Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/932 E. 2023/558 K. 13.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/932 Esas – 2023/558
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN

T.C.
ANKARA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/932 Esas
KARAR NO : 2023/558

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI :…
VEKİLLERİ : Av….
Av. …
DAVALI : 1-…
VEKİLLERİ : Av. …
Av….
3-…İ
VEKİLİ : Av….
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 23/12/2022
KARAR TARİHİ : 13/07/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 20/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan tazminat (ölüm ve cismani zarar sebebiyle açılan tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, 07.08.2021 tarihinde, davalı sürücü …nın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracı ile….Konağına ait otoparktan caddeye geçiş yapmak istediği esnada aracının ön yan kısımları ile kendine göre yolun sağından yaya yolu üzerinden pazar yeri istikametine seyreden davacı yaya müvekkile çarpması neticesinde yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, trafik kazasının meydana gelmesinde davacı müvekkilin hiçbir kusurunun bulunmadığını, davalı….’nın bu aracın maliki, diğer davalının da kasko ve ihtiyari mali mesuliyet sigortacısı olduğunu, müvekkilinin manen zarara uğradığını ileri sürerek, 60.000-TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı sigorta şirketi yönünden poliçe teminatı ile sınırlı olmak üzere) tahsili ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili, 07.08.2021 tarihinde meydana gelen kazaya karışan…plaka sayılı aracın müvekkil şirket nezdinde 13/08/2020 – 13/08/2021 vadeli …numaralı Genişletilmiş Kasko Poliçesi Sigortası ile sigortalı bulunduğunu, manevi tazminat talebine ilişkin teminat limitinin 25.000 TL olduğunu, davacı tarafından yapılan başvuru neticesinde…numaralı hasar dosyasının açıldığını, yapılan değerlendirme neticesinde davacıya 12.000,00 TL manevi tazminat ödenmesinin teklif edildiğini, müvekkil şirketin poliçeden kaynaklanan sorumluluğunu yerine getirme gayesiyle hareket etmiş olmasına rağmen karşı tarafın olumsuz tutumu sebebiyle teklif edilen miktarın davacıya ödenemediğini, sorumluluğun yerine getirilememesinde kusurunun bulunmadığından müvekkil şirketin temerrüte düşmediğinin kabulü gerektiğini, müvekkil şirketin nezdindeki poliçe sebebiyle başvuru sahibine karşı sorumluluğunun sigortalısının kusur oranda olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı …. vekili, yetkisiz mahkemede açılan davanın yetkili olan ….Ticaret Mahkemelerine gönderilmesi gerektiğini, müvekkillerin kusurunun olmadığını, istemin yersiz olduğunu açıklayarak, davanın reddini savunmuştur.
KANITLAR: Davacının kazaya bağlı tüm tıbbi kayıtları getirtilmiştir.
20/12/2022 tarihli Hukuk Uyuşmazlıklarında Dava Şartı Arabuluculuk Son Tutanağının sunulduğu belirlenmiştir.
Davalı şirketten kazaya ilişkin hasar dosyası ile poliçe sureti celbolunmuştur.
…. plakalı aracın araç tescil özet raporu getirtilmiştir.
…. Esas sayılı dosyasında gerekçeli kararın kesinleşme şerhli örneği celbolunmuştur.
Tarafların mali ve sosyal durumları araştırılmıştır.
…..Başkanlığından 05/04/2023 tarihli rapor alınmış, anılan raporda; kaza tarihinde yürürlükte bulunan Erişkinler İçin Engelilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak 07/08/2021 tarihli trafik kazasına bağlı olarak davacının toplam vücut engel oranının %2 olduğu, sekel halini aldığı ve sürekli olduğu, kaza nedeniyle kişinin tedavisine başlanmasından itibaren tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı ihtiyaç süresinin 3 ay olduğu, tıbbi iyileşme süresinin 9 aya kadar uzayabileceği hususları görüş olarak açıklanmışıtr.
Kusur alanında uzman bilirkişiden rapor alınmış, anılan raporda, davalıların sürücü, işleten ve sigortacı olduğu … plakalı aracın sürücüsü ….’nın meydana gelen kazanın oluşumunda 2918 sayılı KTK’nın madde 74 hükmünde belirlenen yayaya öncelik verme ve dikkatsiz araç kullanma kural ihlalini işlemiş olmakla %100 oranında kusurlu olduğu, davacı yaya …’nın meydana gelen kazada kusursuz bulunduğu hususları görüş olarak bildirilmiştir.
GEREKÇE: Dava, haksız fiilden kaynaklı manevi tazminatın tahsili istemine ilişkindir.
Somut uyuşmazlıkta davalıların işleten, sürücü, kasko ve ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı bulunduğu aracın, 07/08/2021 tarihinde yaya haldeki davacıya çarparak yaralanmasına neden olduğu, tedaviler gördüğü hususu uyuşmazlık konusu değildir.
Taraflar arasındaki çekişme, davalıların işleten, sürücü, kasko ve ihtiyari mali sorumluluk sigortacısı bulunduğu aracın davacıya çarpması şeklinde meydana gelen kazada kusur oranları, davacının yaralanıp yaralandığı, bu nedenle manen zararının doğup doğmadığı yönlerinde toplanmaktadır.
Dava, esas itibariyle haksız fiile dayalı tazminat niteliğinde olduğundan, haksız fiilin varlığı, kusur, zarar ve illiyet bağı araştırılmalıdır.
Davalı sürücü haksız fiil, davalı malik işleten, diğer davalı da kasko ve ihtiyari mali mesuliyet sigortacısı sıfatıyla dava edilmiştir. 2918 sayılı KTK’nın 85 ve devamı maddeleri uyarınca işleten, motorlu aracın karayolunda işletilmesi sırasında meydana gelen üçüncü kişi zararlarından tehlike sorumluluğu hükümlerine göre, sürücü davalı ise TBK’nın haksız fiil hükümlerine göre sorumludur. Diğer davalı da ayrıca üçüncü kişilerin kaza nedeniyle zarara uğraması halinde, 25.000,00 TL tutarla sınırlı olarak manevi tazminat sorumluluğu yönünde de teminat vermiştir. Anılan davalıların sorumluluğu, eksik teselsül hükümlerine göredir.
6098 sayılı TBK’nın 56. maddesi uyarınca hakim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Dava konusu olayda gerek ceza dosyası kapsamı gerekse mahkememizce alınan kusur raporu içeriğinden, kazanın meydana gelmesinde davalı sürücünün %100 oranında kusurlu olduğu sonucuna varılmıştır. Bu kaza nedeniyle davacının vücut engel oranı %2 olacak şekilde bozulmuş, sekel halini almış, bu engelin sürekli olduğu anlaşılmış ve uzun süren tedaviler görmüştür. O halde, hayatın olağan akışına göre davacının manen zarara uğradığının kabulü gerekmiştir. Manevi tazminat, 22.06.1966 tarih ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nda da etraflıca açıklandığı üzere, ne bir ceza ne de gerçek anlamda bir tazminattır. Zarar uğrayanın manevi ısdırabını bir nebze dindiren, ruhsal tahribatını onaran bir araçtır. Manevi tazminatın kapsamını takdir hakkı, kural olarak hakime aittir. Hakim, manevi tazminatın tutarını belirlerken, hak ve adalete uygun davranmalı, hukuk biliminden yararlanmalı, toplumun sosyal, ekonomik ve moral yapısını ve özellikle de somut olayın koşullarını gözetmelidir. Takdir edilecek tutar, bir yandan manevi acıları gidermeli, kamuoyu ve sosyal vicdanda kabul görmeli, diğer yandan ise zarar gören açısından zenginleşme aracı olmamalıdır.
Bu durum karşısında, kazanın meydana geldiği tarih, meydana geliş şekli, zarar gören davacının konumu, kusur durumları, paranın alım gücü ve somut olayın diğer özellikleri dikkate alınarak takdiren sigorta şirketinin 25.000,00 TL ile sınırlı olmak kaydıyla 40.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiş, bu kalem alacak bakımından haksız fiilin meydana geldiği tarih itibariyle davalı sürücü ve işleten davalının temerrüde düştüğü, davalı sigorta şirketinin ise 25/10/2022 tarihinde temerrütünün gerçekleştiği kabul edilmiş ve yasal oranda temerrüt faizine hükmedilerek aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davacının davasının kısmen kabulüne, davalı …’nin 25/10/2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal oranda temerrüt faiziyle birlikte 25.000,00TL’lik kısmından sorumlu olması kaydıyla, davalılar ….’nın ise kazanın meydana geldiği 07/8/2012 itibaren işleyecek yasal oranda temerrüt faiziyle birlikte olmak üzere 40.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 2.732,40 TL harçtan peşin alınan 204,93 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.527,47 TL harcın ( davalı …’nin sorumluluğu 1.579,67 TL ile sınırlı olmak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 204,93 TL peşin harcın ( davalı …’nin sorumluluğu 128,08 TL ile sınırlı olmak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen ( kabul ve red oranına göre) 9.200,00 TL vekalet ücretinin ( davalı …’nin sorumluluğu 5.750,00 TL ile sınırlı olmak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalılar ..kendilerini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen ( kabul ve red oranına göre) 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 1.630,20 TL (ilk yargılama gideri, bilirkişi ücreti, posta gideri olmak üzere) yargılama giderinden ( kabul ve red oranına göre) 1.086,8‬0 TL’lik kısmının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
8-6325 Sayılı Kanunun 18/4-14 maddesi gereğince … bütçesinden karşılanacak olan 3.120,00 TL arabuluculuk giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 1.300‬,00 TL’nin davalı ….’den, 1.820,00 TL’nin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına, bu amaçla karar kesinleştiğinde işbu karar eklenmek suretiyle ilgili vergi dairesine yazı yazılmasına,
Dair, mevcut taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde… Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
13/07/2023

Katip….

Hakim….
¸