Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2020/140 E. 2021/37 K. 17.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 2. FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/140 Esas – 2021/37
T.C.
ANKARA
2. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
KARAR TÜRK MİLLETİ ADINA
Esas No : 2020/140
Karar No : 2021/37

Hakim : …
Katip : …

Davacı :…

Davalılar : 1-…….

Dava : Marka İle İlgili YİDK Kararının İptali
Dava Tarihi : 04/05/2020
Karar Tarihi : 17/02/2021
Gerekçeli Kararın
Yazıldığı Tarih : 18/02/2021
Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine açılan Marka İle İlgili YİDK Kararının İptali istemli davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :
Davacı vekili dilekçelerinde özetle; müvekkilinin tüketim ürünleri alanında, 70 yılı aşkın süredir öncü ürün ve kategorilerde tüketicilerin ihtiyaçlarını karşıladığını ve özellikle de Türkiye pazarındaki “Kozmetik ürünleri ve kişisel kullanım amaçlı koku verici maddeler” kategorisinin öncülerinden ve pazar liderlerinden olduğunu, müvekkiline ait “…”, “…şekil”, “…dünyası”, “…natürel” gibi “…” ibaresini içeren birçok markanın, kozmetik ürünleri ve kişisel kullanım amaçlı koku verici madde ürünleri kalite ve güvenilirlikleriyle tüketiciler nezdinde tanınmışlık kazandığını ve halk nezdinde aranır hale geldiğini, müvekkiline ait “…” ibareli markalarının tanınırlık seviyesinin oldukça yüksek olduğunu, davalı markasında yer alan “…” ibaresinin müvekkiline ait “…”, “…şekil”, “…dünyası”, “…natürel” ve “…” ibareli diğer birçok markası ile ayniyet derecesinde benzer olduğunu, markayı gören tüketicinin algıladığı ve aklında kalan kısmın markayı oluşturan kompozisyonda belirgin şekilde yazılmış bulunan “…” ibaresi olduğunu, müvekkiline ait “…” ibareli birçok markasının tanınırlığı ve ayırt ediciliği dikkate alındığında “….” markasında yer alan “…” ibaresinin tüketici nezdinde iltibasa yol açacağının açıkça ortada olduğunu, müvekkili şirketin senelerdir “… …” ibaresini değişik markalarında kullandığını, bu nedenle markadaki ayırt edici unsurun “…” olduğunu, adeta müvekkili şirket markasının yanına başkaca ibareler eklenerek ortalama tüketiciye müvekkili şirketin markası ile bağlantılı olduğu yönde mesaj veren “….”in müvekkili şirketin seri markasının devamı ya da ikamesi gibi algılanacağını, tüketici nezdinde müvekkili şirketin tekstil dünyasına da girmiş olabileceğinin algılanması ve haksız olarak müvekkil şirketin markasından yararlanacağının tereddütte mahal vermeyecek şekilde açık olduğunu, davalı şirket tarafından başvurusu yapılan marka ile müvekkili şirkete ait markaların 35.sınıf bakımından çakıştığını, ihtilafa konu marka ile müvekkiline ait markalar arasında ayniyet derecesinde fonetik benzerlik bulunduğunu ve bu benzerliğin tüketici nezdinde markaların ayırt ediciliğini tamamen ortadan kaldırdığını, bu nedenle, dava konusu markanın hükümsüz kılınması gerektiğini, davalının kötü niyetli olduğunu ifade ederek, TÜRKPATENT YİDK’nın 13/02/2020 tarih ve … sayılı kararının iptaline, … numaralı marka başvurusunun tescilinin reddine, mümkün olmaması halinde; marka başvurusunun 35. sınıfta çakışan mal ve hizmetler yönünden tescilinin reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı TÜRKPATENT vekili cevaplarında özetle; dava konusu … sayılı ve …ibareli başvuru ile itiraz gerekçesi “…” esas unsurlu markalarda ortak kelime unsurunu “…” ibaresinin teşkil ettiğini, …ibaresinin, Türkiye’de yaygın kullanımı bulunan bir kadın ismi olduğunu, bu nedenle belirli bir ticari kaynağa münhasıran bağlanabilme anlamında ayırt edici gücünün yüksek olmadığını, “….” kelimesinin, bir bütün olarak gerçek bir kişinin ad ve soyadı izlenimini verdiğini, dava konusu başvuru ile itiraz gerekçesi markalar arasında belirgin ve kolaylıkla algılanır farklılıkları bulunduğunu, “….” ibareli başvuru ile… sayılı “…”, “…junior”, “…şekil”, “…naturals şekil”, “…elegance şekil”, “…”, “…kadını”, “…dünyası”, “….”, “…hijyenmax”, “…antiodor”, “…moments”, “…natürel”, “…”, “…”, “…hayatta her şeyin bir kokusu vardır. her şey unutulur, kokular asla.hayatın kokusu şekil”, “…”, “…pure”, “…simple”, “…clean” ibareli itiraz gerekçesi markalar arasında görsel, işitsel, kavramsal ve bütün olarak ortaya çıkan izlenim bakımlarından benzer markalar olmadığını, ilgili tüketicilerin, başvuruya konu …markası ile itiraza gerekçe olarak gösterilen “…” esas unsurlu mesnet markalar arasında bütüncül algı çerçevesinde markaların farklı ticari kaynaklardan gelen birbirinden farklı markalar olarak algılayacağını, başvuru ile itiraza gerekçe olarak gösterilen markaların bütünüyle bıraktıkları izlenim itibarıyla ilişkilendirilme ihtimali dahil olmak üzere karıştırmaya yol açabilecek derecede benzer olmadığını, markalar arasında 6769 s. SMK’nın 6/1 maddesi hükmü anlamında karıştırılma ihtimali bulunmadığını ifade ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı şahıs vekili cevaplarında özetle; müvekkili ….’in, 17.01.2013 tarihinde …Ada unvanı şahıs şirketini kurarak özellikle ayakkabı ve giyim sektöründe olmak üzere perakende satış ticaret hayatına başladığını, 2014/107928 başvuru numarası ve 25.12.2014 tarihli “selish shoes” marka başvurusunun… tescil numarası ile 14., 18. ve 25. sınıflarda tescillendiğini, müvekkilinin evliliği ile soyadının “…” olarak değişmesi ile şahıs firması unvanının da paralel olarak değiştiğini, müvekkilin soyadının “…” olduğu dosyada mübrez vekaletnameden ve Vergi Levhasından da tespit edilebileceğini, müvekkilin 2014 yılından itibaren başlamış olduğu ayakkabı ve giyim sektöründe büyük bir aktör olarak özellikle elektronik alışveriş üzerinden yoğun bir şekilde faaliyet gösterdiğini, “www.selishoes.com” ile “… ” web siteleriyle ve 1.4 Milyon takipçisi olan “…Shoes” ile 450bin takipçisi olan “….” instagram hesabı üzerinden mesafeli satış yöntemi ile perakende satış, tanıtım ve pazarlama faaliyetlerini yürüttüğünü, dava dilekçesinde hiçbir dayanak olmaksızın davacının …ibareli markalarının halk nezdinde tanınmışlık kazandığının iddia edildiğini, davacı her ne kadar Sayın Mahkemeyi yanıltmaya yönelik olarak müvekkilinin davaya konu tescilli markası “….” markası ile “…” ibareli tüm markaları ile iltibas yarattığı yönünde iddiada bulunmuş ise de davacının müvekkili ile aynı sınıfta tescilli olmayan markaları için itirazlarının Sayın Mahkemece hiçbir surette dikkate alınmaması gerektiğini, davacının hiçbir markasının tanınmış marka statüsünde olmadığını, farklı sınıflardaki başvurularına itiraz etme imkanının baştan itibaren bulunmadığını, bu nedenle davacının bu yöndeki iddialarının dinlenmesi mümkün olmadığını, davacının iddialarının aksine itiraza konu edilen 35. sınıfta marka başvurusunda bulunulan “…” markasının tescilinin halen gerçekleşmediğini, davacının “…” markasını başvurusundan önce, tam 100 adet içerisinde “…” ibaresi geçen ve 35. sınıfta tescil edilen marka bulunduğunu, bu durumun salt “…” markasının ayırt edici niteliğinin çok düşük olduğunu, aynı ifadenin yer aldığı yüzlerce marka olmasından söz konusu marka hakkının yüksek koruma sağlayamayacağını açıkça gösterdiğini, davaya konu “….” markasının müvekkilin ad ve soyadından meydana gelmekte olup aynı zamanda ticari işletmesinin adı olduğunu, markaların ad ve soyaddan oluşması halinde, soyadın markanın esaslı/hakim unsurunu oluşturduğunun kabul edildiğini, bu nedenle müvekkili markasında “…” soy isminin markanın esas unsuru/ayırt edici unsuru olup davacının markaları ile karıştırılma ihtimali olmadığını, “…” isminin ülkemizde çok yaygın kullanılan bir kadın adı olduğunu, bu durumun da söz konusu markanın ayırt edicilik şartını sağlamadığını gözler önüne serdiğini, davaya konu itiraz dayanağını oluşturan markanın salt “…” ifadesini içerdiğini ve markayı oluşturan ayırt edicilik özelliği dahi olmayan bu ifadenin müvekkilin “….” markası ile iltibas yaratması ihtimali olmadığını, davacının diğer marka sınıflarında bulunan ancak dava dilekçesinde dayanak gösterdiği “…” ibaresini taşıyan diğer markalar için de aynı hususun söz konusu olduğunu, davacı tarafından “…” ve diğer markaların kolonya markası olarak kullanıldığını, davacının işbu …markasını başkaca kullanmakta olduğu bir ürün veya hizmeti bulunmadığını, müvekkilinin ise “….” markasını tekstil ve ayakkabı ürünleri kapsamında kullandığını aynı zamanda bu marka üzerinden pazarlama ve reklam hizmetleri sunduğunu, davacının kolonya ürünü markası olarak kullandığı “…” markası ile müvekkilin “….” markasının şekil yazılış tarzı ve yazım rengi olarak da birbirinden çok farklı olduğunu, aynı şekilde her ne kadar başka sınıflarda tescilli olsalar da davacının diğer “…” ifadesini içeren hiçbir markası ile müvekkilin “….” markasının biçim, renk, grafik unsurlar, düzenleme ve tertip tarzı itibariyle görsel, sescil ve anlamsal olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik bulunmadığının açık olduğunu, müvekkilin markası ile davacı markasının karıştırılma ihtimali olmadığının doğrudan gözle görülür durumda olduğunu, tüm bu hususların yanı sıra davacının huzurdaki davayı ikame etmesinin haksız ve kötü niyetli olduğunu öncelikle verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep ettiklerini ifade ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın açılmasını müteakip yargılamaya katılımı olan tarafların dava, cevap, cevaba cevap, ikinci cevap dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, sundukları deliller alınmış, marka tescil ve başvuru dosyaları ile alâkalı kayıtları getirtilmiş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, taraflar sulhe teşvik olunmuş, arabulucuya gitme hakları hatırlatılmış, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, tahkikat icra olunmasını müteakip, Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yazı İşleri Yönetmeliği’nin 41/2. maddesi hükmü de gözetilerek taraf vekillerine tahkikat ve yargılamanın geneliyle ilgili son sözleri de sorulmuş; sözlü iddia ve savunmada bulunma olanağı tanınmıştır.
GEREKÇE :
Dosya uyuşmazlık konuları hakkında rapor tanzimi için bilirkişi heyetine tevdi edilmiş ve rapor tanzim ettirilmiştir.
Davacı ve davalılar arasındaki uyuşmazlık, markaların ve emtiaların benzer olup olmadığı, karıştırılma ihtimalinin olup olmadığı, YİDK kararının yerinde olup olmadığı, davacının kötü niyet itirazının yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Celp olunan tescil dosyaları kapsamından davalının … sayılı “….” ibareli marka başvuru sahibi olduğu beyan, tevsik ve müşahede olunmaktadır.
Dava konusu, 2019/00594 sayı ve “….” ibareli marka için davalı tarafından 21.05.2019 tarihinde 25,35.Sınıf mal/hizmetleri kapsayacak şekilde için başvuruda bulunduğu, başvurunun ilanına karar verildiği, ilana karşı davacı tarafından … başvuru numaralı “….” ibareli başvurunun 6769 s. SMK’nın 6 ncı maddesi uyarınca …”…”, “…junior”, “…şekil”, “…naturals şekil”, “…elegance şekil”, “…”, “…kadını”, “…dünyası”, “….”, “…hijyenmax”, “…antiodor”, “…moments”, “…natürel”, “…”, “…”, “…hayatta her şeyin bir kokusu vardır. her şey unutulur, kokular asla.hayatın kokusu şekil”, “…”, “…pure”, “…simple”, “…clean” ibareli markalarına dayanarak itirazda bulunduğu, TÜRKPATENT YİDK’nın 13/02/2020 tarih ve … sayılı kararı ile itirazın reddine karar verildiği ve bunun üzerine işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Toplanan delillere, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre;
Davacı tarafa ait … sayılı …., … …KADINI, … sayılı … markaları hükümden düşmüş oldukları;
Dava konusu marka başvurusu 25. sınıfa ait mallar ve 35. sınıfa ait hizmetler ile 03, 09, 14, 18, 25, 26, 27 ve 28. sınıflara ait olan spesifik malların satış hizmetleri için tescil edilmek istendiği, davacı tarafa ait markalar 03. sınıfa ait mallar ile 2017/32845 sayılı …markası 35. sınıfa ait hizmetler ile 03. sınıfa ait malların satışı ve 2019/14055 sayılı …markası 03. sınıfa ait malların satışını kapsadığı, davalı taraf markası ile davacı tarafa ait 2017/32845 sayılı …HAYATIN KOKUSU & Şekil markası sınıf 35’te bulunan birebir hizmetleri kapsadığı için taraf markaları bu hizmetler bakımından aynı olduğu, davacı tarafa ait 2017/32845 ve 2019/14055 sayılı markalar 03. sınıfa ait olan malların satışını kapsadığı için taraf markaları bu malların satışı bakımından birebir aynı hizmetleri kapsadığı, davacı tarafa ait bu iki markanın dışındaki markalar kapsamında bulunan 03. sınıfa ait mallar ile davalı tarafa ait markanın 03. sınıfa ait malların satış hizmetlerini kapsayan sınıf 35 kapsamındaki satış hizmetleri ilintili olduğu;
Dava konusu markanın “….” şeklinde beyaz zemin üzerine standart büyük harf karakteri ile siyah …ve … ibarelerinin arasına boşluk bırakılarak yazılmasından oluştuğu, davalı tarafa ait markanın bileşik kelime markası olduğu ve bir kadının ad ve soyadı şeklinde oluşturulduğu, davalı taraf markası …şeklinde bir bütün olarak algılandığı, …ibaresi Türk Dil Kurumu, Kişi Adları Sözlüğünde “Türkçe kız ismi olduğu, 1. Övün. 2. Gür akan su. 3. Orta Asya’da yetişen, bodur, sürekli yeşil kalan bir bitki.” manalarına geldiği, … isminin Türkçe bir ibare olduğu, “Gerçekten bey olan kimse, İzmir ve Kocaeli illerine bağlı iki farklı bucağa bağlı yerleşim birimi” adı olduğu, …şeklindeki davalı markasının kavramsal olarak belirli bir kişiyi belirten ad ve soyad şeklinde algılanacağı, …ibaresi Türkçe olup yazıldığı şekilde okunacağı, İsim ve Soyadı şeklinde okunan davalı markasında kulakta iz bırakan sesin soyadını oluşturan /…/ sesinde olacağı;
Davacı tarafa ait markaların standart düz yazı karakteri ile küçük veya büyük harf karakteri ile …ve …şeklinde kelime markası şeklinde oluşturulduğu, davacı tarafın farklı mavi zemin üzerine standart yazı karakteri ile …, …, …ibareli markalarının bulunduğu, …esaslı unsuruna… şeklinde ilave kelime unsurları ekleyerek seri markalar oluşturduğu, seri markalarda kullanılan ibarelerin hem ayırt edici niteliklerinin oldukça düşük olduğu hem de marka konumlandırmasında …esaslı unsurunun altında görsel olarak dikkati çekmeyecek şekilde küçük puntolar ile yazılmasından dolayı tali unsur konumunda oldukları, davacı tarafa ait markaların esaslı unsurunun …ibaresi olduğu, …ibaresinin başka anlamları olmasına rağmen en çok bilinen ve kullanılan manası Türkçe bir kadın adı olduğu, davacı markası kavramsal olarak Türkçe’de yaygın kullanılan genel bir kadın adını çağrıştıracağı, davacı tarafa ait marka …şeklinde okunacağı, tali unsur ile telaffuz edilen markalarda da kulakta kalan ve iz bırakan sesin …olacağı;
Taraf markaları bir bütün olarak karşılaştırıldığında görsel, işitsel ve kavramsal olarak benzer olmadığı;
Taraf markalarında dava konusu “…” ibaresinin ortak olduğu, davacı markalarının esaslı unsurunu …ibaresi oluştururken, davalı markası …şeklinde bütün olarak algılanmakta ve markanın esaslı unsurunu bir bütün olarak …ibareleri oluşturduğu, …ibaresi Türkçe’de yaygın olarak kullanılan bir kadın adı olup, herkes tarafından kullanılan, bilinen, ayırt edici niteliği düşük bir ibare olduğu, davalı tarafa ait markada …ibaresine … ibaresi eklenerek belirli bir kişiyi işaret ettiği için ayırt ediciliği yüksek bir ibare haline geldiği,
Bilindiği üzere ayırt ediciliği yüksek olmayan ibareler ayırt ediciliği yüksek ibarelere nazaran daha dar koruma gücüne sahiptir. Orijinal niteliği az olan bu nedenle ayırım gücü zayıf markalarla ilgili olarak iltibas tehlikesinin önlenebilmesi için, tescili istenen yeni markada ufak bazı değişikliklerin yapılmış olması yeterlidir.
Gündelik hayatta yaygın kullanımı bulunan kişi adlarının veya soyadlarının sıklıkla karşılaşılmayan ve yaygın kullanımı bulunmayan kişi adlarına kıyasla ayırt edici niteliklerinin görece daha düşük düzeyde olduğu kabul edilir. Yine, özgün nitelikte ve günlük hayatta sık karşılaşılmayan orijinal nitelikteki ibarelerin diğer markalara kıyasen ayırt edici gücünün görece daha fazla olduğu da kabul edilmektedir.
Kişi adlarından oluşan başvuruların benzerlik değerlendirmesinde hemen hemen aynılık derecesinde bir benzerlik eşiği aranacaktır. Kişi adlarındaki ufak farklılıkların bu adları, dolayısıyla da işaretleri birbirinden farklılaştırmaya yeterli olduğu kabul edilecektir.
Davalı ve davacı markalarında yer alan ortak unsur “…” ibaresinin davacı markalarının esaslı unsuru olduğu, davalı markasında ise esaslı unsurun bir parçası olduğu ve …şeklinde bir bütün olarak algılandığı, markaların genel kompozisyonun ve görsel hafızada bıraktıkları izin farklı olduğu, taraf markalarının işitsel ve kavramsal olarak benzer olmadığı;
Dava konusu marka ile davacı markalarının bütünsel anlamda yapılan karşılaştırmada, taraf markalarının; birbirlerinin farklı versiyonları, alternatifleri veya bir serinin devamı olarak nitelendirilmesi mümkün olmayan işaretler oldukları, “….” ibaresi ile karşı karşıya kalan tüketicinin bu ibareyi davacının markası olarak yorumlama yoluna gitmeyeceği ve aralarında benzerlik ve karıştırılma olasılığının olmayacağı;
Kötüniyet iddiasının kanaat oluşturmaya yeterli olacak bilgi ve belgelerin gerek marka işlem dosyasında gerek dava dosyasında mevcut olmadığı anlaşılmıştır.
Neticede dosya incelendiğinde, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından;
Dava konusu … sayılı başvuru ile davaya mesnet gösterilen davacı tarafa ait markanın yalnızca Sınıf 35: Reklamcılık, pazarlama ve halkla ilişkiler ile ilgili hizmetler, ticari ve reklam amaçlı sergi ve fuarların organizasyonu hizmetleri, reklam amaçlı tasarım hizmetleri; alıcı ve satıcılar için online pazaryeri (internet sitesi) sağlama hizmetleri. Büro hizmetleri; sekreterlik hizmetleri, gazete aboneliği düzenleme hizmetleri, istatistiklerin derlenmesi, büro makinelerinin kiralanması hizmetleri, bilgisayar veri tabanlarındaki bilginin sistematik hale getirilmesi, telefon cevaplama hizmetleri. İş yönetimi, idaresi ve bu konular ile ilgili danışmanlık, muhasebe ve mali müşavirlik hizmetleri, personel işe yerleştirme, işe alma, personel seçimi, personel temini hizmetleri, ithalat-ihracat acente hizmetleri, geçici personel görevlendirme ( başkası adına fatura yatırma, vergi yatırma, trafik işlemleri gibi iş takibi) hizmetleri. Açık artırmaların düzenlenmesi ve gerçekleştirilmesi hizmetleri. Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için Parfümeri; kozmetik ürünleri, kişisel kullanım amaçlı koku vericiler (insan ve hayvanlar için deodorantlar dahil;ilaç ihtiva eden kozmetikler hariç) mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri; (belirtilen hizmetler perakende, toptan satış mağazaları, elektronik ortamlar, katalog ve benzeri diğer yöntemler ile sağlanabilir.) hizmetleri bakımından aynı/benzer hizmetleri kapsadığı, taraf markaları arasında 6769 s. SMK’nın 6/1 maddesi anlamında karıştırılma ihtimalinin bulunmadığı, kötü niyet iddialarının ispatlanamadığı, YİDK kararının yerinde olduğu, TÜRKPATENT YİDK’nın 13/02/2020 tarih ve … sayılı kararının iptali şartlarının oluşmadığı anlaşıldığından, rapor doğrultusunda davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :
D a v a n ı n R e d d i n e,
1-Alınması gereken 59,30.-TL maktu harçtan peşin alınan 54,40-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 4,90.-TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
2-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
3-Davalı kurum ve davalı şahıs kendilerini vekille temsil ettirdiklerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan takdiren 5.900,00.-TL maktu ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Davalıların yapmış olduğu bir gider olmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına,
5-Yatırılan ve kullanılmayan gider avansının, hükmün kesinleşmesini müteakip re’sen yatıran tarafa iadesine (HMK m.333),
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.17/02/2021

Kâtip Hâkim …
✍e-imzalıdır ✍e-imzalıdır