Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/937 E. 2023/581 K. 17.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/937 Esas – 2023/581
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN
T.C.
ANKARA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/937 Esas
KARAR NO : 2023/581

HAKİM :…
KATİP :…

DAVACI :..
VEKİLİ : Av. …
DAVALI ……

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 03/09/2019
KARAR TARİHİ : 17/07/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 24/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili; dava dışı işçi ….. firmasının personeli olarak çalışmakta iken iş akdinin feshedildiğini, 4857 sayılı yasa gereği iş akdinin feshedildiğinin geçersizliği ile işe iadesini ve işverenin işçiyi başlatmaması halinde 8 aylık ücreti tutarında tazminatı müvekkilinin süresi içinde başvurması halinde hak kazanılacak olan kararın kesinleşmesine kadar çalıştırılmadığı süre ile orantılı 4 aya kadar ücret faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili talebi ile….’nde dava açtığını, açılan dava da davanın kabulüne karar verildiğini, kararın infazının mahkeme kararı ile 26/04/2017 fesih tarihi itibari ile brüt ücreti 3.496,94 TL olmak üzere toplam 25.421,59 TL’nin ayrı ayrı ödendiğini belirterek, davacı kurum tarafından dava dışı…. ödenen tazminatın, davacı kurum ile davalı firma arasında imzalanan sözleşmenin 20.14 maddesi gereğince davalı şirketin sözleşme ile çalıştırdığı personele ilişkin her türlü hukuki sorumluluğun kendisine ait olduğunun peşinen kabul ettiğini ve bu nedenle davacı kurum tarafından ödenen 25.421,59 TL değerinde işçi alacaklarının ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde;… kurumu ve davalı firma arasında alt işverenlik ilişkisinin olduğunu, davanın husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini belirterek, dava dışı …. iddia edilen tazminatını ödeme noktasında davalı şirkette çalıştığı yılların baz alınması ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
…. K.sayılı kararı ile, “…somut olayda; dava dışı işçi… Esas sayılı dosyasından davacı kurum ve davalı şirket aleyhine işçilik alacağı davası açtığını, mahkemece yapılan yargılama sonunda dava dışı işçi lehine kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti alacaklarına hükmedildiği, kararın …sayılı kararı ile istinaf taleplerinin reddi ile kararın kesinleşmesine karar verildiği, kararın infazının 10/01/2019 tarihinde dava dışı işçinin hesabına havale olarak ödendiği, dava dışı işçi ile imzalanan belirli süreli iş sözleşmesinin 20.14 maddesinde; “Yüklenici işin görülmesi sırasında ve/veya işin görülmesi nedeniyle istihdam edilenin haklı nedenle sözleşmeyi feshi, vb.) yürürlükteki mevzuat hükümleri nedeniyle Kurumda sorumlu tutulabileceği tüm zararlardan (kıdem, ihbar tazminatı, manevi tazminatı, işe iade vb) Kurumun sorumlu olamayacağını, kurumun yukarıda belirtilen nedenlerle herhangi bir ödeme yapma zorunluluğunda kalması durumunda yapılan bu ödemeyi başkaca bir ihbar ve/veya ihtara gerek kalmadan tamamen nakden ve defaten kuruma ödeyeceğini kabul ve taahüt eder. Kurum tarafından herhangi bir ödeme yapılması halinde hisse oranlarına bakılmaksızın, tamamı yükleniciden talep ve tahsil edilecektir.” hükmünün yer aldığı, asıl işverenle alt işverenin işçiye karşı müteselsilen sorumluluğunu düzenleyen yasa maddesi, 4857 sayılı yasanın 2/6 maddesi (eski yasanın 1/son maddesidir) ancak iç ilişkideki sorumlulukların aralarındaki sözleşme hükümlerine göre tespitinin gerektiğini,…. karar sayılı ve 12/05/2004 günlü içtihadında; “…1475 sayılı iş Kanununun 1/son maddesine göre (yeni düzenleme 4857 s.y. 2/6 md), Bir işverenden belirli bir işin bir bölümünde veya eklentilerinde iş alan ve işçilerini münhasıran o işyerinde ve eklentilerinde çalıştıran diğer bir işverenin kendi işçilerine karşı o işyeri ile ilgili ve bu kanundan veya hizmet akdinden doğan yükümlülüklerinden asıl işveren de birlikte sorumludur. Anılan Yasa maddesinde yazılı asıl işveren sorumluluğu, işçilere karşı olan bir sorumluluktur. Taşeron ile asıl işveren arasındaki bir düzenlemeyi içermeyen 1475 sayılı Yasanın 1/son maddesinin dava konusu olaya uygulanması mümkün değildir. Uyuşmazlığın, davacı ile davalı arasındaki sözleşme hükümlerine göre çözümlenmesi gerekmektedir. Taraflar arasındaki sözleşmenin V. maddesinde davacı asıl işverenin davalı yükleniciye karşı nelerden sorumlu olduğu, VII maddesinde de, davacı tarafından yapılacak ödemeler açıkça belirtilmiştir. Mahkemece, taraflar arasındaki sözleşme hükümleri dikkate alınarak dava konusu ihbar, kıdem ve deprem tazminatından hangi tarafın, ne miktarda sorumlu olduğunun değerlendirilmesi gerekir…” denmiştir.
Dava dışı işçinin işçilik alacaklarından her iki işveren (davacı ve davalı) işçiye karşı müteselsilen sorumlu olduğunu, asıl-alt işveren arasındaki sözleşme hizmet alımı tip sözleşmesi bile olsa ve tip sözleşmede açık alt işveren sorumluluğu bulunmasa bile sorumluluğun tamamının alt işverene ait olduğunu, davalının…. Mahkemesi’nin ilamı ve davacının talimatına rağmen işçiyi işe başlatmadığı için dava dışı işçinin dört aylık boşta geçen süre ücreti ve yine dört aylık işe başlatmama tazminatlarının muaccel hale geldiği anlaşılmış olup, davacının işçiye yapmış olduğu ödemeyi taraflar arasındaki sözleşmenin 20.14. Maddesi gereğince, davanın kabulü ile, toplam 25.421,59 TL rücuen alacağın ödeme tarihinden itibaren yürütülecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa verilmesine…” şeklinde karar verildiği, iş bu kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, …. K.sayılı ilamı ile;
“Dava, dava dışı işçiye ödenen işçilik alacaklarının, taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesine dayalı olarak tahsili istemine ilişkindir.
Davaya konu alacak TTK’nın 12/1 ve 16/1. maddelerine göre tacir olan tarafların ticari işletmesi ile ilgili olduğundan, 6102 sayılı TTK’nın 4/1. maddesi uyarınca nispi ticari dava niteliğindedir.
6100 sayılı HMK’nın 1. maddesindeki göreve ilişkin kuralların kamu düzenine ilişkin olduğu hükmü ile HMK’nın 353/(1)-a.3. maddesinin mahkemenin görevli olmamasının mutlak kararın kaldırılması nedeni olduğuna ilişkin hükmü karşısında, görev hususu somut olayda olduğu gibi, açıkça istinaf istemine konu edilmese dahi istinaf mahkemesince re’sen gözetilmelidir.
Buna göre ilk derece mahkemesince, ticaret mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek, HMK’nın 114/(1)-c, 115/(2). maddeleri uyarınca davanın mahkemenin görevine ilişkin dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekirken, uyuşmazlığın esası incelenerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.” denilmek suretiyle,…. E.sayılı kararı ile görevsizlik kararı verilerek, dosya Mahkememize gönderilmiştir.
Dava, dava dışı işçiye ödenen işçilik alacaklarının, taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesine dayalı olarak tahsili istemine ilişkindir.
30/05/2023 tarihli bilirkişi raporu ile; dava dışı işçinin ….işine iadesine karar verildiği, davacı tarafından iş bu mahkeme ilamına istinaden dava dışı işçiye 13.881,59 TL ve 11.540,00 TL olmak üzere 25.421,59 TL ödeme yapıldığı, …’ın alt işverenin işe iade tazminatından yarı oranında sorumlu olduğu yönündeki kararlarının dikkate alınması halinde; davalının sorumlu olduğu tutarın 12.710,79 TL, taraflar arasındaki hizmet sözleşmesinin 20.14 maddesi gereğince davalının dava dışı işçiye yapılan ödemenin tamamından sorumlu olduğunun dikkate alınması halinde ise; davalının sorumlu olduğu tutarın 25.421,59 TL olduğunun hesaplandığı bildirilmiştir.
Taraflar arasında imzalanan hizmet alım sözleşmelerinin;
18. Maddesinin; “Yüklenici sözleşme konusu işi gereken özen ve ihtimam içinde ve sözleşmede belirtilen süre, miktar ve bedel dahilinde gerçekleştirmeyi ve oluşabilecek kusurlar sözleşme hükümlerine uygun olarak gidermeyi kabul ve taahhüt eder.”
20.3 Maddesinin; “… Yüklenicinin faaliyetinden doğan her türlü harç, tazminat, cezalar ile personel ile ilgili doğabilecek her türlü mükallefiyetler, ücret, vergi, …. primi vs haklar ayrıca doğabilecek bütün hukuki mesuliyetlerin tamamı yükleniciye aittir. Kurum bu mükellefiyetlerden dolayı herhangi bir ödeme yapma durumunda kalırsa yüklenici bunu hiçbir ihtara ve hüküm almaya gerek kalmaksızın derhal, nakden, defaten ödemeyi kabul, beyan ve taahhüt eder. “
20.14. Maddesinin; “Yüklenici işin görülmesi sırasında ve/veya işin görülmesi nedeniyle istihdam ettiği kişiler ile yaşayacağı hukuki ihtilaflar nedeniyle ( işten çıkarma, isten ayrılma, istihdam edilenin haklı nedenle sözleşmeyi feshi vb.) yürürlükteki mevzuat hükümleri nedeniyle kurumun sorumlu tutulabileceği, tüm zararlardan (kıdem, ihbar tazminatı, manevi tazminat, işe iade vb.) kurumun sorumlu olmayacağını, kurumun yukarıda belirtilen nedenlerle herhangi bir ödeme yapmak zorunluluğunda kalması durumunda yapılan bu ödemeyi başkaca bir ihbar ve/veya ihtara gerek olmadan, tamamen, nakden ve defaten kuruma ödeyeceğini kabul ve taahhüt eder. Kurum tarafından herhangi bir ödeme yapılması halinde hisse oranlarına bakılmaksızın, tamamını yükleniciden talep ve tahsil edilecektir.” şeklinde düzenlendiği, dava dışı işçi …. tarafında….ne bünyesinde editör olarak çalıştığı,….Mahkemesi nezdinde, gerekçesiz işten çıkarıldığı gerekçesiyle işe iade istemli dava açtığı, yapılan yargılama neticesinde…. Karar sayılı ilamı ile; davanın kabulü ile; davalı tarafından gerçekleştirilen feshin geçersizliğine ve davacının, davalı alt işvere….’nin işyerine işe iadesine, davacının yasal süresi içinde işe başlamak için başvurmasına rağmen davalı tarafından süresi içinde işe başlatılmaması halinde davalılarca müştereken ve müteselsilen ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının kıdemi, fesih nedeni dikkate alınarak takdiren 4 aylık brüt ücreti tutarında belirlenmesine, davacının işe iadesi için davalı işverene süresi içinde başvurması halinde hak kazanacağı ve kararın kesinleşmesine kadar doğmuş bulunan en çok 4 aylık ücret ve diğer haklarının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilinin gerektiğine karar verildiği, iş bu kararın,…. Mahkemesi’nin…. sayılı 28/10/2018 tarihli ilamı ile davalı TRT’nin istinaf başvurusunun reddi ile kesinleştiği, davacı….Tarafından, 10/01/2019 tarihinde, dava dışı işçiye 13.881,59 TL ve 11.540,00 TL olmak üzere 25.421,59 TL ödeme yapıldığı anlaşılmakla; tarafların serbest iradesi ile imza altına aldığı hizmet alım sözleşmesi kapsamında, davaya konu işçilik ücreti ödemesinin tamamından davalı yüklenicinin sorumlu olduğu sonuç ve kanaatine varılmakla, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Rücuen tazminat talebi, başkasına ait bir borcu yerine getiren kişinin mal varlığında meydana gelen kaybı gidermeye yönelen tazminat niteliğinde olup, davacının mal varlığındaki eksilme ödeme tarihinde gerçekleştiğinden ödeme gününden itibaren, avans faizi ile birlikte(tarafların tacir olduğu gözetilerek) davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (….. Sayılı emsal kararı)
HÜKÜM:
1-Davanın KABULÜ ile 25.421,59 TL’nin ödeme tarihi olan 10/01/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Alınması gerekli 1.736,54 TL harçtan peşin alınan 434,14 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.302,40‬ TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 434,14 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 2.501,7‬0 TL ( ilk yargılama gideri, bilirkişi ücreti, posta gideri olmak üzere) yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafça yapılan yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
8-6325 Sayılı Kanunun 18/4-14 maddesi gereğince …. bütçesinden karşılanacak olan 3.120,00 TL arabuluculuk giderinin davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına, bu amaçla karar kesinleştiğinde işbu karar eklenmek suretiyle ilgili vergi dairesine yazı yazılmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi. 17/07/2023

Katip…
¸

Hakim ….
¸

YARGILAMA GİDERİ DÖKÜMÜ:
DAVACI
Bilirkişi Ücreti : 1.500,00 TL
Posta Masrafı : 950,9‬0 TL
Başvurma Harcı : 44,40 TL
Vekalet Harcı : 6,40 TL
DAVALI
Posta Masrafı : 350,00 TL