel gelir.
b) Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin elde ettiği net kazanç.
c) Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin bu hakkı bir lisans sözleşmesi ile hukuka uygun şekilde kullanmış olması hâlinde ödemesi gereken lisans bedeli.
Aynı maddenin 3.paragrafında yoksun kalınan kazancın hesaplanmasında, özellikle sınai mülkiyet hakkının ekonomik önemi veya tecavüz sırasında sınai mülkiyet hakkına ilişkin lisansların sayısı, süresi ve çeşidi, ihlalin nitelik ve boyutu gibi etkenlerin göz önünde tutulacağı belirtilmiştir.
Davacı vekili davalının eylemlerinden dolayı müvekkil markasının piyasa değeri ve müvekkil tarafından markasının piyasasındaki konumuna ulaşmak için sarf ettiği yıllar süren emek, çaba ve giderler dikkate alınmasını talep etmektedir. Ayrıca maddi tazminatın öncelikle SMK’nin Md.151/2b bendi doğrultusunda “Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin elde ettiği net kazanç”, mütecavüzlerin defter ve kayıtlarının sıhhatli tutulmamış olması, müvekkilinin uğradığı kaybın bu haliyle hesaplanamaması veya gereğinden az hesaplanması durumunda SMK Md.151/2c bendi doğrultusunda “Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin bu hakkı bir lisans sözleşmesi ile hukuka uygun şekilde kullanmış olması hâlinde ödemesi gereken lisans bedeli” hükmüne göre hesaplanmasını talep etmektedir. Dava dosyasında davacı ile davalılar arasında daha önce yapılmış bayilik sözleşmesi bulunmaktadır. Bayilik sözleşmesinin 7.1 ve 7.2 maddelerinde marka kullanımına ilişkin ödenecek bedel belirtilmektedir. Söz konusu maddelerde şu hususlar belirtilmektedir:
… ’ya marka kullanma, sisteme dahil olma… 7.1 Maddede bahsi geçen sözleşme imza tarihindeki bedelin %10’unu marka kullanma, sisteme dahil olma, Know How bedeline karşılık olmaz üzere her yıl ödemeyi kabul ve taahhüt eder.
Mahkememizce görevlendirilen bilirkişilerce davalının… ‘nin evrakları üzerinde inceleme yapılmış olup;
Toplam :23.030.93 TL, İşletmenin Ortalama Kar Haddinin %30 olabileceği : buna göre 23.030.93 TL %30= 6.909.27 TL Yoksun kılınan kazancın tespit edildiği, marka ihlali nedeniyle davalıların, davacılara ödemesi gereken defter ve belgelere göre yoksun kılınan kazancın 6.909.27 TL olabileceği,
Davalıların… hesaplarında yer alan paylaşımların davacılara ait “…” esas ibareli markaları ihlal ettiğinden dolayı SMK 151/2b gereğince davalıların, davacıya 6.909,27-TL maddi tazminat ödemesi gerektiği,
Tüm dosya kapsamına göre 2.000,00.-TL manevi tazminat takdirinin hakkaniyete uygun olacağı,
Haksız Rekabet Hükümleri Açısından Değerlendirme ;
Haksız rekabet 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 54. ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. 6762 sayılı eski TTK’nin aksine yeni TTK’da haksız rekabetin tanımı yapılmamıştır. Yeni TTK m. 54 f.2’de “Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır.” biçiminde haksız rekabet oluşturan fiiller genel olarak belirtilmiştir.
TTK m. 55’de ise başlıca haksız rekabet halleri örnekseme metodu ile belirtilmiştir. Madde düzenlemesinde belirtilen başlıca haksız rekabet halleri; dürüstlük kurallarına aykırı reklamlar ve satış yöntemleri ile diğer hukuka aykırı davranışlar (kötüleme, avantaj sağlama, hakkı olmayan unvanları, meslek, derece ve sembolleri kullanma, karıştırılmaya neden olma, karşılaştırma ya da üçüncü kişiyi benzer yollarla öne geçirme, tedarik fiyatının altında fiyatla satışa sunma yoluyla aldatma, gerçek değer hakkında yanıltma, karar verme özgürlüğünü sınırlama, nicelik ve nitelikte yanıltma, hukuki işlemlere ilişkin kamuya yapılan ilanın açık olmaması, tüketici kredilerine ilişkin açık beyanda bulunmamak, yanıltıcı sözleşme formüllerini kullanmak), sözleşmeyi ihlale veya sona erdirmeye yöneltmek, başkalarının iş ürünlerinden yetkisiz yararlanmak, üretim ve iş sırlarını hukuka aykırı olarak ifşa etmek, iş şartlarına uymamak, dürüstlük kurallarına aykırı işlem şartlarını kullanmak olarak belirtilmiştir.
Bu hükümlere göre TTK 54.mdye göre davalıların sosyal medya hesaplarında davacıların markasını ihlal etmesinin bir haksız rekabet oluşturduğu ,
Dava dilekçesinde EK-5 olarak gösterilen video incelendiğinde davalının sözleşmenin sona ermesi nedeniyle “…” ibareli afişleri kaldırdığı görülmektedir. Kaldırılma işlemi afişin yarısından itibarek kesilerek yapıldığı görülmektedir. Ayrıca başka birisinin “…” ibaresi üzerine bıçak saplamasına benzer bir görüntü de yer almaktadır. Sözleşmenin fesih edilmesinden sonra “…” ibareli afişlerin tanıtımların bayiden kaldırılma işleminin yapılması gerekmektedir. Ancak söz konusu işlem herhangi bir kesme işlemi yapılmadan da gerçekleşebilmektedir (videoda asılı olan afişin yerinden sökülmesi gibi). Ancak videoda bu işin gülerek yapılması, “…” ibaresinin hemen üstünün bıçaklanması ve çekilen videonun sosyal medyada yayınlanması (hesabın gizli olmasının bir önemi yoktur. Sonuçta davalının arkadaş çevresi yapılanı görmektedir. ) davalının iyi niyetli olmadığını göstermektedir. Bu tarz davranışların markanın itibarını zedelediği; bunun sonucunda haksız rekabet oluşturduğu,
Netice itibariyle;
1.Davalı tarafa ai… instagram hesaplarında bayilik sözleşmesi geçerli iken yapmış oldukları “…” ibaresi içeren paylaşımlar bayilik sözleşmesi feshinden sonra kaldırılmadığından dolayı, davalıya ait kullanımların davacının tescilli markalarına ait mal ve hizmet sınıfları kapsamında yer aldığı,
2.Davalıya ait … adresinde yapılan incelemede “…” ibareli herhangi afişe, tabelaya, askılığa ve …vb ürüne rastlanmadığı,
3.Davalılara ait kullanımların davacıların tescilli markalarına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine,
4.Davalıların, davacıların marka hakkında tecavüz teşkil eden eylemlerinin tekrarının önlenmek suretiyle tecavüzün men’i gerektiği
5. https://…-ankara-tesettur-gelin-bas-turban-tasarm-sac.business.site/ web sitesinin yayında olmadığı,
6.Marka ihlali nedeniyle davalıların, davacılara ödemesi gereken maddi tazminat miktarının 6.909,27.-TL olabileceği,
7.Tüm dosya kapsamına göre 2.000,00.-TL manevi tazminat takdirinin hakkaniyete uygun olacağı, hükmün ilanında davacıların menfaatlerinin bulunduğu sonuç ve kanaatine varılmış aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H ÜK Ü M :
Davanın kısmen kabulüne,
Davalılara ait kullanımların davacıların tescilli markalarına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine,
Davalıların markaya tecavüz teşkil eden eylemlerinin tekrarının önlenmek suretiyle tecavüzün men’ine,
6.909,27.-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline,
2.000,00.-TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline,
Masrafı davalılardan alınmak suretiyle hükmün kesinleşmesini müteakip karar özetinin trajı en yüksek gazetelerden birinde ilanına,
Alınması gereken (8.909,27.-TLx%068,31)=608,59.-TL harçtan, peşin alınan 426,94.-TL harcın mahsubu ile, eksik kalan (608,59-426,94)=181,65.-TL nispi bakiye karar harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen maddi tazminat için hesap edilen takdiren 6.909,27-TL nispi, kabul edilen manevi tazminat için hesap edilen takdiren 2.000,00.-TL nispi ve kabul edilen diğer maddi istemler için hesap edilen takdiren 7.375,00.-TL maktu olmak üzere üç ayrı vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
Davanın maddi ve manevi tazminat bakımından kısmen reddedilmesi ve davalıların kendilerini vekil ile temsil ettirmeleri sebebiyle reddedilen maddi tazminat için hesap 6.909,27.-TL nispi, reddedilen manevi tazminat için hesap edilen takdiren 2.000,00.-TL nispi olmak üzere iki ayrı vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
Davanın kabul ret oranının takdiren %75 olarak kabulüne,
Harcın davanın yalnızca kabul edilen kesimi üzerinden alınması nedeniyle, davacının peşin yatırdığı 426,94.-TL’nin tamamının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Davacının bunun dışında yapmış olduğu aşağıda dökümü yazılı 4.256,80-TL yargılama giderinin %75’inin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
Davalıların yapmış olduğu 50,00.-TL tebligat posta giderinin %’25’inin davacılardan tahsili ile davalılara verilmesine,
Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen davacıya iadesine (HMK m.333),
Dair, davacılar vekili ile davalılar vekillerinin yüzlerine karşı, tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde …Bölge Adliye Mahkemesi’nde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.07.04.2022

Kâtip Hâkim … ✍e-imzalıdır ✍e-imzalıdır

MASRAF DÖKÜMÜ
İlk Masraf : 67,80.-TL
Bilirkişi Ücreti :4.000,00.-TL
P.P : 189,00.-TL
TOPLAM :4.256,80.-TL