Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/407 E. 2023/526 K. 10.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/407 Esas – 2023/526
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN

T.C.
ANKARA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2023/407 Esas
KARAR NO : 2023/526

BAŞKAN…
ÜYE …
ÜYE :..
KATİP ..

DAVACI :…
VEKİLİ : Av. ..
DAVALI : …
DAVA : Tahkim (Hakem)
DAVA TARİHİ : 02/06/2023
KARAR TARİHİ : 10/07/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tahkim (Hakem) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil…. ile Daval…ile arasında yapılmış bulunan sözleşme uyarınca müvekkili şirketin karşı taraf olan davalı şirketten olan sözleşmeden kaynaklı olarak 24.083,60 TL cari hesap alacağı ve müvekkilinin 917.872,21 TL hak ediş bedelinin 400.000,00 TL’si trafik kazasına ilişkin teminat ayrıca 5 işçiye ilişkin toplamda 125.000,00 TL teminat mahsup edilerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile alacağını tahsil edememesi üzerine davalı borçlu şirket aleyhine … Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak borçlu tarafça icra takibine hiçbir hukuki gerekçesi ve yasal dayanağı olmadan haksız bir şekilde, tamamen alacağı sürüncemede bırakmaya yönelik itiraz edildiğini, taraflarınca arabuluculuk yoluna başvurulmuş olmasına rağmen taraflar arasında anlaşma sağlanamadığını, taraflar arasında yapılmış bulunan Alt sözleşmenin 16. Maddesi 16.1.1. Uyarınca ihtilafın sulh ile çözülmemesi durumunda taraflardan herhangi biri ihtilafı … Kanunlarının hakemliğine sunabilir ibaresi bulunduğunu, yine aynı maddede her türlü ihtilafın çözümlenmesinde … mahkemeleri ve İcra daireleri yargı yetkisine sahip olacaktır denildiğini, ancak anlaşılacağı üzere sözleşmede hakem seçimi hususunda herhangi bir açık hüküm bulunmadığını, bu nedenle sözleşmedeki maddeye uygun şekilde hakem tayin edilerek ihtilafın çözülebilmesi amacıyla hakem seçiminin mahkememiz yoluyla gerçekleştirilmesini teminen, ihtilafı çözmek üzere hakem tayininin mahkememiz yoluyla gerçekleştirilmesini talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davacı …. …Projesi” kapsamında her cins hafriyat, taş, kırmataş, mıcır vb. malzemelerinin nakliyesi ve müvekkil Şİrketin göstereceği depo veya döküm sahasına dökümü konusunda sözleşme akdedildiğini, davacı firma bünyesinde hafriyat kamyonu şoförü çalışan … isimli kamyon şoförü sevk ve idaresindeki …..Plaka sayılı kamyon ile 18/10/2020 tarihi saat 23:30 sularında demiryolu hattıyla dikey olarak kesişen karayolunun diğer tarafına geçmek isterken bölgedeki bir fabrikadan aldığı işçileri götüren ….Plaka sayılı servis ile çarpıştığını, otobüs sağ yan taraf üzerine devrildiğini ve sürüklenmesi sonucunda ölümlü, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, bu kaza sonucunda; işçi servisinde yolcu olarak bulunan bir kişi olay yerinde vefat ettiğini, geriye kalan 17 kişi ise yaralandığını, müvekkili şİrket, ilgili sözleşme hükmüne göre davalının kaza tarihinden sonraki hak edişinden 400.000-TL ‘yi nakdi teminat olarak cari hesabına kaydettiğini, vefat eden …’ın yakınları alt işveren…e manevi tazminat davası açmış olup dava Lüleburgaz… Karar sayılı 13/10/2022 tarihli kararla karara bağlanmış şu aşamada istinaf incelemesinde olduğunu, davacılar, ayrıca maddi zararları için ….Esas no’lu dosya üzerinden maddi tazminat davası açmış bulunduğunu, davacı ile müvekkili Şirket arasındaki sözleşmenin son bulmasından ötürü yukarıda belirtilen davaya istinaden emsal davalar göz önüne alınarak belirlenen dava masrafları ve dava değerinin toplamının 2 katı tutarını bile karşılamayan nakdi teminat kesildiğini, diğer yandan davacı ile imzalanan sözleşme gereği arabuluculuk merkezine yönlendirilmeyen 5 işçisinin dava riski için de 125.000-TL teminat alındığını, yani toplamda 941.955,8-TL müvekkil şirket uhdesinde teminat bulunduğunu, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı tahkime, başka bir ifadeyle hakem yahut hakem heyetine götürmek istedikleri hususundaki iradelerini ortaya koymaları gerekeceğini, dolayısıyla tarafların tahkim iradesi, karşılıklı olarak açık ve kesin bir şekilde ifade edileceğini, açıklanan gerekçelerle; uyuşmazlığın hangi konuya ilişkin olduğunun açıkça belirtilmemiş olması, asıl sözleşmeye eklenen tahkim klozunda, tarafların tahkim iradesi kesin olmadığı ve tereddüde yer bıraktığından hakem şartı geçersiz olduğunu, nitekim…da, devlet mahkemelerinin yetkisini ortadan kaldıran bu sözleşmelere karşı, tahkimin istisnai bir uyuşmazlık çözüm yolu olduğunu belirterek, taraflar arasındaki tahkim iradesinin mutlak olmasını aradığını, eldeki uyuşmazlığın hakem yargılaması ile çözülmesine muvafakatlarının bulunmadığını, sözleşmede kararlaştırılan hakem şartının geçersiz kabul edilerek davanın usulden reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
GEREKÇE:
Dava, HMK 416 maddesine dayalı olarak açılan hakem seçimine ilişkindir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun “Hakemlerin seçimi” başlıklı 416. Maddesi ” (1) Taraflar, hakem veya hakemlerin seçim usulünü kararlaştırmakta serbesttir. Taraflarca aksi kararlaştırılmamışsa hakem seçiminde aşağıdaki usul uygulanır:
a) Ancak gerçek kişiler hakem seçilebilir.
b) Tek hakem seçilecek ise ve taraflar hakem seçiminde anlaşamazlarsa hakem, taraflardan birinin talebi üzerine mahkeme tarafından seçilir.
c) Üç hakem seçilecek ise taraflardan her biri bir hakem seçer; bu şekilde seçilen iki hakem üçüncü hakemi belirler. Taraflardan biri, diğer tarafın bu yoldaki talebinin kendisine ulaşmasından itibaren bir ay içinde hakemini seçmezse veya tarafların seçtiği iki hakem seçilmelerinden sonraki bir ay içinde üçüncü hakemi belirlemezlerse, taraflardan birinin talebi üzerine mahkeme tarafından hakem seçimi yapılır. Üçüncü hakem, başkan olarak görev yapar.
ç) Üçten fazla hakem seçilecek ise son hakemi seçecek olan hakemler yukarıdaki bentte belirtilen usule göre taraflarca eşit sayıda belirlenir.
d) Hakemin birden fazla kişiden oluşması hâlinde en az birinin kendi alanında beş yıl ve daha fazla kıdeme sahip bir hukukçu olması şarttır.
(2) Hakemlerin seçim usulünü kararlaştırmış olmalarına rağmen;
a) Taraflardan biri sözleşmeye uymazsa,
b) Kararlaştırılmış olan usule göre tarafların veya taraflarca seçilen hakemlerin hakem seçimi konusunda birlikte karar vermeleri gerektiği hâlde, taraflar ya da hakemler bu konuda anlaşamazlarsa,
c) Hakem seçimi ile yetkilendirilen üçüncü kişi, kurum veya kuruluş, hakemi ya da hakem kurulunu seçmezse,
hakem veya hakem kurulunun seçimi, taraflardan birinin talebi üzerine mahkeme tarafından yapılır. Mahkemenin, gerektiğinde tarafları dinledikten sonra bu fıkra hükümlerine göre verdiği kararlara karşı kanun yoluna başvurulamaz. Mahkeme, hakem seçiminde tarafların sözleşmesini ve hakemlerin bağımsız ve tarafsız olması ilkelerini göz önünde bulundurur. Üçten fazla hakem seçilecek hâllerde de aynı usul uygulanır tahkim şartının geçerli olabilmesi için ortaya konan tahkim iradesinin hiçbir tereddüde yer vermeyecek kesinlikte açık olması gerekmektedir.” hükmünü içermektedir.
Davacı, taraflara arasında imzalanan alt sözleşmeden kaynaklanan alacağa ilişkin ihtilafın sözleşmenin 16.1.1 maddesi uyarınca hakemle çözülmesi gerektiğini, sözleşmede hakem seçimine ilişkin bir hüküm bulunmadığını belirterek hakem tayini için talepte bulunmuştur.
Taraflar arasında imzalana….Kesiminin İnşası projesi kapsamında her cins hafriyat , taş , kırma taş, mıcır vb. Malzemelerin nakliyesi ve dökümü işlerine ilişkin alt sözleşmenin 16.1.1. Maddesin de ” alt sözleşmede başka türlü belirtilmediği takdirde taraflar arasındaki alt sözleşmedeki veya dışındaki veya alt sözleşme ile ilgili herhangi bir konuya dair her türlü ihtilaf farklılık veya fikir ayrılığı durumu vuku bulmuşsa ve durumun taraflardan biri diğerine yazılı olarak bildirirse ( ” ihtilaf ” ) ilk olarak bahsi geçen ihtilafın aşağıda belirtilen prosedürleri takip edilerek sulh yoluyla çözümü aranır.
(a) Taraflardan biri bahsi geçen ihtilafı karşı tarafın yöneticisine veya onun temsilcisine sulh yoluyla çözümü için başvurabilir. Eğer böyle bir başvuru durumu söz konusu olur ise bu durumda her iki taraf başvuruyu on (10) günden fazla geçmemek koşuluyla ilgili ihtilafın sulh yoluyla çözümü için bir araya gelirler.
(b) İlgili ihtilafın buluşmadan sonraki on (10) gün içerisinde sulh yoluyla çözümünün mümkün olmadığı durumlarda taraflardan herhangi biri ihtilafı …kanunlarının hakemliğine sunabilirler.
(c) İhtilaf dostane yollarla çözümlenmediği sürece nihai olarak uygulamadaki Türkiye Cumhuriyeti Kanunları ile çözülecek ve ilgili muamele Türkçe dilinde gerçekleştirilecektir.
(d) Her türlü ihtilafın çözülmesinde ….i ve icra daireleri yargı yetkisine sahip olacaktır….” hükmü bulunmaktadır.
HMK 416 maddesi gereğince mahkemece hakem seçimi için öncelikle taraflar arasında yapılmış geçerli bir tahkim sözleşmesi veya sözleşmedeki tahkim şartının bulunması gerekir. Geçerli bir tahkim sözleşmesinin bulunmaması halinde hakem atanması da söz konusu olmayacaktır.
Tahkim sözleşmesinin geçerli olması için tarafların tahkim iradelerinin bir diğer ifadeyle uyuşmazlığı hakem yoluyla çözümüne ilişkin iradelerinin açık ve kesin olması gerekmektedir.
Somut olayda davacı tarafça hakem atamasına dayanak gösterilen alt sözleşmenin 16.1.1. maddesinde, ihtilafın hakem / tahkim yoluyla çözüleceğine ilişkin açık ve kesin bir iradeyi gösteren ifade bulunmadığı gibi, ihtilafın çözümlenmesinde Ankara Merkez Mahkemeleri ve icra dairelerinin yargı yetkisine sahip olacağına ilişkin hüküm bulunduğu, bu şekilde taraflar arasında geçerli bir tahkim sözleşmesinin bulunmadığı, geçerli bir tahkim sözleşmesi bulunmadığından mahkememizce hakem seçimi de yapılamayacağı kanaatine varılmakla HMK 416 maddesi gereğince davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 269,85 harçtan peşin olarak alınan 179,90 TL harcın mahsubu ile kalan 89,95 TL harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer OLMADIĞINA,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kalan var ise karar kesinleştikten sonra talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, tarafların yokluğunda HMK 416/2 maddesi gereğince kesin olarak oy birliği ile karar verildi. 10/07/2023

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır