Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/250 E. 2023/255 K. 11.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN

T.C.

2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2023/250 Esas
KARAR NO : 2023/255

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. ….
DAVALI : 1- … – … …
VEKİLİ : Av. …….
DAVALI : 2- … – … …

DAVA : 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 06/04/2022
KARAR TARİHİ : 11/04/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 11/04/2023

Dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılardan …’in, diğer davalı … aleyhine … 19. İcra Müdürlüğü’nün 2014/19913 Esas sayılı dosyası nezdinde icra takibi başlatıldığını, icra dosyası kapsamda müvekkile birinci haciz ihbarnamesi gönderildiğini ve gönderilen birinci haciz ihbarnamesinin müvekkile tebliğ edildiğini, müvekkil işçi olarak çalıştığı için iş yoğunluğu sebebiyle haciz ihbarnamesine itiraz etmeyi unuttuğunu, daha sonra müvekkile ikinci haciz ihbarnamesi gönderildiğini, ikinci ihbarnamesinin müvekkile tebliğ edildiğini, müvekkil bu defa sağlık sorunları sebebiyle ikinci haciz ihbarnamesine de itiraz etmeyi yoğunluktan unuttuğunu, … 19. İcra Müdürlüğü’nün 2014/19913 sayılı dosyasından müvekkile üçüncü haciz ihbarnamesi gönderilmiş olduğunu, üçüncü haciz ihbarnamesinin müvekkile 26.03.2022 tarihinde tebliğ edildiğini belirterek görülmekte olan dava dosyası kapsamında … 19. İcra Müdürlüğü’nün 2014/19913 Esas sayılı dosyasından gönderilen üçüncü haciz ihbarnamesi yönünden müvekkilin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil tarafından … 19. İcra Müdürlüğü’nün 2014/19913 Esas sayılı dosyasında, … ve Mustafa Yazıcı aleyhine icra takibi başlatıldığını, bahsi geçen icra takip dosyasında alacağın tahsil edilememesi üzerine, davacıya 89/1 haciz ihbarnamesi gönderildiğini, davacının süresi içinde 89/1 ve 89/2 haciz ihbarnamelerine itiraz etmediğini ve süresi içinde itiraz yapmaması üzerine 89/3 haciz ihbarnamesinin tebliği sonrasında işbu davanın açıldığını, müvekkil tarafından … 19. İcra Müdürlüğü’nün 2014/19913 esas sayılı dosyasında başlatılan icra takibi Kambiyo Senetlerine Özgü takip olduğunu, üçüncü kişinin açacağı menfi tespit davasında yetkili mahkemenin İİK 89/3 gereği takibin yapıldığı ya da üçüncü kişinin yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesi olduğunu, görevli mahkeme kural olarak Asliye Hukuk Mahkemeleri ise de; takibin, kambiyo senetlerine dayanması halinde ise görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, Yargıtay kararında da ihbarnamenin gönderildiği takibin, kambiyo senedine istinaden olması halinde, Ticaret Mahkemesi’nin görevli olduğu belirtilmiş ve bu halde Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevsizlik kararı vermesi gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesi sunmamıştır.
GEREKÇE:
Dava, İİK m. 89/3 uyarınca üçüncü şahıs tarafından açılan menfi tespit istemine ilişkindir.
… 5.Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda 12/12/2022 tarih ve 2022/156-525 E/K sayılı kararı ile; davada talebin taraflar arasında düzenlenen senet nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığına ilişkin menfi tespit davası olduğu, davanın T.T.K.nun 776. vd. maddelerinde sayılan hususlardan kaynaklandığı, belirtilen nedenlenlerle görevli mahkemenin … Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu anlaşıldığından HMK’nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince davanın usulden reddine karar verilmiştir.
6102 sayılı TTK’nın 4. ve 5’inci maddelerinde ticari dava düzenlenmiş olup, TTK’nın 4. maddesine göre; bir davanın ticarî dava sayılması için ya uyuşmazlık konusu işin tacir olan tarafların her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması (nispi ticari dava) ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmadığına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya asliye ticaret mahkemesince bakılacağı yönünde bir düzenleme bulunması (mutlak ticari dava olması) gereklidir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/II. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticarî iş sayılan işin, diğeri için de ticarî iş sayılması, davanın niteliğini ticarî hale getirmeyecektir. Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticarî dava sayılan davalar haricinde, ticarî davayı ticarî iş esasına göre değil, ticarî işletme esasına göre belirlemiş olup, işin ticarî nitelikte olması veya sayılması, davanın ticari dava olarak kabulü için yeterli değildir.
İİK’nın 89/3. maddesinin, üçüncü cümlesi ise; “…İkinci ihbarnameye süresi içinde itiraz etmeyen ve zimmetinde sayılan borcu icra dairesine ödemeyen veya yedinde sayılan malı icra dairesine teslim etmeyen üçüncü şahsa onbeş gün içinde parayı icra dairesine ödemesi veya yedinde sayılan malı teslim etmesi yahut bu süre içinde menfi tespit davası açması, aksi takdirde zimmetinde sayılan borcu ödemeye veya yedinde sayılan malı teslime zorlanacağı bildirilir. Bu bildirimi alan üçüncü şahıs, icra takibinin yapıldığı veya yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesinde süresi içinde menfi tespit davası açtığına dair belgeyi bildirimin yapıldığı tarihten itibaren yirmi gün içinde ilgili icra dairesine teslim ettiği takdirde, hakkında yürütülen cebri icra işlemleri menfi tespit davası sonunda verilen kararın kesinleşmesine kadar durur…” hükmünü içermektedir. Bu hükümde belirtilen mahkemenin hangi mahkeme olduğu konusunda bir açıklık bulunmamakla birlikte İİK’nın 235/1. maddesindeki gibi kayıt kabul ve 154/3. maddesindeki gibi iflas davaları için Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu yolundaki açık bir düzenleme bulunmadığından bu mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunun kabulü gerekir.
Somut olayda, taraflar arasında doğrudan bir ticari ilişki bulunmadığı gibi uyuşmazlık davalı alacaklı tarafından dava dışı borçlu aleyhine başlatılan icra takibinde, İİK’nın 89.maddesine göre davacıya çıkarılan haciz ihbarnamelerine itiraz edilmemesi nedeniyle yedinde sayılan borçtan dolayı davacının borçlu olmadığının tespiti istenmektedir.
01.10.2011 tarihinden sonra açılan menfi tespit davaları için görevli mahkeme, HMK’nın 2. maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesidir. Bu durumda, İİK’nın 89/3. maddesine dayalı olarak açılan davada, ticaret mahkemesinin değil, asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu sonucuna varılarak Mahkememizin karşı görevsizliğine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (… BAM 23.H.D.’nin 17/02/2021 tarih ve 2021/247-255 E/K sayılı emsal kararı).
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeler uyarınca;
1-Davanın dava şartı (Görev) yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Mahkememizin karşı GÖREVSİZLİĞİNE,
3-Görevli mahkemenin … 5.Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunun TESPİTİ ile karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili … 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne GÖNDERİLMESİNE,
4-Mahkememiz işbu kararının istinaf yoluna başvurulmaksızın kesinleşmesi halinde yargı mercinin belirlenmesi için dosyanın … BAM 13 Hukuk Dairesi’ne resen GÖNDERİLMESİNE,
Dair, davacı vekilinin yokluğunda, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda , gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde … BAM’da istinaf yolu açık olmak üzere tensiben karar verildi. 11/04/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır